• Sonuç bulunamadı

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ AUZEF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ AUZEF"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ

AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ AUZEF

Tüm yayın ve kullanım hakları İstanbul Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezine aittir.

Hiçbir şekilde kopyalanamaz, çoğaltılamaz ya da yayınlanamaz. Kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.

(2)

FAKÜLTE / YÜKSEKOKUL: ORTAK DERS

BÖLÜM: ORTAK DERS

DÖNEM (GÜZ / BAHAR): GÜZ

DERSİN ADI: TÜRK DİLİ I

DERS NOTU YAZARININ

ADI ve SOYADI: PROF. DR. MUSTAFA ÖZKAN

CANLI DERS ÖĞRETİM GÖREVLİSİNİN / ÜYESİNİN ADI ve SOYADI:

(3)

5. HAFTA

DERS NOTU

(4)

İÇİNDEKİLER

1. DİLİN BÖLÜMLERİ 1.1. Sesler

1.1.1. Ses Değişmeleri

1.1.1.1. Kelime İçi Ses Değişmeleri 1.1.1.2. Kelime Sonunda Ses Değişmeleri 1.1.2. Ses Türemesi

1.1.3. Konsonant Düşmesi

1.1.4. Orta Hece Vokalinin Düşmesi 1.1.5. Orta Hece Vokalinin Değişmesi 1.1.6. Vokal Birleşmesi

1.1.7. Yer Değiştirme

1.1.8. Başta Konsonant Türemesi 1.1.9. Sonda Hece Düşmesi

1.1.10. İki Vokalin Yan Yana Gelmesi 1.1.11. Konsonant İkizleşmesi

1.1.12. Benzeşme

1.1.12.1. Seda Bakımından Benzeşme

1.1.12.2. Teşekkül Noktası Bakımından Benzeşme 1.1.12.3. Temas Derecesi Bakımından Benzeşme 1.1.12.4. Nazal Olma Bakımından Benzeşme 1.1.12.5. Düzlük-yuvarlaklık bakımından benzeşme 1.1.13. Aykırılaşma

1.1.14. Yuvarlaklaşma

1.1.15. Türkçede Yardımcı Sesler 1.1.15.1. Yardımcı Vokaller 1.1.15.2. Yardımcı Konsonantlar

(5)

1. DİLİN BÖLÜMLERİ

Dil araştırmalarında, dil kendi içinde üç ana konu etrafında incelenir:

a) Ses

b) Kelime yapısı c) Cümle

Biz de Türk dilinin Türkiye Türkçesi koluna ait konuları bu üç bölüm etrafında göreceğiz.

1.1. Sesler

İnsan dili seslere dayanır. Dil, sestir. Dilde seslerin sistemli ve standart kullanılmasıyla oluşan değişmez prensipler vardır. Dil, iki yönde oluşur. Birisi ses organlarının standartlaştırılmasıdır. Diğeri de bu standart seslerin kulak yoluyla algılanış biçimidir. Dil edinimi, hem ses organlarının standart sesleri çıkarma edinimi hem de kulağın bu sesleri standart algılama edinimi sürecidir. Ana dil bu çift yönlü edinim süreci ile kazanılır.

İnsanlar seslerden meydana gelen ses ve söz öbekleriyle konuşur. Dilde kullanılan sestir. Harf kavramı alfabelerin icat edilmesiyle ortaya çıkmıştır. İnsanlar binlerce dili sadece ses aracı ile kullandı. Harf ve alfabe kavramı ile dil birbirine karıştırılmamalıdır. İnsanlar harflerle değil seslerle konuşur, anlaşır veya anlaşmaz. Bugün internet ortamında “chat” denilen sistem bile konuşma değil, yazışma ve karşılıklı işaretleşmedir. Telefon sistemi dili en iyi şekilde anlatabileceğimiz araçtır. İnsanlar birbirleriyle konuşurken ağızlarından harf çıkmaz, ses çıkar. Telefon kablosundan nakledilen harf değil, sestir. Onun için harf ile sesi birbirine karıştırmamalıyız. Dilde esas aldığımız sestir. Aşağıda işaretlerle yani harflerle gösterdiğimiz, aslında yazışma ve kitap ortamında seslerin birer standart sembolünden ibarettir.

