• Sonuç bulunamadı

138 ISTANBUL CHAMBER OF CERTIFIED PUBLIC ACCOUNTANTS

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "138 ISTANBUL CHAMBER OF CERTIFIED PUBLIC ACCOUNTANTS"

Copied!
258
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

138

YIL: 26 YEAR: 26

KASIM - ARALIK 2016 November - December 2016

İSTANBUL SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI IS TANBUL CHAMBER OF CER TIFIED PUBLIC ACCOUNTANT S

www.istanbulsmmmodasi.org.tr

MALİ ÇÖZÜM 138

www.istanbulsmmmodasi.org.tr

(2)

KASIM - ARALIK 2016 / November - December 2016 / YIL 26 - YEAR 26

Sahibi İSMMMO Adına - Owner on behalf of the ISMMMO l YÜCEL AKDEMİR Genel Yayın Yönetmeni - Editor l GÜLGÜN ÖZTÜRK

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü - Editorial Assistant l Yrd. Doç. Dr. MUSTAFA ÇANAKÇIOĞLU

DANIŞMA KURULU Advisory Board

YAYIN KURULU Publication Board Prof. Dr. Cemal İBİŞ (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Rüstem HACIRÜSTEMOĞLU (Galatasaray Ün.)

Prof. Dr. S. Ateş OKTAR (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Serdar ÖZKAN (İzmir Ekonomi Üniversitesi) Doç. Dr. İsmail Ufuk MISIRLIOĞLU (Bilgi Üniversitesi)

Doç. Dr. Volkan DEMİR (Galatasaray Üniversitesi)

Gülgün Öztürk (Genel Yayın Yönetmeni)

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Çanakçıoğlu (Sorumlu Yazı İşleri Müdürü) Sabri Karakaşlıoğlu (Üye)

Doç. Dr. Oğuzhan Bahadır (Üye) Hafize Öztürk (Üye)

Hacı Demir (Üye)

ÇÖZÜM

MALİ

İ K İ A Y L I K M E S L E K İ D E R G İ

(3)

ISSN 1303-5444

Net 3000 adet basılmıştır.

Dergi Adı: Mali Çözüm®

Dergimiz Proquest ABI/INFORM Global, EBSCO Business Source Complete ve ULAKBİM Sosyal Bilimler Veritabanları tarafından taranmaktadır.

İmtiyaz Sahibinin Adı, Soyadı ve Adresi: Yücel AKDEMİR Kurtuluş Caddesi No: 114 A Blok Kat:7 Kurtuluş-Şişli/İSTANBUL Genel Yayın Yönetmeni: Gülgün ÖZTÜRK

Kurtuluş Caddesi No: 114 A Blok Kat:5 Kurtuluş-Şişli/İSTANBUL Yazı İçerik-Teknik Sorumlusu: İlkim MENGÜLEREK Kurtuluş Caddesi No: 114 B Blok Kat:5 Kurtuluş-Şişli/İSTANBUL Grafik Tasarım ve Dizgi: Alican SEZER

Kurtuluş Caddesi No: 114 A Blok Kat:6 Kurtuluş-Şişli/İSTANBUL Yönetim Yeri Adresi: Kurtuluş Caddesi No: 114 Kurtuluş-Şişli/İSTANBUL Basımı Yapanın Adı, Soyadı ve Adresi: MATSİS Matbaa

Tevfikbey Mahallesi Dr. Ali Demir Caddesi NO:51 34290 Sefaköy/İSTANBUL Tel: 0212 624 21 11 Fax: 0212 624 21 17 E-mail: info@matbaasistemleri.com

Yayın Türü: Yerel-Süreli, 2 aylık

Dergimiz HAKEMLİ DERGİ olma özelliği taşımaktadır.

Dergimize gönderilen yazılar, hakem değerlendirmesine tabi tutulduğundan yayımında gecikmeler olabilmektedir.

Dergimizde yayınlanan yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir.

Yazılardaki görüşler yazarlarına aittir.

Mali Çözüm (Financal Analyze) is bimonthly journal of Chamber of Certified Public Accountants of Istanbul. It is a peer-reviewed Journal publishing refered articles, opinion papers, letters, reviews, news, questions and answers, law decisions on accounting.

Yönetim Merkezi ve Yazışma Adresi:

İSMMMO

Kurtuluş Caddesi No: 114 Kurtuluş-Şişli/İSTANBUL Telefon: (0212) 315 84 00 pbx Faks: (0212) 343 47 80 E-mail: ismmmo@ismmmo.org.tr

www.istanbulsmmmodasi.org.tr

(4)

HAKEM KURULU (Alfabetik Sıraya Göre) Editorial Advisory Board (Alphabetical orders)

Prof. Dr. Nalan AKDOĞAN (Başkent Üniversitesi) Doç. Dr. Tamer AKSOY (TOBB Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim ALPASLAN (Marmara Üni.) Prof. Dr. Erdinç ALTAY (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Dursun ARIKBOĞA (İstanbul Üniversitesi) Doç. Dr. Oğuzhan BAHADIR (Galatasaray Üniversitesi) Prof. Dr. Doğan ARGUN (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Refika BAKOĞLU (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Ercan BAYAZITLI (Ankara Üniversitesi) Prof. Dr. Nejat BOZKURT (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Emre BURÇKİN (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Nuran CÖMERT (Marmara Üniversitesi) Doç. Dr. Volkan DEMİR (Galatasaray Üniversitesi) Dr. A. Bumin DOĞRUSÖZ (Marmara Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Ali DURAL (Galatasaray Üniversitesi) Prof. Dr. M. Banu DURUKAN (Dokuz Eylül Üniversitesi) Prof. Dr. Mehmet Hasan EKEN (Kırklareli Üniversitesi) Prof. Dr. Melih ERDOĞAN (Anadolu Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Diğdem GÖÇ ( Marmara Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Ender GÜLVER (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Recep GÜNEŞ (İnönü Üniversitesi) Prof. Dr. Oktay GÜVEMLİ (E.Öğretim Üyesi) Prof. Dr. Rüstem HACIRÜSTEMOĞLU (Galatasaray Ünv.) Prof. Dr. Cemal İBİŞ (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Seval KARDEŞ SELİMOĞLU (AnadoluÜnv.) Dr. Ahmet KAVAK (Yeminli Mali Müşavir)

Prof. Dr. Lerzan KAVUT (İstanbul Üniversitesi)

Doç. Dr. Duygu ANIL KESKİN (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Yüksel KOÇ YALKIN (E.Öğretim Üyesi) Dr. Resul KURT (Sosyal Güvenlik Uzmanı) Prof. Dr. Ömer LALİK (İst.Ticaret Üniversitesi) Prof. Dr. Haluk LEVENT (Kemerburgaz Üniversitesi) Mehmet MAÇ (Yeminli Mali Müşavir)

Doç. Dr. İsmail Ufuk MISIRLIOĞLU (UWE Bristol Üniversitesi)

Prof. Dr. Fatma Naciye Can MUĞAN (İzmir Ekonomi Üniversitesi)

Prof. Dr. S. Ateş OKTAR (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Serdar ÖZKAN (İzmir EkonomiÜniversitesi) Prof. Dr. Korkut ÖZKORKUT (Ankara Üniversitesi) Prof. Dr. Recep PEKDEMİR (İstanbul Üniversitesi) Doç. Dr. Kerem SARIOĞLU (İstanbul Üniversitesi) Dr. Veysi SEVİĞ

Prof. Dr. Barış SİPAHİ (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Fevzi SÜRMELİ (Anadolu Üniversitesi) Prof. Dr. Münir ŞAKRAK (E.Öğretim Üyesi) Doç. Dr. Fatma PAMUKÇU (Marmara Üniversitesi) Prof. Dr. Oktay TAŞ (İstanbul Teknik Üniversitesi) Prof. Dr. Tuğrul TÜFEKÇİOĞLU (E.Öğretim Üyesi) Prof. Dr. Nuri UMAN (Koç Üniversitesi) Prof. Dr. Selçuk USLU (Bilkent Üniversitesi) Prof. Dr. Hakan ÜZELTÜRK (Yeditepe Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Doğan YILDIZ (İstanbul Yıldız Ünv.) Prof. Dr. Göksel YÜCEL (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Süleyman YÜKÇÜ (Dokuz Eylül Üniversitesi)

ÇÖZÜM

MALİ

İ K İ A Y L I K M E S L E K İ D E R G İ

®

(5)
(6)

ÖNSÖZ

2016 yılının son günlerini yaşayan dünyamızdaki küresel değişimler, ül- kemizi de olumsuz yönde etkilemeye devam ederken her geçen gün hızını arttırarak gündemimizde ön sıralara yerleşen olaylar zinciri, toplumun her ferdinin ilgi alanına giriyor. Yaşadığımız coğrafyanın üzerindeki kan kokusu bizleri mutsuz ederken, çıkar çevrelerini daha çok harekete geçiriyor. Verdi- ğimiz canlara her geçen gün yenileri ekleniyor. Tüm nimetlerini esirgemeden bize sunan doğaya tezat, insanoğlu adeta sorumsuzca ve akıl dışı hareketleri ile maalesef kendi sonunu hazırlıyor.

Bizden sonrası için, geleceğimiz için yaratılabilecek değerler bu durum- da eriyip yok oluyor. Sorgulanması gereken bireysel hareketlerimiz mi yoksa toplumsal yaklaşımlarımız mı? Sahip olduklarımızın değerini ancak kaybe- derken mi anlıyoruz? Toplum olabilmenin temel kavramlarından olan özgür- lük, barış, adalet, eşitlik, dayanışma, saygınlık, değer görme ve benzeri kav- ramlar hak ettiği değerlerden ne kadar payını alıyor? Bu soruların cevabını ararken bizler ne kadar sorgulama yapabiliyoruz? Her geçen gün artan tüm bu soruların cevabını bulmak bizleri gerçekten çok zorluyor, çoğu zaman da çaresiz bırakıyor. Bu çaresizlik ortamında bireylerden çok otoritelerin, karar vericilerin hareket kabiliyetinin önemi çok büyük. Toplum üzerindeki baskı- nın ve güvensizliğin ortadan kaldırılması huzurlu ortamlarda gelecek endişesi yaşanmadan hayatların idame ettirilebilmesi de alınacak kararlar ve uygula- malarla birebir ilintili. Yapılan birlik beraberlik çağrılarına bu ülkenin insanı olarak kulak vermek zorundayız, ancak bu haliyle birlikte yaşayabilmenin ta- dına varabiliriz.

