• Sonuç bulunamadı

Dünyada Gördükleri Karfl›l›k

Allah Kendisi'nden korkup sak›nmayan insanlara dünyada ge-rek fiziki gege-rekse manevi s›k›nt›lar yaflat›r. Her ne kadar onlar aç›kça görülen bir musibet bekleseler de, asl›nda fark›nda olma-dan maddi manevi say›s›z musibetle içiçe bir yaflam sürerler.

Onlar› en çok yan›ltan sebeplerden biri de herfleye ra¤men bir-tak›m nimetlere hala sahip olabilmeleridir. Örne¤in böyle bir kifli zengin olabilir ya da güzel bir görünüme sahip olabilir. O, tüm bunlara aldanarak herfleyin yolunda gitti¤ini zanneder ve taflk›nl›klar›na devam eder. Halbuki kendisi fark›nda de¤ildir ama yapt›¤› herfleyin Allah Kat›nda an an hesab› tutulmaktad›r.

Cehennemde ise tüm bunlar karfl›s›na sonsuz bir azap kayna¤›

olarak ç›kacakt›r. Allah insanlar› bu konuda flöyle uyarm›flt›r:

Art›k sen onlar›, belli bir süreye kadar kendi gaflet-leri içinde b›rak. Onlar san›yorlar m› ki, kendigaflet-leri- kendileri-ne verdi¤imiz mal ve çocuklarla Biz onlar›n hay›r-lar›na kofluyoruz (veya yard›m ediyoruz)? Hay›r, onlar fluurunda de¤iller. (Müminun Suresi, 54-56)

Ama elbette bu insanlar›n hepsinin durumu bir de¤ildir. Ki-misinin de azab› dünyada bafllar. Hastal›klar, kazalar, sakatlan-malar, büyük maddi kay›plar, sevdiklerini yitirme gibi sürekli bir kay›p içindedirler. Bafllar›na gelenlerin Allah'tan bir dene-me oldu¤unu düflündene-medikleri ve tevekküllü olmad›klar› için, karfl›laflt›klar› her s›k›nt› onlar için azap olur. Allah hiçbir yön-den ifllerini rast getirmez. Daima bir bereketsizlik ve terslik olur. Küçük büyük ne ile ilgilenseler, hangi ifle yönelseler hep maddi veya manevi zararla sonuçlan›r. Nitekim Allah Kuran'da onlar›n bu durumlar›n› geçim s›k›nt›l› bir hayat olarak nitelen-dirmifltir:

"Kim de Benim zikrimden yüz çevirirse, art›k onun için s›k›nt›l› bir geçim vard›r ve Biz onu k›-yamet günü kör olarak haflredece¤iz." (Taha Su-resi, 124)

Allah'tan korkmayan bir insan›n, sahip oldu¤u karanl›k ruh hali yüzüne yans›r. Yüzündeki nursuz ifade, konuflmas›ndaki bozuklukla birleflince son derece tedirgin edici bir görünüme bürünür. Kuflkusuz bu, manevi bir pisli¤in ve çirkinli¤in fiziksel görünüme yans›mas›d›r. Allah ayette bunu "zillet" olarak ta-n›mlam›flt›r:

Kötülükler kazanm›fl olanlar ise; her bir kötülü¤ün karfl›l›¤›, kendi misliyledir. Bunlar› bir zillet sar›p kaplar. Onlar› Allah'tan (kurtaracak) hiçbir koru-yucu yok. Onlar›n yüzleri, sanki bir karanl›k gece-nin parçalar›na bürünmüfl gibidir. ‹flte bunlar ate-flin halk›d›rlar; orada süresiz kalacaklard›r. (Yunus Suresi, 27)

Bu insanlar›n u¤rad›klar› gizli kay›plardan biri de ak›llar›n›n ve

ALLAH KORKUSU

kavrama kabiliyetlerinin ellerinden al›nmas›d›r. En basit ger-çekleri bile kavrayamazlar. Örne¤in içinde bulunduklar› mut-suzlu¤un, huzurmut-suzlu¤un, korku ve s›k›nt› dolu ruh halinin se-bebini göremezler.

Kuflkusuz Allah'tan korkmayan bir insan›n bafl›na gelebilecek azap türleri burada say›lamayacak kadar çeflitlidir.

