• Sonuç bulunamadı

Ortaöğretim 12. sınıf dil ve anlatım öğretim programında yer alan "sanat metinleri"nin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği üzerine öğretmen ve öğrenci görüşleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ortaöğretim 12. sınıf dil ve anlatım öğretim programında yer alan "sanat metinleri"nin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği üzerine öğretmen ve öğrenci görüşleri"

Copied!
316
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ORTAÖĞRETİM SOSYAL ALANLAR ANA BİLİM DALI

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI EĞİTİMİ BİLİM DALI

ORTAÖĞRETİM 12. SINIF DİL ve ANLATIM ÖĞRETİM

PROGRAMINDA YER ALAN “SANAT METİNLERİ”NİN

ÖĞRETİMİNİN BELİRLENEN KAZANIMLARA ULAŞMADAKİ

ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan

Alev Şeyda DUMAN

Ankara

Temmuz, 2012

(2)

ORTAÖĞRETİM SOSYAL ALANLAR ANA BİLİM DALI

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI EĞİTİMİ BİLİM DALI

ORTAÖĞRETİM 12. SINIF DİL ve ANLATIM ÖĞRETİM

PROGRAMINDA YER ALAN “SANAT METİNLERİ”NİN

ÖĞRETİMİNİN BELİRLENEN KAZANIMLARA ULAŞMADAKİ

ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Alev Şeyda DUMAN

Danışman: Prof. Dr. Ayşe YÜCEL ÇETİN

Ankara

Temmuz, 2012

(3)

i  

JÜRİ ONAY SAYFASI

Alev Şeyda DUMAN’ın “Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programında Yer Alan “Sanat Metinleri”nin Öğretiminin Belirlenen Kazanımlara Ulaşmadaki Etkililiği Üzerine Öğretmen ve Öğrenci Görüşleri” başlıklı tezi 10/07/2012 tarihinde, jürimiz tarafından Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Adı Soyadı İmza

Üye (Tez Danışmanı) Prof. Dr. Ayşe YÜCEL ÇETİN ……….……….

Üye: Prof. Dr. İsmet CEMİLOĞLU ………..

Üye: Yrd. Doç. Dr. Asiye DUMAN ………..

Üye: Doç. Dr. Ülkü GÜRSOY ………..

(4)

ii  

Dili kullanma becerisi günümüzde bireylerde aranan vasıfların en başında gelmektedir. Okuduğu bir metni anlayabilen, onu yorumlayabilen, etkili ve düzgün bir dille ifade edebilen; kendisi de herhangi bir metin türünde yazı yazabilecek ya da sözlü olarak kendisini ifade edecek bilgi ve beceriye sahip olabilen bireyler yetiştirmek modern toplumların eğitim-öğretim anlayışının temelini oluşturmaktadır. Nitekim sözlü ve yazılı ifade gücü yüksek bireyler, toplumla sağlıklı ilişkiler kurabilmekte, bu durum ise toplumda birçok çatışmanın çıkmasını engellediği gibi o toplumun gelişmişlik düzeyini artıracak çalışmalara imza atan bireylerin yetişmesine de katkı sağlamaktadır.

Ortaöğretimde gerçekleştirilen öğretim ile öğrencilerin öncelikle Türk Millî Eğitimi’nin genel amaçlarına uygun nitelikte bireyler olarak yetişmesi hedeflenmektedir. Bu genel amaçları gerçekleştirecek şekilde düzenlenen ortaöğretim öğretim programları ile eğitim-öğretimin Türk Millî Eğitimi’nin temel ilkelerine uygun olarak yürütülmesi sağlanmaktadır.

Ortaöğretim Dil ve Anlatım Öğretim Programı dili kullanmanın bilgiden çok beceriye dayandığı gerçeğinden hareketle hazırlanmıştır. Bu programın amacı öğrencilerin kazandıkları dil becerileri ile kendilerini her düzeyde sözlü ve yazılı olarak iyi, doğru ve güzel ifade etmelerini sağlamaktır. Dört yıllık ortaöğrenimin her sınıf düzeyine ait ünitelerini belirleyip bu ünitelerle ilgili öğrencilerin ulaşması hedeflenen kazanımları, öğretimde öğretmene rehberlik edecek etkinlikleri ve açıklamaları içeren Ortaöğretim Dil ve Anlatım Öğretim Programı çalışmamızın merkezinde yer almaktadır. Zira üzerinde çalıştığımız konu On İkinci Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda yer alan sanat metinlerinin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği üzerinedir.

Dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliği olan edebiyatın merkezinde “sanat metinleri” yer almaktadır. Bu durum Ortaöğretim Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nın esas alındığı çalışmamızda, Ortaöğretim Türk Edebiyatı Öğretim Programı ile Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nın ortak alanlarının oluşmasını sağlamıştır. Nitekim 2004-2005 eğitim-öğretim yılından önce bu iki dersin “Türk Dili ve Edebiyatı” adı altında ele alınması dil ve anlatım dersi ile Türk edebiyatı dersi arasındaki yakın ilişkinin en somut göstergelerindendir. Dokuzuncu sınıf Türk edebiyatı dersinde sanat metinlerinin genel özelliklerini ve sanat metinlerini inceleme yöntemini öğrenen öğrenci on, on bir ve on

(5)

iii  

dersine gelmeden önce sanat metinleri hakkında ön bilgiye sahip olarak yetişmesini planlamaktadır.

Türk edebiyatı dersinin ve çalışma konumuz olan on ikinci sınıf dil ve anlatım dersinin ortak alanlarından olan sanat metinlerinin öğretimi büyük önem arz etmektedir. Sanat metinlerinin öğretimi on ikinci sınıfta öğrenim görmekte olan veya ortaöğretimden mezun olmuş olan bir öğrenciye pek çok dil becerisi kazandırmaktadır. Türk diliyle sanat değeri yüksek eserlerin ortaya konulduğunu ve konulabileceğini idrak eden öğrenci; dilin en güzel şekilde ifade edildiği sanat metinleri ile karşılaşarak kendi sözlü ve yazılı ifade gücünü de geliştirmektedir. Sanat metinlerinin öğretimi ile öğrencilerin kendilerini yazılı ve sözlü etkin, anlaşılır ve düzgün bir anlatımla ifade edebilmesi, okuduğu bir metni doğru anlayıp yorumlayabilmesi, aynı zamanda onu ifade edebilmesi ve herhangi bir sanat metni türünde eser verebilecek bilgi ve beceriye sahip olabilmesi hedeflenmektedir. Yani on ikinci sınıf dil ve anlatım dersinde gerçekleştirilen sanat metinlerinin öğretimi öğrenciye kazandırdığı bilgi ve beceriler sayesinde onun günlük hayatta ve iş hayatında gerekli olan donanımlara sahip olmasına önemli katkılar sağlamaktadır.

Çalışmamızın konusu 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda yer alan “sanat metinleri”nin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiğini öğretmen ve öğrenci görüşleri doğrultusunda tespit etmektir. Bu amaçla çalışmamız beş bölümden oluşmaktadır.

Çalışmamızın ilk bölümü olan “Giriş” bölümünde araştırmanın problem durumu, problem cümlesi, alt problemleri, amacı, önemi, varsayımları (sayıtlıları), sınırlılıkları ve araştırmayla ilgili tanımlar yer almaktadır.

Çalışmamızın ikinci bölümünü kavramsal çerçeve oluşturmaktadır. Kavramsal çerçeve de kendi içinde “Sanat ve Güzel Sanatlar”, “Metin”, “Metinlerin Sınıflandırılması”, “Sanat Metinlerinin Özellikleri”, “Sanat Metinlerinin İncelenmesi” ve “Sanat Metinlerinin Öğretimi” bölüm başlıkları altında açıklanmaktadır.

Çalışmamızın üçüncü bölümünde araştırmanın yöntemi hakkında bilgi verilmiştir. Bu amaçla araştırmanın modeli, evren ve örneklemi, verilerin toplanması ve verilerin çözümlenme teknikleri izah edilmiştir.

(6)

iv  

üzerine öğretmen ve öğrenci görüşlerine yönelik bulgular ve yorumlardan oluşmaktadır. Çalışmamızın son bölümü olan beşinci bölümde ise bulgu ve yorumlardan hareketle ulaşılan sonuçlar ifade edilmiş ve konuyla ilgili öneriler dile getirilmiştir.

Bu çalışmanın her aşamasında tecrübesi, bilgisi, görüş ve önerileriyle bana özenle yol gösteren, özel kütüphanesini benimle paylaşan, sonsuz hoşgörüsünü, sabrını, iş disiplinini ve güçlü kişiliğini örnek aldığım saygıdeğer danışman hocam Prof. Dr. Ayşe YÜCEL ÇETİN’e teşekkürü bir borç bilirim.

Lisans ve yüksek lisans öğrenimim boyunca desteğini benden hiç esirgemeyen, büyük bir ilgi ve sevecenlikle eğitim hayatımda karşılaştığım her sorunla bizzat ilgilenen, üzerimde çok büyük emekleri olan saygıdeğer hocam Prof. Dr. İsmet CEMİLOĞLU’ya en içten saygı ve sevgilerimi sunarım.

Çalışmamın temelini oluşturan anket çalışmalarının hazırlanması aşamasında bilgilerini ve önerilerini benimle paylaşan Doç. Dr. Şeref TAN’a, araştırmanın SPSS analizlerinde ve nitel verilerin yorumlanmasında yardımını benden esirgemeyen Yrd. Doç. Dr. Gökhan ARASTAMAN’a en derin teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca anketlerin uygulamasını yaptığım Ankara il merkezindeki okulların saygıdeğer idarecilerine, Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerine ve on ikinci sınıf öğrencilerine teşekkürlerimi sunarım. Sevgileri, hoşgörüleri ve sabırlarıyla hayatımın her anında yanımda olan, beni her konuda destekleyen ve bu çalışmanın en zor zamanlarında beni yalnız bırakmayan sevgili babam Arif DUMAN’a ve annem Fethiye DUMAN’a en derin sevgi ve saygılarımla teşekkürlerimi sunarım.

Çalışmamı aileme adamaktan gurur duyarım.

