ABD’de istihdam Piyasasında İyileşme Başladı mı?
2008 yılında yaşanan küresel ekonomik krizin işsizlik üzerindeki etkisi bölgeler ve ülkelerde farklılık göstermekle birlikte, hemen hemen tüm ülkelerde işsizlik oranlarının tarihi rekor seviyelere yükseldiği görülmüştür. ABD'de de ekonominin güç kaybetmeye başladığı 2007 Aralık ayından beri işsizlik oranında sürekli artış yaşanmış, psikolojik sınır olan %10 seviyesinin geçilmesiyle 2009 Ekim ayında %10.1 ile son 26 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. 2010 yılında krizin etkilerinin sarılmasıyla küresel ekonomi yeniden büyümeye başlasa da, büyümenin henüz işsizlik oranlarının düşüşüne önemli bir katkı sağlamadığı izlenmektedir. Bu noktada, 2007‐2009 dönemindeki küresel krizin kaynağı olan ve tek başına dünya ekonomisinin yaklaşık
%22'sini oluşturan ABD'de işsizliği azaltacak biçimde istikrarlı bir istihdam artışı yaşanıp yaşanmayacağı, yatırımcıların 2011 yılında odaklandığı öncelikli konuların başında yer almaktadır. Bu çalışmada ABD ekonomisinde ve istihdam piyasasındaki yaşanan gelişmeler incelenerek, 2011 yılına yönelik olası riskler ele alınmıştır.
Uluslararası Ekonomide Geçtiğimiz Haftanın Önemli Gelişmeleri
ABD
• ABD Merkez Bankası (FED), Banka'nın ABD Hazinesi'ne geçen yıl 78.4 milyar dolarla rekor miktarda ödeme yaptığını bildirildi.
• ABD Hazine Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre Aralık ayında federal bütçe beklentiler doğrultusunda 80 milyar dolar açık verdi.
• ABD’de MBA verilerine göre, mortgage başvurusu aktivitesi endeksi %2.2 yükselerek son bir ayın zirvesine çıktı.
• ABD'de dış ticaret dengesi Kasım'da 40.5 milyar dolar olan beklentilerin altında 38.31 milyar dolar açık verdi.
• ABD'de Aralık'ta üretici fiyatları beklentilerin üzerinde %1.1 artarken, çekirdek endeks beklentiler dahilinde %0.2 yükseldi.
• ABD'de Aralık'ta işsizlik maaşı başvuruları 405.000 olan beklentilerin üzerinde 445.000 oldu.
AVRUPA
• Euro Bölgesi'nde sanayi üretimi Kasım ayında %0.5 olan beklentilerin üzerinde %1.2 arttı.
• Avrupa borç krizine dair endişelerin alevlenmesiyle Yunanistan tahvilinde faiz yeni bir rekor seviyeye yükseldi. Yunanistan'ın 1.5 milyar euroluk 6 aylık bono ihalesinden bir gün önce 10 yıl vadeli Yunan tahvili ve Alman tahvili arasındaki spread ilk defa %10'u aştı.
• Yunanistan Merkez Bankası'nın verilerine göre ülkenin nakit açığı 2010 yılında %28.3 azaldı. Bu, Yunan hükümetinin daha düşük borçlanma ihtiyacı ile karşı karşıya olduğu anlamına geliyor.
• Almanya ekonomisi birleşmeden bu yana görülen en hızlı büyümeyi kaydederek 2010 yılında beklentilerin üzerinde %3.6 büyüdü.
• Portekiz tahvil ihalelerinde 1.25 milyar euro borçlandı. Portekiz'in 2014 vadeli tahvil ihalesinde 650 milyon euro satış yapıldı ve ihalede ortalama faiz %5.396 oldu. 2020 vadeli tahvil ihalesinde ise satış tutarı 599 milyon euro oldu ve ortalama faiz %6.806'dan %6.719'a indi.
• Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz oranlarını değiştirmeyerek, faiz oranlarının %1.00 olarak devam etmesine karar verdi.
• İngiltere Merkez Bankası (BOE), faiz oranlarında bir değişikliğe gitmeyerek faiz oranlarını %0.50 olarak bıraktı.
• Almanya’da TÜFE Aralık ayında yıllık bazda %1.7’ye yükseldi.
• İtalya, 2015 ve 2026 itfalı tahvil ihracıyla toplam 6 milyar euro borçlandı. İtalya'nın 3 milyar euro borçlandığı 2015 vadeli tahvilin ortalama getirisi %3.67 oldu. Talep karşılama oranı 1.412 olarak gerçekleşti. İtalya'nın yine 3 milyar euro borçlandığı 2026 itfalı tahvilin ortalama getirisi ise %5.06, talep karşılama oranı 1.420 oldu.
DİĞER ÜLKELER
• IMF verilerine göre global döviz rezervleri 3. çeyrek sonunda %6.7 artışla 8 trilyon 986 milyar Dolar'a ulaştı.
• Japonya’da Kasım ayında öncü göstergeler endeksi 93.7olarak gerçekleşirken, cari işlemler fazlası ise beklentilerin altında 926.2 milyar yen oldu.
• IMF, İzlanda için 124 milyon euro tutarındaki kredi diliminin serbest bırakılmasını onayladı. IMF ile İzlanda, İzlanda ekonomisinin 2008 yılında çökmesinin ardından bir stand by anlaşması yapmışlardı.
• Güney Kore Merkez Bankası, faiz oranlarını beklentilerin aksine 25 baz puan artırarak %2.75 olarak belirledi.
• Fitch Ratings, Mısır'ın yabancı para cinsinden uzun vadeli kredi notunu BB+ ve yerel para cinsinden uzun vadeli notunu BBB+ olarak teyit etti.
VakıfBank
Vakıfbank Ekonomik Araştırmalar
ekonomik.arastirmalar@vakifbank.com.tr Ankara, TÜRKİYE
Haftalık Uluslararası Ekonomi Raporu
17‐24 Ocak 2011
2008 yılın birlikte, h ekonomin olan %10 yılında k oranların kaynağı o bir istihd almaktad yönelik ol
seviyeler açıklanan olduğunu
‐1 0 1 2 3 4 5 6
1 Kaynak: Bl
‐5 0 5 10
1980 1982
Kaynak: Bloo
250 350 450 550 650 750
01.2008 03.2008 H
Kaynak: Bloom
nda yaşanan hemen hemen nin güç kaybe 0 seviyesinin krizin etkilerin nın düşüşüne ö olan ve tek ba dam artışı yaş dır. Bu çalışma
lası riskler ele
ekonomik kır n veriler Oca u göstermekte
12 loomberg
1983 1985 1987 1989 1991
Reel Büyüme ( İşsizlik Oranı (
omberg
03.2008 06.2008 08.2008 10.2008 012009
Haftalık İşsizlik Ba
mberg
ABD’
küresel ekon n tüm ülkeler etmeye başlad geçilmesiyle 2 nin sarılmasıy
önemli bir kat aşına dünya ek şanıp yaşanm ada ABD ekon e alınmıştır.
rılganlığın dev k‐2008'den b edir.
23 34
İşsizlik Oranı (
1993 1994 1996 1998 2000
(yoy %) Bir önceki yıla gö
01.2009 03.2009 06.2009 08.2009
aşvuruları (4 Haf
’de istihdam
nomik krizin i rde işsizlik ora dığı 2007 Aralı
2009 Ekim ay yla küresel ek tkı sağlamadığ konomisinin y mayacağı, yatı nomisinde ve
vam ettiğinin beri süregele
45 (%)
19731981 20011990 2007
2000 2002 2004 2005 2007
öre fark ) (Sağ ek
11.2009 01.2010 04.2010 06.2010
f.Ort.‐bin kişi)
2010 yılı Ocak‐
Ağustos Ort:465
m Piyasasında
işsizlik üzerin anlarının tarih ık ayından ber yında %10.1 konomi yenid ğı izlenmekte aklaşık %22'si ırımcıların 201
istihdam piya
AB glo krit tar işsi ora Yas ara eko işsi ger İsti baş edi AB haf 201 baş izle haf yaş dö gös bir gösterges n daralmanın
Geç nası dön istih yaşa üzer rese son görü birli önü
56
‐4
‐2 0 2 4
2009
ks.)
09.2010 11.2010 5
a İyileşme B
deki etkisi bö hi rekor seviy ri işsizlik oran
ile son 26 yıl den büyümey dir. Bu noktad ini oluşturan A 11 yılında od asasındaki ya
D’de açıklana obal ekonomiy
tik öneme sa rihsel olarak in izlik oranını anlarının ise
sası) gerçekleş asındaki ilişk
onomisinde % izlik oranının d rilemesi müm ihdam piyas şvurularında ilebilmektedir
D’de açıklana ftalık işsizlik b 10 yılının Oc şvurularının y ediği dikkati ç ftalık işsizlik şandığı görü nemde Fed’
stermekle be si olarak yoru n sona erdiği
çmiş resesyon ıl bir seyir i nemlerinde de
hdam piyasas adığı görülme re, resesyon esyonunun bi ra resesyo ülmektedir. 2
kte işsizliğin üne alınırsa,
aşladı mı?
ölgeler ve ülk yelere yükseld ında sürekli a lın en yüksek ye başlasa da
da, 2007‐2009 ABD'de işsizliğ daklandığı önc şanan gelişm
an büyüme ve ye yön veren ahiptir. ABD ncelendiğinde
azalttığı, düş işsizlik oran ştiği açıkça gö kinin yüksek
%4 civarında b da 2011 yılı so kün görünme salarındaki
görülen düş r. 2010 yılının an verilerde başvurularında
cak‐Ağustos yaklaşık 465 çekerken, öze
başvuruların ülmektedir.
’in aldığı ö eraber, işsizlik umlanabilir. A ini ve istihda
n dönemleri zlediği incele e büyüme bek sının daha ya ektedir. Yand
dönemlerin itiş tarihinden ndan önce 2007 yılında tarihi rekor istihdam p
kelerde farklıl diği görülmüş artış yaşanmış, k seviyesine u a, büyümenin 9 dönemindek ği azaltacak b celikli konular
eler incelener
e işsizlik oran n bir ülke olm
büyümesi ve e yüksek büyü
şük ya da n ını arttırdığı örülmektedir.
k olması n bir büyüme be
onuna kadar % ektedir.
