• Sonuç bulunamadı

Termal turizmde müşteri ilişkileri yönetiminin önemi: Kızılcahamam örneği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Termal turizmde müşteri ilişkileri yönetiminin önemi: Kızılcahamam örneği"

Copied!
196
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

T.C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ BİLİM DALI

TERMAL TURİZMDE MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİNİN

ÖNEMİ: KIZILCAHAMAM ÖRNEĞİ

Hazırlayan

Gözde ACUR

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman

Prof. Dr. Mete SEZGİN

(2)
(3)
(4)

iii ÖN SÖZ

Bu çalışmada müşteri ilişkileri yönetiminin Kızılcahamam’da bulunan termal tesislerdeki müşteriler üzerindeki etkisini görmek amaçlanmıştır. Çalışmanın birinci bölümünde kavramsal çerçeve ele alınmıştır. İkinci bölümde ise sağlık turizmi kapsamında termal turizmin özelliklerinden, çeşitlerinden ve sağlık açısından faydalarından, Turizm Bakanlığı’nın konuyla ilgili faaliyetlerinden bahsedilmiştir.

Termal turizmin Dünya ve Türkiye için gelişimi, Türkiye’deki termal turizmin günümüzdeki yeri üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde turizm sektöründe müşteri ilişkileri yönetimi ve turizmdeki öneminden bahsedilmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde problem durumu ortaya konularak bu problem çerçevesinde ele alınan çalışmanın amacı, önemi, sınırlılıkları, araştırmanın modeli, çalışma grubu, veri toplama araçları, verilerin toplanması ve analiz aşamaları ve kullanılan ölçekler verilmiştir.

Beşinci bölümde ise araştırmanın bulgularına yer verilmiştir. Altıncı bölümde ise bulgular ışığında varılan sonuçlar ortaya konmuş, bu sonuçlar yorumlanarak gerek mevcut durumun iyileştirilmesi için, gerekse gelecekte alanla ilgili çalışma yapmak isteyenler için çeşitli öneriler getirilmiştir. Kaynakça bölümünde çalışmada faydalanılan eserler ile ilgili künyeler verilmiştir.

Bu çalışmanın gerçekleştirilmesinde birçok insanın emeği bulunmaktadır. Öncelikle çalışmaya bulunduğu katkılardan, yol göstericiliğinden ve çalışma süresince gösterdiği hoşgörüden dolayı değerli danışmanım Sayın Prof. Dr. Mete Sezgin’e teşekkür ederim. Çalışmam boyunca desteklerini esirgemeyen, maddi manevi her zaman yanımda olan canım annem Gülsen Acur’a ve canım babam Ahmet Acur’a teşekkür ederim.

(5)

iv T. C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğr

enc

ini

n

Adı, Soyadı Gözde Acur

Numarası 144260001008

Ana Bilim / Bilim Dalı

Turizm İşletmeciliği/Turizm İşletmeciliği Programı Tezli Yüksek Lisans  Doktora

Tez Danışmanı Prof. Dr. Mete SEZGİN

Tezin Adı Termal Turizmde Müşteri İlişkileri Yönetiminin Önemi: Kızılcahamam Örneği

ÖZET

‘’Termal Turizmde Müşteri İlişkileri Yönetiminin Önemi: Kızılcahamam Örneği’’ isimli yüksek lisans tez çalışmasının amacı müşteri ilişkileri yönetiminin son dönemlerde adından sıkça bahsettiren bir alternatif turizm çeşidi olan termal turizme katılan müşteriler üzerindeki etkilerinin analiz edilmeye çalışılmasıdır.

Çalışma 6 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde turizmden genel anlamda bahsedilmiştir. İkinci bölümde ise sağlık turizmi kapsamında termal turizmin özelliklerinden, çeşitlerinden ve sağlık açısından faydalarından, Turizm Bakanlığı’nın konuyla ilgili faaliyetlerinden bahsedilmiştir. Termal turizmin Dünya ve Türkiye için gelişimi, Türkiye’deki termal turizmin günümüzdeki yeri üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde turizm sektöründe müşteri ilişkileri yönetimi ve turizmdeki öneminden bahsedilmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde problem durumu ortaya konularak bu problem çerçevesinde ele alınan çalışmanın amacı, önemi, sınırlılıkları, araştırmanın modeli, çalışma grubu, veri toplama araçları, verilerin toplanması ve analiz aşamaları ve kullanılan ölçekler verilmiştir. Beşinci bölümde araştırmanın bulgularına yer verilmiştir. Altıncı bölümde bu bulgular ışığında varılan sonuçlar ortaya konmuş, bu sonuçlar yorumlanarak gerek mevcut durumun iyileştirilmesi için gerekse gelecekte alanla ilgili çalışma yapmak isteyenler için çeşitli öneriler getirilmiştir. Kaynakça bölümünde ise çalışmada faydalanılan eserler ile ilgili künyeler verilmiştir.

(6)

v T. C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğr

enc

ini

n

Adı, Soyadı Gözde Acur

Numarası 144260001008

Anabilim / Bilim Dalı

Turizm İşletmeciliği/Turizm İşletmeciliği Programı Tezli Yüksek Lisans  Doktora

Tez Danışmanı Prof. Dr. Mete SEZGİN

Tezin Adı Importance of Customer Relations Management in Thermal Tourism: The Example of Kızılcahamam

SUMMARY

The aim of this master thesis “Importance of Customer Relations Management in Thermal Tourism: The Example of Kızılcahamam” is trying to analyse the effect of customer relations management on the customers enjoying the thermal tourism which is an alternative tourism kind mentioned most often recently.

The study consists of six parts. In the first part, tourism is mentioned generally. In the second part, the features of thermal tourism, its kinds, its benefits for health, and activities of the Ministry of Tourism about the subject are mentioned within the context of health tourism. Development of thermal tourism for the World and Turkey, and present place of thermal tourism in Turkey are mentioned. In the third part, the customer relations management in tourism sector and its importance in tourism are mentioned. In the fourth part of the study the status of the problem was determined and aim, importance, boundedness, research model, study group, data gathering instruments, gathering the data and analyse levels and used scales of the study in terms of this problem are given. Findings of the study is studied in the fifth part. In the sixth part, conclusions according to the findings are presented, these conclusions are commented and some advices are given to improve the present situation and for those who want to study in the field in the future. In bibliography part, the sources made use of for thisstudy were given.

(7)

vi İÇİNDEKİLER

BİLİMSEL ETİK SAYFASI... i

YÜKSEK LİSANS TEZ KABUL FORMU ... ii

ÖN SÖZ ... iii ÖZET ... iv SUMMARY ... v KISALTMALAR SAYFASI ... ix TABLOLAR LİSTESİ ... x GİRİŞ ... 1

BÖLÜM I: TURİZM KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ ... 4

1.1. Turizm Kavramı ... 4

1.2. Turizmin Sınıflandırılması ... 6

1.2.1. Katılan Kişi Sayısına Göre Turizmin Çeşitleri ... 6

1.2.2. Ziyaret Edilen Yere Göre Turizm Çeşitleri ... 8

1.2.3. Katılanların Yaşlarına Göre Turizm Çeşitleri ... 9

1.2.4. Katılanların Sosyo-Ekonomik Durumlarına Göre Turizm Çeşitleri ... 11

1.2.5. Turistlerin Seyahat Amacına Göre Turizmin Sınıflandırılması ... 12

1.3. Alternatif Turizm Tanımı ve Çeşitleri ... 13

BÖLÜM II: SAĞLIK TURİZMİ BAĞLAMINDA TERMAL TURİZM ... 34

2.1. Sağlık Turizmi ... 34

2.2. Türkiye’de ve Dünya’da Sağlık Turizmi ... 36

2.2.1. Dünya’da Sağlık Turizmi ... 37

2.2.2. Türkiye’de Sağlık Turizmi ... 38

2.3. Termal Turizm Kavramı ... 41

2.4. Termal Turizm İle İlgili Kavramlar ... 42

2.4.1. Kaplıca ... 43

2.4.2. Klimatizm ... 43

2.4.3. Üvalizm ... 44

2.4.4. Termalizm ... 44

2.5. Termal Turizmin Tarihi ve Türkiye’deki Mevcut Durumu ... 48

2.5.1. Termal Turizmin Tarihsel Gelişimi ... 48

2.5.2. Termal Turizmin Türkiye’deki Mevcut Durumu ... 51

BÖLÜM III: TERMAL TURİZMDE MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ VE ÖNEMİ ... 52

(8)

vii

3.1. Müşteri İlişkileri Yönetiminin Kavramsal Çerçevesi ... 52

3.1.1. Müşteri ... 52

3.1.2. Müşteri Memnuniyeti ... 55

3.1.3. Müşteri Değeri ... 57

3.1.4. Müşteri Yaşam Boyu Değeri ... 58

3.1.5. Müşteri Tatmini ... 60

3.1.6. Müşteri Sadakati Yaratma ... 61

3.1.7. Müşteri Odaklılık ... 63

3.2. Müşteri İlişkileri Yönetimi Kavramının Ortaya Çıkışı ve Gelişimi ... 66

3.2.1. Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) ... 68

3.2.2. Müşteri İlişkileri Yönetiminin Özellikleri ... 72

3.2.3. Müşteri İlişkileri Yönetiminin Önemi ... 73

3.2.4. Müşteri İlişkileri Yönetiminin Amaçları ... 76

3.2.5. Müşteri İlişkileri Yönetiminin Yararları ... 78

3.2.6. Müşteri İlişkileri Yönetimi Sürecinin Aşamaları ... 80

3.3. Sektörel Açıdan Müşteri İlişkileri Yönetimi ... 82

3.3.1. Sanayi Sektöründe Müşteri İlişkileri Yönetimi ... 85

3.3.2. Tarım Sektöründe Müşteri İlişkileri Yönetimi ... 87

3.3.3. Hizmet Sektöründe Müşteri İlişkileri Yönetimi ... 89

3.3.4. Turizm Sektöründe Müşteri İlişkileri Yönetimi ... 95

BÖLÜM IV: MATERYAL VE YÖNTEM ... 102

4.1. Araştırmanın Amacı ve Önemi ... 102

4.2. Araştırma Yapılan İşletmeler Hakkında Bilgiler ... 103

4.3. Problemler ... 103

4.4. Araştırmanın Hipotezleri ... 104

4.5. Varsayımlar ... 105

4.6. Evren ve Örneklem Seçimi ... 106

4.6.1. İşletme Ana kitle ve Örneklemesi ... 106

4.6.2. Turist Ana kitle ve Örneklemesi ... 106

4.7. Araştırmanın Sınırlı Yönleri ... 108

BÖLÜM V: ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA ... 108

5.1 Hipotezlerin Araştırılması ve Tartışma ... 122

BÖLÜM VI: SONUÇ VE ÖNERİLAR ... 132

(9)

viii EKLER ... 181 EK-1: ANKET ... 181 ÖZGEÇMİŞ ... 185

(10)

ix KISALTMALAR SAYFASI

BAKA: Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı BAKKA: Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı BTSO: Bursa Ticaret ve Sanayi Odası CRM: Müşteri İlişkileri Yönetimi

