• Sonuç bulunamadı

2. Araştırma Alanı ile ilgili Genel Bilgiler

1.1. Geçiş Dönemleri

1.1.3. Ölüm

1.1.3.2. Ölüm Sırası

Ölüm sırası, kişinin öleceği kesinleştiği zaman uygulanan bazı dinsel uygulama ve çeşitli inançları içermektedir. Her yörede olduğu gibi Baskil yöresinde de bir takım adet ve inanmalar vardır. Ölüm sırasından uygulanan adet ve inanmaların amacı, ölen kişinin öteki dünyaya daha rahat ve huzurlu bir şekilde gitmesini sağlamaktır. Ölen kişinin yanında bulunulur. Ölüm olayı gerçekleşince ölenin yakınlarına, uzaktaki akrabalarına ve sevenlerine haberin duyurulması sağlanır. Uzakta bulunan akrabalar var ise bunlar için ölünün bir müddet bekletilmesi, Ölünün yıkanıp kefenlenmesi, cenaze namazının kılınması, ölüyü gömmede mezarlıkta yapılan işlemler ile ilgili yörede karşımıza çıkan adet ve inamları incelemeye çalıştık.

1.1.3.2.1. Ölüm Sırasında Yapılan İşlemler

Bir hastanın ölüm anının yaklaşması yanına ziyarete gelen kişileri tanıyamaz hale gelmesi, yüzünün sararması, gözlerini tavana dikmesi, ayaklarının şişmesi, soğuk soğuk terlemesi, vücudunda “hasbir” adı verilen kırmızı beneklerin oluşması, ayağının soğuması, dilinin tutulması ve sayıklaması durumlarıyla anlaşılır. Hasta kişinin canını verirken can çekişme acısını hafifletme amacıyla ağzına zemzem suyu damlatılır, başında Kuran okunur. Hasta eğer çok can çekişirse bu sevdiği birini göremediği için çekiştiğine inanılır ve uzakta bulunan yakınlarının resmi gösterilir (Yardımcı, 1993: 547-559).

Baskil yöresinde öleceği kesin gözüyle bakılan hastanın yakınları, uzakta bulunan akrabalarına haber verip, gelip görmelerini helallik almaları için birbirlerine haber gönderirler (K.K.8, K.K.9, K.K.10).

Baskil yöresinde ölümü yakın olan sekarat halinde olan kişinin yanında Kur’an okunur. Yasin suresi okunur (K.K.19).

Kişi ölene kadar Kur’an okunur. Kur’an okunması kişinin rahat ve huzurlu bir ölüm gerçekleştireceğine inanılır (K.K.17, K.K.18, K.K.19).

Ölüm halinde olan kişinin ağzına zemzem suyu damlatılır (K.K.19).

1.1.3.2.2. Ölüm Olayının Duyurulması / Ölüm Olayından Sonra Yapılan İşlemler

Ölüm olayının duyurulma işlemi en doğal biçimiyle vefat eden kişinin geride bıraktığı yakınlarının ağlama ve yaslarıyla duyulur. Bu durumu duyan komşular ve yakınlar ise ölü evinde toplanarak ölen kişinin yakınlarına destek olma amacıyla acılarına ortak olma, onları avutma ve cenaze işlemleri için yapılacak olan hazırlıkları yapmaya yardımcı olurlar ve bu arada ölen kişinin yakınları veya komşuları gerekli yerlere olayı haber verirler. Bu haber verme durumu küçük yerlerde “haber okutmak” olarak adam çıkararak eşe dosta haber verme durumu gerçekleşir. Eski zamanlarda ise köy ve kasabalarda ölen kişi tellallarla duyurulur veya özel haberciler kullanılmıştır. Zaman geçtikçe de bu tür haberleşme durumu giderek azalmıştır(Örnek, 1995: 213).

Baskil yöresinde ölüm olayı yakın dost akrabalara hemen haber verilir. İlk olarak ölen kişinin bulunduğu yerde camiden salası verilir. Sala ile civardaki halka duyurulur. Uzaktaki akrabalara ise telefon açılarak ölüm haberi verilir (K.K.9, K.K.12, K.K.16).

Baskil yöresinde eskiden teknolojinin kısıtlı olduğu, telefonun olmadığı dönemlerde ölüm olayını duyuran çocuklar, kişiler mevcuttur. Haberciler vasıtasıyla duyuru yapılmaktadır (K.K.22, K.K.24).