Değerli okurlar bir yılı daha birlikte sonlandırıyoruz, bu yıl içinde daha çok acısıyla yaşadığımız olayların bir daha yaşanmaması ve geleceğe daha güvenle bakabilmemiz dileğiyle yeni yıl dileklerimizi sunuyoruz.

Bu sayımızda da emeği geçen tüm yazarlarımıza teşekkür ediyor, yeni yıl- da tekrar bir arada olmak dileğimizi tekrarlıyoruz.

Saygılarımla, Yücel AKDEMİR Başkan

(7)
(8)

HAKEMLİ YAZILAR REFEREED PAPERS

Çağdaş Maliyetleme Yöntemlerinden Biri Olan Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yöntemi: Hazır Beton Sektörü Üzerinde Uygulama One Of The Contemporary Coastıng Methods Is The Actıvıty Based Costıng System: An Implementatıon Of Ready-Mıx Concrete Sector Prof. Dr. Feriştah SÖNMEZ - Arş. Gör. Bekir GEREKAN

Entelektüel Sermayenin Ölçülmesi: Vaıc™ Yöntemi Yardımıyla Bıst- Sürdürülebilirlik Endeksi İşletmeleri Üzerine Bir Uygulama

Measurıng Intellectual Capıtal: An Applıcatıon On The Fırms Located On Bıst Sustaınınılıty Index

Doç. Dr. Adnan DÖNMEZ - Arş. Gör. İbrahim EROL

Karları İstikrarlı Hale Getirme Uygulamalarının Hisse Senetleri Borsa İstanbul’da İşlem Gören Şirketlerde Tespit Edilmesi

Determination Of Income Smoothing Applications Of The Companies Of Which Stocks Traded In Istanbul Exchange

Yrd. Doç. Dr. Tülay YEL - Yrd. Doç. Dr. Meziyet Sema ERDEM

İşletmelerde Optimum Kasa Miktarının Belirlenmesi, Ortaklar Cari Hesabının Vergisel Yönden Denetimi Ve Muhasebe İşlemleri Determınatıon Of Optımum Cash Amount In Busıness, Tax Fıeld Audıtıng Of Partners’ Current Account And Accountıng Transactıons Yrd. Doç. Dr. Fatih ŞENTÜRK - YMM Dr. Özgür ÖZKAN

HAKEMSİZ YAZILAR OPINION PAPERS

Vergi İnceleme Sürecinde Mükellef Hukukuna İlişkin Önemli Yenilikler Doç. Dr. Tahir ERDEM

2016 Yılında Elde Edilen Serbest Meslek Kazançlarının Beyanı İmdat TÜRKAY

13

57 27

75

91

103

(9)

Anonim İle Limited Şirketlerde İbra Kararı Neden Ve Nasıl Alınmalıdır?

Soner ALTAŞ

Anonim ve Limited Şirketlerde İbra Kararının Sorumluluk Davalarına Etkisi

Mustafa YAVUZ

Ticaret Şirketlerinin Birleşmesinde Teminat Ve Denkleştirmeler Ufuk ÜNLÜ

Sosyal Paylaşım Siteleri Üzerinden Reklam Verilmesi Hasan Basri CAN

Anonim Şirketlerde Ayni Sermayenin Taahhüdüne İlişkin Özel Durumlar

Salih ÇALAL

Özel Tüketim Vergisi (II) Sayılı Listesinde Yapılan Değişiklerin Genel Anlamda Değerlendirilmesi

Süleyman ÖZASLAN

Teknoloji Geliştirme Bölgesinde Faaliyet Gösteren Firmaların Bu Bölgeler Dışında Gerçekleştirdiği Ar-Ge Faaliyetlerinin Vergisel Durumu

Ömer AYDEMİR

İşveren Tarafından Yapılan Giyim Giderlerine Amortisman Uygulanıp Uygulanmayacağı Hususunda Yaşanan Tereddüt

Metin EREN

Kamu Alacaklarının Tahsilinde E-Haciz (Elektronik Haciz) Uygulaması

Ahmet GÜNDÜZ

129

151 145 135

157

165

179

185

199

(10)

Geçici Vergiden Muaf Olan Mükellefler ve İstisna Edilen Kazançlar Mevlüt GÜNGÖR - Dursun SAYGILI

Ücret Dışındaki Ödemelerin Ay İçerisinde Prim Ödeme Günü Bulunmaması Halinde Nasıl Prime Tabi Tutulacakları

Serdar GÖÇGÜNER

İşçi Ücretlerinden Yapılacak Haciz Kesintilerinde Yapılacak İşlemler Erol GÜNER

Kadın İşçiye Analık İzni veya Ücretsiz İzin Sonrası Verilecek Kısmi Çalışma İzninin Şartları Belirlendi

Cumhur Sinan ÖZDEMİR

Kısmi Süreli İş Sözleşmesi İle Çalışan İşçilerin Hafta Tatili İzinleri Ve Hafta Tatili İzni Ücret Hakları

Ali KARACA

Radyasyon Riskine Tabi Çalışanlara, Çalışma Hayatında Sağlanan Haklar

Ali TERZİOĞLU - Yahya Kemal KOÇ

6331 Sayılı İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu Kapsamında Çalışmaktan Kaçınma Hakkı

Recep GÜNER

İş Başı Eğitim Programına Katılanlar İşsizlik Ödeneğine Hak Kazanır Mı?

Gökhan BEDİR Yayın Politikası İlkeleri

223 209

227

235

247 241

255

261 267

(11)
(12)

ÇÖZÜM

MALİ

KASIM - ARALIK 2016 11 ÇÖZÜM

MALİ

OCAK - ŞUBAT 2016

HAKEMLİ YAZILAR

11

REFEERED PAPERS

13

@

(13)

ÇAĞDAŞ MALİYETLEME YÖNTEMLERİNDEN BİRİ OLAN FAALİYET TABANLI MALİYETLEME YÖNTEMİ: HAZIR BETON

SEKTÖRÜ ÜZERİNDE UYGULAMA1

ONE OF THE CONTEMPORARY COSTING METHODS IS THE ACTIVITY BASED COSTING SYSTEM: AN IMPLEMENTATION OF

READY-MIX CONCRETE SECTOR

Prof. Dr. Feriştah SÖNMEZ2 Arş. Gör. Bekir GEREKAN3

ÖZ

Günümüzde teknolojinin gelişimine bağlı olarak ulusal ve uluslararası alanda rekabet düzeyi artış göstermektedir. Teknolojik alanda yaşanan de- ğişim, muhasebe sistemlerini de etkilemiştir. Faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi, ortaya çıkan alternatif maliyetleme yöntemlerinden biri olarak ifade edilmektedir. Bu çalışmanın amacı, faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin hazır beton üretim sektöründe uygulanması ve yöntemin geleneksel maliyet- leme ile olan farklarını ortaya koymaktır. Türkiye’nin, 2009 yılından bu yana hazır beton üretimiyle Avrupa’da birinci sırada yer alması ve 2013 yılından bu yana Çin ve ABD’nin ardından üçüncü sıraya yükselmiş olması, çalışma- nın uygulama kısmını oluşturan sektör seçiminde etkili bir neden olarak or- taya çıkmıştır. Hazırlanan çalışmada alan araştırma yöntemlerinden yüz yüze görüşme yöntemi seçilmiştir. Bu yöntemle, uygulama kısmının oluşturulma- sında bire bir gözlemin gerçekleştirilmesi ve elde edilen sonuçların yerinde değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Anahtar Sözcükler: Maliyet Muhasebesi, Geleneksel Maliyetleme Yön- temi, Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yöntemi, Hazır Beton Sektörü.

ABSTRACT

Todays national and international level of competition increased depen- ding on the development of technology. The accounting systems was affected

1 Bu çalışma; Arş. Gör. Bekir GEREKAN tarafından Adnan Menderes Üniversitesi Sosyal Bilim¬ler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı İşletme Muhasebe ve Finansman Tezli Yüksek Lisans Programında Prof.

Dr. Feriştah SÖNMEZ danışmanlığında hazırlanmış “Çağdaş Maliyetleme Yöntemlerinden Biri Olan Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yöntemi: Hazır

2 Adnan Menderes Üniversitesi, Nazilli İ.İ.B.F., İşletme Bölümü, fersonmez@adu.edu.tr 3 Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, İ.İ.B.F., İşletme Bölümü, bgerekan@agri.edu.tr

**

***

*

*****

*

(14)

by the changes technological. The activity based costing system is the one of the alternative accounting sytems. The purpose of the study is the implemen- tation of activity based costing method in conrete sector and the statement of the differences as regards to the traditional costing method. The reason of choose ready - mix concrete sector is that Turkey is taking first place in Euro- pe since 2009, and is taking third place in the world about production of ready - mix concrete since 2013. The method of study is the case study method. The reason is the choosing this method that observation the production process and evaluation of the results as soon as they appear.

Keywords: Cost Accounting, Traditional Costing Method, Activity Based Costing Method, Ready-Mix Concrete Sector.

1. GİRİŞ

Zamanın ve mekanın sınırlarını ortadan kaldıran bilgi teknolojisi, yaşadı- ğımız yüzyılda etkisini her alanda hissettirmektedir (Öndeş, Ardıç ve Öztürk, 2012:2). Bilim ve teknolojide meydana gelen gelişmeler her alanda olduğu gibi üretim sektöründe de yoğun bir rekabet ortamının oluşmasına sebep ol- muştur. Rekabetin yoğun olarak yaşandığı günümüzde, işletmeler üretimde;

kaliteyi arttırmak, fonksiyonel çeşitliliği sağlamak, verimliliği yükseltmek ve son olarak ortaya çıkacak olan maliyetleri en aza indirgemek zorundadırlar (Ülker ve Başaran, 2008:153).