iyileşme ha şüşten de y dördüncü çey görülen topa a da gerileme döneminde
bin seviyele ellikle Ekim ay nda da ciddi
Bu durum önlemlerin k oranındaki Ancak yine de am piyasasınd
nde istihdam endiğinde, ge klentilerinin ar avaş bir topa aki grafikten de artan işs n itibaren or eki seviyele başlayan s r seviyelere
piyasasında
lık göstermek ştür. ABD'de d
, psikolojik sın ulaşmıştır. 201 n henüz işsizl ki küresel kriz içimde istikra rın başında y rek, 2011 yılın
ları bu ülkeni ması nedeniy e işsizlik ora üme oranların egatif büyüm
tezinin (Oku Bu iki değişke edeniyle AB eklentisi altınd
%9 seviyelerin
aftalık işsizl yakından tak yreğiyle birlikt arlanma eğilim
ye yol açmışt haftalık işsizl rinde bir sey yından itibare i bir gerilem özellikle so işe yaradığı
görece yükse e son dönemd da toparlanm
m piyasaların eçmiş resesyo
rtmasına karş arlanma süre de görüldüğ sizlik oranını rtalama 5‐6 y ere geriledi son resesyon yükseldiği gö toparlanman
kle de nır 10 lik zin rlı yer na
n, yle nı ın me un en BD da ne
lik kip te mi ır.
lik yir en me on nı ek de ma
ın on şın eci ğü n, yıl iği nla öz ın
geçmiş dönemlere göre daha uzun sürede gerçekleşmesi olasıdır. Öte yandan yapılan çalışmalarda, ABD'de işsizlik oranının stabilize olması için aylık olarak 100 bin civarında istihdam yaratılması, sağlıklı bir ekonomik büyüme için ise bu rakamın aylık olarak 200 bin civarında olması gerektiği tahmin edilmektedir. Son açıklanan Ekim ve Kasım aylarına yönelik yapılan revizyonlarla ise yaklaşık 70 bin kişilik istihdam artışı hesaplanırken, işsizlik oranının stabilize olması için uzun bir süreç gerektiği açıkça görülmektedir.
ABD istihdam piyasası sektörler bazında incelendiğinde, iyileşmeye en fazla katkının hizmet sektöründen geldiği görülmektedir. Günümüz gelişmiş ekonomilerinde hizmet sektörü, GSYİH ve istihdamın büyük bir bölümünü oluşturmasının yanı sıra uluslararası ticaretin ve geleneksel imalat sanayindeki maliyetlerin de oldukça büyük ve giderek genişleyen bir kısmını oluşturmaktadır. Kriz döneminde hizmet sektöründe iş gücü kayıplarının çok daha sert olduğu dikkati çekerken, yine bu sektörün 2009 yılının Mart ayından itibaren ise diğer sektörlere göre çok daha hızlı toparlandığı gözlenmiştir.
Sonuç:
Sonuç olarak, geçmiş resesyon dönemleri de baz alındığında istihdam piyasalarındaki iyileşmenin GSYİH’da yaşanan toparlanmaya rağmen çok daha yavaş olduğu görülmektedir. Bu doğrultuda yapılan incelemelerde işsizlik oranının kriz öncesi seviyelerine ulaşmasının yaklaşık 5‐6 yıl gibi bir süreç aldığı dikkati çekerken, işsizlik oranındaki gerilemeye rağmen ABD’de işsizlik oranının hala çok yüksek seviyelerde olduğu görülmektedir. Nitekim Fed Başkanı Bernanke de 7 Ocak’ta yapılan Senato Bütçe Komitesi toplantısı öncesinde üyelere yaptığı sunumda istihdam piyasalarının tamamen normale dönmesinin 4‐5 yıl gibi bir süre alabileceğinden bahsetmiştir. Ayrıca 1946‐1960’lı yıllar arasındaki bir dönemi kapsayan ve ‘‘baby boom’’ olarak adlandırılan dönemde dünyaya gelen nüfusun işgücü piyasasından çekilmeye başlamasıyla bu sürecin istihdam piyasalarına olası etkilerinden bahsetmekte fayda bulunmaktadır. İkinci dünya savaşı sonrasında ABD’de nüfusun oldukça azalmasından dolayı Roosvelt başkanlığındaki hükümet tarafından uygulanan bir politika ile doğum oranlarını artırmak için kampanyalar başlatılmış ve bunun sonucunda 1946 yılında başlayan bebek doğumlarındaki patlama ‘baby boom’ 1960’lı yıllara kadar devam etmiştir. Söz konusu patlamada doğan nüfusun toplam nüfusun yaklaşık %22’si oluşturduğu ve bu nüfusun 2010‐2025 yılları arasında emekli olacağı düşünüldüğünde, söz konusu nüfusun iş gücü piyasalarından çekilmediği sürece (2025 yılına kadar) işsizlik oranında belirgin bir iyileşmeden söz etmek zor görünmektedir.
Ancak tabii 2011 yılına ait riskler değerlendirildiğinde bu sürecin daha da uzayabileceği göz önüne alınması gerekirken, söz konusu riskleri birkaç başlık altında toplamak mümkün görünmektedir:
‐ ABD’de artan hanehalkı tasarruf oranının ekonomik iyileşme önünde engel teşkil etmesi:
Tüketici harcamalarının büyük bir paya sahip olduğu ABD ekonomisinde tüketicilerin davranışları ABD ekonomisindeki toparlanmanın ya da daralmanın boyutlarını belirlerken, tüketicilerin kararları ekonomide yaşanan bu ekonomik döngülerin (economic cycle) beklenenden daha sert ya da yumuşak olmasına neden olabilmektedir.
