Yeni Doğanın Yeni Yeni Doğanın Yeni
Yaşama Uyumu Yaşama Uyumu
Yeni Doğanın Yeni Yeni Doğanın Yeni
Yaşama Uyumu Yaşama Uyumu
Dr. Öğr. Üyesi Gökçe Karaman Dr. Öğr. Üyesi Gökçe Karaman
Benli Benli
Ankara Üniversitesi EBF Okul Ankara Üniversitesi EBF Okul
Öncesi Eğitim Anabilim Dalı
Öncesi Eğitim Anabilim Dalı
Yeni Doğanın Yeni Yaşama Uyumu
• Yaşama uyum, vücudun tüm organlarında bazı fonksiyonel değişimleri gerektirir.
• Doğumda fetüsün placentadan ayrılması.
• Fetüsün uterusun stabil ortamından
ayrılmasıdır.
3
Yeni Doğanın Yeni Yaşama Uyumu
Fötal hayatta akciğerler sıvı ile doludur.
Akciğerlerdeki bu sıvı önemli bir biyokimyasal madde içerir. Doğumdan sonra akciğerlere hava girince
alveollerin duvarı hava/sıvı yüzeyi ile örtülüdür. Bu madde, yüzey geriliminin etkisini azaltacak ve
alveollerdeki genişlemeyi kolaylaştırarak küçük
alveollerin yapışmasını önler. Doğumdan hemen sonra normal solunumun sağlanmaması doğum asfiksisi diye adlandırılan duruma neden olabilir.
Yeni Doğanın Yeni Yaşama Uyumu
Doğum asfiksisinin nedenleri;
*doğum olayının uzaması,
*doğum sırasında anneye verilen ilaçlar,
*doğumda mekonyum yutulması,
*beyin travması vb.
5
• Bebeğin sıcak tutulmasına özen gösterilmelidir.
Fetüsün vücut ısısı anneninkinden 1 derece kadar daha yüksektir.
• Anne sütü ile erken beslenme sağlanmalıdır.
Yeni doğan bebek, 24 saatte 8-12 defa, yani 2- 3 saatte bir, emmek isteyebilir.
• Hava yollarının açık tutulması sağlanmalıdır.
Yeni Doğanın Yeni Yaşama Uyumu
• GAZ ÇIKARMA: Bebeğin emerken yuttuğu havayı
çıkarması, onu rahatlatacaktır. Emzirmenin ortasında ve sonunda gazını çıkarmak uygun olur, çünkü yuttuğu hava bebeği rahatsız ederek daha fazla emmesine engel
olabilir.
• Gazını çıkarmak için, bebek omzun üstüne veya kucağa yatırılır veya kucakta oturtulur, usulca sırtı sıvazlanır.
Yeni Doğanın Yeni Yaşama Uyumu
7
Yeni Doğan Bebeğin Bakımı
• GÖBEĞİN BAKIMI: Enfeksiyon gelişimini önlemek için göbek kordonunu temiz tutmak gereklidir. Bunun için; her bez değişiminde, alkol veya doktorun önerdiği başka bir antiseptik solüsyona batırılmış bir kulak temizleme
çubuğuyla kordonun özellikle tabanı silinmelidir. Bu işlem, bebeğin canını yakmaz .
• Göbek, 3-4 gün içinde düşebileceği gibi bu süre 15-20 güne kadar da uzayabilir.
• Göbek düşene kadar, bebeğin bezini göbek kordonu dışarıda kalacak şekilde aşağıdan bağlanmalıdır. Bebek suya sokarak banyo yaptırılmamalı, sadece silinmelidir.
• Yeni doğan bebek, günde 6-8 bez ıslatabilir.
• İlk günlerde gaitanın rengi daha koyudur, sonra açılır.
• Bez kirlenince hemen değiştirilmelidir. Bebeğin altını temizleyerek pişikler önlenmiş olur.
• Kız bebeklerde alt temizliği mutlaka önden arkaya doğru yapılmalıdır.
