• Sonuç bulunamadı

İlköğretim II. kademe öğrencilerinin vitamin kavramı konusundaki kavram yanılgıları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İlköğretim II. kademe öğrencilerinin vitamin kavramı konusundaki kavram yanılgıları"

Copied!
157
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

ORTAÖĞRETĠM FEN VE MATEMATĠK ALANLARI EĞĠTĠMĠ ANABĠLĠM DALI

BĠYOLOJĠ EĞĠTĠMĠ BĠLĠM DALI

ĠLKÖĞRETĠM II. KADEME ÖĞRENCĠLERĠNĠN

VĠTAMĠN KAVRAMI KONUSUNDAKĠ KAVRAM

YANILGILARI

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

Mustafa KAVRAMA

DanıĢman: Prof. Dr. Kemal SOLAK

Ankara Aralık, 2013

(2)

i

JÜRĠ VE ENSTĠTÜ ONAY SAYFASI

Mustafa KAVRAMA‘nın ―Ġlköğretim II. Kademe Öğrencilerinin Vitamin Kavramı Konusundaki Kavram Yanılgıları‖ baĢlıklı tezi 16/12/2013 tarihinde, jürimiz tarafından Ortaöğretim Fen ve Matematik Alanları Eğitimi Anabilim Dalı Biyoloji Öğretmenliği Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiĢtir.

(3)

ii ÖNSÖZ

Bu çalıĢmanın her aĢamasında, görüĢlerini aktararak, yardımlarını esirgemeyen danıĢman hocam Prof. Dr. Kemal SOLAK‘a, uzman görüĢleriyle her zaman destek olan Doç. Dr. Gülay EKĠCĠ‘ye sonsuz teĢekkür ederim. ÇalıĢma süresince gerek metodik yönlendirmede, gerekse veri değerlendirme konusunda her türlü yardımda bulunan ArĢ. Gör. Ahmet GÖKMEN‘e çok teĢekkür ederim. Bilgi ve birikimlerini paylaĢtığımız değerli arkadaĢlarım ġahin COġKUN ve Süleyman SAĞLAM‘a çok teĢekkür ederim.

Hiçbir zaman desteğini esirgemeyen eĢim Emel‘e ve tabii değerli ebeveynime sonsuz teĢekkürlerimi sunarım.

Mustafa KAVRAMA

(4)

iii ÖZET

ĠLKÖĞRETĠM II. KADEME ÖĞRENCĠLERĠNĠN VĠTAMĠN KAVRAMI KONUSUNDAKĠ KAVRAM YANILGILARI

KAVRAMA, Mustafa

Yüksek Lisans, Biyoloji Öğretmenliği Bilim Dalı Tez DanıĢmanı: Prof. Dr. Kemal Solak

Aralık 2013, 157 Sayfa

Bu araĢtırmanın amacı; ilköğretim 2. Kademe öğrencilerin vitaminlerle ilgili sahip oldukları bilgi düzeyini ölçmek ve öğrencilerin sahip olduğu yanlıĢ anlamaları da tespit ederek ortaya koymaktır. Ayrıca; öğrencilerin bilgi düzeylerinin ve tutumlarının sınıf, cinsiyet, daha önceki yıla ait ders notu, sosyo-ekonomik düzey, anne ve babanın eğitim durumuna göre farklılaĢmanın olup olmadığı tespit edilmiĢtir.

AraĢtırmanın örneklemi 2011 – 2012 eğitim öğretim yılında Mamak Esentepe Ġlköğretim Okulu, Keçiören 23 Nisan Ġlköğretim Okulu ve Keçiören Orhan Gazi Ġlköğretim Okulunda okuyan 7. ve 8. Sınıf seviyesinde kayıtlı toplam 400 öğrencidir.

AraĢtırmada öğrencilerin Fen ve Teknoloji dersine yönelik tutumlarını ölçebilmek amacıyla Geban ve arkadaĢları (1994) tarafından geliĢtirilen ―Fen Bilgisi Dersi Tutum Ölçeği‖ tutum ölçeği kullanılmıĢtır. Ölçeğin Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı α = 0.83‘tür. Öğrencilerin vitamin bilgi düzeylerini ölçmek için bir bilgi testi geliĢtirilmiĢtir. Vitamin bilgi testinin Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı α = 0.79‘dur.

Verilerin analizinde, bağımsız gruplar için t-testi, basit korelasyon (Pearson Korelasyon Katsayısı), frekans ve yüzde oranları ve iliĢkisiz örneklemler için tek faktörlü varyans analizi (One – Way Anova) kullanılmıĢtır. Farkın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için Post-Hoc Tukey testi sonuçlarına baĢvurulmuĢtur. Tüm değerlendirmelerde anlamlılık düzeyi p=0.05‘tir.

AraĢtırmanın bilgi testi sonuçlarına göre; kızlar erkeklerden daha baĢarılıdır. 8.sınıf öğrencileri, 7.sınıf öğrencilerinden daha baĢarılıdırlar. Geçen yıl ki Fen ve Teknoloji dersi notu 4 ya da 5 olan öğrenciler daha baĢarılıdırlar. Annesi lise mezunu olan öğrenciler daha baĢarılıdırlar. Babanın eğitim durumu ve ailenin sosyo-ekonomik düzeyi öğrenci baĢarısını etkilememiĢtir. Tutum ölçeği sonuçlarına göre; cinsiyet, sınıf düzeyi, anne ve babanın eğitim durumu ve öğrencinin sosyo-ekonomik düzeyi öğrenci

(5)

iv

tutumlarını etkilememiĢtir. Geçen yıl ki Fen ve Teknoloji notu 4 ve 5 olan öğrencilerin tutumları daha olumlu bulunmuĢtur. Derse karĢı olan tutum ile test baĢarısı arasında düĢük düzeyde iliĢki bulunmuĢtur.

(6)

v ABSTRACT

SECONDARY SCHOOL STUDENTS‘ MISCONCEPTIONS ABOUT THE VITAMIN CONCEPT

KAVRAMA, Mustafa

Master of Science, Biology Education Department Advisor: Dr. Kemal Solak

December 2013, 157 pages

The aim of this study is to measure the knowledge level of secondary school students about vitamins and to reveal their misunderstandings on this subject. Moreover, the effects of class, gender, previous grades, socio-economic level, and parents‘ education levels on students‘ knowledge level and attitude were determined.

The data was collected from a sample of 400 students who are from Mamak Esentepe Elementary School, Keçiören 23 Nisan Elementary School, and Keçiören Orhan Gazi Elementary School in 2011-2012 academic year.

In order to assess students‘ attitude towards Science and Technology course, ―Attitude towards Science Course Scale‖ which was developed by Geban et al. in 1994 was used. Cronbach Alpha reliability coefficient of the scale is α =0,83. Vitamin knowledge test was developed to measure vitamin knowledge levels of students. Cronbach Alpha reliability coefficient of knowledge test is α = 0,79.

In order to secure the item difficulty and differentiation ITEMAN 3.50 was used. In analysis of findings, independent t-test, simple correlation (Pearson Correlation Number), and One-Way Anova, was used. In order to determine the existence of difference between research groups, Post-Hoc-Tukey test results were used. Significance level for all evaulations is p=0.05.

According to knowledge – test results, female students are more succesful than male students. In addition, 8th grade students are more succesful than 7th grade students. Students who were graded as 4 or 5 in previous years Science and Technology course were more succesful than others. Students whose mothers graduated from high school were more succesfull, too. Education level of father and socio-economic level of the family did not show any considerable effect on students‘ success. Results of

(7)

vi

Attitude Level Test showed that gender, class, education levels of parents and socio-economic levels did not effect students‘ attitude. Higher grade students of previous year showed positive attitude. It has been observed a low relationship between attitude to course and test success .

(8)

vii Ġçindekiler

BaĢlık Sayfası

JÜRĠ VE ENSTĠTÜ ONAY SAYFASI ... i

ÖNSÖZ ...ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... v

Ġçindekiler ... vii

TABLOLAR ve ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... xiv

BÖLÜM 1 ... 1

GĠRĠġ ... 1

1.1. Problem Durumu ... 1

1.2.AraĢtırmanın Amacı ... 8

1.2.1.AraĢtırmanın Alt Amaçları ... 8

1.3.AraĢtırmanın Önemi ... 9 1.4.AraĢtırmanın Varsayımları ... 12 1.5.AraĢtırmanın Sınırlılıkları ... 12 1.6.Tanımlamalar ... 12 BÖLÜM 2 ... 13 KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 13 2.1. Fen Eğitimi ... 13 2.2. Kavram Yanılgısı ... 17

2.3. Vitaminlerin Genel Özellikleri ... 19

2.3.1. Vitamin Hastalıklarının Nedenleri ... 19

2.3.2. Vitaminlerin Adlandırılması ... 20

2.3.3. Vitaminlerin Sınıflandırılması ... 20

2.3.3.1. Yağda Çözünen Vitaminler ... 21

(9)

viii

2.3.3.1.1.1. A Vitamininin Fonksiyonları ... 22

2.3.3.1.1.2. A Vitamininin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 22

2.3.3.1.1.3. A Vitamininin Doğal Kaynakları ... 23

2.3.3.1.2. D Vitamini ... 24

2.3.3.1.2.1. D Vitamininin Fonksiyonları ... 24

2.3.3.1.2.2. D Vitamininin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 25

2.3.3.1.2.3. D Vitamininin Doğal Kaynakları ... 25

2.3.3.1.3. E Vitamini ... 26

2.3.3.1.3.1. E Vitamininin Vücuttaki Fonksiyonları ... 27

2.3.3.1.3.2. E Vitamininin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 27

2.3.3.1.3.3. E Vitamininin Doğal Kaynakları... 27

2.3.3.1.4. K Vitamini ... 28

2.3.3.1.4.1. K Vitamininin Vücuttaki Fonksiyonları ... 28

2.3.3.1.4.2. K Vitamininin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 29

2.3.3.1.4.3. K Vitaminin Doğal Kaynakları ... 29

2.1.3.2. Suda Çözünen Vitaminler ... 29

2.3.3.2.1. B Kompleks Vitaminler ... 30

2.3.3.2.1.1. B1 Vitamini (Tiamin) ... 30

2.3.3.2.1.1.1. Tiaminin Vücuttaki Fonksiyonları ... 31

2.3.3.2.1.1.2. Tiaminin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 32

2.3.3.2.1.1.3. Tiaminin Doğal Kaynakları ... 32

2.3.3.2.1.2. B2 Vitamini (Riboflavin) ... 33

2.3.3.2.1.2.1. Riboflavinin Vücuttaki Fonksiyonları ... 33

2.3.3.2.1.2.2. Riboflavinin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 34

2.3.3.2.1.2.3. Riboflavinin Doğal Kaynakları ... 34

2.3.3.2.1.3. B3 Vitamini (Niasin) ... 34

(10)