Kriz öncesi dönemde %2 seviyelerinde seyreden hanehalkı tasarruf oranının yaşanan krizin ardından %5.5 seviyelerine yükseldiği dikkate alındığında, ABD’de giderek artan hanehalkı tasarruf oranının ekonomik iyileşme önünde bir engel teşkil etmesi olasılıklar dahilinde bulunmaktadır. Tabii burada tasarruf oranındaki artışın varlık fiyatlarındaki yükselişle birlikte gerçekleşmesi de dikkate değer bir unsur olarak karşımıza çıkarken, bu durum hanehalkının ekonomiye olan güvensizliğini ve harcama yapma konusundaki isteksizliğini yansıtmaktadır.
‐410
‐310
‐210
‐110
‐10 90 190
Hizmet Sektörü İmalat Sektörü İnşaat Sektörü
Kaynak: Bloomberg, Vakıfbank
Sektörlere Göre ABD İstihdamı (3 aylık ort. değ.)
‐ Piyasaların Fed’in politikalarına karşı güven kaybetmesi:
Son dönemde ABD ekonomisine dair gelen olumlu sinyaller büyüme beklentilerinin iyileşmesine neden olurken, iyileşen büyüme beklentileri bankacılık sektörünün de kredi standartlarını gevşeterek kredi hacminde de bir artışa yol açabilecektir. Kredi hacmindeki artışın sert olması durumunda enflasyon riskinin de artması beklenirken, böyle bir durumda Fed’in çıkış stratejisini zamanında uygulamaya koymaması hem Fed’in kredibilitesini azaltabilecek hem de, piyasaların da Fed’in politikalarına karşı güven kaybetmesine yol açabilecektir.
‐ Euro Bölgesi gibi diğer ülkelerde ortaya çıkan krizlerin ABD’yi etkilemesi:
ABD’deki krizlerin çok az bir kısmının dış kaynaklı olduğu göz önüne alındığında, beklenmeyen büyük bir şok olmadığı takdirde ABD ekonomisinin bu dışsal krizlerden fazla etkilenmesi beklenmemektedir. Ancak Euro Bölgesi ülkelerindeki problemlerin giderek artması ve başka ülkeleri de içine alacak şekilde genişlemesi durumunda, global finansal sistemin ciddi boyutlarda sekteye uğraması ve ABD ekonomisi üzerinde de büyük bir şok yaratması mümkün görünmektedir. Böyle bir durumda ise güvenli liman olarak görülen varlıklara olan talebin artması, şirketlerin yatırım kararlarını durdurması ya da ertelemesi ve talebin düşmesi yaşanacak olası sonuçlar olarak dikkat çekmektedir.
Ancak şu aşamada böyle bir risk çok fazla olasılık dahilinde bulunmazken, Euro Bölgesi hükümetlerinin böyle bir riski bertaraf edebilmek için her türlü imkanı kullanabilecekleri beklenmektedir.
Olası tüm bu riskler birlikte değerlendirildiğinde henüz büyümenin sürdürülebilirliğine dair soru işaretleri bulunurken, bu risklerin realize olması durumunda işsizlik oranındaki iyileşmenin Fed’in tahminlerinden daha da uzun sürmesi mümkün görünmektedir. Böyle bir durumda ise enflasyonun uzunca bir süre daha risk oluşturması beklenmezken, Fed’in 2012 yılından önce faiz artırımına başlaması zor görünmektedir. Bu noktada Fed’in faiz kararını hem işsizlik oranı hem de enflasyon oranındaki gelişmelerle birlikte değerlendirmek gerekirken, işsizlik oranı ve enflasyon arasındaki ilişkiyi incelemekte fayda bulunmaktadır.
Kriz dönemlerinde işsizlik oranı ve Fed’in faiz artırımları arasındaki ilişki incelendiğinde; Fed’in ortalama işsizlik oranında %0.7 gerileme meydana geldikten, 6 ay sonra yeniden parasal sıkılaştırmaya gittiği görülmektedir.