Türkiye Türkçesinde aşağıdaki harflerle gösterilen sesler bulunur.

A, a; B, b; C, c; Ç, ç; D, d; E, e; F, f; G, g; Ğ, ğ; H, h; I, ı; İ, i;J, j; K, k; L, l; M, m; N, n; O, o;

Ö, ö; P, p; R, r; S, s; Ş, ş; T, t; U, u; Ü, ü; V, v; Y, y; Z, z.

Bu harfler, ağızlarda (diyalektlerde) kullanılan yakın sesleri de karşılar. Mesela:

kapalı e ˃ e kalın ve ince g ˃ g

hırıltılı hı, normal ha, ince he ˃ h

(6)

kalın ve ince k ˃ k

geniz sesi olan çift ses ng ˃ ñ ˃ n

Dillerde sesler ikiye ayrılır: a) Vokaller, b) Konsonantlar.

a) Vokaller, ses organlarında herhangi bir yere çarpmadan daha rahat söylenen seslerdir.

Türkiye Türkçesinde kullanılan standart vokaller şunlardır: A,a; E, e; I, ı; İ, i; O, o; Ö, ö; U, u;

Ü, ü.

Bu sekiz standart vokalin yanında ağızlarda ve Türk dilinin lehçe ve şivelerinde rastlanılan bir kapalı e de vardır. Ama biz bunu ayrı bir işaret ile göstermiyoruz.

Yine yabancı dillerden gelme kelimelerde uzun a, uzun u, uzun i sesleri de vardır. Bu sesleri bugünkü imlamızda şapka işaretiyle gösteriyoruz. Bu işaretin kullanılışı konusunda standart bir imla sözleşmemiz henüz oluşmamıştır. Yazıda hem uzun a için hem de ince a için â’yı kullanıyoruz. Uzun u’da da durum farklı değildir. Hele uzun i’nin kullanılması çok gariptir.

Uzun olan ses i olduğu hâlde biz ı’nın üstüne bir uzatma işareti koyuyoruz. Hâlbuki kullanılan yerlerde uzun olan esas ses i’dir.

Uzun a için Ā ā, uzun u için Ū ū, işaretleri standart bilgisayar sistemleri içinde yer almaktadır.

Fakat uzun i için ancak Ī ī bulunmaktadır.

Bazı Türk lehçe ve şivelerinde kısa a ve kısa e sesleri de bulunmaktadır. Bunlar da farklı işaretler ile gösteriliyor. Çuvaş lehçesindeki a ile ă, e ile ě sesleri birbirinden farklıdır.

Türkiye Türkçesi alfabesinde her harf tek sese karşılıktır. Konsonantlardan bazılarının çıkış yerini, önündeki ve arkasındaki vokaller tayin eder:

ak, kara/ek, kes, iğ, geldiği/ ağır, garip gibi.

Türkiye Türkçesine yabancı dillerden girmiş bazı kelimelerde kelimeyi doğru seslendirmek ve doğru anlamlandırmak için şimdilik şu yardımcı işaretler kullanılmaktadır: a’nın yanında â, u’nun yanında û, i’nin yanında î. Bu işaretler kullanılmadığı takdirde anlam değişmektedir.

kar/kâr : kaz/Kâzım; askeri/askerî; ilmi/ilmî aşık/âşık; ama/âmâ; alem/âlem; dahi / dâhi

(7)

Ses sıralama mekanizması Türkçe kelimelerde ilk hecedeki vokalin sonraki hecelerdeki vokalleri tayin edici bir rolü vardır. O, ö sesleri ancak kelime köklerinde karşımıza çıkar, diğer hecelerde bulunmaz. Ancak, yabancı dillerden gelmiş kelimelerde ikinci ve diğer hecelerde o, ö sesleri bulunabilir.

