Altı Sigmanın İlkeleri

Altı sigma metodolojisi ile asıl amaçlanan hata oranlarını işletme içerisinde minimum seviyeye düşürmek ve bu bağlamda da istenilen kalite seviyesine ulaşmaktır. Bu kalite seviyesine ulaşmak için üç önemli faktör vardır. Bunlar müşteriler, süreçler ve çalışanlardır (Little, 2003). Bu üç faktöre iyi odaklanmak ve yapılacak tüm çalışmalarda bu faktörleri göz önünde bulundurmak gerekmektedir.

Pande ve arkadaşları 2003 yılında yapmış oldukları çalışmada altı sigma yönteminin temel ilkelerini altı gruba ayırmıştır. Bunlar; müşteri odaklılık, verilere ve gerçeklere dayalı yönetim, sürece odaklanma, yönetim ve iyileştirme, proaktif yönetim, sınırsız iş birliği ve mükemmele yöneliş ve başarısızlığa karşı hoşgörü şeklindedir.

2.2.2.1. Müşteri Odaklılık

Müşteri odaklılık yalın felsefenin temeline dayanan "değeri müşteri perspektifinden tanımlama" anlamına gelen bir yaklaşımdır (Bhamu ve Sangwan 2014). Nitekim yalın üretim sisteminin değer ilkesi başlığı altında müşteri istek ve ihtiyaçlarının ne kadar önemli olduğunu ortaya atılmıştı. Bu noktada altı sigma yönteminin de en önemli yapı taşlarından birisi müşteridir. Çünkü globalleşen dünyaya ayak uydurmak için müşteri istekleri ve ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmek gerekmektedir. Yapılan bütün Altı Sigma çalışmaları müşteri tatmini ve değeri üzerindeki etkileri ile tanımlanmaktadır (Yalçıntekin, 2015). Müşteri istek ve beklentileri ne kadar iyi tanımlanırsa işletmenin başarılı olma ihtimali o kadar yüksek demektir.

Altı sigma yönteminde DMAIC döngüsünün ilk aşaması olan Define (Tanımlama) aşamasında müşteri istek ve ihtiyaçlarına göre problem tanımlanır. Burada müşterinin sadece bugünkü değil gelecekteki ihtiyaçları da göz önünde

bulundurulmaktadır. Altı sigma istatiksel verilerle müşterilere daha iyi bir hizmet sunmayı ve bu bağlamda müşteri sadakatini sağlamayı amaçlamaktadır.

2.2.2.2. Verilere ve Gerçeklere Dayalı Yönetim

İşletmelerde alınan kararların büyük bir kısmı tahminlere dayanarak alınmaktadır. Fakat bu doğru bir tutum değildir çünkü varsayım veya tahminler her zaman gerçeği yansıtmayabilir. Nitekim tam zamanında üretime ulaşmak için yalın felsefenin temelinde gerçeğe dayalı yönetim anlayışı yatmaktadır. Altı sigma sisteminin temelini oluşturan paydaşlardan biri de elde edilen çalışmalardan isabetli kararlar alınmasına dayanmasıdır (Sevinç, 2013). Örneğin bir kıyafet üretiminde son ürün de oluşan hatalar işletme için bir israf unsurudur. Çünkü bu ürünü oluşturan operasyonlar tekrar işlenecek ya da üretilecek ve bu yüzden maliyet artacaktır. Bu işletme de yapılması gereken ortaya çıkan hata sayılarını belirlemek ve daha sonra buna yönelik iyileştirme faaliyetleri yapmaktır. Daha sonra iyileştirme çalışmaları neticesinde hataların kaç tanesinin ortadan kaldırıldığı belirlenerek altı sigma çerçevesindeki ilerlemeler analiz edilmelidir.

