Din
Sosyolojisi I
Doç. Dr. İhsan ÇAPCIOĞLU 8. Hafta: Dini-sosyal gerçekliğe
eleştirel yaklaşım
Dini-sosyal gerçekliğe eleştirel yaklaşım
• Sosyologlar bütün sosyal fenomenlere
sorgulayıcı ve şüpheci bir tavırla yaklaşır.
Bu yaklaşım tarzı din incelemelerinde de geçerli olan bir durumdur.
Dini-sosyal gerçekliğe eleştirel yaklaşım
• Başka bir ifadeyle din sosyologu için, aşkın temele dayanan insan sahası
incelendiğinde bile, yukarıda ifade edilen çerçevede, aşkın diye bir şey söz konusu değildir. Bizler cinsellik, ırkçılık, homofobi, sömürü, yolsuzluk ve benzeri pek çok
konuyu araştırmaktan çekinmeyiz.
Dini-sosyal gerçekliğe eleştirel yaklaşım
• Başlangıçta araştırmamızda böyle şeyleri açığa çıkarmak ya da risk taşıyan
konularda hassasiyeti artırmak esas
gayemiz değildir; fakat bazı yanlışlıkları keşfetmişsek, kesinlikle bu yanlışlıkları hasıraltı etmemeli ve üzerine gitmekten kaçınmamalıyız.
Christel Manning’in God Give Us the Right adlı eseri
• Christel Manning’in kadın ve din ile ilgili God Give Us the Right (Bize Haklarımızı Tanrı Verdi, 1999) adlı eseri, din
incelemelerine eleştirel yaklaşımın mükemmel örneklerinden biridir.
Mannning, muhafazakar veya köktenci dini geleneklere katılan kadınları anlamaya
çalışmaktadır.
Christel Manning’in God Give Us the Right adlı eseri
• O, incelediği kadınları gerçekten
anlamasını sağlayacak ve onları açacak empatik bir metot çerçevesinde
araştırmasını gerçekleştirmiştir. Konusuna açıklık ve duygudaşlıkla yaklaşmasına
rağmen eleştirel analizler yapmayı, çeşitli zıtlıklar ve tutarsızlıkları, özellikle erkek egemen cinsiyet normlarıyla ilgili olanları açığa çıkarmayı başarmıştır. Manning’in (1999,150) tartıştığı gibi:
Christel Manning’in God Give Us the Right adlı eseri
• [Kadınlar] feminizmi reddettiklerini savunurlar; fakat onlar bazı feminist
değerlere açıkça kucak açmaktadırlar. İş hayatında ve siyasette eşitlik ve otorite sahibi olmayı talep etmektedirler; fakat onlar kilise ve sinagogda da ayrımcılığa son verilmesini istemektedirler. Evanjelik kadınlar bir hanımın kocasını kabul etmesi gerektiğini; fakat neredeyse içlerinden
hiçbirinin bunu gerçekleştiremediğini ifade etmektedirler.
Christel Manning’in God Give Us the Right adlı eseri
• Manning’in incelemesi dini inançlarla ilgili yanlış telakkileri yıkmak ya da araştırma konusunun tutarsızlığını veya
ikiyüzlülüğünü ifşa etmekle ilgili değildir.
Fakat onun sosyolojik yaklaşımının gayesi, kadınların cinsiyet ayrımı gibi meselelerde bazen başarılı bazen başarısız nasıl
mücadele ettiklerini entellektüel
sorgulama adına adil bir biçimde ortaya koymaktır.
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Din incelendiğinde eleştirel sosyolojik
duruş problemli olabilmektedir. Anlamaya ve açıklamaya çalıştığımız pek çok
fenomen karşısında, esasen bizlerin meseleye dışarıdan bakan kimseler olduğumuz gerçeği kaçınılmaz olarak ortaya çıkmaktadır.
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Sevdiğiniz müzik ya da eğlence tarzı
hakkında araştırma yaptığınızı ve o müzik ve eğlence biçimini anlamaya ve
açıklamaya çalıştığınızı hayal edin?
Onlarca sene hoşlanarak dinlediğiniz
müziğe kulaklarınızı kapatmanız ne kadar mümkündür?
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Benzer bir soru dinsiz bir din sosyologu için de sorulabilir. Eğer sen kendi dininin
“ritmine” karşı “sağırsan”, dini, hakiki anlamda nasıl anlayabilirsin?
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Önde gelen bazı din sosyologları, meseleyi, dinsiz kişilerin katiyen dini incelemelerde bulunamayacağını savunmaya kadar
götürmüşlerdir. Stark ve Finke (2000, 15) yalnızca “dindar kimselerin” din
incelemelerinde “gerçekten bilimsel”
olabileceklerini iddia etmişlerdir.
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Sonuçta bu, sadece dinle meşgul olanların değil; neredeyse tüm sosyal bilimcilerin yüzleştiği bir sorundur. Emekçileri, futbol oyuncularını ya da dini bir grubu
araştıralım, sosyal bilimler, araştırmak istenilen fenomene bütünüyle dışarıdan bakmakla ilgilidir. Doğrusu dışarıdan bakanlar olarak “hakikatin” bütün
veçhelerini tümüyle anlayamayabiliriz.
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Fakat bizler önemli ve ciddi bir iç görüş sağlayabiliriz. Zira toplumdaki ırkçılık meselesine vakıf olmak için siyah veya
ırkçı olmak gerekmez. Çevre meselelerine vakıf olmak için fanatik bir çevreci ya da çevreyi kirleten bir sanayici olmak
gerekmez. Ya da bizler küresel
kapitalizmin doğasını anlamak için
Endonezyalı bir emekçi veya kapitalist
aristokrasinin bir üyesi olmak zorunda da değiliz.
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Stark ve Finke’nin (2000) dini, dindar kimselerin inceleme gücüne sahip
olduklarına dair düşüncelerine şiddetle karşı çıkıyorum. Aileler, aile meselelerini inceleme gücüne sahip tek yetkili olarak görülemez. Sadece doktorlar tıp
endüstrisini inceleme gücüne sahip müstesna kişiler değillerdir.
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Sadece ırkçılar, ırkçılığı inceleyemezler.
Sanatı inceleme yetkisi sadece sanatçıların tekelinde değildir. Sadece fahişeler,
fahişeliği anlama gücüne sahip değillerdir.
Beatles’ı kavramak sadece Beatles
kulüpleriyle sınırlandırılamaz. Bu durum din için de geçerlidir (McCutcheon 1999, 2001).
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
Din incelendiğinde eleştirel
sosyolojik duruş mümkün müdür?
• Evet, dine dışarıdan biri olarak yaklaşmak, asla kolayca anlayamayacağımız bazı
önemli konular olduğu manasına gelir.
Ancak bu kural dine içeriden yaklaşanlar için de geçerlidir: Ne dışarıdan sosyolojik bakış açısı, ne de içeriden dini bakış açısı din konusunda hakikatin tek ölçüsü
değildir. Her iki bakış açısı da kendine özgü bir iç görüye sahiptir. Aslında her ikisi de temel ve önemlidir.
Sonuç
• Bryan Wilson’un vurguladığı gibi:
• Bizler, elbette, sosyologun dindar kadar dini anlayamayacağı gerçeğini bir ölçüde kabul edebiliriz… Bununla birlikte,
sosyolog, dışarıdan bakabilmenin getirdiği avantajla din konusuna sadece içeriden
bakandan çok daha keskin bir yaklaşım sergileyebilir.