Türkçede kalın vokalleri kalın, ince vokalleri umumiyetle ince vokaller takip eder. Büyük ve küçük ses uyumu görülür.

aldığı, verdiği, kovuk, ilik, ılık, büyük, buruk, söyleyiş gibi.

Türk lehçe ve şivelerinde yukarıda gördüğümüz standart seslerin kalın veya ince, sert veya daha yumuşak söylenişlerine rastlanır. Mesela Kazak Türkçesindeki v sesi daha yuvarlaktır.

Tatar Türkçesindeki ö sesi ü’ye daha yakın söylenir. Çuvaş Türkçesindeki a ve e seslerinin yanında kısa a ve e sesleri de bulunur. Ama bütün bu seslerin Türkiye Türkçesi edebî yazı dilindeki seslerden farklı bir anlam tayin ediciliği yoktur.

b) Türkiye Türkçesinde kullanılan standart konsonantlar şunlardır:

B, b; C, c; Ç, ç; D, d; F, f; G, g; Ğ, ğ; H, h; J, j; K, k; L, l; M, m; N, n; P, p; R, r; S, s; Ş, ş; T, t; V, v; Y, y; Z, z.

Bazı lehçe ve şivelerde yuvarlak v yerine w’yi kullanmak için yeni yaptıkları alfabeye W işaretini koymuşlardır. Bunun gibi hırıltılı hı sesinin hiç bir tayin ediciliği olmadığı hâlde h yerine X’i alfabelerine alanlar da vardır. Sözü uzatmadan hemen ifade etmek istersek bu farklı işaretlerin anlamaya katkıları yoktur.

Bu arada hemen belirtelim; Ğ, ğ sesi ile Türkiye Türkçesinde söz başlamaz.

Üçüncü bin yılların ilk senelerinde Türk dilinin aktüel meselelerinin başında daima bir alfabe problemi yer alacaktır.

Alfabe, dildeki mevcut standart seslerin herhangi bir işaretler sistemi ile gösterilmesidir.

Türkler tarih boyunca pek çok alfabe kullanmışlardır ve her kullandıkları alfabede kendi temel seslerini göstermeyen işaretleri, yakın seslerin gösterilmesinde kullanılan işaretlere birtakım noktalamalar ve harekeler koymak suretiyle karşılamaya çalışmışlardır. Coğrafya bakımından çok geniş alanlarda ve zaman itibarıyla bir hayli uzun müddet zarfında kullanılan

(8)

alfabelerde hiç bir zaman standart kullanılan harflerin dışına çıkmak gibi bir düşünceye sahip olmamışlardır. Mesela, Arap-Fars alfabesini kullanan Türk toplulukları kuzeyde veya güneyde, doğuda veya batıda asırlar boyu standart harfler ile yazmışlardır.

Yirminci yüz yılın ilk çeyreğinden sonra Türk dünyasının her bölgesinde Latin alfabesine geçiş için adımlar atılmış, 1917’den 1950’lere kadar yeryüzündeki Türklerin çoğunluğu Latin alfabesi orijinli ama bazı farklılıklar taşıyan alfabeler kullanmışlardır. Hemen arkasından Rus patronajı altındaki Türkler zorla Kiril alfabelerini kullanmaya sevk edilirken 1936’dan itibaren Rus harflerinden alınma ama her biri bazı sesleri ayrı ayrı işaretlerle gösteren yeni birer alfabe kabul etmişlerdir.

1990’lı yılların başından beri yeniden Latin alfabesine dönme sürecine girilmiş fakat bu arada yine her biri standart harflerin dışında farklı işaretlerle gösterilen alfabeler yapmaya başlamışlardır.

