• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM

2.2. Bingazi Bölgesi’ndeki Sağlık Hizmetleri

2.2.6. Şehat Nekahethanesi’nin Kuruluşu ve Çalışmaları

181

doğrultuda emir verilmesi istenmiştir. Bu talep 7 Nisan 1912’de Sağlık İşleri Reis Vekili Hasan Bey tarafından uygun görülmüştür.961

Maddi sorunlarla karşılaştığı anlaşılan Selanik Sağlık Heyeti’nin rahat şekilde görev yapabilmesi için Heyetin harcamaları değerlendirilmiş ve Heyete ödenek çıkarılmıştır. Yapılan mali tahkikat, Bingazi Komutanı Aziz Ali Bey tarafından 10 Temmuz 1912’de Derne’de bulunan Enver Bey’e bildirilmiştir. Enver Bey, aylık 250 lira masrafı olan Selanik Sağlık Heyetine her ay için 250 lira tahsisat çıkarılmasına karar vermiştir.962 Bu karar 14 Temmuz 1912’de Bingazi Komutanlığına telgrafla iletilmiştir. Selanik Sağlık Heyeti için yapılacak ödemeler Bingazi Komutanlığına verilen tahsisatından ayrı olarak her ay gönderilecektir.963

Dr. İbrahim Tali Bey, 29 Temmuz 1912’de Enver Bey’e Bingazi’de bulunan sağlık teşkilleri hakkında bir yazı göndermiştir. Mevcut sağlık birimleri Bingazi ve Tobruk’ta faaliyet gösteren iki asker hastanesi, Derne’de faaliyet gösteren MHAC Seyyar Hastanesi ve ordugâhta tesis edilen polikliniktir. Faal durumdaki bu kuruluşlara ait istatistik raporları ile Bingazi genelindeki sağlık durumunu gösteren rapor bu yazıya eklenmiş ve Harbiye Nezareti Sağlık Dairesine gönderilmek üzere BKGK’ya arz edilmiştir.964 Bingazi bölgesindeki askeri birliklerde personel mevcudunun yetersiz olduğu tartışmasızdır. Bununla beraber 1912 senesinin ilk yarısında kolordu düzeyinde teşkilatlanmaya yetecek personelin mevcut olduğu görülmektedir. Yapılan planlamalar kapsamında sağlık hizmetlerinin ele alınarak düzenlenmesi ve yaşanan tüm sıkıntılara rağmen yeterli seviyelere çıkarılabilmesi önemli bir gelişmedir.

182

yapılmıştır. Çalışmalarını tamamlayan arkeologlar, kazı sırasında kullandıkları 100 İngiliz Sterlini değerindeki; hayvanlarını, kazı malzemelerini, fenerlerini ve kırtasiye malzemelerini OHAC’ye hediye etmişlerdir.967

Şehat’ta sağlık durumu sebebiyle istirahat ve hava değişimine ihtiyacı olan görevliler için 10 yataklı bir hastane kurulmuştur. Derne Komutanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren hastanenin kurulmasındaki amaçlardan biri de ayaktan müracaat edecek hastalara poliklinik hizmeti verilmesidir. Hastane kadrosu, kuruluş aşamasında 1 doktor, 2 hademe ile 1 aşçı olarak belirlenmiştir.968 Nekahethanede aşçılık görevini Giritli Ali Ağa ile eşi yapmıştır.969

Hastaneye sağlık kurulları tarafından uygun görülen hastalar kabul edilmişlerdir. Hastaneye yatanların giriş ve çıkış tarihleri kaydedilmiş ve hastalar için yeterli yatak ve çamaşır bulundurulmuştur. Asker Hastaneleri Nizamnamesine uygun olarak her gün için günlük tabelası, her ay için genel sarfiyat cetveli düzenlenmesi ve idari makamlara gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Buna ilaveten aylık olarak hastanede tedavi gören hastalara ilişkin listeler düzenlenmesi, ayakta tedavi görenlerin de bu listelere ilave edilmesi planlanmıştır. Hastanede tedavi gören her hasta için yiyecek derecesini ve ilaçlarını açıklayan bir de tabela bulundurulmuştur.970

Dr. İbrahim Tali Bey, 23 Nisan 1912’de BKGK’ya Şehat’ta kurulacak hastanenin doktorluğuna Dr Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’in (Giritli)971 seçildiğini arz etmiştir. Dr. Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey bu görevine ilave olarak haftada bir defa Susa Müfrezesini teftiş edecek, yolculuğu esnasında Mağara Zaviyesinden Zaviyetü’l- Beyza’ya kadar bütün zaviyelerdeki ve rast geldiği çocuklara çiçek aşısı uygulayacaktır.972 Şehat Hastanesi’nde tedavi olacak hastaların erzak istihkakları da

967 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 39, Ds. 177, Fhr. 7

968 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 59, Ds. 285, Fhr. 7-3.

969 Dirim, a.g.m., Aynı yer.

970 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 59, Ds. 285, Fhr. 7-3.

971 Dr. Hüseyin Hüsnü Bey: (1880-1928) Girit’te doğmuştur. 1908 yılında Askeri Tıbbiye’den mezun olduktan sonra İzmir’de görev yaptığı sırada Trablusgarp Savaşı’nın başlaması üzerine 29 Ekim 1911’de İstanbul’a giderek savaşa gönüllü olarak katılma isteğini bildirmiştir. 31 Ekim 1911’de yola çıkarak Tobruk Karargahına ulaşmıştır. 20 Mayıs 1912’de resmi açılışı yapılan Şehat nekahat hastanesinde görev yapmış, 1912 yılı Temmuz ayı sonunda sağlık sorunları sebebiyle Bingazi’den ayrılmıştır. (B.k.z., Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.13-18)

972 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 59, Ds. 285, Fhr. 7-1.

183

düzenlenerek 2 Mayıs 1912’de kayıt altına alınmıştır. Ta’yın miktarı olarak tarif edilen yiyecek miktarları aşağıdaki tabloda görülmektedir.973

Tablo 12. Şehat Nekahethanesinde Tedavi Görecek Hastalara Verilecek Ta'yın Miktarları.

Tam Ta’yın

Sabah Vakti Süt, 2 adet yumurta, peksimet.

Öğlen Vakti Etli Sebze, Pilav, Kahve.

İkindi Vakti Çay.

Akşam Vakti Çorba, Et, (Bulunduğu vakit peynir, helva gibi çerez), Kahve.

Haftada iki defa sütlaç yahut üzüm hoşafı verilecektir. Hasta olanlar doktorun tayin edeceği dereceye tabi olacaklardır.

Erzak Miktarı: Tam Ta’yın Gram Kilo

250 Sabah sütü (Şeker 30 gram).

200 Pirinç pilavlık (86 gram Çorbalık).

250 Et.

60 Sade yağ.

20 Soğan.

36 Tuz.

600 Un (Peksimet bulunduğu halde sabahları ekmek verilir. 40 gram ham edilir).

120 Kuru sebze (Nohut, Mercimek, Bakla, Fasulye).

250 Yaş sebze.

30 Çay şekeri.

5 Çay.

90 Kuru üzüm (Şekeri 40 Gram) Hoşaflık.

300 Muhallebi sütü ( Şekeri 40 gram).

Yiyecek Miktarının Derecesi Birinci

Derece

500-1500 gram süt, şeker 30-50 gram.

973 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 59, Ds. 285, Fhr. 7-2.

184

İkinci Derece Tam derecenin yarısıdır. Doktor lüzum görürse sabah sütünden başka 500 gram daha verir. Pilav yerine muhallebi, sütlaç verebilir.

