• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM

2.1. Trablusgarp Bölgesi’ndeki Sağlık Hizmetleri

2.1.2. Alman Kızılhaç Cemiyeti Sağlık Heyeti’nin Garyan’daki Faliyetleri . 126

126

2.1.2.Alman Kızılhaç Cemiyeti Sağlık Heyeti’nin Garyan’daki Faliyetleri

127

Alman Kızılhaç Heyeti Garyan’a ulaştığında Dr. Rıfat Bey de ekibe dâhil olmuştur681 Alman Kızılhaç ekibi ile birlikte; Dr. Nedim, Dr. Saip, Dr. Hüsnü, Dr. Rıfat, Dr.

İzzet ve Dr. Zeynel Abidin Bey’in görev yaptıkları anlaşılmaktadır.682

Alman Kızılhaç Sağlık Heyeti 1 Mart 1912’de Garyan’a ulaşmıştır.683 Burada kurulan Alman Kızılhaç Hastanesi, gerekli tüm donanımın teşkil edildiği bir hastane olmuştur. Büyük çadırlara sahip olan hastanede, hastalar için karyola, battaniye, şilte, dolap, masa, sürahi ve bardak gibi malzemeler hazır edilmiştir. Tıbbi malzeme de çok iyi durumdadır. Ameliyatlarda ve tedavi sırasında kullanılacak cerrahi ve tıbbi malzemeler yanında pansuman malzemeleri, röntgen cihazı, bakteriyolojiyle ilgili malzemeler eksiksizdir Yine elektrik malzemeleri, masalar, sandalyeler, süzgeçler, banyolar, mutfak takımı ile birlikte konserveler ve meşrubatlardan oluşan değişik yiyecek ve içecek malzemelerinden oluşan zengin bir çeşitlilik vardır. Bu hastane, modern anlamda tertip edilen hastanelerde mevcut olabilecek tüm imkanlara sahip durumdadır. Hastanede görev yapan personel de işinin ehli olan kimselerden seçilmişlerdir. Görevlerini layıkıyla yapan hastabakıcılar, sabah ve akşamları hastaların vücut ısılarını takip etmişler, ateşi olan hastalara soğuk su uygulaması yapmışlar, ağır durumda olan hastalara gerekli ilaç tedavisini uygulamışlardır.

Öğrendikleri az sayıdaki Arapça kelime ile hastaların durumlarını sürekli takip eden hastabakıcıların bu yaklaşımları, büyük takdirle karşılanmıştır.684

Garyan’daki Alman Hastanesi zeytin ağaçlarının olduğu, okul binası ile cami arasında yer alan düzlükde kurulmuştur. Bu düzlüğün sağ tarafında baştabip ve doktorlara ait çadırlar, dezenfeksiyon alanı ve mutfak çadırları vardır. Düzlüğün sol tarafına hasta çadırları kurulurken bu iki alan birbirinden bir hendek vasıtasıyla ayrılmıştır. Beş adet hasta çadırından birinci çadır cerrahi hastalara, diğerler çadırlar ise dâhiliye hastalarına ayrılmıştır. Altıncı çadırın subaylara tahsis edildiği görülmektedir. Çadırların girişindeki ayrılmış bölüm ihtiyaca göre muayene, pansuman, tecrit, yıkanma alanı veya istirahat alanı olarak kullanılmıştır. Hastane alanının yanındaki okul binasının bir odası eczane ve laboratuar olarak, öteki odası

681 Frik, a.g.m., Aynı yer

682 Frik, a.g.m., s. 348.

683 Beehler, a.g.e., s. 83.

684 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No. 149, Belge No. 10.2.

128

ameliyathane olarak kullanılmış, binadan ayrı olan mutfak ve tuvalet kısımları değiştirilerek röntgen odası ve karanlık oda haline getirilmiştir.685

Tam bir Alman mükemmeliyeti ile kurulduğu ileri sürülen hastane kampında, mutfak ve çöp konularının titizlikle takip edildiği, suların her zaman filtre edilip kaynatıldığı görülmektedir. Ayrıca her birinde 30-40 hastanın yatırılabildiği çadırlarda kullanılan çamaşırlar için bir grup kadının istihdam edilmiş ve bunların kampa yakın bir yerde gün boyu çamaşır yıkadıkları belirtilmiştir. Üçte biri subayların kullanımına ayrılan hastane binasında yemekler açık havada, büyük bir zeytin ağacının gölgesinde, yere sabitlenmiş uzun bir masada yenilmekteydi.

