• Sonuç bulunamadı

İnsanda Biyolojik Çeşitlilik

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İnsanda Biyolojik Çeşitlilik"

Copied!
21
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İnsanda Biyolojik Çeşitlilik

PROF.DR.TİMUR GÜLTEKİN

ANKARA ÜNİVERSİTESİ, ANTROPOLOJİ BÖLÜMÜ EMAİL: tgultekin@ankara.edu.tr

(2)

Soğuk İklime Uyum

• Yerkürede ısı farklılıkları ±50ºC arasında değişirken, ay’da gündüz +125º C gece ise -160ºC arasında değişir

• Uzun zaman kutuplarda yaşayan toplumların bazal metabolizma hızlarında görülen yükselme vücut için ek bir enerji kaynağıdır

• Soğuğa karşı insan organizmasının gösterdiği uyumsal tepki, yüksek enerji sağlayan besin maddelerinin fazlaca tüketilmesiyle mümkün olan fizyolojik değişimin sonucudur

• İklim ve yüz yapısı arasındaki ilişki

(3)

• Eğer vücut ısısı 34.4 santigrad dereceye düşerse, beyindeki hipotalamusun, vücut ısısını kontrol yeteneği bozulur, 29.4 santigrad derecede bu ısı düzenleme yeteneği kaybolur ve ölüm gerçekleşir.

• İnsanoğlunun düşük ısı karşısındaki direnci sınırsız değildir; örneğin en ufak bir kültürel araç gereç olmaksızın -15 santigrad derecenin altında uzun süre kalamayız ve donar ölürüz.

• Hangi topluluk olursa olsun, insan ısıyı uzun süre bedeninde tutabilme gibi bir fizyolojik uyumdan yoksundur.

• İnsan Bünye olarak, sıcak ve kurak bölgelere soğuk

bölgelerden daha iyi uyum sağlar. Vücuttaki kıl

sisteminin çok az gelişmiş olması bu yeteneğin

temelinde yatan önemli bir faktördür.

(4)

Vücut  Isısını  Yükselten  Mekanizmalar: 

1. Damarların daralması

2. Piloereksiyon (tüylerin dikleşmesi) 3. Isı Oluşumunun Artması:

Titreme

Kimyasal ısı oluşumu

Tiroid bezinin çalışmasının artması

(5)

1. Damarların daralması:

Vücut ısısı düştüğünde beynimizdeki ısı düzenleme

merkezinden gelen uyarılar tüm derialtı damarlarına

daralmasını söyler. Böylece derin dokulardan deriye

olan kan akımı ve dolayısıyla ısı transferi azalır. Vücut

ısısı korunmaya çalışılır.

(6)

2. Piloereksiyon (tüylerin dikleşmesi): Bu

mekanizma insanlarda önemli olmamakla beraber aşağı sınıf hayvanlarda

tüylerin dikleşerek aralarında deriye yakın

kalın bir “yalıtkan hava tabakası’nı tutmalarını ve çevreye ısı transferini

büyük ölçüde azaltmalarını sağlar.

(7)

3. Isı Oluşumunun Artması:

Titreme: Deriden ve omurilikten gelen soğukluk sinyalleri beynimizdeki “titreme merkezini

uyardığında bu merkez aktive olur ve kaslara titreme emrini verir. Soğukluk belirli bir kritik düzeyin üzerine çıkıldığında

titreme başlar. Merkezden kaslara gönderilen sinyaller ritmik

olmadığından kaslarda sarsı yaratmazlar. Maksimum titreme sırasında vücutta ısı üretimi 4–5 katına

yükselebilir.

(8)

• Kimyasal ısı oluşumu: Sinirsel uyarı ile hücrelerin besin

maddelerini vücudun normal fonksiyonu

için gerekenden daha fazla enerji yaratacak

şekilde metabolize etmesi ve dolayısıyla ısı

oluşumunu arttırmasıdır.

(9)

• Tiroid bezinin çalışmasının artması: Vücut ısısının düştüğünü haber alan ısı düzenleme

merkezi beynimizdeki başka bir merkezi uyarır. Bu merkez de tiroid bezini uyararak fazla miktarda

hormon salgılamasını sağlar. Tiroid hormonları

metabolizmayı hızlandırır. Böylece hücrelerde başka bir kimyasal ısı oluşumu

mekanizması çalıştırılmış olur. Ancak metabolizmadaki bu hızlanma ani olmaz. Tiroid hormonları yavaş gelişen ama uzun süren bir ısı

artışına sebep olurlar. Kutuplarda aylarca kalan askeri personelde, eskimolarda, soğuk iklimlerde yaşayan

insanlarda guatr görülme

sıklığının yüksek olmasında soğuğun etkisi vardır.