Teknoloji alanında yaşanan değişim ve gelişimlere bağlı olarak bilgisaya- ra dayalı üretimin başka bir ifadeyle otomasyona dayalı üretim süreçlerinin yaygınlık kazanması sonucunda ürün ve hizmet maliyetlerini oluşturan un- surlarda; Direkt İlk Madde ve Malzeme Giderleri, Direkt İşçilik Giderleri ve Genel Üretim Giderlerinde bir takım değişimler meydana gelmiştir. Üretim- de, emek yoğun üretim şeklinden teknoloji yoğun üretim şekline geçilmesiyle birlikte direkt işçilik giderlerinin toplam maliyetler içindeki payı azalmışken, aynı maliyetler içindeki genel üretim giderlerinin payı büyük oranda artış gös- termiştir. Maliyet unsurlarında ortaya çıkan bu değişimler, halihazırda kulla- nılan geleneksel maliyetleme yöntemlerinden elde edilen bilgiler yardımıyla stratejik kararlar almada zorluklara sebebiyet vermektedir. Bu nedenle, üretim ortamlarının değişimine paralel bir şekilde, alınacak kararların daha gerçekçi olmaları babında çağdaş maliyetleme yöntemleri ortaya çıkmıştır.

Geleneksel maliyetleme yöntemleri kullanılarak elde edilen maliyet ve-

(15)

rilerinin hatalı sonuçların oluşmasına neden olmaları, maliyet bilgilerinin tamamen ortaya çıkarılamamasına sebep olmaları ve işletmeler için karar almada veri oluşturabilecek bilgi niteliğinin sağlanamaması gibi problemler ortaya çıkmıştır. Bu sebeple üretim maliyetlerinin belirlenmesinde, genel üre- tim giderlerinin üretilen mamullere yüklenmesi sonucu daha gerçekçi birim maliyetlerinin hesaplanması ve işletme kararlarının alınmasında daha sağlıklı bilgilerin oluşturulması adına Faaliyet Tabanlı Maliyetleme (FTM) yöntemi geliştirilmiştir (Bengü, 2005:187).

Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yöntemi, 1980’li yıllarda geleneksel mali- yetleme sisteminde kullanılan yöntemlerden kaynaklı oluşan bazı sınırlamala- rın ve eksikliklerin üstesinden gelmek için, ayrıca işletmelere stratejik karar- lar vermede yardımcı olmak üzere geliştirilen yönetim ve bilgi sistemi olarak ifade edilmektedir (Gupta ve Galloway, 2003:131).

Alışılmış muhasebe bilgi sisteminden ziyade daha çok işletmede karar alı- cıların kullanabilecekleri stratejik bilgi sistemi olarak ifade edilen Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yöntemi, geleneksel maliyetleme yöntemine alternatif olarak geliştirilen maliyetleme tekniklerinden biridir. Bu yöntem, kaynakla- rı faaliyetlerin tükettiğini ve faaliyetleri de mamullerin tükettiği varsayımı- na göre oluşturulmuştur. Bu sebeple yöntemin işleyişi iki aşamalı süreçten meydana gelmektedir. İlk aşamada, üretim süreci içerisinde oluşan kaynak maliyetleri, belirlenmiş olan birinci aşama maliyet sürücüleri kullanılarak faaliyetlere yüklenmektedir. İkinci aşamada ise, faaliyetlerde biriken üretim maliyetleri, ikinci aşama maliyet sürücüleri tarafından nihai mamul ya da hizmetlere yüklenmektedir. Faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminde üretim maliyetlerinin elde edilmesi adına kullanılan maliyet sürücülerinin sayı ba- kımından fazla olması, mamul ya da hizmet maliyetlerinin hesaplanmasında gerçeğe daha uygun bilgilere ulaşılmasını sağlamaktadır (Cooper ve Kaplan, 1991:97).

Güncel maliyetleme yöntemlerinden biri olarak ifade edilen faaliyet ta- banlı maliyetleme yöntemi işletmelere, sadece üretim faaliyetlerinde meydana gelen maliyetlerin azaltılmasıyla ilgili katkılar sağlamamakta, aynı zamanda işletmenin sahip olduğu üretim faaliyetlerine bir süreç görünümü kazandıra- rak üretime katkı sağlamayan faaliyetlerin azaltılmasını ya da ortadan kaldı- rılmasını sağlamaktadır (Kim ve Ballard, 2001:11).

Yukarıda belirtilen temel dayanakların ışığında faaliyet tabanlı maliyetle- me yönteminin genel olarak amacı; yapılan analizler ve çalışmalar sonucunda

(16)

faaliyetlerde meydana gelen maliyetlerin ölçümlenebilmesini, işletmeye de- ğer katan faaliyetler ile değer katmayan faaliyetlerin belirlenmesini ve buna bağlı olarak da faaliyetlerin düzenlenmesini, işletme karlılığının arttırılmasın- da değer yaratacak stratejilerin geliştirilmesini ve son olarak problem niteli- ğinde gelişen sorunların temel nedenlerinin araştırılmasını ve bunlara sebep olan etkenlerin giderilmesini sağlamak şeklinde belirtilmiştir (Shatnawi ve Hardan, 2013:51).

Faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin işletmeler tarafından uygulanması;

önem derecesi yüksek olan kararların alınmasında işletmeler açısından yol göste- rici unsur olmakla birlikte, işletmelerin faaliyette bulundukları sektörlerde sağla- yacakları rekabet üstünlüklerinde de etkili bir durum olarak ortaya çıkmaktadır.

2. LİTERATÜR İNCELEMESİ

Faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi ile ilgili yerli ve yabancı literatürde bir- çok çalışma yer almaktadır. Bu çalışmalardan bazıları aşağıda incelenmiştir.

Ben-Arieh ve Qian (2003), faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin üre- tim tesisinin dizayn ve geliştirme sürecinde kullanılmasıyla ilgili ele almış ol- dukları çalışmalarında, mamul üretimi sonucunda ortaya çıkacak maliyetlerin FTM yönteminin tesis alanının dizaynında kullanılmasıyla birlikte söz konusu maliyetlerin üretim aşamasına geçilmeden önlenebileceğini ifade etmişlerdir.

Cagwin ve Bouwman (2002), finansal performansın geliştirilmesi ile fa- aliyet tabanlı maliyetleme arasındaki ilişkiyi inceledikleri çalışmalarında, FTM’nin diğer stratejik girişimlerle birlikte kullanılması sonucunda FTM ile yatırım getirisi (ROI) arasında pozitif bir ilişki olduğu sonucuna ulaşmışlardır.

Abernethy vd. (2001), ürün çeşitlendirmesi kapsamında maliyet sistemle- rinin belirlenmesiyle ilgili hazırlamış oldukları çalışmalarında, alınacak ka- rarların etkili olabilmesi adına potansiyel tehditlerle ilgili verilerin toplanması ve toplanan verilerin incelenip söz konusu tehditlerin en aza indirgenmesi so- nucunda etkili maliyet yönetim modelinin belirlenebileceğini açıklamışlardır.

Lievens, Bogaert ve Kesteloot (2003), radyoterapi maliyetlerinin hesap- lanmasında faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin kullanımı ile ilgili hazır- lamış oldukları çalışmalarında, maliyet yapılarının incelenmesinde ve olası kaynak veya uygulama değişikliklerinin değerlendirilmesi için FTM yöntemi- nin uygun olduğunu belirtmişlerdir.

Ittner, Lanen ve Larcker (2002), üretim performansı ile faaliyet tabanlı ma- liyetleme arasındaki ilişkiyi incelemiş oldukları çalışmalarında, FTM yönte-

(17)

minin devir sürelerinin düşürülmesinde ve kalitenin geliştirilmesinde, bunlara bağlı olarak da FTM yönteminin üretim maliyetlerinin düşmesini sağlar nite- likte sonuçlar elde etmişlerdir.

Nachtmann ve Al-Rifai (2004), faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemini klima üretim sektöründe uygulamış oldukları araştırmalarında, FTM yönteminin söz ko- nusu sektörde başarılı bir şekilde uygulanabileceği sonucuna ulaşmışlardır.

Stapleton vd. (2004), lojistik ve pazarlama alanlarında faaliyet tabanlı ma- liyetleme yönteminin kullanımını inceledikleri çalışmalarında FTM yönte- minin pazarlama yöneticilerine; üretilen ürünlerle, sahip olunan müşterilerle veya faaliyette bulundukları alanlarla ilgili gerçeğe en yakın bilgiler sağladığı yönünde sonuçlar elde etmişlerdir.

Çelik (2016), bulanık sürece dayalı faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi ile ilgili hazırlamış olduğu çalışmasında, karar verme açısından belirsizlik- lerin yoğun olduğu sektörlerde maliyetleme ile ilgili yapılabilecek hataların en aza indirilebilmesi amacıyla ve yöneticilerin alacakları kararlarda ortaya çıkabilecek problemleri giderebilmek adına tercih edilebilecek maliyetleme yöntemi olabileceği sonucuna ulaşmıştır.

Pazarçeviren, Celayir ve Sarı (2016), bankacılık sektöründe faaliyet ta- banlı maliyetleme yöntemini incelemiş oldukları çalışmalarında, bankaların sunmuş oldukları hizmet ve ürün sayılarında meydana gelen artışlar nedeniyle piyasada sunulan fiyatlarla baş edebilmek adına önem derecesi yüksek mali- yet verilerinin elde edilebileceği sonucuna ulaşmışlardır.

Gürsoy, Yöntem ve Onursal (2016), faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi- nin otomotiv sektöründe uygulanması sonucunda doğru maliyetlendirmelerin gerçekleştirileceği ve buna bağlı olarak da daha fazla kar elde edilebileceği sonucuna ulaşmışlardır.