Şehat Nekahethanesinin resmi açılışı: 16 Mayıs 1912’de saat 09:00’da gerçekleştirilmiştir. Açılış sırasında dualar edilerek kurban kesilmiş ve hastanenin anahtarı Zaviye Şeyhi Seyit Muhammed’e teslim edilmiştir. Açılış töreni saat 15:00’a kadar devam etmiş, yapılan duaların ardından törene katılanlar dağılmışlardır.974

Hastanenin açılmasından sonra kuruluş talimatında belirtildiği gibi hasta kabulüne başlanmıştır. Bingazi Komutanı Aziz Ali Bey, Derne Genel Komutanlığına 8 Haziran 1912’de bir telgraf çekerek; Yüzbaşı İrfan Efendi’nin yakalandığı hastalık sebebiyle 1 ay süre ile tedavi görmesi için Şehat Nekahethanesinde yer olup olmadığını sormuştur. 9 Haziran 1912’de Bingazi Kuvvetleri Baştabipliğine havale edilen konu aynı gün Bingazi Kuvvetleri Baştabibi İbrahim Tali Bey tarafından cevaplanmış ve hastanede yer olduğu bildirilmiştir.975

Derne Komutanı Mustafa Kemal Bey, 19 Nisan 1912’de Mansur Kolu Komutanı Kolağası Ahmet Bey’in sağlık durumuyla ilgili olarak BKGK’ya bilgi vermiştir. Sağlık kurulu hasta olan Ahmet Bey’e bir ay hava değişimi vermiş ve 10 gün süre ile Şehat’a gitmesini uygun bulmuştur.976

Bingazi’deki görevi sırasında rahatsızlanan Mustafa Kemal Bey, 2 Haziran 1912977 tarihinde Şehat’a gelmiştir. Bazı işleri için birkaç gün ayrıldıktan sonra 10-11 Haziran gecesi tekrardan hastaneye gelmiş ve 25 Haziran 1912 sabahına kadar tedavi görmüştür.978

Mustafa Kemal Bey, Şehat’tan önce de MHAC Sağlık Heyeti tarafından kurulan hastanede tedavi görmüştü. Tedavi sürecinde Dr. İbrahim Tali Bey’in önemli

974 Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.55.

975 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 59, Ds. 285, Fhr. 4-10.

976 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 64, Ds. 308, Fhr. 4-11.

977 Mustafa Kemal Bey, Şehat Nekahathanesine 3 Haziran tarihinde gelmiş, beraberinde bulunan;

Fehmi Efendi, Süreyya Bey, Teğmen Nuri Efendi ve 12 askerle birlikte Suse’ye gitmek üzere ayrılmış, daha sonra 10 Haziran 1912’de yeniden gelerek 25 Haziran sabahına kadar burada kalarak tedavi görmüştür. (B.k.z., Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.17)

978 Askeri Tarih Belgeleri Dergisi, “Trablusgarp ve Mustafa Kemal”, Belge Numarası: 40., s.169-171. ; Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.17.

185

katkısı vardır. Bingazi’ye varışının ikinci gününde Mustafa Kemal’i ziyaret eden İbrahim Tali Bey, Mustafa Kemal’in hasta olduğunu görmüştür. Yapılan ilk muayene sonrasında Mustafa Kemal’in bir gözünde kan olduğu, sık sık nefes aldığı ve ateşinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Görevini bırakıp hastaneye gitmeye razı olmayan Mustafa Kemal Bey’i, arkadaşlarının ısrarı ve Enver Bey’in müdahalesiyle ikna eden Dr. İbrahim Tali Bey, onun MHAC personeli tarafından kurulan hastaneye yatmasını sağlamıştır. Göz Hekimi Münir Bey979 tarafından takip edilen Mustafa Kemal, 15-20 ün içinde iyileşerek görevine dönmüş980 ve Derne Komutanlığını yeniden ele almıştır.981

Mustafa Kemal gördüğü bu tedaviye rağmen tam anlamıyla iyileşememiş ve rahatsızlığı nüks etmiştir. Kuşcubaşı Eşref Bey de hatıralarında Mustafa Kemal’in gözündeki rahatsızlığa değinmiştir. Hatırata göre, Kasr-ı Harun Savaşı sırasında eski bir harabede mevzilenen Mustafa Kemal, harabenin kireçle örülü duvarlarından çıkan yoğun toza maruz kalmış ve bu sırada duvardan kopan kireç parçalarından biri de gözünü zedeleyerek hastalanmasına neden olmuştur. Prens Ömer Tosun Paşa’nın gönderdiği ilaç sandığından çıkan borik asit ile tedavisi yapılmışsa da iyileşme sağlanamamıştır. Mustafa Kemal Bey’i çadırında misafir ettiğini belirten Kuşçubaşı Eşref Bey bu zor zamanları, “ Ağrı başladığı zaman ne oturabiliyor, ne yatabiliyordu.” sözleriyle anlatmıştır. Mustafa Kemal’in bu durumu, Suriyeli göz doktoru Münir Bey’in getirilmesi ile açıklığa kavuşturulmuştur. Dr. Münir Bey ile Dr. Hakkı Bey982 gerekli muayeneyi yaptıktan sonra iyileşme için yurtdışına göndermenin şart olduğunu bildirmişlerdir. Eşref Bey’in tanıdığı Avusturyalı