ICBP: Uluslar Arası Kuş Koruma Konseyi ITO: İstanbul Ticaret Odası

IUCN: Uluslararası Doğa Koruma Birliği

IWRB: Uluslar Arası Su Kuşları ve Islak Alanlar Araştırma Bürosu İZKA: İzmir Kalkınma Ajansı

MİY: Müşteri İlişkileri Yönetimi OSME: Orta Doğu Ornitoloji Topluluğu RSBP: Royal Kuş Koruma Topluluğu SPA: Suyla gelen güzellik

TRT: Türkiye Radyo Televizyon Kurumu TÜRSAB: Türkiye Seyahat Acentaları Birliği TÜSİAD: Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği WTO: Dünya Ticaret Örgütü

(11)

x TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1.1. Güvenirlik Analizi ... 107

Tablo 1.2. Müşterilerin Cinsieti ... 107

Tablo 1.3. Müşterilerin Yaş Dağılımlar ... 108

Tablo 1.4. Eğitim Drumuları ... 109

Tablo 1.5. Gelir Durumları ... 109

Tablo 1.6. Tesise Geliş Sebebi ... 110

Tablo 1.7. Problemlere Nasıl Tepki Gösterirsiniz? ... 110

Tablo 1.8. Problemle Karşılaşma*Cinsiyet ... 111

Tablo 1.9. Şikayetinizi Kime Bildirirsiniz ... 111

Tablo 1.10. Şikâyetiniz Ne Kadar Sürede Çözüme Ulaştırıldı ... 112

Tablo 1.11. Şikâyetinize Karşı Gösterilen Tepki ... 112

Tablo 1.12. Müşterilerin Tesis Hakkında Sorun Çıkmadan Önceki ve Sonraki Düşünceleri ... 113

Tablo 1.13. Karşılama ve Bilgilendirme*Cinsiyet ... 114

Tablo 1.14. Personelin Tecrübesi*Cinsiyet ... 115

Tablo 1.15. Odanın Temizliği*Cinsiyet ... 116

Tablo 1.16. Diyet Yiyecek- İçecek Yeterliliği ... 117

Tablo 1.17. Fizik-Tedavi Ünitesi*Cinsiyet ... 118

Tablo 1.18. Termal Havuz*Cinsiyet ... 119

Tablo 1.19. Şikâyet Sebebi*Cinsiyet ... 120

Tablo 1.20. Tesise Geliş Amacı ve Gelir Durumu Arasındaki İlişki ... 121

Tablo 1.21. Tesise Geliş Amacı ve Gelir Durumu Arasındaki İlişki ... 121

Tablo 1.22. Tesise Geliş Amacı ve Gelir Durumu Arasındaki İlişkinin Modeli . 122 Tablo 1.23. Eğitim Durumu ile Gelir Durumu Arasında ki İlişki ... 122

Tablo 1.24. Yaş ile Tesise Geliş Sebebi Arasında ki İlişki ... 124

Tablo 1.25. Hizmetlerin Cinsiyete Göre Karşılaştırılması ... 125

Tablo 1.26. Müşterilerin Konaklama İşletmesinden Memnuniyetleri ile Cinsiyetlerinin Karşılaştırılması ... 126

Tablo 1.27. Hizmetlerin Müşterilerin Memnuniyetlerine Göre Karşılaştırılması ... 128

(12)

1 GİRİŞ

Tarih boyunca yaşanan gelişmeler sonucunda turizm, günümüzde dünyanın en önemli endüstrilerinden biri olarak kabul edilmektedir. Öyle ki insanlara artık deniz, kum ve güneş üçlüsü yeterli gelmemekte, dağlar, yaylalar, mağaralar, akarsular, sulak alanlar, kaplıcalar, milli parklar, ormanlar ve vahşi doğal yaşam gibi diğer turizm çekiciliklerinin işin içine girdiği alternatif turizm çeşitleri değerlendirilmektedir.

İş yaşamının sıkıcı ve yorucu temposundan kaçmak isteyen tüketiciler kimi zaman eğlence kimi zaman dinlenme kimi zaman macera kimi zaman da sağlık amacıyla birçok turizm faaliyeti gerçekleştirmektedir. Son yıllarda hem sağlık hem de dinlenme amaçlı yapılan termal turizm popülaritesini hızla artırmaktadır.

Günümüzde yaşam bilinci gelişmiş insanlar hem sağlıklı olmak hem de sağlıklarını geliştirmek amacıyla kendi ülkesinde bu hizmetlerden yararlanamasa dahi başka ülkeleri bu hizmetlerden faydalanmak amacıyla ziyaret etmektedir. Turizm sektörünün klasikleşmiş üçlüsü deniz, kum, güneş turizmi devam etse de insanlar artık sağlık turizmine ilgi göstermektedirler.

Su insanların varoluşlarından beri kültürel yaşamın bir parçası olmuş ve insanların yaşam biçimlerini etkilemiştir. 20 derecenin üstünde olan termal sular da insanların sağlıklarına olumlu anlamda katkı yaparak hem fiziksel hem de ruhsal olarak insanları iyileştirici bir etki göstermiştir. Termal suların iyileştirici etkisi, yapılan araştırmalarda görülen olumlu etkiler ile dünyada ve ülkemizde hızla yayılmaya başlamıştır. Türkiye jeotermal kaynaklar açısından oldukça zengindir. Avrupa’da kaynak potansiyeli açısından birinci, kaplıca uygulamaları konusunda ise üçüncü sırada bulunmaktadır. Ülkemizde bugün termal odaklı turizm tesislerinin sayısı Turizm İşletme Belgeli 19, Konaklama Tesisinde Belediye Belgeli 41, Turizm İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli 60 ve Turizm Yatırım Belgeli 3 olmak üzere toplam 123 termal turizm tesisi bulunmaktadır.

Hizmet sektörünün en önemli kollarından olan turizm sektörünün temel unsuru insandır. Her sektörde olduğu gibi işletmeler, müşterilerin işletmeye duyduğu olumlu veya olumsuz düşüncelerle var olmaktadır. Bu sebeple işletmeler de son yıllarda artan rekabet dünyasının içinde yer alabilmek amacıyla rakiplerinden farklılaşmak

(13)

2 istemektedirler. İşletmeler verdikleri hizmetlerde fiyat farklılıklarına veya sundukları hizmetleri çeşitlendirerek özellik farklılıklarına giderek rakiplerinden sıyrılmaya çalışmaktadırlar.

Modern pazarlama anlayışıyla hayatımıza giren müşteri ilişkileri yönetimi bugün en çok kullanılan uygulamalardan birisidir. Turizm sektörünün de ana unsurunun insan olmasından dolayı müşteri ilişkileri yönetimi hızla kabul görmüş ve gelişmiştir. Yerel ve küresel rekabet ortamında varlıklarını sürdürebilmek için kullandıkları bir uygulama olan müşteri ilişkileri yönetimi (MİY) sayesinde işletmeler müşterileri memnun ederek uzun ilişkiler kurup kârmarjlarını yükseltmeyi hedeflemektedirler.

Bu araştırmada son yılların en gözde alternatif turizmi olan termal turizmde müşteri ilişkileri yönetiminin üstünde durulmuştur. Birinci bölümde turizmden genel anlamda bahsedilmiştir. İkinci bölümde ise sağlık turizmi kapsamında termal turizmin özelliklerinden, çeşitlerinden ve sağlık açısından faydalarından, Turizm Bakanlığı’nın konuyla ilgili faaliyetlerinden bahsedilmiştir. Termal turizmin Dünya ve Türkiye için gelişimi, Türkiye’deki termal turizmin günümüzdeki yeri üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde turizm sektöründe müşteri ilişkileri yönetimi ve turizmdeki öneminden bahsedilmiştir.

Araştırmanın dördüncü bölümünde ise problem durumu ortaya konularak bu problem çerçevesinde ele alınan çalışmanın amacı, önemi, sınırlılıkları, araştırmanın modeli, çalışma grubu, veri toplama araçları, verilerin toplanması ve analiz aşamaları ve kullanılan ölçekler verilmiştir. Beşinci bölümde ise termal tesislerde konaklayan turistik tüketicilere anket uygulaması yapılmıştır. Ankette bulunan müşteriler Kızılcahamam’a gelen turizm işletme belgeli termal otellerde konaklayanlardan oluşmaktadır. Anket turizm işletme belgeli Swiss Otel, Patalya Otel, Çam Otel, Başak Otel olmak üzere 4 adettir. Müşterilere yönelik olan anket, “Olasılığa dayalı, basit tesadüfi örnekleme” yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Değerlendirilen toplam anket sayısı 330’dur.

Araştırmanın amacına yönelik ANOVA analizi yapılarak katılımcıların tatmin düzeylerine etki eden faktörler ortaya konulmuş ve demografik özelliklere göre farklılık gösterip göstermediği tespit edilmiştir. Anketin amacı dikkate alındığında ana

(14)

3 kitlenin hemen hemen hepsine ulaşıldığı, hata payının minimize edildiği söylenebilmektedir. Bu anketin güvenirliğini ölçmek için de Cronbach’s Alpha testi kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan Cronbah’s Alpha değeri 0,933 olarak hesaplanmıştır. Bu değer de anketin güvenilir olduğunu göstermektedir. Beşinci bölümde araştırmanın bulgularına yer verilmiştir.

Son bölümde elde edilen veriler ışığında, termal işletmelerin termal turizmde başarılı olabilmeleri için işletme tarafından birebir uygulanan müşteri ilişkileri yönetimini benimsemesi ve uygulanmasının rekabetteki önemini göstermek amaçlanmıştır.

(15)

4 BÖLÜM I: TURİZM KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ

Birçok ülke arkeolojik ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra doğal güzellikleriyle çok sayıda turizm değerine sahip olmaktadır. Ülkelerin bu çeşitliliği turizm bakımından çeşitlenmeye sebep olmaktadır.