Yılmaz ve Aktaş (2015), özel öğretim kurumlarında faaliyet tabanlı maliyetle- me yönteminin uygulanabilirliğini araştırdıkları çalışmalarında, maliyetlerin he- saplanmasında FTM yönteminin gerçeğe uygunluk bakımından daha kaliteli veri- ler sağlayacağı ve sunulacak hizmet ağının genişletilmesinde alınacak kararlarda daha doğru adımların atılmasını sağlayacağını ifade etmişlerdir.

Köse ve İrak (2015), proje maliyet yönetiminde faaliyet tabanlı maliyet- lemeye dayalı hedef maliyetleme süreci ile ilgili gemi inşa proje maliyetleri- nin belirlenmesi kapsamında hazırlamış oldukları çalışmalarında, geliştirilen örnek maliyet modeli ile oluşan maliyetlerin daha etkin ve kontrollü şekilde izlenebileceğini açıklamışlardır.

(18)

Akın (2014), ekmek üretim işletmelerinde faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin kullanılmasını konu alan çalışmasında FTM yönteminin, mamul birim maliyetlerinin belirlenmesi sürecinde kullanılması sonucunda gelenek- sel maliyetleme yöntemine nazaran gerçeğe daha uygun rakamların ortaya çı- karılmasını sağlayacağını belirtmiştir.

Karataş, Bekçi ve Ömürbek (2014), uygulama kapsamında seçtikleri in- şaat işletmesinin gerçek maliyet verilerini kullanılarak bir başka işletme için tahmini maliyet yapısı oluşturmuşlar ve bu verileri FTM yöntemi ile birleş- tirilerek inşaat ihalelerinde teklif aşamasında yararlanılabilecek bir maliyet tahmini gerçekleştirmişlerdir.

Bekçioğlu, Gürel ve Yalçın (2014), FTM yöntemini bir zeytin işletmesi- ne uyguladıkları çalışmalarında, uygulama kapsamında seçilen mamullerde birim maliyetlerin hesaplanması sürecinde mamullerin bir kısmında eksik, diğer kısmında ise fazla maliyet yüklemelerinin yapıldığı, bu sebeple FTM yönteminin kullanılmasıyla mamul maliyetlerinin gerçeğe en yakın değerlere ulaşmışlardır.

Cengiz (2011), FTM ile Sürece Dayalı FTM (SDFTM) yöntemleri arasın- daki farklılıkları bir mobilya imalat işletmesi üzerinde açıklamaya çalıştığı araştırmasında, SDFTM yönteminden elde edilen atıl kapasite maliyet verileri kullanılarak kapasite ile ilgili yönetim tarafından alınacak kararlarda önemli düzeyde faydalar sağlayacağı sonucuna ulaşmıştır.

3. FTM YÖNTEMİNİN BİR HAZIR BETON İŞLETMESİNDE UYGULAMASI

Çalışma kapsamında FTM yöntemi, Doğu Anadolu’da faaliyet göstermek- te olan bir hazır beton üretim işletmesinde (“H” İşletmesi) uygulanmış ve ana- lizler ışığında elde edilen sonuçlar geleneksel maliyetleme yöntemi kullanıla- rak elde edilen verilerle karşılaştırılmıştır.

3.1. İşletme Hakkında Genel Bilgiler

“H” İşletmesi, açık ve kapalı alanların toplamı olarak yaklaşık 10.000 m2’ lik bir alanda üretimini gerçekleştirmektedir. Saatte yaklaşık olarak 120 m3 üretim kapasitesine sahip olan işletmede hazır beton çeşitli türlerde üretilmek- tedir. Bu türler, kalite ve dayanıklılıklarına göre sınıflandırılmakta ve bu sınıf- landırma; Gro 200 Beton, C-14, C-18, C-20, C-25, C-30 ve C-35 şeklindedir.

Bulunulan bölgenin sahip olduğu mevsimsel özelliklerden dolayı Nisan - Ka- sım ayları dahil olmak üzere üretim, toplamda sekiz aydan oluşmaktadır. 8 adet transmikser, 2 adet beton pompası ve 3 adet damperli kamyona sahip olan

(19)

işletmede. 19 işçi ve iki yönetici olmak üzere toplam 21 personel istihdam edilmektedir. Uygulama kısmında gerçekleştirilecek çalışmalar; C-20, C-25 ve C-30 beton türleri ile ilgilidir.

3.2. “H” İşletmesinde Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yönteminin Uygulanması

Hazır beton üretim sürecinde meydana gelen faaliyetler belirlenerek, or- tak özelliğe sahip olan faaliyetler tarafından faaliyet merkezleri; Hammadde Tedarik ve Depolama Faaliyet Merkezi (M1), Otomasyon Faaliyet Merkezi (M2) ve Yükleme ve Taşıma Faaliyet Merkezi (M3) şeklinde belirlenmiştir.

Birinci aşama maliyet sürücüleri; üretim sürecinde tüketilen kaynak ma- liyetlerinin faaliyet merkezlerine aktarılması aşamasında kullanılan etkenler olarak ifade edilmektedir. İkinci aşama maliyet sürücüleri ise; faaliyet mer- kezlerinde toplanan maliyetlerin nihai çıktılara yüklenmesinde kullanılan et- kenler şeklinde belirtilmektedirler. “H” İşletmesinde gerçekleşen maliyetle- rin, faaliyet merkezlerine aktarılmasında kullanılacak olan 1. Aşama Maliyet Sürücüleri Tablo 1’ de gösterilmiştir.

Tablo 1. Genel Üretim Giderleri ve 1. Aşama Maliyet Sürücüleri Genel Üretim Giderleri 1. Aşama Maliyet Sürücüleri Endirekt İşçilik Giderleri İşçilik Saati

Bina Amortisman Giderleri İlgili Faaliyet Merkezine Doğrudan Tesis, Makine ve Cihaz Amortisman Giderleri İlgili Faaliyet Merkezine Doğrudan Araç Bakım - Onarım Giderleri Araç Sayısı

Nakliye Giderleri Taşıma Sayısı

Enerji Giderleri Metrekare

Yemekhane ve Mutfak Giderleri Personel Sayısı

Su Giderleri* Gider Oluşmamaktadır

Tablo 1’ de görüldüğü üzere, faaliyet merkezleri ile doğrudan ilişki içe- risinde bulunan giderler bu faaliyet merkezlerine doğrudan yüklenirken, bu ilişki dışında kalan giderler de maliyet sürücüleri yardımıyla, ilgili faaliyet merkezlerine yüklenmektedirler.

“H” İşletmesine ait genel üretim gider türleri ve bu gider türlerine ait toplam tutarlar: Endirekt İşçilik Giderleri 151.114,28 TL, Bina Amortis- man Giderleri 1.878,432 TL, Tesis, Makine ve Cihaz Amortisman Giderleri 3.624,43 TL, Araç Bakım - Onarım Giderleri 72.995,63 TL, Nakliye Giderleri 839.944,74 TL, Enerji Giderleri 41.448 TL, Yemekhane ve Mutfak Giderleri 19.599,75 TL ve son olarak Muhtelif Giderler 63.349,5 TL şeklindedir.

(20)

Toplam 1.193.943,89 TL olarak ortaya çıkan genel üretim giderlerinin M1, M2 ve M3 şeklinde belirlenmiş olan faaliyet merkezlerine her birinde yer alan gider miktarı sırasıyla, 529.258,8 TL, 86.311,412 TL ve 578.373,71 TL şek- linde birinci aşama maliyet sürücüleri kullanılarak dağıtımı sağlanmıştır.

Üretim süreci sonunda ortaya çıkan genel üretim giderleri maliyet havuzla- rında toplandıktan sonra, bu havuzlarda biriken maliyetler ikinci aşama maliyet sürücüleri kullanılarak mamullere yüklenecektir. Bu sayede, “H” Hazır Beton Üretim İşletmesi’ nin C-20, C-25 ve C-30 kalitelerinde üretmiş olduğu ürünlere ait maliyetler elde edilmiş olacaktır. Daha önce belirtilen faaliyet merkezleri için kullanılan ikinci aşama maliyet etkenleri Tablo 2’de verilmiştir.

Tablo 2. İkinci Aşama Maliyet Sürücüleri

Faaliyet Merkezleri 2. Aşama Maliyet Sürücüleri Hammadde Tedarik ve Depolama Faaliyet

Merkezi (M1) Malzeme Tedarik Sayısı

Otomasyon Faaliyet Merkezi (M2) Makine Saati

Yükleme ve Taşıma Faaliyet Merkezi (M3) Taşıma Sayısı

Bu aşamaya kadar yapılan işlemlerde; üretim sonucu oluşan genel üretim giderlerinin, öncelikle 1. aşama maliyet etkenleri yardımıyla faaliyet merkez- lerine dağıtımı gerçekleştirilmiş olup, daha sonraki aşamada da faaliyet mer- kezlerinde toplanan giderlerin 2. aşama maliyet etkenleri kullanılarak ürünle- re dağıtımı gerçekleştirilmiştir.

M1, M2 ve M3 şeklinde belirtilen faaliyet merkezlerinde toplanan üretim gi- derlerinin; C - 20, C - 25 ve C - 30 ürünlerine dağıtımı gerçekleştirilmiş olup, her bir ürüne ait faaliyet merkezlerinde biriken toplam tutarlar gösterilmiştir. Bu değerler her bir ürün için şu şekilde gerçekleşmiştir: C - 20 ürünü için; hammadde tedarik ve depolama faaliyet merkezinde, yükleme ve taşıma faaliyet merkezin- de ve otomasyon faaliyet merkezinde sırasıyla 167.134,48 TL, 26.972,39 TL ve 173.512,20 TL şeklindedir. C - 25 ürünü için; hammadde tedarik ve depolama fa- aliyet merkezinde, yükleme ve taşıma faaliyet merkezinde ve otomasyon faaliyet merkezinde sırasıyla 264.628,24 TL, 43.155,11 TL ve 289.186,44 TL şeklindedir.