‹nsan› Allah yaratm›flt›r ve ona en ac› verecek fleyleri de yine O bilir. ‹nsan›n hiç tahmin edemeyece¤i yönlerden s›k›nt›lar ya-ratarak onu cezaland›rabilir. Allah'›n gazab› bir ayette flöyle ha-ber verilmifltir:

... Allah'›n gazablanmas›, elbette sizin kendi nefis-lerinize gazablanman›zdan daha büyüktür. Çünkü siz, imana ça¤r›ld›¤›n›z zaman inkar ediyordunuz.

(Mümin Suresi, 10)

Hiç kuflkusuz fluuru aç›k hiçbir insan, sonsuz güç ve kuvvet sahibi Allah'›n gazab›n› üzerine çekecek bir ahlak› benimsemez.

Kald› ki insan o kadar zay›f yarat›lm›fl bir varl›kt›r ki ço¤u za-man çok küçük ve s›radan s›k›nt›lara bile katlanamaz. Örne¤in ba¤›rtacak, yalvartacak derecede bir ac› insan için dayan›lmaz-d›r. Ama buna gelene kadar, s›rf bu 盤l›¤› uzaktan duymak bi-le asl›nda insana tarifsiz bir s›k›nt› yaflat›r. Çünkü insan›n hem ruhu hem de fizi¤i ac›ya, korkuya, gerilime son derece taham-mülsüz bir flekilde yarat›lm›flt›r. Biraz dar ve s›k›fl›k bir mekan-da bulunmaya, tiksinti verici bir kokuya, biraz mide bulant›s› ya da difl a¤r›s›na bile tahammülü yoktur. Üstelik bunlar bir azap çeflidi de¤il, dünyada karfl›lafl›labilen son derece s›radan eksik-liklerdir.

Bu aç›k gerçeklere ra¤men insanlar›n ço¤u gaflet ve fluursuz-luklar›ndan dolay› Allah korkusundan uzak bir yaflam sürerler.

Oysa bu insanlar›n ruhlar›na ve bedenlerine dünyada tatt›r›lan

Harun Yahya (Adnan Oktar)

ac›lar cehennemde karfl›laflacaklar› azaplar›n çok küçük birer yans›mas›d›rlar ve sadece ibret ve uyar› mahiyetindedirler.

Ama bir ömrü, Allah'›n sonsuz gücünü, kudretini göz ard› ede-rek geçiren bu insanlar, kendilerine ölüm gelince Allah'›n aza-metini tüm fliddetiyle hissedecek ve dünyadaki hiçbir korku ile k›yaslanamayacak, tarifi mümkün olmayan bir korkuya kap›la-caklard›r.

Kiflisel azaplar›n yan› s›ra Kuran, Allah'›n Kendi Kat›ndan gönderdi¤i azaplarla helak olmufl insan topluluklar›n›n örnek-leri ile doludur. Bu insanlar Allah'›n s›n›rlar›n› tan›mayarak bafl-kald›rd›klar› için onlar hiç fluurunda de¤illerken ans›z›n büyük felaketlerle yok edilmifllerdir. Allah kimine evlerini yerinden söken kas›rgalar göndermifl, kimine içinde oturduklar› flehirle-ri yerle bir eden sa¤anaklar isabet ettirmifltir. Depremlerle ni-ce insan topluluklar›n›, mülkleriyle beraber yerin dibine geçir-mifltir. Kimini suda bo¤mufl, kimini de püsküren lavlar›n alt›n-da b›rakarak tafl haline getirmifltir.

Ahiretteki Durumlar›

‹nsanlar›n dünyada geçirebilecekleri ortalama 60-70 sene gi-bi çok az gi-bir zamanlar› vard›r. Okul y›llar›, ifl hayat›na at›lma, para kazan›p iyi bir ev, araba sahibi olma, uygun bir insanla ev-lenme, çoluk çocuk sahibi olma derken göz aç›p kapay›ncaya kadar geçen elli senelik bir ömrün ard›ndan k›r›fl›kl›klarla dolu bir derinin alt›nda, fiziksel ifllevlerini büyük ölçüde yitirmeye bafllam›fl bir insan kal›r. Afla¤› yukar› bir befl on senelerinin kal-d›¤›n› gören insanlar art›k kendilerini ölüme daha yak›n hisset-meye bafllarlar. Fakat iflin ilginç yan› buna ra¤men fluursuz ve anlay›fls›z olmaya devam eder, kalan bu birkaç y›llar›n› da

ölü-ALLAH KORKUSU

mü fazla düflünmemeye çal›flarak geçirmeye gayret ederler.