1.1. Turizm Kavramı

20. yüzyılın ikinci yarısından sonra uygarlık seviyelerinde artış olan milletler, başka uğraşlara yönelmeye, kendi yaşamları ve kültürleri dışındakileri gözlemlemeye, incelemeye ve onlarla etkileşim halinde olmaya başlamışlardır (Yavuz ve Karabağ, 2009: 114). İnsanların diğer kültürleri inceleme meraklarını gidermek amacıyla yaşadıkları yer dışında tatil, dinlenme ve eğlenme gibi ihtiyaçların giderilmesi için yapılan seyahatler, geçici konaklama faaliyetlerini de yanında getirmiştir. Böylece turizm faaliyetleri ortaya çıkmaya başlamıştır (Özel, 2010: 1). İnsanların bu yönelimleri sonucunda turizm, zaman içerisinde en hızlı gelişme kaydeden sosyo-ekonomik olgu olma (Yıldız, 2011: 69) yolunda önemli bir sektör biri haline gelmiştir (Coşkun, 2010: 1).

İnsan, turizmin en önemli yapı taşıdır. İnsanların çoğunlukla gezmek, eğlenmek ve dinlenmek gibi amaçlarla seyahat etmeleri turizmin temelini oluşturmaktadır (Dolmacı ve Bulgan, 2013: 4855). Turizm faaliyetinin başlangıcı, MÖ 4000 yıllarına yani Sümerlere kadar götürülebilmektedir (Barutçugil, 1984: 28). Romalıların, ilk çağlarda en fazla seyahat eden topluluk olduğu ileri sürülmektedir. Konaklanacak yerlere ulaşmak amacıyla yaptıkları yol haritaları, ünlü tapınakları görmek için seyahat etmeleri, Romalıların zevk için seyahat eden ilk turistler olduğu düşüncesini ortaya çıkarmaktadır (MEGEP, 2007: 3). Zaman içerisinde Çin’de ve Hindistan’da ticari amaçlı geziler düzenlenmiştir. İlerleyen yıllarda da piramitleri ve tapınakları nedeniyle ünlenen Mısır, gezginlerin ilgisini çekmeyi başarmıştır (Budak, 2000: 7).

Turizm sözcüğü, Türkçe karşılık olarak hareket etme, dönme anlamlarına gelen Latincedeki ‘’tournus’’ sözcüğünden gelmektedir (Dinçer, 1993: 5). Turizmin ekonomik, sosyal, kültürel ve doğal çevre ile sürekli etkileşim içerisinde olması

(16)

5 (Tüylüoğlu ,2003: 1) ve öznesinin insan olması sebebiyle günümüzde dahi net bir tanımı bulunmamaktadır (Kozak, 2012: 5). Turizmin ilk tanımı Guyer-Fueler tarafından insanların hava değişimi ve dinlenme gereksinmeleri, doğadaki güzellikleri tanıma isteği, ticaret, sanayive ulaşım araçlarının gelişmesi sonucunda ortaya çıkan modern çağa özgü bir olay şeklinde 1905 yılında yapılmıştır (Çoruh, 1979 :8).Başka bir tanıma göre iseinsanların dinlenmek, eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yaptıkları gezilerin bir ülkeye veya bölgeye turist çekmek için yapılan ekonomik, kültürel, teknik çalışmaların tümüdür (TDK, 2015) (http://www.tdk.gov.tr/).

Bu tanımlara bakarak turizmin genel olarak özellikleri (Olalı, 1988: 21) ;  İnsanların belirli bir süre için bulundukları yer dışına seyahat etmeleri ve buralarda

konaklamalarını kapsamaktadır.

 Para kazanma amacı güdülmemesi gerekmektedir.  Liberal bir atmosfer içerisinde yapılmaktadır.

 Turizm, bireysel veya gruplar halinde yapılabilmektedir.

 Turizm, sosyal bir olay olmasının dışındabir endüstri olup sadece konaklama ve seyahatten ibaret değildir.

Bugün dünyanın en gelişmiş endüstrilerinden biri olarak kabul edilen (Kozak vd., 2013: 7) turizm kavramı, I. Dünya Savaşı’na kadar lüks ihtiyaçlar sınıfında yer almakta iken 1960’lara doğru kültürel ihtiyaçlar ve son yıllarda ise zorunlu ihtiyaçlar sınıfında gösterilmektedir (Bayezıt, 2003: 1). Gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş olan ülkelerle yarışacak kapasiteye ulaşması (İTO, 2007: 33) sosyal ve ekonomik boyutları olan turizmin, beklenenin üstündeki hızlı değişim ve gelişimi ile meydana gelmiştir (Opus, 2001: 37).

Turizme elverişli; tarihi, doğal ve sosyokültürel çekiciliklere sahip ülkeler (Çeken vd., 2009:84), kaynaklarını süreklilik ilkesine bağlı olarak ve yıpratmadan planlı bir şekilde kullanmalıdır. Turizmin istenilen faydayı verebilmesi için her boyutunun dikkatle üstünde durulması gerekmektedir (Dede ve Güremen, 2010: 47). Çünkü turizm, kötü yönetildiğinde kaynakların azalmasına ve kaynakların niteliklerinin bozulmasına (Emir ve Avan,2010:203), çevre kirliliğine, tarihi ve

(17)

6 kültürel değerlerin yıpranmasına neden olmaktadır (Kültür ve Turizm Bakanlığı,2009:4). Zaten genel olarak da evrende yaşamın devamlılığının sağlanabilmesi için genel kural, doğal kaynakların sürekliliğini sağlamaktır (Erkan vd.,2013:63). Dolayısıyla turizmin de bu düşünce kapsamında iyi yönetilmesi gerekliliği vurgulanmaktadır.

1.2. Turizmin Sınıflandırılması

Geçmişten günümüze medeniyetlerin gelişmesi, toplumların refah düzeylerinin artması, ulaşımın gelişmesi, ulaşım araçlarının çeşitlenmesi, teknolojik gelişmeler ve dünyanın her bir köşesindeki güzellikleri görme isteği ve bunların yanında insanların yoğun iş temposundan dolayı gelişen tatil gereksinimi, turizmin gelişmesindeki en büyük faktörlerdir (Önen, 2008: 34).

İnsanlar psikolojik, sosyal ve kültürel gereksinimlerini karşılamak amacıyla seyahat etmekte, gezme, dinlenme ve eğlenme gibi faaliyetlerini gerçekleştirmektedir (Durgun, 2006: 5). Turizmin hayatımızı bu denli meşgul etmesi turizmde yeni alternatifler aranmasına ve turizm çeşitlerinin çoğalmasına sebep olmuştur (Sezgin ve Ünüvar,2009: 392). Turizm çeşitleri farklı kaynaklarda, farklı kriterlere göre sınıflandırılmaktadır (Vezir Araştırma ve Danışmanlık, 2011: 50).

1.2.1. Katılan Kişi Sayısına Göre Turizmin Çeşitleri

Turizmin çeşitlendirilmesi farklı şekillerde yapılmıştır.Bunun temel sebebi ise turizmin çok kapsamlı ve birbiriyle yakın ilişki içinde pek çok konudan oluşmasıdır.Bu tanımları yaparken de kişi sayısı, yaşı, sosyal durumu gibi faktörler etkili olmaktadır. 1.2.1.1. Bireysel (Ferdi) Turizm

Küreselleşmenin hız kazanması ile birlikte tüm sektörlerde olduğu gibi turizm sektörü de etkilenmiştir. Ülkeler arasındaki coğrafi sınırların ortadan kalkması, farklı kültürlere sahip milletlerin birbirleriyle kaynaşması, dünyanın herhangi bir yerinde geçerli olan ortak dili kullanmaları, dünyayı gezme, görme isteği ve kültür alışverişinde bulunmaları turizm olgusunun daha da gelişmesine neden olmuştur (Çeken, 2003: 120).

(18)

7 Hızlı gelişimiyle en çok kabul gören turizm çeşitlerinden biri olan bireysel turizm de bu sebepler ile birlikte ortaya çıkmıştır (Şahiner, 2012: 13). Bireysel turizm, bireylerin seyahatlere herhangi bir seyahat acentesine bağlı kalmadan, tek başına çıktığı, programlara özgürce katıldıkları ve programlarını kendilerinin yaptığı turizm çeşididir (Öztürk, 2010: 16). Bireysel turizme, genellikle genç ve maddi açıdan sıkıntı yaşamayan kişiler katılmaktadır (Şahiner, 2012: 13).

1.2.1.2. Kitle Turizmi

II. Dünya Savaşı ile dünyadaki gelişmeler ile birlikte kitle turizmi de gelişim göstermiştir. Kitle turizmindeki hizmetlerin (ulaşım, konaklama ve diğer) ve organizasyonunun kolaylığı, kitle turizminin tercih edilip geliştirilmesinde etkili olmuştur (Gülbahar ,2009: 152). Kitle turizmi, doğal kaynakların değerlendirildiği, turistlerin standart paket tatilleri tercih ederek konaklamalarını genelde tatil köylerinde yaptıkları bir turizm türüdür (Akış, 1999: 37).

Kitle turizminin yararları yanında zararları da bulunmaktadır. Kitle turizminde her geçen gün daha da kâr elde etmek hırsı ve katılımcı sayısının yoğunluğu ile birlikte yerel halkın huzurunu kaçıran bir yaklaşım olduğu görülmektedir (Gündüz, 2004: 60). Kitle turizmindeki bu kontrolsüz talep ve büyüme, gün geçtikçe önlenemez bir hal almıştır (Üner, 2014: 6). Ülkelerin bu etkiyi minimuma indirmeleri için doğal çevrelerini, tarihi alanlarını ve kültürlerini korumayı sağlayacak bütüncül yaklaşımlar geliştirmeleri gerekmektedir (Naycı, 2009: 81).