Son olarak C - 30 ürünü için; hammadde tedarik ve depolama faaliyet merkezinde, yükleme ve taşıma faaliyet merkezinde ve otomasyon faaliyet merkezinde sırasıy- la 97.496,08 TL, 16.183,91 TL ve 115.675,08 TL olarak gerçekleşmiştir. Toplam tutarlar olarak da; C - 20 ürünü 367.619,07 TL, C - 25 ürünü 596.969,79 TL ve C - 30 ürünü 229.355,07 TL olarak gerçekleşmiştir.

(21)

Ürün maliyetlerini oluşturan unsurlar; direkt ilk madde ve malzeme gider- leri, direkt işçilik giderleri ve genel üretim giderleri, elde edildikten sonra bu giderlerin toplanmasıyla birlikte mamullere ait maliyetler ortaya çıkmaktadır.

Seçilen ürün çeşitlerine ait maliyetler, faaliyet tabanlı maliyetleme yön- temi uygulanarak incelenmiş olup, Tablo 3’ te ürünlere ait toplam maliyetler gösterilmiştir.

Tablo 3. Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yöntemine Göre Ürünlere Ait Top- lam Maliyetler

Üretim

Giderleri C- 20 C- 25 C- 30 Toplam (TL)

Direkt İlk Madde ve Malzeme Giderleri

480.000 806.400 331.200 1.617.600

Direkt İşçilik

Giderleri 45.600 68.400 22.800 136.800

Genel Üretim

Giderleri 367.619,07 596.969,79 229.355,07 1.193.943,93 Toplam (TL) 893.219,07 1.471.769,79 583.355,07 2.948.343,93

Tablo 3’ te uygulama kapsamında seçilen C - 20, C - 25 ve C - 30 ürünle- rine ait faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemine göre hesaplanmış olan toplam maliyetler gösterilmiştir. Bu maliyetler; C - 20 için 893.219,07 TL, C - 25 için 1.471.769,79 TL ve son olarak C - 30 için de 583.355,07 TL şeklindedir.

İşletmede ayrı bir maliyet muhasebesi bölümü bulunmamakta ve mali- yetler muhasebe bölümü tarafından hesaplanmaktadır. İşletmenin mevcut maliyet sisteminde direkt ilk madde ve malzeme giderleri ile direkt işçilik giderleri mamullere doğrudan yüklenirken, genel üretim giderleri geleneksel maliyetleme yöntemi kullanılarak elde edilmiştir. İşletmede, faaliyet dönemi içerisinde gerçekleşmiş olan genel üretim giderlerinin I., II. ve III. dağıtımları belirlenmiş olan dağıtım anahtarları kullanılarak dağıtılmış olup, sonuç olarak geleneksel yönteme göre ürünlere ait toplam maliyetleri gösteren rakamlar Tablo 4’ te gösterilmiştir.

Tablo 4. Geleneksel Yönteme Göre Ürünlere Ait Toplam Maliyetler

C - 20 C - 25 C - 30 Toplam (TL)

D.İ.M.M.G. 480.000 806.400 331.200 1.617.600

D.İ.G. 45.600 68.400 22.800 136.800

G.Ü.G. 373.113,6 596.981,76 223.868,16 1.193.943,93 Toplam (TL) 898.713,6 1.471.781,76 577.868,16 2.948.343,93

(22)

C - 20, C - 25 ve C - 30 ürünlerine ait toplam maliyetler, geleneksel maliyet sistemine göre belirlendikten sonra elde edilen veriler, faaliyet tabanlı ma- liyetleme yöntemiyle bulunan toplam maliyetler ile karşılaştırılmıştır. Tablo 5’ te faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi ile elde edilen toplam maliyetlerin yanında geleneksel maliyet sistemine göre elde edilmiş olan toplam maliyetler bir arada gösterilmiştir.

Tablo 5. FTM ve Geleneksel Maliyetleme Yöntemlerine Göre Ürünlere Ait Toplam Maliyetler

C- 20 C- 25 C- 30 Toplam (TL)

Geleneksel Mali-

yetleme Yöntemi 898.713,6 1.471.781,76 577.868,16 2.948.343,93 Faaliyet Tabanlı

Maliyetleme Yöntemi

893.219,07 1.471.769,79 583.355,07 2.948.343,93

Değişim (TL) - 5.494,53 - 11,970 5.486,910

Değişim (%) - % 0,61 - % 0,0008 % 0,94

Yukarıda belirtilen sonuçlara göre faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi kullanılarak elde edilen mamul maliyetlerinde, geleneksel maliyetleme yön- temi kullanılarak elde edilen mamul maliyetlerine göre farklılıklar meydana gelmiştir. Bu farklılıklar; C - 20 ürününde % - 0,61, C - 25 ürününde % - 0,0008 ve son olarak C - 30 ürününde de % 0,94 şeklinde gerçekleşmiştir.

Başka bir ifadeyle, faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi C - 20 ve C - 25 ürün- lerine ait mamul maliyet hesaplamalarında geleneksel yönteme göre pozitif yönde etkili olurken, C - 30 ürününe ait mamul maliyet hesaplamalarında ise negatif yönde etkili olmuştur.

4. SONUÇ

Teknoloji alanında yaşanan değişimlerin, imalat ve hizmet sektörüne nü- fuz etmesiyle birlikte ekonomik anlamda ticareti engelleyen uluslararası sı- nırlar ortadan kalkmıştır. Küresel anlamda yaşanan değişiklikler, işletmelerin mevcut durumlarını revize etmelerini gerektirmiştir. Rekabet şartlarında ve talep seviyelerinde oluşan farklılıklar, günümüz işletmeleri açısından önemli bir hale gelmiş, aynı özelliklere sahip ve aynı ürünü daha ucuza satabilmek

(23)

adına işletmeler, farklı strateji ve yönetim modelleri arayışı içerisine girmiş- lerdir. Bu durum; rekabetin yoğun bir şekilde yaşandığı, talep ve farklılaşan arzuların hızlı bir şekilde karşılandığı ve hata seviyesinin en aza indirgendiği bir ekonomik yapının oluşmasını gerekli hale getirmiştir. Mamul maliyetle- rinin gerçeğe en yakın değerlerle elde edilmesi amacıyla işletmeler tarafın- dan kullanılan maliyetleme sistemlerinde de değişiklikler meydana gelmiştir.

Geleneksel maliyetleme yöntemine alternatif olarak geliştirilen maliyetleme yöntemlerinden biri de faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemidir.

Hazırlanan bu çalışmada, faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin bir ha- zır beton üretim işletmesinde uygulamasına yer verilmiştir. Maliyet yönetim modeli olarak geleneksel yöntemi uygulayan işletmenin, faaliyet tabanlı mali- yetleme yöntemine uygunluğu araştırılmış olup sonuçlar iki yönteme göre de değerlendirilmiştir. Türkiye’ nin, 2009 yılından bu yana hazır beton üretimiyle Avrupa’da birinci sırada yer alması ve 2013 yılından bu yana Çin ve ABD’

nin ardından üçüncü sıraya yükselmiş olması, çalışmanın uygulama kısmını oluşturan sektör seçiminde etkili bir neden olarak ortaya çıkmıştır.

Ürünlere ait toplam maliyet verileri iki yönteme göre de elde dilmiş olup, karşılaştırmaları gerçekleştirilmiştir. C - 20 ve C - 25 ürünlerinin faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemine göre hesaplanan maliyet verilerinde azalış meydana gelmişken, C - 30 ürünün faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemine göre hesaplanan maliyetinde ise artış görülmüştür. C - 20 ürününe ait toplam maliyette % - 0,61’ lik bir azalış, C - 25 ürününe ait toplam maliyette % - 0,0008’ lik bir azalış ve son olarak C - 30 ürününe ait toplam maliyette % 0,94’

lük bir artış meydana gelmiştir.

Yapılan hesaplamalar ve bulunan değerler sonucunda genel üretim giderle- rinin dağıtımında faaliyet tabanlı maliyetleme yönteminin, geleneksel yönte- me göre daha hassas bir yöntem olduğu görülmektedir. Ortaya çıkan farklıklar temelde iki noktadan kaynaklanmaktadır. Bunlardan ilki, faaliyet tabanlı ma- liyetleme yönteminin uygulama sürecinde kullanılan dağıtım ölçütlerinin çe- şitlilik arz etmesidir. Bu durum, ürün maliyetlerinin gerçeğe uygun değerlerde elde edilmelerini sağlamaktadır. Diğer bir nokta ise, mamullerin faaliyetleri tükettikleri düzeyde pay almalarıdır. Bu durum ise, mamul bazında eksik veya fazla maliyet yüklemesine engel olmaktadır.

Hazırlanan çalışma ile birlikte, faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi kul- lanılarak işletme ile ilgili önemli ölçüde bilgilerin elde edildiği ve mamul dü- zeyinde hangi faaliyetlerin daha fazla tüketildiği veya tüketilen faaliyetlerden

(24)

hangilerinin daha fazla maliyetli oldukları hakkında bilgilere ulaşmak müm- kün olmuştur. Yöntemin uygulanmasındaki temel amaç, karar kademesinde yer alan kişilere alternatif bilgiler sunmak olduğundan, faaliyet düzeyinde bil- gilere sahip olunması karar alma süreçlerinde iyileştirilmelerin yapılmasını etkilemektedir.

Yapılan çalışmada, faaliyet tabanlı maliyetleme yöntemi uygulanarak elde edilen maliyet verilerinin, geleneksel maliyet sisteminden elde edilen verilere göre gerçek maliyet verilerine daha yakın maliyet verileri sağladığı sonucu ortaya çıkmaktadır.

KAYNAKÇA

Abernethy, Margaret A., Lillis, Anne M., Brownell, Peter and Carter, Paul (2001), “Product Diversity And Costing System Design Choice: Field Study Evidence”, Management Accounting Research, 12, 3 (September 2001) : 261–279.

