• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: ÇALIġMA II

3.5. Çocukların Çizgi Film Kahramanlarına Özenmeleri

Çocukların sevdikleri çizgi film karakterlerinin bazı davranıĢlarını taklit ettiklerine zaman zaman Ģahit olunmaktadır. Taklit davranıĢı bazen acı sonuçlara da sebep olabilmektedir. Tablo 25‟e bakıldığında “Sevdiğin kahramanın taklidini yapar mısın?” sorusuna çocukların % 60‟ının “evet” cevabı verdiği görülmektedir. % 23,3‟ü “hayır” derken % 16,6‟sı bu soruyu cevapsız bırakmıĢtır. GörüĢülen çocukların yarısından fazlasının bu soruya “evet” cevabı vermesi, sevdikleri kahramanlara özendiklerini, dolayısı ile onlardan etkilendiklerini göstermektedir. Soruyu cevapsız bırakan 5 çocuğun “hayır” cevabı vermemesi dikkat çekicidir. Cevap verememeleri taklit etmeyi bilmemelerinden kaynaklanıyor olabilir.

Tablo 25

Sevilen Kahramanın Taklidini Yapma Durumu

Sevdiğin kahramanın taklidini yapar mısın? f %

Evet 18 60

Hayır 7 23,3

Cevapsız 5 16,6

Toplam 30 100

Tablo 24‟teki verilerle Tablo 25‟teki veriler birlikte değerlendirildiğinde çocukların daha çok sevdikleri yerli yapım çizgi filmlerin iyi rol karakterlerine özendikleri ve onları taklit ettikleri söylenebilir. Bu sonuca göre çocukların kendi kültür ve değerleriyle benzeĢen çizgi filmlerden daha çok etkilendiklerini söylemek mümkündür. Benzer bir çalıĢmada (Ergün, 2012) 300 ilkokul öğrencisinin % 37‟si çizgi film karakterlerini “bazen” taklit ettiğini söylemiĢ, % 9‟u ise “evet” cevabı vermiĢtir. Öğrencilerin % 53,7‟si ise bu soruya “hayır” cevabını vermiĢtir. ÇalıĢmamızın ve benzer çalıĢmaların sonuçları, çocukların çizgi film karakterlerini taklit ettiklerini göstermektedir.

Çocukların oyunları incelenirse en basit oyunlarında dahi farklı modellere özendikleri görülecektir. Oyun kurduklarında her biri farklı bir karakterin yerine geçer. Biri anne, biri baba olur. Bazen de öğretmenlerinin yerine geçerek karĢılarındaki öğrencilere ders anlatırlar. Ancak zaman zaman da yabancı karakterlere özendikleri görülür. Ben10 ve

155

WinX gibi meĢhur karakterler günümüzde özenilen önemli çizgi film kahramanlarıdır. Yapılan bir araĢtırmada çocukların oynadıkları oyunlarda bu iki karakterin rolünü aldıkları ve bunların seslerini taklit ederek eğlendikleri görülmüĢtür (Troselj ve Srica, 2014). Çocukların bu durumlarını bilen çizgi film yapımcı ve yayıncıları söz konusu kahramanların bebeklerinden, kıyafetlerinden kullandıkları aksesuarlara kadar birçok ürünü pazarlamaktadırlar.

Herhangi bir filmi izlerken izleyicinin tutumu o filmdeki kahramanın tarafını tutma Ģeklindedir. Filmin sonunda kahraman kazanır, kötü adamlar mağlup edilir ve mutlu son yaĢanır. Çizgi film izleyen çocuğun durumu da benzerdir. Zaman zaman “ben Ģuyum”, “ben de Ģuyum” Ģeklinde kahramanları paylaĢarak adeta o kahramanla bütünleĢirler. Doğrudan özdeĢleĢme durumlarını saptamak amacıyla çocuklara “Sen bu kahramanlardan hangisisin?” sorusu yöneltildi. Çocukların bu soruda hiçbir tereddüt göstermedikleri gözlenmiĢtir.

Tablo 26

ÖzdeĢleĢilen Karakter

Sen bu kahramanlardan hangisisin? f %

Akın 17 56,6

Ġbi 9 30

Mabel 3 10

Doraemon 1 3.3

Toplam 30 100

Tablo 26‟da görüldüğü gibi çocukların % 56,6‟sı bu soruya “Akın” yanıtını vermiĢtir. Bu veriye göre yerli yapım Rafadan Tayfa çizgi filminin örnek karakterlerinden olan Akın, çocukların yarısından fazlasını etkilemiĢtir. Çocukların % 30‟u aynı Ģekilde yerli yapım olan Ġbi çizgi filminin, davranıĢlarıyla iyi bir örnek olan Ġbi karakterini seçmiĢtir. Görüldüğü gibi iki yerli karakteri seçenlerin oranı toplamda % 86,6 etmektedir. Çocukların % 10‟u yabancı karakter Mabel‟ı, % 3,3‟ü de aynı Ģekilde yabancı karakter olan Doraemon‟u tercih etmiĢtir. Hiç bir çocuk kötü karakterleri özdeĢ olarak tercih etmemiĢtir. Burada dikkati çeken bir husus ise, Tablo 26‟da Ġbi ve Akın‟ı seven çocukların sayıları birbirine eĢit iken, burada Akın‟ı özdeĢ görenlerin sayısının bariz bir Ģekilde artıĢ göstermiĢ olmasıdır. Ġbi ve Akın her ikisi de akıllı, baĢarılı ve sevilen

156

karakterler olmalarına rağmen, Akın‟ı özdeĢ gören çocukların fazla olması Akın‟ın gerçek hayatta var olmasından kaynaklanabilir. Zira Ġbi‟nin yaĢadığı ortam fantastik bir ortamdır ve bu haliyle çocuklar için özdeĢ örnek davranıĢları nispeten sınırlıdır. Ancak Akın gerçek bir sosyal hayatta rol alırken, sergilediği örneklik gerçek hayata ve gerçek yaĢantılara dairdir.