1.2.1.3. Kolektif (grup) Turizmi

Çeşitli toplumsal grupların turizme katılması ile kolektif (grup) turizmi ortaya çıkmıştır (Kozak vd., 2008: 11-12). Dernek üyeleri, öğrenci grupları, kurum çalışanları, meslek organlarının katıldığı (Kozak, 2001: 14) katılımcı sayısı en az 11 ile 16 kişi arasında olan turizm çeşididir (Barutçugil, 1982: 21). Bu gruplar genellikle birbirlerini tanıyan kişilerden oluşmaktadır (Bayer, 1992: 28). Dünya turizm hareketlerinin yaklaşık % 70’ini grup turizmi oluşturmaktadır(Küçükaslan, 2007: 20). Ortak özelliklere sahip kişilerce gerçekleştirilen seyahat ve konaklamaların tümünü ifade etmektedir (Oflaz, 2010: 12). Grup turizmi, grubu oluşturan bireyler veya seyahat acentelerinin organizasyonlarıyla da gerçekleştirilebilmektedir (MEGEP,

(19)

8 2007: 12). Grup turizmi katılan kişi sayısının sınırlılığı yönüyle kitle turizminden farklılık göstermektedir (Ongun, 2004: 18).

1.2.2. Ziyaret Edilen Yere Göre Turizm Çeşitleri

Turizmde insanlar kendi ülkeleri ya da kendi ülkeleri dışında bir yerlere çeşitli amaçlarla seyahat etmektedir. Buna göre ziyaret edilen yere göre turizm çeşitleri iç turizm ve dış turizm olarak sınıflandırılmıştır.

1.2.2.1. İç Turizm

Kültürler arası etkileşim ve ortak değerler yaratan turizm, bütün ülkeler için hayati bir öneme sahiptir. Turizmle birlikte döviz girdisi sağlanmakta, ekonomik olarak canlanma yaşanmaktadır (Tutar vd., 2013: 15). Turizmde dengeli bir büyüme ve gelişme arzusuna sahip olan ülkeler, turizmin ekonomik, toplumsal, siyasal, kültürel ve psikolojik özelliklerinden yararlanmanın yolu olarak iç turizm pazarını geliştirmeyi hedeflemişlerdir (Güzel, 2011: 127).

Bir ülkenin vatandaşlarının, çeşitli nedenlerle kendi ülkeleri dışına geçici olarak seyahat etmelerine iç turizm denmektedir (Güzel, 2011:128). Ülke içinde kendi vatandaşlarına turizm imkânı sağlayamayan ülkelerin turizmde başarılı olması beklenmemektedir (Gökdeniz vd., 2009:230).

İç turizm ile birlikte yerli seyahat acenteleri ve yerli konaklama işletmelerinin varlıklarını sürdürmeleri ve canlık kazanmaları mümkün olacaktır (Yarcan,1994:46). Aynı zamanda iç turizmin dış faktörlerden az etkilenmesi ve istikrarlı olması iç turizmin önemini ortaya koymaktadır (Güzel, 2011: 129,130).

1.2.2.2. Dış Turizm

Küreselleşme ile birlikte ülkeler birbirleri arasında ekonomik bir yarış içine girmişlerdir. Bu yarışta kendini kanıtlamanın yollarından en önemlisi ekonomiyi büyütmek ve yatırımlar yapmaktır. Bunların da gerçekleşebilmesi için ülkeler kendi ürettikleri mal ve hizmetleri dış pazarlara satarak dış kaynak girdisini sağlamalıdır (Unur ve Erdem, 2004: 184).

(20)

9 Dış turizm, bir ülke vatandaşlarının kendi ülkeleri dışında gerçekleştirdikleri seyahatlerden meydana gelen faaliyet (İçöz, vd., 2007: 14) ve bu faaliyetlere karşılık oluşan hizmetlerin bir araya getirilmiş halidir (Silahşör, 2011: 7).Bir turistin gittiği ülkede yiyecek- içecek gibi ihtiyaçlarını karşılaması, hatıra veya hediyelik eşya türü mal alımlarında bulunması o ülkenin ekonomisinde mal ihracatı gibi etki yapmakta ve dış turizm gelirine katkıda bulunmaktadır (Tatlıdil, 2002: 191).

Dış turizm de kendi arasında iki kısıma ayrılmaktadır. Dış pasif turizm, bir ülke vatandaşlarının, kendi ülkeleri dışında başka bir ülkeye seyahat etmeleridir. Bu turizm türü, döviz çıkışına sebep olduğu için olumsuz etkiler yaratmaktadır (Türkoğlu, 2011: 6). Dış aktif turizm ise, ülkeye döviz akışı sağladığı için olumlu etkiler yapmaktadır (Aktaş, 2002: 7). Bir ülke ekonomisinin dış turizm gelirlerinin önemi ödemeler dengesi içindeki payı ile ölçülmektedir (Bahar ve Baldemir, 2008: 98). Ödemeler dengesinde üstünlük sağlamak isteyen ülkeler aktif dış turizm girdisini çoğaltmak, pasif dış turizm çıktısını azaltmak için çeşitli politikalar uygulamaktadır (Barutçugil, 1982 :7). Örneğin, bir ülkenin para biriminin değerindeki artış, turistlere pahalı geleceğinden, dış turizm talebinde düşüşe neden olabilmektedir. Turistlerin geldiği ülkenin para biriminin değer kaybetmesi de dış pasif turizm üzerinde olumsuz etki oluşturmakta, iç turizm talebinin de daha çok ilgi çekmeye başlamasına neden olmaktadır (Bull, 1995: 41).

1.2.3. Katılanların Yaşlarına Göre Turizm Çeşitleri

Turizm her yaştan insanın katılabileceği, her yaş grubunun özelliklerine göre kendine uygun bir şeyler bulabileceği bir çeşitliliği çok olan bir hizmet alanıdır. Buna göre katılanların yaşlarına göre turizm çeşitleri 3 şekilde ortaya çıkmaktadır.

1.2.3.1. Gençlik Turizmi

Harekete, eğlenceye ve maceraya açık, yaşaralığı 15-24 arasındaki bireylerin kendi başlarına turizme katılmalarıdır. Turistik faaliyetlere katılım düzeyleri yüksek olan gençler aynı zamanda değişime de oldukça açıklardır (Hayta, 2008: 32).

Gençlik turizmi, günümüzde gelişmekte olan turizm çeşitlerinden biridir ve dünyada toplam seyahatlerin %20’sini oluşturmaktadır (Köroğlu ve Güleç, 2008: 41). Gençlik turizmi gençlerin, kişilik gelişimlerini tamamlamaları, sosyal ilişkilerini

(21)

10 artırmaları ve yeni yerler gezip görmeleri açısından faydalıdır. Devlet ve özel sektör kuruluşları, gençlerin turizm hareketlerine katılabilmeleri için güvenilir, uygun fiyatlı ve sağlık açısından uygun imkânlar yaratarak (MEB, 2011: 12) ulaşım, konaklama ve rehberlik hizmetlerini barındıran faaliyetler ile gençleri teşvik etmektedir (TÜRSAB, 2015: 3).

1.2.3.2. Yetişkin (Orta Yaş) Turizmi

Yetişkin (orta yaş) turizmi, 25-60 yaşları arasındaki kişilerin katıldıkları turizm çeşididir (Kozak, 2012: 23). Orta yaş turizmine katılan bireylerin genellikle aile ve iş hayatı gibi sorumlulukları vardır ve bu sebeple turizm hareketlerini işlerine ve ailelerine göre şekillendirmektedirler (Şahiner, 2012: 14). Ekonomik koşullar, aile bireylerinin uygun oldukları zaman aralıkları, ulaşım araçları gibi etkenlerde turizm hareketlerinin şekillenmesinde başka bir etkendir (Kozak, 2012: 24). Bireyler yoğun çalışma döneminden vakit buldukları yaz dönemlerini değerlendirmek amacıyla turizm hareketini gerçekleştirmektedirler (Sezer, 2010: 9).

1.2.3.3. Üçüncü Yaş Turizmi

50 yaş ve üstündeki insanların ikamet ettikleri, çalıştıkları ve her zamanki ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerin dışına çıkarak seyahat ettikleri, genellikle turizm işletmelerinin ürettiği mal ve hizmetleri talep ederek geçici, süreli konaklamalarından kaynaklanan ilişkiler üçüncü yaş turizmi olarak adlandırılmaktadır (Yıldırım, 1997: 77). Genellikle çalışma hayatını bitirmiş kişilerin dinlenmek ve çalışırken gerçekleştiremedikleri aktiviteleri gerçekleştirmek amacıyla başka ülkelere seyahat ederek gerçekleştirdikleri turizm aktivitesidir (İçöz, vd., 2007:15). Sadece boş zamanlarını değerlendirmek amaçlı değil de daha çok risk almalarını gerektiren faaliyetler ve yeni deneyimler yaşamak isteyen turistler de bu turizm türünün bir kısmını oluşturmaktadır (Cohen, 2000: 27).

Bu yaş grubundaki turistler, gittikleri yerlerde uygun iklim, ulaşım kolaylığı, ucuzluk ve sağlık açısından donanımlı yerleri (İçöz, vd., 2007: 15), daha hafif ve özel yemekleri, temiz ortamları, aktivitelerin gerçekleşmesi için uygun alanları, saygı ve ilgiyi, fazla merdiveni olmayan, daha sakin tesisleri tercih etmektedirler. Bu sebeplerden dolayı da sezon haricinde seyahat etme eğilimleri sergilemektedirler (Yıldız vd., 2013: 22,23).Bunun sonucu olarak da işletmeler, ölü sezonda olarak

(22)

11 nitelendirilen kış, sonbahar ve ilkbahar dönemlerinde açıklarını üçüncü yaş turistleriyle kapatmaktadır (Cengiz ve Kantarcı, 2013: 29). Genellikle emekli kesimin oluşturduğu bu gruplar boş zamanları ve tanınan haklar sonucunda yeterli gelirleri ile turizm sektörü için gittikçe artan bir müşteri potansiyeli oluşmaktadır (Göksan, 1978: 46).

1.2.4. Katılanların Sosyo-Ekonomik Durumlarına Göre Turizm Çeşitleri

İnsanların turizme katılmalarında en etkili faktörlerden birisi de kişilerin statüleri ve ekonomik durumlarıdır. Turizm de insanların sosyo-ekonomik durumlarına göre çeşitlenmiştir.

1.2.4.1. Sosyal Turizm

Toplumu ve sosyal yapıyı etkileyen turizm, sadece ekonomik bir olay olarak değil sosyal, siyasal ve çevresel açıdan da değerlendirilmelidir (Civelek, 2010: 333). Turizmin sosyal açıdan; geleneksel ve sosyal değerlere, kişisel değerlere, ahlak kurallarına ve toplumun yapısına doğrudan veya dolaylı etkileri vardır (Yüksel vd., 2002: 174).