Alev Şeyda DUMAN Ankara- 2012

(7)

v  

ORTAÖĞRETİM 12. SINIF DİL ve ANLATIM ÖĞRETİM PROGRAMINDA YER ALAN “SANAT METİNLERİ”NİN ÖĞRETİMİNİN BELİRLENEN KAZANIMLARA ULAŞMADAKİ ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE ÖĞRETMEN ve

ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

DUMAN, Alev Şeyda

Yüksek Lisans, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bilim Dalı Tez Danışmanı: Prof. Dr. Ayşe YÜCEL ÇETİN

Temmuz

- 2012, 299 sayfa

Bu araştırmanın amacı 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda yer alan “Sanat Metinleri”nin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiğine dair öğretmen ve öğrenci görüşlerini eleştirel bir bakışla tespit etmektir.

Çalışmamız betimsel amaçlı bir alan araştırmasıdır. Araştırmanın evrenini 2011-2012 öğretim yılında Ankara ili Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde bulunan üç merkez ilçedeki ortaöğretim okullarında görevli Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenleri ile 12. sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. “Uygun Örnekleme” yöntemine göre seçilmiş sekiz ortaöğretim okulunda görev yapmakta olan 100 Türk dili ve edebiyatı öğretmeni ve 500 on ikinci sınıf öğrencisi çalışmamızın örneklemini oluşturmaktadır.

Araştırmanın veri toplama aracı olarak Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenlerine uygulanmak üzere dört anket formu ve on ikinci sınıf öğrencilerine uygulanmak üzere bir anket formu oluşturulmuştur. Uygulanan anketler SPSS 15.0 paket programında α= .05 anlamlılık düzeyi dikkate alınarak analiz edilmiştir.

Araştırma sonucunda elde edilen bulgu ve yorumlardan hareketle ulaşılan sonuçlar ifade edilmiş ve konuyla ilgili öneriler dile getirilmiştir. Buna göre sanat metinlerinin öğretiminin “orta düzeyin üzerinde” etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğretimin etkililiğini ise en çok öğrenciden kaynaklanan sorunlar olumsuz etkilemektedir.

Anahtar Kelimeler: Dil ve Anlatım Öğretim Programı, sanat metinleri, sanat

(8)

vi  

TEACHERS and STUDENTS VIEWS ON EFFECTIVENESS of ACHIEVING ON DETERMINED ACQUISITION OF “ART TEXTS” EDUCATION WHICH

IS TOOK PLACE IN SECONDARY 12. CLASS’S LANGUAGE and EXPRESSION EDUCATION PROGRAM

The purpose of this study is to determine a critical look of the teachers and student’s perspectives on effectiveness of “Art Text”s education which takes place in 12. Classroom’s Education Program for Language and Expression.

Our survey is a field survey which is descriptive purposed. Turkish Language and Literature teachers and 12. Class’s students at secondary schools took place in the borders in Ankara’s metropolitan municipality consist of the universe of this research. 100 Turkish Language and Literature teachers and 500 students in twelfth classes whom were selected as “Appropriate Sampling” method constitute our research sample.

Four questionnaire for Turkish language and literature teachers and one questionnaire for twelfth class students were prepared for the purpose of data collection tool. The results of the questionnaires were analyzed in SPSS 15.0 packed program with the .05 confidence level.

Findings and comments which was obtained by the results of the research are stated, furthermore the suggestions about topic are indicated. Accordingly, it is the result that education of art texts is effective “more than average level”. Moreover, problems which stem from students influence more the effectiveness of the education.

Keywords: Language and Expression Education Program, art texts, art texts’

(9)

vii    Sayfa JÜRİ ONAY SAYFASI ... i ÖN SÖZ ... ii ÖZET ... v ABSTRACT ... vi İÇİNDEKİLER ... vii

KISALTMALAR LİSTESİ ... xii

TABLOLAR LİSTESİ ... xiii

GRAFİKLER LİSTESİ ... xv BÖLÜM I 1. GİRİŞ 1.1. Problem Durumu ... 1 1.1.1. Problem Cümlesi ... 5 1.1.2. Alt Problemler ... 5 1.2. Araştırmanın Amacı ... 7 1.3. Araştırmanın Önemi ... 7 1.4. Araştırmanın Sınırlılıkları ... 10

1.5. Araştırmanın Sayıltıları (Varsayımlar) ... 11

1.6. Tanımlar ... 11

BÖLÜM II 2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE 2.1. Sanat ve Güzel Sanatlar ... 13

2.1.1. Dille gerçekleştirilen sanatın diğer sanatlarla benzer yönleri ... 17

2.1.2. Dille gerçekleştirilen sanatın diğer sanatlardan farklı yönleri ... 17

2.2. Metin Bilgisi ... 18

2.2.1. Metnin tanımı ... 19

2.2.2. Metnin özellikleri ... 20

(10)

viii   

2.3.1. Öğretici Metinler ... 27

2.3.1.1. Öğretici metinlerin sınıflandırılması ... 29

2.3.2. Sanat Metinleri ... 37

2.3.2.1. Sanat metinlerinin sınıflandırılması ... 38

2.4. Sanat Metinlerinin Özellikleri ... 40

2.4.1. Sanat metinleri ve iletişim ... 40

2.4.1.1. İletişimin tanımı ... 41

2.4.1.2. İletişimin işlevleri ... 41

2.4.1.3. İletişimin ögeleri ... 44

2.4.1.4. Dille gerçekleştirilen iletişimin diğer iletişimlerden farkı ... 52

2.4.2. Sanat Metinlerinde Dil ve Üslûp ... 56

2.4.2.1. Dilin işlevleri ... 56

2.4.2.2. Sanat metinlerinin dil özellikleri ... 60

2.4.2.3. Sanat metinlerinin üslûbu ... 64

2.4.3. Sanat Metinlerinde Gerçeklik ve Kurmaca ... 66

2.4.4. Sanat Metinlerinde Yapı ... 69

2.4.5. Sanat Metinlerinde Anlam Özellikleri ... 71

2.5. Sanat Metinlerinin İncelenmesi ... 74

2.5.1. Anlatmaya Bağlı Sanat Metinlerinin İncelenmesi (Fabl, Masal Hikâye ve Roman) ... 88 2.5.1.1. Metin ve zihniyet ... 88 2.5.1.2. Yapı ... 90 2.5.1.3. Tema ... 115 2.5.1.4. Dil ve anlatım ... 118 2.5.1.5. Metin ve gelenek ... 140 2.5.1.6. Anlama ve yorumlama ... 141 2.5.1.7. Metin ve Yazar………144

2.5.2. Göstermeye Bağlı Sanat Metinlerinin İncelenmesi ... 145

2.5.3. Coşku ve Heyecan Dile Getiren Metinlerin İncelenmesi ... 148

2.5.3.1. Şiir ve zihniyet ... 155

2.5.3.2. Şiirde yapı ... 156

(11)

ix   

2.5.3.6. Şiirde gerçeklik ve anlam ... 175

2.5.3.7. Şiir ve gelenek ... 179

2.5.3.8. Yorum……….181

2.5.3.9. Şiir ve Şair………...182

2.6. Sanat Metinlerinin Öğretimi ... 184

2.6.1. Türk Edebiyatı Öğretim Programında Sanat Metinlerinin Öğretimi ... 184

2.6.2. Dil ve Anlatım Öğretim Programlarında Sanat Metinlerinin Öğretimi ... 210

2.6.3. On İkinci Sınıf Dil ve Anlatım Ders Kitaplarında Sanat Metinlerinin Öğretimi ... 222

BÖLÜM III 3. YÖNTEM 3.1. Araştırmanın Modeli ... 230

3.2. Evren ve Örneklem ... 230

3.3. Veri Toplama Araçları ... 230

3.3.1. Kapsamın Belirlenmesi... 232

3.3.2. Konuyla İlgili Literatürün Taranması ... 232

3.3.3. Anket Formlarının Hazırlanması ... 232

3.3.4. Uzman Görüşlerinin Alınması ... 233

3.3.5. Pilot Çalışmaların(Ön Uygulamaların) Yapılması ... 233

3.3.6. Madde Analizinin Yapılması ... 233

3.3.7. Anket Formlarına Son Şeklinin Verilmesi ... 233

3.4. Verilerin Toplanması………233

(12)

x   

4. BULGULAR VE YORUMLAR

4.1. Öğretmen Deneklerin Sosyo-Demografik Özellikleri ... 235

4.1.1. Öğretmenlerin Cinsiyet Dağılımı ... 235

4.1.2. Öğretmenlerin Mesleki Kıdem Yılı Dağılımı ... 236

4.1.3. Öğretmenlerin Mezuniyet Durumu Dağılımı ... 237

4.1.4. Öğretmenlerin Görev Yaptığı Okul Türü Dağılımı………..238

4.2. Öğrenci Deneklerin Sosyo-Demografik Özellikleri ... 239

4.2.1. Öğrenci Deneklerin Cinsiyet Dağılımı ... 239

4.2.2. Öğrenci Deneklerin Alan Dağılımı ... 240

4.2.3. Öğrenci Deneklerin Öğrenim Görmekte Olduğu Okul Türü Dağılımı ... 241

4.2.4. Öğrenci Deneklere Göre Sanat Metinlerinin Öğretiminin Zorluk Derecesinin Dağılımı ... 242

4.3. Öğretmen Görüşlerinin Alt Problemlerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 243

4.3.1. Birinci Alt Probleme Yönelik Bulgular ve Yorumlar ... 243

4.3.2. İkinci Alt Probleme Yönelik Bulgular ve Yorumlar ... 247

4.3.3. Üçüncü Alt Probleme Yönelik Bulgular ve Yorumlar ... 251

4.3.4. Dördüncü Alt Probleme Yönelik Bulgular ve Yorumlar ... 256

4.4. Öğrenci Görüşlerinin Alt Problemlerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 266