Türklerin farklı alfabeler yapmasının ilmî hiçbir temeli yoktur. Farklı işaretlerin alfabeye sokulması siyasi olmuştur.

Bu konu Türklerin Kullandığı Alfabeler konusunda ayrıca ele alınmıştır.

1.1.1. Ses Değişmeleri

Türkiye Türkçesinin tarihî gelişmesi içinde bazı sesler değişikliğe uğramıştır. Bu ses değişikliklerinde Eski Türkçenin devam eden izleri bulunmaktadır.

1.1.1.1. Kelime İçi Ses Değişmeleri e/i: ye-dim/yi-yeceğim, de-di/di-yecek ı/i: bıç-/biç, yaşıl/yeşil

ü/i: tüp/dip, düz-/diz b/p: bastır-/pastırma g, ğ/y: beg/bey, değil/deyil

ğ/v: döğme/dövme, öğmek/övmek, koğmak/kovmak r/l: merhem/melhem, servi/selvi

(9)

Bunlardan başka gördüğümüz diğer ses değişiklikleri Eski Türkçe ve Eski Türkiye Türkçesinden gelme ses değişmeleridir ki günümüz Türkçesinde artık o eski şekiller kullanılmaz.

1.1.1.2. Kelime Sonunda Ses Değişmeleri

Tek başına kullanılan bazı kelimelerin sonlarındaki sesler ek aldığında yumuşar:

-ç: baç/bac-ı, taç/tac-a, ilaç/ilac-ı

-k: kapak/kapağ-ı, kaynak/kaynağ-a, kürek/küreğ-in, almak/almağ-a ~ almay-a, gitmek/gitmeğ-e ~ gitmey-e

-p: kitap/kitab-a, kap/kab-ı, dip/dib-e

-t: dört/dörd-e, dert/derd-ine, yurt/yurd-unu, geçit/geçid-i, git-/gid-ici

1.1.2. Ses Türemesi

Vokalle biten kelimelerden sonra tekrar vokalle başlayan bir ek geldiğinde araya “-y-”

yardımcı sesi girer.

boru/boru-y-u kuzu-y-u

1.1.3. Konsonant Düşmesi küçük/küçü-(k)-cek ˃ küçücek büyük/büyü-(k)-cek ˃ büyücek ufak/ ufa-(k)-rak ˃ ufarak

1.1.4. Orta Hece Vokalinin Düşmesi gönül/ gön(ü)lüm ˃ gönlüm

koyun/koy(u)nuna ˃ koynuna oğul/oğ(u)lan ˃ oğlan

boyun/boy(u)nuna ˃ boynuna

1.1.5. Orta Hece Vokalinin Değişmesi taşla-/taşl(a/ı)-yor ˃ taşlıyor

başla-/başl(a/ı)-yor ˃ başlıyor

(10)

1.1.6. Vokal Birleşmesi kahve altı ˃ kahvaltı ne için ˃ niçin ne asıl ˃ nasıl

1.1.7. Yer Değiştirme çömlek ˃ çölmek kiprik ˃ kirpik

1.1.8. Başta Konsonant Türemesi in- ˃ yin-

ayva ˃ hayva ilan ˃ yılan

1.1.9. Sonda Hece Düşmesi pek iyi ˃ peki

1.1.10. İki Vokalin Yan Yana Gelmesi soğuk ˃ souk

1.1.11. Konsonant İkizleşmesi sekiz ˃ sekkiz

dokuz ˃ dokkuz yedi ˃ yeddi

1.1.12. Benzeşme

1.1.12.1. Seda Bakımından Benzeşme ağaç-da ˃ ağaçta

kış-da ˃ kışta

1.1.12.2. Teşekkül Noktası Bakımından Benzeşme penbe ˃ pembe

panbık ˃ pambık/pambuk ˃ pamuk

(11)