Buraya kadar elde edilen veriler çocukların çizgi filmlerden oldukça etkilendiklerini ortaya koymaktadır. Ancak çocukların kendi öz kültür ve değerlerine yakın olan çizgi fillerden daha çok etkilendiklerini ifade etmek gerekir. GörüĢme yapılan çocukların çizgi filmler ve karakterlerle ilgili olarak verdikleri yanıtlardan 4-6 yaĢ aralığındaki bireylerin iyiyi kötüden, doğruyu yanlıĢtan ayıramamakla birlikte olgu ve olaylar karĢısındaki tercih ve yöneliĢlerinde içinde yaĢadıkları kültür ve değerlerle uyumlu hareket ettikleri anlaĢılmaktadır. Bilinç dıĢı olduğu değerlendirilen bu davranıĢ ve yöneliĢlerin çocuğun doğumundan itibaren aile içerisinde Ģahit olduğu söz ve davranıĢlardan kaynaklandığı anlaĢılmaktadır. Bu veri, ailede doğru davranıĢ ve telkinlerle güdülenen çocuğun çizgi filmlerin olumsuz mesajlara karĢı kendini koruyabileceğini de gösterir. Ancak bu durum çocuğun olumsuz örneklerden kesinlikle etkilenmeyeceği anlamına da gelmemelidir.

Çocukların iyi ve kötü karakterleri ne Ģekilde algıladıklarını belirlemek için kendilerine “En kötü karakter hangisidir?” sorusunu yönelttik

Tablo 27 En Kötü Karakter En kötü karakter hangisidir? f % Gian 11 36,6 Stan amca 9 30 Hoppa 5 16,6 Basri amca 3 10 Stan amca-Gian 2 6,6 Toplam 30 100

Tablo 27‟de görüldüğü gibi çocuklardan 11‟i en kötü karakter olarak yabancı yapım Doraemon çizgi filminin dominant karakteri Gian‟ı göstermiĢtir. Çocuklardan 9‟u ise

157

yabancı yapım Esrarengiz Kasaba‟nın kötü karakteri olan Stan amca‟yı seçmiĢtir. Çocuklardan 5‟i yerli karakterlerden Hoppa‟yı kötü bulurken 3 çocuk Basri amca‟yı kötü bulmuĢtur. Bu soruya 2 adet de çift cevap verilmiĢtir.

Daha sonra çocuklara bu karakterleri niçin kötü bulduklarını soruldu. Alınan yanıtlar Ģu Ģekildedir: “En kötüsü Gian çünkü bağırıyor”, “Gian kötü çünkü büyük, bir de bağırıyor”, “En kötüsü Basri amca çünkü bağırıp duruyor”, “Gian… Çünkü Doraemon‟a çok kötü davranıyor.” Bu cevaplardan anlaĢıldığı gibi çocuklar “bağırmak”, “kötü davranmak, büyük olmak” Ģeklindeki somut örneklerden yola çıkarak bir çeĢit kötülük algısına sahip olmuĢlardır. Bunu teyit eden en bariz örnek ise gerçekte kötü olmadığı halde bazen Ģefkatinden dolayı bağırıp çağıran Basri amca‟nın da kötü olarak algılanmıĢ olmasıdır. Diğer yandan gerçekte sinsi ve içten pazarlıklı kötü karakter olan Hoppa, kötülüklerini gizliden yaptığı ve karakterlerin yüzlerine karĢı sevimli görünmeye çalıĢtığı için çok az çocuk tarafından kötü olarak algılanmıĢtır. Demek oluyor ki çocuklar bağıran, iri ve dominant karakterleri kötü olarak algılarken, sevecen karakterleri iyi olarak algılamaktadırlar.

ÇalıĢmada, daha evvel de ele alındığı gibi çizgi filmlerin en çok eleĢtirilen yönlerinden birisi, Ģiddet davranıĢlarının komedi kılıfı ile çocukların algılarından gizlenmesidir. Buna ek olarak, iĢlenen suçların, yapılan kabahatlerin cezasız kalması, Ģiddet sonucunda acı hissi ve Ģiddetin belirtisi olan sonuçların gözlenmemesi gibi hususlar çizgi filmlerin taĢıdığı sakıncalar olarak görülmektedir (Fyfe, 2006: 3). Bu çeĢit olumsuz örnekler çocukta Ģiddetin ve olumsuz örneklerin doğal karĢılanmasına sebep olabileceği gibi, bu davranıĢların tecrübe edilmesi ile de sonuçlanabilecektir.