Sahip olduğu özellikleriyle sosyal turizm toplumsal yaşam ve toplumda çalışan bireylerin genelinin yaşamlarına olumlu katkıda bulunmaktadır. Sosyal turizmin temelinde, düşük gelirli bireylerin turistik faaliyetlere katılarak yıpranmalarını azaltmak ve kişisel gelişimlerini artırmak (Kızılırmak ve Ertuğral, 2012: 33), çalışan bireylerin tatil yaparak dinlenmelerini ve motive olmalarını sağlamak yatmaktadır. Çünkü en düşük gelirli kişiler dâhil herkesin dinlenmeye, motive olmaya ve izin kullanmaya hakkı vardır (Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi, 2006: 3). Ülkemizde sosyal turizmin örneği olarak kamu kuruluşlarının öğretmenevi, TRT kampı gibi tesisler kurmaları örnek gösterilmektedir (MEGEP, 2007: 14).

Sosyal turizmin diğer amaçları ise çalışan bireylerin sosyal açıdan gelişimini sağlamak, başka ülkelerdeki insanlarla tanışmak ve kaynaşmalarını sağlamak, sosyal eşitliği sağlamak, yaşlılar için yeniden aktif bir yaşamın sunulmasını sağlamaktır (Usta, 1982: 12). Sosyal turizm kavramını diğer turizm çeşitlerinden ayıran en önemli unsur toplumdaki dezavantajlı bireylerle alakalı olmasıdır. Dezavantajlı kişiler sadece

(23)

12 ekonomik yönden değerlendirilmemeli, engelliler veya onların aileleri, çocuklar veya aileleri, yaşlılar, hatta bazen turizm faaliyetine katılmak isteyen fakat sorun yaşayan çocuklar olarak da değerlendirilmelidir (Küyük, 2012 :15).

Ülkemizde lüks olarak görülen sosyal turizm, bir lüks olarak değil de ihtiyaç ve önemli bir insan hakkı olarak düşünülmelidir ve bu alanda çalışmalar artırılmalıdır (Bıçkı, vd., 2013: 70). Çünkü sosyal turizmin gelişmesi sosyal eşitliği sağlayacağından topluma katkıları da büyük olacaktır.

1.2.4.2. Lüks (Selektif) Turizm

Yüksek gelir seviyesine sahip, lüks turistik ürünleri tercih eden bireylerin yöneldiği turizm çeşididir (Özdemir, 2008: 20). Bireyler genelde pahalı turistik işletmelerde konaklamaktadırlar (Kozak vd., 2008: 30). Ulaşımda da aynı lüks ve konforu beklemekte, özel ulaşım araçlarıyla veya özel hizmetlerden faydalanmaktadırlar (Ongun, 2004: 22).

Lüks turizmi tercih eden turistler, harcamayı da çok yapacakları için her tesis bu tip turistlerin ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Bu sebeple, sosyal sınıflara daha uygun yerler seçilmesi gerekmektedir (MEGEP, 2007: 14). Av turizmi, golf turizmi, kruvaziyer turizmi ve kumar turizmi lüks turizm çeşitlerinin arasında en çok tercih edilenlerdendir (Ongun, 2004: 22).

1.2.5. Turistlerin Seyahat Amacına Göre Turizmin Sınıflandırılması

İnsanların birbirinden farklı beklenti ve amaçları vardır. Bireylerin turizm faaliyetlerine katılmasını sağlayan nedenler de bu yüzden çok çeşitlidir. Bireylerin seyahat ve konaklama süresi boyunca etkinlik ve ilişkilerine bakılarak temel amaç belirlenebilmektedir.

Turistlerin seyahat amacına göre turizmin sınıflandırılması şu şekildedir (Görgün, 2011: 17):

 Dinlenme (Rekreasyon) Turizmi  Kültürel Turizm

(24)

13  Dinsel Turizm  Sağlık Turizmi  Politik Turizm  Kongre Turizmi  Deniz Turizmi

1.3. Alternatif Turizm Tanımı ve Çeşitleri

Günümüzde turizm ekonomik, sosyal, kültürel ve politik etkiler olaylar üzerinde oldukça etkilidir. Özellikle uluslararası ekonomik ve politik ilişkilerdeki etkisi giderek daha da önem kazanmaktadır. Turizm hem gelişmekte olan hem de gelişmiş ülkeler için geniş istihdam kaynağı oluşturmaktadır. Bu bağlamda dünyada turizme olan ilgi ve önem artmış, turizm çeşitlenmiş ve insanların ilgisini daha fazla çekmeye başlamıştır (Emekli, 2005: 100).

Son yıllarda dünya ekonomisindeki gelişmelerle doğru orantılı olarak turizm sektöründe de gözle görülür derecede gelişmeler görülmektedir. Nüfusun hızla artışı, çalışanların iş stresinden kaçma istekleri, farklı aktivitelere yönelme istekleri ile turizm beklentisi ortaya çıkmış ve her geçen gün daha da farklı turizm çeşitleri geliştirilmesine neden olmuştur (Özel, 2010: 1).

Bilinen klasik turizm öğeleri olan deniz, kum, güneş önemini korumakla birlikte bunların dışındaki turizm çekicilikleri de önemini artırmaya hızla devam etmiştir (Emekli, 2002: 267). Bu turizm çekiciliklerinin talebi ile birlikte dağlar, yaylalar, mağaralar, akarsular, sulak alanlar, kaplıcalar, milli parklar, ormanlar ve vahşi doğal yaşam da turizmin konusu olmuştur (Sarı, 2008: 20). Bunların sonucunda da klasikleşmiş olan kıyı turizmi dışına çıkılarak başka alternatiflerle zenginlik katılmıştır (Özdemir ve Kervankıran, 2011: 2-3).

Sosyal ve ekolojik uyuma, yerel ve yabancı girişimcilerin işbirliğine ve gelişmede yerli malzeme kullanılmasına öncelik veren alternatif turizm; (Kılıç ve Kurnaz, 2010: 42) literatürde “yumuşak turizm”, “korumacı turizm”, “yeşil turizm”, doğaya yönelik turizm” ve eko turizm”, “uygun turizm”, sürdürülebilir turizm”,

(25)

14 “ilerleyici turizm” gibi turizm çeşitleri ile birlikte anılmaktadır(Akpınar ve Bulut, 2010: 1577).

Alternatif turizm, iç kesimde, turizm açısından gelişmemiş bölgelerinde turizm açısından değerlenmesi ve kalkınmasını sağlamaktadır(Çağlı, 2012: 1). Ülkemiz, klasik turizm çeşitlerinin yanı sıra alternatif turizm çeşitlerini de karşılayacak güzelliklere ve imkânlara sahiptir (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007: 1).

Alternatif turizm (Uluçeçen, 2011: 38,39,40) :

 Küçük bir kısmı kapsamaktadır. (Kozak ve Bahçe, 2009: 101).  Sürdürülebilir turizm anlayışını benimsemiştir.

 Yerel halkı turizmle bütünleştirmiştir, aralarında pozitif bir etkileşim amaçlanmaktadır.

 Gelişim süreci esnasında tüm paydaşların katılımını öngörmektedir.

 Sosyal ve fiziki taşıma kapasitesini zorlamayacak şekilde fakat rasyonellik seviyesini de uygun miktarda tutmaktadır (Uluçeçen, 2011: 38-39,40).

Yeni turistik ürünlerin birleşmesiyle oluşan alternatif turizmin, klasikleşmiş turizmin ve şehir turizminin olumsuzluklarını azaltmak gibi faydaları vardır (Hacıoğlu ve Avcıkurt, 2008: 8). Alternatif turizmde gelişmeyi başaran ülkeler, mevsimsellik sorununa çözüm bulmakta, turizmde sürdürülebilirliği sağlamaktadır (TÜSİAD, 2014: 14).Yani sürdürülebilirlik turizmi sadece yaz mevsiminde değil yılın bütün mevsimlerinde aktif hale getirerek turistik ürünlerin ve değerlerin, gelecek nesillere aktarılmasında yardımcı olacaktır (Yeşiltaş ve Öztürk, 2008: 9).

Alternatif turizm çeşitleri şunlardır; a) Özel ilgi Turizmi

Turizm sektöründe turistlerin tüketim davranışları değiştikçe turizm sektöründeki ürün çeşitlendirme kavramı ön plana çıkmıştır. Değişen bu talebi karşılamak, çeşitlendirmeyi artırmak için ve en önemli payı alabilmek için turizm sektörüne birçok yatırım yapılmıştır (Kılıç ve Kurnaz, 2010: 39).

(26)

15 1970’li yıllarda ortaya çıkan (Türksoy ve Yürek, 2008: 255,256) özel ilgi turizminde hedef kitle üzerine yoğunlaşılarak kişilerin tatmin düzeyleri belirlenmektedir (Uygur ve Baykan, 2007: 45). Turistler tatilleri sırasında klasikleşmiş olan deniz, kum, güneş üçlüsünün dışında farklı etkinliklere yönelmeyi tercih etmektedirler (Uygur ve Baykan,2007:30).

Zaman içerisinde turizm pazarlamasının gelişmesi ve hizmeti talep eden müşterilerin isteklerine bağlı olarak değişmesiyle özel ilgi turizminin farklı çeşitleri ortaya çıkmıştır (Kurnaz vd., 2013: 57). Özel ilgi turizminin bünyesinde golf sporu, tenis sporu, festivaller, sağlık, kış turizmi, avcılık, trekking, dağ, su sporları, rafting, el sanatları, kuş gözlemciliği, botanik gibiturizm çeşitleri bulunmaktadır (Türksoy ve Yürek, 2008: 255,256).

b) Kongre Turizmi

Bilim ve teknolojinin hızlı gelişimi ile beraber insanlar birbiriyle daha çok iletişime geçmek ve bilgi alışverişinde bulunma ihtiyacı duymuşlardır. İnsanların bu ihtiyaçlarını karşılama isteği ve genellikle bulundukları yerden başka bir yerde toplanma istekleri ortaya alternatif turizm türlerinden biri olan kongre turizmini çıkarmıştır (Dallı, 1996: 15).

2. Dünya Savaşı sonrası dönemde başlayan ve hala devam eden bilimsel ve teknolojik ilerlemeler, dünyada yapısal bir değişim meydana gelmiş, bu da ulusal ve uluslararası örgütlenmeler oluşmasına sebep olmuştur. Bu toplulukların farklı görüşleri tartışmak, fikir ve bilgi alışverişinde bulunmak amacıyla bir araya gelmeleriyle toplantıların sayısında büyük artışa sebep olmuştur. Artan toplantılar ile insanların seyahat ve konaklama yönünde yarattığı hareketlilik nedeniyle kongrecilik zaman içinde bir meslek haline gelmiştir (Pembegül, 2008: 12).