Resesyon dönemleri ayrı ayrı incelendiğinde ise; Fed, işsizlik oranında 1960‐1961 resesyonunda %1.6, 1990‐1991 resesyonunda ise %1.2 oranında gerileme meydana geldikten sonra faiz artırımına başlamıştır. Fed faiz artırımından önce en uzun beklemeyi de bu resesyon dönemlerinde seçmiştir. Bunun nedeni çekirdek enflasyon oranlarının düşük seviyelerde seyretmesi olmuştur. 1970’li yılların başından 1980’li yıllara kadar devam eden stagflasyon sürecinde (yüksek işsizlik oranı‐yüksek enflasyon) ise Fed’in işsizlikteki yükselişe karşın zaman zaman faiz artırımına gittiği görülmektedir. Bu gibi dönemlerde ise Fed’in faiz artırımını, o dönemlerde enflasyonun yüksek seviyelerde gerçekleşmesinden dolayı işsizlik oranının zirveyi görmesinden hemen sonra yaşadığı gerilemenin ardından gerçekleştirmiştir. Çekirdek enflasyonun hala oldukça düşük seviyelerde olduğu dikkate alındığında Fed’in para
Kriz sonrası dönemlerde Fed’in ilk parasal sıkılaştırmaya başlama tarihi
İşsizlik oranının zirve yaptığı seviyeden sonra meydana gelen gerileme (%)
İşsizlik oranının zirve yaptığı tarihten sonra geçen süre (ay)
Aralık 1954 ‐%1.1 3
Ağustos 1958 ‐%0.1 1
Şubat 1962 ‐%1.6 9
Nisan 1971 ‐%0.2 4
Haziran 1975 ‐%0.2 1
Eylül 1980 ‐%0.3 2
Haziran 1983 ‐%0.7 6
Şubat 1994 ‐%1.2 20
Haziran 2004 ‐%0.7 12
Ortalama ‐%0.7 6
Kaynak: Bloomberg
0 2 4 6 8 10 12
0 5 10 15 20
25 ABD İşsizlik Oranı (%) FED Faiz Oranı (%)
Kaynak: Bloomberg
Stagflasyon süreci
politikasını sıkılaştırmak için işsizliğin tepe noktasını gördükten sonraki ortalama süre olan 6 ayın üzerinde 1994 veya 2004 yılında yaşanan resesyonlara benzer bir süreyi beklenmesi mümkün olabilir. Bu bağlamda işsizlik oranının zirve seviyesi olan %10.1’den %9.4’e gerilediği göz önüne alındığında, işsizlik oranındaki ortalama %0.7’lik gerilemenin gerçekleştiğinin görülmesine karşın, Fed üyelerinin işsizlik oranının uzunca bir süre daha %9 seviyesinin altına gerilemeyeceği yönünde fikir birliğinde bulunmaları, Fed’in 6 ay sonrasında yani Haziran ayında Faiz artırımına gitme ihtimalini azaltmaktadır. Bu ihtimali azaltan bir diğer etken ise, enflasyon cephesinden gelmektedir. ABD’de enflasyonun hala düşük seviyelerde bulunması ve hatta deflasyon riskinin enflasyon riskinden çok daha yüksek olması Fed’in faiz kararını ötelemesinde etkili olan bir diğer unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle en önemli indikatör olan işsizlik oranında belirgin bir düzelme olmaksızın FED’in 2012 yılına kadar faiz oranını %0.00‐
%0.25 aralığında tutmaya devam etmesi beklenmektedir.
ABD Merkez Bankası FED’in faiz politikasını belirlerken dikkate aldığı göstergelerden biri olan ABD çekirdek kişisel tüketim harcamaları (PCE) ve işsizlik oranı arasındaki ilişki tarihsel olarak incelendiğinde ise, son 50 yıldır işsizlik oranının yüksek olduğu dönemlerde (özellikle %8 seviyesinin üzerine çıktığı dönemlerde) çekirdek enflasyonda artış yaşanmadığı, aksine düşüş yaşandığı görülmektedir. Krizin ardından son 50 yılın en düşük seviyesine gerileyen çekirdek enflasyonda, mevcut tabloda ekonomik durgunluğun hala devam etmesine bağlı olarak enflasyonda aşağı yönlü risklerin devam etmesi beklenmektedir. Bu nedenle ABD’deki mevcut ekonomik görünüm enflasyon artış beklentilerinin aksine deflasyon riskinin devam ettiğine işaret etmektedir.
Kapasite kullanım oranının hala daha oldukça düşük seviyelerde olması, ücret artış hızının hala oldukça yavaş olduğu bir ortamda çekirdek enflasyonda artış olası gözükmemektedir. Bu da yakın gelecekte para politikasında bir değişikliğe gidilmesinin zor olacağını, yani faiz artırımının şimdilik 2011 yılında söz konusu olmayacağına işaret etmektedir.
0 2 4 6 8 10 12
0 2 4 6 8 10 12
1961 1964 1967 1970 1973 1976 1979 1982 1985 1988 1991 1994 1997 2000 2003 2006 2009
Çekirdek PCE (yoy %) İşsizlik Oranı (yoy %) (Sağ Eks.)