ix

2.3.3.2.1.3.2. Niasinin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 35

2.3.3.2.1.3.3. Niasinin Doğal Kaynakları ... 35

2.3.3.2.1.4. B4 Vitamini (Adenin) ... 36

2.3.3.2.1.4.1. Adeninin Vücuttaki Fonksiyonları ... 36

2.3.3.2.1.4.2. Adeninin Doğal Kaynakları ... 36

2.1.3.2.1.5. B5 Vitamini (Pantotenik asit, Antidermatitis Faktörü, Pantotenat) ... 37

2.1.3.2.1.5.1. Pantotenik Asitin Vücuttaki Fonksiyonları ... 37

2.1.3.2.1.5.2. Pantotenik Asitin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 38

2.1.3.2.1.5.3. Pantotenik Asitin Doğal Kaynakları ... 38

2.1.3.2.1.6. B6 Vitamini (Piridoksin, Pridoksamin, Piridoksal) ... 38

2.1.3.2.1.6.1. Piridoksinin Vücuttaki Fonksiyonları ... 39

2.1.3.2.1.6.2. Piridoksinin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 39

2.1.3.2.1.6.3. Piridoksinin Doğal Kaynakları ... 40

2.1.3.2.1.7. B7 Vitamini (Biyotin, Vitamin H) ... 40

2.1.3.2.1.7.1. Biyotinin Vücuttaki Fonksiyonları ... 41

2.1.3.2.1.7.2. Biyotinin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 41

2.1.3.2.1.7.3. Biyotinin Doğal Kaynakları ... 42

2.1.3.2.1.8. B9 Vitamini (Folik Asit, Folat, folasin) ... 42

2.1.3.2.1.8.1. Folik Asitin Vücuttaki Fonksiyonları ... 43

2.1.3.2.1.8.2. Folik Asitin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 43

2.1.3.2.1.8.3. Folik Asitin Doğal Kaynakları ... 44

2.1.3.2.1.9. B12 Vitamini (Kobalamin, Siyanokobalamin) ... 44

2.1.3.2.1.9.1. Kobalaminin Vücuttaki Fonksiyonları ... 44

2.1.3.2.1.9.2. Kobalaminin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 45

2.1.3.2.1.9.3. Kobalaminin Doğal Kaynakları ... 46

2.1.3.2.1.10. Kolin ... 46

(11)

x

2.1.3.2.1.10.2. Kolinin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 47

2.1.3.2.1.10.3. Kolinin Doğal Kaynakları ... 47

2.1.3.2.1.11. Ġnositol ... 47

2.1.3.2.1.11.1. Ġnositolün Vücuttaki Fonksiyonları ... 48

2.1.3.2.1.11.2. Ġnositolün Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 48

2.1.3.2.1.11.3. Ġnositolün Doğal Kaynakları ... 48

2.1.3.2.2. C Vitamini (Askorbik Asit) ... 48

2.1.3.2.2.1. C Vitamininin Vücuttaki Fonksiyonları ... 50

2.1.3.2.2.2. C Vitamininin Eksikliğinde Ortaya Çıkabilecek Sorunlar ... 51

2.1.3.2.2.3. C Vitamininin Doğal Kaynakları ... 52

2.1.4. Vitamin Gereksinimini Artıran Durumlar ... 52

2.2.Vitaminlerle Ġlgili YapılmıĢ ÇalıĢmalar ... 54

2.2.1.Vitaminlerle Ġlgili Yurtiçinde YapılmıĢ ÇalıĢmalar ... 54

2.2.2.Vitaminlerle Ġlgili YurtdıĢında YapılmıĢ ÇalıĢmalar ... 59

BÖLÜM 3 ... 61

YÖNTEM ... 61

3.1. AraĢtırmanın Modeli ... 61

3.2. Evren ve Örneklem ... 61

3.3. Veri Toplama Teknik Ve Araçları ... 62

3.3.1. Fen Bilgisi Dersi Tutum Ölçeği ... 62

3.3.2. Vitaminler Konusundaki Bilgi Düzeyi Testi ... 63

3.4. Verilerin Analizi ... 65

BÖLÜM 4 ... 67

BULGULAR ve YORUM ... 67

4.1. AraĢtırmaya Katılan öğrenci sayıları ... 67

4.2. Vitamin Bilgisi testi sonuçlarına göre öğrencilerin minimum – maksimum puanları, ortalama ve standart sapma değerleri ... 67

(12)

xi

4.3. Vitamin Bilgisi Testiine Göre Öğrencilerin Cinsiyet DeğiĢkenine Bağlı Olarak BaĢarı Durumları Farklılıkları t-Testi Sonuçları ... 68 4.4. Vitamin Bilgisi Testine Göre Öğrencilerin Sınıf Düzeyi ile BaĢarı Durumlarının Farklığının t-Testi Sonuçları ... 69 4.5. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Vitamin Bilgisi BaĢarı Testine Göre Farklılığı Ġnceleyen Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 69 4.5.3. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Vitamin Bilgisi BaĢarı Testine Göre Farklılığın Hangi Gruplar Arasında Olduğunu Ġnceleyen Tukey Testi Sonuçları . 71 4.6. Öğrencilerin Annelerinin Eğitim Düzeyi ile Vitamin Bilgi Testi BaĢarıları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA)... 73 4.7. Öğrencilerin Babalarının Eğitim Düzeyi ile Vitamin Bilgi Testi BaĢarıları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA)... 75 4.8. Öğrencilerin Ailesinin Aylık Net Geliri ile Vitamin Bilgi Testi BaĢarıları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA)... 77 4.9. Öğrencilerin Cinsiyetleri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumlarının Farklılığının t-Testi Sonuçları ... 78 4.10. Öğrencilerin Sınıf Düzeyi ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumlarının Farklılığının t-Testi Sonuçları ... 79 4.11. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Fen Dersine KarĢı

Tutumlarına Göre Farklılığı Ġnceleyen Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 80 4.11.1. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Fen Dersine KarĢı

Tutumlarına Göre Farklılığı Ġnceleyen Tukey testi sonuçları ... 80 4.12. Öğrencilerin Annelerinin Eğitim Düzeyleri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Olan Tutumları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 82 4.13. Öğrencilerin Babalarının Eğitim Düzeyleri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Olan Tutumları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 83 4.14. Öğrencilerin Ailesinin Aylık Net Geliri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 83 4.15. Öğrencilerin Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumları Ġle Vitamin Konusundaki Bilgi Testindeki BaĢarıları Arasındaki ĠliĢkiye Ait Bulgular ... 84 4.16. Vitamin Konusundaki Bilgi Düzeyi Testi Sorularının Analizi ve Kavram Yanılgılarının Tespiti ... 85 4.16.1.Soru 1‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 85 4.16.2.Soru 2‘ye Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 86

(13)

xii

4.16.3.Soru 3‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 86

4.16.4. Soru 4‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 87

4.16.5.Soru 5‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 88

4.16.6. Soru 6‘ya Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 89

4.16.7. Soru 7‘ye Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 89

4.16.8. Soru 8‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 90

4.16.9. Soru 9‘a Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 91

4.16.10. Soru 10‘a Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 92

4.16.11. Soru 11‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 93

4.16.12. Soru 12‘ye Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 94

4.16.13. Soru 13‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 95

4.16.14. Soru 14‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 95

4.16.15. Soru 15‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 96

4.16.16. Soru 16‘ya Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 97

4.16.17. Soru 17‘ye Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 98

4.16.18. Soru 18‘e Verilen Yanıtlara ĠliĢkin Bulgu ve Yorumlar ... 98

4.17. Açık Uçlu Soruların Analizi... 99

4.17.1. Öğrencilerin ―Vitaminlerin insan sağlığındaki yeri ve önemi ile ilgili yazınız.‖ Sorusuna verdikleri cevaplar ... 99

4.17.2. Öğrencilerin ―Kendiniz ya da çevrenizdeki birileri vitamin eksikliği ile ilgili bir durum veya hastalık yaĢadı mı? PaylaĢınız.‖ Sorusuna verdikleri cevaplar ... 101

4.17.3. Öğrencilerin ―Sağlıklı beslenmenin hayatımızdaki önemi nedir?‖ sorusuna verdikleri cevaplar ... 103

4.17.4. Öğrencilerin ―Günlük öğünlerinizi ve öğünlerinizin nelerden oluĢtuğunuz yazınız. Bunları göz önünde bulundurarak iyi beslendiğinizi düĢünüyor musunuz?‖ sorusuna verdikleri cevaplar ... 104

4.17.5. Öğrencilerin ―Bugüne kadar hiç vitamin tableti kullandınız mı? Hangi vitamini içermekteydi ve ne için kullandınız.‖ Sorusuna verdikleri cevaplar ... 105

4.17.6. Öğrencilerin ―Tükettiğiniz besinlerin vitamin içeriklerine dikkat eder misiniz?‖ sorusuna verdikleri cevaplar ... 106

(14)

xiii

4.17.7. Öğrencilerin ―Hangi vitaminleri günlük olarak almaya dikkat edersiniz?‖ sorusuna

verdikleri cevaplar ... 107

BÖLÜM 5 ... 109

SONUÇLAR ve ÖNERĠLER ... 109

5.1. Sonuçlar ... 109

5.1.2. Test Sorularının Sonuçları... 115

5.1.3. Açık Uçlu Soruların Sonuçları ... 117

5.2. Öneriler ... 119 KAYNAKÇA ... 121 ĠNTERNET KAYNAKLARI... 132 EKLER ... 133 EK 1 ... 133 EK 2 ... 140

(15)

xiv

TABLOLAR ve ġEKĠLLER LĠSTESĠ

Tablo 1.1. Vitaminlerin Sınıflandırılması (Aksoy, 2008) ... 20 Tablo 3.2. Öğrencilerin cinsiyet ve sınıf düzeyine göre dağılımı ... 62 Tablo 3.3.2. Vitamin Bilgi Testi Sorularına Ait Madde Değerleri ... 64 Tablo 4. 2. Vitamin Bilgisi Testi Sonuçlarına Göre Öğrencilerin Minimum – Maksimum