Allah bu durumlar›na karfl›l›k insanlar› flöyle uyar›r:

Bize gelecekleri gün, neler iflitecekler, neler göre-cekler. Ama bugün o zalimler apaç›k bir sap›kl›k içindedirler. ‹fl(in) hükme ba¤lan›p bitece¤i, hasret gününe karfl› onlar› uyar; onlar bir gaflet içindedir-ler ve onlar inanm›yorlar. (Meryem Suresi, 38-39) Ancak sorumsuzca geçirilen bu yaflam›n ard›ndan kolayca canlar›n› teslim edeceklerini ve huzur içinde öleceklerini zan-neden bu insanlar›n ölümleri, hiç de onlar›n bekledikleri sakin-likte gerçekleflmez. Hissetmeden, kolayl›kla hayat› terk edip ebedi uykular›na yatacaklar›n› zannederlerken, hiç bekleme-dikleri bir anda kendilerine vekil k›l›nan ölüm meleklerini kar-fl›lar›nda bulurlar. Ölüm melekleri ise insanlar›n yalvarmas›na göre de¤il, Allah'›n emrine göre hareket ederler. Birdenbire s›rtlar›nda fliddetli bir darbe duyduklar› ve tarifsiz bir ac› hisse-derek meleklerin canlar›n› almaya geldiklerini gördükleri za-man herfleyi anlarlar:

Melekleri, onlar›n yüzlerine ve arkalar›na vurarak,

"yak›c› azab› tad›n" diye o inkar edenlerin canlar›-n› al›rken görmelisin. (Enfal Suresi, 50)

‹nkarc›lar›n iflledi¤i suç çok büyük bir suçtur ve cezas› bütün zamanlar boyu sürecektir. Bu kiflilerin kaçmalar›, ölmeleri k›-sacas› hiçbir flekilde kurtulmalar› mümkün de¤ildir. Çünkü herfleyi yoktan var eden ve herfleyin gerçek sahibi olan, son-suz bir güç ve ilim sahibi, alemlerin Rabbi olan Allah'a isyan et-mifllerdir.

Bu insanlar, dünyadayken Allah'tan korkmazlar ama Allah bu-na karfl›l›k ahirette onlara benzerini hiç yaflamad›klar›,

tatmad›k-Harun Yahya (Adnan Oktar)

lar› kadar büyük korkular yaflat›r. Onlara özel olarak haz›rlan-m›fl korkunç bir azap ortam› sunar. Sonsuza dek korku, dehflet ve gerilim içinde kahreder:

(O gün) Zalimleri kazand›klar› dolay›s›yla korkuy-la titrerlerken görürsün; o (yapt›kkorkuy-lar›) da üstlerine çöküvermifltir... (fiura Suresi, 22)

Korku ve dehflet hissi, h›zla tükenen bir ömrü Allah'tan kor-kup sak›nmadan pervas›zca geçiren bu insanlar›n art›k sonsuza kadar pefllerini b›rakmayacakt›r. Çünkü Allah o zamana dek

"... onlar› yaln›zca gözlerin dehfletle belirece¤i bir gü-ne ertelemektedir." (‹brahim Suresi, 42) K›yamet ve hesap günü yaflad›klar› korku, flaflk›nl›kla da kar›fl›k bir korkudur ve bu ruh hali Kuran'da flöyle tarif edilir:

Sur'a üfürülece¤i gün, Allah'›n diledi¤i kimseler d›-fl›nda, göklerde ve yerde olan herkes art›k korku-ya kap›lm›flt›r ve her biri 'boyun bükmüfl' olarak O'na gelmifllerdir. (Neml Suresi, 87)

K›yamet günü insanlar panik halinde ç›rp›n›rlarken gebe ka-d›nlar da korkudan çocuklar›n› düflürürler. U¤rayacaklar› aza-b›n korkusunun fliddeti insanlar›n ak›llar›n› bafllar›ndan al›r.

Ayetlerde insanlar›n o günkü durumu flöyle haber verilir:

Ey insanlar, Rabbinizden korkup-sak›n›n, çünkü k›-yamet saatinin sars›nt›s› büyük bir fleydir.