• Erkek bebeklerde, sünnet derisini geriye çekip temizlemeye çalışılmamalıdır.
Yeni Doğan Bebeğin Bakımı
9
• Bebeğin gözlerini enfeksiyonlardan korumak için %1’lik gümüş nitrat solüsyonundan birer damla damlatılmalıdır.
• Bebeğe yumuşak, pamuklu, kaynatılabilen ya da yüksek ısıda yıkanabilen giysiler giydirilmelidir.
• Bebeğin yatağı çok yumuşak olmamalı, ter emici ve hava geçirici olmalıdır.
Yeni Doğan Bebeğin Bakımı
• Yatırırken yüzüstü yatırılmamalıdır.
• Boğulmanın önüne geçmek için bebek yatağında yastık, büyük oyuncak, plastik poşet türü şeyler
bulundurulmamalıdır.
• Araba yolculuklarında bebeğin yaş ve kilosuna uygun araba koltuğu kullanılmalıdır. Yeni doğan bebek rahat etmesi için, kenarlardan rulo yapılmış havlularla desteklenebilir.
• Araba hareket halindeyken, ağlayan bebeği sakinleştirmek veya emzirmek için koltuğundan alınmamalı, gerekirse araç durdurulmalıdır.
Yeni Doğan Bebeğin Bakımı
11
Yeni Doğan Bebeğin Gelişimi
• Karın üstü yatarken başını kısa süre kaldırabilir.
Oturtulursa başı düşer.
• Annesinin kokusunu tanır.
• Gereksinimlerini zamanında karşılayarak temel güven duygusunu geliştirin. Ağlayınca karşılık gören, sıkıntısı giderilen bebek hayata güvenli bir başlangıç yapacak, özgüven geliştirecektir.
Yeni Doğan Bebeğin Duyuları
• Yeni doğan, yaşamla duyuları aracılığıyla tanışmakta ve öğrenmektedir.
• Dokunma: Yeni doğan dokunmaya, ısı değişimine ve acıya karşı duyarlıdır. Bununla birlikte, dokunma duyusunun ilk 5 ayda dudaklar ve dil dışında tam gelişmemiş olduğu
belirtilmektedir.
• Tat alma: Bebeklerin içme sularına tuz karıştırıldığında emmeyi kestikleri, tatlı bir içecek verildiğinde emme
süresini uzattıkları görülmüştür. Yüz ifadelerinden de farklı tatları ayırt edebildikleri görülmektedir.
13
• Koku alma: Bebeklerin kokulara verdikleri tepkiler
yetişkinlerinkine çok benzer olduğu bulunmuştur. Burun deliklerine hafif bir amonyak kokusu verildiğinde bile 6 günden küçük bebeklerin bile başlarını diğer yöne
çevirdikleri görülmüştür.
• İşitme: Pek çok sesi işitebilmekte ancak bazı seslere daha duyarlı oldukları bilinmektedir. İnsan sesine karşı daha
duyarlıdırlar. Şiddetli sesleri duyar ve irkilir.
• Görme: En az gelişmiş duyularıdır. Göz kasları ve hücreleri, optik sinirler ve görmeyle ilgili diğer yapıların gelişimi
doğumdan sonra da sürmektedir. Bu nedenle gözleri çok iyi odaklama yapamaz. Yaklaşık 20 cm’ lik bir mesafeyi görebilir.
En çok yüzlere ve parlak, kontrast renklere bakmayı sever.
Yeni Doğan Bebeğin Duyuları
Yeni Doğanda Uyku
• Bebeklerin uyku düzenleri farklılık gösterir. İlk aylarda genellikle günde 15-18 saati uykuda geçirecektir. 4
saatte 30 dakika kadar uyanık olabilir.
• Gece ve gündüz farkını bilmez .Zamanla belli bir
uyuma ve uyanma düzeni oluşacak, gündüzleri 1-3 saat kadar, geceleri 3-6 saat kadar uyumaya başlayacaktır.