Baskil yöresinde ölmek üzere olan kişinin başında Kur’an okunur. Öldüğü zaman, Kur’an okunmaz (K.K.19).

Baskil yöresinde hasta kişi öldüğü zaman gözleri açıksa kapatılır. Üstündeki elbiseleri değiştirilir. Varsa takma dişleri çıkartılır. Çenesi bir bezle bağlanır. Yatağı değiştirilir. Yönü kıbleye çevrilir. Elleri sol el altta sağ el üstte olacak şekilde göbek üstünde üst üste koyulur. İçerisi serin olması için bulunduğu odanın pencereleri açılır. Üzerine temiz bir çarşaf örtülür. Cenazenin kaldırılması zaman alacaksa bedeninin şişmemesi için üstüne bıçak veya metal bir şey koyulur (K.K.8, K.K.9, K.K.12, K.K.17, K.K.18, K.K.22, K.K.24).

Baskil yöresinde ölüm olayı salalarla duyurulduktan sonra duyan akrabalar, tanıdıklar, komşular cenaze evine gider. Cenaze sahiplerinin yanında olur acılarını paylaşırlar (K.K.8, K.K.9, K.K.12, K.K.17, K.K.18, K.K.22, K.K.24, K.K.29).

1.1.3.2.3. Ölünün Bekletilmesi

Ölünün bekletilmesi, yörede genel olarak ölünün bekletilmeden gömülesi yönündedir. Ancak çeşitli nedenlerden dolayı ölünün gömülmesi geciktirilmektedir. Bu nedenlere baktığımız zaman uzakta bulunan akrabaların gelmesini bekleme, çeşitli inançlar, güneş battıktan sonra ölü gömülemeyeceği gibi sebepler yer almaktadır.

Baskil yöresinde ölen kişinin olduğu yer havalandırılır. Odanın serin olması sağlanır (K.K.8, K.K.9).

Baskil yöresinde ölü bekletildiği zaman, şişmesini önlemek için üstüne bıçak ve ya metal bir şey konulur (K.K.12, K.K.15).

Yörede ölüm gerçekleştikten sonra, ölünün elleri, ayakları, vücudu düzeltilir. Üzerindeki elbiseleri kesilerek, yırtarak çıkartılarak bekletilir (K.K.27).

Baskil yöresinde eskiden morg ve benzeri, ölünün soğuk bir yerde bekletileceği odaların bulunmayışından dolayı ölünün yanına buz parçaları konulabilmektedir(K.K.19).

Baskil yöresinde cenaze yıkanıp kefenlendikten sonra konulduğu yerden kaldırıldığında, cenaze yerine büyük bir taş parçası konulur. Belli bir süre o günün akşamına kadar o taş orada kalır. Kimsenin oradan geçmemesine özen gösterilir (K.K.1, K.K.19).

Baskil yöresinde günümüzde ölen kişi devlet hastanesi morguna kaldırılarak, oradan defin zamanı alınıp defnedilmektedir (K.K.17, K.K.18, K.K.23, K.K.29).

1.1.3.2.4. Yıkama, Kefenleme, Cenazenin Taşınması ve Cenaze Namazı

Anadolu’nun bazı köy ve kentlerinde gasil hane bulunur ve eğer yapmamış ise kişilerin evlerinin avluları ölü yıkamak için kullanılan yerlerdir. Eski evlerin nerdeyse hemen hepsinde birer avlu vardır ve bu durum daha kolay hale gelmiştir. Avlusu olmayan evlerde de “siperlik bir yer”, evin bahçesi, yıkama işlemi için kurulan çadır, cenazeyi yıkamak için kullanılmaktadır. Daha eski zamanlarda ise küçük yerlerde

yıkama işlemi için cami avluları kullanılmaktaydı. Eğer kişi hastanede ölmüş ise hastanenin gasil hanesinde yıkanmaktadır. Belediye gömme işlemini kendi üzerine aldığı yerlerde de cenazeyi yıkamak için mezarlıklarda bulunan gasil hanelerde bu işlem gerçekleşmektedir (Örnek, 1995: 216).

