Savfa; 4
Y E N t S A It A II
K M ? . . I I . . . .. Il I I i » ¿iiij u m iii.... III.I I ■.mil- .. A
... ...
14 MAYIS 195f1
(Sağda) İstan b u l m illetvekili ve B.M.M. H esa p la n incelem e K om isyonu B aşkam Salih F u a d K eçeci m uharririm ize iz a h a t veriyor (Solda) dünyanın en m eşhur 14 taşının Kopl kolleksiyonu
V M M p a Ü ;
m m m
mm
a
»
Kayıp kasa anahtarlarının hikâyesi
jtf a f ta la r d a n b e r i umumi ef- Kârı işgal eden kayıp ka sa an a h ta rla rın ın hikâyesini en selâhiyetli bir ağızdan din lem iş bulunuyorum.. Bu hikâ ye, bir yılan m asalı gibi uzayıp gideceğe benziyor.. Zira, 927 yı lm da Topkapı Sarayından M a liye B akanlığına nakledilen ve içinde çok kıym etli mücevher le r bulunan kasaların hepsi, a- n a h ta rla rı bulunm adığı için he nüz açılam am ıştır.. Geçenlerde açılan kasalardan çıkan mücev herler, zabıtlardaki k ay ıtla rla karşılaştırılm ış bunlardan 18 parçanın noksan bulunduğu gö rülm U ştür.
Bu 18 p arça kıym etli m ücev h er arasında neler y ok? İşte umumi efkârı son derece ilgi lendiren de bu kıym etli mücev herlerdir. Meselâ b u n la r arasın da Şeb-i Çerağ nam ı verilen üç kilo iki yüz yetm iş g ram a ğ ır lığında meşhur bir züm rüt, bir buçuk kilo ağırlığında ikinci bir züm rüt ve tam yarım kilo ağırlığında üçüncü bir yiim rüt, adı dillerde meşhur «Kaşıkçı Elin as» Kevkeb-i dürrî nam ı ve rilen inci teşbih ile Abdülazize a it çok kıym etli bir yüzük, vak tiyle Medine m uhafızı ta ra fın dan getirilen, Mekkei Müker- rem edeki sandukai saadet üze rinde bulunan m urassa plâk, altından yapılmış ve girenba- ha ta şla rla bir oya gibi işlen - miş kandil askı ve âvânî gibi çok kıym etli eşya da bulunu - yor..
B ir hazine değerinde olan bu girenbaha m ücevherler ve m u rassa eşya, acaba a n a h ta rla rı
Şeb-i Çerağ Zümrüdü, Kaşıkçı
Elması acaba hangi köşelerde?
Dolmabahçe Sarayından Maliye kasalarına nakledilen mücevherat
ve kıymetli eşyadan 18 parça noksan.. Büyük Millet Meclisi Hesap
ları inceleme Komisyonu Başkanı İstanbul Milletvekili Salih Fuat
Keçeci, haîtalardanberi zihinleri işgal eden bir sürü istihfamı en
.
salahiyetli bir ağızla çözüyor
.
Röportajı yapan:
Resimler
:
Azmi Nihad
Foto Güngör Akkan
b ir tü rlü bulunam ıyan koca k a saların içinde m idir?
Salih F u ad Keçeci anlatıyor Kayıp a n a h ta rla r hikâyesinin aslım öğrenm ek ve zihinlerde çöreklenen bir sürü istifham ı çö zebilm ek için B üyük M illet Mec lisi H esa p la n İncelem e Komis yonu B aşkanı İstan b u l m illet vekili sayın Salih F u ad Keçe ciyi dün Teşvikiyedeki ik a m et gâh ların d a ziy aret ettim ..
Ü stadın çalışm a odası bile bir müzeden fark sız.. Onunla yazıhane başında k arşı karşı- yayız.. Kendilerine ilk sualim i sordum:
— Bu m eşhur a n a h ta rla rın hikâyesini lütfen nakleder m i siniz? Bir de saray lard an M a liye Bakanlığına nakledilen ve son zam anlarda zabıtlara göre kontrol edilen eşya arasında noksan çıkanlar oldu m u?
Sayın Salih Fuad Keçeci, h â tıra la rın ve v a k ’alarm zincirle rini fikren birbirine eklemek i- çin k ısa bir an düşündükten sonra anlatm ay a başladı:
«Si
Salilı Fuad Keçeci kıym etli ta ş la r kollekslyoııu kopisinl gösteriyor
•— D okuzuncu devre B üyük Millet Meclisinde H esapları İn celeme Komisyonunu teşkil e- den sekiz m illetvekili ark a d aşla birlikte, B üyük M illet Meclisine bağlı İstan b u l S araylarındaki dem irbaş eşyayı te tk ik etm ek üzere bundan sekiz ay evvel Istanbula geldik ve ilk olarak Dolmabahçe S arayında vazife ye başladık.. S arayın 220 yi mü tecaviz odası vardır.. Biz, her odada m evcut eşyayı yegân ye gân te tk ik ettik . Bu a ra d a bü yük m âbeyin dairesinin ü st k a tın d a v aktiyle h ü n k âr dairesi ism iyle anılan dairedeki kıym et li eşyayı gördük. M üteakiben güm üş odasında ve ziy afet t a kım larının bulunduğu harem dairesindeki ta ş odayı gezdik. Bu odalarda bulunan eşya, el deki defterlerle k arşılaştırıld ı.