Hastanede Alman ve Türk hekimler birlikte çalışmışlar ve ayaktan müracaat eden hastalara poliklinik hizmeti vermişlerdir. Hastanenin teknik donanımı yanında işlemler sırasında gösterilen özen itibariyle de Avrupa standartlarında bir tesis olduğu belirtilmiştir. Alman Kızılhaç Heyeti, Trablusgarp’dan ayrılışı sırasında bu hastaneyi OHAC Sağlık Heyetine devretmiştir. 10.000 Sterlin değerindeki bu hastanenin, OHAC Heyetine bırakılması memnuniyetle karşılanmıştır.686

Garyan’da bulaşıcı hastalıkların özellikle de tifonun salgın niteliğini aldığı günlerde görev yapan Alman Kızılhaç’ı, önemli hizmetlerde bulunmuştur. Bu durum çalışan personelin sağlığını da tehdit etmiştir. 8 Mart 1912’de Trablusgarp’tan alınan habere göre, Mubit (?) Dâhili Hastalıklar Kliniğinde müdür olarak çalışmaktayken Trablusgarp’a giden Bakteriyolog Dr. Schütze, yakalandığı tifo hastalığından kurtulamayarak vefat etmiştir. Prof. Schütze ile birlikte doktor adayları Weihmann ve Duckstein, Dr. Nedim ve Dr. Rıfat da tifoya yakalanmışlardır. Prof Schütze dışında doktor adayı Duckstein687 de yakalandığı hastalıktan kurtulamayarak vefat etmiştir.688 Bakteriyolog Prof. Schütze’nin vefat haberini alan Dr Kerim Sebati Bey, Alman Kızılhaç Heyet Reisi Profesör Goebel’e bir telgraf çekerek taziyelerini iletmiştir. Aynı günlerde Alman Hastanesi’nde görev yapan birkaç hastabakıcının da

685 Frik, a.g.m., s. 347.

686 Seppings-Wright, a.g.e., s.119.

687 Bay Duckstein’ın vefat haberi 10 Mart 1912’de Berlin’den alınan bir haberle öğrenilmiş ve Tercüman-ı Hakikat Gazetesinin 16 Mart 1912 tarihli basımında haber yapılmıştır.

688 Frik, a.g.m., s. 348.

129

ağır hasta olması ve Alman Kızılhaç ekibinin yardım talep etmesi üzerine bir doktor ile bir hastabakıcı Alman Hastanesi’nde görevlendirilmiştir.689

Gelişmeler basın tarafından da takip edilmiş, 1 Nisan 1912’de Alman Kızılhaç Heyetinden bir kişinin tifodan vefat ettiği yazılmıştır.690 5 Nisan tarihinde Paris’ten alınan habere göre, Alman Kızılhaç’ından 5 kişi daha hastadır.691 Trablusgarp’ta görev yaparken vefat eden Profesör Schütze’nin yerine Dr. Ottem görevlendirilmiştir.692 Dr. Ottem’in Tunus üzerinden Trablusgarp’a gideceği haber yapılmıştır.693 21 Mart tarihinde yola çıkan Dr Ottem, 25 Mart tarihinde Tunus’a varacaktır.694 25 Mart tarihinde Tunus’a ulaşması beklenen doktorun Trablusgarp sınırından itibaren güvenle seyahatine devam etmesi için planlama yapılmıştır.

Hariciye Nezareti, bu konuda Trablusgarp Komutanlığı ile iletişime geçilmesini Harbiye Nezaretinden istemiştir.695 Berlin’de bulunan Alman Kızılhaç Cemiyeti Genel Sekreterliği, 10 Nisan 1912’de Garyan’daki heyet ve çalışmaları hakkında bir açıklama yaparak iki doktorun vefat ettiği doğrulanmıştır. Tifo (Humma-yı Tifoidi) salgınının yavaş yavaş etkisini kaybettiği, personelin ve hastanede değişik sorunlarla tedavi gören 70 hastanın sağlık durumlarının iyi olduğu belirtilmiştir.696 Dr Ottem’in Trablusgarp’a gelişinden sonra, Alman Kızılhaç’ında görev değişikliği yaşanmıştır.