Kongre bir veya birkaç günle sınırlandırılmış ve önceden kararlaştırılmış, uzmanlık gerektiren bilimsel alanlarda veya meslek kollarında, belirlenen konu üzerinde bilgi alışverişi yapılan bir toplantı olarak tanımlanmaktadır (Karasu, 1985: 9).Kongre turizminin amacı kongre olmakla birlikte birçok alanda kongre turizmi içine dâhil olmaktadır. Çünkü kongre turizmi gerçekleştirilirken kalan boş zamanlarda alışveriş, eğlence gibi aktiviteler de düzenlenmektedir. Kongre turizminin dışında oluşan bu aktiviteleri gerçekleştirebilmek amacıyla daha çok gelişmiş şehir merkezleri

(27)

16 tercih edilmektedir (Aymankuy, 2003: 7). Kongre turizminin diğer turizmlerinden bazı farklılıkları ve artıları bulunmaktadır. Kongre turizmi birçok iş alanını bir araya getirip faydalanması sebebiyle tesislerin daha verimli kullanılmasını sağlamaktadır.

Kongre turizminin ekonomik açıdan bakıldığında da mevsimsellik özelliğini ortadan kaldırıp turizmi bütün bir yıla yayarak ülkelere fayda sağlamaktır (Dallı, 1996: 1).Ekonomik açıdan başka bir artısı da kongre turistleri diğer turizm türlerinden faydalanan turistlere göre 3 kat daha fazla harcama yapan doktor, avukat, yönetici gibi gelirleri daha yüksek mesleklerce gerçekleştirilmektedir. Kongre turistleri genellikle gelir düzeyi yüksek kişilerden oluşmaktadır. Kongreye katılan kişilerin masrafları kuruluşlarca karşılandığından diğer aktivitelere olan harcama eğilimleri yüksek olacaktır (Mustafazade, 2012: 2).

Turizm sektörü içerisindeki önemini her geçen gün daha da artıran kongre turizmi ülkelere hem ekonomik hem de soysal açıdan katkılar sağlamaktadır (Ersun ve Arslan, 2009: 140). İnsanlar arasındaki bağları kuvvetlendirerek daha iyi ilişkiler kurmak açısından yabancı dil öğrenme isteğini artırmakta ve sosyalleşmeyi sağlamaktadır (Bulut, 2012: 22).

Kongre turizminin başarılı olabilmesi için kongre yapılacak yerin iyi bir altyapıya sahip olması gerekmektedir.Bu nedenle kongrelerde gerçekleştirilen faaliyetlerin uzman kişiler tarafından yapılması gerekmektedir. Kongre turizminin başarılı olabilmesi için sadece kongre turizmiyle ilgili olan kuruluşların değilbütün toplumun işbirliği içerisinde olmasıve destek olması gerekmektedir (Aymankuy, 2003: 8).

Her mevsimde yapılabilmesi nedeniyle kongre turizmi ekonomik açıdan turizm sektörü içerisinde önemli bir yeri vardır. Kongre turizmin yarattığı iş sahası her ülke için önem taşımaktadır. Aynı zamanda ev sahibi ülke veya şehrin tanıtımı yapılmak isteniyorsa en büyük araçlardan birisi de kongre turizmi olabilmektedir (Karasu, 1990: 32). Bütün bu katkıların sonucu olarak kongre turizmi profesyonel kişilerin katıldığı, krizlerden en az etkilenen, diğer sektörlere olumlu katkılar sağlayan, 12 ay faaliyette olan tamamlayıcı bir olgudur (Baykan, 2012: 36).

(28)

17 Dünyadaki bütün ülkelerin turizm anlayışında farklılaşma ve özgün olma çabası söz konusudur. Turistler otellerde ve otel çevrelerinde geçirdikleri tatillerden sıkılmakta ve artık daha farklı etkinlikler, yeni keşifler, yeni sunumlar talep etmektedirler (Erkurt ve Paker, 2014: 133).

Son yıllarda önemi hızla artan deniz turizmi, farklılık arayan insanlar için cazibe merkezleri haline gelmiştir (Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü, 2011: 1). Deniz üzerinde herhangi bir deniz aracı ile yapılan turizm amaçlı seyahat veya onu doğrudan destekleyen diğer meslek faaliyetlerideniz turizmi olarak nitelendirilmektedir. Deniz turizmi, diğer sektörlerle olan ilişkisi ile hem ekonomiye kaynak yaratmada hem de istihdam geliştirmede etkili olmakta ve bunun sonucunda bölgesel kalkınmada da önemli bir rol oynamaktadır (Aktaş ve Atik, 2014: 8).

Ülkemizin coğrafi konumu, doğal güzellikleri ve iklimi başka turizm çeşitlerinde olduğu gibi deniz turizminde de önem ve çekiciliğini arttırmaktadır. Katma değeri yüksek olan deniz turizmi, mevcut potansiyel dikkate alındığında, hızlı bir gelişme göstermektedir. Ülkemizde son yıllarda gelişim gösteren deniz turizmi ve buna bağlı olarak gelişen yat turizmi yeni yat limanı ihtiyacını da beraberinde getirmektedir. Yeni yat limanı yatırımları ve mevcut olan yat limanlarının modernize edilmesi deniz turizminin gelişmesinde büyük önem arz etmektedir (Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü, 2011:1,2).

d) Üçüncü YaşTurizmi

50 yaş ve üstündeki insanların ikamet ettikleri, çalıştıkları ve her zamanki ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerin dışına çıkarak seyahat ettikleri, genellikle turizm işletmelerinin ürettiği mal ve hizmetleri talep ederek geçici süreli konaklamalarından kaynaklanan ilişkiler üçüncü yaş turizmi olarak adlandırılmaktadır (Yıldırım, 1997: 77). Genellikle çalışma hayatını bitirmiş kişilerin dinlenmek ve çalışırken gerçekleştiremedikleri aktiviteleri gerçekleştirmek amacıyla başka ülkelere seyahat ederek gerçekleştirdikleri turizm aktivitesidir (İçöz, vd., 2007: 15). Sadece boş zamanlarını değerlendirmek amaçlı değil de daha çok risk almalarını gerektiren faaliyetler ve yeni deneyimler yaşamak isteyen turistler de bu turizm türünün bir kısmını oluşturmaktadır (Cohen, 2000: 27).

(29)

18 Bu yaş grubundaki turistler, gittikleri yerlerde uygun iklim, ulaşım kolaylığı, ucuzluk ve sağlık açısından donanımlı yerleri (İçöz, vd., 2007:15), daha hafif ve özel yemekleri, temiz ortamları, aktivitelerin gerçekleşmesi için uygun alanları, saygı ve ilgiyi, fazla merdiveni olmayan, daha sakin tesisleri tercih etmektedirler. Bu sebeplerden dolayı da sezon haricinde seyahat etme eğilimleri sergilemektedir (Yıldız vd., 2013: 22,23).Bunun sonucu olarak da işletmeler, ölü sezon olarak nitelendirilen kış, sonbahar ve ilkbahar dönemlerinde açıklarını kapatmaktadır (Cengiz ve Kantarcı, 2013: 29). Genellikle emekli kesimin oluşturduğu bu gruplar boş zamanları ve tanınan haklar sonucunda yeterli gelirleri ile turizm sektörü için gittikçe artan bir müşteri potansiyeli oluşmaktadırlar (Göksan, 1978: 46).

e) Gençlik Turizmi

Harekete, eğlenceye ve maceraya açık, yaş aralığı 15-24 arasındaki bireylerin kendi başlarına turizme katılmalarıdır. Turistik faaliyetlere katılım düzeyleri yüksek olan gençler aynı zamanda değişime de oldukça açıklardır (Hayta, 2008: 32).

Günümüzde gençlik turizmi, dünyada yapılan toplam seyahatlerin %20’si ile gelişmekte olan turizm çeşitleri arasında yerini almaktadır (Köroğlu ve Güleç, 2008: 41). Gençlik turizmi gençlerin, kişilik gelişimlerini tamamlamaları, sosyal ilişkilerini artırmaları ve yeni yerler gezip görmeleri açısından faydalıdır. Devlet ve özel sektör kuruluşları, gençlerin turizm hareketlerine katılabilmeleri için güvenilir, uygun fiyatlı ve sağlık açısından uygun imkânlar yaratarak (MEB, 2011: 12) ulaşım, konaklama ve rehberlik hizmetlerini barındıran faaliyetler ile gençleri teşvik etmektedir (TÜRSAB, 2015: 3).

f) İnanç Turizmi

Turizmin hızla gelişimi, insanların turizm ihtiyaçlarının sınırlarını daha da genişletmiştir. İnsanların artık daha çok doğa ile iç içe, kültürel açıdan doyum sağlayacak aktiviteleri ilgilerini çeker olmuştur (Tapur, 2009: 474). Toplumun sosyo-ekonomik temelinde yaşanan değişmeler neticesinde müşterilerin de beklenti veistekleri hızla değişmektedir. Bu beklentilerin sonucunda ortaya çıkan yeni yaşam biçimleriyle birlikte insanların farklı ve yeni turizm eğilimlerine yönelmek istemeleri de kaçınılmaz hale gelmiştir (Bağdat, 2007: 42).

(30)

19 İnanç turizmi bütün dinlerin rehberlerinin, yapılan dini ziyaretlerin sadece inananları tarafından yapılması şartını koyarak bir akımı başlatmasıyla ortaya çıkmıştır(Kaya, 1999: 6). İnsanlarındini gereksinimlerini yerine getirmek amacıyla sürekli olarak yaşadıkları yerden, inançlarını gerçekleştirebilecekleri başka bir yere gitmeleri inanç turizmini ortaya çıkarmıştır (Bingöl, 2007: 1).İnanç turizminde turistler inandıkları dinlere ait yerleri görmek, ruhsal ve zihinsel olarak manevi huzura kavuşmak, aynı dine mensup kişilerle aynı ortamda bir şeyler paylaşmak, dini aktivitelere katılmak, ibadetlerini yerine getirmek gibi amaçlar gütmektedir (Güzel, 2012: 134). Dini seyahatler, başka bir ülkeye veya bölgeye geçerken taşınılan din, inanç ve ibadetlerini koruyarak bölgedeki kültürü etkileyip dinin kültürel boyutunu da ortaya koyarak buna öncülük etmiştir (Kaynak ve Sezgin, 2008: 359).

