• Sonuç bulunamadı

ANLAŞMANIN SÜRESİ VE FESİH HAKKI

B) Niteliksel Seçici Dağıtım Sistemi

IV. ANLAŞMANIN SÜRESİ VE FESİH HAKKI

Yetkili satıcıların254 genellikle küçük ve orta ölçekli işletme olmaları nedeniyle sağlayıcıların ekonomik gücüne karşı koyabilecek güçleri bulunmadığından çoğu zaman büyümeleri sağlayıcılar tarafından kontrol altına alınmaktadır255. Bu nedenle, yetkili satıcıların kararlarını özerk bir şekilde alabilmelerini sağlamak ve böylece sağlayıcı karşısındaki ekonomik bağımsızlıklarının güçlendirilmesini sağlamak amacıyla muafiyetin önkoşulları arasında, anlaşma süresine ve feshi ihbar sürelerine ilişkin düzenlemeler getirilmiştir256. 2005/4 sayılı Tebliğ ile, 1998/3 sayılı tebliğde yer alan zorunlu feshi ihbar

249 Kılavuz, s.7

250 ESİN ve Ark.; Kılavuz, s.19 251 ESİN ve Ark.;Kılavuz, s.19 252 ÖNCEL, s.7.

253 ESİN ve Ark.; Kılavuz, s.19

254 Yetkili satıcıların yanı sıra yetkili servisler de buna dahildir. 255 GAZİOĞLU, U.; s. 33.

süreleri korunmakla beraber, fesih gerekçelerinin ayrıntılı, nesnel ve şeffaf olması zorunluluğu getirilmiştir. Bu zorunluluğun getirilmesinin nedeni, dağıtıcının aktif veya pasif satış yapmak, diğer sağlayıcıların markalarını satmak ya da bakım ve onarım hizmetleri için alt anlaşmalar imzalayarak yükümlülüklerini yetkili servislere devretmek gibi rekabeti arttırıcı davranışlarda bulunulması hallerinde, sağlayıcının anlaşmayı sona erdirmesini engellemektir257.

Sözleşmenin belirli bir süre devam etmesi, dağıtıcıların bu işe girmek için yaptıkları yatırımların ekonomik açıdan geri dönüşümünün sağlanması ve ekonomik çıkarların korunması bakımından önem taşımaktadır258. Bu nedenle, belirli bir süre için yapılacak sözleşmelerin asgari yürürlük süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir. Taraflar sözleşmeyi sona erdirme isteklerini en az 6 ay önceden karşı tarafa bildirmek zorundadırlar259. Ancak, belirli süreli sözleşmelerin sona ermesi sonucu, sağlayıcıların anlaşmaların yenilenmemesine ilişkin isteklerinin haklı gerekçelere dayandırılması zorunluluğu bulunmadığı gibi, bunun için herhangi bir gerekçe sunma zorunluluğu da getirilmemiştir260.

Belirsiz süreli sözleşmelerde ise, taraflardan birinin sözleşmeyi sona erdirmek istemesi halinde, bu isteğini karşı tarafa en az 2 yıl önceden bildirmesi gerekmektedir. Ancak, sağlayıcının kanunen veya sözleşme uyarınca bayiye uygun bir tazminat ödemek zorunda olması yahut mevcut dağıtım ağının tümünün veya bir bölümünün yeni baştan organizasyonunun gerekli olması hallerinde, bu 2 yıllık sürenin 1 yıla çekilmesi mümkündür261.

Feshi ihbar süresinin bir yıla çekilmesinde bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekli değildir, bunlardan herhangi birinin varlığı bunun için yeterlidir. Ancak bunlardan birincisi olan, sağlayıcının kanunen veya sözleşme uyarınca bayiye uygun bir tazminat ödemek zorunda olması hali, mehaz AB Komisyonunun 1400/2002 sayılı tüzüğünde de aynı şekilde yer almaktadır. Bu bakımdan, üye ülke kanunları farklı olan AB için böyle bir hüküm anlamlı iken; Türk hukuku bakımından net bir düzenleme teşkil etmemektedir.

257 Kılavuz, s.29

258 ASLAN ve Ark.; Otomotiv , s.154. 259 Tebliğ md: 4/3(c)

Bunun uygulanabilmesi, ancak sözleşmeye bu yönde bir hüküm konulmak suretiyle mümkün olabilecektir. Ancak bu durumda da, sözleşmeye konacak olan tazminatın uygun olup olmadığına kimin karar vereceği sorunu ortaya çıkacaktır. Tazminat konusunda Rekabet Kurulunun değil mahkemelerin yetkisi bulunduğundan, buna mahkemelerce karar verilmesi gerekecektir.

Yine, feshi ihbar süresinin bir yıla çekilmesinde ikinci şart olan, mevcut dağıtım ağının tümünün veya bir bölümünün yeni baştan organizasyonunun gerekli olması halinde de, böyle bir zorunluluğun gerçekten var olup olmadığına kimin karar vereceği sorunu doğmaktadır. Örneğin münhasır dağıtım sisteminden niceliksel dağıtım sistemine geçilmek istenmesi durumunda, bu isteğin herhangi bir zorunluluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespiti bakımından, söz konusu değişikliğin muafiyetin genel koşullarını belirleyen 4. maddenin 1. fıkrasında belirtilen pazar payı eşiklerinin aşılmasından kaynaklanması halinde yeniden düzenleme yapma zorunluluğun bulunduğu var sayılmalı iken; bu zorunluluğun sadece mevzuata uyum sağlamaktan kaynaklanmadığı durumlar da söz konusu olabilir. Örneğin, sağlayıcın uyguladığı satış politikaları değişmiş olabilir. Bu halde de yeniden düzenleme zorunluluğunun varlığının hangi delillerle kanıtlanacağı sorun yaratabilecektir. Bu nedenle böyle bir durumda, sözleşmeye konulacak hükümlerle bayilerin yeni duruma adapte olma olanağının sağlanması, adapte olamayanların ise sözleşmelerinin haklı sebeplerle feshi gerekecektir.