• Bebek uyurken yan veya sırtüstü yatırılmalıdır.
15
Yeni Doğanda Ağlama
• Ağlama bebeğin iletişim kurma yoludur. İlk haftalarda Bebekler günde 2-3 saat ağlayabilirler. Hatta, ilk 6-8 hafta boyunca ağlama giderek artar.
• Farklı nedenlerle farklı ağlamalar olabilir. Zamanla, anneler bunu ayırt etmeye başlarlar. Ancak her
ağlamanın da belli bir nedeni olmayabilir, bazen bebek nedensiz de ağlayabilir.
•
Yeni Doğanın Beslenmesi
• İlk 4-6 saat içinde başlanmalıdır.
• Yeterli kolostrum olmasa bile emme hareketi laktasyonu (süt salgılanmasını) uyaracaktır.
• Sağlıklı bir bebek beslenmeye anne sütü ile başlamalıdır.
• Bir öğünde 30ml sütü rahatça alabilir ve 4-5 gün
içinde bu miktar 80-90 ml kadar çıkar. İlave suya
gerek yoktur.
17
Anne Sütünün Özellikleri
• Bebek için ideal bileşime sahiptir. Bebeğin ilk aylarda tüm ihtiyaçlarını karşılayacak özelliğe sahiptir. Anne sütünün % 95’i sudur.
• Sterildir yani mikrop içermez.
• Sindirimi bebek için en kolay besin maddesidir.
• Her zaman en uygun sıcaklık olan beden ısısındadır.
• Her zaman taze ve içilmeye hazır haldedir. Anne memesini emmek bebeğe anneye temas etmeyi sağlayarak duygusal iletişimine yarar sağlar.
• İçerisinde ancak insanlarda bulunan bazı özel yapıda immunglobin gibi maddeler bulunur. Bunlar bir çok hastalığa karşı koruyucu rol oynar.
• Anne sütü ile beslenen bebeklerde bir çok enfeksiyon daha az görülür.
Süt salgılanmasına etki eden durumlar:
• Annenin ruhsal durumu
• İlk beslenmeye başlangıç zamanı. Doğumdan sonra en kısa sürede ilk meme emzirme başlanmalıdır. En erken süre tercih edilir. Süt gelmese bile emzirilmelidir. Bu refleksin oluşmasını ve sütün
salgılanmasını başlatacaktır. Diğer bir yandan annenin kolostrum denilen ilk ağız sütü bebek için çok önemlidir. Bu renk ve kıvam olarak sütten farklıdır. Rengi daha kirli sarı, bulanıktır.
• Emzirme süresi ve aralıkları. 15-20 dakikalık bir emzirme süresi ve bunun 1-2 saatlik aralıklarla yapılması süt salgılanmasını arttırır.
• Uygun ortam ısısı.
Yeni Doğanın Beslenmesi
19
• Yeterli beslenme ve sıvı alımı. Emziren bir anne kendi
ihtiyaçlarının biraz üzerinde beslenmesi süt salgılanması için yeterlidir. Protein, yağ ve karbonhidratların karışık yenilmesi, kayıpların göz önüne alınarak uygun miktarda vitamin ve
minerallerin karşılanması gerekir.
• Anne sütünün % 95’i sudur. Anne kendi doğal gereksinmesi dışında süt salgısı için yetecek sıvı almak zorundadır. Normalde bir
insanın mevsimine göre sıvı alımının 1,5 - 2,5 litre olması gerektiği, ek olarak da süt salgısı da düşünülerek emziren bir kadının 3-4 litre sıvı alması uygun olacaktır.
Yeni Doğanın Beslenmesi
Anne Sütü Vermenin Uygun Olmadığı Durumlar
• Annede meme iltihabı oluşması.
• Annenin herhangi bir nedenle süte geçen ve bebeğe zararlı olabilecek ilaç kullanma zorunluluğu.
• Annenin sütten geçebilecek veya solunum yolu ile bulaşabilecek bir hastalığı olması. Bazı hastalıkların mikrobu sütten bebeğe
geçebilecek özellik taşır. Bu tür hastalıklar nadirdir fakat solunum yolu ile geçen hastalıklarla çok daha sık olarak karşılaşılır. Bu
durumda anne sütü kesilmesi kesin şart değildir. Anne emzirme
esnasında ağız ve burnunu bir tıbbi maske ile kapatabilirse bulaşma olasılığı büyük ölçüde azalır.
21
Yeni Doğan Kontrolleri
• 0-48 saat 1-2 defa
• 0-3 ay 15 günde bir
• 4-12 ay Ayda bir
• 13-24 ay 2 ayda bir
• 3-6 yaş 3 ayda bir
Yeni Doğan Kontrolleri
• Bebeklerde doğduklarında kafataslarında iki adet yumuşak alan vardır. Fontanel (bıngıldak) adı
verilen ve parmakla basınca altında kemik olmadığından içine göçen yapılar kafatası gelişiminde çok önemlidirler.
• Önde alnın hemen üstünde yer alan ve daha büyük
olan dörtgen şekilli büyük fontanel, bir de kafanın
arkasında yer alan daha ufak üçgen şekilli küçük
fontanel vardır.
23
Yeni Doğan Kontrolleri
• Küçük fontanel genellikle 2-6 ay
arası, büyük fontanel ise 18 aylıkken kapanır ve ortadan kaybolur.
Fontanellerin üzerini kaplayan zar
oldukça kalın ve dayanıklıdır. Bu
yüzden bebeğin başını yıkamak ve
kurulamak bebeğe zarar vermez.
25
PREMATÜRE BEBEKLER
Zamanında doğan bebekler, normal gebelik süresi olan 38-40 haftayı
tamamlayan bebeklerdir. 38 haftanın altında doğan bebeklere ise prematüre
bebekler ya da erken doğan bebekler denir.
Zayıf ve normalden kısa boyludurlar.
27
Prematürelik üç grupta incelenir
• 1. Grup 36-38 haftalık olanlar sınırda prematürelik durumudur.
Bunlar genellikle hafif derecede de olsa beslenme bozukluğu, sarılık, enfeksiyonlara karşı direnç düşüklüğü gösterirler. İlk
günden itibaren iyi bir bakım ve korunmaya alınırlarsa yaşatılmaları zor değildir.
• 2. Grup 31-36 haftalık olanlar orta derecede prematürelik
durumudur. Bunlarda sık sık solunum durması, beslenmede güçlükler, enfeksiyonlara karşı aşırı derecede direnç düşüklüğü vardır. Pek
çoğu enfeksiyondan kaybedilir.
• 3. Grup ise 24-30 haftalık ileri derecede prematürelik
durumudur. Bu bebekler ileri derecede solunum ve dolaşım güçlüğü gösterirler. Tüm çabalara rağmen kaybedilirler. Bir bebeğin
prematüre olarak doğacağı anlaşılırsa yine olanaklar oranında anne dinlenmeye alınmalı ve olay geciktirilmeye çalışılmalıdır. Fakat buna olanak olmazsa kuvözde steril şartlar altında bakılması gereklidir.
Prematüre Doğumun Nedenleri
Anneye ait nedenler
• Anne uterusunun fetüsü koruyamayacak durumda olması,
• Suni olarak gebeliğin herhangi bir nedenle durdurulmuş olması,
• Placentanın erken ayrılması,
• Annenin ağır beslenme yetersizliği, anemi
• Annede görülen ağır kalp, akciğer, böbrek ve jinekolojik hastalıkları, toksemi (pre eklamsi- eklamsi
• Alt sosyo-ekonomik düzeyin getirdiği ağır işte çalışma, gebelik bakım eksikliği, eğitimsizlik gibi sorunlar,
• Annenin geçirmiş olduğu enfeksiyonlar,
• Ruhsal-fiziksel travmalar,
• Annenin aşırı alkol ve sigara kullanımı,
• Anne yaşının 17’den küçük, 37’den büyük olması.
29
Prematüre Doğumun Nedenleri
Bebeğe ait nedenler
• Çoğul gebelikler,
• Kromozom anomalileri,
• Hidro amnioz (Amnion sıvısının normalde 1lt olması gerekirken daha fazla olması)
• Intra-uterin hayatta geçirilen enfeksiyonlar
(Konjenital kızamıkcık ve diğer virüs hastalıkları)
• Placentanın yerleşim kusurları ve damar anomalileri
Prematüre Bebeklerin Fiziksel Özellikleri
• Kafa oval, fontaneller büyük ve süturlar arası genişlik fazladır.
• Burun, alt çene ve kulak ufacıktır.
• Kulaklar yumuşak, kafaya yakın ve kulak kepçeleri kıvrımları henüz tam şekillenmemiştir.
• El ve ayak tırnakları parmak ucuna tam inmemiştir ve çok yumuşaktır.
• El ve ayak tabanındaki deri çizgileri bir veya bir kaç tanedir, tam gelişmemiştir.
• Derileri ince, pembe kırmızı görünümdedir.
• Bebeğin yüz görünümü ihtiyar bir ifade taşır. Derinin üzerindeki vernix kaseosa maddesi normal bebeklere nazaran daha azdır.
• Karın gergin ve kabarıktır.
• Erkek prematüre bebeklerde testisler scrotuma (testis torbası) henüz inmemiştir.
31
DOĞUM AĞIRLIĞI EKSİK BEBEKLER
• Gebelik süresini tamamlamış olduğu halde zamanında doğan bir bebeğin doğum ağırlığına ulaşamayıp 2.5 kg’ın altında doğan bebeklere doğum ağırlığı eksik bebek adı verilir. Doğum ağırlığı eksik bebekler iki grupta toplanabilirler.
• Birinci grupta olanlar, doğumdan sonraki hayatta görülen ağır
malnütrisyonlu çocuklara bir benzerlik gösterirler. Vücut hücreleri sayı itibarıyla normal fakat hücre sitoplazmaları çok azalmıştır. Bu nedenle derileri buruşuk, deri altı yağ dokuları çok az, yanakları çökük yaşlı görünümündedir.
• İkinci grupta olanlar ise vücut hücreleri sayı itibarıyla eksik bazen kusurlu fakat sitoplazmaları dolgundur. Bu duruma bağlı olarak çeşitli konjenital anomalileri vardır. Gebelikte geçirilen enfeksiyonlar buna yol açmıştır.
Doğum Ağırlığı Eksikliğinin Nedenleri
• Placenta yetmezliği
• Sosyo-ekonomik faktörler
• Annenin akut-kronik hastalıkları
• Gebelik bakım ve beslenme yetersizlikleri
• Annenin ağır işte çalışması
• Annenin çok fazla miktarda sigara içmesi.
33
Prematüre ve Doğum Ağırlığı Eksik Bebeklerde Görülebilecek Durumlar
• *Prematüre bebeklerin ağlaması zayıf ve tek düzedir.
• *Vücut ısıları normalden çok düşük ve düzensizdir.
• *Solunumları zayıftır. Sık sık solunum durması nöbetleri ortaya çıkabilir.
• *Sık ve derin uyurlar.
• *Hareketleri ve emmeleri zayıftır.
• *Gebelik süresi kısaldıkça, bebeğin ekstra uterin yaşam şartlarına uyabilme şansı zayıftır.
• *Her türlü enfeksiyona açıktırlar. Özellikle akciğer enfeksiyonları sık görülür.
• *Karbonhidrat depoları zayıftır.
• *Karaciğerleri tam olgunlaşmamıştır. Enzimler henüz salgılanmaya başlamadığından fizyolojik sarılığı ağır geçirirler.
• *Karaciğerdeki demir deposu fakirdir. Koruyucu demir tedavisi verilmesi gerekir.
• Bu bebekler normal zamanında doğan bebeklere göre daha sık izlenmelidir.
• Beslenmelerine gereken önem verilmelidir.
• Kolayca kusabilirler.
POSTMATÜRE BEBEKLER
• 38- 40 haftayı bir kaç hafta aşan bebeklerdir. Üç haftadan fazla geçmişse ölüm tehlikesi vardır. Amnion sıvıları oldukça azalmıştır.
• Bebekler iri yapılıdırlar.
• Deri yağları azalmıştır. Hafif kırışık, çatlak olabilir.
• Vernix caseosa azalmıştır ve sarı renge boyanmıştır.
• Göbek kordonu ve amnion sıvısı mekonyum ile boyanmıştır.
• Saçlar oldukça dökülmüştür, tırnaklar uzamıştır.
• Bebeğin postmatüre doğacağı anlaşılırsa anne ve bebek izlenime alınır
35
AŞI TAKVİMİ
1.HEPATİT B AŞISI Hepatit B aşısı bebek doğar doğmaz
yapılmalıdır.Eğer annede hepatit B taşıyıcılığı varsa aşı ile birlikte hiperimmun gammaglobülün uygulanır. Aşının 2. dozu 1 ay sonra 3.
dozu 6 ay sonra yapılır.
2.BCG AŞISI 2. Ayda uygulanır. Tek doz yapılır. 5 yaşında PPD kontrolü ile tekrarlanır. Aşıdan 3-4 hafta sonra aşı yerinde
kızarıklık ve kabuklanma görülür. Bu aşının tuttuğunu gösterir.
Bazen aşıdan sonra koltuk altında BCG adeniti dediğimiz bir şişlik görülebilir. Böyle durumlarda hekime başvurulmalıdır.
AŞI TAKVİMİ
3.DİFTERİ-BOĞMACA-TETANOS-ÇOCUKFELCİ-HİB AŞISI 5 li karma aşı dediğimiz aşıdır. İlk dozu 2. ayda BCG aşısı ile beraber
uygulanır. 1-2 ay aralıklarla 3 kez yapılır. 18 ayda ve 5 yaşta tekrarlanır.
Ulusal aşı takviminde HİB aşısı bulunmaz. Aşı bazen ateşe neden olabilir.
4.PNÖMOKOK AŞISI Zatürye aşısı olarak da bilinir. Gelişmiş ülkelerde 2-3 yıldan beri her bebeğe uygulanmaktadır. Ülkemizde de yapılmaktadır. Pnomokoklar bebeklerde ve çocuklarda zatüryeye
sinüzite orta kulak iltihabına kana geçerek ağır ciddi enfeksiyonlara neden olabilir. Dünyada her yıl 5 yaşın altında bir milyonun üzerinde bebek pnömokok enfeksiyonları ile yaşamlarını kaybetmektedir.Bu da aşının ne kadar gerekli olduğunun bir kanıtıdır. Sağlık bakanlığının ulusal aşı takviminde yoktur.
37
AŞI TAKVİMİ
• 5.KIZAMIK-KIZAMIKÇIK-KABAKULAK AŞISI Üçlü karma denilen aşıdır. 1 yaşında ilk dozu uygulanır. 5 yaşta rapeli yapılır.
Eğer kızamık salgını varsa 9 aydan itibaren tek olarak kızamık aşısı yapılır 15.ayda üçlü aşı tekrar edilir. Bazen kızamığa benzer
döküntüler 3-4 gün sonra hafif bir ateşle görülebilir.
• 6.SU ÇİÇEĞİ AŞISI Tek doz olarak cilt altına uygulanır. 12. aydan sonra yapılır.
• 7.HEPATİT A AŞISI Ülkemizde 2 yaşından sonra 6 ay ara ile uygulanır.
• 8.GRİP AŞISI Son yıllarda bebeklik döneminde de uygulanmaya başlanmıştır. 3 yaşın altında 2 doz halinde yarımşar olarak bir ay ara ile uygulanır. 3 yaşın üzerinde tek doz uygulaması yeterlidir.