İnanç turizmini gerçekleştiren kitleyi daha çok yaşlı nüfus oluşturmaktadır. Bu oranın yüksek olmasının, inanç turizmini gerçekleştiren turistlerin, emekli olmaları, gelir düzeyinin yüksek olması veya birikimlerinin olması (Küçükaltan, 1992: 20), inanç turizminin daha az aktivite içermesi, yaş gereği ortaya çıkan dine bağlılık ve dinin gereklerini yerine getirme isteği ve manevi doyuma ulaşma isteği gibi nedenleri vardır (Turan, 2012: 1). Turizm sektörünün bu nedenlere bağlı olarak üçüncü yaş turizmine daha çok yoğunlaşması bu kapsamda da din ve sağlık aktivitelerinin hacmini artırmasına katkıda bulunması gerekmektedir (Küçükaltan, 1992: 20).

Dünya turizm aktiviteleri arasında önemli bir yeri bulunan kıyı turizmi, iklime bağlı olması nedeniyle mevsimsellik ve süreklilik sorunlarına neden olmaktadır (Turan, 2012: 39). Fakat inanç turizmi belirli bir mevsime bağlı olmadan, 12 ay boyunca yapılabilmesi yönüyle gelişmiştir (Yörük, 2010: 1).Bu yönüyle iyi yönetilmesi durumunda inanç turizmi atıl kapasite sorunlarında etkili bir çözüm olacaktır (Turan,2012:39). İnanç turizminin 12 ay sürmesi ile birlikte tarihi, dini ve kültürel değerler korunabilecek ve nesillere aktarılması sağlanacaktır (Bingöl, 2004: 125).

g) Eko turizm

Günümüzde tüm ülkelerde nüfusun hızla artmasıyla meydana gelen göçler, düzensiz kentleşme ve buna bağlı olarak çevre kirliği ve küresel ısınma gibi olumsuzlukları beraberinde getirmiştir. Bunlara bağlı olarak da turizm anlayışlarında

(31)

20 çeşitli değişiklikler olmuştur. Bu olumsuzluklar ve rekabet ortamında değişen turizm anlayışını karşılayabilmek için turizm çeşitliliğinin geliştirilmesi gerekliliği ön plana çıkmıştır. Bütün bunları göz önünde bulundurarak belli bir mevsimle sınırlı olmayan, doğayı tahrip etmeden gerçekleştirilebilmesini amaçlayan eko turizm, turizm sektöründe önemli bir yere sahip olmuştur (Karademir, vd., 2013: 429).

Uluslararası Doğa Koruma Birliği’nin (IUCN) tanımına göre eko turizm, düşük ziyaretçi etkisi olan, yerel halka sosyo-ekonomik fayda sağlayan, doğal alanlara karşı çevresel açıdan sorumluluk taşıyan bir turizm çeşididir (http://testsite.kultur.gov.tr/TR,63880/eko-turizm.html) (ET:13.01.2017). Eko turizme katılan turistler genellikle 20 kişiyi aşmayan, sayıları 6 ile 12 kişi arasında değişen gruplardır. Bu turizmin gerçekleştiği merkezlerde konaklama işletmeleri genellikle 100 yatak kapasitesini geçmemektedir (Bozok ve Yılmaz, 2008: 123).

Eko turizmin birtakım faydaları vardır (BAKA, 2002: 7);  Yerli halkı da turizmin içine alarak, katılımlarını sağlamaktadır.

 Endüstriyel uygulamaların yapılamadığı ve bu yüzden göç veren yerlerde istihdam oluşturan ve ekonomik canlılık sağlayan bir turizm çeşididir.

 Ev sahibi halk ile turistler arasında kültürel bir bağ oluşturur.

 Gelişmekte olan ülkelerin, maliyetinin yüksek olmaması sebebiyle tercih ettiği bir turizm türüdür (Selimoğlu, 2004: 2).

 Doğa temellidir.

 Bio çeşitliliğin korunmasını sağlamaktadır.

 Çevre ve sosyal yaşamın olumsuzluklarını en aza indirmektedir.

 Yenilenemez kaynaklar konusunda duyarlıdır ve verilen zararın en aza indirgemektedir.

Eko turizm alanında başarılı olmuş birçok turist çekim merkezi vardır. Bunlardan en çok örnek alınanı Avustralya’dır. İlk Ulusal Eko turizm Planı Avustralya

(32)

21 hükümeti tarafından hazırlanmıştır. Eko turizm insanların hayatına yeni girmiş bir kavram olsa da benimseyen ve başarılı olan birçok ülke vardır (Koçoğlu, 2008: 89).

Eko turizmin bu denli gelişmesi ile birlikte çeşitlerinin artması da kaçınılmaz olmuştur. Eko turizm; yayla turizmi, kuş gözlemciliği ve botanik turizm, foto safari, mağara turizmi,botanik çiftlik turizmi, atlı doğa yürüyüşü, akarsu sporları kamp-karavan turizmi, dağ turizmi, bisiklet turları gibi başlıklar altında değerlendirilmektedir (Özgen, 2010: 1388,1389).

Fakat eko turizmin çok tercih edilmesi nedeniyle kapasite aşımı yaşanmaktadır. Bu da beraberinde çevre ve gürültü kirliliği, trafik sıkışıklığı ve güvenlik problemlerigibi olumsuzluklar meydana getirmektedir (Öztürk ve Yazıcıoğlu, 2002: 8).

h) Mağara Turizmi

En az bir insanın girebileceği kilometrelerce uzunlukta ve büyüklükte (Arpacı vd., 2012: 59) insanlara doğal barınaklık yapmış olan ilk mekânlar mağaralardır (Uzun, 1990: 16). Mağaraların doğa turizmine konu olan en ilgi çeken özelliği, mağara ortamında oluşan durgun su,damlama, buharlaşma, akma ortamı gibi mekanizmalar sebebiyle oluşan görselliktir. Mağaralar görselliğinin yanı sıra sportif, sağlık ve kültürel açıdan da turizm potansiyeli oluşturmaktadır. Bununla birlikte mağaraların sığınak ve depo gibi farklı amaçlar için de kullanıldıkları bilinmektedir (Doğaner, 2001: 228).

Mağaracılığın başlangıcı 20. yüzyıla kadar dayanmaktadır (Mengi, 2005: 19). Zamanla birçok ülkede mağaracılıkla ilgilenen topluluklar oluşmaya başlamış ve dernekler kurulmuştur. Son yüzyılda mağaralar turistik faaliyetler için bir hedef haline gelmiştir (Yücel, 2008: 50).

Mağaraların turizm amacıyla kullanılabilmesi için ilginç yapılara sahip olması ve insanların rahat gezmelerini sağlayacak büyüklükte olması gerekmektedir. En önemlisi turistlerin de can güvenliğini koruyucu önlemler alınması büyük önem arz etmektedir. Mağaraların korunması ve ziyaretçilerin can güvenliği açısından büyük tedbirler alınmalı ve dikkatli olunmalıdır (Arpacı, vd., 2012: 62). Mağaralar ve bunun gibi doğal ve kültürel mirasların gelecek nesillere ulaşabilmesi için korumayı üst

(33)

22 seviyede tutmak gerekmektedir. Ancak bu şekilde doğal varlıkların devamlılığı sağlanacaktır (Koçan, 2012: 38).

ı) Akarsu-Rafting Turizmi

Akış hızı yüksek nehirlerde raft adı verilen botlarla yapılan spor türüne raftingveya akarsu turizmi adı verilmektedir (Edinsel ve Adıgüzel, 201: 172) (Akova, 1995: 394). Spor turizmi olmasının dışında kanyonlar, vadiler ve doğal manzaralar gibi güzelliklerin görülmesine de sebep olmaktadır (Edinsel ve Adıgüzel, 2014: 172). Bu şekilde turizm çeşitlendirilerek klasikleşmiş turizm kalıplarından kurtulmak hedeflenmiştir (Selimoğlu, 2004: 14).

Kış mevsiminde yağan karların ilkbahar sonu yaz başlarında yağışın etkisiyle erimesiyle akarsu debileri yükselmektedir. Yükselen akarsu debilerinin yatak eğimlerinin uygun olduğu yerlerde rafting için uygun bir ortam olmaktadır (Özgen,2010:1399). Raftingin güvenli bir şekilde yapılabilmesi için uzmanlarla birlikte yapılması bunun için de bir acente ile bağlantı kurulması tavsiye edilmektedir. (MEB, 2011: 23).

Raftingde amaç, devrilmeden, raftı kürek yardımıyla engeller arasından geçirmektir. Bu spor, takımlar halinde (6 ile 8 kişi) yapılmaktadır (T.C Orman ve Su işleri Bakanlığı, 2013: 88). Adrenalin severler için iyi bir alternatif olan akarsu turizmi ülkemizin en önemli avantajlarından birisidir.

Türkiye’de akarsu sporlarına uygun yüzlerce akarsu bulunmaktadır. Başta Çoruh olmak üzere, Köprüçay, Manavgat, Dalaman ve Melen Çayları bunlara örnektir (Yücel, 2006: 1). Çoruh Nehri ise yeryüzünün en hızlı akan nehirlerinden biridir. Dünyada önemli bir yere sahip olan 4. Dünya Akarsu Şampiyonası da burada yapılmıştır. (Morgül, 2014: 33). Akarsu turizmine bu denli elverişli olan ülkemizin bu büyük potansiyelinin gelişmesi ve daha geniş kitlelere hitap etmesi için yapılacak tanıtımlar Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncelikleri arasındadır. Akarsu turizminin çok fazla yatırım gerektirmemesi de bir avantaj olarak görülmektedir (BAKKA, 2011: 40). Kano ve rafting gibi akarsu turizmi aktiviteleri doğayla iç içe gerçekleştirilen çevre ile uyumlu, doğaya zarar vermeyen, çevre kirliliğine yol açmayan özelliklere sahiptir. Bu yüzden bu turizmi gerçekleştiren insanların doğanın kurallarının iyi bilinmesi ve uyum sağlanması gerekmektedir (Erdoğan, 2003: 150).