4.4.1. Birinci alt probleme ilişkin bulgular ve yorumlar ... 266

4.4.2. İkinci alt probleme ilişkin bulgular ve yorumlar ... 271

BÖLÜM V 5. SONUÇ VE ÖNERİLER 5.1. Sonuçlar ... 278

5.2. Öneriler ... 284

(13)

xi   

EK-2 Öğretmen Anketi Formu-1 ... 293

EK-3 Öğretmen Anketi Formu-2 ... 294

EK-4 Öğretmen Anketi Formu-3 ... 295

EK-5 Öğretmen Anketi Formu-4 ... 296

EK-6 Öğrenci Anketi-1 ... 297

EK-7 Öğrenci Anketi-2 ... 298

(14)

xii çev.: Çeviren

ed.: Editör

TDK: Türk Dil Kurumu MEB: Milli Eğitim Bakanlığı S: Standart sapma

(15)

xiii

Sayfa

Tablo 1. İletişimin Bireysel ve Toplumsal Fonksiyonları ... 44

Tablo 2. Genel İletişim Süreci ... 51

Tablo 3. Tek Zincirli Olay Örgüsü ... 95

Tablo 4. Çok Zincirli Olay Örgüsü ... 96

Tablo 5.Helezonik Olay Örgüsü ... 97

Tablo 6. Anlatım Biçimlerine Genel Bakış ... 120

Tablo 7. Öğretmen Deneklerin Cinsiyet Dağılımı ... 235

Tablo 8.Öğretmen Deneklerin Kıdem Yılı Dağımı ... 236

Tablo 9.Öğretmen Deneklerin Mezuniyet Durumu Dağılımı ... 237

Tablo 10.Öğretmen Deneklerin Görev Yaptığı Okul Türü Dağılımı ... 238

Tablo 11.Öğrenci Deneklerin Cinsiyet Dağılımı ... 239

Tablo 12.Öğrenci Deneklerin Alan Dağılımı ... 240

Tablo 13.Öğrenci Deneklerin Öğrenim Görmekte Olduğu Okul Türü Dağılımı ... 241

Tablo 14.Öğrenci Deneklere Göre Sanat Metinlerinin Öğretiminin Zorluk Derecesinin Dağılımı ... 242

Tablo 15. Öğretmen Görüşlerine Yönelik Birinci Alt Probleme Verilen Cevapların Frekans ve Yüzde Değerleri ... 244

Tablo 16.Öğretmen Görüşlerine Yönelik Birinci Alt Probleme Verilen Cevapların Merkezî Eğilimleri ... 246

Tablo 17.Öğretmen Görüşlerine Yönelik İkinci Alt Probleme Verilen Cevapların Frekans ve Yüzde Değerleri ... 248

(16)

xiv

Tablo 19.Öğretmen Görüşlerine Yönelik Üçüncü Alt Probleme Verilen Cevapların

Frekans ve Yüzde Değerleri ... 252

Tablo 20.Öğretmen Görüşlerine Yönelik Üçüncü Alt Probleme Verilen Cevapların

Merkezî Eğilim Değerleri ... 256

Tablo 21.Öğretmen Görüşlerine Göre Sistemden Kaynaklanan Sorun İfadelerinin

Yaşanma Sıklığına İlişkin Frekans ve Yüzde Değerleri ... 256

Tablo 22.Öğretmen Görüşlerine Göre Öğretmenden Kaynaklanan Sorun İfadelerinin

Yaşanma Sıklığına İlişkin Frekans ve Yüzde Değerleri ... 258

Tablo 23.Öğretmen Görüşlerine Göre Öğrenciden Kaynaklanan Sorun İfadelerinin

Yaşanma Sıklığına İlişkin Frekans ve Yüzde Değerleri ... 260

Tablo 24. Öğretmen Görüşlerine Göre 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersinde Sanat

Metinlerinin Öğretiminin Etkililiğini Olumsuz Yönde Etkileyen Sorunların Yaşanma Sıklığına Dair CevaplarınMerkezî Eğilim Değerleri ... 261

Tablo 25. Öğrenci Görüşlerine Yönelik Birinci Alt Probleme Verilen Cevapların

Frekans ve Yüzde Değerleri ... 266

Tablo 26.Öğrenci Görüşlerine Yönelik Birinci Alt Probleme Verilen Cevapların

Merkezî Eğilim Değerleri ... 269

Tablo 27.Öğrenci Görüşlerine Yönelik İkinci Alt Probleme Verilen Cevapların Frekans

ve Yüzde Değerleri ... 271

Tablo 28.Öğrenci Görüşlerine Yönelik İkinci Alt Probleme Verilen Cevapların Merkezî

(17)

xv

Sayfa

Grafik 1. Öğretmen Deneklerin Cinsiyetine İlişkin Dağılım Grafiği ... 236

Grafik 2. Öğretmen Deneklerin Kıdem Yılı Dağılım Grafiği ... 237

Grafik 3. Öğretmen Deneklerin Mezuniyet Durumu Dağılım Grafiği ... 238

Grafik 4. Öğretmen Deneklerin Görev Yaptığı Okul Türü Dağılım Grafiği ... 239

Grafik 5. Öğrenci Deneklerin Cinsiyet Dağılım Grafiği ... 240

Grafik 6. Öğrenci Deneklerin Alan Dağılım Grafiği ... 241

Grafik 7.Öğrenci Deneklerin Öğrenim Görmekte Olduğu Okul Türü Dağılım Grafiği ... 242

Grafik 8. Öğrenci Deneklere Göre Sanat Metinlerinin Öğretiminin Zorluk Derecesinin Dağılım Grafiği ... 243

(18)

I. BÖLÜM

GİRİŞ

Çalışmamızın bu bölümünde araştırmanın problem durumu, problem cümlesi, alt problemleri, amacı, önemi, varsayımları ve sınırlılıkları ile araştırmayla ilgili tanımlar ele alınmıştır.

1.1. Problem Durumu

Dil, en etkili iletişim aracıdır. Bu sebeple dili kullanma becerisi bireyin hayatının her alanında zarurî bir ihtiyaç hâline gelmektedir. Dilin birey ve toplum hayatındaki önemi onun öğretiminin de öneminin artarak devam etmesini sağlamıştır. Yalçın (2006), dil öğretiminin geçtiğimiz çağın son çeyreğinde büyük önem kazandığını belirtmekte ve 21. yüzyılda da aynı önemin artarak süreceğini düşünmektedir. Ulaşım ve iletişim teknolojisindeki büyük gelişme dünya yuvarlağının gittikçe küçülmesine yol açmış, bu durum ise insanların kendi bölgelerindeki ve dünyanın birçok yerindeki insanlarla iletişim kurmasını inanılmaz ölçülerde kolaylaştırmıştır. Araştırmacı iletişimin kurulduğu ve bilginin taşındığı en önemli unsurlardan birinin de hiç şüphesiz dil olduğu görüşündedir. Bu sebeplerle bugün dünyada özellikle bazı dillerin öğretimi ticarî bir sektör hâline gelmiştir (s: 9). O hâlde modern çağın gerekleri dil öğretiminin önemini artırmakta bu yüzden bu alandaki çalışmalar da hız kazanmaktadır.

Dil öğretimi modern toplumların üzerinde önemle durdukları hassas konulardan biridir. Yalçın (2006), ülkelerin ve kültürlerin başka dil ve kültürlerle kaynaşmasında, karşılıklı alışveriş içinde bulunmasında, toplumu oluşturan insanların birbirleriyle sağlıklı ilişkiler kurarak dayanışma içinde bulunmalarında dil öğretiminin toplum için birinci derecede hayatî önem taşıdığını dile getirmektedir (s: 9). Dil öğretiminin toplumlar için hayatî önem taşıması, bu hususta pek çok araştırmanın yapılmasına sebep olmuştur.

(19)

Tarih boyunca dil öğretiminde farklı yöntemler uygulanmıştır. Günümüzde yapılan araştırmalar ışığında dil öğretimine yeni yaklaşımlar ortaya çıkmıştır. Yalçın (2006)’a göre dil eğitimi ve dile yaklaşımımız hep birçok insanî bilim ve durumla birlikte ele alınmaktadır. Araştırmacı dilin bugün çok yönlü olarak ele alınıp incelenmesinin kaçınılmaz olduğu görüşündedir. Ülkemizde “dil öğretimi” ile “dil eğitimi” kavramları yerli yerinde kullanılmamaktadır. Araştırmacı, bunlardan “dil öğretimi” ile dile ait teorik bilgilerin öğretilmesini, “dil eğitimi” ile ise sınıf içi veya dışı uygulama, tekrar, geliştirilmiş oyun gibi çalışmaların ve geliştirilmiş canlandırma çalışmalarının tümünü anladığımızı açıklamaktadır. Bu iki kavramın birbirinden yeteri kadar kesin çizgilerle ayrılarak vurgulanmaması neticesinde sadece dil öğretimi yapılmaktadır. Bu durum ise ülkemizde herkesin dilin özelliklerini ve önemini bilmekle birlikte bunları etkili ve yerli yerinde kullanma alışkanlığı kazanamamasına neden olmaktadır (s: 15-16). Dili etkili kullanma becerisini geliştirecek nitelikte verilen dil eğitimi bireyler için oldukça işlevsel olacaktır.

Pozitif bilimlerde gerçekleştirilen çalışmalar ve dil öğretimine yönelik geliştirilen çalışmalar, dil öğretiminde yeni yaklaşımların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Dili kullanmanın bilgiden çok beceriye dayandığı görüşü günümüzde kabul gören gerçeklerden biridir. Bu gerçeklikten hareketle, Türk dilinin her türlü değer ve özelliğiyle ortaöğretim düzeyindeki öğrencilere beceri düzeyinde kazandırılması amacıyla ‘Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’ oluşturulmuştur. Dilin bir sistem olması, dil sistemindeki unsurların kullanılırken yeni anlam ve değerler kazanması Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nın temelini teşkil etmiştir. Dil ve anlatım sayesinde birey okuma, yazma, dinleme ve konuşma becerilerini etkin bir şekilde kullanabilmektedir. Ayrıca dil ve anlatım bireyin kültürel kimliğinin oluşup zenginleşmesini de sağlamaktadır. Bu bilgiler doğrultusunda Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı, öğrencinin dille bireysel ve toplumsal düzeyde kültür zenginliklerinin bilincine ermesini amaçlamıştır. Öğrenciye hedeflenen becerileri kazandırmak amacıyla Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’ndaki ünitelerde kazanımlar sıralanmış, etkinlikler ve açıklamalar verilmiştir. Ünitelerde yer alan kazanımlar, etkinlikler ve açıklamalar doğrultusunda öğrencinin dili kullanma becerisinin olgunlaştırılması amaçlanmıştır.