1.1.12.3. Temas Derecesi Bakımından Benzeşme ayak-a ˃ ayağa

kulak-ı ˃ kulağı

1.1.12.4. Nazal Olma Bakımından Benzeşme ben ˃ men

bin- ˃ min

1.1.12.5. Düzlük-yuvarlaklık bakımından benzeşme alup ˃ alıp

geçüp ˃ geçip gözi ˃ gözü

1.1.13. Aykırılaşma aşçı ˃ ahçı

attar ˃ aktar

1.1.14. Yuvarlaklaşma bilebiz ˃ bilevüz

görebiz ˃ görevüz

1.1.15. Türkçede Yardımcı Sesler 1.1.15.1. Yardımcı Vokaller

-ı-, -i-, -u-, -ü- sesleri ekler ile kök ve gövdeler arasına veya ekler ile ekler arasına gelir.

Aslında bunlar türeme seslerdir.

gel-i-r, böl-ü-m, sat-ı-m, bul-u-ş vb.

1.1.15.2. Yardımcı Konsonantlar

-y-, -n- sesleri de yardımcı konsonant olarak kullanılır.

-y-: İki vokal arasında karşımıza çıkar.

köşe-y-i, duygu-y-a, dünya-y-ı

-n-: Pronominal n veya zamir n’si de denilen bu ses iyelik eklerinden sonra gelir.

evi-n-e, masası-n-a, ayağı-n-da, arkası-n-ca, gördüğü-n-den

(12)

Not: Yabancı dillerden alınma bazı sözlerdeki yan yana iki vokal bulunan sesler arasında bir - y- ve -v- sesi türer.

radio ˃ rad-y-o

Australia ˃ A-v-ustral-y-a faide ˃ fa-y-da

fiat ˃ fi-y-at Europe ˃ Avrupa

Buradaki -y- sesinin -i-’den dönüştüğü görülmektedir. -v- sesinin de yan yana gelen au ~ eu seslerinin iyice dudaksılaşması neticesinde ortaya çıktığı anlaşılıyor.

(13)

KAYNAKLAR

Ergin, M. (1993). Türk Dil Bilgisi. İstanbul: Bayrak Yayınları.

Özkan, M., Esin, O., Tören, H. (2001). Yüksek Öğretimde Türk Dili, Yazılı ve Sözlü Anlatım.

İstanbul: Filiz Kitabevi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu konu ile ilgili görüşler öne süren diğer müellifler de benzer açıklamalar yapmışlardır. Türklerin kendileri için harp yaptıklarını başkaları için

• Triyaj görevlisi, yaralıların triyajı tamamlanınca sadece hava yolunun açık tutulması, kanama kontrolü ve şok pozisyonu verme gibi ilk yardım uygulamalarını

Heyet-i Temsiliye, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa’yı Batı Cephesi komutanı olarak atayarak bir nevi hükû met işlevi gördü. Başka bir ifadeyle Heyet-i Temsiliye, Kanun-ı

Ancak İzmir’in işgali sonrasında Trabzon’da bir kongre toplayan Trabzon Muhafaza-i Hukuk Cemiyeti, Vilayat- ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyetinin Erzurum

Bilinci kapalı olan, kalbi ve solunumu duran bir yaralı ile karşılaşıldığında, ortamda bulunan herhangi bir kişi ya da kişiler tarafından acil yardım gelene ve kalp

Bu nedenle çığ düştükten sonra artık çığ riski kalmadı diye yolunuza devam ederseniz hata yaparsınız. Geri dönmek d ağda ayıplanacak bir

t.2.ş.e=teklik ikinci şahıs eki t.3.ş.e=teklik üçüncü şahıs eki ç.1.ş.e=çokluk birinci şahıs eki ç.2.ş.e=çokluk ikinci şahıs eki ç.3.ş.e=çokluk üçüncü

kendilerinden önce gelen ilgi hâlindeki bir şahıs zamirine (benim, senin, onun, bizim, sizin, onların) veya ilgi hâlindeki bir isme bağlayan eklerdir.. İsimlerin başka bir