Din Sosyolojisi I
Doç. Dr. İhsan ÇAPCIOĞLU
5. Hafta: Sosyo-kültürel bağlam ve din
Sosyo-kültürel bağlam ve din
• Sosyo-kültürel çevrenin insan davranışları üzerindeki
etkisi oldukça belirleyicidir. Bu etki, insanın doğumundan ölümüne kadar hayatın her aşamasında etkisi hissedilen baskın bir niteliğe sahiptir. Ancak bazı insanlar sosyal çevre dinamiklerinden etkilenmekle birlikte, bu etkiyle uyumlu davranmak yerine çatışmayı tercih edebilirler.
Sosyo-kültürel bağlam ve din
• Bu konuda din sosyoloğu Phil Zuckerman(2003)’ın verdiği örnek oldukça dikkat çekicidir: «Okuduğum lisede, kız
öğrencilerin bacaklarındaki tüyleri alma mecburiyeti
vardı. Tüylerini almayan herhangi bir kız öğrenci “kaba”
görülür; alaya alınma ve dışlanmayla karşı karşıya kalırdı».
• Bu mecburiyet, Emile Durkheim’in (1882 [1895]) “sosyal gerçeklik” diye adlandırdığı şeydi.
Sosyo-kültürel bağlam ve din
• Sosyal gerçeklikler çoğu zaman zor fark edilir ve
görünmezler; fakat çoğumuz her yaygın kural, norm ve değer yargısı karşısında dayanamayız ve bu kurallar
duygu, düşünce ve davranışlarımızı derinden etkiler.
Bizler farkına bile varmadan toplumun yerleşik normları hayatımızı şekillendirmekte; adeta bir kalıba sokmaktadır.
Başta söylediğim gibi kızlar benim okulumda bacaklarındaki tüyleri alırlardı.
Sosyo-kültürel bağlam ve din
• Bu mecburiyet, okulda süreç içinde bir norm haline gelmişti ve kızlar bunu yaptıklarında zorlanmış olma
hissine kapılmazlar; hatta tıraşlı bacaklara sahip olmaktan hoşlanırlar ve gerçekten tüylü bacaklarla cazibesiz ve
garip olacakları kanaatini taşırlardı. Ancak okulumuzda bu sosyal gerçekliğe direnen bir kız vardı: Melody Weeks.
Melody Weeks Örneği
• O, tüylerini almayı reddederdi; sonuçta pek çok kişi tarafından alaya alınır ve dışlanırdı. Kızdırılmak ve kaçmak zorunda olmak çok zor bir durum olmasına rağmen Melody, daima hayranlık duyduğum, hatta
kıskandığım içten gelen mutlak bir kararlılığa ve esnemez bir dirayete sahipti.
Din sosyologu, uyumsuzluklarla ve insanların kendilerini saran sosyal güçlerle mücadele
şekilleri ve sosyal faktörleri değiştirme biçimleriyle ilgilenir.
• Sosyologlar, normlardan uzaklaşma anlamına gelen
sapkınlık ve çarpıklıklarla ilgilenirler. Sosyal kuralların
ihlal edilmesi ve toplumsal baskılara direnme bu durumun örnekleridir. Sapkınlık, çocukları taciz etme şeklinde
iğrenç ve menfur, zorbalar tarafından avlanan çocukları kurtarma şeklinde kahramanca ve şerefli olabilir.
Sosyo-kültürel çevreye tepki
• İnsanlar, toplumsal kurallara direnme, benimsenmiş
normları ihlal etme, kendilerinden beklenen davranışları yerine getirmeme gibi hoşa gitmeyen davranış şekilleri sergilediklerinde, sosyologlar, büyük bir sosyolojik
merakla bu tarz davranış tipleriyle meşgul olurlar (Becker 1963; Good 2002).
Sarkın davranış mı?
• Sapkın ve çarpık davranış tipleri, insanların bütünüyle uymaktan çekindikleri davranış tipleri olarak
tanımlanmaktadır. Çoğumuz, genellikle, toplumun kural ve beklentilerine koyunlar gibi uyabilir; fakat hepimiz her
zaman uymayabiliriz. Bizler toplumumuz tarafından kaçınılmaz olarak şekillendirilirken, zaman zaman içimizden birileri kendi merakları ve hevesleri
doğrultusunda davranış tipleri üreterek sosyal hayatımızı tayin eden kriterler oluştururlar.
Tartışma
• Sapkın ve çarpık davranış tipleri, bir dereceye kadar insanların hürriyetleri, kendi kişiliğini ortaya koyma imkanları ve farklı bile olsa yeni davranış tipleri
üretebilme potansiyellerine vurgu yapmaktadır.
Sosyologlar, orada bir yerlerde bir şeyleri karıştırıp duran, hatta sosyal yapının dokusuna ters işler yapıp bizatihi
toplumsal hayatı karıştıran bir Melody Weeks, bir Rosa Parks ya da bir Margaret Sanger’in daima bulunabileceği gerçeğini hoşgörüyle kabul ederler.
Soru-cevap
• Hangi tür davranışların sapma, sapkın ve sapkınlık olarak niteleneceğini ya da nitelenip nitelenemeyeceğini
tartışınız?
• Sizce toplumun normlarına aykırı davranmanın ne tür toplumsal yaptırımları vardır?
• Bu tür davranışlara çevrenizden örnekler veriniz.
Teşekkür…
• Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederim…