• Sonuç bulunamadı

TÜRKİYE DE ELEKTRİK DAĞITIMINDA KAYIP-KAÇAĞIN ANALİZİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "TÜRKİYE DE ELEKTRİK DAĞITIMINDA KAYIP-KAÇAĞIN ANALİZİ"

Copied!
51
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TÜRKİYE’DE ELEKTRİK

DAĞITIMINDA KAYIP-KAÇAĞIN ANALİZİ

(Üçüncü Versiyon)

ERCÜMENT CAMADAN

4 Temmuz 2020

(2)

ÜÇÜNCÜ VERSİYONA ÖNSÖZ

Bu versiyonda dokümanı 2019 yılı fiili kayıp-kaçak oranları ile 2020 yılı hedef oranlarını dikkate alarak güncelledim. Bir de kaçağın maliyetinin yansıtılma biçiminin değerlendirildiği 10 numaralı bölümü ekledim. Umarım faydalı olur.

Saygılarımla

İKİNCİ VERSİYONA ÖNSÖZ

Bu versiyondaki iki yeni kısım yedinci bölüm ve 8.2 numaralı alt bölüm. İlki dağıtım kayıp-kaçak oranlarının kısa dönemde nasıl değişebileceğine ilişkin bir zihin jimnastiği. İkincisinde Türkiye’deki kayıp-kaçak oranı dünya genelindeki oranlarla karşılaştırılıyor. Hala bazı yazım hataları ve eksiklikler olabilir. Yine de elinizdeki doküman bu konudaki en detaylı çalışmalardan birisi ve en günceli. Görüş ve önerilerinizi paylaşırsanız beni memnun edersiniz.

Saygılarımla

BİRİNCİ VERSİYONA ÖNSÖZ

Bu doküman daha önce paylaşmış olduğum kayıp-kaçakla ilgili yazılardan derlendi. Yazıları bir araya getirirken yazıların sıralarını yeniden düzenleyerek bazı düzeltme ve güncellemeler yaptım.

Böyle bir dokümanı hazırlamaktaki amaçlarım fiili kayıp-kaçak oranının herkesçe görülebilmesi ve böylece tartışmaların doğru zeminde ilerlemesi, kayıp-kaçakla ilgili derli toplu bir belgeye herkesin erişebilmesi ve uzun vadede hafıza kaybının önüne geçmek amacıyla kayıp-kaçağa ilişkin uygulamaların tarihçesinin kayda geçirilmesi.

Tüm yazılar İngilizce bir klavyede yazıldı. Bu nedenle bazı yazım hataları mutlaka vardır. Ayrıca yazılar ikinci bir gözün değerlendirmesinden geçmedi. Tek kişinin yazdığı ve hızlıca kontrol ettiği bir metinde hatalar bulunması kaçınılmazdır. Bunları hoşgörüyle karşılarsanız sevinirim.

Saygılarımla

(3)

İÇİNDEKİLER

ÜÇÜNCÜ VERSİYONA ÖNSÖZ ... 1

İKİNCİ VERSİYONA ÖNSÖZ ... 1

BİRİNCİ VERSİYONA ÖNSÖZ ... 1

İÇİNDEKİLER ... 2

ŞEKİLLER LİSTESİ ... 4

TABLOLAR LİSTESİ ... 4

1. Giriş ... 5

2. Kayıp-Kaçak Hedefleri ... 5

2.1 Birinci uygulama dönemi (2006-2010) ... 5

2.2 İkinci uygulama dönemi (2011-2015) ... 6

2.3 Üçüncü uygulama dönemi (2016-2020) ... 8

3. Hedef Oranlar, Maliyet ve Kayıp-Kaçak Bedeli ... 11

3.1 Tek şirket, bölgesel tarife ... 12

3.2 Çok şirket, ulusal tarife ... 13

3.3 Mevsimsellik ... 16

4. Fiili Kayıp-Kaçak Oranları ... 18

5. Kayıp-Kaçakla Mücadelede Başarılı mıyız? ... 23

6. Dağıtım Şirketlerinin Kayıp-Kaçağa İlişkin Kazanç ve Kayıpları ... 27

7. Elektrik Dağıtımında Kayıp-Kaçağın Kısa Dönemde Geleceği ... 33

8. Dağıtım ve İletim Kaybının Toplamının Yıllar İtibarıyla Gelişimi ... 38

8.1 Türkiye’de kaybın gelişimi ... 38

8.2 Türkiye’de ve dünyada elektrik kayıp-kaçak oranları ... 40

9. Kayıp-Kaçak Bedeline İlişkin Bir Tarihçe ... 42

9.1 2006-2010 dönemi ... 42

9.2 2011-2012 dönemi ... 43

9.3 2013-2015 dönemi ... 44

8.4 2016 ve sonrası ... 44

10. Kaçağın Maliyetinin Yansıtılma Yönteminin Değerlendirilmesi ... 45

10.1 Kaçağın maliyetine elektriği kayıtlı kullanan tüketicinin katlanmasını nasıl açıklıyoruz? ... 45

10.2 Mevcut uygulama makul mu? ... 45

(4)

10.3 Kaçak bedelinin elektriği kayıtlı kullanan tüketicilere ödetilmesinin handikabı var mı? ... 46

10.4 Kaçak bedelinin vergiyle benzerliği nedir? ... 46

10.5 Kaçak bedeli kayıtlı elektrik tüketimi yerine tüm vatandaşlara yansıtılsa ne olur? Bu mümkün mü? ... 47

10.6 Verginin negatif yanları ... 47

10.7 Değerlendirme ... 48

11. Sonuç ... 48

(5)

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 1. Dağıtımda bölgesel kayıp-kaçak miktarı (2015-2019) ... 20

Şekil 2. Fiili kayıp-kaçak oranlarının gelişimi ... 23

Şekil 3. En yüksek kayıp-kaçak oranı olan üç bölgenin kayıp-kaçak hedefleri ... 24

Şekil 4. Fiili dağıtım kayıp-kaçak oranları (%) ... 34

Şekil 5. Kayıp-kaçak oranının en yüksek olduğu şirket dahil ve hariç dağıtım kayıp-kaçak oranı (%) ... 34

Şekil 6. Alternatif kayıp-kaçak oranları ... 35

Şekil 7. İlk dört ayda Dicle bölgesinde faturalandırılan tüketim (2016-2019) ... 37

Şekil 8. İletim ve dağıtım kaybının toplamı (1993-2018) ... 39

Şekil 9. Türkiye’de ve dünyada elektrik kayıp-kaçak oranlarının gelişimi ... 41

Şekil 10. Seçilmiş ülkelerde 2014 yılında elektrik kaybı ... 41

Şekil 11. Kayıp-kaçak bedelinin uygulanmasının kronolojik gösterimi ... 45

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1. 2006-2010 dönemi kayıp-kaçak hedefleri ... 6

Tablo 2. 2011-2015 dönemi için 2010 yılında onaylanan kayıp-kaçak hedefleri ... 8

Tablo 3. Hedefi güncellenen beş şirketin güncelleme öncesi ve sonrasındaki kayıp-kaçak hedefleri ... 8

Tablo 4. 2016-2020 kayıp-kaçak hedefleri ... 10

Tablo 5. 2006-2020 dönemi kayıp-kaçak hedefleri ... 11

Tablo 6. Fiili ve hedef oran arasındaki fark, kar ve zarar – tek şirket için farklı senaryoların gösterimi... 12

Tablo 7. Dört şirket ve ulusal tarife – kayıp-kaçak bedelinin hesaplanması ... 13

Tablo 8. Dört şirket ve ulusal tarife – öngörülerle gerçekleşmelerin aynı olduğu durum ... 14

Tablo 9. Dört şirket ve ulusal tarife – öngörülerle gerçekleşmelerin farklı olduğu bir senaryo ... 15

Tablo 10. Dört şirket ve ulusal tarife – öngörülerle gerçekleşmelerin farklı olduğu başka bir senaryo... 15

Tablo 11. Mevsimsellik ve kayıp-kaçak bedeli – örnek uygulamada hedef ve öngörüler ... 17

Tablo 12. Mevsimsellik ve kayıp-kaçak bedeli – örnek uygulamada öngörülerden farklı gerçekleşmenin etkisi ... 18

Tablo 13. Kayıp-kaçak miktar ve oranlarının farklı bir gösterimi ... 21

Tablo 14. Elektrik dağıtımında kayıp-kaçak oranları (2015-2019) ... 22

Tablo 15. 2006-2010 döneminde fiili kayıp-kaçak oranları ... 25

Tablo 16. 2011-2015 dönemi fiili kayıp-kaçak oranları ... 26

Tablo 17. 2016-2019 döneminde fiili kayıp-kaçak oranları ... 27

Tablo 18. Dağıtım şirketlerinin 2019 yılındaki kayıp-kazancının gösterilmesi ... 29

Tablo 19. Dağıtım şirketlerinin 2018 yılındaki kayıp-kazancının gösterilmesi ... 30

Tablo 20. Fiili ve hedef kayıp-kaçak oranlarının karşılaştırılması ... 30

Tablo 21. Dağıtım şirketlerinin 2017 yılındaki kayıp-kazancının gösterilmesi ... 31

Tablo 22. Dağıtım şirketlerinin 2016 yılındaki kayıp-kazancının gösterilmesi ... 32

Tablo 23. Dağıtım şirketlerinin 2015 yılındaki kayıp-kazancının gösterilmesi ... 33

Tablo 24. Dicle bölgesinde faturalandırılan elektrik (MWh) ... 36

Tablo 25. Dicle bölgesinde faturalandırılan aylık tarımsal sulama ve aydınlatma tüketimi ... 37

Tablo 26. Elektrikte toplam kayıp-kaçak oranı ... 40

(6)

1. Giriş

Kayıp-kaçak bedeli elektrik tarifelerinde önemli bir maliyet kalemi olması nedeniyle tartışma konusu. Bu bedel bir dönem ödeme bildirimlerinde açıkça gösterildiğinde yer yerinden oynadı.

Bedelin varlığı toplumun bazı kesimlerince sorgulandı. Tartışma yanlıştı. Doğru tartışma bu bedelin ödenip ya da ödenmemesine odaklanmazdı. Tartışmamız gereken husus kayıp-kaçak oranının nasıl düşürüleceğiydi.

Halihazırda kayıp-kaçak maliyeti hala elektrik tarifesi içerisinde. Dağıtım bedeli kayıp-kaçak maliyetini de içeriyor. Son yıllarda kayıp-kaçak oranlarında bir düşüş var. Ancak tarifelerdeki değişim daha az. Bunun nedenlerinden birisi bedelin fiili değil de hedef oranlar dikkate alınarak belirlenmesi. İlerleyen bölümlerde bu hususları daha da açacağız.

Bu dokümanı hazırlamamın birinci amacı fiili kayıp-kaçak oranlarının ne olduğunu herkesin görmesi. Oranların gizlenmesinin kimseye faydası yok. Bölgesel oranlar açıklanıyor. Ancak gerçek ülke ortalaması açıklanmıyor. Biz mevcut verilerin gösterdiği gerçek oranları hesaplayacağız. Diğer bir amaç ise toplumsal hafızaya katkıda bulunmak. Değişim o kadar hızlı ve kurumsal hafızalar o kadar zayıf ki. Uygulamaların tarihsel gelişiminin kayda geçirilmesinde fayda var. Son olarak konuya ilişkin derli toplu bir doküman elimizde yok. Amacımız konuyu derli toplu olarak anlatan bir dokümana erişimi kolaylaştırmak.

Takip eden bölümlerde önce kayıp-kaçak hedefleri ve tarihçesine değineceğiz. Daha sonra kayıp- kaçak bedelinin nasıl belirlendiğini ele alacağız. Fiili oranların hedeflerden farklı olmasının şirketleri nasıl etkilediğini göreceğiz. Fiili dağıtım kayıp-kaçak oranlarını hesaplayacağız. Kayıp- kaçakla mücadelede ne kadar başarılı olduğumuzu tartışacağız. Dağıtım şirketlerinin kayıp- kaçakla ilgili olarak kar ve zararlarını görmeye çalışacağız. Yakın geleceğe dair bir zihin jimnastiği yapacağız. İletim kaybı da dahil toplam kayıp-kaçak oranının 1993-2018 yılları arasındaki gelişimini inceleyeceğiz. Son olarak da kayıp-kaçak bedelinin yansıtılmasına ilişkin bir tarihsel gelişime yer vereceğiz.

2. Kayıp-Kaçak Hedefleri

Mevcut mevzuatta hedef kayıp oranı olarak tanımlanan benimse hedef kayıp-kaçak oranı olarak benimsediğim oranın yıllar içerisinde nasıl belirlendiğini ele alalım. Başlangıç noktamız elektrik piyasasında yeni bir dönemin başladığı 2001 yılı. Belli bir hazırlık ve geçiş dönemi sonrasında dağıtım şirketlerine ilk kayıp-kaçak hedefleri 2006 yılı için verilmiştir. Bu nedenle ele aldığımız dönem 2006-2020 dönemidir. Bu bölümü kısa bir tarihçe olarak da düşünebilirsiniz.

2.1 Birinci uygulama dönemi (2006-2010)

Hedef kayıp-kaçak oranları ilk kez Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 24 Ağustos 2006 tarihindeki kararlarıyla belirlenmiştir. Hedef oranlar düzenleyici kurul tarafından bir süzgeçten geçirilmemiş ve Türkiye Elektrik Dağıtım Şirketi (TEDAŞ)’nden geldiği gibi onaylanmıştır. Bu tarihte yirmi farklı kararla yirmi dağıtım şirketinin 2006-2010 dönemindeki hedef oranları

(7)

belirlenmiştir. Kayseri ve Civarı TAŞ’nin oranları bu şirketin hukuki statüsünün farklı olması nedeniyle onaylanmamıştı. Şirket o tarihte henüz lisanslandırılmış değildi.

Tablo 1. 2006-2010 dönemi kayıp-kaçak hedefleri

2006-2010 dönemi için onaylanmış olan kayıp-kaçak hedefleri Tablo 1’de görülebilir. Tablo 1’de de görüldüğü üzere tüm şirketlerden sürekli bir iyileşme bekleniyordu. İyileşme oranı beklentisi kayıp-kaçak oranı yüksek olan şirketlerde daha fazlaydı. Mesela, kayıp-kaçak oranı en yüksek üç şirketten bir önceki yıla göre yıllık yaklaşık yüzde 11.5’lik bir iyileşme bekleniyordu. Dönemin son yılı olan 2010’da Dicle bölgesinin ulaşması istenen oran yüzde 37 civarındaydı. Uludağ bölgesinin dönem sonu hedef oranı ise yüzde 6.1’di.

Kayseri bölgesinin hedef kayıp-kaçak oranı şirketin lisans almasından sonra 24 Aralık 2009 tarihinde onaylanmıştır. Bu nedenle Tablo 1’de sadece 2010 yılı hedefi yer alıyor.

Son olarak şu hususu da belirteyim: Bazı şirketlerin isimleri 2006 yılından sonra değişti. Bu dokümandaki tablolarda dağıtım şirketlerinin geçmişteki unvanlarına bakılmaksızın bütün şirketlerin halihazırdaki isimlerine yer verilmektedir.

2.2 İkinci uygulama dönemi (2011-2015)

2010 yılına gelindiğinde şirketlerin çoğunun hedef oranlara ulaşamadığı görüldü. İkinci tarife uygulama dönemi olan 2011-2015 döneminin yıllık hedefleri belirlenirken 2006-2010 dönemi hedefleri dikkate alınmadı. Baz yıl olarak 2009 yılı alındı. 2009 yılı fiili kayıp-kaçak oranları

(8)

kullanılarak şirketlerin 2011-2015 dönemindeki yıllık hedefleri belirlendi. Düzenleyici kurulun 16 Kasım 2010 tarihinde aldığı 2932 sayılı karardaki bu hedefler Tablo 2’de görülüyor. 2006-2010 döneminden farklı olarak bazı şirketlerden bazı yıllarda iyileşme istenmiyor. Bunun nedenini kısaca açıklayalım.

O dönemde şirketlerin 2009 yılı kayıp-kaçak oranları baz olarak alındı. Daha sonra 2011 yılında başlanmak üzere bu orandan daha düşük hedefler verildi. Hedef oranların asgari değerinin teknik kaybın yüzde 10 fazlası olması kararlaştırıldı. Bir şirketin teknik kaybı yüzde 7 olarak hesaplanmışsa bu şirkete verilen hedef en düşük yüzde 7.7 olabilirdi. Doğru ya da yanlış, amaç kayıp-kaçak oranı düşük olan şirketlerin bundan dolayı ödüllendirilmesiydi. Bu nedenle mesela Tablo 2’de Başkent bölgesinin hedefi 2013’ten sonra düşmüyor. Başka örnekleri de Tablo 2’de görebilirsiniz. Bazı bölgelerdeki yüksek ve değişmeyen oranlar o bölgelerin teknik kayıplarının yüksek hesaplanması nedeniyledir.

Kayıp-kaçak oranı çok yüksek olan Dicle ve Vangölü bölgelerine dönem boyunca Aras bölgesine ise 2012 yılına kadar kayıp-kaçak oranlarını bir önceki yıla göre yüzde 17 civarında düşürme hedefi verilmiştir. Aras bölgesine dönemin geriye kalanında kayıp-kaçak oranını bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 7.5 düşürme hedefi verilmiştir. Diğer bölgelere ise hesaplanan teknik kaybın yüzde 10 üzerindeki değere ulaşıncaya kadar kayıp-kaçak oranlarını bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 4.7 düşürme hedefi verilmiştir.

İlk uygulama döneminde (2006-2010) hedef oranlar dönem içerisinde değiştirilmemiştir. İkinci uygulama döneminin ikinci yılı olan 2012’de bazı şirketlerin hedef oranları dönemin geriye kalanı için yeniden belirlenmiştir. Şirketlerin ve özelleştirme ihalelerine giren bazı grupların talepleri üzerine hedef kayıp-kaçak oranlarının güncellenmesi düzenleyici kurulun gündemine girmiştir.

Düzenleyici kurul aldığı bir kararla yönetmelik değişikliği yapılması için ilgili daireyi görevlendirmiştir. Daha sonra da 14 Aralık 2012 tarihinde 28467 sayılı Remi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliği ile Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin 34 üncü maddesine konuya ilişkin yeni bir fıkra eklenmiştir. Bu fıkra “Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından nihai teklifler alınmadan önce kamuya ait dağıtım şirketlerinin uygulama dönemi için belirlenmiş olan parametrelerinde değişiklik yapılmasının talep edilmesi halinde, söz konusu talep Kurul tarafından değerlendirilir.” şeklindedir.

Yönetmelik değişikliğinin yayımlanmasının ertesi günü düzenleyici kurul 4128 sayılı kararını almıştır. Bu karar ile beş şirketin 2013-2015 dönemi hedef oranları yeniden belirlenmiştir.

Revizyon öncesindeki ve sonrasındaki hedef oranlar Tablo 3’te gösterilmektedir. İlk yıl oranları en son gerçekleşen kayıplar dikkate alınarak yeniden belirlenmiştir. Takip eden iki yılda Dicle, Vangölü ve Aras bölgelerine her yıl için bir önceki yıla göre yüzde 17 civarında iyileşme hedefi verilmiştir. Diğer iki bölgeye verilen bir önceki yıla göre iyileşme hedefi yüzde 4.7’dir.

Güncellenen oranlar Tablo 3’te görülüyor.

(9)

Tablo 2. 2011-2015 dönemi için 2010 yılında onaylanan kayıp-kaçak hedefleri

Tablo 3. Hedefi güncellenen beş şirketin güncelleme öncesi ve sonrasındaki kayıp-kaçak hedefleri REVİZYON ÖNCESİ VE SONRASI KAYIP-KAÇAK HEDEFLERİ (%)

2013 2014 2015

ESKİ YENİ ESKİ YENİ ESKİ YENİ

DİCLE 42.06 71.07 34.93 59.03 29.01 49.03

VANGÖLÜ 31.84 52.10 26.45 43.27 21.97 35.94

ARAS 17.62 25.70 16.3 21.35 15.08 17.73

TOROSLAR 8.52 11.80 8.12 11.25 7.74 10.72

BOĞAZİÇİ 8.28 10.76 7.9 10.26 7.57 9.78

2.3 Üçüncü uygulama dönemi (2016-2020)

Yüksek kayıplı şirketlerin kayıp-kaçak oranlarında hedeflenen iyileşme bir türlü sağlanamayınca 2016 yılında başlayan uygulama döneminde uygulama değişikliğine gidilmiştir. Önce 2015 yılının Mart ayında yapılan kanun değişikliği ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa geçici 18 inci madde olarak “1/1/2016 tarihine kadar, teknik ve teknik olmayan kayıplarının oranı ülke

(10)

ortalamasının üzerinde olan dağıtım bölgelerinde, diğer dağıtım bölgelerinden farklı düzenlemeler yapılmasına, hedef kayıp-kaçak oranlarının bir önceki yılın gerçekleşmeleri dikkate alınarak ve sonraki uygulama dönemleri de dâhil olmak üzere yeniden belirlenmesine Kurul yetkilidir.” maddesi eklenmiştir.

Daha sonra 31 Aralık 2015 tarih ve 29579 sayılı Resmi Gazete’de Dağıtım Sistemindeki Kayıpların Azaltılmasına Dair Tedbirler Yönetmeliği yayımlanmıştır. Bu yönetmelik ile yüksek kayıplı şirketler tanımı getirilmiştir. Bu yönetmeliğin 5 inci maddesi yüksek kayıplı şirketleri

“2014 yılı teknik ve teknik olmayan kayıp oranı 2014 yılı dağıtım sektörü ülke ağırlıklı ortalama teknik ve teknik olmayan kayıp oranının üzerinde olan şirketler” olarak kabul etmiştir. Aynı maddeye göre yüksek kayıplı bir bölge kaybının ülke ağırlıklı ortalaması altına inmesi halinde yüksek kayıplı bölge statüsünü tamamıyla kaybeder. Yüksek kayıplı şirket statüsü 2025 yılı sonuna kadar geçerlidir. Bu yönetmeliğin 8 inci maddesinde yüksek kayıplı şirketlerin hedef kayıp oranlarının diğer dağıtım şirketlerinden farklı usul ve esaslara göre belirlenebilmesi hüküm altına almıştır.

Bu arada 26 Kasım 2015’te aldığı 5890 sayılı karar ile düzenleyici kurul “Elektrik Dağıtım Şirketlerinin Hedef Kayıp Oranlarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar”ı kabul etmiştir.

2016 yılından beri her yıl hedefler bu Usul ve Esaslara göre belirlenmektedir. Usul ve Esaslara göre dağıtım şirketleri üç gruba ayrılmış olup her grup için hedef kayıp-kaçak oranı farklı bir yöntemle belirlenmektedir.

Yüksek kayıplı şirketlerin hedef kayıp-kaçak oranı oranın geçerli olduğu yıldan iki, üç ve dört yıl öncesinin fiili oranlarının ağırlıklı ortalamasının yüzde 97’sidir. Usul ve Esaslar gereğince düzenleyici kurul bir eşik değer belirlemektedir. İki, üç ve dört yıl öncesinin fiili oranlarının ağırlıklı ortalaması eşit değerden büyük olan şirketlerden yüksek kayıplı şirket sınıfına girmeyenler için yüzde 97 yerine yüzde 98 oranı kullanılmaktadır. Yani, bu şirketlerin hedef oranı oranın geçerli olduğu yıldan iki, üç ve dört yıl öncesinin fiili oranlarının ağırlıklı ortalamasının yüzde 98’idir. Daha önceki dönemlerdeki yıllık değişim hedefleri ile bu dönemdeki oranlar karşılaştırıldığında ciddi bir fark görülmektedir. Mesela 2011-2015 döneminde bir önceki yıla göre yıllık yüzde 16’lık bir iyileşme yapması beklenen bir şirketten artık yüzde 3’lük bir iyileşme bile istenmemektedir.

Hedef oranın geçerli olduğu yıldan iki, üç ve dört yıl öncesinin fiili oranlarının ağırlıklı ortalaması eşik değerin altında kalan şirketlerin hedefi fiili oranların ağırlıklı ortalamasının üstünde belirlenmektedir. İki, üç ve dört yıl öncesinin fiili oranlarının ağırlıklı ortalaması ile eşik değerin aritmetik ortalaması bu şirketlerin hedef oranıdır. Mevcut hesaplama yöntemi hedef oranları uygulama dönemi öncesinde değil de yıl öncesinde belirlemeyi gerekli kılmaktadır. 2016 ve sonrası için belirlenen hedef kayıp-kaçak oranları Tablo 4’te gösterilmektedir. Bu arada bir hususu belirteyim. 2017 yılının sonunda 2016 ve 2017 yılı hedef oranları revizyona uğramıştır. Dönem içerisinde bazı maddi hataların giderilmesine ilişkin kurul kararları da alınmıştır. Tablo 4’teki

(11)

oranlar revizyon sonrasındaki oranlardır. Son oranlar düzenleyici kurumun 7576 ve 8306 sayılı kararlarıyla belirlenmiştir. 2020 yılı hedefleri 9004 sayılı karala belirlenmiştir.

Tablo 4. 2016-2020 kayıp-kaçak hedefleri

Gelinen noktada Dicle bölgesinin 2019 yılı hedefi 2006 yılı hedefinden yüzde 20 daha fazladır.

Aynı bölgenin 2020 hedefi 2006 hedefinden yüzde 10 daha fazladır. Hedef oranlarla fiili oranların karşılaştırmasını ve kayıp-kaçakla mücadelenin başarısına ilişkin düşüncelerimi beşinci bölümde paylaşacağım. Bu bölümü onaylı son hedef oranların gelişimini gösteren Tablo 5’le bitirelim.

2016 2017 2018 2019 2020

DİCLE 71.60 71.78 69.20 65.99 60.47

VANGÖLÜ 60.17 60.35 57.27 54.74 51.42

ARAS 31.70 29.37 25.65 24.97 23.89

TOROSLAR 13.59 13.32 12.34 11.74 11.54

FIRAT 9.72 10.99 10.47 10.53 10.42

ÇORUH 9.33 9.08 9.02 8.68 8.22

YEŞİLIRMAK 8.51 8.95 8.06 7.94 7.88

GDZ 8.47 8.31 7.84 7.66 7.53

BOĞAZİÇİ 9.46 8.00 7.98 7.63 7.79

OSMANGAZİ 7.77 7.93 7.55 7.43 7.2

BAŞKENT 8.00 7.75 7.64 7.33 7.18

AKDENİZ 9.67 8.73 7.63 7.31 7.1

İSTANBUL ANADOLU 7.61 7.63 7.5 7.31 7.15

ÇAMLIBEL 7.96 7.82 7.55 7.31 6.95

MERAM 7.94 7.70 7.66 7.3 7.19

SAKARYA 7.42 7.34 7.34 7.28 7.25

AKEDAŞ 7.46 7.07 7.2 7.08 7.12

KAYSERİ VE CİVARI 7.45 7.17 7 6.94 7.13

TRAKYA 7.17 7.29 7.12 6.87 6.49

ULUDAĞ 7.54 7.47 7.2 6.73 6.3

ADM 7.92 7.46 7.15 6.72 6.75

HEDEF KAYIP-KAÇAK ORANLARI (%) (2016-2020)

(12)

Tablo 5. 2006-2020 dönemi kayıp-kaçak hedefleri

3. Hedef Oranlar, Maliyet ve Kayıp-Kaçak Bedeli

Bu bölümde ele alacağımız konu hedef kayıp-kaçak oranlarından farklı bir kayıp-kaçak oranının gerçekleşmesi halinde elektrik dağıtım şirketlerinin gelirinin ya da kaybının ne olduğu. Kayıp- kaçak bedelinin nasıl hesaplandığını da basitleştirilmiş olarak göreceğiz.

Kayıp-kaçak miktarı herhangi bir dağıtım bölgesine giren toplam elektrik enerjisi ile tüketicilere fatura edilen toplam elektrik enerjisi arasındaki farktır. Kayıp-kaçak miktarı sayaçlarda okunmayan ama tüketilen elektriğin miktarıdır. Sayaçlarda okunmadığı için fatura edilmeyen bu miktar teknik kayıp ile kaçak kullanımdan oluşmaktadır. Kaçak kullanımın bir kısmı sayaçsız kullanımdır. Tüketici kayıtlı değildir ve sayacı da yoktur. Kaçak kullanım miktarının diğer kısmı sayaç olsa da sayaçta görülmeyen miktardır. Tüketici kayıtlıdır, ancak bu tüketici sayacının gerçek kullanımından daha az tüketim kaydetmesinin bir yolunu bulmuştur. Kayıp-kaçak oranı, kayıp- kaçak miktarı dağıtım sistemine giren toplam elektrik enerjisine bölünerek hesaplanır.

Dağıtım şirketlerine hedef bir kayıp-kaçak oranı verilerek bu şirketlerin bölgelerindeki kayıp- kaçağı düşürmelerinin teşvik edilmesi amaçlanır. Hedef oranın üzerinde bir kayıp-kaçak oranı gerçekleştiği takdirde şirketin kayıp-kaçağı karşılamak için satın aldığı enerjinin maliyetinin tamamı tarifede karşılanmaz. Böylece hedefinden daha kötü bir performans gösteren şirketin gelir kaybı oluşur. Diğer yandan fiili kayıp-kaçak oranı hedefinin altında kalan şirketlerin tarifesi bu

2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 DİCLE 54.77 53.01 46.95 41.58 36.83 60.96 50.63 71.07 59.03 49.03 71.60 71.78 69.20 65.99 60.47 VANGÖLÜ 55.11 51.04 45.20 40.03 35.45 46.15 38.33 52.10 43.27 35.94 60.17 60.35 57.27 54.74 51.42 ARAS 26.86 25.80 22.85 20.25 17.95 22.92 19.04 25.70 21.35 17.73 31.70 29.37 25.65 24.97 23.89 TOROSLAR 17.09 11.83 10.82 9.89 9.06 9.38 8.94 11.80 11.25 10.72 13.59 13.32 12.34 11.74 11.54 FIRAT 17.43 14.56 13.23 12.02 10.95 12.59 11.65 11.11 10.59 10.09 9.72 10.99 10.47 10.53 10.42 ÇORUH 12.91 13.58 12.91 12.28 11.70 10.90 10.39 10.15 10.15 10.15 9.33 9.08 9.02 8.68 8.22 YEŞİLIRMAK 19.92 12.50 11.81 11.17 10.59 10.35 9.87 9.41 8.97 8.78 8.51 8.95 8.06 7.94 7.88 GDZ 10.81 8.27 8.10 7.93 7.80 8.48 8.08 7.70 7.34 7.00 8.47 8.31 7.84 7.66 7.53 BOĞAZİÇİ 15.84 13.09 12.03 11.05 10.15 9.12 8.69 10.76 10.26 9.78 9.46 8.00 7.98 7.63 7.79 OSMANGAZİ 6.84 6.76 6.67 6.57 6.48 7.21 7.21 7.21 7.21 7.21 7.77 7.93 7.55 7.43 7.20 BAŞKENT 11.66 10.24 9.51 8.84 8.23 8.46 8.07 7.88 7.88 7.88 8.00 7.75 7.64 7.33 7.18 AKDENİZ 10.78 8.16 8.05 7.95 7.84 8.86 8.45 8.05 8.02 8.02 9.67 8.73 7.63 7.31 7.10 İSTANBUL ANADOLU 10.28 8.44 7.76 7.14 6.57 7.12 6.79 6.61 6.61 6.61 7.61 7.63 7.50 7.31 7.15 ÇAMLIBEL 10.67 10.34 9.77 9.24 8.74 7.72 7.36 7.02 6.92 6.92 7.96 7.82 7.55 7.31 6.95 MERAM 9.23 8.86 8.71 8.57 8.43 8.59 8.28 8.28 8.28 8.28 7.94 7.70 7.66 7.30 7.19 SAKARYA 9.60 8.38 7.71 7.09 6.54 7.66 7.31 6.96 6.64 6.33 7.42 7.34 7.34 7.28 7.25 AKEDAŞ 13.49 12.53 12.25 11.99 11.76 10.03 10.03 10.03 10.03 10.03 7.46 7.07 7.20 7.08 7.12 KAYSERİ VE CİVARI 0.00 0.00 0.00 0.00 10.05 10.01 10.01 10.01 10.01 10.01 7.45 7.17 7.00 6.94 7.13 TRAKYA 8.74 7.21 6.88 6.55 6.24 7.70 7.70 7.70 7.70 7.70 7.17 7.29 7.12 6.87 6.49 ULUDAĞ 7.67 7.87 7.23 6.64 6.10 6.96 6.90 6.90 6.90 6.90 7.54 7.47 7.20 6.73 6.30 ADM 12.24 8.29 8.00 7.74 7.49 9.80 9.34 8.90 8.49 8.09 7.92 7.46 7.15 6.72 6.75

HEDEF KAYIP-KAÇAK ORANLARI (%) (2006-2019)

(13)

şirketlerin maliyetlerinin üzerinde gelir elde etmesine imkan tanır. Böylece hedefinden daha iyi performans gösteren şirketler ödüllendirilmiş olur.

Hedef kayıp-kaçak oranlarının belirlenme biçimi tartışılabilir. Ancak, en başta da ifade edildiği gibi, bu bölümün konusu hedefin belirlenme yönteminin doğruluğu değil. Bu bölümde sadece hedeften farklı bir oran gerçekleştiğinde şirketlerin gelirlerinin nasıl etkilendiği üzerinde durulacaktır.

3.1 Tek şirket, bölgesel tarife

Tek bir abone grubunun ve tek bir kayıp-kaçak bedelinin olduğunu kabul edelim. Bu şirketin hedef kayıp-kaçak oranı yüzde 10 olsun. Tablo 6’nın ilk satırı hedef ve öngörüleri göstermektedir.

Düzenleyici kurumun tarife hesaplamaları sırasında dağıtım sistemine 600 MWh enerji gireceğini öngördüğünü varsayalım. Bu durumda hedef kayıp-kaçak miktarı 600 MWh’in yüzde 10’u olan 60 MWh’tir. Enerji maliyetinin MWh başına 1 birim olduğunu kabul edelim. Bu bedelin doğru tahmin edildiğini ve değişmediğini varsayalım. Şirketin kayıp-kaçağa ilişkin gelir ihtiyacı 60 birim olacaktır. Kayıp-kaçak bedeli 60 birim olan maliyetin fatura edilmesi öngörülen 540 MWh’lik miktara bölünmesi yoluyla bulunur. Kayıp-kaçak bedeli MWh başına 0.111 birimdir.

Şirket hedef oranı aynen gerçekleştirirse ne olur? Hatta, dağıtım sistemine giren enerjinin de 600 MWh olarak gerçekleştiğini düşünelim. Tablo 6’nın ikinci satırında da görüldüğü üzere şirketin kayıp-kaçağa ilişkin kar ya da zararı oluşmayacaktır. Her şey öngörüldüğü ya da hedeflendiği gibi gerçekleştiği için bir düzeltme ihtiyacı ortaya çıkmayacaktır.

Tablo 6. Fiili ve hedef oran arasındaki fark, kar ve zarar – tek şirket için farklı senaryoların gösterimi

Şirketin hedef kayıp-kaçak oranından daha iyi bir kayıp-kaçak oranına ulaştığını düşünelim. Tablo 6’nın üç, dört ve beşinci satırları bunun örnekleridir. Her üç satırda da fiili kayıp-kaçak oranı yüzde 9'dur. Ancak, dağıtım sistemine giren enerji (dolayısıyla da kayıp-kaçak enerji ve fatura edilen enerji) miktarları farklıdır. Diğer iki satırı sizlere bırakıp bunlardan sadece "Gerçekleşme 3"ü açıklayalım. Şirket yaklaşık 540 MWh elektrik fatura etmiştir. Bunun karşılığında tüketicilerden 60 birim (540*0.111) bedel toplamıştır. Şirketin gelir ihtiyacı daha önce 60 birim olarak belirlenmişse de olması gereken ihtiyaç 59.34 birimdir. Bunun nedeni dağıtım sistemine öngörülenden daha düşük enerji girmiş olmasıdır. Bu nedenle bu iki tutar arasındaki fark negatif yönlü düzeltme yapılarak daha sonra şirketin gelirinden düşülecektir. Toplam enerji maliyeti 53.41

(14)

birimdir. Faiz ve enflasyon oranlarını sıfır kabul edip düzeltmenin aynı dönemde yapılabildiğini varsayarsak yüzde 10'luk hedefi olan şirketin yüzde 9'luk bir kayıp-kaçak oranına ulaşmasının ilgili dönemde şirkete getirisi 5.93 birim olacaktır.

Şimdi de şirketin fiili kayıp-kaçak oranının yüzde 11 olduğunu kabul edelim. Tablodaki son üç satır bu durumu temsil etmektedir. Bu satırların en sonuncusunu kısaca açıklayalım. Dağıtım sistemine 630 MWh enerji girdiğinden şirketin gelir ihtiyacı bunun yüzde 10'u olan 63 MWh için gereken enerjinin maliyetidir. Dolayısıyla gelir ihtiyacı 63 birimdir. Şirketin fatura ettiği yaklaşık 561 MWh üzerinden topladığı kayıp-kaçak bedeli 62.30 (561*0.111) birimdir. Düzeltme tutarı şirket lehine 0.7 birimdir. Toplam enerji maliyeti 69.3 birimdir. Toplam maliyet ile gelir ihtiyacı arasındaki fark olan 6.3 birim şirketin hedefine ulaşamamasından dolayı ortaya çıkan zarardır.

3.2 Çok şirket, ulusal tarife

Bildiğiniz üzere Türkiye'de ulusal tarife uygulanmaktadır. Kayıp-kaçak bedeli bölgeden bölgeye değişmemektedir. Aynı abone grubundaki tüm tüketicilerin ödediği dağıtım bedeli (ve kayıp- kaçak bedeli) ülkenin neresinde bulunduğuna bakılmaksızın aynıdır.

Yine tek bir abone grubu varsayımı altında ulusal tarife uygulamasını örneklendirmeye çalışalım.

Tablo 7’de dört farklı şirkete ilişkin hedef ve öngörüler örneklendirilmektedir. Hedef kayıp-kaçak oranları yüzde 7 ila yüzde 50 arasındadır. Tablo 7’deki varsayımlar altında hesaplanan ulusal kayıp-kaçak bedeli MWh başına 0.290 birimdir. Bu bedel kayıp-kaçağa ilişkin toplam maliyetin (493 birim) fatura edilen toplam enerjiye (1700 MWh) bölünmesi suretiyle bulunur. Şirketlerin gelir ihtiyaçları hedefleri ve öngörülen enerjiye ilişkin maliyet dikkate alınarak hesaplanır. Ulusal tarife uygulaması nedeniyle kayıp-kaçak oranı yüksek olan şirketlerin topladıkları gelir gelir ihtiyaçlarını karşılamaya yetmez. Kayıp-kaçak oranı düşük olan şirketler ise ihtiyaçlarının üzerinde gelir elde ederler. Bu nedenle fazla gelir elde etmesi öngörülen şirketlerin fazla gelirleri destekleme tutarı adı altında gelir ihtiyacının altında gelir elde etmesi öngörülen şirketlere aktarılır.

Örneğimizde hedef kayıp-kaçak oranı ortalama hedef oranın üstünde olan tek bir şirket olduğundan diğer üç şirket bu tek şirkete gelir aktarmaktadır. En nihayetinde dört şirketin toplam gelir ihtiyacına eşit bir bedel toplanması öngörülür.

Tablo 7. Dört şirket ve ulusal tarife – kayıp-kaçak bedelinin hesaplanması

(15)

Dönem içerisinde dört şirket de hedeflerini aynen gerçekleştirirse ne olur? Aynı zamanda öngörülerin de tuttuğunu varsayalım. Ortalama kayıp kaçak oranı verilen hedef olan yüzde 22.49 olarak gerçekleşiyor. Detaylar Tablo 8’de görülüyor. Tüm öngörü ve hedefler aynen tuttuğundan herhangi bir düzeltme ihtiyacı çıkmaz. Hedeflerini birebir tutturan dağıtım şirketlerinin kayıp- kaçak nedeniyle enerji tedarik etmeleri onlara kar ya da zarar olarak geri dönmez.

Tablo 8. Dört şirket ve ulusal tarife – öngörülerle gerçekleşmelerin aynı olduğu durum

Şimdi de hedeflerle gerçekleşmelerin farklı olduğunu varsayalım. Hedef oranı yüksek olan şirketlerin kötü bir performans göstererek hedeflerinin üzerinde bir kayıp-kaçak oranı gerçekleştirdiklerini düşünelim. Diğer yandan, hedef oranı düşük olan şirketlerin iyi bir performans göstererek hedeflerinin de altında bir kayıp-kaçak oranı elde ettiklerini kabul edelim.

Öngörülen ve gerçekleşen enerji miktarlarının farklılaştığını düşünelim. Birim enerji maliyetinin değişmediği varsayımımıza sadık kalalım.

Tablo 9’da örneklendirilen ve hedef oranı yüzde 50 olan A şirketi kötü bir performans göstermiş ve fiili kayıp-kaçak oranı yüzde 60 olmuştur. Dağıtım sistemine giren enerji 600 MWh değil 625 MWh olmuştur. Dolayısıyla kayıp-kaçak enerji 375 MWh (625 MWh*0.6) olmuştur. Fatura edilen enerji 250 MWh'tir. Şirketin hedef kayıp-kaçak oranıyla uyumlu gelir ihtiyacı 312.5 (625*0.5) birimdir. Şirketin kendi bölgesinde topladığı bedel 72.53 (250*0.29) birimdir. Şirket diğer bölgelerden daha önce belirlenmiş olan 212.97 birimlik desteğini almıştır. Dolayısıyla bu şirketin toplam geliri 285.49 birim olmuştur. Gelir ihtiyacı ile toplanan gelir arasındaki fark 27.01 birimdir.

Bu tutar düzeltme tutarıdır. Dönem farkı, enflasyon oranı ve faiz oranı ihmal edildiğinde düzeltme dahil toplam gelir ile gelir ihtiyacı eşitlenmektedir. Şirketin hedefine ulaşamadığı için ettiği zarar 62.5 birimdir. Bu tutar düzeltme dahil gelir (ya da gelir ihtiyacı) ile maliyet arasındaki farktır.

Toplam maliyet kayıp-kaçağı karşılamak için satın alınan 375 MWh'lık enerjinin maliyeti olan 375 birimlik tutardır. B şirketi için de benzer bir hesaplama yapıldığında ortaya çıkan zarar 9.74 birimdir.

C ve D şirketleri hedeflerinden daha düşük kayıp-kaçak oranına ulaşan şirketlerdir. C şirketinin hedef kayıp-kaçak oranı yüzde 10 iken gerçekleşen oran yüzde 9'dur. Dağıtım sistemine giren enerji öngörülenin üstündedir. 604 MWh'lik elektrik enerjisi sisteme girmiştir. Bu miktarın yüzde 9'u olan 54 MWh kayıp-kaçak enerjidir. Şirket kendi bölgesinden 159.56 (550*0.29) birimlik

(16)

kayıp-kaçak bedeli toplamıştır. Bu gelirin daha önce belirlenen 89.50 birimi destekleme tutarı olarak kayıp-kaçak oranı yüksek olan şirketlere aktarılmıştır. Şirketin elinde kalan tutar 70.06 birimdir. Şirketin gelir ihtiyacı hedef oranı dikkate alınarak hesaplanır. 604 MWh'lik sisteme giren enerjinin yüzde 10'u olan 60.4 MWh'in karşılığı olan 60.44 birim şirketin gelir ihtiyacıdır.

Düzeltme tutarı toplanan gelir ile gelir ihtiyacı arasındaki fark olan 9.62 birimdir. Bu tutar negatif düzeltmeye tabi tutulur. Böylece dönem farkı, enflasyon ve faiz ihmal edildiğinde şirketin geliri 60.44 birim olur. Toplam maliyet kayıp-kaçak miktarı olan 54 MWh'lik enerjinin maliyeti olan 54.4 birime eşittir. Şirketin kazancı gelir ihtiyacı ile maliyet arasındaki fark olan 6.04 birimdir.

Tablo 9’da D şirketi için de benzer bir hesaplamaya yer verilmektedir.

Tablo 9. Dört şirket ve ulusal tarife – öngörülerle gerçekleşmelerin farklı olduğu bir senaryo

Şimdi de genel toplama bakalım. Hedeflerinden daha yüksek kayıp-kaçak oranları olan iki şirket zarar etmiştir. Hedeflerinin altında kayıp-kaçak oranları olan iki şirket kar etmiştir. Toplamda 55 birimlik zarar oluşmuştur. Bunun nedeni ortalama gerçekleşme oranının (yüzde 24.64) ortalama hedefin (yüzde 22.49) üzerinde olmasıdır.

Tablo 10’da daha farklı bir gerçekleşme senaryosu gösteriliyor. Yine iki şirket hedefinden daha kötü ve iki şirket de hedefinden daha iyi performans gösteriyor. İki şirket kayıp-kaçak dolayısıyla kar ederken iki şirket zarar ediyor. Toplamda bir kar ortaya çıkıyor. Bunun nedeni ortalama kayıp- kaçak oranının hedef oranın altında kalmasıdır. Hedef oran yüzde 22.49 iken fiili oran yüzde 19.65'tir.

Tablo 10. Dört şirket ve ulusal tarife – öngörülerle gerçekleşmelerin farklı olduğu başka bir senaryo

Bu bölümde hedef kayıp-kaçak oranı ile kayıp-kaçakla mücadelenin nasıl teşvik edildiği açıklanmaya çalışıldı. Hedef oranının altında kalan şirketlerin kazancının nasıl oluştuğu ve hedef oranının üzerinde kalan şirketlerin kaybının nasıl ortaya çıktığı anlatıldı. Elbette faturaya bakınca kayıp-kaçak bedelini ayrıca görmüyoruz. Kayıp-kaçak bedeli dağıtım bedelinin içerisine yedirilmiş durumda. Ancak, arka planda yapılan hesaplama bu yazıda özetlenen biçimde yapılıyor.

(17)

3.3 Mevsimsellik

Düzenleyici kurum kayıp-kaçak bedelini mevsimsel etkileri dikkate alarak her çeyrek (bazen daha da sık) güncelleyebilmektedir. Bu güncellemenin anlaşılabilir nedenleri var. Birim maliyet yıl boyunca değişmese bile birim bedelin değişmesi gerekebilir. Bunun nedeni ulusal tarife uygulamasıdır. Bölgesel tarife uygulamasında sırf sezon değişiyor diye bedelin değiştirilmesine gerek olmazdı. Peki fark eden ne?

Bölgelerin talep yapısı farklı. Kimisinde yazın kimisinde kışın elektrik tüketimi daha fazla. Bunun anlamı da şu: Ulusal çapta yıllık kayıp-kaçak oranları ile dönemlik kayıp-kaçak oranları aynı değil.

Bölgelerde tüketilen elektriğin dönemler arasında değişkenlik göstermesi nedeniyle sanki ağırlıklı ortalama hedef tüm yıl boyunca aynıymış gibi bedel onaylamak sorunlara neden olabilir. Bunu aşağıda açıklayacağız.

Önce “Yıl boyunca tek uygulama olsaydı ne olurdu?”nun cevabını arayalım. Tablo 11’de bunun örneği en üstte. Varsayımlarımızı hatırlayarak başlayalım. Dört şirket var. Birim maliyet dört şirket için de aynı. Ulusal tarife uygulanıyor.

Tablonun en üst kısmında yıl boyunca tek bedel belirlendiği kabul ediliyor. Yıl boyunca dağıtım sistemine 2193 MWh enerji gireceği öngörülüyor. Hedef oranlarla uyumlu toplam kayıp-kaçak miktarı 493 MWh. Bu enerjinin maliyeti 493 birim. Hesaplanan kayıp-kaçak bedeli MWh başına 0.29 (493/1700) birim. Bu bedel B, C ve D şirketlerinin kendi maliyetlerinin üzerinde. Bu nedenle bu şirketler ihtiyaçlarından fazla para toplayacaktır. Topladıkları fazla gelir destekleme tutarı olarak A şirketine aktarılacaktır. En nihayetinde hedef oranlarla uyumlu tutar olan 493 birim toplanacak ve her şirket kendi gelir ihtiyacını kasasına atmış olacaktır.

Tablo 11’in ikinci ve üçüncü kısmında tarife döneminin ikiye bölündüğünü varsayıyoruz. İki dönemdeki tüketimin farklılaştığını düşünelim. Tablonun son kısmında ise bu iki farklı mevsimin toplamını görelim. İki sezonun toplamı ile yıllık öngörü aynı sonucu veriyor. Ancak iki alt dönem birbirinden çok farklı. Bunun nedeni ortalama kayıp-kaçak oranı ile ilgili. Yıllık ortalama hedef yüzde 22.5 civarında. Ancak yıl içinde farklılaşan oranlar mevcut. İlk dönem hedef ortalaması yüzde 20.9 civarında iken bu oran ikinci dönem yaklaşık yüzde 24.1. Bu oranlarla uyumlu hesaplanan kayıp-kaçak bedeli öngörüsü ilk dönem MWh başına 0.263 birim iken ikinci dönem 0.318 birim. Dolayısıyla gelir ihtiyacı ve destekleme tutarları da dönemden döneme farklı hesaplanıyor.

(18)

Tablo 11. Mevsimsellik ve kayıp-kaçak bedeli – örnek uygulamada hedef ve öngörüler

Şimdi de yıl içerisindeki gerçekleşmeye göre düzeltme tutarlarının ve kar-zararın nasıl oluştuğunu görelim. Enflasyon ve faizi ihmal edelim. Bir de düzeltme tutarını doğrudan ilgili döneme yazarak dönemin kendi faaliyeti ile ilgili kar ya da zararı görelim.

Örnek hesaplama Tablo 12’de görülüyor. Şirketlerin her iki alt dönemde de aynı fiili kayıp-kaçak oranına ulaştığını kabul edelim. İki şirket hedeflerinden daha iyi bir performans göstersin. Diğer iki şirket ise hedeflerinden daha kötü performans göstersin. Dolayısıyla iki şirket kayıp-kaçak enerji tedarikinden kar ederken iki şirket zarar edecektir. Toplamda ise bir zarar oluşacaktır. Bunun nedeni başarısız şirketlerin kayıp-kaçak oranı yüksek şirketler olması ve bu şirketlerin sapma oran ve miktarının daha yüksek olması. Yıllık ve dönemlik bedel uygulamalarının her ikisinde de ulaşılan toplam kar-zarar her şirket için aynı. Ancak farklı dönemlerde farklı tutar ve oranlar söz konusu.

(19)

Tablo 12. Mevsimsellik ve kayıp-kaçak bedeli – örnek uygulamada öngörülerden farklı gerçekleşmenin etkisi

4. Fiili Kayıp-Kaçak Oranları

2019 yılında yayımlanan haberlere1 göre Türkiye’de 2018 yılında dağıtım kayıp-kaçak oranı yüzde 11.8’e düşmüşğü. Bu haberlere göre dağıtım kayıp-kaçak oranı 2014’te yüzde 14.6, 2015’te yüzde 14, 2016’da yüzde 13.4 ve 2017’de yüzde 12.6’ydı. Bu oranlar gerçeği yansıtmıyordu.

Çünkü paylaşılan oranlar bölgelerin kayıp-kaçak oranlarının aritmetik ortalamasıydı.

Peki neden aritmetik ortalama gerçeği yansıtmaz? Aylık gelirini bildiğimiz iki aile olsun. İki kişilik birinci ailenin aylık toplam geliri 10000 TL ve beş kişilik ikinci ailenin aylık toplam geliri 3000 TL olsun. Birinci ailede kişi başına aylık gelir 5000 TL iken ikinci ailede kişi başına aylık gelir 600 TL’dir. Peki bu iki değerin aritmetik ortalaması olan 2800 TL ortalama kişi başına geliri yansıtır mı? Elbette çok az aritmetik bilen bir kişi bile 2800 TL’nin yedi kişinin aylık ortalama geliri olmadığını bilir. Düzenleyici kurumun ajanslar aracılığıyla bizlerle paylaştığı aritmetik ortalama da benzer bir şekilde Türkiye’deki toplam kayıp-kaçak oranını göstermez. Örneğimizde

1 Örnek bir haber metni: https://www.dunya.com/sektorler/enerji/elektrikte-kayip-kacak-azaldi-haberi-444065

(20)

kişi başına aylık geliri bulmak için toplam geliri toplam kişi sayısına bölmemiz gerekiyor. 13000 TL’lik toplam geliri yedi kişiye dağıttığımızda bulduğumuz 1857 TL kişi başına aylık geliri gösterir. Türkiye’deki toplam dağıtım kayıp-kaçak oranı da ancak bu şekilde hesaplanıp kamuoyuyla paylaşıldığında gerçeği yansıtacaktır.