İşsizlik oranının yüksek olduğu dönemlerde enflasyon oranı düşüyor
Kaynak: Bloomberg
Açıklanacak Veriler (17‐24 Ocak 2011)
Ekonomi Gündemi Önceki Beklenti
17.01.2011 Türkiye İşsizlik(Ekim) 11.30% ‐‐
Tüketici Güven Endeksi(Aralık) 91.3 92
ABD Tatil
18.01.2011 ABD NY FED İmalat endeksi 10.57 13.0
Uzun Vadeli Sermaye Hareketleri (Kasım) 7.2 mlyr
İngiltere TÜFE (Aralık, y/y) %3.30 %3.34
Almanya ZEW Endeksi (Ocak) %4.3 %6.8
19.01.2011 ABD Haftalık Mortgage Verileri 482.7
Yeni Başlayan Konut İnşaatları (Aralık) 0.55 0.55
Konut Başlangıçları (Aralık, m/m) 53.9
Euro Bölgesi Cari İşlemler Dengesi (Kasım) ‐2.3 mlyr ‐5 mlyr
İngiltere İşsizlik Oranı (Kasım) %7.9 %7.9
20.01.2011 Türkiye Merkezi Yönetim Borç Stoku(Aralık) ‐‐ ‐‐
TCMB PPK Toplantısı(Faiz Kararı) %6.50 % 6.50
TCMB Beklenti Anketi ‐‐ ‐‐
ABD Haftalık İşsizlik Başvuruları 445 425
Philadelphia FED Endeksi (Ocak) 24.3 25
Öncül Göstergeler Endeksi (Ocak) %1.1 %0.6
İkinci El Konut Satışları (Aralık) 4.68 4.88
Euro Bölgesi Tüketici Güveni (Ocak) ‐11
Almanya ÜFE (Aralık, y/y) %4.4 %5.0
İtalya Sanayi Siparişleri (Kasım, a/a) %0.0
21.01.2011 Fransa PMI İmalat Endeksi (Ocak) 57.2
7
‐4
‐3
‐2
‐1 0 1 2 3 4 5 6
04.2006 11.2006 06.2007 01.2008 08.2008 03.2009 10.2009 05.2010 12.2010
Öncül Göstergeler Endeksi (6 aylık % Değ.) Öncül Göstergeler Endeksi
ABD EKONOMİK GÖSTERGELERİ EKONOMİK AKTİVİTE GÖSTERGELERİ
‐8
‐6
‐4
‐2 0 2 4 6 8 10
06.1990 06.1991 06.1992 06.1993 06.1994 06.1995 06.1996 06.1997 06.1998 06.1999 06.2000 06.2001 06.2002 06.2003 06.2004 06.2005 06.2006 06.2007 06.2008 06.2009 06.2010
ABD Büyüme
0 0,5 1 1,5 2 2,5 3 3,5
2010‐4Ç 2011‐1Ç 2011‐2Ç 2011‐3Ç 2011‐4Ç
ABD Büyüme Beklentisi (%, ç/ç) ABD Büyüme Beklentisi
‐8
‐6
‐4
‐2 0 2 4 6 8
30 35 40 45 50 55 60 65
06.2002 12.2002 06.2003 12.2003 06.2004 12.2004 06.2005 12.2005 06.2006 12.2006 06.2007 12.2007 06.2008 12.2008 06.2009 12.2009 06.2010 12.2010
ISM İmalat Endeksi GSYİH (%, ç/ç, Sağ Eksen) ISM İmalat ve Büyüme
‐8
‐6
‐4
‐2 0 2 4 6 8
30 35 40 45 50 55 60 65
06.2002 04.2003 02.2004 12.2004 10.2005 08.2006 06.2007 04.2008 02.2009 12.2009 10.2010
ISM Hizmetler Endeksi GSYİH (%, ç/ç, sağ eksen) ISM Hizmetler ve Büyüme
‐50
‐40
‐30
‐20
‐10 0 10 20 30 40
04.2005 09.2005 02.2006 07.2006 12.2006 05.2007 10.2007 03.2008 08.2008 01.2009 06.2009 11.2009 04.2010 09.2010
Empire State İmalat Endeksi Philly FED İmalat Endeksi Bölgesel Aktivite Endeksleri
8
2,5 2,6 2,7 2,8 2,9 3 3,1 3,2 3,3 3,4 3,5
0 1 2 3 4 5 6
10.2006 10.2007 10.2008 10.2009 10.2010
Michigan 1 yillik Enf. Endeksi
Michigan 5 yillik Enf. Endeksi (Sag Eksen) Michigan Enflasyon Beklentisi
‐1
‐0,5 0 0,5 1 1,5 2 2,5 3
10.2006 05.2007 12.2007 07.2008 02.2009 09.2009 04.2010 11.2010
5 Yıllık Başabaş (Breakeven) Enflasyon Beklentisi Piyasa Enflasyon Beklentisi
ENFLASYON GÖSTERGELERİ
‐3
‐2
‐1 0 1 2 3 4 5 6
0 0,5 1 1,5 2 2,5 3 3,5
11.2005 11.2006 11.2007 11.2008 11.2009 11.2010
Çekirdek Enflasyon (Gida ve Enerji Disi) (%, y/y) TÜFE (%, y/y)
TÜFE ve Çekirdek Enflasyon
0 0,5 1 1,5 2 2,5 3 3,5 4 4,5 5
11.2005 06.2006 01.2007 08.2007 03.2008 10.2008 05.2009 12.2009 07.2010
ÜFE (yıllık ‐ %)
ÜFE (yıllık ‐ %) ÜFE
0 20 40 60 80 100 120 140 160
0 0,5 1 1,5 2 2,5 3 3,5 4 4,5
10.2007 10.2008 10.2009 10.2010
Benzin Fiyatlari (Dolar)
Ham Petrol Fiyatlari (Dolar, Sag Eksen) Petrol ve Petrol Ürünleri Enflasyonu
‐2
‐1 0 1 2 3 4 5 6 7