Heyet reisliğini Dr. Ottem’e devreden Prof. Goebel, Trablusgarp’tan ayrılarak Almanya’nın Breslau şehrine dönmüştür.697

Mayıs ayının ilk günlerinde İtalyan basınında yer alan haberlere göre, Alman Kızılhaç Sağlık Heyeti, yaşanan sağlık sorunları sebebiyle Trablusgarp’tan ayrılmıştır. Haberde görevlilerden hepsinin hastalandığı ve Osmanlı ordugâhında kalmanın imkânsız hale geldiği belirtilmiştir. Bu habere cevaben Prof. Goebel, Trablusgarp’tan bir telgraf çekerek yaşanan vefatlara rağmen görevlerine devam ettiklerini ve edeceklerini bildirmiştir.698

689 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No. 31, Belge No. 13.a ; Tanin, 6 Nisan 1912, s.2.

690 Tercüman-ı Hakikat, 2 Nisan 1912, s.1.

691 Tercüman-ı Hakikat, 6 Nisan 1912, s.3. ; Tanin, 7 Nisan 1912, s.1.

692 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 17, Ds. 75, Fhr. 5-40. ; Frik, a.g.m., s.348.

693 Tercüman-ı Hakikat, 24 Mart 1912, s.2. ; Tanin, 24 Mart 1912, s.1.

694 Tanin, 24 Mart 1912, s.1.

695 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 17, Ds. 75, Fhr. 5-40.

696 Tercüman-ı Hakikat, 11 Nisan 1912, s.1.

697 Tanin, 29 Nisan 1912, s.1.

698 Tanin, 4 Mayıs 1912, s.1.

130

Yaşanan salgın, personel gibi malzeme miktarını da olumsuz etkilemiş ve mevcut malzemeler azalmıştır. Gereken malzemenin tedariki için harekete geçilerek ilgili makamlara durum bildirilmiştir. Osmanlı Devleti’nin Berlin Büyükelçisi, 25 Mart 1912’de Harbiye Nezareti’ne başvurarak Alman Kızılhaç Heyeti tarafından bulaşıcı hastalıklara karşı kullanılan malzemenin büyük ölçüde sarf edildiğini belirterek gerekli olan malzemelerin yeniden teminini istemiştir. Trablusgarp’ta bulunan askeri birliklerde de malzeme ihtiyacı olduğunu belirten Büyükelçi, Alman Kızılhaç Hastanesine gönderilecek malzemeyle birlikte askeri birliklere de malzeme ulaştırılabileceğini belirtmiştir.699

Alman Kızılhaç Sağlık Heyeti sürdürülen faaliyetler nedeniyle maddi sıkıntılarla karşılaşmıştır. Toplanan yardımlarla faaliyetini sürdüren Alman Kızılhaç Cemiyeti, mevcut şartlarda hizmete devam edemeyeceğini belirterek hastanede tedavi gören hastalar için para ödenmesini talep etmiştir. Buna benzer bir uygulama, Japon-Rus Savaşında700 yapılmıştır. Buna göre Japon-Rus Savaşı sırasında tedavi edilen her subay için 4.5 mark, deniz piyadesi için de 1.5 mark para alındığı belirtilmiştir. İstenen paranın ödenmesi durumunda hastane, Haziran ayı başına kadar faaliyete devam edecektir. Eğer o tarihe kadar savaş bitmez ise hastane, OHAC’nin bölgedeki memurlarına devredilecek ve Alman Kızılhaç Sağlık Heyeti bölgeden ayrılacaktır. Bu gelişme üzerine 1 Mayıs 1912’de Osmanlı Genelkurmay Başkanlığı tarafından şifreli bir telgrafla Trablusgarp Komutanlığından görüş sorulmuş ve hastanede kaç kişinin tedavi gördüğünün bildirilmesi istenmiştir.701

Osmanlı Devleti’nin Berlin Büyükelçisi, 5 Mayıs 1912’de bu gelişmeye ilişkin bir malumatı Harbiye Nezaretine bildirmiştir. Alman Kızılhaç’ı tarafından Trablusgarp’a gönderilen hastanenin nakli sırasında yapılan masraflar, Almanya’da toplanan yardım paraları ile yapılmıştır. Ancak nakliyat sırasında karşılaşılan güçlükler sebebiyle nakliyat bedeli hesaplanan miktarın çok üzerine çıkmıştır.

Almanya savaş halinde olmadığından, Alman Kızılhaç’ı kendi sermayesini kullanamamaktadır. Bu şartlarda hastanenin faaliyetine devam etmesi için önerilen çözüm: Japon-Rus Savaşı sırasında uygulanan yöntemdir. Bu savaşta 1235 subay ile 16.529 asker için toplamda 29.000 küsur Mark ödeme yapılmıştır. Bu uygulamanın

699 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 17, Ds. 75, Fhr. 5-42.