Akın, Osman (2014). “Çağdaş Maliyet Yaklaşımlarından Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Sistemi ve Ekmek Üretim İşletmesinde Bir Uygulama”, Yöne- tim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 24 (2014) : 117 - 134.

Ardıç, Muhammed, Öndeş, Turan ve Öztürk, Atakan (2012) “Maliyet Yö- netimi Yaklaşımları ve Devlet Orman İşletmelerinde Uygulanabilirliklerinin Araştırılması”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, 54 (Nisan 2012) : 1 – 26.

Bekçioğlu, Selim, Gürel, Eymen ve Kızılyalçın Ali (2014) “Faaliyet Ta- banlı Maliyetleme Zeytin Sektörü Uygulaması”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, 62 (2014) : 19-36.

Ben - Arieh, David and Qian, Li(2003) “Activity-Based Cost Management for Design and Development Stage”, International Journal of Production Economics,83,2 ( February 2003) : 169- 183.

Bengü, Haluk (2005), “Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Sisteminde Faaliyet Seviyelerinde Maliyet Uygulaması”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, 25, (Ocak 2005) : 186-194.

Cagwin, Douglass and Bouwman, Marinus J (2002), “The association between activity-based costing and improvement in financial performance”, Management Accounting Research, 19 (2002) : 1-39.

Cengiz, Emre, (2011), “Faaliyet Tabanlı Maliyetleme ve Sürece Dayalı Fa- aliyet Tabanlı Maliyetleme Arasındaki Farklar-Bir Mobilya Üreticisi Firmada Vaka Çalışması”, Muhasebe ve Finansman Dergisi 50 (2011) : 33-58.

Cooper, Robin. and Kaplan, Roberts S.(1992). “Activity Based Systems;

(25)

Measuring The Costs of Resource Usage”, Accounting Horizons, (Septem- ber 1992) : 1 - 14.

Çelik, Muhsin(2016). “Bulanık Sürece Dayalı Faaliyet Tabanlı Maliyetle- me Sistemi”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, 70 (Nisan 2016) : 91 -110.

Gupta, M. and Galloway K. ,(2003), “Activity-Based Costing/Manage- ment and Its Implications For Operations Management”, Technovation, 23, 2 (February 2003) : 131-138.

Gürsoy, Aynur, Yöntem, Orçun ve Onursal, Fatma Serab(2016). “Faaliyet Tabanlı Maliyet Sistemi İle Doğru Maliyetlendirme Araçları: Otomotiv Sek- töründe Bir Uygulama”, Doğuş Üniversitesi Dergisi, 17, 1 (2016) : 67-81.

Hardan, A. S. and Shatnawi, T (2013). “Impact of Applying the ABC on Improving the Financial Performance in Telecom Companies”, International Journal of Business and Management, 8, 12 (2013) : 48-61.

Ittner, Christopher D., Lanen, William N. and Larcker, David F.(2002).

“The Association Between Activity-Based Costing and Manufacturing Perfor- mance”, Journal of Accounting Research 40, 3 (2002) : 711-726.

Karataş Özlem Nilüfer, Bekci İsmail, Ömürbek Vesile, (2014), “Bulanık Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Ve Bir Uygulama”, Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi, 16, 1, (Mart 2014) : 63-93.

Kim, Yong-Woo ve Ballard, Glenn, “Actıvıty-Based Costıng And Its App- lıcatıon to Lean Constructıon”, Accepted for inclusion in the proceedings of the 9th annual conference of the Int’ l. Group for Lean Construction: National University of Singapore, August, 2001: 1-13.

Köse, Yasemin ve İrak, Gülay(2015). “Proje Maliyet Yönetiminde Faaliyet Tabanlı Maliyetlemeye Dayalı Hedef Maliyetleme Süreci: Örnek Uygulama”, Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, 11, 24 (2015) : 249-275.

Lievens, Yolande, Bogaert, Walter van den and Kesteloot, Katrien(2003).

“Activity-Based Costing: A Practical Model For Cost Calculation In Radio- therapy”, International Journal of Radiation Oncology*Biology*Physics, 57, 2 (October 2003) : 522-535.

Nachtmann, Heather and Al-Rifai, Mohammad Hani (2004). “An App- lication of Activity Based Costing in The AirConditioner Manufacturing In- dustry”, The Engineering Economist, 49, 3 (2004) :

221-36.

Pazarçeviren, Selim Y., Celayir, Duygu ve Sarı, Eyüp(2016). “Bankacılıkta Faaliyet Tabanlı Maliyetleme ve Bireysel Bankacılık Ürünleri Uygulaması”,

(26)

İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 15, 29 (2016/1) : 145- 157.

Stapleton, Drew, Pati, Sanghamitra, Beach, Erik and Julmanichoti, Poomi- pak(2004). “Activity Based Costing For Logistics And Marketing”, Business Process Management Journal, 10, 5 (2004) : 584 - 597.

Ülker, Yakup ve Başaran, Bülent (2008). “Bir Grup Teknolojisi Modeli Olarak Hücresel İmalat Sistemi ve Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Sistemiyle Bütünleştiril- mesi”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, Ocak 37, (2008) : 152 – 164.

Yılmaz, Şenay ve Aktaş, Rafet (2015). “Özel Öğretim Kurumlarında Faa- liyet Tabanlı Maliyetleme Yönteminin Kullanılması”, Dumlupınar Üniversi- tesi Sosyal Bilimler Dergisi, 44, (Nisan 2015) : 155-167.

(27)

ENTELEKTÜEL SERMAYENİN ÖLÇÜLMESİ: VAIC™

YÖNTEMİ YARDIMIYLA BIST-SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ENDEKSİ İŞLETMELERİ ÜZERİNE BİR UYGULAMA

MEASURING INTELLECTUAL CAPITAL: AN APPLICATION ON THE FIRMS LOCATED ON BIST SUSTAININILITY INDEX

Doç. Dr. Adnan DÖNMEZ3 Arş. Gör. İbrahim EROL4

ÖZ

Günümüz işletmelerinin temel sorunlarından biri bilançolarında görünme- diği halde, onları değerli kılan maddi olmayan varlıklarını yani entelektüel sermayelerini gün yüzüne çıkarabilmektir. Bu çalışmada muhasebecilerin ölç- mede ve raporlamada zorlandıkları entelektüel sermaye ölçülmeye çalışılmış- tır. Bunun için BIST-Sürdürülebilirlik endeksi işletmelerinin finansal verileri VAIC™(Entelektüel Katma Değer Katsayısı Yöntemi) yönteminde uygulan- mış, bulunan değerler ve kullanılan bazı performans göstergeleri arasındaki ilişki korelasyon ve doğrusal regresyon analizleri ile araştırılmıştır. Araştırma- da BIST-Sürdürülebilirlik endeksinde işlem gören işletmelerin seçilmesinin nedeni, işletmelerin bu endekse girmesini sağlayan özelliklerinin entelektü- el sermaye ile göz ardı edilemez yakınlıklarıdır. Araştırma sonuçlarına göre VAIC™ katsayıları aktif karlılığını %93 oranında açıklamıştır.

Anahtar Sözükler: Entelektüel Sermaye, BIST-Sürdürülebilirlik Endeksi, VAIC™

ABSTRACT

One of the main problems of today’s business is to uncover intangible assets (intellectual capital) that make them valuable but invisible in balance sheet. This study aims to measure and report intellectual capital which makes accountants disoriented while reporting. For getting the aim, financial data of BIST-Sustaina- bility Index companies applied on VAIC ™ (Value Added Intellectual Coefficient) method, relationship between the value found and some performance indicators was investigated by linear regression analysis and correlation analysis. The reason for selecting the companies traded on the BIST-Sustainability Index, are the proxi-

3 Akdeniz Üniversitesi İİBF, İşletme Bölümü 4 Akdeniz Üniversitesi İİBF, İşletme Bölümü,

*

*

***

(28)

mity of these businesses features that allow them exist in index with intellectual capital cannot be ignored. According to the survey coefficient of VAIC ™ explai- ned the return on assets of 93%.

Keywords: Intellectual capital, BIST-Sustainability Index, VAIC™

1.GİRİŞ

Bilgiyi elde eden ve onu kullanabilen toplumlar sürekli gelişen hayat içe- risinde kendilerini diğer toplumlara nazaran daha avantajlı konuma yerleştire- bilmektedir. Sahip oldukları avantajlar ile bu toplumlar ekonomik hayatta da söz sahibi olmaktadır. Değerli olan ve değeri yaratan bilgi, işletme düzeyine inildiğinde karşımıza entelektüel sermaye olarak çıkmaktadır.

Entelektüel sermaye birçok bilim adamı tarafından farklı olarak tanımlanmak- ta fakat genel anlamda rekabet avantajı sağlayacak, diğerlerine nazaran kıymetli olan bilgi şeklinde değerlendirilmektedir. Daha detaylı bakılacak olursa entelek- tüel sermaye iki temel unsurla resmedilmekte, bu unsurlardan insan sermayesi değeri yaratan kaynak olarak işletme çalışanlarını kapsamaktadır. Diğer bir unsur olan yapısal sermaye ise insan sermayesi ile ortaya çıkan değerin kullanıcılarına ulaşmasını sağlayan bir köprü olarak görülmektedir. Yapısal sermaye bu köprü olma görevini sahip olduğu işletme içi ve işletmeye özgü bilgi çağı ürünleriyle (bilgi sistemleri, ağ sistemleri vs.) gerçekleştirmektedir.

Entelektüel sermayenin tanımlamalarının yanı sıra ölçülüp raporlanmasın- da da çeşitli zorluklar yaşanmaktadır. Kimi araştırmacılar entelektüel serma- yenin finansal karşılığının bulunamayacağına ve sadece bir yönetim aracı ola- rak kullanılabileceğine inanmaktadırlar. Diğer araştırmacılar ise entelektüel sermayeyi işletmenin piyasa değeri ile defter değeri arasındaki finansal fark olarak yorumlamaktadırlar.