Baskil yöresinde cenazenin yıkanması, yörede cenazenin yıkanma işlemi genel olarak cami gasil hanelerinde ve hastane gasil hanelerinde yapılmaktadır. Gasil hanelerde cenazenin yıkanması için camilerde bazı hocalar yıkarken, hastanelerde de aynı şekilde bu işi yapan kişilere belli bir ücret karşılığında yaptırılmaktadır (K.K.12, K.K.15).

Baskil yöresinde eskiden ölünün yıkanması için, yörede yıkama işini bilen, hoca veya kişilerce yapılır. Yörede yıkama işlemi evin bahçesinde perde çekilerek yapılmaktadır. (K.K.1, K.K.18, K.K.25).

Yörede yıkma işlemi evin önünde uygun bir yerde yapıldığı zaman, cenazenin yıkandığı suya kimsenin basmamasına özen gösterilir (K.K.27).

Yörede yıkama işlemi yapılırken babası ölen kişi, babasının ayaklarını kendisi yıkar. Bu inanışa göre ölen kişinin hakkı kimsede kalmasın. Eğer cenazeyi yıkayan kişi ayaklarını yıkamış olsaydı babasının hakkı kalacağı inancı vardır (K.K.27).

Baskil yöresinde ölünün yıkanmasından sonra gömmeden önce kefenlenmesi gerekmektedir. Kefenleme işlemi yapılırken dikkat edilmesi gereken huşular vardır. Kefenleme yapılırken dışarıdan herhangi bir iplikle dikilmez bağlanmaz. Kefenleme yapılırken kefeninin kendi bağıyla bez parçasıyla bağlanır kefenlenir. Erkek kefeni üç parçadan, kadın kefeni ise beş parçadan oluşmaktadır. Kefenleme işlemi yapılırken kefene zemzem suyu dökülür. Yalnızca kadın cenazesine yapılan uygulamaya göre de kadın saçına kına atılır (K.K.11, K.K.12, K.K.19, K.K.21).

Baskil yöresinde belli bir yaşa gelmiş yaşlı insanların kendi kefenlerini kendi helal parasıyla alıp eğer hacca gittiyse oradan getirmiş olduğu zemzem suyuyla ıslatarak katlarlar. Öldüğü zaman bu kefen ile kefenlenip defnedilir. Kefenin dışında mezarlık tahtalarını önceden temin edip öldüğü zaman onları kullanmalarını vasiyet edenlerde vardır. Buradaki kefen ve tahtalarının önceden ölmeden hazırlanması, öldükten sonra insanları zahmete koymamak o telaş içinde bir nebze de olsa yakınlarına, kolaylık sağlama amaçlanmaktadır (K.K.9, K.K.10, K.K.12, K.K.13, K.K.14).

Baskil yöresinde cenazenin taşınması hususunda, önceki yıkanma, kefenlenme uygulamalarında olduğu gibi İslami esaslara, kurallara göre yapılmaktadır. Tabutun taşınması sırasında kadınlar yoktur. İslami olarak kadınlar tabut taşımaz. Tabutu

erkekler taşır. Taşıyanlar, cenaze törenine katılan herkes ölen kişiye karşı son vazifelerini yerine getirmek açısından ve cenaze taşıma işleminin sevabından faydalanmak istemeleridir (K.K.18, K.K.22, K.K.24, K.K.26, K.K.27).

Bazı yerlerde tabutun ağaç dalları veya elmayla süslendiği görülmüştür. Tokat ve Zile’de, cenaze merasiminde cenaze götürülürken tabutun önüne kavak ve söğüt dalları, renkli çaput parçalarıyla süslenerek tabut götürülür. Harput’ta ise bahar veya yaz ayında vefat eden kişilerin cenazelerinin önünde iki söğüt dalı ile birlikte defnetmeye götürülür. Cenaze defnedildikten sonra götürülen bu söğüt dalları biri ayakucuna biri başucuna olmak üzere dikilir ve sulanır. Kayseri’de genç biri öldüğünde bir ağaç dalına elma takılır ve bu elma dalı cenaze töreninde tabutun hemen önünde biri tarafından taşınarak mezarlığa götürülür. Tahtacılarda ise bu durum biraz daha farklıdır ölen kişi genç ise akranları, ipekli ve renkli kumaşlardan bayraklar yaparlar ve tabutun ardından giderler (Örnek, 2000: 218-219).