(20)

Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nın hedefi; Türkçe’yi doğru ve güzel konuşan, Türkçe ile yazılmış her türlü metni anlayan, yorumlayan ve değerlendiren; herhangi bir konudaki düşünce ve duygusunu ifade edebilen insan yetiştirmektedir.

Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda yer alan ‘I. Ünite: Sanat Metinlerinin Ayırıcı Özellikleri’ ile ‘II: Ünite: Sanat Metinleri’ araştırmanın temelini teşkil edecektir. Çalışmaya konu olan Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda I. ünitede sanat metinlerinin özellikleri belirlenmiş ve sanat metinleri incelenmiştir. Böylece sanat metinlerinin ayırıcı özellikleri ele alınmıştır. II. ünitede ise ‘fabl, masal, hikâye (öykü), roman, tiyatro ve şiir’ olarak sıralanmış olan metinleri türleri üzerinde durulmuştur. Sıralanan her metin türünün özelliklerini belirleme ve bu türde yazma, ünitelerin kazanımları olarak belirlenmiştir. Edebiyatın temelini oluşturan sanat metinlerine yönelik hedeflenen bu kazanımlar öğrencilere dili kullanma becerisi kazandırmaktadır. Bu durumda öğrenci okuma, yazma, konuşma ve dinleme becerileriyle donanarak aynı zamanda Türk dili ile tarih boyunca estetik değer taşıyan eserler verildiğini kavramaktadır.

Öğretim Programına göre hazırlanan ders kitapları eğitimin temel materyalidir. Yapılan araştırmalarda günümüzün gelişen teknolojisine rağmen gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ders kitaplarının diğer eğitim araçlarına göre üstün konumunu muhafaza ettiği görülmüştür. Eğitim bilimi uzmanlarının ortak kanısı ders kitaplarının öğretmen ve öğrenci için pek çok faydası olduğu yönündedir. Uzmanların yaptığı değerlendirmelere göre ders kitabı öğrenci için her zaman ve her yerde öğretici bir başvuru kitabı niteliğindedir. Bu anlamda ders kitabı sayesinde öğrencinin sınıf içinde ve dışında bilgiye en kısa yoldan ulaşabildiği düşünülür. Öğrenci, ders kitabı sayesinde bilgiyi düzenli ve sıralı öğrenerek tekrarlama fırsatını yakalar. Bu da bilginin kalıcılığını artıran bir etkiye sahiptir. Ayrıca öğrenci ders kitabını severse ders sürecinde aktif olur, okuma alışkanlığı kazanır. Ders kitabı öğrencinin estetik zevkini geliştirir.

Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nda ‘I. Ünite: Sanat Metinlerinin Ayırıcı Özellikleri’ ile ‘II: Ünite: Sanat Metinleri’ ünitelerinde öğrencilerin öncelikle ders kitaplarında verilmiş olan sanat metinlerini okumaları istenmiştir. Daha sonra bu iki ünitede yer alan metinlerin yapı, tema, dil ve anlatım bakımlarından öğrenciler tarafından incelenmesi ve yorumlanması beklenmektedir.

(21)

Araştırmada Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’ndaki I. ve II. ünitelerin öğretiminin Millî Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği Türk Dil ve Edebiyatı öğretmenleri ve 12. sınıf öğrencilerinin görüşleri doğrultusunda tespit edilecektir. Gerçekleştirilen öğretimin etkililiği üzerine Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin görüşleri çalışmamız için büyük önem arz etmektedir. Çünkü öğrenciye model olan, öğrencinin bilgiye ulaşmasında ona rehberlik eden, eğitim-öğretim ortamını öğretim programına ve dersin amaçlarına uygun olarak düzenleyen ve öğretimin sonucunda ölçme ve değerlendirmeyi gerçekleştiren öğretmenler; öğretimde çok büyük bir etkiye sahiptir. Bu sebeple Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nda yer alan sanat metinlerinin öğretiminin etkili olma düzeyine yönelik görüşleri ile öğretim sürecinde öğretimin veriminin düşmesine sebep olan öğrencilerden, kendilerinden ve sistemden kaynaklanan sorunların neler olduğuna yönelik görüşlerine başvurulmuştur. Öğrencilerin sanat metinleri, dil ve anlatım dersi ile dil ve anlatım dersi öğretmenlerine yönelik görüşleri de çalışmamızın merkezinde yer almaktadır. Nitekim günümüz eğitim-öğretim anlayışının merkezinde öğrenci yer almaktadır. Öğrenci ve öğretmenlerin gerçekleştirilen öğretimin etkililiğine dair görüşleri çalışmamızda eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirilecektir.

Yapılan literatür çalışmalarında sanat metinleri, dil ve anlatım dersi öğretimi ve dil ve anlatım ders kitaplarını incelemeyle ilgili pek çok çalışmaya rastlamak mümkündür. Ancak 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nda yer alan sanat metinlerine yönelik öğretimin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkiliği üzerine öğretmen ve öğrenci görüşlerinin alındığı bağımsız bir çalışma yer almamaktadır. Bu sebeple araştırmamızda sanat metinlerinin özellikleri, sanat metinlerini inceleme yöntemi, Türk Edebiyatı ile Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programları’nda sanat metinlerinin öğretimine yönelik kavramsal çerçeve oluşturulmuştur. Sanat metinlerinin öğretimin etkililiğine dair bir sonuca ulaşabilmek için ise Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin ve on ikinci sınıf öğrencilerinin konuyla ilgili görüşleri tespit edilmeye çalışılmıştır.

(22)

1.1.1. Problem Cümlesi

Ortaöğretim 12. sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programında yer alan “sanat metinleri”nin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği üzerine öğretmen ve öğrenci görüşleri nelerdir?

1.1.2. Alt Problemler

Çalışmamızda alt problemler öğretmen ve öğrenci görüşleri olarak iki aşamada değerlendirilebilir.

Öğretmen görüşlerinin alt problemleri şöyle sıralanabilir:

1. Öğretmen görüşlerine göre çalıştığı okulda 12. sınıfta öğrenim görmekte olan veya mezun olmuş ortalama/tipik bir öğrencinin dil ve anlatım dersinin genel amaçlarından sanat metinleri ile ilişkili olan amaçlara ulaşma derecesi

a. “hiç” ulaşamama,

b. “orta düzeyden az derece”de ulaşma, c. “orta” derecede ulaşma

d. “orta düzeyden fazla derece”de ulaşma, e. “tam” ulaşma düzeyinde midir?

2. Öğretmen görüşlerine göre çalıştığı okulda 12. sınıfta öğrenim görmekte olan veya mezun olmuş ortalama/tipik bir öğrencinin 12. Sınıf dil ve anlatım dersi sanat metinleri ile ilgili öğretim programında belirlenen kazanımlara ulaşma derecesi

a. “hiç” ulaşamama,

b. “orta düzeyden az derece”de ulaşma, c. “orta” düzeyde ulaşma

d. “orta düzeyden fazla derece”de ulaşma, e. “tam” ulaşma düzeyinde midir?

3. Öğretmen görüşlerine göre 12. sınıf dil ve anlatım ders kitaplarının Dil ve Anlatım Öğretim Programında belirlenen esaslara (ders kitabının hazırlanması ve metin seçimiyle ilgili) uygun olma derecesi

a. “hiç” ulaşamama,

(23)

c. “orta” derecede ulaşma

d. “orta düzeyden fazla derece”de ulaşma, e. “tam” ulaşma düzeyinde midir?

4. 12. sınıf dil ve anlatım dersi sanat metinlerinin öğretiminin verimliliğini etkileyen sorunların yaşanması Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin görüşlerine göre ne sıklıktadır?

Öğrenci görüşlerinin alt problemleri şöyle sıralanabilir:

1. 12. sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilerin dil ve anlatım dersi, sanat metinleri ve sanat metinlerinin öğretimine yönelik bakış açılarını tespit etmeye yönelik memnuniyet ifadelerini yaşama sıklığı nedir?

2. 12. sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilere göre, dil ve anlatım dersi öğretmenlerinin mesleki özellikleriyle ilgili öğrencilerin bakış açılarını tespit etmeye yönelik memnuniyet ifadelerini öğretmenlerin gösterme sıklığı ne düzeydedir?

1.2. Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın amacı “Ortaöğretim 12. sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programında yer alan ‘sanat metinleri’nin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği üzerine öğretmen ve öğrenci görüşleri nelerdir?” sorusuna cevap aramaktır.

Bu genel amaç ile ilgili geliştirilebilecek araştırma soruları veya alt amaçlar şunlar olabilir:

1. “Öğretmen görüşlerine göre çalıştığı okulda 12. sınıfta öğrenim görmekte olan veya mezun olmuş ortalama/tipik bir öğrencinin dil ve anlatım dersinin genel amaçlarından sanat metinleri ile ilişkili olan amaçlara ulaşma derecesi

a. “hiç” ulaşamama,

b. “orta düzeyden az derece”de ulaşma, c. “orta” derecede ulaşma

d. “orta düzeyden fazla derece”de ulaşma,

(24)

2. “Öğretmen görüşlerine göre çalıştığı okulda 12. sınıfta öğrenim görmekte olan veya mezun olmuş ortalama/tipik bir öğrencinin 12. Sınıf dil ve anlatım dersi sanat metinleri ile ilgili öğretim programında belirlenen kazanımlara ulaşma derecesi

a. “hiç” ulaşamama,

b. “orta düzeyden az derece”de ulaşma, c. “orta” düzeyde ulaşma

d. “orta düzeyden fazla derece”de ulaşma,

e. “tam” ulaşma düzeyinde midir?”sorusuna cevap aramak,

3. “Öğretmen görüşlerine göre 12. sınıf dil ve anlatım ders kitaplarının Dil ve Anlatım Öğretim Programında belirlenen esaslara (ders kitabının hazırlanması ve metin seçimiyle ilgili) uygun olma derecesi

a. “hiç” ulaşamama,

b. “orta düzeyden az derece”de ulaşma, c. “orta” derecede ulaşma

d. “orta düzeyden fazla derece”de ulaşma,

e. “tam” ulaşma düzeyinde midir?” sorusuna cevap aramak,

4. “12. sınıf dil ve anlatım dersi sanat metinlerinin öğretiminin verimliliğini etkileyen sorunların yaşanması Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin görüşlerine göre ne sıklıktadır?” sorusuna cevap aramak,

5. “12. sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilerin dil ve anlatım dersi, sanat metinleri ve sanat metinlerinin öğretimine yönelik bakış açılarını tespit etmeye yönelik memnuniyet ifadelerini yaşama sıklığı nedir?” sorusuna cevap aramak,

6. 12. sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilere göre, dil ve anlatım dersi öğretmenlerinin mesleki özellikleriyle ilgili öğrencilerin bakış açılarını tespit etmeye yönelik memnuniyet ifadelerini öğretmenlerin gösterme sıklığı ne düzeydedir? sorusuna cevap aramaktır.