2.2.2.3. Sürece Odaklanma, Yönetim ve İyileştirme

İşletme içerisinde dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ise süreçlerdir. Süreç kavramı işletme içerisinde gerçekleşen bütün faaliyetler olarak tanımlanmaktadır. İşletme içerisinde kazanılan bütün kazançlar süreçlerin müşteri için değer sağlaması sayesinde gerçekleşmektedir (Pande vd., 2003:16). Bu yüzden firmanın süreç odaklı bir politika izlemesi oldukça önemlidir. Toplam kalite yönetimi ve yalın yönetim süreçleri iyileştirmek için çalışanların eğitilmesi gerektiği anlayışına dayanmaktadır (Anvari vd., 2011). Yalın üretim sisteminde ve altı sigma sisteminde süreç, sürekli olarak takip edilip ölçülmek durumundadır. Çünkü ancak bu şekilde yönetim tarafından iyileştirmeler mümkün olmaktadır. Süreci şekillendirirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ise müşteridir. Müşterinin istek ve ihtiyaçları iyi tespit edilmeli ve değer katan faaliyetler iyi tespit edilerek buna göre iyileştirmeler yapılmalıdır.

2.2.2.4. Proaktif Yönetim

Proaktif kavramı reaktif kelimesinin zıt anlamı olup hatalar gerçekleşmeden önce harekete geçmek, önlem almak anlamına gelmektedir. Proaktif yönetim başarı sağlanması için kritik alışkanlıklarla ilgilidir; hedefler oluşturmak ve bu hedefleri sık sık gözden geçirmek, açık politikalar geliştirmek, sorunların önlenmesine odaklanmak ve işlerin nasıl yapıldığını sorgulamak yerine işlerin neden böyle yapıldığını sorgulamak demektir (Özveri ve Dinçel, 2012).

Altı sigma ilkesinde oluşabilecek kusur ya da hataları önceden tespiti yapılarak önlemek oldukça önemlidir. Ayrıca oluşabilecek kusurların bir daha ortaya çıkmaması için çalışmalar yapılmalıdır. Bu noktada altı sigma seviyesine yaklaşmak isteyen işletmeler için firma içerisinde önleyici faaliyetlerde bulunmak başarının sağlanması için oldukça önemlidir.

2.2.2.5. Sınırsız İş Birliği

Sınırsız iş birliği anlamı rekabet ortamında ayakta kalmak için çabalayan işletmelerin kendilerini düşünmeden harcaması anlamına gelmemektedir. Asıl amaç işletme, tedarikçi, müşteri arasındaki çekişme ve iletişimsizliği yok ederek başarıya ulaşmaktır. Doğru kullanıldığı sürece bu ilkenin getirisi oldukça büyüktür. Aynı zamanda sınırsız iş birliği müşteri ile süreç arasındaki ilişkiden elde edilen verilerin tüm ilgili birimlere ve kişilere yarar sağlayacak biçimde kullanımını öngörmektedir (Demiralp, 2014).

2.2.2.6. Mükemmele Yöneliş, Başarısızlığa Karşı Hoşgörü

Yalın üretim sisteminin beş önemli ilkesinden sonuncusu mükemmellik arayışıydı. Bu ilke altı sigma kavramı için de oldukça önemlidir çünkü altı sigmayı hedefleyen bir işletme her zaman daha iyisini istemek durumundadır. Fakat mükemmeli isterken başarısızlık faktörünü de unutmamak gerekmektedir. Mükemmele yöneliş eğer bir yolculuk ise bu noktada oluşabilecek başarısızlık sonuçlarına karşı hoşgörülü olmak oldukça önemlidir. Büyük kazançlar elde etmek isteyen işletmelerin bu riski alıp buna göre hareket etmesi gerekmektedir. Eğer oluşabilecek başarısızlıklardan korkup adım atılmazsa daha az maliyetli, daha yüksek kaliteli bir ürün üretmek mümkün değildir. Eğer risk yok ise işletme için durağanlık

kaçınılmaz olacaktır. Bu yüzden altı sigma metodolojisini benimsemiş bir işletme, kusursuzluk için çaba harcamalı ama ara sıra da başarısızlıkları kabul etmelidir (Pande, 2003:17).