Aritmetik ortalamanın özellikle kayıp-kaçak oranı olarak paylaşılmasının nedeni kayıp-kaçağı olduğundan daha düşük göstermek. Ağırlıklı ortalama aritmetik ortalamanın altında olsaydı kamuoyuyla paylaşılacak rakam aritmetik ortalama olmazdı.

İşte bu bölümün amacı bölgelerin dağıtım kayıp-kaçağının ağırlıklı ortalamasının kaç olduğunun kamuya açık verilerden türetilmesidir. Tartışılabilecek bazı hususlar var. Ancak, ben düzenleyici kurumun her bölge için paylaştığı bölgesel kayıp oranlarının gerçeği yansıttığını kabul ederek Türkiye geneli kayıp ortalamasını türeteceğim. Düzenleyici kurum yıllık piyasa gelişim raporlarında her bir bölgenin kayıp kaçak oranını ve yine her bölgede fatura edilen elektrik miktarını tablolarda gösteriyor.2

Bu arada, bildiğiniz üzere, tüketicilerin dağıtımdan iletime geçmesi halinde kayıp-kaçak oranları ilgili şirketin kontrolü dışında artabilir. Tam tersi de mümkün. Ancak değişim oranının genel tabloyu fazla etkilemeyeceğini düşünüyorum. Yine de Türkiye’deki kaybın genel ve daha net bir çerçevesini görmek isterseniz sekizinci bölüme bakabilirsiniz.

Tablo 14’te görüldüğü üzere toplam kayıp-kaçak oranında bir gerileme olduğu çok açık. 2017 yılından 2018 yılına gelindiğinde dokuz bölgede kayıp-kaçak oranı artmış olsa da toplamda küçümsenmeyecek bir düşüş var. Bu düşüşün temel nedeni çok yüksek bir kayıp-kaçak oranı olan Dicle bölgesinde ilk kez bu kadar yüksek bir düşüşün olması. 2019 yılında şirketlerin üçte birinin kayıp-kaçak oranı artarken üçte ikisinin oranı düşmüş. Toplam oranda düşüş mevcut. Dönemin tamamına (2015-2019) bakarsak sadece üç şirketin kayıp-kaçak oranında artış olduğunu görüyoruz. 2018 yılında değişimin dönemin ilk yılına göre pozitif olduğu iki şirket vardı. Gediz bölgesinin kayıp oranı 2019 yılında artınca sayı üçe yükselmiş oldu.

2015 yılında kayıp-kaçak oranı yüzde 16.41’ken 2018 yılındaki oran yüzde 13.07 ve 2019’da yüzde 12.373. Daha önceki dönemlerdeki başarısızlık son beş yılda başarıya dönüşmüş durumda.

Şimdi de kayıp elektrik miktarına bir bakalım. Yıllar önce geçerli olabilecek bir önermenin hala zaman zaman dile getirildiğini görüyoruz. Güneydoğu’daki kayıp-kaçak oranı yüksek olsa da miktarın İstanbul’dakinin altında olduğu söylenebiliyor. İstanbul’daki kayıp-kaçak Dicle bölgesindekinin beşte biri bile değil. Kayıp ve kaçağın yarısına yakını tek bir bölgede. Şekil 1’de

2 Söz konusu raporlara erişim için: https://www.epdk.org.tr/Detay/Icerik/3-0-24/elektrikyillik-sektor-raporu

3 İkinci versiyonda 2018 yılı oranı yüzde 13.01 olarak hesaplanmıştı. Bu oranı yüzde 13.07 olarak yeniden hesapladım.

Bunun nedeni düzenleyici kurumun 2019 yılı raporunda Boğaziçi bölgesinin oranaının yukarı yönlü revize edilmiş olması. Fatura edilen enerji miktarında değişme olmadığını varsaydığımızda ülke oranı yüzde 13.07’ye çıkıyor.

(21)

bu çok açık görülüyor. Son yıllarda bir düşüş olduğu net. Ancak, yine de oran ve miktar kabul edilebilir sınırın üzerinde.

Şekil 1. Dağıtımda bölgesel kayıp-kaçak miktarı (2015-2019)

Tablo 13’te de açıkça görülüyor ki kayıp-kaçağın neredeyse yarısı tek bölgede toplanıyor. Bu bölgedeki orandaki düşüş ülke ortalamasının düşmesinin temel nedeni.

Bu aşamada incelenmesi gereken husus kaçaktaki azalmanın ne kadarının bedelinin elektriği doğrudan tüketen tüketicilerce ödendiği ve ne kadarının ticari kayıp olarak kaldığıdır. Bu ayrım önemli. Kaçaktaki düşüşün (ideal ve mevzuatta tanımlanan bir tarifelendirme sisteminde) tamamı tüketicilerce ödeniyorsa bu düşüşün bir süre sonra düzenlenen nihai bedele düşüş olarak yansıtılması beklenmeli. Ancak, kaçağın bir kısmı ticari kayba dönüşüyorsa (yani elektrik sayaçta okunsa ve faturalandırılsa da bedeli ödenmiyorsa) kayıp-kaçak oranındaki düşüşün tamamı tüketiciler için belirlenen tarifelere düşüş olarak yansımayabilir. Maalesef şirketler halka açık olmadığından tamamının detaylı bilançosuna ya da gelir gider tablosuna erişim mümkün olmayabilir. Bunlara erişimi olan birileri bu konuyu inceleyen bir yazı kaleme alırsa bence faydalı olur. Düzenlenen şirketlerin mali tablolarına herkesin kolaylıkla erişebilmesinin gerektiğini düşündüğümü ifade ederek bölümü tamamlamak istiyorum.

(22)

Tablo 13.Kayıp-kaçak miktar ve oranlarının farklı bir gösterimi

Referanslar

Benzer Belgeler

Küçük harflerle ve kelimeler arasında boşluk bırakılarak yazılmış kitaplar, büyük harflerle ve hatta kelimeler arasında boşluk bırakılmadan yazılmış eski kitaplardan

Kafasını, yüreğini Türkiye’nin büyük şa­ iri Nâzım Hikmet’le doldurmuş, onun şiirle­ riyle kafasını bozmuş denecek kadar büyük ustaya saygı lı bu genç

Primer tedavi ile birlikte uygulanan boyun disseksiyonu için bölgesel metastaz varlığında dahi %70'lik kür oranı sap tanmasına karşılık geç boyun metastazları için

Baykurt öyküsünde, değişen toplum koşullan kır­ sal kesimde yeni insan tipleri ortaya çıkardıkça, öy­ küleri de yeni sorunlar, yeni algılama biçimleriyle yeni

NANBH, etkeninin virus olduğu bilinen, ancak klasik hepatotrop virus- ların roloynamadığı, akut ve kronik hepatit tablosuna verilen isimdir (ll, 23).Bugün için etkeni ve buna

Tip 3 no'lu karayemiş meyvelerinin ortalama toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesi en yüksek olmuş, sırasıyla 148.6 mg GAE/100 g yaş ağırlık (YA) ve 101.06 µmol TE/g

arkasında ayak üstü alış veriş edenlere hizmet eden adamın sürekli hareketleri arasında bir an için boş bıraktığı aralıklardan okunuyordu saydam levhalar

Pryke, bitki ve hayvanlarda ikaz rengi olarak beyaz ve mavinin de en az kırmızı kadar sık kullanıldığını, bu nedenle doğuştan gelen kırmızı korkusunun doğal seçilimle