(34)

23 i) Su Altı Dalış Turizmi

Sualtı dalışı, sualtına nefes alma cihazlarıyla ya da nefesin tutulmasıyla yapılan iniş pratiğidir. 20 milyondan fazla olduğu tahmin edilen dalışçılar farklı bölgelerde dalış yapma deneyimi kazanmak amacıyla seyahat etmektedirler (Top vd., 2003: 8).Sualtı dalışı önceleri hobi olarak yapılırken artık profesyonel dalışlarla ticari ya da getirisi olan dalışlar da yapılarak çeşitler çoğalmıştır (Top vd., 2003: 8).

İnsanlar sualtında farklı deneyimler yaşamak amacıyla dünyanın birçok yerine giderek sualtı dalış turizmini gerçekleştirmektedirler ( Erkurt ve Paker, 2014: 134). Tarih boyunca insanların, su altına olan merakları, sualtında kalmış yerleşme ve yapıları, batık alanları ve bunların arkeolojik içeriklerini daha da derinden tanıma istekleri (Madran ve Özgönül, 2006: 3), su altı dünyasının bitki ve hayvan çeşitliliğini görmek ve fotoğraflarını çekme istekleri sebebiyle su altı dalış turizmi meydana gelmiştir (Yaşar, 2011: 36).

İnsanların dalış merakı profesyonel anlamda ilk kez 1959 yılında kurulan Dünya Sualtı Federasyonu ile tanınmaya başlamıştır. Dünya Su Altı Federasyonu bugün 5 kıtada 130’dan fazla ulusal federasyonu içinde barındıran dev bir kuruluş konumuna ulaşmıştır. Artık milyonlarca kişi hem yeni deneyimler kazanmak hem de değişik sularda dalış yapmak için bu turizmi gerçekleştirmektedir (Top, vd., 2013:8).

j) Yayla Turizmi

Günümüzde insanların sürekli değişen ihtiyaç ve isteklerine, dinamik bir yapıya sahip olan turizm, ayak uydurmaya çalışmaktadır. İnsanlar boş zamanlarını doldurmak, gelirlerindeki artışı değerlendirmek, bilgi ve hayat görüşlerinde artış sağlamak, sosyalleşmek gibi yenilik arayışlarına girerken bu davranışları turizme de yansımış ve yeni turizm türlerini tanıma yoluna gitmeye başlamışlardır (Formica, 2002: 350,355). Bunlardan biri de alternatif turizm türlerinden biri olan yayla turizmidir.

Yaylalar geleneksel kullanış biçimi olarak hayvanların yem ihtiyacını karşıladığı, yazın diğer yerlere oranla daha serin havasıyla insanların tercih ettikleri yerlerdir (Yücel, 2004: 1).Yayla turizmi temiz havası, yeşili ve doğasıyla dağ ve orman

(35)

24 özlemini gidererek farklı bir tatil imkânı sağlamaktadır. Yayla turizmi yeşil doğası, kaynak suları, temiz havası, dağcılık, kayak gibi sporların gerçekleştirildiği (Subaşı, 2004: 1) ve düzenlenen şenlikleriyle kırsal turizm olarak nitelendirilebilmektedir. Yapılan yayla seyahatlerinde dini ve tarihi yerlerinde görülmesiyle kültürel değerleri de yansıttığı için kültür turizmi olarak da nitelendirilmektedir (Usman ve Akkaya, 2012: 2).

Doğada zaman geçirmeyi seven ve macera tutkunu bireylerin günübirlik veya kısa süreli olarakdağların yüksek kesimlerinde gerçekleştirdiği turizm faaliyetleri yayla turizmi olarak değerlendirilmektedir (www.kultur.gov.tr) (ET:10.01.2016). Doğa turizmi kapsamında yer alan yayla turizmi en çok talep gören doğa turizmi olarak yer almaktadır. Yaylalar, doğal güzellikleri ve diğer çekicilikleriyle hem eko turizmin kullanımına yönelik yararlar sağlamakta hem de kârgetirisi sunmaktadır.

Türkiye’de özellikle Anadolu kültürü içerisinde yaylalar önemli bir yer tutmaktadır (Bilgiç, 2007: 34).Ülkemizde yayla turizme en elverişli bölge Doğu Karadeniz Bölgesi’dir. Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan yayla turizminin geliştirilmesi planlamasında, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 20 yöre turizm merkezi olarak ilan edilmiştir (Orman Ve Su İşleri Bakanlığı, 2012: 15).

Yaylalarda her yıl yöresel olarak yayla şenlikleri yapılmaktadır. Sosyal medyanın aracılığıyla sadece yerel halkın değil, uzaktan gelenlerin katılımıyla şenlikler turizm etkiliğine dönüşmektedir (Orman Ve Su İşleri Bakanlığı, 2012: 15). Yıllardır süregelen duyuru yapılmadan, her yıl düzenlenen yayla şenliklerinin aksine artık yayla şenlikleri için özel afiş ve broşürler hazırlanarak turistik tanıtımın yapılmasını sağlanmaya çalışılmaktadır. Daha çok ilgi görmesi amacıyla bu şenliklere ya değişiklikler getirilmekte ya da bazı yaylaların turizm merkezi ilan edilmesinden sonra kendi yönetimi tarafından yaylaların tanıtım çalışmalarının yapılması gündeme gelmektedir (Zaman, 2013: 201).

k) Botanik Turizmi (Bitki Gözlemciliği)

Flora belli bir ülkeye, bölgeye ya da yöreye özgü bitki örtüsü anlamına gelmektedir. Fauna ise, yabanıl hayvan topluluğuna denmektedir (Keleş ve Hamamcı, 1997: 112). Zamanla yalnızca belli bölgelerdeyaşayabilen endemik bitkiler ve hayvan

(36)

25 türlerinin (Keleş ve Hamamcı, 1997:118),bozulan ekosistem ile insanın çevreyi kötü etkilemesi sonucunda yok olmaya yüz tutmuştur (Keleş ve Hamamcı, 2005: 99).

Türkiye florası 9.000 ile dünyanın en zengin floraya sahip ülkelerinden biridir (Keleş ve Hamamcı, 1997:118). Fakat ülkemizdetarla açma,orman yangınları, orman ve meraların tahribi, bilinçsiz otlatma, tarım ilaçları ve suni gübre kullanımı,bilinçsiz avcılık,sanayileşme ve çevreyi kirletme gibi nedenler ile bitki ve hayvan topluluklarının çeşitliliklerinin azalmasına hatta yok olmasına sebep olunmaktadır (Türkiye Çevre Vakfı, 2003: 301,302) (Keleş ve Hamamcı, 2005: 146).

Bütün ülkelerde artan doğa bilinci, doğa koruma düşüncesiyle birlikte yeni zenginliklerin ve doğal ortamların tanınması düşüncesi her geçen gün önemini artırmaktadır (Bulut ve Girgin, 2010: 9). Bunun en güzel örneklerinden biri botanik turizmi (bitki gözlemciliği)’dir. Doğaya zarar vermeyen açık hava rekreasyon faaliyetlerinden en yaygınları arasında botanik turizmi gösterilmektedir (Sayılan, 2008: 474).Botanik turizmi büyüme hızıyla her geçen gün daha da gelişerek bilinir hale gelmiştir (Barut, 2011: 2).

Bir alternatif turizm çeşidi olan botanik turizmi doğal yaşamın bozulması, sıcaklıkların artması, insanların doğal ortamlarda dinlenme ve gezme-görme faaliyetlerini gerçekleştirme isteği ile insanların arayışa girmesi sebebiyle ortaya çıkmıştır (Barut, 2011: 2). Bitki gözlemciliği, bitkilerin coğrafi yaşam alanlarında gözlemleme ve tanımlama faaliyeti ile gerçekleştirilmektedir (Sayılan, 2008: 474). l) Kelebek Gözlemciliği

Son yıllarda alternatif turizm çeşitlerinden olan kuş gözlemciliği gibi ilgi duyulan bir hobi olarak kelebek gözlemciliği yaygınlaşmaya başlamıştır (Subaşı, 2013: 124). Kelebek gözlemciliği yapan kişiler doğayı seven ve koruyan gönüllülerden oluşmaktadır. Bu kişiler belirli bölgelerde bireysel olarak veya gruplar halinde ilkbahar ve yaz aylarında bir araya gelerek kelebek gözlemleri yapıp, gözlem sonuçlarını kaydederek internet ortamında çeşitli sitelerde paylaşılmaktadır. Paylaşılan veriler kelebekler ile ilgili her türlü bilgiyi vermektedir (Atay vd., 2013: 18).

Şekil

Tablo  1.4’e  göre;  Kızılcahamam’da  termal  turizm  işletmelerini  tercih  eden  müşterilerin 26 tanesinin (%7,9) ilköğretim, 110 tanesinin (%33,3) lise, 26 tanesinin  (%7,9) ön lisans, 104 tanesinin  (%31,5) lisans, 50 tanesinin (%15,2) yüksek lisans ve
Tablo 1.6: Tesise Geliş Sebebi
Tablo 1.8: Problemle Karşılaşma * Cinsiyet
Tablo 1.10: Şikâyetiniz Ne Kadar Sürede Çözüme Ulaştırıldı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

MİY’de bilgi teknolojisi oldukça geniş kapsamlıdır; veri ambarları ve analitik araçlar olarak iki gruba ayrılır.. Veri ambarları ve analitik araçlar doğru, hızlı ve

B17 sorusunun otelde konaklama durumları ortalamaları arasında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bir farklılık

Conclusion: This study showed the contribitions of local and systemic ozone treatment to wound healing by increasing inflammation, fibroblast proliferation, collagenization,

En çok atıf alan ilk 100 makalenin yayın yılı, yayınlandığı dergi ve derginin etki faktörü (impact faktör: IF), yayının ilgili olduğu KBB alt bilim dalı, yayının

Yurttaşları temsil etmesi gereken haber akışını sağlayan kurumların ufuk çizgisini demokrasi olarak belirleyen Morresi, etiğin olmazsa olmazlığının altını

Finansal Hizmetlerde Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) Kavramı. Sağlık İşletmelerinde İlişki Pazarlaması ve Müşteri Bağlılığına Etkisi, Yüksek Lisans Tezi,

Anke­ timiz sonucunda ancak ailelerin %9.4'ii ice carpik yurumenin yasm ilerlemesiyle birlikte diizelebilece­ gini bilmis olup, cogunlukla bu konuda bilgiler eksik ve

Faktör analizi sonucunda elde edilen faktörlerin müşteri sadakatine etkileri regresyon analizi yapılarak incelendiğinde faktörlerin müşteri sadakatini etkileme