979 Dr. Ahmet Münir İbrahim, (Sicili:1322-1) Yemen Sana Hastanesinden Trablusgarp’a gelmiştir.

Mustafa Kemal’in rahatsızlığı sırasında göz muayenesini yapmıştır. Cumhuriyet Döneminde Mustafa Kemal, kendisine Sağlık Bakanlığı teşkilatında görev verilmesini emretmiştir. Suriye’li olan Münir Bey, İstanbul Haseki Hastanesi’nde göz uzmanı olarak çalışırken 1933 yılında vefat etmiştir. (B.k.z., Metin Özata, Atatürk ve Hekimler, 1. Bas., Demkar Yay., İstanbul, 2015, s.75-76)

980 Orhan Koloğlu, Mustafa Kemal’in gözündeki rahatsızlığın çok ciddi olduğunu bu sebeple tedavi için Viyana’ya gönderildiğini belirtilmiştir. (B.k.z., Orhan Koloğlu, Fizan Korkusundan Libya Mücahitliğine, 1. Bas. Truva Yay., İstanbul, 2008, s.199.)

981 İbrahim Tali Öngören, “Bingazi’den Anadolu’ya ve Ölümüne Kadar…”, Yakınlarından Hatıralar, Sel Yay., İstanbul, 1955, s.109-111.

982 İsmail Hakkı Evin: 1878 yılında İstanbul’da doğdu. 1901 yılında Askeri Tıbbiye’den mezun oldu.

Trablusgarp ve Balkan Savaşlarına katılmış Birinci Dünya Savaşı sırasında Çanakkale’de 19.

Tümende görev yapmıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında Amasya, Çorum ve Ankara’da görev yapmıştır.

(B.k.z., Fethi Erden, Türk Hekimleri Biyoğrafisi, Çituri Biraderler Bas.., İstanbul,, 1948, s.95.;

Metin Özata, Atatürk ve Hekimler, 1. Bas., Demkar Yay., İstanbul, 2015, s.77)

186

Profesör Dr. W Fox’u983 tavsiye etmesi üzerine durum Enver Bey’e arz edilmiştir.

Enver Bey bütün imkânların seferber edilmesini bildirmiş, bizzat gelerek Mustafa Kemal Bey’i ziyaret etmiş, para ve pasaport temini konusunda Eşref Bey’i görevlendirmiştir. Bu gelişmelerden huzursuz olan Mustafa Kemal Bey, görevini bırakıp gitmek istememiştir. Eşref Bey’e: “ Bu hayati devirde sizleri yalnız bırakıp nasıl giderim? Zaten kaç kişiyiz? Gün geçtikçe vaziyetimiz düzeliyor, kuvvetleniyoruz. Benim yerime gelecek arkadaş, bu neticeye varabilmek için zaman kaybedecektir.” diyerek huzursuzluğunu bildirmiş, doktorların hazırlayacakları raporu, Profesör Dr. W Fox’a göndermelerini ve verilecek tavsiyeye göre tedavisinin planlanmasını istemiştir. Ancak tıbbi zorunluluk sebebiyle gitmesi gerekli görülen Mustafa Kemal Bey, yaveri Fehmi Bey ile birlikte Mısır üzerinden Avusturya’ya gönderilmiş ve Dr. Fox’un tedavisiyle sağlığına kavuşmuştur.984

Şehat Nekahethanesi’nin faaliyet gösterdiği sürede Bingazi’den Derne’ye yolculuk eden görevliler de nekahathanede konakmışlardır. Dr. Abdülgafur Bey, Eczacı Arzuman Bey, Dr. Cevdet Bey ile Senusi Şeyhi ile görüşmek üzere görevlendirilmiş olan Enver Bey’in babası Ahmet Bey nekahathane’ye misafir olan isimlerden bazılarıdır.985

Nekahethane Doktoru Hüseyin Hüsnü Bey, 27 Mayıs 1912’de Şehat’ten yola çıkarak Suse’ye gitmiş, ertesi gün yeniden Şehat’e dönmüştür. Bu yolculuk sonrasında hastalanmış ve durumunu Bingazi Kuvvetleri Baştabipliğine bildirmiştir.986 Dr. İbrahim Tali Bey, 4 Haziran 1912’de BKGK’ya bir yazı göndererek Şehat’ta görev yapan Dr. Hüseyin Hüsnü Bey’in hastalandığını bildirmiştir. Dr. Hüseyin Hüsnü Bey’i muayene etmek üzere Derne’de bulunan Tabip Kolağası Hasan Kadri Bey987 görevlendirilmiştir.988 8 Haziran 1912’de Dr. Hüseyin

983 Prof. Dr. Ernst Fuchs (B.k.z., Metin Özata, Atatürk ve Hekimler, 1. Bas., Demkar Yay., İstanbul, 2015, s.87)

984Değer, a.g.e., s.70-71. ; Özata, a.g.m., s.76.

985 Dirim, a.g.m., Aynı yer.

986 Değer, a.g.e., s.58-61.

987 Dr. Hasan Kadri Bey: Bingazi Askeri Hastanesi operatörlüğüne seçilmiş, MHAC doktorlarına yardım için Derne’ye gittiğinde burada alıkonulmuştur. (B.k.z., ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 59, Ds. 285, Fhr. 2-44.)

988 Dr. Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’in muayenesi ve takibi Operatör Dr. Muhittin Bey tarafından yapılmıştır. (B.k.z., Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.60-61.)

187

Hüsnü Bey’i muayene etmek için Operatör Dr. Muhittin Bey989 Şehat’a gelmiştir. Dr.

Hüseyin Hüsnü Bey’in muayenesinde Pnömoni Droit Basique (Sağ Akciğer Alt Lobu Pnömonisi) olduğu belirlenmiştir. Dr. Muhittin Bey, 7-13 Haziran 1912 tarihleri arasında Nekahethanede kalarak Dr. Hüseyin Hüsnü Bey’e nezaret etmiş ve 14 Haziran günü Bingazi’ye dönmüştür.990

20 Haziran 1912’de Dr. Kolağası Halit Bey, Şehat’e gelmiştir. Şark Kolu Doktorluğuna tayin olduğunu öğrenen Dr. Hüseyin Hüsnü Bey, 27 Haziran 1912’de hastanenin eşyalarını teslim ederek hesap özetlerini hazırlamıştır. 30 Haziran tarihinde hazırlanan evrak Derne’ye ve Bingazi Kuvvetleri Baştabipliğine gönderilmiştir. 4 Temmuz 1912’de Orduya katılması için emir verilen Dr. Hüseyin Hüsnü Bey’e, 6 Temmuz 1912’de yeni bir emir gönderilerek isterse gidebileceği bildirilmiştir. Aynı gün Dr. Halit Bey, sağlık hizmetlerini sürdürmek için Zaviye-i Beyza’ya gitmiştir. Dr. Hüseyin Hüsnü Bey, 10 Temmuz 1912’de daha önce gönderilen istatistiklere ek olarak hazırladığı aylık cetveli Bingazi Kuvvetleri Baştabipliğine göndermiştir. 21 Temmuz 1912’de Bingazi Kuvvetleri Baştabibinden mektup alan Dr. Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’e ne zaman isterse gidebileceği yeniden bildirilmiştir. Bu gelişme sonrasında Derne Merkez Karargâhı eski doktoru ve Şehat Nekahethanesinin kurucusu olan Dr. Hüseyin Hüsnü Bey, 23 Temmuz 1912’de ayrılık hazırlıklarına başlamıştır.991