1.3. Araştırmanın Önemi

İnsanlık tarihinde köklü bir geçmişe sahip olan sanat eserleri içerinde malzemesi dil olan sanat metinleri hakkında günümüze kadar pek çok görüş dile getirilmiş, pek çok

(25)

araştırma yapılmıştır. Çünkü toplumun geçmişine ışık tutan ve geleceğine şekil veren sanat metinleri her toplumun tarihinde önemli bir yere sahiptir.

Edebiyat tarihimizde verilen sanat metinlerinin örgün eğitim kurumlarında öğretimi eğitim anlayışımızda önemli bir yere sahiptir. Sanat metinlerinin öğretimi dilin estetik ve en güzel şekliyle kullanıldığı sanat metinleriyle tanışan öğrencinin genel kültürünün artmasını sağladığı gibi onun dili kullanma becerisini de artırmaktadır. Nitekim sanat metinlerinin öğretimi ile konuşma, yazma, okuma ve dinleme becerileri gelişen öğrenciler; kendilerini sözlü ve yazılı etkili, açık ve düzgün bir dille ifade edebilmektedirler. Bu da iletişim teknolojilerinin geliştiği bilgi çağında bireylerin taşıması gerektiği düşünülen temel vasıflardan biridir. Bu sebeplerle ilköğretim düzeyinde sadece Türkçe dersleri ve ortaöğretimde Türk edebiyatı ile dil ve anlatım dersleri değil, diğer disiplinler de öğrencilerin dilimizde verilmiş estetik değer taşıyan metinlerle tanışarak dili kullanma becerisini geliştirmesini hedeflemektedir.

2004-2005 yılında yapılandırmacı öğretim yaklaşımına göre yenilenen öğretim programları ile eğitim-öğretim sisteminde büyük bir değişim gerçekleşmiştir. Türk dili ve edebiyatı dersinin Türk edebiyatı ve dil ve anlatım olmak üzere iki ayrı ders olarak okutulması planlanmıştır. Sanat metinleri hakkında kavramsal bilgiler daha önce verilen eserlerde sıklıkla yer almıştır, eski eğitim sisteminde sanat metinlerinin öğretimine dair araştırmalar da mevcuttur. Ancak zaman içerisinde değişen öğretim programları, dil öğretimi ve sanat metinleri hakkında ortaya çıkan yeni bilgiler, yöntemler, teknikler ve şartlar bu alanda yeni bir çalışmanın ortaya çıkması ihtiyacını doğurmuştur. İşte çalışmamız bu sahadaki boşluğu doldurmaya çalışması bakımından önem taşımaktadır.

Sanat metinlerinin öğretimi ortaöğretimde hem Türk edebiyatı hem de Dil ve anlatım dersinin ortak çalışma alanıdır. Dokuzuncu sınıfta metin türlerini, sanat metinlerinin özelliklerini ve sanat metinlerini inceleme yöntemini öğrenmesi planlanan öğrencilerin on, on bir ve on ikinci sınıfta Türk edebiyatı tarihinde verilmiş olan sanat metinleri örnekleri ile karşılaşıp onları incelemeleri hedeflenmiştir. Çalışma konumuz on ikinci sınıf düzeyinde dil ve anlatım dersinde sanat metinlerinin öğretimi üzerinedir. Bugüne kadar dil öğretimi, sanat metinleri, on ikinci sınıf dil ve anlatım ders kitaplarının incelenmesine yönelik çalışmalar verilmiştir. Ancak Türk edebiyatı dersi ile dil ve anlatım dersi öğretim programlarında sınırları çizildiği şekliyle sanat metinleri türlerinin neler olduğu, sanat metinlerinin genel özellikleri, sanat metinlerini inceleme

(26)

yöntemi, Türk edebiyatı ile Dil ve Anlatım Öğretim programları ile 12. sınıf dil ve anlatım ders kitaplarında sanat metinlerinin öğretimine nasıl yer verildiğine dair bir çalışma mevcut değildir. Tüm bu kavramsal bilgilerin yanı sıra Ortaöğretim 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda yer alan “sanat metinleri”nin öğretimimin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiğine dair Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin ve 12. sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilerin görüşlerinin anket çalışmalarıyla eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirildiği bir çalışma da mevcut değildir. Çalışmamızda Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin öğretimin etkililiği hususunda görüşleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla öğretmenlere uygulanan Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nın genel amaçlarından sanat metinleri ile ilgili olan amaçlara öğrencilerin ulaşma derecesini tespit etmeye yönelik anket çalışması, 12. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nda sanat metinleri ile ilgili belirlenen kazanımlara öğrencilerin ulaşma derecesini tespit etmeye yönelik anket çalışması, 12. sınıf dil ve anlatım ders kitaplarının Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı’nda belirlenen esaslara uygun olma derecesini tespit etmeye yönelik anket çalışması ve öğretim sürecinde öğretmenlerin karşılaştıkları sorunların yaşanma derecesine dair görüşlerini tespit etmeye yönelik anket çalışması araştırmamıza yön vermektedir. Böyle bir çalışma öğrencilerin dil ve anlatım dersinin genel amaçlarından sanat metinleri ile ilişkili olan amaçlara ulaşma derecesinden, 12. sınıf dil ve anlatım dersinde sanat metinlerine yönelik kazanımlara ulaşma derecesini tespit etmeye yönelik genelden özele bir yaklaşımla ele alınmıştır. Ayrıca eğitim-öğretimin vazgeçilmez materyali olan ders kitaplarının öğretim programında belirlenen esaslara uygun olma derecesi ve öğretim sürecinde öğrenciden, öğretmenden ve sistemden kaynaklanan sorunların yaşanma derecesi öğretmenlerin bakış açısıyla tespit edilmeye çalışılmaktadır. Çalışmamızda öğretimin etkililiği sadece öğretmenlerin bakış açısıyla değil, eğitim-öğretimin merkezinde yer alan öğrencilerin bakış açıları ile de değerlendirilmiştir. Bu amaçla geliştirilen anket çalışmaları ile öğrencilerin dil ve anlatım dersine, sanat metinlerine ve dil ve anlatım dersi öğretmenlerine bakış açıları ve memnuniyet dereceleri de tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu anlamda araştırmamız dil ve anlatım dersindeki sanat metinlerinin öğretimi ile ilgili boşluğu doldurması anlamında bir önem taşımaktadır.

(27)

Araştırmamızın,

• 12. sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda yer alan sanat metinlerinin öğretiminin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiği üzerine öğretmen ve öğrenci görüşlerinin ne olduğu konusunda araştırmacılara, Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerine katkı sağlaması,

• Dil ve Anlatım Öğretim Programı’na belirlenen esaslara göre hazırlanan dil ve anlatım ders kitaplarında öğretmenlerin bakış açısıyla eksik yönlerin tespit edilmesinin Talim ve Terbiye Kurulu Program Geliştirme Komisyonu’na fikir verebilmesi,

• Sanat metinleri ile ilgili araştırma yapmayı hedefleyen araştırmacılara kuramsal bilgi olarak yol gösterebilmesi, onlara zemin olabilmesi anlamında bir önem taşımasını ümit etmekteyiz.

1.4. Araştırmanın Sınırlılıkları

1. Araştırma 2011-2012 öğretim yılı Ankara ilinde bulunan ve uygun örnekleme yöntemine göre seçilen sekiz lisede görev yapan 100 Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyle sınırlıdır.

2. Araştırma 2011-2012 öğretim yılı Ankara ilinde bulunan ve uygun örnekleme yöntemine göre seçilen sekiz lisede öğrenim görmekte olan 500 kişilik on ikinci sınıf öğrencisi ile sınırlıdır.

3. Araştırma Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin 12. Sınıf Dil ve Anlatım Programı’nda yer alan sanat metinlerinin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiğine dair öğretmen görüşlerini ortaya çıkarıcı nitelikte olan dört anket formuyla sınırlıdır.

4. Araştırma 12. Sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilerin 12. Sınıf Dil ve Anlatım Programı’nda yer alan sanat metinlerinin belirlenen kazanımlara ulaşmadaki etkililiğine dair görüşlerini ortaya çıkarıcı nitelikte iki bölümden oluşan bir anket formuyla sınırlıdır.

5. Araştırma 2011 yılında yayımlanan Ortaöğretim Dil ve Anlatım Dersi Öğretim Programı ile sınırlıdır.

6. Araştırma 2011 yılında yayımlanan Ortaöğretim Türk Edebiyatı Dersi Öğretim Programı ile sınırlıdır.

(28)

7. Araştırma 12. sınıfta okutulan iki ders kitabı ile sınırlıdır. Bunlar MEB tarafından hazırlatılan Dil ve Anlatım ders kitabı ile Yurdum Yayınevi tarafından hazırlatılan Dil ve Anlatım ders kitabıdır ve araştırma bu kitaplardaki sanat metinleri ile sınırlıdır.

8. Araştırma 12. Sınıf Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda sanat metinleri olarak adı geçen “fabl, masal, hikâye (öykü), roman, tiyatro (oyun) ve şiir” ile sınırlıdır.

1.5 Araştırmanın Sayıltıları (Varsayımlar)

Araştırmamız şu sayıltılar (varsayımlar) üzerine kurulmuştur:

1. Araştırmanın yürütüldüğü öğretmen ve öğrenci çalışma gruplarının, araştırma sonuçlarının genellenebilirliğini sağlayacak büyüklükte olduğu varsayılmaktadır.

2. Çalışma grubunda yer alan Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin ve 12. sınıfta öğrenim görmekte olan öğrencilerin ölçekleri uygulama sırasında anket sorularına verecekleri cevapların gerçek ya da doğru olacağı varsayılmaktadır.