Puanları, Ortalama ve Standart Sapma Değerleri... 68 Tablo 4.3. Vitamin Bilgisi Testine Göre Öğrencilerin Cinsiyet DeğiĢkenine Bağlı Olarak BaĢarı Durumları Farklılıkları t-Testi Sonuçları ... 68 Tablo 4.4. Vitamin Bilgisi Testine Göre Öğrencilerin Sınıf Düzeyi ile BaĢarı Durumlarının Farklığının T-Testi Sonuçları ... 69 Tablo 4.5.1. Teste Katılan Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notların

Dağılımı ... 70 Tablo 4.5.2. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Vitamin Bilgisi BaĢarı Testine Göre Farklılığı Ġnceleyen Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 70 Tablo 4.5.3. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Vitamin Bilgisi BaĢarı Testine Göre Farklılığın Hangi Gruplar Arasında Olduğunu Ġnceleyen Tukey Testi Sonuçları ... 72 Tablo 4.6.1. AraĢtırmaya Katılan Öğrencilerin Annelerinin Eğitim Seviyelerinin Dağılımı ... 73 Tablo 4.6.2. Öğrencilerin Annelerinin Eğitim Düzeyi ile Vitamin Bilgi Testi BaĢarıları

Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 74 Tablo 4.6.3. Öğrencilerin Vitamin Bilgi Düzeyi Ġle Annelerinin Eğitim Durumları Arasındaki Farklılığın Tukey Testi Sonuçları ... 75 Tablo 4.7.1. AraĢtırmaya Katılan Öğrencilerin Babalarının Eğitim Seviyelerinin Dağılımı ... 76 Tablo 4.7.2. Öğrencilerin Babalarının Eğitim Düzeyi ile Vitamin Bilgi Testi BaĢarıları

Arasındaki ĠliĢkinin Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 76 Tablo 4.8.1. AraĢtırmaya Katılan Öğrencilerin Ailelerinin Aylık Net Gelir Dağılımları ... 77 Tablo 4.8.2. Öğrencilerin Ailesinin Aylık Net Geliri ile Vitamin Bilgi Testi BaĢarıları

Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 78 Tablo 4.9. Öğrencilerin Cinsiyetleri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumlarının

(16)

xv

Tablo 4.10. Öğrencilerin Sınıf Düzeyi ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumlarının

Farklılığının t-Testi Sonuçları ... 79 Tablo 4.11. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Fen Dersine KarĢı Tutumlarına Göre Farklılığı Ġnceleyen Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 80 Tablo 4.11.1. Öğrencilerin 2011 Yılındaki Fen ve Teknoloji Dersi Notu Ġle Fen Dersine KarĢı Tutumlarına Göre Farklılığı Ġnceleyen Tukey testi sonuçları ... 81 Tablo 4.12. Öğrencilerin Annelerinin Eğitim Düzeyleri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Olan Tutumları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 82 Tablo 4.13. Öğrencilerin Babalarının Eğitim Düzeyleri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Olan Tutumları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 83 Tablo 4.14. Öğrencilerin Ailesinin Aylık Net Geliri ile Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı

Tutumları Arasındaki Farklılığın Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) ... 84 Tablo 4.15. Öğrencilerin Fen ve Teknoloji Dersine KarĢı Tutumları Ġle Vitamin Konusundaki Bilgi Testi BaĢarıları Arasındaki ĠliĢkiye Ait Korelasyon Analizi Sonuçları ... 84 Tablo 4.17.1: Vitaminlerin Ġnsan Sağlığındaki Yeri ve Önemi Ġle Ġlgili Öğrencilerin

Cevaplarının Dağılımları ... 100 Tablo 4.17.2: Öğrencilerin Kendisi ya da Çevrelerinden Birilerinin Vitamin Eksikliği YaĢama Durumu ile Ġlgili Cevapların Dağılımı ... 102 Tablo 4.17.3. Öğrencilerin ―Sağlıklı beslenmenin hayatımızdaki yeri ve önemi nedir?‖ Sorusu Ġçin Verdikleri Cevaplar ... 103 Tablo 4.17.4. Öğrencilerin ―Günlük öğünlerinizi ve öğünlerinizin nelerden oluĢtuğunuz yazınız. Bunları göz önünde bulundurarak iyi beslendiğinizi düĢünüyor musunuz?‖ Sorusuna Verdikleri Cevaplar ... 105 Tablo 4.17.5 Öğrencilerin ―Bugüne kadar hiç vitamin tableti kullandınız mı? Hangi vitamini içermekteydi ve ne için kullandınız.‖ Sorusuna Verdikleri Cevaplar ... 106 Tablo 4.17.6. Öğrencilerin ―Tükettiğiniz besinlerin vitamin içeriklerine dikkat eder misiniz?‖ Sorusuna Verdikleri Cevaplar ... 107 Tablo 4.17.7. Öğrencilerin ―Tükettiğiniz besinlerin vitamin içeriklerine dikkat eder misiniz?‖ Sorusuna Verdikleri Cevaplar ... 108

(17)

BÖLÜM 1

1. GĠRĠġ

Bu bölümde araĢtırmaya ait problem durumu, problem cümlesi, alt problemler, araĢtırmanın amacı, önemi, sayıltılar, sınırlılıklar, tanımlar ve araĢtırma konusu ile ilgili yayın ve araĢtırmalar yer almaktadır.

1.1. Problem Durumu

Ġnsanlar belirli davranıĢları yapabilmek için gerek kendi kendine gerekse etrafındaki birilerinin yardımıyla her zaman bir Ģeyler öğrenmektedir. Bu öğrenme bazen kiĢinin kendi isteğine bağlı olabildiği gibi bazen de farkında olmadan gerçekleĢebilmektedir. Ġnsanların belirli bilgi düzeyine ulaĢabilmesi için profesyonel bir yardım alması öğrenmeyi kolaylaĢtırmakta ve öğrenmenin kalıcılığını artırmaktadır.

Ġnsanların istenilen davranıĢları yapabilmeleri için belirli bir eğitim sürecinden geçirilmesi gerekir. Bu eğitim evde olabileceği gibi bazen de okulda gerçekleĢebilir. Eğitim etrafımızdaki herhangi bir malzemeyle de gerçekleĢebilir. En kısa tanımı ile bireyde kendi yaĢantısı ve kasıtlı kültürlenme yoluyla istenilen davranıĢ değiĢikliği meydana getirme sürecine eğitim denir (Demirel, 2002). Diğer bir deyiĢle kiĢide meydana gelen davranıĢ değiĢikliğine eğitim denir. Öğrenme ise kiĢide meydana gelen davranıĢ değiĢikliğidir. Öğrenme olumlu olabileceği gibi bazen olumsuz da olabilmektedir. Öğrenme resmî veya gayrı resmî olarak gerçekleĢebilir. Öğrenme, kiĢinin kendi kendine yaptığı bir eylemle veya tecrübeleri sonucu oluĢabileceği gibi; kasıtlı olarak da gerçekleĢebilir. Okullardaki gerçekleĢen öğrenme, kasıtlı veya yönlendirilmiĢ öğrenme Ģeklinde gerçekleĢir. Bu tip öğrenme resmî yolla gerçekleĢir (Akgün, 2001). Ġnsanların sahip oldukları bazı ihtiyaçlar vardır. Eğitimin dolayısıyla öğrenmenin etkili olabilmesi öğrencinin bazı temel ihtiyaçlarının karĢılanabilmesi ile yakından ilgilidir. Bu ihtiyaçların karĢılanması veya karĢılanamaması eğitim ve öğretimi etkilemektedir.

Amerikalı psikolog Abraham Maslow‘un ortaya attığı ihtiyaçlar hiyerarĢisine göre alt düzey ihtiyaçlar karĢılandıkça insanlar bir üst düzeydeki ihtiyacın karĢılanması için motive olurlar. Ġhtiyaçlar en alttan baĢlayarak “fiziksel ihtiyaçlar, güvenlik ve

(18)

korunma ihtiyacı, sevgi ve ait olma ihtiyacı, kendine saygı ihtiyacı ve kendini gerçekleştirme ihtiyacı” olmak üzere beĢ gruba ayrılır. Fiziksel ihtiyaçlar kiĢinin karĢılanması gereken en temel ve en önemli ihtiyaçlarıdır. Eğer öğrencinin fiziksel ihtiyaçları karĢılanmazsa, bu ihtiyaçlar karĢılanana kadar bir etkinliğe kendini hazırlaması imkânsızdır. Fiziksel ihtiyaçlar, yeme, dinlenme, rahat olma, sağlıklı olma, hareket etme ve duyularını kullanma olarak sıralanabilir. Sabah kahvaltısını yapmamak, öğle yemeklerini ayaküstü yemek derse motive olmayı engellediği gibi pek çok sağlık problemini de beraberinde getirmektedir (Karip, 2003). Öğrencinin temel fizyolojik ihtiyaçları karĢılanmadan etkili bir eğitimden söz etmek pek mümkün olamamaktadır. O halde bir öğrencini ya da bireyin etkili bir öğrenme sağlaması için doğru beslenmesi gerekmektedir.

