• Sonuç bulunamadı

unun S A YI : 1 47 - 1 48

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "unun S A YI : 1 47 - 1 48"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

unun

S A Y I : 1 4 7 - 1 4 8 Y A P I S A N A T I , Ş E H İ R C İ L İ K v e S Ü S L E Y İ C İ S A N A T L A R D E R G İ S İ S A H İ P L E R İ : Y. M İ M A R A B İ D İ N M O R T A Ş v e Y. M İ M A R Z E K İ S A Y A R İ D A R E Y E R İ : A N A D O L U H A N N o . 3 2 - 3 3 İ S T A N B U L . T E L E F O N : 21307

Baş yazı

N A F İ A S E R G İ S İ M Ü N A S E B E T İ L E

Y. Mimar Zeki SAYAR

Nafia Vekâleti, Ankara Sergi Evinde Cumhuriyet Nafiasmın yirimi yıllık faaliyet ve inkişafını gösteren bir sergi açdı. Yirmi yıl zarfında, bahusus saltanat idaresinden kurtulan bir memleketin yapdığı manevî hamlenin iş ve hakikat sahasında vucude getirdiği eser, mühim ve çeşitli olmuştur.

İnkılâpdan sonra ilk Nafia eserlerimizi ve teşeb-büslerimizi ecnebi mütehassıs ve müteşebbislere tev-die mecbur olmuşken; sonraları yetişen ve meslekî varlığına tedricen hakim olmağa başlayan mühendis-lerimiz ve diğer teknik ve sanat elemanlarımız Yurdun İmar ve Nafia işleri>ne salhijb olmuşlardır. Sergide gös-terilen işleri küçüımsenmiyecek bir eser olarak kabul etmek ica!b eder. Bu itibarla serginin ifade ettiği mâna büyüktür. Ancak: Nafia sergisini yalnız bu yönden

mütalâa etmek kâfi gelmez.

Bu gün sergilerden neler beklenildiği, ve bu gi-bi muayyen yıl dönümlerinde veya başka fırsatlarla, açılan sergilerde bazı hedef ve gayeler bulunması icab ettiğini de hatırlatmak isteriz.

Serginin; su, elektrik, demir yolu, yol ve köprü-ler gilbi şubeköprü-leri hakkında söz söyleyecek du-rumda değiliz. Bunların tenkidini, mütehassıs arka-daşlarımıza bırakalım. Nafia sergisinde bizi ilgilendi-ren yapı ve iımar işleri paviyonlarıdır. Yurdumuzun yirmi yıllık yapı işleri dalha doğru ve kesin söyliyeiim mltosırî faaliyetini tebarüz ettirmek isteyen bir sergide, onu görenler ve tetkik edenlerin birçok hususiyetler arayacakları aşikârdır.

Nafia sergisinin, başka vesilelerle açılan fuar ser-gilerindeki gilbi herhangi ibir mevzuu sathî bir şekilde teşhir edemiyeceği muhakkaktır. Yirmi yıl namına hazırlanan ibir sergide anlatılmak istenilen bir gaye, gösterilmek istenilen bir metod, bir hedef bulunması icab etmez mi?

İşite biz: Nafia Sergisi yapı işleri paviyonunu tet-kik ederken Ibunları aradık.

Vakia bu paviyon 60 muhtelif proje ve maketle

kemiyet it ibarile kalabalık bir manzara gösteriyorsa da, keyfiyet iti'barile çok zaiftir.

Çünki teşhir edilen eserlerin ibir çoğu yabancı mimar eserleri olduğu gibi, diğerleri de, yabancı mi-marîden alınmış tesirlerle yapılmış numunelerden iba-rettir. Yapı işlerinin bu güne kadar hazırladığı söyle-nen 1350 proje de meydana gelmesi icaib eden millî mimarî izlerini bulamıyoruz. Bu güne kadar 120 şelhir ve kasabanın plânlarını hazırlamış veya hazırlatmış olan şehircilik bürosunun eserlerinde de ayni noksanı görüyoruz. Yapılan 120 şehir plânı faaliyeti netice itiibarile: müşahhas bir Türk şehirciliği yaratamamış-tır.

O halde, sergi yirmi yıllık yapı işleri faaliyetimiz-de meydana gelen eserlere m ilî mimarî ibir hüvvL yet veremediğimizi ifade etmesi itiibarile şayani dik-kattir!...

Mimarî sergilerin, ister bir meslek zümre&inin, is-terse resmî bir teşekkülün teşebbüs eseri olsun mutla-ka ibir hedefi olması icabeder.

Sergilerden beklenen gaye de esasen budur, her devir muvaffak olmuş veya olmamış bir usiul'o yarat-mışitır, yirmi beş sene evvel başlayan dünya mimari-sindeki temayyüller her ne kadar beynelmilelciliğe ve kübizme meyletti ise de, bundan millî bir mimarî bünye taşıyan memleketler masun kaldılar. İngiltere ve Amerikada kübizm ve beynelmilelci mimarî tema,yyülleıden ve tatbikatından daima devlet yapı-ları masun kalmış, resmî binalara bu çeşit mimarî nü-fuz edememiştir.

>

1939 Milletler arası mimarî kongresine, Ameri-kalılar resmî devlet binalarında bir Amerikan Mimarî uslubu istiyorlardı, kongrenin üzerinde konuşacağs themlerden biride (resmî mimarî) yaratılması hak-kında araştırmalara hasredilmişti. Dünyadaki bu ce_

(2)

mimarlar millî sanatlarının hiçbir motifini

kul-lanmadıkları halde onların orada yaptıkarı

bina-lar hususî görünüş, millî bir karakter arzeier.