3. Örneklem gruplarının, anketi içtenlikle yanıtladıkları varsayılmıştır.

4. Araştırmada kullanılacak anket sorularının oluşturulmasında başvurulan uzman görüşlerinin yeterli olduğu varsayılmıştır.

1.6. Tanımlar

Ortaöğretim: 1.İlköğretim ile yükseköğretim kurumları arasında yer alan genel

okulları, teknik ve meslek okullarını yönetmek görev ve sorumluluğunu yüklenmiş bulunan kuruluş. 2. İlköğretimden sonra öğrenimini sürdürmek isteyen öğrencileri üniversiteye veya teknik ve meslek alanlarında hazırlamak için planlanan öğretim dönemi, lise, orta tedrisat ( TDK, 2005: 1515).

Kazanım: “Öğretim sürecinde öğrencilerin edinebilecekleri bilgi, beceri ve

alışkanlıklar” (MEB, 2005: 8).

Etkinlik: Kazanımların gerçekleştirilmesi ve hedeflenen bilgi, beceri, tutum ve

alışkanlıkların kazandırılması için yapılan ders içi ya da ders dışı her türlü uygulama ve çalışma.

(29)

Metin: Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan

kelimelerin bütünüdür (TDK, 2005: 1382).

Öğretim: 1. Belli bir amaca göre gereken bilgileri verme işi, tedris, tedrisat,

talim. 2. Öğrenmeyi kolaylaştıracak etkinlikleri düzenleme, gereçleri sağlama ve kılavuzluk etme işi (TDK, 2005: 1533).

Öğretim Programı: Bir okulu bitirmek veya bir alanda uzmanlaşmak için

okunması gereken ders ve konuları kapsayan plan, müfredat, ders programı müfredat programı (TDK, 2005: 1533).

Sanat: 1. Bir duygu, tasarı, güzellik vb.nin anlatımında kullanılan yöntemlerin

tamamı veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık. 2. Belli bir uygarlığın veya topluluğun anlayış ve zevk ölçülerine uygun olarak yaratılmış anlatım (TDK, 2005: 1695).

Fabl: Kahramanları çoğunlukla hayvanlardan seçilen, sonunda ders verme

amacı güden, genellikle manzum hikâye, öykünce (TDK, 2005: 675).

Masal: 1. Genellikle halkın yarattığı, ağızdan ağıza, kuşaktan kuşağa sürüp

gelen, çoğunlukla insanların veya tanrıların başından geçen, olağan dışı olayları anlatan hikâye. 2. Öğüt verici, ahlak dersi veren alegorik eser (TDK, 2005: 1349).

Hikâye (Öykü): 1. Bir olayın sözlü veya yazılı olarak anlatılması. 2. Gerçek

veya tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türü, öykü (TDK,2005:891).

Roman: 1. İnsanın veya çevrenin karakterlerini, göreneklerini inceleyen,

serüvenlerini anlatan, duygu ve tutkularını çözümleyen, kurmaca veya gerçek olaylara dayanan uzun edebî tür. 2. Bu türde yazılmış eser (TDK, 2005: 1660).

Tiyatro ( Oyun ): Sahnelenmek için yazılmış oyunların tümü (TDK, 2005:

1986).

Şiir: Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya

(30)

II. BÖLÜM

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Çalışmamızın bu bölümünde sanat ve güzel sanatlar hakkında bilgi verildikten sonra dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliği olan edebiyatın diğer sanatlarla benzerliği ve farklılıkları izah edilmeye çalışılacaktır. Çalışma konumuz olan sanat metinlerine geçmeden önce ana hatları ile metin bilgisi verilecek, metinlerin sınıflandırılması konusunda kabul gören görüşlerden olan öğretici metinler ile sanat metinleri türlerinden bahsedilecektir. Üzerinde çalıştığımız konu olan sanat metinlerinin özellikleri ise ayrıntılı olarak ele alınacaktır. Bu amaçla sanat metinlerinin özellikleri sanat metinleri ve iletişim, sanat metinlerinde dil ve üslûp, sanat metinlerinde gerçeklik ve kurmaca, sanat metinlerinde yapı ve sanat metinlerinde anlam özellikleri başlıkları altında izah edilmiştir. Sanat metinlerinin öğretiminde önemli bir husus olan sanat metinlerinin incelenmesi de sanat metinlerinin sınıflandırılması göz önüne alınarak “anlatmaya bağlı sanat metinlerinin incelenmesi”, “göstermeye bağlı sanat metinlerinin incelenmesi”, “coşku ve heyecan dile getiren metinlerin incelenmesi” başlıkları altında tek tek ele alınmıştır. Sanat metinlerinin incelenmesi hususunda kavramsal çerçeve oluşturulurken çeşitli kaynaklarda araştırmacıların konuyla ilgili görüşleri dile getirilmiştir. Üzerinde çalıştığımız konu ortaöğretim düzeyinde sanat metinlerinin öğretimi üzerine olduğu için Türk Edebiyatı Öğretim Programı’nda sanat metinlerinin incelenmesi hususundaki yöntem, çalışmamızın merkezinde yer almıştır. Sanat metinlerinin öğretimi hakkında Dil ve Anlatım Öğretim Programı’nda ve Türk Edebiyatı Öğretim Programı’nda sanat metinlerinin öğretiminin nasıl ele alındığı açıklandıktan sonra son olarak on ikinci sınıf dil ve anlatım ders kitaplarında sanat metinlerinin öğretimi hakkında genel bilgi verilmiştir.

2.1. Sanat ve Güzel Sanatlar

Bu bölümde sanat kavramı ve sanatın bir dalı olan güzel sanatlar hakkında bilgi verilecektir. Günümüzde dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğine ve eserlerine

(31)

verilen genel ad “edebiyat”tır. Edebiyatın merkezinde ise çalışmamızın temelini oluşturan sanat metinleri yer almaktadır.

Kültür bir toplumu birlik ve beraberlik çatısı altında tutan toplumsal birikimi oluşturur. Uygur’a göre (2000: 17) kültürün tanımı şöyledir: “İnsanlar arasındaki her çeşit karşılıklı etki-leşmelere, her türlü yapıp yaratma alışkanlıklarına, bütün “manevi” ve “maddesel” yapı ve ürünlere kültür denir.” Kültürü meydana getiren en temel ögelerden birisi ise sanattır. Sanatın şimdiye kadar pek çok tarifi yapılmıştır. Soyut bir kavram olması nedeniyle sanatın tam ve tek bir tanımını yapmak imkansızdır. Ancak ortak unsurlardan hareketle sanatın genel sınırları tespit edilebilir.

Arapça isim olan san’at Türk Dil Kurumu’nun Türkçe Sözlük’ünde “1. Bir duygu, tasarı, güzellik vb.nin anlatımında kullanılan yöntemlerin tamamı veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık, 2. Belli bir uygarlığın veya topluluğun anlayış ve zevk ölçülerine uygun olarak yaratılmış anlatım” (2005: 1695) olarak tanımlanmıştır.

Sanatlar yakın geçmişe kadar mihaniki (mekanik) sanatlar ve güzel sanatlar olmak üzere iki ana kola ayrılmaktaydı. Günümüzde mekanik sanatlar ile genel olarak el sanatları kastediliyor ve “zanaat” terimi de çoğunlukla el sanatları yerine kullanılıyor. “Sanat” denilince ise akla ilk olarak güzel sanatlar geliyor (Karataş, 2006: 164).

Sanat terimi ile Batı’da ve ülkemizde bir dönem “mimari, heykel ve resim” kastedilmiştir. Bunu sanat tarihi çalışmalarında bu üç uğraşın tarihinin incelenmesinden ve güzel sanatlar akademilerinde bu uğraşlarla ilgili teknik eğitimin verilmesinden anlayabiliyoruz. Günümüzde mimari, resim ve heykelin güzel sanatların uğraş alanı olduğu kabul edilmekle birlikte güzel sanatların çerçevesi genişletilmiştir. Yirminci yüzyıla kadar güzel sanatların (sanayi-i nefise) esasını “mimari, heykel, resim, müzik ve şiir” oluşturmuş, daha sonra tiyatro (sahne sanatları, bale, opera, raks da dahil olmak üzere) ve sinema da güzel sanatlara dahil edilmiştir. Doğu dünyasına özgü olan “nakış, tezhip, hat, ebru” ise ya resim sanatının içinde kabul görmüş ya da “süsleme (tezyin) sanatları” adıyla ayrı bir başlık altında değerlendirilmiştir (Karataş, 2006: 164-165).

Sanatın amacı, işlevi ve hayattaki rolü üzerine pek çok araştırma yapılmış ve yapılmaya devam etmektedir. Karataş’a (2006: 165) göre estetikçiler çeşitli dünya görüşlerinin diyalektiği içinde sanatın amacı, işlevi ve hayattaki rolü üzerine bazı noktalarda birleşmişlerdir. Buna göre bazı estetikçiler sanatı sanatkâr için gerçek

(32)

hayattan bir kaçış olarak görürken bazılarına göre sanat eğiterek eğlendiren bir oyun, oyalama olmuştur. Bazı estetikçiler sanatı, alıcısını (okur, izleyici, dinleyici) ve hatta sanatkârı ihtiraslardan (katarsis) kurtaran yüce bir uğraş olarak görürken bazılarıysa sanatı eşi benzeri bulunmayan bir zevk olarak değerlendirmiştir.

Sanat denilince günümüzde genellikle güzel sanatlar kastedilmektedir. Güzel sanatlar ise Türk Dil Kurumunun Türkçe Sözlük’ünde (2005: 819) “ edebiyat, müzik, resim, heykel, mimarlık, tiyatro vb. insanda coşku uyandıran sanatlar” olarak tanımlanmıştır.

Sanatta güzellik sorununu çözmek için bazı araştırmacılar okuyucu/seyirci/dinleyiciden, bazıları sanatçıdan, bazıları ise sanat eserinin kendisinden hareket eder. Ancak sanatta “güzel” kelimesinin anlamlarında şimdiye kadar ortaya atılan düşüncelerin karşılığının tam olarak verilmediği bazı çürük yanları vardır. Çünkü bir sanat eserinin güzel olma ölçütü o sanat eserinin türüne, dönemine, hitap ettiği kişiye göre değişkenlik gösterebilmektedir (Moran, 2004:89-103).