Beslenme, insanın büyüme, geliĢme, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaĢaması için gerekli olan besinleri yeterli miktarlarda alıp vücudunda kullanmasıdır. Bu öğelerin herhangi biri alınmadığında veya gereğinden az ya da çok alındığında, büyüme ve geliĢmenin engellendiği ve sağlığın bozulduğu bilimsel olarak ispatlanmıĢ bir durumdur. Fakat beslenmenin fizyolojik olduğu kadar sosyolojik ve psikolojik bir olay olduğu da unutulmamalıdır. Ailenin ve toplumun sağlıklı yaĢaması ve ekonomik yönden geliĢmesi, onu oluĢturan bireylerin sağlıklı olmasına bağlıdır. Sağlıklı olan kiĢiler çalıĢma gücüne sahiptir. Aileye ve topluma ekonomik yönden katkıda bulunurlar. Aile ve toplumda hasta, güçsüz ve özürlü sayısının fazlalaĢması, üretimi azaltır, verimliliği düĢürür ve sağlık giderlerini artırır. Sağlığın temeli ise yeterli ve dengeli beslenmedir. Ġnsan yavrusunun büyümesi ve geliĢmesi, vücudun verimli çalıĢması, dıĢ etkenlere ve hastalıklara karĢı dirençli olabilmesi için belirli besin öğelerine gereksinmesi vardır (Toprak, ġentürk, Yüksel, Özer, Çakır ve Bideci, 2002). Sağlıklı ve üretken olmanın göstergesi ise bedenen, aklen, ruhen ve sosyal yönden iyi geliĢmiĢ vücut yapısına sahip olmak ve bu sağlığın uzun süre korunabilmesidir. Ġnsan sağlığını; beslenme, kalıtım, iklim ve çevre koĢulları gibi birçok faktör etkilemektedir. Bunlardan en önemlisi de beslenmedir (Baysal, 1999). Sağlık fertler demek sağlık toplumlar demektir. Sağlıklı olan toplumlarında geleceğini daha güzel bir Ģekilde inĢa etmesi mümkündür. O halde beslenme alıĢkanlıkları toplum hayatında çok önemli bir yere sahiptir. Beslenme Ģekli ve alınması gereken besin öğelerinin miktarı her yaĢ grubu için farklı beslenme alıĢkanlığı gerekebilir.

Bireyin yaĢı, cinsiyeti ve yaĢadığı fizyolojik ortama göre gerekli olan besin öğelerinin yeterince alınması gerekir. Ġnsanın sağlıklı yaĢaması için 40‘ ı aĢkın besin

(19)

öğesine gereksinimi vardır. Bu besin öğeleri kimyasal yapılarına ve vücut çalıĢmasındaki etkilerine göre; proteinler, karbonhidratlar, yağlar, vitaminler, mineraller ve su olmak üzere 6 grupta toplanmıĢtır ( Hayran, 1996; Dereköy, 2006). Bu besin gruplarından hiçbirisi birbirinin yerini tutmamaktadır. O yüzden de bu besinlerin her birinin gereken miktarlarda düzenli olarak alınması bireyin sağlığı için büyük önem arz etmektedir. Besinlerin içerisinde protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineraller olmak üzere çeĢitli besin öğeleri vardır. Proteinler, karbonhidratlar ve yağlar özellikleri ile az çok bilinirken, vitamin ve minerallerin özellikleri birbirine karıĢtırılır. Özellikle vitaminler hakkında insanlar fazlaca yanlıĢ bilgiye sahiptirler. Bu yanlıĢ bilgiler çoğu zaman yanlıĢ beslenmemize veya sağlık problemleri ile karĢılaĢmamıza neden olmaktadır. Vitaminler, tarihi en yeni besin grubunu oluĢturmaktadır. Tarihi en yeni olsa da önemi çok büyük besin grubu olduğu anlaĢılmıĢtır. Bu öneminden dolayı uzmanlar vitamin alımının öneminden fazlaca bahsettikleri için insanlar vitaminlerin üzerine fazlaca düĢmektedirler.

Karbonhidrat, protein ve yağlar gibi makro besinlerin organizmada yararlı bir Ģekilde kullanılabilmesi için az miktarda da olsa bazı yardımcı maddelere gereksinim vardır. Bu yardımcı maddelerin bir kısmını vitaminler oluĢturur. Vitaminler organizmada enerji sağlamazlar, ancak bazıları enerji oluĢumunda bir takım görevler taĢırken, diğer bazıları da farklı organizmalarda ve/veya dokularda özgün diğer görevleri vardır. Vitaminler; normal hücrenin varlığını sürdürmesi, büyümesi ve organ iĢlevleri için organizmanın az miktarda gereksinim duyduğu organik yapılardır (Aksoy, 2008). Vitaminler, canlının yaĢamını sağlıklı sürdürebilmesi için vücuda yeterli düzeyde alınması gereken besin grubudur.

Vücudumuz vitaminleri üretemediği için besinlerle birlikte almak zorundayız. Yediğimiz besinlerin içerisinde, besin türüne göre değiĢen, birçok vitamin vardır ve bu vitaminlerin her birinin vücutta farklı görevleri vardır. Vitaminler, vücudumuzda görev yapan, enzim adı verilen proteinlerin yapısına girerek biyolojik olayların düzenlenmesini ve yiyeceklerimizi enerjiye dönüĢtürülmesini sağlayarak vücudun daha iyi çalıĢmasını sağlar. Vitaminler yeterli miktarlarda alınmadığı takdirde vücuttaki birçok faaliyet baĢlatılamaz ve sürdürülemez (Özata, 2004). Vitaminler hayatî öneme sahip besin grubudur.

Vitaminler vücutta bir orandan sentezlenmeyen, yaĢam için gerekli, çok küçük miktarlarıyla hücre metabolizmasında önemli tepkileri uyaran organik bileĢiklerdir. Vitaminlerin hemen hemen tamama yakını vücut tarafından sentezlenemediği için

(20)

besinlerimizle alınması gerekmektedir. Bu besinlerin bir kısmı çiğ olarak, bir kısmı da belirli piĢirerek tüketiriz. Bu piĢirme ve hazırlama süreçleri esnasında oluĢabilecek vitamin kayıpları da sağlığımızı yakından ilgilendirmektedir. Vitamin gruplarını etkileyen ısı, ıĢık gibi etkenler ile asidik ve alkali ortamlar vardır. O nedenle her besin grubunun vitamin kayıplarına neden olmadan tüketilmesi yaĢamın sağlıklı sürdürülebilmesi açısından gereklidir (Besler ve Rakıcıoğlu, 2008). Vitaminin vücuda alınmasının yanında, vücuda doğru alınması da çok önemlidir. Bu yüzden de vitaminler ve vitaminlerin nasıl tüketileceği hakkında insanların doğru bilgilere sahip olmaları gerekir.

Ġnsan vücudundaki büyüme ve geliĢmeyi sağlayan hücre bölünmesinden görme olayına, kan yapımından kas kasılmasına kadar yaĢamsal olayların tümünde vitaminler kullanılır. Canlının temel özelliği, yaĢamsal olayları gerçekleĢtirebilen bir varlık olması olduğuna göre vitaminsiz bir canlılık düĢünülemez. Kısaca vücut fonksiyonlarının düzenlenmesi vitaminlerle olur (Berker, 2002; Çelik, 2006). Vitamin eksikliği olan metabolizmada vücut fonksiyonları tam olarak yerine getirilemez. Vücut fonksiyonları düzgün olmayan bireyler ise toplumun sağlığını yakından ilgilendirir.

Vitaminler vücudun protein, karbonhidrat ve yağlardan(hiç değilse yeterli miktarda) yapamadığı, doğada besin maddelerinde ya vitamin halinde ya da vücut tarafından kullanılabilir vitamin ön maddeleri halinde bulunan, büyüme, yaĢama ve üreme için çok az miktarları gerekli olan organik maddelerdir. Vitaminler, dokuların yapısına katılmamaları ve enerji temini için kullanılmamaları ile diğer besin gruplarından ayrılırlar. Vitaminler katalizör madde olduklarından etkileri enzim ve hormonlar gibidir. Çoğu vitamin enzimlerin yapısına girerler. Vitaminler de enzimler gibi enerji veren besin öğelerinin kullanımını kolaylaĢtırırlar. Vitamin; metabolizma için gerekli olan ve organizmaya besin ya da ilaç olarak dıĢarıdan sağlanan biyokatalizör madde olarak da tanımlanabilir. Ġnsan vücudunda sentezlenemeyen ancak insan sağlığı için gerekli olması nedeniyle dıĢarıdan az miktarda alınması zorunlu olan organik maddeler vardır. Ġnsan vücudunun gereksinim duyduğu madde vücutta sentezlenebiliyorsa bu maddeler vitamin sayılmazlar. Ancak D vitaminin çok azı vücutta sentez edilmekle birlikte bu miktar yeterli olmadığı için gereksinme duyulan ek miktarın dıĢarıdan alınması gerekir (Tayar ve Korkmaz, 2007). Vitaminlerin vücuttaki fonksiyonları göz önüne alındığında, vücudumuz için büyük önem arz ettiği rahatlıkla görülebilmektedir.

(21)

Metabolik değiĢimlerde vitaminler enzim, hormon ve minerallerle sıkı iĢbirliği halinde önemli rol oynarlar. Enzim ve hormonlar vücutta sentezlenebilirken organizmanın vitamin sentezleme gücü bulunmamaktadır. Bu yüzden biyokatalizör diye adlandırılan vitaminlerin dıĢarıdan yiyeceklerle sağlanması ve çok küçük miktarlarda da olsa günlük gereksinimin düzenli olarak karĢılanması Ģarttır. Gerek doğrudan vitamin olarak alınan, gerekse vitamin ön maddesi halinde alınıp vücutta vitamine dönüĢen bu kimyasal bileĢimlerin her birinin ara metabolizmada kendine özgü fonksiyonu vardır ve bu fonksiyon bir baĢkasıyla karĢılanamaz (Erkut, 1990). Her vitaminin kendine ait yapısı, sentezi ve kullanımı vardır.

Vitaminler, protein yapısına girerek vücudumuzdaki biyolojik olayları düzenleyen maddelerdir. Onlar olmadan birçok faaliyet baĢlatılamaz ve sürdürülemez. Farklı gıdalarla dengeli beslenen kiĢinin vitamin takviyesi almasına gerek yoktur. Vitaminlerin çoğunun vücuda fala alınmasında herhangi bir sıkıntı yoktur ama bazı vitaminler yüksek dozda alındığında vücutta birikerek zararlı olabilirler. Vitamin eksikliği ise bazı sağlık sorunları ortaya çıkarır, zaman içinde yorgunluk ya da baĢka Ģikâyetler belirir. Bir sonraki aĢaması bedensel rahatsızlıklardır. Vitamin eksikliği giderilmezse ölümle sonuçlanan ciddi hastalıklar görülebilir (Özata, 2008). Vitaminlerin, vücut gereksinimi doğru bilinmeli ve ona göre tüketilmelidir. Bilinçli olarak tüketilen vitaminlerle insanlığının korunmasına büyük katkı sağlanmıĢ olur. Elbette ki doğru miktarda vitamin tüketebilmek için vitaminlerle ilgili daha detaylı bilgilere sahip olmamız gerekir.

Canlıların metabolizmalarını normal olarak sürdürebilmeleri için, az miktarlarda da olsa, gereksinim duydukları maddelerden birisi de vitaminlerdir (Yel, Bahçeci ve Yılmaz, 2008). Vücudun ihtiyaç duyduğu kadar vitaminin vücuda alınması bir zorunluluktur.

Vitaminlerle ilgili araĢtırma ve buluĢların yeni olmasına rağmen oldukça eski bir tarihçeleri vardır. Hatta Ebers Papyrus‘un vitaminleri tedavide kullandığına dair bilgiler vardır. Fakat eski çağlardan 19. Yüzyıla kadar vitaminler sahasında çok küçük ilerlemeler sağlanabilmiĢtir. Vitaminler alanında gerçek ilmî çalıĢmalar 20. Yüzyılın baĢında baĢlamıĢtır. 19. Yüzyılın sonuna kadar insan ve hayvanların besin ihtiyaçlarının sadece protein, yağ, karbonhidrat, inorganik tuzlar ve sudan ibaret olduğu kabul ediliyordu. Bununla beraber bu sayılan besin maddelerinden baĢka diğer çeĢit besin maddelerine de ihtiyaç bulunduğuna dair eskiden beri Ģüpheler mevcuttu. Çok eskiden beri Skorbüt, Beriberi ve Pallegra gibi hastalıkların bazı besinler faktörlerin(vitaminler)

(22)

yetmezliğinden ileri geldiklerinden Ģüphe edilmekle beraber bu, ispat edilemiyordu. Bunun sebebi bu çeĢit besinsel faktörlerin besinlerdeki miktarının çok az olması ve organizmanın bu maddelerin çok az miktarına ihtiyaç duyması dolayısıyla araĢtırıcıların dikkatini çekmemesinden ileri gelmektedir (Aras ve ErĢen, 1967). Çok az miktarının bile vücutta çok önemli fonksiyonları bulunan vitaminlerin önemi fark edilip insanların yeterli miktarda vücutlarına almaları büyük önem taĢımaktaydı. Hastalıklardan korunmak için gerekli olan miktarlarda vitamini vücudumuza almak zorundayız.

Vitamin terimi tıbba Londra‘da çalıĢmakta olan Polonyalı bir biyokimyacı Dr. Casimir Funk tarafından 1912‘de kazandırılmıĢtır. Beriberi, skorbüt, pallegra gibi hastalıkların diyetteki spesifik bazı kimyasal bileĢiklerin eksikliğinden meydana geldiğini gösteren çalıĢmalardan esinlenen Dr. Funk, bunların amin tabiatlı organik bazlar olduğunu tahmin etti ve bunlara vitamine’ler adını verdi. 1920‘de bu bileĢiklerin kimyasal yapılarının her zaman böyle olması gerekmediği anlaĢılınca ―amine‖ anlamını kaldırmak ama ismi korumak için sonraki ―e‖ atıldı ve kelime vitamin’ler halini aldı. 1922‘de Funk, Vitamins adlı kitabını yayımladı (Sencer ve Orhan, 2005). Böylelikle vitaminler kitaplardaki yerlerini aldılar. Bundan sonraki süreçte de vitaminler ilgili daha fazla çalıĢma yapılarak vücut için önemleri bilimsel olarak ortaya konuldu.

Sir James Lancaster, 1601 yılında gemi tayfalarının diyetlerine turunçgil meyvelerini eklemiĢ ve bunun gemiciler arasında oldukça yaygın olan diĢ etlerinin kanaması, diĢlerin düĢmesi ve genel durumun bozulmasıyla karakterize bir hastalığa karĢı koruyucu etki gösterdiğini bildirmiĢtir. Takaki, 1882‘de diyetlerine et, arpa, meyve eklenmiĢ Japon gemicilerinde beriberi olarak bilinen hastalığın tedavi edildiğini gözlemiĢtir. Hopkins, 1912 yılında süt içermeyen, karbonhidrat, yağ, protein ve tuzlardan ibaret sentetik diyetle beslenen sıçanların normal olarak büyümediklerini; fakat hayvan baĢına günde 2 ml süt eklemekle büyümenin normale döndüğünü deneylerle göstermiĢtir. Benzer Ģekilde süt eklenmiĢ diyetle beslenen sıçanların diyetinden sütün çıkarılmasıyla büyümede durma olduğunu görmüĢtür. Hopkins, bu gözlemlerinden normal büyük besinlere ek olarak sütte hayvanın büyümesi ve yaĢaması için gerekli faktör veya faktörlerin bulunduğu sonucunu çıkarmıĢ; büyüme ve yaĢama için gerekli bu faktörlere vitaminler demiĢtir (http://www.mustafaaltinisik.org.uk/89-1-10.pdf).

ġimdiye kadar insanlar için gerekli olan 13 vitamin belirlenmiĢ bulunmaktadır. Bu vitaminlerin farklı fizyolojik iĢlevleri vardır. Vitaminler: suda çözünen vitaminler ve yağda çözünen vitaminler olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Suda çözünen vitaminler,

(23)

bazı önemli metabolik süreçlerde genelde koenzim olarak görev yapan B kompleks vitaminleri içerir. Yine suda çözünen C vitamini bağ dokusu oluĢumu için gerekmektedir. Suda çözünen vitaminlerin fazlası idrarla dıĢarıya atılır. Yağda çözünen vitaminler, A, D, E ve K vitaminleridir. Bunların da belirli fonksiyonları vardır. A vitamini gözde görme ile ilgili bir pigmentin yapısında yer almaktadır. D vitamini kalsiyum emilimi ve kemik oluĢumunda görev yapar. E vitamini antioksidan ve hücre zarı lipitlerini korumada görev yapar. K vitamini kan pıhtılaĢmasında önemli görevler yapar (Campbell, 2006). Her vitaminin eksikliği bir hastalığı beraberinde getirir. Vitaminlerin eksikliğinde ortaya çıkan hastalıklara düĢmemek için hangi vitaminin hangi hastalığın tedavisinde iĢe yaradığını bilmek, kiĢinin sağlığı için önem taĢır.

ArtmıĢ enerji ihtiyacını karĢılamak için daha yüksek miktarlarda tiamin, riboflavin ve niasine gereksinim vardır. Doku sentezindeki hızlı artıĢ, DNA ve RNA metabolizması için gerekli olan folik asit ve B12 vitaminine ihtiyacı arttırır. Yeni

hücrelerin yapısal ve iĢlevsel özelliklerini sürdürebilmeleri için daha fazla A, C ve E vitamini gereklidir. D vitamini de, özellikle hızlı iskelet büyümesi için gereklidir (Kınık, 1996; Yiğit, 2006). Vücudun fonksiyonlarının tam ve doğru olarak yerine getirmesinde vitaminler çok önemli fonksiyona sahip besin grubudur. Vitaminler iyi tanınmalı, özellikleri iyi bilinmelidir. Bu yüzden de vitaminler hakkında insanlara doğru bilgiler doğru zamanda verilmelidir. Yine vitaminlerle ilgili kiĢilerin sahip oldukları yanlıĢ bilgiler varsa tespit edilmeli ve bu yanlıĢlıkların düzeltilmesi için çaba sarf edilmelidir.

Ġnsanlar, vitaminler hakkındaki ilk bilgiyi ebeveynlerinden öğrenirler daha sonra okuldaki öğretmenleri vitamin hakkında bilgiler verirler. 2002 yılından 2013 yılında Milli Eğitim Bakanlığını 4+4+4 eğitim sistemine geçmesine kadar ki sürede, vitaminler hakkında ilk profesyonel bilgi ilköğretim 7. Sınıf ―Vücudumuzda Sistemler‖ ünitesinde verilmektedir. Bu ünitede sindirim sistemi konusunun sonunda sadece 1 ders saati iĢlenebilecek kadar bir süre vitaminlere ayrılmıĢtır. 6. ve 8. Sınıflarda ise vitaminler konusu iĢlenmemektedir. Bu durum öğrencinin vitaminlerle ilgili bilgi sahibi olmasına yetmemekteydi. 2013 yılında eğitim sisteminde ve Fen Bilgisi[Fen ve Teknoloji(Fen Bilimleri)] dersinin iĢleniĢiyle ilgili gidilen değiĢiklikle vitaminlerle ilgili bilgiler öğrencilere 7.sınıfta verilmek yerine 5.sınıfta verilmeye baĢlanmıĢtır. Yapılan değiĢiklikle artık 5.sınıf öğrencileri için ―Vitamin çeĢitlerinin en fazla hangi besinlerde bulunduğunu araĢtırır ve sunar.‖ kazanımı eklenmiĢtir. Bundan sonraki süreçte öğrencilerin vitaminlerle ilgili daha fazla doğru bilgiye sahip olabilecekleri

(24)

düĢünülmektedir. Bunun doğal sonucu olarak ta öğrenciler dolayısıyla halk, vitamin konusunda çok yetersiz bilgiye sahiptirler. Bu yetersiz bilgi pek çok yanlıĢı da beraberinde getirmektedir. Pek çok öğrenci okulda öğrendikleri vitamin bilgilerini çok çabuk unutmaktadırlar. Televizyon ve diğer yayın organlarından öğrendikleri bilgileri daha fazla anımsamaktadırlar. Örneğin; besleyici değeri olan her Ģey vitamin olarak isimlendirilmektedir. Vitaminlerin, karbonhidratlar gibi kilo aldırdığını düĢünenler vardır. Vitaminlerin ne kadar fazla alınırsa o kadar iyi olacağını düĢünenler vardır. Vitaminlerin hepsinin depo edildiğini veya hiçbirinin depo edilmediğini düĢünenler vardır.

Vitaminlerin eksikliğinde, skorbüt, pallegra, raĢitizm, kansızlık, kısırlık gibi önemli hastalıklar ortaya çıkar. Bu önemine istinaden bu çalıĢmada, vitaminler konusunun öğrenilme düzeyini ölçmek amacıyla ilköğretim 2. kademe öğrencilerinin vitamin bilgi düzeyleri ve vitaminler hakkındaki yanlıĢ bilgileri ölçülüp ortaya konulmaya çalıĢılmıĢtır. Vitamin bilgi düzeyi ölçülürken diğer taraftan da dersi karĢı öğrenci tutumları tespit edilmiĢtir.

1.2. AraĢtırmanın Amacı

Bu araĢtırmanın amacı; ilköğretim II. kademe öğrencilerinin vitaminler konusunda yeterli bilgiye sahip olup olmadıklarını öğrenmek ve vitaminlerle ilgili kavram yanılgılarını tespit etmeye çalıĢırken, Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumlarının baĢarıya etkisini ölçmektir. Bu amaçla araĢtırmanın temel problemi;

Ġlköğretim II. kademe öğrencileri için;

1. Öğrenciler vitaminler konusunda yeterli bilgiye sahip midirler? 2. Öğrencilerin vitaminler konusundaki kavram yanılgıları nelerdir?

3. Öğrencilerin Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumlarının vitamin konusundaki bilgi düzeyi ile anlamlı iliĢkisi var mıdır?

Ģeklinde ifade edilebilir.

1.2.1. AraĢtırmanın Alt Amaçları

AraĢtırmanın amacı çerçevesinde aĢağıdaki alt amaçlara cevap aranmıĢtır. Öğrencilerin vitamin bilgi düzeyleri için;

(25)

1. Öğrencilerin cinsiyetleri ile vitamin konusundaki bilgi düzeyleri arasında anlamlı farklılık var mıdır?

2. Öğrencilerin sınıf düzeyleri ile vitamin konusundaki bilgi düzeyleri arasında anlamlı farklılık var mıdır?

3. Öğrencilerin 2011 yılındaki Fen ve Teknoloji dersi notları ile vitamin konusundaki bilgi düzeyleri arasında anlamlı farklılık var mıdır?

4. Öğrencilerin annelerinin eğitim düzeyi ile vitamin konusundaki bilgi düzeyleri arasında anlamlı farklılık var mıdır?

5. Öğrencilerin babalarının eğitim düzeyi ile vitamin konusundaki bilgi düzeyleri arasında anlamlı farklılık var mıdır?

6. Öğrencilerin ailelerinin aylık net geliri ile vitamin konusundaki bilgi düzeyleri arasında anlamlı farklılık var mıdır?

7. Öğrencilerin cinsiyetleri ile Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

8. Öğrencilerin sınıf düzeyleri ile Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

9. Öğrencilerin geçen sene ki Fen notu ile Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

10. Öğrencilerin annelerinin eğitim düzeyi ile Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

11. Öğrencilerin babalarının eğitim düzeyi ile Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

12. Öğrencilerin ailelerinin aylık net geliri ile Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

13. Öğrencilerin Fen ve Teknoloji dersine karĢı tutumları ile vitamin bilgi düzeyi testi baĢarıları arasında anlamlı farklılık var mıdır?

14. Öğrencilerin vitaminlerle ilgili sahip olduğu kavram yanılgıları nelerdir?

1.3. AraĢtırmanın Önemi

Ġnsanlığın ortaya çıkmasından bugüne kadar her zaman beslenme en önemli konu olmuĢtur. Ġnsanın yaĢamını devam ettirebilmesi için beslenmesi, özellikle de doğru beslenmesi gerekmektedir. Doğru beslenme ise canlı vücudunun ihtiyaç duyduğu besin çeĢitlerinin vücuda alınması ile sağlanır. Sanayi devrimine kadar insanlar doğal

(26)

yollardan beslenmesini sağlamaktaydı. Ama sanayi devrimi ile birlikte insanın yaĢadığı çevre bozulmuĢ, tüketilen gıdaların çoğu doğallığını kaybetmiĢtir. Bu değiĢim ise pek çok sorunu ve hastalığı birlikte getirmiĢtir. Hastalıkların artmasına paralel olarak, bu hastalıkların tedavisine yardımcı olan ya da hasta olmadan bu hastalığı engelleyecek besin gruplarının iyi öğrenilip vücuda gereken düzeyde alınması elzem hale gelmiĢtir. Artık insanın yediği, içtiği Ģeylere çok daha fazla dikkat etmesi gerekmektedir. Ġnsanın yaĢamını sürdürmek için organik ve inorganik besinleri tüketmesi gerekmektedir. Bu besinler; karbonhidratlar, proteinler, yağlar, mineraller ve vitaminler olarak sınıflandırılmaktadır. Önemi son yüz yılda ortaya konulmuĢ olan vitaminler, eksikliğinde pek çok hastalığı beraberinde getirmektedir. Hayati öneme sahip olan vitaminler hakkında insanların yeterli ve doğru bilgiye sahip olması gerekmektedir. Bu bilgilerinde kazanılacağı en doğru yer elbette okullar olacaktır. Milli Eğitim sisteminin ilköğretim kurumları yönetmeliğinin ―g‖ bendinde geçen ―Öğrencilere, toplumun bir üyesi olarak kiĢisel sağlığının yanı sıra ailesinin ve toplumun sağlığını korumak için gerekli bilgi ve beceri, sağlıklı beslenme ve yaĢam tarzı konularında bilimsel geçerliliği olmayan bilgiler yerine, bilimsel bilgilerle karar verme alıĢkanlığı kazandırmak,‖ (Milli Eğitim Bakanlığı [MEB], 2003) Ġfadesi de vitaminlerle ilgili en doğru bilginin verileceği yerin ortaokul olduğunu ortaya koymaktadır. Buradan hareketle ortaokul öğrencilerinin vitaminlere ait bilgilerinin doğruluğu, bu bilgilerdeki yanlıĢ anlaĢılmalar ve kavram yanılgılarının ortaya konulması gerekmektedir.

Vitaminlerin gereğinden az ya da çok alınması bazı biyolojik problemleri de beraberinde getirmektedir. Vitaminlerin vücuda eksik alındığında enzim sistemleri bozulmaktadır (Mammadov, 2002).

Vitaminler, artık yalnızca doktorları ilgilendiren bir konu olmaktan çıkmıĢtır. Vitaminler bir taraftan sağlığımızı korumak ve hastalıklara karĢı direnci en üst seviyede tutabilmek için gerekli maddeler olma yanında bir de tedavi hekimliğinin aracı ve en etkili araçlarından biri haline gelmiĢtir. Bunun yanında veteriner hekimlikte verimi etkilediği için ekonomik bir önem arz etmektedir. Büyük masraflar yapılarak beslenen bir hayvanın bir ya da birkaç vitamin eksikliği yüzünden veriminin düĢmesine sebep olmaktadır (Aras ve ErĢen, 1967). Vitaminler insan, hayvan ve bitkiler için çok önemli fonksiyonları olan maddelerdir. Ġnsanları vitamin konusunda yeterince doğru bilgiye sahip olması gerekir. Eğer bu sağlanırsa dünyamızdaki canlıların doğru ve dengeli beslenmesi sağlanarak sağlıklı bir dünya oluĢturabilir, ekonomik yönden de daha güçlü hale gelebiliriz.

(27)

Günümüzde insanların arzu edilen yaĢam kalitesine ulaĢabilmesi için beslenme bilincini artırmak, bunu bir yaĢam biçimine dönüĢtürmek gerekmektedir. Tüm insanların aktif, sağlıklı bir Ģekilde yaĢamasını sağlamak, toplumu gıda tüketimi ile oluĢan risklerden korumak ancak beslenme eğitimi ile mümkündür (Aytekin ve Bulduk, 2000). Beslenme alıĢkanlıkları, içinde yaĢanılan toplumun davranıĢ kalıpları tarafından doğrudan etkilenmekte ve bu kalıplar doğrultusunda Ģekillendiğinden, toplumda sağlıklı beslenme alıĢkanlıklarının geliĢtirilmesi ve yerleĢtirilmesi hem bireyin sağlıklı bir yaĢam sürmesi hem de sağlıklı kuĢaklar yetiĢtirilmesi bakımından önem taĢımaktadır (Aytekin, 1994). Ġnsanlarda vitaminlerle ilgili doğru bir bilginin sağlanabilmesi ancak eğitimle mümkündür. Elbette ki gerek öğrenciler, gerekse yetiĢkinler televizyon, internet, gazete ve dergilerden pek çok bilgi öğrenmektedirler. Öğrenilen bu bilgilerin çoğu ya yanlıĢ ya da eksik durumdadır. Bilgiler eksik olduğu zaman sonuçları kötü olabilmektedir. Doğru bilginin oluĢması ve geliĢmesi için bilginin okullarda uzmanları tarafından verilmesi gerekmektedir. Okullarda verilen vitamin bilgisi öğrenciler için yeterli olmakta mıdır? Yoksa öğrencilerin beslenme ve özellikle vitaminler hakkında bilgi düzeyleri çok mu düĢüktür? Bu soruların cevapları bulunmalı ve buna göre tedbirler alınmalıdır. Malumdur ki, son zamanlarda vitaminlerin önemi daha da ortaya çıkmıĢtır. Öğrenciler bu önemin ne kadar farkındalar? Bu sorunun cevabını bulmak öğrencilerin sahip olması gerek bilgi düzeyi ile sahip oldukları bilgi düzeyinin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. AraĢtırma sonuçları dikkate alınarak eğitim sistemindeki vitamin öğretimi tekrar gözden geçirilebilir. Böylelikle insanların beslenme ve özellikle vitaminler hakkında doğru bilgilere sahip olmaları sağlanabilir.

Öğrencilerin sahip olduğu bu seviyenin ölçülmesi için daha önce vitaminler üzerine genel bir çalıĢma ne ülkemizde ne de dünyada yapılmamıĢtır. Yaptığım araĢtırmalar vitaminlerin müstakil bir konu olarak hiç kimse tarafından üzerinde çalıĢma yapılmayan bir konu olduğunu göstermiĢtir. Var olan çalıĢmalar genellikle beslenme üzerine veya tek bir vitaminin etkileri üzerine yapılmıĢtır. Bazı çalıĢmalar da ise vitaminlerle ilgili bazı sorular sorulmuĢ ama bu sorulara verilen cevaplar tatmin edici biçimde yorumlanmamıĢtır. Bu çalıĢmada vitaminlerle ilgili olarak öğrencilerin bilgi düzeyleri ölçülmeye çalıĢılmıĢtır. Öğrencinin sahip olduğu vitamin bilgi düzeyinin öğrencinin sınıf düzeyine, cinsiyetine, akademik baĢarısına, anne ve babanın eğitim durumuna, ailesinin maddî durumuna bağlı olup olmadığı ortaya çıkarılmıĢtır.

(28)

1.4. AraĢtırmanın Varsayımları

1. Seçilen örneklemin evreni temsil ettiği varsayılmaktadır.

2. ÇalıĢma grubunu oluĢturan öğrencilerin uygulanacak ölçeklere içten ve doğru cevaplar verdikleri varsayılmaktadır.

3. ÇalıĢma grubunu oluĢturan öğrencilerin kontrol altına alınamayan dıĢsal etkenlerden eĢit düzeyde etkilenecekleri varsayılmaktadır.

1.5. AraĢtırmanın Sınırlılıkları

Bu çalıĢma;

1. Ġlköğretim II. kademe öğrencileri ile sınırlıdır. 2. Vitaminler konusu ile sınırlıdır.

3. AraĢtırma verileri, araĢtırmada kullanılan ölçme araçlarıyla toplanan verilerle sınırlıdır.

1.6. Tanımlamalar

Vitamin: Normal hücrenin varlığını sürdürmesi, büyümesi ve organ iĢlevleri için organizmanın az miktarda gereksinim duyduğu organik yapılardır (Aksoy, 2008). Ġnsan organizmasında hiç sentezlenemeyen ya da yeteri kadar sentezlenemediği için çevreden küçük miktarlarda sağlanması Ģart olan organik bileĢiklerdir (Sencer ve Orhan, 2005).

Provitamin: Vücuda dıĢarıdan alınan, çeĢitli iĢlemlerden sonra vitamin haline dönüĢtürülebilen maddelerdir. Aktif vitamine dönüĢen maddelere provitamin adı verilir (Tayar ve Korkmaz, 2007).

Koenzim: Bir enzimi aktifleĢtiren, enzimin protein olmayan bileĢenidir (Karol, Suludere ve Ayvalı, 1998).

(29)

BÖLÜM 2

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Bu bölümde eğitim, fen eğitimi, kavram yanılgıları ve vitaminlerle ilgili genel bilgilere yer verilecektir. Vitaminlerin genel özellikleri, sınıflandırılması, vücuttaki iĢlevi, önemi, hastalıklara karĢı rolleri, vücuda alınmaları ve depo edilmeleri hakkında detaylı bilgiler verilecektir. Vitaminlerle ilgili yapılan çalıĢmaları konuyla ilgi düzeyine göre incelemesi yapılacaktır.

2.1. Fen Eğitimi

Ġnsanlık var olduğundan bu yana etrafındaki olayları, durumları sorgulamıĢ ve bu olayların ortaya çıkıĢı ve sonuçları ile ilgili yorumlarda bulunmuĢtur. Yapılan yorumlamalar zamanla olgunlaĢarak bilimin ortaya çıkmasını sağlamıĢtır. Bilimin zaman içerisinde geçirdiği değiĢimler sonucunda ise günümüzde anladığımız modern bilim ortaya çıkmıĢtır.

Bilimin ne olduğu dün olduğu gibi bugün de birçok bilim adamı, felsefeci ve eğitimci tarafından tartıĢılmaktadır. Son yıllardaki genel görüĢ ise bilimin insanoğlu tarafından evreni açıklamaya çalıĢan bir aktivite olduğu yönündedir (Türkmen ve Yalçın, 2001)

Bilim, insanoğlunun merak etme, kurgulama ve bilgi edinme gereksinimlerinden doğmuĢtur. Ġnsanoğlunun çevresinde olup biten olguları anlayabilmek, bu olguların nedenlerini kavrayabilmek ve bu olgulara iliĢkin ilke, kural ve yasaları ortaya çıkarmak bilimin temellerini oluĢturur (Temizyürek, 2003).

Türk Dil Kurumu‘nun sözlüğünde bilim: ―Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak yasalar çıkarmaya çalıĢan düzenli bilgi‖ olarak tanımlanmaktadır. Bilimin ne ve nasıl olduğu ise bir sistem çerçevesinde insanlara öğretilmelidir.

Demirel (2000)‘e göre eğitim, bireyde kendi yaĢantısı ve kültürlenme yoluyla istenilen davranıĢ değiĢikliğini meydana getirme sürecidir.

Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre eğitim: ―Çocukların ve gençlerin toplum yaĢayıĢında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayıĢları elde etmelerine,

(30)

kiĢiliklerini geliĢtirmelerine okul içinde veya dıĢında, doğrudan veya dolaylı yardım etme, terbiye‖ olarak tanımlanmaktadır.

Eğitimin genel amaçlarının öğrencilere kazandırılmasında dersler çok önemlidir. Özellikle teknolojik geliĢmelerin baĢ döndürücü bir biçimde ivme kazandığı günümüzde ülkeler artık Fen alanlarındaki buluĢlar ile birbirlerine üstünlük sağlamaktadır. Bu açıdan Fen öğretimi büyük önem kazanmıĢtır. Günümüz eğitim sistemleri artık bilgiyi depo eden bireyler yerine bilgiyi kullanan, bilgiye en hızlı ulaĢan; öğrenmeyi öğrenen bireyler yetiĢtirmeyi istemektedir. Çünkü toplumların geliĢiminde gerekli olan nitelikli insan gücünü yetiĢtirmede öğrenmeyi öğrenmiĢ bireylerin ön planda olacağı ortadadır. Bu bağlamda Fen bilimlerinin ilk temellerinin atıldığı ilköğretim kademesinde Fen ve Teknoloji öğretimi üzerinde titizlikle durulması gereken bir konu olduğu ortadadır (Karadoğu, 2007). Günümüzdeki Fen eğitimi öğrencilerin bilgiyi iĢleyebilen, gerektiği gibi kullanabilen birey yetiĢtirmektir. Çünkü Fen Bilimleri günümüz dünyasının en önemli silahı ve savunma gücü olmuĢtur.

Her toplum, geleceğini garanti altına almak, ekonomik ve teknolojik yarıĢta ileride olmak için fen bilimlerine önem vermek zorundadır. Çünkü bilim ve teknolojinin hızla geliĢmesi, bu geliĢmelerin sağladığı buluĢ ve yenilikler, toplumları büyük ölçüde etkilemekte ve hayatın akıĢı bunlarla düzenlenmektedir. Dünyada, her gün yeni teknolojiler üretilmekte ve yeni buluĢlar ortaya konulmaktadır. Bilgisayardan, uzay ve haberleĢme teknolojisine kadar, baĢ döndürücü hıza eriĢen bu geliĢmelerden yararlanmak için onları takip ederek anlamak gerekir. Çağı yakalayıp aĢabilmek sadece, dünyadaki geliĢmeleri takip etmekle olmaz. Bu geliĢmelere kısa zamanda uyum sağlamak ve yeni teknolojiler üretmek de gerekir. Bunun için farklı sahalarda eğitim görmüĢ düĢünebilen, araĢtırabilen, gördüklerini ve düĢündüklerini pratiğe aktarabilen yetiĢmiĢ elemanlara ihtiyaç vardır. Ancak bu Ģartlara uyum sağlayan milletlerin, uluslararası ekonomik ve teknolojik yarıĢta, ön saflarda yer alması mümkün olacaktır (Akgün, 1995). Bu yarıĢı en önde götürmek için de Fen Bilimlerinin önemi ortadadır. Çünkü var olan geliĢmelerin büyük çoğunluğu teknolojik alanda gerçekleĢmektedir.

‗‘Fen, fiziksel ve biyolojik dünyayı tanımlamaya ve açıklamaya çalıĢan bir bilimdir.‘‘ Fen sadece dünya hakkındaki gerçeklerin bir toplamı değil, aynı zamanda deneysel ölçütleri, mantıksal düĢünmeyi ve sürekli sorgulamayı temel alan bir araĢtırma ve düĢünme yoludur (MEB, 2005).

Günümüzdeki fen eğitiminin amaçlarından birincisi çocukların her zaman sordukları doğaya iliĢkin sorularını en etkili biçimde cevaplandırmaktır. Ġkincisi,

(31)

çocukların devamlı olarak değiĢen çevreye uyum göstermelerini sağlamaktır. Bu bakımdan, bilim ve teknoloji, hem bireysel olarak bizim, hem de toplumumuzun refahı için çok önemlidir. Fen bilimleri, insanoğlunun doğayı anlama gayretlerinin ürünüdür. Günümüzde fen bilimleri insanın kendisi ve doğal çevresiyle ilgili düzenli bilgilerle, bu bilgileri, durmadan geliĢtiren ve yenileĢtiren bilgi edinme yollarını içine almaktadır. Fen bilimleri öğretimi ilkokulda Hayat Bilgisi ve ortaokulda Fen Bilimleri dersleri içinde yapılır. Bu derslerde çocukların, çevreyi inceleme merakları geliĢtirilir, yakın çevrelerinde yer alan fenle ilgili bilgilerle ve bu bilgileri edinme yollarıyla tanıĢmaları sağlanır (Kaptan, 1999). Bu dönemde öğrencilere doğru bilgiler öğretilebilirse öğrencinin bilim ve fene ait bilgileri doğru temellere oturacak ve yaĢam boyu bireyin bilimi ve feni doğru kullanabilmesi sağlanacaktır. Fen eğitimini doğru algılayan öğrenci ise yaĢamı boyunca feni sevecek ve fen alanındaki geliĢmelere daha fazla katkıda bulunabilecektir.

Dünyada çoğu ülke geliĢmiĢ ülkeler seviyesine ulaĢabilmek adına özellikle fen ve teknoloji alanındaki çalıĢmalara önem vermektedir. Bu yönde toplumların bilgi birikimi ve bilgi birikiminin oluĢturduğu teknoloji kullanımı toplumlara avantajlar sağlayabilmektedir. Bu durumun özellikle fen ve teknoloji eğitiminde değiĢimi ve geliĢimi gündeme getirmesi kaçınılmazdır. Fen ve teknoloji eğitimi denildiğinde aslında her biri ayrı birer bilim dalı olan fizik, kimya ve biyoloji alanlarında verilen eğitimin birleĢimi anlaĢılmaktadır. Eğitim sisteminde de her üç alanın farklılıklara sahip olduğu dikkate alınmaktadır. Çünkü ―fen ve teknoloji dersi‖ ilköğretim düzeyindeki programda yer alırken, ortaöğretim düzeyinde ise fizik, kimya ve biyoloji Ģeklinde her biri ayrı birer ders olarak okutulmaktadır (Ekici ve Hevedanlı, 2010). Ortaokul düzeyinde fizik, kimya ve biyoloji derslerinin Fen Bilimleri adı altında tek bir ders olarak öğrenciye verilirken bu üç dersin farklı özellikleri göz önünde bulundurulmalı ve öğrencilerin dersin tamamını sevmesi ve doğru bilgiler elde etmesi sağlanmalıdır.