11.2006 11.2007 11.2008 11.2009 11.2010
Gida Fiyatlari (%, y/y) Gida Enflasyonu
9
DIŞ TİCARET GÖSTERGELERİ
TÜKETİM GÖSTERGELERİ
‐90
‐80
‐70
‐60
‐50
‐40
‐30
‐20
‐10 0
10.2006 10.2007 10.2008 10.2009 10.2010
Dis Ticaret Dengesi Dis Ticaret Dengesi (Petrol Hariç)
ABD Dis Ticaret Dengesi
‐100
‐50 0 50 100 150 200
08.2006 08.2007 08.2008 08.2009 08.2010
ABD Net Menkul Kiymet Yatirimi (Milyar $) ABD Menkul Kiymetlerine Net Yabanci Yatirimi
‐15
‐10
‐5 0 5 10
11.2006 11.2007 11.2008 11.2009 11.2010
Perakende Satislar (%, y/y) Perakende Satislar (Oto Hariç, %, y/y) Perakende Satislar (Gaz Hariç, %, y/y)
Perakende Satislar
‐3
‐2
‐1 0 1 2 3 4 5 6
11.2008 11.2009 11.2010
ICSC Magaza Zinciri Satislari (%, y/y) Haftalik Perakende Satis Verileri
‐3
‐2
‐1 0 1 2 3 4 5
12.2001 12.2003 12.2005 12.2007 12.2009
Reel Tüketim Harcamalari (%, y/y) Tüketim Harcamalari
50 55 60 65 70 75 80 85 90 95 100
10.2006 10.2007 10.2008 10.2009 10.2010
Michigan Ünv. Tüketici Güven Endeksi Michigan Tüketici Güven Endeksi
10
KONUT PİYASASI GÖSTERGELERİ
2,5 3 3,5 4 4,5 5 5,5 6 6,5 7
70 75 80 85 90 95 100 105 110 115
08.2006 08.2007 08.2008 08.2009 08.2010
Bekleyen Konut Satislari Endeksi
Ikinci El Konut Satislari (Milyon, Sag Eksen) Konut Satislari
‐25
‐20
‐15
‐10
‐5 0 5 10 15 20
11.2005 11.2006 11.2007 11.2008 11.2009 11.2010
Case Shiller Konut Fiyat Endeksi
Case Shiller Konut Fiyat Endeksi Konut Fiyatlari
3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13
10.2006 10.2007 10.2008 10.2009 10.2010
Yeni Konut Arzi (mlyn adet)
Yeni Konut Arzi (mlyn adet) Yeni Konut Arzi
5 5,5 6 6,5 7 7,5
4 4,5 5 5,5 6 6,5 7
10.2006 04.2007 10.2007 04.2008 10.2008 04.2009 10.2009 04.2010 10.2010
Mortgage Faiz (Sabit Faizli)
Mortgage Faiz (Değişken Faizli, Sağ Eksen) İpotekli Konut Kredisi Faizleri
11
İŞGÜCÜ PİYASASI GÖSTERGELERİ
250 300 350 400 450 500 550 600 650 700
03.2008 08.2008 01.2009 06.2009 11.2009 04.2010 09.2010
Haftalik Issizlik Basvurulari (Bin) Haftalik Issizlik Basvurulari (4 Haf. H.O.)
Issizlik Basvurulari
1,5 2 2,5 3 3,5 4 4,5
10.2006 05.2007 12.2007 07.2008 02.2009 09.2009 04.2010 11.2010
Ortalama Saatlik Ücret (%, y/y) Ortalama Saatlik Ücret
3 4 5 6 7 8 9 10 11
08.2006 04.2007 12.2007 08.2008 04.2009 12.2009 08.2010
Issizlik Orani (%) Issizlik Orani
‐900
‐700
‐500
‐300
‐100 100 300 500
08.2006 03.2007 10.2007 05.2008 12.2008 07.2009 02.2010 09.2010
Tarim Disi Istihdam Aylik Degisim (Bin Kisi) Tarim Disi Istihdam
12
EURO BÖLGESİ AKTİVİTE GÖSTERGELERİ
İmalat Sanayi PMI Büyüme (Çeyreklik)
Sanayi Üretimi ve Güven Endeksi Hizmetler PMI
Büyüme Tahminleri
‐4
‐3
‐2
‐1 0 1 2 3
12.06 06.07 12.07 06.08 12.08 06.09 12.09 06.10
Euro Bölgesi(ç/ç) Almanya(ç/ç) Fransa(ç/ç)
0 1 1 2 2 3 3 4 4 5 5
2010‐4Ç 2011‐1Ç 2011‐2Ç 2011‐3Ç
%
Euro Bölgesi Almanya Ingiltere
‐20
‐15
‐10
‐5 0 5 10
‐40
‐35
‐30
‐25
‐20
‐15
‐10
‐5 0 5 10
2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
Euro Bölgesi Sanayi Güveni (2 ay ileri, sag eksen) Sanayi Üretim Endeksi (% ‐ 3ay Ort/3 ay Ort)
35 40 45 50 55 60 65
2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
Euro Bölgesi Ingiltere
Fransa Almanya
30 35 40 45 50 55 60 65
2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
Euro Bölgesi Ingiltere
Fransa Almanya
13
DIŞ TİCARET GÖSTERGELERİ
ENFLASYON GÖSTERGELERİ
İthalat‐İhracat Dış Ticaret Dengesi