Subjektivizmde sanat, eserin okuyucuda meydana getirdiği estetik duygudan ve yaşantıdan hareket eder. Buna göre okuyucu/dinleyici/seyirci sanat eserindeki güzelliği psikolojik bir vakıada aramakta ve kendisinde uyanan duyguya bağlamaktadır. Bu düşünceye göre güzellik dışta, objede mevcut bir keyfiyet değildir. İnsanlar duygularını dışarıdaki duyguya aksettirir ve bu yüzden güzelliği dışarısında zannederler. Ancak bu duygunun özelliği hakkında ortak bir fikre varmak mümkün olmamaktadır. (Moran, 2004: 94-95). Kişilerin yaşadığı soysa-kültürel çevre, aldıkları eğitim, hayata bakış açısı farklı farklı olduğu için subjektivizme göre ortak bir güzellik ölçütünden bahsetmek mümkün olmamaktadır.

Expressionism’in sanat anlayışının hareket noktası ise “sanatçı”dır. Buna göre bir sanat eserinin güzelliği sanatçının aktardığı yaşantının derinliğine, orijinalliğine ve bunu aktarmadaki başarısına bağlıdır. Ancak sanatçı yaşıyor olsa da ölse de onun hayatı okuyucu/seyirci/dinleyici için her zaman meçhul kalacağından bu görüşün de pratikte fazla bir faydası yoktur (Moran, 2004: 95-103). Bu bakış açısı da sanatçının eserini oluştururken kurmaca bir dünyadan yararlanması, anlattıklarını bizzat yaşamak ya da anlattıklarına şahit olmak zorunluluğu bulunmaması nedeniyle sanatın merkezine sanatçıyı almanın geçerli bir ölçüt olmayacağı yönünde eleştiri almaktadır.

(33)

Objektivist bakış açısında ise güzellik, eserin kendisinde mevcut olan bir özelliktir. Günümüzdeki bazı objektivistlere göre sanat eserinde güzellik, eserin unsurlarının ahenkli ve uyumlu bir tarzda düzenlenmesiyle sağlanır (Moran, 2004: 97-98).

Yukarıda adı geçen tüm bu görüşler kendi bakış açılarından hareketle sanatta güzellik kavramıyla ilgili tariflerini ve görüşlerini ifade etmişlerdir; ancak hiçbiri sanat eserinin güzelliği ile ilgili genel bir fikir vermemiş, bir ölçü geliştirmemiştir. Buna rağmen diğerlerine göre en verimli ve sağlam sonuç, bazı ölçü zorlukları taşımasına rağmen, güzelliği sanat eserinin bizzat kendisinde, yapısında ve düzeninde arayan ve en son cereyan olan objektivistlerin görüşüdür (Moran, 2004: 103).

Moran’a (2004:100-101) göre sanat eserinde güzellik kavramı hakkında işe yarar bir çalışma için genel değerlendirmelerden vazgeçip özel değerlendirmeler yaparak meseleyi dar bir sahaya sokmak gerekmektedir. Yani “Güzel nedir?” sorusu yerine “Şiirde güzellik nedir?”, “Resimde güzellik nedir?” gibi sorular sorulmalıdır. Sanat eserinin yapısına ve kuruluş özelliklerine dikkat etmekle beraber sanatın kendisine has güzellik özellikleri aranmalıdır.

Karataş (2006) sanat dallarını basitten karmaşığa, somuttan soyuta, faydadan estetiğe / güzele doğru sıralandığında “mimari, heykel, resim, sinema, müzik ve şiir” biçiminde bir dizi oluşturmuştur. Güzel sanatlar maddi malzeme kullanan, göze hitap eden, üç boyutlu ve bir hacmi olan “plastik sanatlar” ile kulağa ve zihne seslenen “fonetik sanatlar” olmak üzere gruplandırılabilir. Bu tasnife göre mimari, resim ve heykel plastik sanatlardır. Çünkü resim ve heykel başlangıcında ve genel olarak tabiatı ve bir modeli esas almıştır. Bunlar esas aldıkları modelin aynısını yapmak düşüncesi ya da iddiasıyla hareket ettikleri için “taklidi sanatlar” diye de anılır. Tanpınar’ın (1977: 37) ifadesiyle müzik, maddesizdir ve sesten yapılmıştır. Yani müzik heyecanların en iptidai işaretinden yapılmıştır ve daima da öyle kalacaktır. Bu yüzden müzik ile şiir kulağa ve zihne; sinema ise hem kulağa, hem göze hem de zihne hitap ettiği için fonetik sanatlar içinde değerlendirilmelidir. Plastik sanatlar mekana bağlı iken fonetik sanatlar (müzik, sinema ve şiir) ise zamana kayıtlıdır (s: 165).

(34)

2.1.1. Dille Gerçekleştirilen Sanatın Diğer Sanatlarla Benzer Yönleri

Tarih boyunca güzel sanatlar arasında çeşitli ilişkiler ve ortaklıklar olmuştur. Ancak sanatlar arasındaki ilişkileri tespit etmek oldukça güçtür. Zamanla değişen sanatlar ve sosyal çevre araştırmayı oldukça geniş bir sahaya yaymıştır. Çünkü sanatçıların eseri ortaya çıkarırken amaçları, zihniyetleri, kabul ettikleri kuram ve sanat akımları çeşit çeşittir.

Güzel sanatların her alanında ortaya çıkan ortak özellik Karataş’a (2006) göre “hayalden doğmak” ve çoğu zaman “yaratılışı taklit etmek”tir. Sanat eserleri değişen devirlerde birbirini tamamlar ve “benliğimizi değiştirmek” yani insanın kişilik özelliklerini eğitmeyi hedefler (s:165).

Dille gerçekleştirilen sanat etkinliği olan edebiyatın güzel sanatların diğer şubeleriyle ortak olan yönleri genel olarak yukarıda belirtilen özelliklerdir.

2.1.2. Dille Gerçekleştirilen Sanatın Diğer Sanatlardan Farklı Yönleri

Dille gerçekleşen güzel sanat etkiliği olan edebiyatın malzemesi dildir. Karataş’a (2006:166) göre edebiyatın toplumdaki fertlerin ortak malı olan dilden alınan kelimelerle yapılması ve söylenmesi, onun diğer sanat dallarından ayrılan yönlerinin başında gelen hususlarındandır. Diğer sanat dallarının malzemesi ise taş, çamur, harç, tunç, ağaç ve boya gibi maddi malzemelerdir.

Diğer sanat dallarının malzemesine göre edebiyatın malzemesi olan dil yapısının müsait olması sayesinde giderek zenginleşmiştir. Bunda dilin bünyesinde barındırdığı özellikler etkili olmuştur. Nitekim Ergin’in (2003:3) tanımıyla “Dil, insanlar arasına anlaşmayı sağlayan tabiî bir vasıta, kendisine mahsus kanunları olan ve ancak bu kanunlar çerçevesinde gelişen canlı bir varlık, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir gizli antlaşmalar sistemi, seslerden örülmüş içtimaî bir müessesedir.” Edebiyatın malzemesi olan dilin giderek zenginleşmesinde onun canlı bir varlık olması etkili olmuştur. Ergin (2003) dilin zaman zaman kendi bünyesinden doğan çeşitli sebeplerle bazı gelişmeler gösterdiğini dile getirirken dilin tarihinde görülen bazı merhalelerin ve gelişme safhalarının dil kaideleri çerçevesinde cereyan ettiğini açıklar. Canlı bir varlık olan dil, fertlerin ve cemiyetlerin kendisine istedikleri şekilde karışmalarına müsait bir

(35)

yapıda değildir. Dil, ancak kendisinin tabiî gelişme yoluna, kendi bünyesine uygun normal bir müdahaleye açıktır (s:4). Yani dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliği ve eseri olan edebiyatın malzemesi olan dil, canlı bir varlık olduğu için tarih boyunca çeşitli sebeplerden dolayı kendi yapısına uygun değişmeleri göstermiştir. Uygur’a (2000) göre dil, insanın varolma koşuludur. Kişiyi çevresinde kendisine benzeyen tüm öbür varlıklardan ayıran, kişiye özgü özelliğidir. Araştırmacıya göre dil-öncesi ya da dil-dışı bir algı söz konusu değildir. Dil olmadan algı belirsiz, sisli, karmaşık ve bulanık bir şeydir. Daha önce hiçbir adla nitelenemeyen bir şey dilin egemenliğinden geçer, yoğunlaşır ve bir farkına varma sayesinde algıya dönüşür (s: 14). Dilin bu özellikleri sayesinde edebiyat, malzemesi değişerek zenginleşemeyen taş, çamur, harç, tunç, ağaç ve boya gibi maddi, cansız malzemeler olan diğer sanat dallarından ayrılmaktadır.

Edebiyat kulağa ve zihne hitap ettiği için fonetik (işitsel) sanatlar içerisinde değerlendirilir. Plastik (görsel) sanatlar ise göze hitap eder, üç boyutludur ve bir hacmi vardır.

Plastik (görsel) sanatlar mekana bağlıdır. Çünkü mimarî, resim, ev, heykel gibi plastik sanatlar taş, çamur, harç, tunç boya gibi maddî malzeme kullandıkları için sonuçta üç boyutlu, gözle görülebilen ve hacmi olan bir eser ortaya çıkar. Bu eserleri gözle görebilir, onlara dokunabiliriz. Edebiyat ise kulağa ve zihne hitap ettiği için fonetik (işitsel) sanatlar içerisinde değerlendirilir. Bir şiiri, bir romanı, hikâyeyi ya da tiyatroyu okumak ya da yazmak için maddî bir malzemeye, mekana ya da zamana ihtiyaç yoktur. Edebiyatın malzemesi olan dil vasıtasıyla ortaya çıkan eserler üç boyutlu, uzayda hacmi olan nesneler değildir. Bu eserlerin kalıcılığı zamana bağlıdır.

2.2. Metin Bilgisi

Üzerinde çalıştığımız konu olan sanat metinlerinin ortaöğretimde öğretimine geçmeden evvel, sanat metinlerinin özelliklerinin daha iyi anlaşılabilmesi için öncelikle metin bilgisinin kavramsal çerçevesinin oluşturulması faydalı olacaktır. Böyle bir amaç doğrultusunda çalışmamızın bu bölümünde metnin tanımı, özellikleri ve metni oluşturan temel ögeler ele alınmış, böylece genel bir metin bilgisine ulaşılmaya çalışılmıştır.

