• Sonuç bulunamadı

3.3 Kürk Mantolu Madonnave İklimler’de Karakterlerin İncelenmesi

3.3.2 Kürk Mantolu Madonna Eserinin Başerkek Karakteri: Raif Efendi

3.3.3.1 Çocuk Kadın Odile

Bu bölümde Odile’in kişiliği, onu oluşturan etkenler ve aile yapısından bahsedilecektir. Odile Malet, İklimler eserinin aşk temasının üzerinden anlatılan karakteri ve Philippe Marcenat’ın ilk eşidir. André Maurois, Odile karakterini oluştururken bir insan-kadından çok meleksi bir yaratık olarak düşünür. Ek olarak, İklimler eserinin Odile’i yazarın ilk eşi Janine ile gösterdiği benzerlik çok açıktır:“Janine gibi Odile’de melankolik yapıdadır… güzellik ve aşırı süs ile ışıldar”

(Larg, 1931: 35).

Odile, eser boyunca farklı kişiler tarafından anlatılır. Philippe’in çocukluğu, Odile’i bulması, evlenmesi ve Odile’in ölümünden oluşan eserin ilk bölümünde, Odile’in kişiliği Philippe’in gözlemleri ve yargıları ile anlatılır. Karakter daha sonraki bölümlerde, en yakın arkadaşı Misa ve Philippe’in annesi tarafından İsabelle’e tanımlanır. Ancak karakterin iç sesini yansıtan hiçbir bölüm yoktur. Odile en çok Philippe’in yorumu ile tanınabilir.

Odile; Philippe’in aksine orta sınıf bir ailenin, annesinin üçüncü evliliğinden olan çocuktur. Philippe gibi sosyal kurallar ve disiplin ile büyümez. Odile’in annesi Madam Malet için çok serbest bir çevreden olduğu, kadının hala sevgilileri olup kötü bir ünü olduğu belirtilir. Babası Mosyö Malet içinse, başarısız ve laubali bir adam olduğu, hayatında hiçbir şeyi önemsemeyen bütün işlerini kaçıran bir mimar olduğu söylentileri vardır (Maurois, 2011: 28-29).

Odile’in ailesi ve sosyal çevresi, okuyucuya Philippe aracılığıyla aktarılır.

Philippe’in ailesi kadar sosyal kurallara dikkat eden yapıda değildirler. Örneğin, Philippe için çok önemli olan ve adeta bir aile toplantısı edasında geçen akşam yemekleri Malet ailesinde önem arz etmez ve dışarıda uygulanmayan sosyal kurallar aile çevresinde de uygulanmaz:

Madam Malet ertesi akşam için yemeğe çağırdı beni. Saat sekizde gittim, Odile’i kardeşleriyle yalnız buldum. Mösyö Malet bürosundaydı, kitap okuyordu; Madam Malet daha eve dönmemişti. (…) Madam Malet saat sekiz buçukta geldi ve özür dilemedi. Mösyö Malet onun geldiğini duyunca, elinde kitabı, usulca içeriye girdi. Biz sofraya otururken, hizmetçi, çocukların arkadaşı olan genç bir Amerikalı’yı içeriye aldı. Amerikalı çağrılı değildi, büyük sevinç çığlıklarıyla karşılandı. Odile, bu kargaşa ortasında, o hoşgörür tanrıça havasını sürdürüyordu; benim şaşıp ürktüğümü görünce yatıştırdı onları (Maurois, 2011: 30).

Sosyal kurallar ve adetlerin çok önem arz ettiği bir kişi için, aile üyelerinin yemeğe geç gelmesi, davetli olmayan bir misafirin yemeğe katılmasına izin verilmesi ve asıl misafirin yeterli ilgi ve alakayı görmemesi uygunsuz bir davranış örneğidir.

Bu ortamda büyüyen Odile, dış dünyanın da bu samimiyette olduğunu varsayar ve dışarıdan “Kötü yetiştirildiği, delikanlılarla baş başa dolaştığı gibi dedikodular oluşur”(Maurois, 2011: 29). Ancak bu davranışlar, serbest bir ailede yetişen Odile için normaldir. Onun serbest bir çevreden geliyor olması, dilediği gibi hareket etmesine ve çocuksu yapısını bastırmayarak korumasına olanak sağlar.