700 1905 Rus-Japon Savaşı

701 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 17, Ds. 75, Fhr. 5-59.

131

Osmanlı Hükümeti tarafından kabul edilmesi halinde Garyan’da bulunan hastane, Haziran ayı başlarına kadar hizmete devam edecektir. Bu tarihlere kadar savaşın bitmemesi durumunda mevcut hastane OHAC personeline devredilecek ve geri dönülecektir. Bu karar Alman Kızılhaç Cemiyetinin son toplantısında oybirliği ile alınmıştır. Berlin Büyükelçisi konuyu bu şekilde açıkladıktan sonra yapılacak değerlendirme sonucunun kendisine bildirilmesini istemiştir.702

Yapılan görüşmeler sonrasında Alman Kızılhaç Cemiyeti’nin isteği kabul edilmiştir. Trablusgarp’taki askeri birlikler tarafından Alman Hastanesine yiyecek tedarik edildiği bilgisinin Berlin Büyükelçiliğine bildirilmesi üzerine Büyükelçi girişimlerde bulunmuş ve bu durumda Alman Kızılhaç Cemiyeti’ne daha az para ödemesi yapılacağını işaret etmiştir.703

Garyan’da görev yaptığı süre boyunca çok önemli görevler yapan Alman Kızılhaç Heyeti, 5 Haziran 1912’de ellerindeki tüm malzemeyi OHAC’ye teslim etmiştir. Heyet, Almanya’ya dönmek üzere 10 Haziran 1912’de yola çıkmıştır. Bu gelişme Osmanlı Devleti’nin Berlin Büyükelçiliği tarafından 12 Haziran 1912’de Hükümete bildirilmiştir.704

Alman Kızılhaç Heyeti’nin yakın zamanda ülkelerine döneceklerini öğrenen Dr. Mehmet Emin Bey, bu gelişmeler doğrultusunda bazı düzenlemeler planlamıştır.

Garyan’da bulunan ve OHAC’ye devredilmesi planlanan hastanenin başka yere taşınması güç olacaktır. Bu sebeple Trablusgarp’ın değişik yerlerine dağılmış vaziyette bulunan OHAC personeli, Garyan’da toplanacak ve bu hastanede görev yapacaklardır.705

Garyan’da bulunan Alman Hastanesi, OHAC ekibince teslim alındığında 70 yatak kapasitesine sahip bulunuyordu. Hastanedeki ameliyathane, eczane, bakteriyoloji laboratuarı ve röntgen cihazı fotoğraflanmış ve çekilen fotoğraflar, OHAC Genel Müfettişliğine gönderilmiştir. Tan Gazetesinin 24 Haziran 1912 tarihli 1371 numaralı sayısında, Alman Kızılhaç Heyeti’nin Garyan’daki faaliyetleri haber yapılmıştır. Alman Kızılhaç Heyeti’nin Garyan’da 5-6 ay kalarak bir sahra hastanesi kurduğu, tifoya yakalanmış 1100 hasta ile savaş alanında yaralanmış 300 kişinin

702 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 17, Ds. 75, Fhr. 5-60.

703 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 39, Ds. 177, Fhr. 10-2.

704 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No.148 Belge No. 83.; ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 39, Ds. 177, Fhr. 10-3.

705 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No. 148, Belge No. 77. 2.

132

tedavisinin burada yapıldığı yazılmıştır. Aynı haberde hastanede 6 İtalyan esiri ile 4 Eritre askerinin hastabakıcı olarak görevlendirildikleri de belirtilmiştir.706 Alman Kızılhaç Sağlık Heyetine ilişkin yapılan bu haberde hasta sayısı abartılmıştır. Alman Kızılhaç Sağlık Heyetince, 22 Şubat 1912’den 10 Mayıs 1912 tarihine kadar geçen sürede tedavi edilen hastalara ilişkin vaka istatistik belgesi düzenlenmiştir. Buna göre hastaneye 200 hasta kabul edilmiştir. Bu hastalardan 15’i vefat etmiş ve vefat oranı

%7.5 olarak gerçekleşmiştir. Yine aynı belgede hastaneye yatan 200 hastadan 80 tanesinin tifo hastası olduğu ve bunlardan 10 kişinin vefat ettiği vefat oranının %12.5 düzeyinde olduğu görülmüştür.707