29 Temmuz 1912’de, şüpheli bir bronşite (Zatü’l Kasabat Meşkukiye)992 yakalandığı belirtilen Dr. Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’e 4 ay süreli havadeğişimi raporu verilmiştir.993 Aynı gün bu gelişme BKGK’ya bildirilmiş ve Dr. Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’in rahatsızlığı sebebiyle çalışmasının uygun olmayacağına

989 Dedeağaç’tan kalkan Hidiv Posta Vapuru ile İskenderiye’ye ulaşan Dr. Muhittin Bey, buradan Sellum’a geçmiş ve buradaki beş deve yükü malzeme ile Tobruk’a gitmiştir. Tobruk’ta Sivaslı Dr.

Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’in kurup, idare ettiği hastanede misafir olarak kaldıktan sonra Derne kararğahı yakınlarında MHAC tarafından kurulmuş olan hastanede görev yapmıştır. (B.k.z., Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.12.)

990 Değer, a.g.e., s.58-61.

991 Değer, a.g.e., s.63-73..

992 Hüseyin Hüsnü Bey tuttuğu günlükte rahatsızlığının Pneumoni Droit Basique yani sağ akciğer alt lobu pnömonisi olduğunu yazmıştır.(B.k.z., Mebrure Değer, Doktor Hüseyin Hüsnü Bey’in Not Defterinden Trablusgarp Savaşı, Kurtiş Matbaacılık, İstanbul, 1998, s.17.)

993 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 64, Ds. 308, Fhr. 18-2.

188

ilişkin verilen rapor takdim edilmiştir.994 31 Temmuz 1912’de durum Harbiye Nezaretine de bildirilmiş ve Dr. Yüzbaşı Hüseyin Hüsnü Bey’in verilen rapor doğrultusunda İzmir’e gitmek üzere terhis edildiği arz edilmiştir.995

Bu gelişmeden sonra Şehat Nekahethanesi Baştabipliğine Dr. Kolağası Hasan Kadri Bey996 atanmıştır. Dirim Dergisinde yayınlanan makalesinde antik dönem Roma şehirlerinden Şehat’a görevlendirildiğini belirten Dr. Hasan Kadri Bey, Amerikalı arkeoloji heyetinin barakalarına geldiğini anlatmıştır. Bu barakaların kuzeye bakan kısmı hasta kabulüne ayrılırken ofis vazifesi gören iki küçük oda koridorla bir salona bağlanmaktadır. Bu salonda yemek masası, hasır koltuk, sandalye ve tavan lambası gibi malzemeler bulunmaktadır. Doğuya bakan kısımda ise üç adet yatak odası vardır. 997

Savaşın son bulmasıyla Nekahethaneyi kapatıp Derne’ye gelmesi yönünde emir alan Dr. Hasan Kadri Bey, Trablusgarp’ın değişik yerlerinden gelen görevlilerle birlikte İskenderiye üzerinden Beyrut’a, oradan Mersin’e ulaşarak buradan da İstanbul’a dönmüştür.998

994 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 64, Ds. 308, Fhr. 18-1.

995 ATASE Arşivi, OİH Kol., Kls. 64, Ds. 308, Fhr. 18.

996 Hasan Kadri Dirim: Yemendeki hizmetini tamamladıktan sonra Harbiye Nezareti 3. Şubeye tayin olmuştur. Enver Bey’den gelen personel isteğine ilişkin telgrafı Sıhhiye Reisi Sarıyerli Dr. Nail Bey’e arz etmiştir. Gönüllü olarak savaşa katılma kararı alarak, Paris’te Harp Cerrahisi eğitimini tamamlayarak yurda dönen ve gönüllü olarak savaşa katılan Dr. Muhiddin Bey’le birlikte Trablusgarp Savaşı’na Katılmıştır.(B.k.z., Hasan Kadri Dirim, “Trablus Harbinde Derne Cephesi Sıhhi Hizmetleri”, Dirim Aylık Tıp Gazetesi, Sayı:5-6, Yıl: 1956, Kağıt ve Basım İşleri AŞ., İstanbul, 1956. s. 154.)

997 Dirim, a.g.m., s.155-156.

998 Dirim, a.g.m., Aynı yer.