Onu gördü¤ünüz gün, her emzikli kendi

emzirdi-¤ini unutup geçecek ve her gebe kendi yükünü dü-flürecektir. ‹nsanlar› da sarhofl olmufl görürsün, oy-sa onlar oy-sarhofl de¤illerdir. Ancak Allah'›n azab› pek fliddetlidir. (Hac Suresi, 1-2)

ALLAH KORKUSU

Ama korku, panik ve dehflete kap›lmalar› kendilerine bir fay-da sa¤lamaz. Kendilerine yard›m edilmez. Üstelik bu fay-daha bafl-lang›çt›r. Hayal bile edemeyece¤i kadar büyük ›zd›raplar çeke-cek, korkular yaflayacaklard›r. Sonsuz güç ve adalet sahibi Allah, Muntakim (intikam alan) s›fat›n›n bir tecellisi olarak inti-kam alacakt›r. A¤laman›n, yalvarman›n, feryat etmenin, ç›rp›n-man›n, piflman olç›rp›n-man›n, af dilemenin hiçbir fleyin faydas› yok-tur. Kimse inkarc›lara yard›m edemez. Ne yaparlarsa yaps›nlar faydas› yoktur; günahlar›n› itiraf etmeleri, sabretmeleri ya da sabretmemeleri de bir fleyi de¤ifltirmez. Allah bu ümitsiz ç›rp›-n›fllara ayette dikkat çekmifltir:

"Girin ona; art›k ister sabredin, ister sabretmeyin.

Sizin için birdir. Siz ancak, yapt›klar›n›zla cezalan-d›r›l›yorsunuz." (Tur Suresi, 16)

Bu duruma gelen kifliler öyle bir açmaza girmifllerdir ki son-suza kadar bir ç›k›fl yolu bulamayacaklard›r. Oysa dünyada ha-yatlar› boyunca kendilerine say›s›z hat›rlatmalar, uyar›p korku-tan haberler gelmifltir. Yine önlerine say›s›z imkan ve nimetler sunulmufl, onlardan sadece vicdanlar›n› kullanmalar› ve Allah'tan korkup sak›narak hareket etmeleri istenmifltir. Ama cehennemde Allah'a yakaracak bu kifliler dünyadayken kibirle-rinden dolay› Allah'a yalvar›p yakarmazlar. Korkusuzca büyük-lenir, ölümü ve ahireti hiç hesaba katmazlar.

Dünyadayken Allah'a karfl› büyüklenmekten korkup çekin-meyenler, k›yamet günü yüzüstü sürüklenerek azap yerlerine götürülürler. Art›k sonsuza dek hem fiziksel hem manevi ola-rak ak›llar›n›n alamayaca¤› kadar fliddetli ac›lar yaflayacaklard›r.

‹nkarc›lar zaten daha diriliflle birlikte hemen kibirleri k›r›lm›fl, periflan duruma düflmüfllerdir. Ama bu sadece bafllang›çt›r.

Bö-Harun Yahya (Adnan Oktar)

lükler halinde cehenneme girdiklerinde cehennemin kap›lar›

üstlerine kapat›l›r ve olabilecek en dehflet verici görüntülerle karfl›lafl›rlar. Ve sonra da atefle at›l›rlar. Kuflkusuz dünyadaki hiçbir ac›, cehennem azab›n›n fliddeti ile k›yaslanamaz. Çünkü Allah'›n verdi¤i dayan›lmaz azab›n bir benzeri yoktur. Bir ayet-te flöyle buyrulur:

Art›k o gün hiç kimse (Allah'›n) verece¤i azab gibi azabland›ramaz. Onun vuraca¤› ba¤› hiç kimse vu-ramaz. (Fecr Suresi, 25-26)

Fiziksel ac›lar›n yan› s›ra manevi azaplar da bir yandan bu in-sanlar› kahreder. Cehennemden sonsuza kadar asla ç›kamaya-caklar›n› anlaman›n verdi¤i ümitsizlik hissi bütün ruhlar›n› kap-lar. Bu arada sürekli horlan›r, afla¤›lan›r, rezil olur, küçük dü-flerler. Ama çaresizdirler. Korku, dehflet ve ümitsizlik dolu bir sonsuzluk kendilerini beklemektedir.