2.1.3. Hint Müslümanlarının Girişimleri ile İngiltere’de Kurulan Sağlık Heyetleri’nin Garyan ve Zuvara’ki Faliyetleri

Heyet Trablusgarp’ta salgın hastalıkların arttığı özellikle Garyan’da önemli sorunların baş gösterdiği günlerde harekete geçmiştir. Mart ayı başında Aziziye’ye ulaşan ekibe destek sağlamak amacıyla ikinci bir sağlık ekibi de Haziran ayında Trablusgarp’a gönderilmiştir.708 İngiltere’de kurulmuş olan bu sağlık heyetinden haber alınamaması üzerine Osmanlı Devleti’nin Londra Büyükelçisi, Hariciye Nezaretine başvurarak bilgi talep etmiştir. Hariciye Nezareti ise bu doğrultuda Harbiye Nezaretine 25 Mart 1912’de başvurmuş ve Trablusgarp Komutanlığından bu konuda bilgi talep edilmesini ve alınacak cevabın kendilerine bildirilmesini istemiştir.709 Resmi makamlar arasında yazışmaların yapıldığı o günlerden çok önce Fransız basınında konuyla ilgili haberler yapılmıştır. Tan Gazetesi muhabirinin yaptığı habere göre, İngiliz Sağlık Heyeti’nin gelişi büyük bir memnuniyetle karşılanmıştır.710 Nitekim 23 Şubat 1912 tarihli bir gazetede yer alan haberde İngiliz Sağlık Heyeti’nin 21 Şubat tarihinde Sfaks’ta olduğu yazılmıştı.711 Bu tarihte Heyet onuruna Sfaks şehrinde bir yemek düzenlenmiştir. Heyet, 22 Şubat tarihinde Ben-i

706 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No. 148, Belge No. 94.3.

707 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No. 148, Belge No. 94.

708 G. F. Abbott, a.g.e., s.250.

709 BOA, Fon Kodu: HR. SYS., Ds. 1553, Gömlek No: 1.220.

710 Tercüman-ı Hakikat, 10 Mart 1912, s.3.

711 Tanin gazetesinin 22 Şubat 1912 tarihli nushasında heyetin 20 Şubat tarihinde Sfaks’a ulaştığı 21 Şubat tarihinde Tavinyano(?) vapuruyla El-biban’a oradan da karayoluyla Osmanlı orduğahına gideceği yazılmıştır. (B.k.z., Tanin, 22 Şubat 1912, s.1.)

133

Karden’e gitmek üzere karayolu ile yeniden hareket edecektir.712 Londra’daki Fransız Büyükelçiliğini ziyaret eden Seyyid Emir Ali, heyete Tunus’ta gösterilen ilgiden dolayı Büyükelçiye teşekkür etmiştir.713 İstanbul’a da bir mektup gönderen Seyyid Emir Ali, ikinci bir sağlık heyetinin gönderilmesi için çalışmalara devam edildiğini bildirmiştir.714

İngiliz Hilal-i Ahmer Cemiyetine mensup ilk sağlık ekibinin Garyan’a sağlıklı olarak ulaştıkları 29 Mart 1912’de Trablusgarp Komutanlığı tarafından telgrafla Osmanlı Genelkurmay Başkanlığına bildirilmiştir. Buna istinaden Genelkurmay Başkanlığı tarafından Hariciye Nezaretine 31 Mart 1912’de bir tezkire yazılmış ve Heyetin ulaşması ile ilgili bilgi verilmiştir.715 Harbiye Nazırı da aynı tarihte Hariciye Nazırına konuyla ilgili bilgi vererek İngiliz HA Heyetinin Garyan’da olduğunu ve Heyette bulunanların sağlıklı olarak Garyan’a ulaştıklarını bildirmiştir.716

İngiltere’de oluşturulan bu sağlık heyeti tarafından kurulan hastanedeki çadırlar, küçük olmakla birlikte nakli kolaylıkla yapılabilmekteydi. Bu hastanede hastaların yatması için karyolalar yoktu. Bununla beraber hastanedeki yatakların Alman Hastanesindeki yataklara nazaran daha kullanışlı olduğu belirtilmiştir.