Avrupada ıgeniş halk tabakaları için modern

ikametgâhlar fikrinin tahakkuk ettirilmesi, inşaat

kooperatiflerinin ve resmî müesseselerin zengin

faaliyeti ve tekâmül etmiş bir inşaat sanayiinin

temin ettiği inşa malzemesi ve metodları

saye-sinde mümkün olmuştur. Bununla beraber,

Avru-pada ikametgâh meselesinin umum nüfus için

ar-tık halledilmiş 'bulunduğunu sanmak yanlış olur.

Bu gayeye varabilmek için daiha fevkalâde

ted-birler lâzımdır. Bilhassa bu harpten sonra cihan

fakirleştiği zaman...

Fakat, harp levazımı için muazzam başarılar

sarfetmiş olan bütün memleketler sanayii

harp-ten sonra bu hudutsuz istihsal kabiliyetini sulh

devresinin imar faaliyetine tevcih ettiği zaman,

şimdilik herkes için sadece bir arzudan ibaret olan

«-güzel ikametgâh» hakikat olabilecektir. Modern

tenikten tam olarak faydalanmak sayesinde

yük-sek değerli modern ikametgâhlar vücude

getire-bilecektir. Bunlar tabiata bağlı, aydınlı konforlu

nisbeten küçük ikametgâhlardır. Tezyinatsız,

fa-kat proporsiyonlu ve odaları sarih bir tertiple

te-sis edilmiş binalar.. Alçak, hafif ve saçmasapan

çizgilerden âri mobilyeler ve bunları kaplıyan

açık renkli kumaşlar.

Biz hayatın zevkine varmak istiyoruz. îşte

modern ikametgâh, böyle kültürle ânenkli bir

ha-yatı zevkine varabilmesini sağlıyarı lüzumlu bir

çerçevedir ve yirminci asrın ikamet kültürü de

işte budur.

(Başyazıdan devam)

reyanlardan memleketimizin habersiz ve uzak kalması imkânsızdır. Dünya memleketleri soysuz mimarîden kaçar ve kendilerine ha® mimarî yaratmağa uğraşır-ken ibizde bahusus çok fena numunelerini ve tatbika-tını gördüğünüz mimarimizi en kesin çarelerle isla/ha çalışmalı idik. Bunun tahakkuku ise bu meselede ta-yin edilmiş bir metod ve programla işe başlamış ol-mamız ile kaibil olacaktı.

Sergide yapı işlerimizin «Mimarî» gaye ve he-defleri tebarüz ettirilmeli idi. Bizim sahamızda böy-le bir sergiden bekböy-lenen, şu gibi tezböy-lere tesadüf edilebilirdi:

I — Millî mimarî denemelerini gösteren birkaç seçkin eser.

II — Devlet yapılarına verilmesi istenilen haki-miyet ve otoriteyi ifade eden birkaç araşdırmanm izahı.

III — Şehir ve Kasabalarımızın plânlarında

yir-mi senede müşahhas bir Ihüvviyet kazanmış m e t o d l a

-rın izalhı.

IV — Yurdun iklim, topografik, seismik, e -saslara, göre yapı tekniği /hakkındaki yapılmış araş-dırmalar, v.s. gibi.

Tekrar edelim ki, ıNafia Sergisinin Yapı İşleri kısmı karşımıza ıbir tez ile çıkmamıştır,. Tenkidimizi yaparken bu güne kadar yapılmış çalışmaları da kü-çümsemiyoruz. Ancak Ibir memleketin yapı işleri si-yasetini anlatan bir serginin yukarıda kısaca izah et-mek istediğimiz esasları ve tezi haiz olması icab eder. Gelecek Nafia Sergilerinden bunu bekliyoruz.

Z. SAYAR

r

14 üncü intişar yılımızı idrâk etmemiz

Referanslar

Benzer Belgeler

O devirde âdet olduğu üzere «Ec- lectique» adını verebileceğimiz üslûp- ta Stockholmde yeni binalar yapılmış ol- saydı dünyanın diğer büyük şehirlerin- de meselâ

[r]

Beş sene sonra Hollandanın Leyde şehrinde Kandinsky'nin «Du spirituel dans l'art» adlı kitabının tesiriyle «De Stijl» mecmuası doğunca, mücerret sa- rat üzerinde çok

Mimarî polikromi, resim san'atın- daki renk anlayışından tamamiyle ay- rı, renklerin, ihtizazları, şekillerle im- tizaçları esasına dayanarak, fonksyonel tazyik

Yeni inşa edilen bu evin, gerek plâ- nında ve gerekse haricî mimarîsinde yeni malzeme ile iklim ve Japon âdetlerinin güzel birleşimini

Eski binanın ana duvarları muhafaza edilmiş, içi günümüzün en ileri teşhir bil- gisine göre tadil edilmiştir.

Villanın plânı modern hayatın icaplarına cevap ve- rirken ,iç tezyin ve tefrişte tamamen Japon içtimaî hayatına uyulmuştur.. Japon evlerine malzeme, iklim ve yaşayış

Memleketimizin Ege ve Adana bölgeleri iklimine uygun olan bu inşa şekli, aydınlatma ve havalandırma bakımından güzel bir örnek teşkil etmektedir. İnşaat ah- şap olup çok