ALLAH KORKUSU

SONSÖZ

fiu anda cehennemin kenar›nda olsan›z ve oradaki zebanile-rin cehennem ehline yapt›klar› dayan›lmaz iflkenceleri gözü-nüzle görseniz, cay›r cay›r yanan ateflin u¤ultusunu, cehennem ehlinin 盤l›klar›n›, kemiklerini çat›rdatan inlemelerini, kah›rla nefes al›p vermelerini, bir kez daha dünyaya geri dönmek iste-yen piflmanl›k dolu yalvar›fllar›n› duysan›z ve sonra tekrar dün-yadaki yaflam›n›za geri döndürülseniz acaba hayat›n›zda neler de¤iflirdi? Hiç kuflku yok ki içinizi tarifsiz bir korku kaplar, bambaflka bir insan olurdunuz. Hayat›n›z› bütünüyle farkl› dü-zenlerdiniz. Etraf›n›zdaki insanlar›n bu gerçe¤i göz ard› ettikle-ri için büyük bir gaflet içinde oldu¤unu düflünür, olanca gücü-nüzle ahiret için çabalard›n›z. Allah'a karfl› günah olabilecek herfleyden fliddetle sak›n›rd›n›z. Ahiret hayat›n›z› riske sokabi-lecek en ufak bir söz ya da davran›fl korkudan içinizi titretir, hemen Allah'a yalvara yalvara, ürpertiyle dua eder, ba¤›fllanma dilerdiniz. Gördükleriniz, duyduklar›n›z bir an olsun akl›n›zdan ç›kmazd›, kendi sonunuz için ayn› ihtimali düflünmekten Allah'a s›¤›n›rd›n›z.

Allah'›n sevgisini kazanmak, O'nun azab›ndan kurtulmak için mal›n›z›, can›n›z›, tüm enerjinizi kullan›rd›n›z. Üstelik bunlar›n hepsinde ölene dek sab›rl› ve kararl› olur, karfl›n›za bir zorluk ç›ksa bile bu size zorluk gibi görünmezdi. Kimse sizi

yolunuz-dan çeviremez, Allah'›n r›zas›nyolunuz-dan taviz verdiremezdi. Her flart ve koflulda, her durumda ahiretiniz için yapabilece¤inizin en faz-las›n› yapard›n›z. ‹nsanlar›n, toplumlar›n ne yapt›klar›, nas›l bir hayat tarz›n› benimsedikleri, hangi ideolojilerin peflinden kofl-tuklar› sizi hiç mi hiç ilgilendirmezdi. Her halinizle ve her tavr›-n›zla sadece Allah'›n hoflnutlu¤unu kazanmaya çal›fl›rd›n›z.

Allah'›n emir ve yasaklar› konusunda son derece titiz oldu¤unuz gibi insanlara da bunu anlat›r, her gördü¤ünüz kimseyi bu ger-çekle uyar›rd›n›z. En büyük hedefiniz, tek amac›n›z Allah'›n dost-lu¤unu kazanmak olurdu ve kendinizi tamamen O'na teslim ederdiniz. "... tafllardan öyleleri vard›r ki, onlardan ›r-maklar f›flk›r›r, öyleleri vard›r ki yar›l›r, ondan sular ç›-kar, öyleleri vard›r ki Allah korkusuyla yuvarlan›r..."

(Bakara Suresi, 74) ayetindeki benzetmeyle vurgulanan korku-nun fliddeti sizin de üzerinizde tecelli ederdi.

Peki flu an cehennemi görmemifl olman›z m› sizi gere¤i gibi korkup sak›nmaktan ve buna göre yaflamaktan al›koyan? Oysa Allah cehennemin varl›¤›n› pek çok ayetinde haber vermekte, cehennemi insanlara tüm detaylar›yla tan›t›p, ondan sak›nd›r-maktad›r. Kald› ki vakti geldi¤inde cehennemi görmeyen insan kalmayacakt›r. Allah bunu kesin olarak haber vermifltir. Ancak ondan yaln›zca Allah'tan korkup sak›nanlar kurtar›lacak, di¤erle-ri diz üstü çökmüfl bir biçimde b›rak›lacakt›r:

Sizden ona girmeyecek hiç kimse yoktur. Bu, Rabbi-nin kesin olarak üzerine ald›¤› bir karard›r. Sonra, takva sahiplerini kurtar›r›z ve zulmedenleri diz üstü çökmüfl olarak b›rak›veririz." (Meryem Suresi, 71-72) Ama unutmay›n ki, orada diz üstü çökmüfl olarak kald›ktan sonra cehennemi görmenin insana bir faydas› olmaz. Çünkü oras› art›k geri dönüflü olmayan bir yerdir…

ALLAH KORKUSU