(36)

2.2.1. Metnin tanımı

Metin bilgisine geçmeden önce çeşitli kaynaklardaki metin kavramının başlıca tanımlarını aktarmak faydalı olacaktır. Sözlüklerde ve çeşitli kaynaklarda metin tanımları yazarlarının metne bakış açılarına göre yapılmıştır.

Türk Dil Kurumu Türçe Sözlük’ünde (2005:1382), Arapça kökenli bir isim olan met(i)n kelimesini “1. Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü, tekst. 2. Basılı veya el yazması parça, tekst” olarak tanımlarken Ferit Develioğlu Osmanlıca Türkçe Ansiklopedik Lûgat (2004:633) adlı sözlüğünde metin kavramını, “Bir yazıyı şekil ve noktalama hususiyetleriyle birlikte meydana getiren kelimelerin topu” olarak ifade etmiştir.

Günay (2007),dilsel göstergelerin art arda gelmesiyle oluşan anlamlı yapı olarak da açıkladığı metin kavramını “belirli bir bildirişim bağlamında bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen bir dil dizgesi bütünü, bir başka deyişle bildirişim değeri taşıyan, eyleme yönelik devingen bir bütün” olarak tanımlamıştır (s: 44).

Yılmaz (2010) da metnin bildirişim işlevi olan yazılı ve sözlü belgeler olduğu yönündeki düşünceleriyle hazırlanan “Uygulamalı Metin Bilgisi” adlı çalışmasında metnin tanımını şu sözlerle dile getirilmiştir:

Metin, cümlelerin/sözcelerin basit, rastgele, ardışık olarak sıralanması ile oluş(turul)muş basit bir yapı değildir. Metin, en gelişmiş bildirişim dizgesi olan insan dilinin, en üst düzeydeki birimi; cümleler/sözceler arası çeşitli düzeylerde yazar(lar)ı tarafından – bilinçli olarak- derin ve yatay, uzak ve yakın ilişkilerle oluşturulmuş bağdaşık, tutarlı bir dilsel düzenleme; ‘bütünlük’ ve ‘birlik’ arz eden, anlaşılabilen, özetlenebilen, yorumlanabilen ve metinsel/sosyal/kültürel/durumsal bağlamlar içerisinde belli çıkarımlar/sezdirimler ve iletiler içeren dilsel bir bütünlük; metinsellik özelliği taşıyan sözlü/yazılı (veya alternatif) iletişimsel üründür (s: 2).

Tüm bu metin tanımlarından çıkarılabilecek sonuç, metnin cümlelerin rastgele sıralanmasıyla oluşan cümleler topluluğu olmadığıdır. O hâlde metin, malzemesi dil olan ve bildirişimsel işlevleri olan, çeşitli anlam ilişkileriyle örülmüş yazılı ve sözlü iletişim ürünüdür.

(37)

2.2.2. Metnin Özellikleri

Cümle ve cümleden küçük dil birimleri üzerinde yapılan metin çalışmalarının yerini günümüzde cümle ötesi çalışmalar almıştır. Çünkü Günay’ın (2007) ifadesiyle “iletişim değerinden yoksun dilbilgisel yapı” (s. 46) olan cümle, her zaman bir yargıyı tam olarak ifade etmekte yetersiz kalmaktadır. Cümle bağlam içerisinde değerlendirildiğinde daha anlamlı olmaktadır.

Cümle, dil bilgisinin bir birimi olarak ele alınabilen durağan bir süreçken; metin, hem yazarın oluşturduğu, hem de okuyucusunun okuma sırasında anlamlandırdığı devingen bir süreçtir. Bu yüzden metin, bağlama dönük bir düzenleme içerir (Günay, 2007:45).

Metin, cümlelerin bir araya gelme sürecinin sonunda oluşur. Ancak metin cümlelerin rastgele art arda sıralanmasıyla oluşan bir yapı değildir. Cümleler yazar tarafından bilinçli olarak belirli bir mantık sırasına göre, dil bilgisel bağlantılara ve metnin işleyişine göre yapılır. Metni oluşturan cümleler arasında bağıntı ögeleri vardır ve metnin sürekliliği, kavramlar ya da örtgeler arasında kurulabilen nedensellik, karşıtlık ve başka türdeki anlamsal, mantıksal ya da dizimsel ilişkilerle olur (Günay, 2007: 44-47).

Metin ve cümle arasındaki ilişkiler nedeniyle günümüzde dilbilim çalışmalarında “metin” kavramına ağırlık verilmektedir.

2.2.3. Metni Oluşturan Temel Ögeler

İletişimsel bir ürün olan metin, yazarı/anlatıcısı tarafından oluşturulduktan sonra okuyucusu/seyircisine hitap eder. Metnin iletilmek istediği hedef kitleye ulaşabilmesi için yapısının, kurgusunun ve içeriğinin alıcının beklentilerini karşılayabilir düzeyde olması gerekmektedir. Tüm bu unsurların yanı sıra metnin alıcısına sunulması da hedef kitle için belirleyicidir. Çünkü okuyucu bir metnin alıcısı olmak için öncelikle metnin dış unsurlarıyla karı karşıya gelmektedir (Günay, 2007: 54)

“Okuyucunun şifresini çözeceği metin dışındaki, metinle ilgili dilsel ya da dil dışı göstergelerin tümüne metnin dış (fr. paratexte) öğeleri denir” (Günay, 2007:55).

(38)

Metnin dış ögeleri okuyucu ile metin arasında adeta bir köprü vazifesi görür. Çünkü okuyucu metinden önce metni tanıtan ya da açıklamasını yapan bilgileri içerir. Metnin kendisi olmasa da metinle ilgili birçok şeyi açıklayan ve okuyucunun metinle ilk karşılaşmasını sağlayan bu ögeler; kapaklar, başlık, alt başlık, yazarın adı, katalog, kitabın bulunduğu dizi ya da serisini belirten yazı, kitabın yayın hakkı, varsa çevirenin adı, ithaf (sunu), önsöz, başsöz (épigraphe), sonsöz, dipnot, içindekiler, kaynakça vb.leridir. Metnin dış ögeleri, okuyucuya metinden önce metni tanıtır ve metnin açıklamasını yapan bilgiler verir (Günay, 2007:55).

Günay’ın (2007) yaptığı tasnife göre metnin dış ögeleri yazardan kaynaklanan ve yayınevinden kaynaklanan dış ögeler olarak sınıflandırılabilir:

Yazarın adı, kitabın adı ve alt başlığı, başsöz, önsöz, ithaf (sunu), dipnot (bilimsel metinlerde), kaynakça, sonsöz, içindekiler vb. yazardan kaynaklanan metin dışı ögelerdir. Bu metin dışı bilgilendirmeler yazar tarafından metninin daha iyi algılanması içindir (s: 56).

Kapak, katalog, kitabın bulunduğu dizi ya da serisini belirten yazı, kitabın yayın hakkı, varsa kitabı çevirenin adı, hangi seriden çıktığı, kitabın aldığı ödülü ya da bir başka yönünü ortaya koymak için kapağın üstüne geçirilen renkli bant, baskı sayısı yayınevinden kaynaklanan metin dışı ögelerdir. Bunlar okuyucunun ilk karşılaştığı ve metinle ilgili algısının oluştuğu dilsel ve dil dışı göstergelerdir (Günay, 2007:64).

2.3. Metinlerin Sınıflandırılması

Araştırmacılar metinleri belirledikleri ölçütlere göre çeşitli türlere sınıflandırmışlardır. Bu bölümde bazı araştırmacıların metinleri sınıflandırma şekilleri hakkındaki görüşlerine yer verildikten sonra ortaöğretimde metinlerin sınıflandırılması öğretimine nasıl yer verildiğine geçilecektir. Bu amaçla ortaöğretim Türk edebiyatı ile dil ve anlatım öğretim programlarında metinlerin sınıflandırılma ölçütleri çalışmamızın hareket noktasını oluşturacaktır. Buna göre metinler öncelikle “öğretici metinler” ve “sanat metinleri” olarak ikiye ayrılacak ve metinler bu iki ana başlığın alt dalları olarak açıklanacaktır. Çalışmamızın temel konusu olan sanat metinlerinin özelliklerinin daha iyi anlaşılabilmesi için öncelikle öğretici metinlerin genel özelliklerine ana hatlarıyla değinilecektir ve belli başlı öğretici metin türleri hakkında genel bilgiler verilecektir.

Referanslar

Benzer Belgeler

a) Vergi mükelleflerinin öncelikle denetimin ilk aşaması olan VUK’nun 220 ile 226’ncı maddeleri gereği tutmak ve tasdik ettirmekle yükümlü olduğu defterler ile denetimin

Méni şair démeñ dostlar, şéir sultani Lutpulla Veten asmanida yanġan yoruq çolpani Lutpulla Küreşçan Uyġuristanniñ cesur oġlani Lutpulla Élimniñ pexri evladi,

《內經》之制,用岐伯與諸多臣子相互提問的方式,採用問答式文體而創作,共 分九卷,每卷九篇。根據內容大致可分為四個部分:(1)第

I Nüfusları 70 binden aşağı ve 20 binden yukan olan şehir ve ka i sabalarımızdaki umumî kütüpha- i neler için yazma eser bir lükstür, j ve ancak devlet

kadar bezmiş, o kadar yorgun düşmüştük ki o sırada devlet ler bize karşı hakkaniyet ve iti­ dal gösterselerdi; milli bir ha­ reket kolay kolay doğamaya-

duğu yapay dilin önemini vurgulamakla eştir. Üstelik bu, sadece şiirlerde değil, fakat hikaye ve romanlarda da köklü bir değişmenin aracı olarak kullanıma yol

Çözümleme bölümünde şiir metinleri; zihniyet, yapı, tema, dil ve anlatım, ahenk, metin ve gelenek, anlam ve yorum, metin ve şair sırasıyla; olay çevresinde oluşan

Anahtar Kelimeler: Sovyetler Birliği, Avrupa Ekonomik Topluluğu, Soğuk Savaş, Bütünleşme, Ortak