Toplum ve çevre kalkınmasının temeli ilk kez ilköğretim kurumlarında Fen Bilgisi dersleriyle atılır. Ġlköğretim kurumunda Fen Bilgisi dersi adı altında iĢlenen dersler öğrencilere daha sonraki öğretim kademelerinde temel teĢkil edecek bilgilerin kazandırılması yanında; onların içinde yaĢadıkları çevreye daha iyi uyum sağlamalarını da amaçlar (Akgün, 1995). Bu sebepten ötürü öğrencinin fen dersini sevmesi, doğru bilgiler elde etmesi ve yanlıĢ anlaĢılmalardan arınması büyük önem arz eder.

Fen Bilgisi dersinde çocukların içinde yasadıkları çevreyi ve evreni bilimsel yönden ele alıp incelemeleri amaçlanır. Onların, hayata kolay uyum sağlamaları, içinde

(32)

bulundukları çevreyi çok iyi gözlemlemelerine ve mümkün olduğunca olaylar arasında neden sonuç iliĢkilerini kurarak sonuç elde etme yollarını öğrenmelerine bağlıdır. Bu bakımdan öğrenciler Fen Bilgisi dersinde çevrelerini bilimsel metotlarla inceleyerek olay ve durumlar karĢısında objektif düĢünme ve doğru kararlar verme alıĢkanlığını kazanmalıdırlar ki, bu da onların çevresine, ailesine ve kendilerine faydalı olmalarını sağlar (Kaptan, 1999). Bireyler fen eğitimi ile ilgili ne kadar fazla donanıma sahip olurlarsa kendilerine çevrelerine faydalarının da o oranda artacağı aĢikârdır.

Fen Bilgisi eğitimi, çocuğun çevresindeki çekici ve ĢaĢırtıcı zenginliğin eğitimidir. Çocuğun yediği besinin, içtiği suyun, soluduğu havanın, vücudunun, beslediği hayvanın, bindiği arabanın, kullandığı elektriğin, ıĢığın, güneĢin eğitimidir. Bu anlamda Fen Bilgisi eğitimi; çocuğun ilgi ve ihtiyaçları, geliĢim seviyesi, istekleri, çevresindeki olanaklar göz önüne alınarak, uygun metot ve tekniklerle yapılması gereken, kolay, somut bir eğitimdir (Gürdal, 1988).

Ġlköğretim programlarında Fen ve Teknoloji, ilk kez 19. yüzyılda etkin bir yer kazanmıĢtır. Bilimsel yolla sonuca ulaĢma, ilk kez 1920‘nin baĢlarında tarımsal toplumdan endüstriyel topluma geçiĢ döneminde, toplumun özellikle sağlık ve hijyen konularındaki ihtiyaçları sonucunda ortaya çıkmıĢ ve aynı yıllarda okul Fen programlarını da etkilemiĢtir. 1950‘lerde toplumların dolayısıyla bilimin gündeminde yer alan soğuk savaĢ, bilim ve teknolojiyi de etkileyerek bu amaca yönelik bilim insanı ve mühendis yetiĢtirilmesi konusunda okullara büyük görevler yüklemiĢtir. 1980‘lerde ise eğitilmiĢ bireyler için sadece bilimsel ilkeleri anlamak değil, aynı zamanda bu ilkelerin sosyal değiĢimlerle iliĢkisini kurarak teknoloji üretmek ve onları pratikte uygulamak anlam kazanmıĢtır. 20. yüzyıla ulaĢıldığında bilim bir süreç olmakla birlikte ürün olarak da ele alınmalıdır (Akbudak, 2005). Bilim zamanın ve insanların ihtiyaçlarına bağlı olarak farklı alanlara yönelmekte veya ağırlık vermektedir. DeğiĢen zamana uyum göstererek kendisini fen eğitimi alanında geliĢtirebilen toplumların değiĢen zamana uyum sağlayabilmesi mümkündür.

Toplum ve çevre kalkınmasının temeli, ilk kez ilköğretim kurumlarında Fen Bilgisi dersleri ile atılır. Bu derslerde çocuklar, içinde yaĢadıkları fen ve tabiat dünyasını bilimsel yönden ele alıp, inceleme fırsatını kavuĢurlar. Zira onların hayata kolay uyum sağlamaları, fen ve tabiat dünyasını çok iyi bilmelerine ve ondan yeterince faydalanabilme yollarını öğrenmelerine bağlıdır. Fen Bilgisi adı altında iĢlenen dersler, öğrencilere daha sonraki öğrenim kademelerinde temel teĢkil edecek bilgilerin kazanılmasının yanında; onların, içinde yaĢadıkları çevreye daha iyi uyum sağlamalarını

(33)

da amaçlar (Akgün, 2000). Dolayısıyla fen eğitimlerine gereken önemin verilmesi ve öğrencilere doğru fen eğitiminin verilmesi ile gerek bireyler ve gerekse toplumlar dünyadaki bilimsel geliĢme yarıĢında baĢarılı olabileceklerdir.

2.2. Kavram Yanılgısı

Ġnsanlar her gün gerek formal veya gerekse informal yolla yeni bilgilerle karĢılaĢır. Yeni bilgiler öğrenilirken bazen yanlıĢ anlaĢılmalarla beraber öğrenilebilmektedir. Bir konu hakkında bilgisi olmayan birey, yeni bilgileri daha kolay öğrenip kabullenirken, daha önceden sahip olunan bir kavram yanılgısına sahipse öğrenme daha zor gerçekleĢmektedir. Böyle durumlarda bireyi ikna etmek ve hafızadaki yanılgının düzeltilmesi için daha fazla gayret edilmesi gerekebilir. Eğitimde karĢılaĢılan en önemli sorunlardan birisi de elbette ki kavram yanılgısıdır. Öğretim yapılırken bireyin sahip olduğu kavram yanılgılarının da düzeltilmesi gerekir.

Piaget‘ye göre kavram yanılgıları bir yapı gibidir ve birbiri üzerine eklenir. Kavram yanılgıları bilgi eksikliğinden oluĢan bir boĢluk gibidir. Bu boĢluk, bazen öğretmenin verdiği niteliksiz eğitimden veya öğrencinin sahip olduğu eski bilgiler ve deneyimleriyle rastgele dolar. Öğrencinin bu boĢlukları kendisinin doldurabilmesi öğrenci için bir baĢarıdır lakin belli bir noktadan sonra bu durum karĢımıza kavram yanılgısı olarak çıkar. (Güngör, 2009; Rowell, Dawson, ve Harry, 1990 ). Kavram yanılgıları bireyin ve çevresindekilerin verdiği bilgilerin ortak ürünü olarak ortaya çıkar ama sonuçta bireyde bazen geri dönülemez bazen de geri dönüĢü çok zor olan bir yanlıĢ bilgiler yığınına dönüĢebilir. Kavram yanılgılarının önüne geçebilmek için Fen eğitiminde çok dikkatli olunmalı ve kavram yanılgılarının fazla olduğu konularda daha hassas davranılmalıdır.

Öğrenciler yeni bilgilerinin eski bilgilerinin üzerine inĢa ederler. Sahip olunan eski bilgiler bazen yeni kavramların öğrenilmesinde zorluk çıkarabilir. Bir problem karĢısında öğrenci mantığına uygun olan, önceki bilgilerine uygun düĢen çözüm üretebilir fakat bu durumun bilimsel geçerliliğinin olmadığını bilmeyebilir. ĠĢte bu durumda kavram yanılgılarının geliĢmesi söz konusudur. Genellikle kavram yanılgıları, öğrencilerin fen kavramları ile ilgili yanlıĢ deneyimler geliĢtirmelerine sebep olmaktadır. Kavram yanılgıları, yeni kavramların edinilmesinde zorluk çıkarırlar ve öğrenciler yeni edinilecek kavrama yakın eski yanlıĢ kavramlardan vazgeçmekte gönülsüz davranırlar (Yağbasan ve Gülçiçek, 2003; Baki, 1999).

Şekil

Tablo 1.1. Vitaminlerin Sınıflandırılması (Aksoy, 2008)  VĠTAMĠNLER  Yağda Çözünenler  Suda Çözünenler  B Grubu Olan  B Grubu Olmayan  Enerji Üretiminde  Yer Alanlar
Tablo 3.2. Öğrencilerin cinsiyet ve sınıf düzeyine göre dağılımı
Tablo 3.3.2. Vitamin Bilgi Testi Sorularına Ait Madde Değerleri
Tablo 4. 2. Vitamin Bilgisi Testi Sonuçlarına Göre Öğrencilerin Minimum –  Maksimum Puanları, Ortalama ve Standart Sapma Değerleri
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

• Havayolu hatlarına giriş ve taşımacılık faaliyetinde bulunma, 2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu, Ticari Hava Taşıma İşletmeleri Yönetmeliği ve ikili Hava

Katılımcıların aynı işyerinde çalışma süreleri ve iş sağlığı ve güvenliği eğitimi alıp almama değişkenleri ile “Yüksekten atlama” yargısı arasında

Slide Board çalışması yapan (I. Grup) program öncesi ve sonrası gelişimlerinin değerlendirildiği wilcoxon test sonuçlarına göre; 60°/sn extensıon sağ total

Seydiler, Yanarlar çevresinde en yüksekte 1370-1428 m’ler arasında 40-50 m kalınlıkta bazaltik lavlar üzerinde lav platosu ve kornişler, 1293 m ile 1370 m’lerde tekrar tüf

Mitokondrial biogenez ilişkili gen ifadeleri stres grubunda genel olarak değerlendirildiğinde kontrole göre MFN2, CHRM1, HIF1A, OPA1, NFE2L2 gen ifadelerinde anlamlı artış

(0. Burian'ın Vedat Günyol'a yazdığı mektuplardan). Ufuklar [Orhan Burian özel sayısı], 78. Burian'ın Vedat Günyol'a yazdığı mektuplardan). Ufuklar [Orhan Burian

The experimental variables, such as roasting temperature; pyrite/slag ratio; durations o f preroasting o f slag and roasting with pyrite; and the leaching conditions,

1.) In keinem dieser Dokumente wird der Scheidungsgrund ervvahnt. 2.) In den Dokumenten über die Scheidung von Einheimischen unter sich (EL 3) und in solehen über die Scheidung