— K ay ıtla ra göre m evcut a- rasın d a fa rk la r buldunuz m u ?
— Evet.. Bulduğum uz eşya - nın cinsi ve ta şıd ık ları m a rk a lar ta srih edilerek k a y ıtla n y a pılmamış..
— Bu vaziyet k arşısın d a ne gibi bir muamele yapıldı?
— Bu te tk ik a tta n sonra M a liye Bakanlığından g e tirttiğ i - miz ve komisyon em rinde vazi felendirdiğim iz dört m aliye kon trolörü ile birlikte, sa ra y d a kay den bulunm ası lâzım gelen eş yanın m evcut eşya olup olm a dığını te tk ik ettiriyoruz..
H ırka) sa adetteki eşya — H ırkai saad et ve burada ki kıym etli eşya üzerinde de tetk ik lerd e bulundunuz m u?
— H ırkai saadeti, son padi şah zam anında bir defa ziya - re t şerefine m azhar olmuştum. Henüz H ırkai sa ad e tte te tk ik lere başlam adık.. O rada bulu nan em anatı m ukaddese de bit tabi gözden geçirilecektir.
Ü stad, kahvesini içerken, ka yıp a n a h ta rla r meselesinin ha zin bir h ak ik ati o rtay a koydu ğunu düşünüyorum.. T arihî ve m anevî kıym eti ölçülemiyecek k ad a r büyük olan ve asırla r bo yunca nesillerden nesillere millî m efahirin birer nişanesi olarak intikal eden bu h a tıra la ra k a r şı nedense çok lâubali d av ra n mış, onların m uhafazasında ih m aller gösterm işiz..
Islâm dünyasının en kıym etli h âtırala rım ih tiv a eden H ırkai saad ettek i te tk ik le rin ne şekil de neticeleneceği şim dilik m eç huldür.
A sırlardanberi büyük bir iti nayla m u h afaza edilm ekte bu lunan bu eşyanın son zam anlar da m uhafazasında gösterilen İh m al esefle karşılanacak bir h al dir.
Sayın Salih Fuad Keçeci dü şüncem i anlam ış gibi soruyor:
— D algın görünüyorsunuz..
H islerim i gizlem eği çalışarak: — Sizi bekliyorum,, diyorum.. — S araydaki tetkiklerim izin neticelerini anlatıyordum değil m i?
— Evet..
— Son H alife Abdülmecid e- fendinin sa ra y ı te rk ettiğinin ertesi günü Dolmabahçe, Yıldız ve Beylerbeyi S araylarında üç komisyon m arifetiyle 923 de tesbit ettirilen eşyaya ait def terler, kom isyonum uza veril miş bulunuyordu.. Yaptığımız tâdad ve te tk ik a tta bazı eşy a nın defterlere esaslı vasıflariyle kaydedilm eyi? çiçek ve resim - lerle gösterilm ek suretiyle işa ret edildiklerini gördük.. Bili yorsunuz ki sa ra y la r, 923 den 933 e kad ar on yıl m üddetle Maliye B akanhgına bağlı k al - mış, 933 de bir k a ra rla B üyük Millet Meclisine bağlanm ıştır. Defterlerde yapılan incelemeler de 927 yılında bazı eşyanın An- karada m uhtelif dairelere veril diği ve bu ara d a mücevherli a l tın Avani ve kıym etli eşyanın da Mâliyenin çift anahtarlı k a salarında m uhafaza edilmek ü- zere A nkaraya gönderildiği an laşıldı.
18 parça eşya noksan Bu ara ştırm a esnasında 927 yılında Topkapı S arayından Ma üye Bakanlığına birçok k ıym et li m ücevher ve mücevherli eş - yanın da getirildiği de m eyda na çıktı. Maliye k a s l a r ı n a nak ledilen m urassa eşyadan, ge çenlerde açılan k asalard a çıkan la r üzerinde zabıtlarla yapılan k arşılaştırm ala rd a 18 parçanın bunlar arasında bulanm adığı gö rüldü.. A n ah ta rlar bulunduktan sonra veya bir çilingire k a sa la r a ç tırıld ık tan sonra bu 18 p arça eşyayı da bulabileceğim i zi üm it ediyoruz. Bunlar a r a sında size evvelce bahsettiğim m ücevherler ve Abdülmecidin altın üzerine m urassa iki bü yük boy şam danı da vardır.