Entelektüel sermayenin Türkiye’de ölçülüp raporlanabilmesi için örnek teşkil etmesi beklenen bu çalışmada, BIST-Sürdürülebilirlik endeksinde yer alan işletmelerin 2014-2015 yıllarına ait finansal verileri kullanılarak, ente- lektüel sermaye finansal ölçüm yöntemlerinden VAIC™ (Value Added In- tellectual Coefficient) yöntemi yardımıyla, işletmelerin entelektüel sermaye düzeyleri belirlenmeye çalışılmıştır.

2. ENTELEKTÜEL SERMAYE KAVRAMI

Entelektüel sermaye kavramını akademik anlamda ilk olarak gündeme ge- tirip tartışan ve onu bir üretim faktörü olarak değerlendirmeye alan ekonomist- lerdir. Bu anlamda entelektüel sermayeyi ilk kez kullanan kişi, ekonomist Ka-

(29)

lecki’ye gönderdiği mektupta ‘sahip olunan birçok şeyin entelektüel sermayeye borçlu olduklarını’ belirten diğer bir ekonomist Galbraith’dir (Atalay, 2012: 3).

Entelektüel sermaye birçok alanda, farklı akademisyenler tarafından incelene- rek farklı tanımlamalara tabi tutulmuş fakat genel anlamda benzer şeyler olarak ifade edilmiştir. Genel kabul görmüş belirli tanımı olmasa da tanımlamalar ge- nel anlamda işletmede değer yaratan ve rekabet avantajı sağlayan üstünlükler üzerine yoğunlaştığı söylenebilir (Nazari ve Herremans, 2007: 596).

Galbraith tarafından hayatımıza katılan bu kavramı Stewart (1991-1994), iş- letmeye rekabet üstünlüğü sağlayan, çalışanların bildiği her şey, icat ve yeniliğin kaynağı olan bireyin bilgi ve know-how birikimi ve insan beyninde gömülü olan yetenek, beceri ve uzmanlık şeklinde tanımlamıştır (Stewart, 1991: 45; 1994: 28).

Entelektüel sermayenin şirket düzeyinde ölçülmesi ve yönetilmesi için ilk kez görevlendirilen yönetici Edvinsson, entelektüel sermayeyi piyasada reka- bet üstünlüğü sağlayan bilgi, organizasyonel teknoloji, uygulama deneyimi, müşteri ilişkileri ve profesyonel yeteneklere sahip olma özelliği ve de değere dönüştürülebilen bilgi olarak tanımlamıştır (Edvinsson, 1997: 368).

Entelektüel sermaye insan sermayesi ve entelektüel varlıklar olarak ay- rılabilen, kara dönüştürülebilir bilgidir (Sullivan, 1999: 133). Bilginin örtük ya da açık olmasına göre ayrım gerçekleşir. İnsan kafasında yer alan ve sınır- lı paylaşıma sahip bilginin yarattığı değer insan sermayesini temsil ederken, açık olan ulaşılabilir bilgiden elde edilen değer entelektüel varlıkları oluşturur (Atalay, 2012: 6).

Entelektüel sermaye zenginlik yaratmada kullanılabilen her türlü bilgi, en- formasyon, deneyimler ve entelektüel varlıklar toplamıdır. Örgütte var olan bilgi ve fikir zenginliği ile örgütün gelecekteki başarısında pay sahibi olan ye- nilik yeteneğidir. Ayrıca entelektüel sermaye bir işletmenin ayakta kalmasına ve faaliyetlerini sürdürmesine imkân veren maddi olmayan varlıklar bütünü- dür (Atalay, 2012: 7).

Entelektüel sermaye ilk gündeme geldiği günden bu yana bu tür tanımla- malarla vurgulanmış ve işletmeler için hayati öneme sahip olduğu ve doğru yönetilirse ne gibi faydalar sağlayacağı bazı güzel örneklerle gözler önüne serilmiştir. Bazı önde gelen işletmeler stratejik bir yaklaşım olarak entelektüel sermayelerinin yönetimi çalışmalarını paydaşlarına duyurmuş ve bu alandaki başarılarını kanıtlamışlardır (Tseng ve Goo, 2005: 188). Örneğin Dow Che- mical patent birikimleri üzerine entelektüel sermaye yönetimini uyguladığın- da 40 milyon dolar vergi tasarrufu sağladığını açıklamıştır (Lynn, 1998: 10).

(30)

Diğer bir örnekte Skandia şirketi entelektüel sermayelerini ölçmelerinin son 6 yılda idari giderleri %75 azaltırken, verimliliği ise %400 artırdığını belirt- miştir (Morgan, 1998: 11). Başka bir örnekte ise entelektüel sermaye yöneti- minin Toshiba’da uygulanmasıyla fabrika üretkenliğinde %20 artış sağlandığı tahmin edilmiştir (Fruin, 1997: 87).

Entelektüel sermaye daha anlaşılabilir hale geldikçe, şirket yöneticileri- nin stratejik odak noktaları, sayılabilen, görülen, fiziksel varlıklardan, sayıla- mayan ve genellikle gizli-dinamik entelektüel varlıklara kaymıştır (Tseng ve Goo, 2005: 188). 1990’lı yıllara kadar fiziksel yatırımlar yoğun olarak görül- mesine rağmen her geçen gün maddi olmayan varlıkların önemi anlaşılmış ve yatırım eğilimi maddi olmayan varlıklara doğru kayma eğilimi göstermiştir (Edvinsson, 2000: 12). Nitekim Oceantomo şirketinin yaptığı araştırma so- nuçlarına göre Şekil 1 incelendiğinde, S&P-500 (Standart&Poors) endeksin- deki şirketlerin piyasa değerleri bileşenlerinin yıllar itibariyle giderek maddi olmayan değerlere doğru kayma gösterdiği görülmektedir. 1975 yılında Ame- rika’daki ilk 500 büyük şirketin piyasa değerlerinin %83’ü maddi değerler- den, % 17’si maddi olmayan değerlerden oluşurken, 2015’e gelindiğinde bu değerin tamamen yer değiştirerek maddi olmayan varlıklar önünde artış gös- tererek %84’lere ulaştığı görülmüştür.

Şekil 1.S&P 500 Şirketlerinin Piyasa Değerlerinin Bileşenleri

Kaynak: (http://www.oceantomo.com/intellectual-capital-equity/) (erişim tarihi: 16/03/2016).

Entelektüel sermayenin bu kadar fazla tanımından sonra unsurları veya bileşen- lerini incelemek entelektüel sermayenin anlaşılması açısından daha etkili olacak- tır. Çalışmanın ilerleyen aşamalarında bu alanda etkili olan bazı akademisyenlerin entelektüel sermayeyi ayırmayı uygun gördüğü bileşen modelleri incelenecek ve entelektüel sermayenin unsurlarından daha detaylı olarak bahsedilecektir.

(31)

3. ENTELEKTÜEL SERMAYENİN UNSURLARI

Entelektüel sermaye tanımlanması zor olan bir kavramdır. Bu bakımdan entelektüel sermaye unsurları da aynı tanımında olduğu gibi çok sayıda farklı biçimde belirtilmiştir. 1999 yılı Kanada’da düzenlenen III. Uluslararası Ente- lektüel sermaye yönetimi Konferansı’nda katılımcıların tamamı entelektüel sermaye içerisindeki unsurların da tam anlamıyla açık ve net bir şekilde ta- nımlanmadığını belirtmişlerdir (Seetharaman vd., 2002: 129; Kızıl, 2010: 34).

İnsan sermayesi, müşteri sermayesi, yapısal sermaye, yenilik sermayesi, sosyal sermaye, paydaş sermayesi, organizasyonel sermaye, ilişki sermayesi, süreç sermayesi ve kültürel sermaye bu sınıflandırmalardan sadece bir kaçıdır.

Her ne kadar bu şekilde isimleri olsa da entelektüel sermayeyi unsurlara ayır- mak çok da mümkün değildir (Kızıl, 2010: 35). Tablo 1 incelendiğinde yıllar itibariyle entelektüel sermaye konusunda öncü olan bazı akademisyenlerin entelektüel sermaye unsurlarını nasıl ayırdığı ve bu gruplamalara özgü bazı tanımlamaları nasıl yaptığı görülecektir.

Tablo 1. Entelektüel Sermayeye İlişkin Farklı Yaklaşımlar

Araştırmacılar Entelektüel Sermaye

Unsurları Çalışma/

Yer E.S. Tanımlamaları Bontis(1996-1999) 1. İnsan Sermayesi

2. Yapısal Sermaye

3. İlişkisel Sermaye Kanada

İşletmelerin rekabet edip, başarılı olmasını sağlayan ve enformasyonun tersi şeklinde etkin olarak

kullanılabilen bilgidir.

Edvinsson ve Malone (1997)

1. İnsan Sermayesi 2. Yapısal Sermaye 3. Müşteri Sermayesi

Skandia De- ğer Klavuzu (İsveç)

İşletmenin piyasada oluşan değeri ile defterlerinde gözüken değeri arasındaki olumlu farktır.

Roos ve Roos

(1997) 1. İnsan Sermayesi

2. Yapısal Sermaye Birleşik

Krallık Sürdürülebilir rekabet avantajı sağla- madaki en önemli kaynağıdır.

Stewart (1997) 1. İnsan Sermayesi 2. Yapısal Sermaye 3. Müşteri Sermayesi

Amerika Entelektüel sermaye enformasyon, bilgi, entelektüel mülkiyet, deneyim, toparlayıcı beyin gücü ve faydalı bilgilerdir.

Sveiby (1998)

1. Kişisel Yeterli- likler 2. İç Altyapılar 3. Dış Altyapılar

Intangible Assets Mo- nitor (Avust- ralya)

Değere dönüşen her türlü bilgi olarak tanımlanabilir.