Çocukluğunda dahi disipline karşı bir antipatisi vardır: “Pembe kitaplık dizisinden de söz etti; Camille ile Madeleine’den nefret edermiş; uslu çocuk rolü hiç katlanamadığı bir şeymiş” (Maurois, 2011: 23). Bu özelliği onun sosyal kurallara ve kabul görmüş fikirlere karşı oluşturduğu savunma şeklinin ilk örneğidir. Bağımsızlığına düşkün olması ve ona uygulanan her hangi bir kısıtlamaya başkaldırması da karakterinin bu özelliği ile bağlantılıdır.

Odile kadın niteliklerinin sevimli, güzel olma çocuksuluk gibi özelliklerini taşısa da klasik- geleneksel bir kadın modeli değildir. Bu model erkeği üstün bulan ve onu her şeyin önüne koyan ona göre hareket eden bir yapıdadır.“Erkek egenmenliği düşüncesine göre normal ve standart olan erkeklik ve erkektir, kadın ve kadınlık erkekten aşağıdır” (Wharton, 2012: 42). Odile bu yapıda değildir, Philippe onu değiştirmek istediğinde tepki verir ve buna izin vermez: “Nasılsam öyle kabul etmeli beni (…) ben değişemem. Benim en çok doğallığımı sevdiğinizi söylersiniz.

Değişirsem, doğal olmaktan çıkarım. Farklı olmak size düşer” (Maurois, 2011: 39).

Eserde Odile Malet çekici dişi olarak çizilir. Wharton’a göre dişilik:

“Oldukça sevimli, güzel, mutlu, çocuksu, yumuşak yaratılışta olmak” olarak tanımlanır(Wharton, 2012: 292). Bu özellikler Odile Malet’i yansıtır,ilk olarak ender

rastlanan bir güzelliği vardır: “İlk akşam, otelde, yandaki masada bir genç kız dikkatimi çekti; gözlerimi ayıramadım üzerinden, göksel, meleksi bir güzelliği vardı”

(Maurois, 2011: 21).

Odile’in güzel olmasının yanı sıra kadınlara yüklenen diğer özellikleri de eser boyunca fark edilir, onun bir kadından çok, bir çocuk kadın olduğu gözlemlenir.

Çocuksuluğu eser boyunca ele alınır, çocuklara özgü bir hayal dünyası, cesareti ve iletişim şekli vardır: “En çok peri masallarını ve ozanları okumayı severmiş. Bazı bazı denizin altında dolaştığını, çevresinde balık iskeletleri yüzdüğünü görürmüş düşünde, bazı bazı da bir gelincik yerin altına götürürmüş onu” (Maurois, 2011: 23).

Çocuklar, bir olayın sonuçlarını her zaman düşünmezler bu sebeple de yetişkinlerde olmayan bir cesarete sahiptirler. Odile de çocuksuluğunun getirdiği deli bir cesarete sahiptir. Odile’in çocukluğunda görülen deli cesareti yetişkinliğinde de gözlemlenir: “Daha on üç yaşındayken, Misa diye adlandırdığı en iyi dostu: “kendini balkondan at desem, atar mıydın?” deyince dördünce kattan aşağıya atlamasına ramak kaldığını anlattı (…) tehlikeyi seviyor; ata biniyor, zor engellerden atlıyor”

(Maurois, 2011: 22-23).

Odile’in kişiliğinin açık son özelliği ise tutarsızlığıdır. Philippe’in aksine, ciddiyeti önemsemez ve olaylar onun için önemli değildir. Bu tutarsızlığını çevresi yalancılık olarak adlandırır. Ancak Philippe’e göre Odile’in bu özelliği yalancılık değil karakterindeki değişkenliğin hayatına da yansımasıdır:“Çok neşeliydi, ama zaman zaman sözlerinden kalın bir viyolonsel sesi gibi bir şey, hüzünlü bir uyumsuzluk geçer, havayı birdenbire bulanık ve acıklı bir tehdit doldururdu”

(Maurois, 2011: 26).

Odile genel olarak serbest bir ailede yetişmiş olmanın verdiği umursamazlık, uçarı olma ve güzel oluşunun verdiği cesaret ile eserde büyüleyici bir karakter olarak çizilir. Philippe’te bulunan ciddiyet ve disiplin gibi özelliklerin anti tezidir.

Philippe’in ikinci eşi İsabelle Odile’i anlatırken “onun gibi güçlü bir ruhum, kendime güvenim ve büyük bir güzelliğim olsaydı”der. Bu alıntı Odile’i ve çizilen karakterin özelliklerini en tamamlayıcı tanımdır.