Hastanede kullanılan tıbbi ve cerrahi malzemeler yeterliydi ve çeşitlilik açısından da oldukça zengindi. Bu hastanede çalışan hastabakıcılar da Alman Hastanesinde olduğu gibi disiplinli ve tecrübeli insanlardı.717

Londra Büyükelçiliği’nin, İngiltere’den gönderilen Heyetin durumunu yakından takip ettiği ve telgraflar yoluyla Hariciye Nezareti’nden bilgi istediği görülmektedir. Hariciye Nezareti 25 Nisan 1912’de de Harbiye Nezareti’ne buna ilişkin bir tezkire yazarak Londra Büyükelçiliğinin talebini iletmiştir. Londra Büyükelçiliği heyet üyelerinden vefat eden olup olmadığının Trablusgarp Komutanlığından sorulmasını istemekteydi. Hariciye Nezareti bu konuyla ilgili Harbiye Nezareti’nin yapacağı haberleşmeden alınacak cevabın bildirilmesini

712 Tercüman-ı Hakikat, 23 Şubat 1912, s.3. ; Tanin, 24 Şubat 1912, s.1.

713 Tanin, 31 Mart 1912, s.1.

714 Tanin, 13 Nisan 1912, s.1.

715 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 17, Ds. 75, Fhr. 5-46.

716 BOA, Fon Kodu: HR. SYS., Ds. 1553, Gömlek No: 1.224.

717 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No.149, Belge No. 10.2.

134

istemiştir.718 Yapılan haberleşme kapsamında, 1 Mayıs 1912’de Trablusgarp Komutanlığı’ndan haber alınmış ve İngiliz HA Heyetinden vefat eden kimse olmadığı öğrenilmiştir. Bu bilgi 5 Mayıs 1912’de Harbiye Nazırı tarafından Hariciye Nezareti’ne bildirilmiştir.719

9 Mayıs 1912’de Hariciye Nezaretinden Harbiye Nezaretine bir tezkire gönderilerek İngiltere’deki HA Cemiyeti tarafından Trablusgarp’a dört hastabakıcının daha gönderildiği bildirilmiştir. Ayrıca Cemiyet hemen ya da daha sonra bölgeye ikinci bir seyyar hastane heyeti göndermek arzusundadır. Talebi ileten Londra Büyükelçiliği, bu gelişmeye ilişkin değerlendirme yapılmasını ve kendilerine bilgi verilmesini istemiştir. Bu doğrultuda Harbiye Nezaretinin Trablusgarp Komutanlığı ile haberleşerek sonucu Hariciye Nezareti’ne bildirmesi beklenmektedir.720 Harbiye Nazırı namına müsteşar imzasıyla Hariciye Nezaretine bir tezkire yazılarak istenen malumat verilmiştir. Yazılan tezkirede İngiltere’de kurulmuş olan HA Cemiyeti’nin bu talebinin memnuniyetle karşılandığı belirtilerek gerekli girişimler için harekete geçilmesi istenmiştir.721

İlerleyen aylarda Hindistan İslam Cemiyeti tarafından tertip edilen ikinci bir heyet Trablusgarp’a gelmiştir. Tunus sınırı yakınlarında bulunan Zuvara şehrine giden heyet, Zuvara yakınlarındaki Münşiye’de sağlık hizmeti vermeye başlamıştır.722

İkinci Sağlık Heyeti, Mayıs 1912’de harekete geçerek Trablusgarp’a gitmiştir. Hint Müslümanları tarafından savaşta zarar gören Müslümanların yaralarını sarmak için oluşturulan ilk yardım kuruluşu Kalkuta’da kurulan “Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyetine Yardım Heyeti” idi. Hint Müslümanlarının katkılarıyla oluşturulan ikinci sağlık heyetinin oluşumunda bu yardım heyeti rol almıştır.723

718 BOA, Fon Kodu: HR. SYS., Ds. 1553, Gömlek No: 1.246

719 BOA, Fon Kodu: HR. SYS., Ds. 1553, Gömlek No: 1.143.

720 BOA, Fon Kodu: HR. SYS., Ds. 1553, Gömlek No: 1.146.

721 BOA, Fon Kodu: HR. SYS., Ds. 1553, Gömlek No: 1.147.

722 Türk Kızılayı Arşivi, Kutu No.148. Belge No. 94.4.

723 Ahmet Zeki İzgöer, “Osmanlı’nın Yıkılışı ÖncesindeHind Hilal-i Ahmer Yardımları ve Dr.

Ensari’nin Faaliyetleriyle İlgili Bazı Notlar”, Yeni Tıp Tarihi Araştırmaları, Ed: Nil Sarı, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fak., İstanbul, s.18. ; Khalfallah, a.g.t., s.176.

135

2.1.4. Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti (OHAC) Hums Sağlık Heyeti’nin Gelişi