Van Buren (1999)

1. İnsan Sermayesi 2. Yenilik Sermayesi 3. Süreç Sermayesi 4. Müşteri Sermayesi

American Society for Training and Develop- ment (Ame- rika) O’Donnel ve

O’Regan (2000)

1. Çalışanlar 2. İçsel Yapı

3. Dışsal Yapı İrlanda

(32)

Andriessen ve Stem (2004)

1. İnsan Kaynakları 2. Organizasyonel

Kaynaklar 3. İlişkisel Kaynaklar

İşletme bünyesinde varlığını sürdüren, göreceli olarak avantaj sağlayan ve etkin kullanımından gelecekte fayda sağlayabilecek potansiyeli olan tüm maddi olmayan kaynaklarıdır.

Youndt vd. (2004)

1. İnsan Sermayesi 2. Organizasyonel

Sermaye 3. Sosyal Sermaye

Rekabet avantajı sağlamada işletme süreçlerinde etki bir şekilde varlığını sürdüren artırılabilir bilgiler topla- mıdır.

Tseng ve Goo (2005)

1. İnsan Sermayesi 2. Organizasyonel

Sermaye 3. Yenilik Sermayesi 4. İlişkisel Sermaye

Taiwan

Kaynak: Wang, 2008: 551 ve Tseng ve Goo, 2005: 191’dan uyarlanmıştır.

Entelektüel sermaye ile ilgili literatüre ve Tablo 1’e bakıldığında en yay- gın olarak kullanılan gruplandırma şeklinin İnsan sermayesi-Yapısal serma- ye-Müşteri sermayesi olduğu görülecektir (Tseng ve Goo, 2005: 191).

İnsan sermayesi-Yapısal Sermaye modelinde yapısal sermaye alt dallara ayrılmış ve Şekil 1deki gibi betimlenmiştir. Orijinal Skandia modelinde bu yapı tercih edilmiştir (Edvinsson, 1997: 367). Bu yapıda insan sermayesi bi- leşenleri teknik bilgi, eğitim, mesleki yeterlilik, girişimcilik ve değişimcilik olarak sıralanabilir (Kızıl, 2010: 40).

Şekil 2. Entelektüel Sermaye Unsurları Şeması (Edvinsson) Kaynak: Edvinsson,1997: 367.

(33)

İnsan sermayesi, yapısal sermaye ve ilişki sermayesi modelinde ise ilk iki unsur benzer özellikler taşımakla birlikte, ilişki sermayesinden kastedilenin firmanın dış bağlantılarına bağlı tüm kaynakları ifade edilmiştir. Bu anlamda müşteri sermayesine göre daha geniş bir kesimi ifade etmekte ve kapsamına bütün paydaşları katmaktadır (Kızıl, 2010: 44). Bu paydaşlar markalar, müşte- riler, dağıtım kanalları, işletme işbirlikleri ve yatırımcılardır (Şanal, 2006: 38).

Entelektüel sermayeyi iki unsura ayırıp, içsel yapı ve dışsal yapı olarak nitelendiren Sveiby, içsel yapıyı işletme seviyesindeki duyumsanamayan var- lıklar, dışsal yapıyı ise çevreyle ilişki sonucunda oluşan sermaye olarak ta- nımlamıştır (Kızıl, 2010: 45).

4. VAIC™ YÖNTEMİ YARDIMIYLA BIST-SÜRDÜRÜLEBİLİR- LİK ENDEKSİ İŞLETMELERİNİN ENTELEKTÜEL SERMAYE UN- SURLARININ ÖLÇÜMÜ ÜZERİNE BİR UYGULAMA

Çalışmanın bu kısmında öncelikle BIST-Sürdürülebilirlik Endeksi hak- kında genel açıklamalara yer verilecek olup, daha sonra ise VAIC™ Yöntemi açıklanarak BIST-Sürdürülebilirlik Endeksi işletmeleri verileri kullanılarak gerçekleştirilen uygulamanın sonuçlarına ve sonuçların değerlendirilmesine yer verilecektir.

4.1. BIST-Sürdürülebilirlik Endeksi Hakkında Genel Bilgiler

BIST-Sürdürülebilirlik endeksi 4 Kasım 2014 yılında oluşturulmuştur. Bu endeksin amacı; “Borsa İstanbul’da işlem gören ve kurumsal sürdürülebilirlik performansları üst seviyede olan şirketlerin yer alacağı bir endeks oluştu- rulması, Türkiye’de ve özellikle Borsa İstanbul şirketleri arasında sürdürü- lebilirlik konusundaki anlayış, bilgi ve uygulamaların artmasıdır” şeklinde tanımlanmıştır (http://www.borsaistanbul.com/endeksler/bist-pay-endeksleri/

surdurulebilirlik-endeksi) (erişim tarihi: 10/05/2016).

Bu endeksten beklentiler aynı endeksle ilgili bilgiler içeren internet sayfa- sında, kurumsal risklerini ve fırsatlarını etkin bir şekilde yöneten bu işletme- lerin rekabet avantajı sağlayacağı, yeni yatırımcılar edinip finansman bulmada daha rahat olabilecekleri şeklinde vurgulanmıştır.

Ayrıca sürdürülebilir bir çevre için faaliyetlerini düzenleyen ve bunu sos- yal bir sorumluluk olarak yerine getirip şeffaf bir şekilde raporlayan işletme- ler, parlak, çevreye saygılı ve dinamik çalışanlara ve kendilerine değer ve- ren yatırımcı ve paydaşlara sahip olma ihtimallerini de arttırmaktadır. Ayrıca

(34)

sürdürülebilirlik raporlaması sunan işletmelerde inovasyonun tetiklendiği ve işletmeye dair aidiyet duygusunun geliştiği unutulmamalıdır (Yaz, 2015).

Araştırmada BIST-Sürdürülebilirlik endeksinde işlem gören işletmelerin seçilmesinin nedeni, işletmelerin bu endekse girmesini sağlayan özelliklerinin entelektüel sermaye ile göz ardı edemez yakınlıklarıdır. Bu endeksteki işlet- meler kendilerinden beklendiği üzere, kendilerini diğer işletmelerden ayıran temel özellik olan entelektüel sermayelerini araştırmalıdırlar. Daha sonrasın- da keşfettikleri üstün özelliklerini sosyal sorumluluk ve sürdürülebilir değer yaratma adına muhafaza etme, arttırma ve geliştirmekle yükümlüdürler. Bu nedenle endeksteki işletmelerin entelektüel sermaye yönetimlerinin gelişmiş olduğu varsayılabilir.

Tablo 2 bu endekste işlem gören işletmelerin BIST kodlarını, isimlerini, sektörlerini ve işletme merkezlerini göstermektedir. Ayrıca 2016 dönemi için bu endekse alınması düşünülen işletmelerin listesi Tablo 3’te yer almaktadır.

Tablo 2. Ekim 2016’ya Kadar BIST-Sürdürülebilirlik Endeksi İşletmeleri

Sıra BIST

Kodu İşletme Adı Faaliyet Gösterilen

Sektör İşletme

Merkezi

1 AKBNK Akbank T.A.Ş Bankacılık İstanbul

2 GARAN T. Garanti Bankası A.Ş Bankacılık İstanbul 3 ISCTR Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi Bankacılık İstanbul 4 TSKB Türkiye Sınai Kalkınma Bankası

A.Ş. Bankacılık İstanbul

5 VAKBN Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O Bankacılık İstanbul 6 YKBNK Yapı Ve Kredi Bankası A.Ş. Bankacılık İstanbul 7 AKSEN Aksa Enerji Üretim A.Ş Enerji-Petrol İstanbul 8 PETKM Petkim Petrokimya Holding A.Ş: Enerji-Petrol İzmir 9 TUPRS Tüpraş, Türkiye Petrol Rafinerileri

A.Ş Enerji-Petrol Kocaeli

10 EREGL Ereğli Demir Ve Çelik Fabrikaları

T.A.Ş. Enerji-Petrol İstanbul

11 AEFES Anadolu Efes Biracılık Ve Malt

Sanayi A.Ş. Gıda-İçecek-Perakende İstanbul

12 CCOLA Coca-Cola İçecek Anonim Şirketi Gıda-İçecek-Perakende İstanbul 13 MGROS Migros Ticaret A.Ş Gıda-İçecek-Perakende İstanbul 14 ULKER Ülker Bisküvi Sanayi A.Ş Gıda-İçecek-Perakende İstanbul 15 ARCLK Arçelik Anonim Şirketi Bilişim-Elektronik İstanbul

Referanslar

Benzer Belgeler

Oda Sekreterimiz Erol Demirel, TÜRMOB Genel Sekreteri ve İSMMMO Kurucu Onursal Başkanı Yahya Arıkan, Oda Saymanımız Gülgün Öztürk ve Oda Başkan Yardımcımız Ali

• 15.01.2016 tarih, 29594 sayılı Resmi Gazetede yayımlana Geçici Ko- ruma Sağlanan Yabancıların Çalışma İzinlerine Dair Yönetmelik, hü- kümleri uygulanmaktadır.

Tablo 10’ da da (Dış Kaynak Kullanan ve Kullanmayan İşletmelerde Taşıt Sayıları) incelendiği üzere, dış kaynak kullanan ve kullanmayan iş- letmelerin tüm taşıt

5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesi bakımından prim ödenmeksizin geçirilmiş

5941 sayılı Kanun’un 5’inci maddesinde; üzerinde yazılı bulunan düzen- leme tarihine göre kanunî ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak kar-

Temmuz - Ağustos 2011 değerleme işlemi vadeye kadar elde tutma amacıyla alınmış bir menkul değer için yapılmış olsaydı, değerleme işlemine esas olarak itfa edilmiş

Muhasebe mesleğimizin gelişen teknolojik gelişmelerde, ülkemiz meslek mensuplarımızın ve muhasebe ofislerinin dijital dünyaya uyumlarının daha hızlı ve kaliteli bir

• 2020 yılında toplam 721 adet Bilgi Edinme Başvurusu alınmış, 710 tanesi Olumlu, 3 tanesi reddedilmiş, 8 tanesi ise başka bilgi kaynaklarına yönlendirilmek