Baskil yöresinde cenaze namazı, cenaze gasil haneden alındıktan sonra camiye gitmeden önce evinin bulunduğu yere götürülür. Orada komşular, yakın akrabalar, cenaze sahipleri, cenaze etrafında toplanır ve helallik alınır. Ardından camiye götürülür. Cenaze namazı kılınır (K.K.25, K.K.26, K.K.27).

Baskil yöresinde cenazenin cinsiyetine, yaşına göre tabutun üzerine çeşitli eşyalar konulur. Ölen kişi erkek ise, bir namazlık ile örtülür. Ölen kişi kadınsa, yazma örtülür. Ölen kişi, evlilik çağındaki genç kız ise, duvak tarzı bir bez örtülür. Cenaze evden çıktığım zaman ardından su dökülür (K.K.12, K.K.22).

Baskil yöresinde cenaze namazı da kılındıktan sonra cenazenin gömüleceği mezarlığa doğru yol alınır. Cenaze konvoyu olur, önde cenaze aracı bulunur. Cenaze aracında genel olarak cenaze sahipleri bulunur. Ardında diğer kişiler araçlarla yavaş yavaş mezarlığa gömme işlemi için giderler (K.K.25, K.K.26, K.K.27, K.K.28).

1.1.3.2.5. Gömme ve Mezarlıkta Yapılan İşlemler

Ölümle ilgili Türk inançlarına bakıldığında bu konudaki inançlar oldukça zengindir. Bunlardan en önemlisi de ölünün gömülmesiyle alakalıdır ve bu konudaki inanç geçmişten günümüze gelmektedir. Eski Şamanist Türkleri ve Orta Asya Türklerinin defetme törenleri ile ilgili Çin kaynaklarından geniş bilgiler

Ölümün gerçekleşmesinin ardından, cenazeye gelen kişilerin toplanması ve ölüyü gömmek için birtakım hazırlıklara başlanır. Bu hazırlıklar ise ölüyü yıkama, kefenleme, cenazenin taşınması, cenaze namazı ile gerçekleşir (Artun,2005:175).

Baskil yöresinde ölünün gömülmesi, ölüm kesinleştikten sonra mezar kazma işlemi yapılır. Eskiden mezar kazma işi köyde bulunan kişilerin yardımı ile yapılır. Günümüz şartlarında mezar yerinin uygun araçların girmesiyle yapılır. Mezarın uzunluğu ölen kişinin boyuna göre bir insanın gireceği kadardır. Mezarın yüksekliği bir insanın göbeği hizasından ölçü alınır. Kadınlarda ise normal bir insanın göğüs hizasından ölçü alınır (K.K.12, K.K.18, K.K.22).

Baskil yöresinde ölen kişiyi mezara indirme işlemini ölen kişinin en yakın akrabaları tarafından yapılır. Ölen kişinin oğlu, oğlu yoksa kardeşi mezara girerek ölen kişinin mezara yerleştirilmesini sağlar. Ölen kişinin başı kıble yönünde olur. Baş ve ayak kısmındaki bağlar çözülür. Cenaze sağ tarafında yatırılır. Sağa yatık bir şekilde durabilmesi için arkasına toprak atılır o şekilde durması sağlanır. Ardından cenaze ile toprak arasına konulacak tahtalar, hafif yatay şekilde konulur. Tahtalar konulduktan sonra üzerine toprak atılır. Mezara toprak atılırken ilk olarak cenaze sahipleri atar, ardından cenaze törenine katılan kişiler atar. Eskiden toprağı atan kişi küreği yere bırakıp, diğer kişi küreği yerden alarak toprak atardı. Günümüzde elden ele kürek alınır mezara toprak atılır. Cenaze törenine katılan herkes toprak atarak, bunun sevabından yararlanır. Ölen kişiye karşı son görevlerini yerinde getirirler (K.K.24, K.K.25, K.K.26, K.K.27, K.K.28).

Baskil yöresinde, gömü işlemi tamamlandıktan sonra mezarın üzerine saman dökülür. Akşam saatlerinde mezarın üzerinde veya yan tarafında ateş yakılır. Ateş yakılmasındaki amaç doğadaki yabani hayvanların mezarı deşip cenazeye zarar vermemesi içindir (K.K.18).