TÜFE ve Çekirdek Enflasyonu
Ülkeler Bazında TÜFE
ÜFE ve Çekirdek Enflasyonu
‐9
‐4 1 6 11 16
‐10
‐8
‐6
‐4
‐2 0 2
2002 2004 2006 2008 2010
Fransa Dış Ticaret Dengesi (milyar euro,sol eksen) Euro Bölgesi Dış Ticaret Dengesi (milyar euro) Almanya Dış Ticaret Dengesi (milyar euro)
0 0,5 1 1,5 2 2,5 3
‐1 0 1 2 3 4 5
1998 2000 2002 2004 2006 2008 2010
Euro Bölgesi TÜFE (% ‐ y/y, Sol Eksen) Çekirdek Enflasyon (% ‐ y/y)
0 0,5 1 1,5 2 2,5 3
‐10
‐8
‐6
‐4
‐2 0 2 4 6 8 10
1998 2000 2002 2004 2006 2008 2010
Euro Bölgesi ÜFE (y/y)
Çekirdek Enflasyon (y/y, Sağ Eksen)
‐2
‐1 0 1 2 3 4 5 6
2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
(%)
İspanya TÜFE(y/y) İtalya TÜFE(y/y) Almanya TÜFE(y/y) Fransa TÜFE(y/y)
‐30
‐20
‐10 0 10 20 30 40 50
‐40
‐30
‐20
‐10 0 10 20 30 40
2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Euro Bölgesi İthalat (%‐y/y)
Euro Bölgesi İhracat (%‐y/y,Sağ Eksen)
14
İŞGÜCÜ GÖSTERGELERİ
7 7,5 8 8,5 9 9,5 10 10,5
İşsizlik Oranı
TÜKETİM GÖSTERGELERİ
İşsizlik Oranı İstihdam ve PMI
Özel Tüketim Krediler
Tüketici Kredileri Perakende Satışlar ve Özel Tüketim
‐2,5
‐2
‐1,5
‐1
‐0,5 0 0,5 1 1,5 2 2,5
35 40 45 50 55 60 65
2006 2007 2008 2009
Bileşik PMI (sol eksen) Euro Bölgesi İstihdam (% ‐ y/y)
‐2,5
‐2
‐1,5
‐1
‐0,5 0 0,5 1 1,5 2
2006Ç4 2007Ç2 2007Ç4 2008Ç2 2008Ç4 2009Ç2 2009Ç4 2010Ç2 1900Ç0
(%)
Euro Bölgesi Özel Tüketim Almanya Özel Tüketim Fransa Özel Tüketim
‐2 0 2 4 6 8 10
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Tüketici Kredileri ( % ‐ y/y)
‐2
‐1,5
‐1
‐0,5 0 0,5 1 1,5 2
04Ç4 05Ç1 05Ç2 05Ç3 05Ç4 06Ç1 06Ç2 06Ç3 06Ç4 07Ç1 07Ç2 07Ç3 07Ç4 08Ç1 08Ç2 08Ç3 08Ç4 09Ç1 09Ç2 09Ç3 09Ç4 10Ç1 10Ç2
Euro Bölgesi Perakende Satışlar (% ‐ ç/ç) Özel Tüketim (% ‐ ç/ç)
‐2 0 2 4 6 8 10 12
‐5 0 5 10 15 20
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Reel Sektör Kredileri (% ‐ y/y)
Hanehalkı Kredileri (% ‐ y/y, Sağ Eksen)
15
Tüketici Güven Endeksi ve Özel Tüketim Perakende Satışlar
‐1,5
‐1
‐0,5 0 0,5 1 1,5 2 2,5
‐40
‐35
‐30
‐25
‐20
‐15
‐10
‐5 0 5
1994 1996 1998 2000 2002 2004 2006 2008 Tüketici Güveni
Özel Tüketim (% ‐ y/y, Sağ Eksen)
-4 -3 -2 -1 0 1 2 3 4
2005Ç2 2005Ç4 2006Ç2 2006Ç4 2007Ç2 2007Ç4 2008Ç2 2008Ç4 2009Ç2 2009Ç4 2010Ç2
(% , ç/ç)
Euro Bölgesi Perakende Satışları Almanya Perakende Satışları Fransa Perakende Satışları
16
LİKİDİTE GÖSTERGELERİ
‐50 0 50 100 150 200 250 300 350 400
04.05.2007 04.09.2007 04.01.2008 04.05.2008 04.09.2008 04.01.2009 04.05.2009 04.09.2009 04.01.2010 04.05.2010 04.09.2010 04.01.2011
bps
USD Spread GBP Spread
Euro Spread AUD Spread
LIBOR ve OIS Spreadleri
0 1 2 3 4 5 6 7
04.05.2007 04.09.2007 04.01.2008 04.05.2008 04.09.2008 04.01.2009 04.05.2009 04.09.2009 04.01.2010 04.05.2010 04.09.2010 04.01.2011
%
FED Faiz Oranı 3 ay USD Libor
3 ay Haz. Bon. Getirisi 3 ay ABCP Getirisi 3 ay USD OIS
ABD Kısa Vadeli Faiz Oranları
0 1 2 3 4 5 6
11.05.2007 11.09.2007 11.01.2008 11.05.2008 11.09.2008 11.01.2009 11.05.2009 11.09.2009 11.01.2010 11.05.2010 11.09.2010 11.01.2011
%
ECB Faiz Oranı 3 ay Euro Libor
3 ay Göst. Haz. Bon. Getirisi 3 ay Euro OIS Euro Bölgesi Kısa Vadeli Faiz Oranları
0 1 2 3 4 5 6 7 8
15.06.2007 15.10.2007 15.02.2008 15.06.2008 15.10.2008 15.02.2009 15.06.2009 15.10.2009 15.02.2010 15.06.2010 15.10.2010
%
BoE Faiz Oranı 3 ay GBP Libor
3 ay Göst. Haz. Bon. Getirisi 3 ay GBP OIS İngiltere Kısa Vadeli Faiz Oranları