(10)

Hipotermi

Hipotermi, merkezi vücut sıcaklığının 35°C altına düşmesidir. Ancak standart termometrelerle 35°C altındaki değerlerin ölçülmesi

olanaksızdır. Bu nedenle hipotermi düşünülen hastalarda düşük

sıcaklığı gösterebilen özel termometreler kullanılmalıdır.

(11)

• Lokal donmalarda en çok etkilenen bölgeler eller ve ayaklardır. Bunların yanında burun, kulak ve kornea sık etkilenen diğer dokulardır. Klinik olarak başlıca üç grupta incelenebilir:

1. Soğuk şişliği: Denizciler ve dağcılar sık etkilenen gruplardır. Burun, el ve ayakta soğuk nedeniyle oluşan kızarıklık, şişme ve bazen de deride

soyulmalar olabilir. Hafif ve yüzeysel bir hasar vardır.

2. Siper ayağı (trench foot): Islak bot ya da ayakkabının uzun süre

çıkarılmaması, havanın soğuk olması ve kişinin uzun süre hareketsiz kalması siper ayağının oluşmasında önemli etmenlerdir. Başlangıçta karıncalanma ve uyuşukluk görülür. Zaman içinde ilerler, ödem ve büller gelişir. Daha çok askerlerde ve balıkçılarda görülür.

3. Soğuk ısırması: Vücudun dış ortama soğukla temas eden herhangi bir yerinde olabilir. İskemi, nekroz ve hatta gangrenle sonuçlanabilir. Donan derinin yüzeyinde veziküller ya da büller olabilir.

(12)

• Bunların dışında aşırı şişme, eklem ağrısı, kırmızı ya da mavi renk değişimleri de donmalarda izlenen diğer değişikliklerdir.

• Donma, dokuların soğuk hava, su, sıvı ya da gaza maruz kalması ile oluşan yaralanmadır.

Soğuk dağ iklimi olan bölgelerde ve

ülkelerde daha sık görülür. İnsan aslında

sıcak iklime uygun bir canlıdır ve bu nedenle ısı kaybını azaltma mekanizması çok

gelişmemiştir. Uzun ve ince şekillerinden dolayı kol ve bacaklar daha kolay ısı

kaybeder ve daha kolay donarlar.

(13)

Tablo 3: Arktik Bölgede Yaşayan İnsanların Deri Sıcaklığı ve Kalp Atım Hızı Değerleri (Harrıson; et. al., 1999).

Denek sayısı Kalp atım sayısı

(dakikada) Kan akım hızı

(cm3) Deri sıcaklığı (°C)

Kontrol

Grubu 5 122 4,7 + 0,19 32,8

Eskimo 6 148 8,6 + 0,43 33,8

(14)

Isı alışverişi, yukarıda anlattığımız yöntemlerin yanında, canlının vücut yapısı ile de ilişkilidir. Bu elemanları sıralayacak olursak;

1. Vücut büyüklüğü 2. Vücut şekli

3. Derialtı yağ tabakasının kalınlığı

Tablo 4: Farklı Populasyonlarda Boy / Ağırlığa (kğ) Oranından Elde Edilen Vücut Yüzey Alanı (m2) Değerleri (Harrıson; et. al., 1999).

Fransız 38 Somali 35

Arnavut 37 Meksika 35

Arap 36 And Dağı 32

(15)
(16)
(17)
(18)
(19)
(20)
(21)

Referanslar

Benzer Belgeler

“Out-of-Africa" hipotezi: modern Homo sapiens 200,000 yıl önce Afrika’da evrimleşti ve 40-50 bin yıl öncede Dünyaya yayıldı.. “Multiregional" hipotezi: Dünyanın

- Genetik çeşitliliğin azalması sonucu bir popülasyon, (iklim ya da yaşam kaynaklarının değişimi gibi) yeni?. seçilim baskıları karşısında uyarlanma

Yaşayan canlıların çeşitliliğinden, fosillerden ve jeolojiden canlıların çeşitliliğinden, fosillerden ve jeolojiden sağlanan deliller günümüzdeki türlerin

4- İnsanın Soğuğa Adaptasyonu 5- İnsanın Sıcağa Adaptasyonu 6- Adaptasyon ve insan ırkları.. - Toplumlar arasındaki morfolojik farklılıklar 7- İnsanın

• Aklimatize olmamış bireyler daha kolay ve daha çok terleme eğilimindedir, terdeki tuz bileşimi daha azdır. • Ter miktarındaki azalma maruz kalmadan 3-5 gün sonra

• Yüksek ortamın özelliği - Oksijen basıncı az - Güneş ışınları daha etkili - Soğuk daha fazla ve rüzgarlar daha etkilidir.. • Geliştirilen adaptasyon

• Sömürgeciliğin gelişimine denk olarak Batı’nın yüzünü başka toplumlara dönmesiyle birlikte, kendisinden farklı olanın ilk görünüşte dikkat çeken