Dolayısıyla, mehaz 1400/2002 sayılı AB Komisyon tüzüğünde yer alan bu gibi hükümlerin Türk hukukunda uygulanmasında bazı problemlere yol açacağı düşünülmekte olduğundan, reorganizasyon gerekçesi ile yapılacak feshi ihbarlarda gerekçenin ve yeni dağıtım şeklinin nasıl olacağının açıkça belirtilmesi gereklidir262.

2005/4 sayılı Tebliğ ile, 1998/3 sayılı tebliğden farklı olarak, feshi ihbarda bulunacak sağlayıcının fesih gerekçelerini yazılı olarak karşı tarafa bildirmesi gerekmektedir. Söz konusu gerekçeler detaylı, objektif ve şeffaf olmalıdır. Bu şekilde,

261 Tebliğ md: 4/3(c)

yetkili satıcının tebliğ hükümleri ile yasaklanamayacak olan davranışlar gerçekleştirmesi halinde, sağlayıcının anlaşmayı feshetmesinin önüne geçilmeye çalışılmıştır263.

Burada önemli olan, sözleşmede, fesih için geçerli sebeplerin sunulması gerektiği esasının bulunmasıdır. Bu bakımdan, sağlayıcı tarafından ileri sürülen fesih gerekçelerinin haklılığı, objektif ve şeffaf olup olmadığı ile haksız fesih durumunda ortaya çıkan zararların tazmini hususunda, ulusal mahkemelere veya tahkim yoluna başvurulması mümkündür264. Başka bir deyişle, sağlayıcının anlaşmayı fesih bildiriminde belirtilen nedenler dolayısıyla mı, yoksa rekabetçi davranışları durdurmak amacıyla mı sona ermek istediği konusunda doğacak uyuşmazlıklar, bağımsız üçüncü kişi uzman, hakem ya da hakim tarafından belirlenmelidir265.

Bir görüşe göre266, feshi ihbar sürelerine uyularak belirsiz süreli bir sözleşmenin feshedilmesi halinde, ihbarda haklı sebebin gösterilmesine gerek bulunmadığı ileri sürülmüş ise de, 2005/4 sayılı tebliğin açıklanmasına dair kılavuzda, fesihe gerekçeli nedenler sunma yükümlülüğünün, özellikle belirsiz süreli anlaşmaların hiçbir gerekçe gösterilmeksizin feshedilmesini ve bu şekilde, anlaşmaların fiilen iki yıl süreli olmasının önlenmesi amacıyla getirildiği belirtilmiştir.

Ancak sözleşmelerin icrası bakımından olmazsa olmaz yükümlülüklerin sözleşme taraflarınca yerine getirilmemesi hallerinde, karşı tarafa önceden bir bildirim yükümlülüğü bulunmaksızın sözleşmelerin feshedilebilmesi olarak nitelendirilen haklı sebeple fesih hakkı saklı tutulmuş ve bu hakka tebliğ ile herhangi bir sınırlama getirilmemiştir267. Başka bir deyişle, haklı sebeple fesih halinde, sebebin gerçekten haklı olup olmadığının anlaşılabilmesi için fesih ihbarında bu sebepler detaylı ve nesnel bir biçimde ortaya konulmasına ilişkin bir yükümlülüğün anlaşmada bulunması gerekmektedir268.

Tebliğde yer alan feshi ihbar süreleri ile, güçsüz konumdaki yetkili satıcının, bir taraftan yaptığı yüksek miktardaki yatırımların karşılığını alabilmesini sağlayacak bir çeşit

263 Tebliğ Madde 4/3(b) 264 ÖNCEL; s.6.

265 Tahkim, hakem, hakem bilirkişi konuları için Bkz. Yuk. s. 59-61 266 ASLAN ve Ark.; Otomotiv, s.155.

267 Tebliğ Madde: 4/3(c)

finansal koruma getirilmeye çalışılmış, diğer taraftan da bağımsızlığının sağlayıcının fesih tehdidi karşısında korunması sağlanmaya çalışılmıştır. Ancak, bir görüşe göre269, üreticilerin bayilik sözleşmesini yalnızca 2 yıl önceden bildirerek feshetme yetkileri, bayilerin üreticilerin istemediği satış politikalarını izlemekten alıkonulmalarına engel olamamaktadır. Nitekim, bayilerin diğer markalarla anlaşma yapma imkanının kısıtlı olması ve 2 yıllık sürenin yeni bir üretici ile anlaşmak için çok uzun bir süre olmamasının yanı sıra, bu sürenin bir de dağıtım ağının yeniden yapılandırılması gerekçesiyle 1 yıla indirilmesi nedeniyle, bayilerin fesih tehdidi altında kalmalarının önüne geçilememiş, dolayısıyla istenilen sonucun gerçekleşmesi sağlanamamıştır.