B unlardan b aşka dünya m a lından tecerı-üt m aksadile H ac ca gidenler tarafın d an Sandukai saadete b ırak tık ları küpe, yü zük, broş vesaire gibi m ücevhe ra tın da mevcut olduğu öğrenil m iştir..
— B unlar a n a h ta rla rı henüz ele geçirilemem iş bulunan k asa lardan çıkabilir m i?
— Ü m it ediyoruz..
— Züm rütün kıym eti vo fev kalâdeliği h akkında b iraz iza h a t rica etsem..
— Şeb-i Çerağ denilen züm rü dün, dünya yüzündeki en büyük z ü m rü t olduğu, Maliye B a k an lığı arşivinden çıkan ve 927 yı lm da Fı-ansadan celbedilerek
mücevherleri tetkik ettikten sonra bu hususta bir rapor ver
miş bulunan F ra n sız ekisperi R obert L inzer’in ifadesinden an la şılm ak ta d ır. E kisper, rapo - runda, elek trik cereyanı geçir m ek üzere y ap tığ ı m uayenede bu büyük züm rüdün, hakiki zü m rü t olduğunu rapo ru n d a ta s rih etm ektedir.
A vrupa hazîneleriyle m ukayese — A vrupada p ırla n ta ve el m as gibi m ücevherat, büyük p arç a la r halinde m evcut m u - d u r? M evcut olanlar hangi dev letin hazinesindedir?
— 911 yılında, L ondrada K ral hâzinesi T aver S arayım ziya - re t etm ek fırsa tın ı buldum. Bu saraydaki K ral hâzinesi h ak ik a ten görülm eğe şayandır.O radaki eşya m eyam nda K ral ve K rali çelerin taçları, bilhassa K raliçe V iktoryam n kıym etli ta şla rla m üzeyyen olan tacını, bu a ra d a altın v aftiz leğenlerini, yine a l tından m am ul asa ve saire gibi kıym etli eşyayı gördüm.. Topka pı hâzinesi, T av er’den zengin - dir.. O rada 300 k r a t a ğ ırlığ ın daki Lö g ran mogol p ırla n ta sı nı görm üştüm .. Bu taş, dünya da m evcut p ırla n ta ta şla rın en büyüğüdür.. Bundan b aşka ay nı hâzinede Kolinur Angle p ır la n tası da vardır. Size kolleksi- yonum m eyam nda bulunan ve dünyada m evcut kıym etli ta ş ların birer kopi’sinden ib a re t kolleksiyonu da göstereceğim .. , Ü stad, bunları söyledikten sonra yazıhaneden k a lk a ra k kü çük bir cam ekân içinde bulu - nan kopi’leri getirdi..
— D ünya yüzünde 14 m aruf ve m eşhur kıym etli ta ş vardır. Bu gördükleriniz, onların birer kopi’sidiı-.. Bu kolleksiyonu b a na, Abbas H alim P aşan ın kızı Prenses Em ine hanım efendi ver m iştir. H akikilerinin aynı cesa metinde, aynı renginde ve aynı ta y ın d a d ırla r.. Bu kolleksiyo- nun şimdiye k a d a r b aşk a bir yerde em sali görülm ediğine gö re bunlar hususî o larak y ap tırıl dığı anlaşılıyor. Bu kolleksiyo - nun 1900 P a ris sergisinde t e ş hir edildiği söylenm ektedir.
K asalar nasıl aç ıla ca k ? — A n ah ta rla r bulunm adığı takdirde k asala rın oksijenle a- çılm asında ne gibi m a h zu rlar v ard ır ?
— Bu mesele m ü teh assıslara te tk ik ettirilecek ve alınacak k a ra ra göre h a re k e t edilecek tir..
— N oksan olduğunu bildirdi ğiniz 18 p arça kıym etli eşya halikındaki şahsî k an aatinizi öğrenebilir m iyim ? Bunların başka ellere geçm iş bulunm ası ihtim ali var m ıdır?
— Şimdiden k a t’î birşey söy lenemez.. K asalar açıldıktan sonra vaziyet an laşılacaktır. Dolmabahçe S arayında çok kıy m etli tabloların bulunduğu da elimize geçen defterlerden an - laşılm ıştır. Ayvazofski ve diğer m eşhur ressam ların elliden faz la tablosu bulunduğu k a y ıtla r - da görülüyor. M evcut tablolar, bu defterlerdeki k a y ıtla ra göre m ütehassıslara te tk ik e ttirile cektir.
K ayıp k a sa an a h ta rla rın ın hikâyesini, bütün tafsilâtiyle anlatm ış bulunan sayın Salih F uad Keçeciye te şek k ü r ederek m üsaadesini istihsal ettim .. Üs tad, kapıda:
— Hele k a sa la r b ir kere açıl sın, diyordu. O zam an daha e t raflı görüşürüz,.
Azm i Nllıad '
M uharririm iz, kolleksiyonu yakından te tk ik ediyor
M İ
S ak ıt H alife Abdülnıecld efendinin veliahtlığı sırasında Topkapı S aray ın ı ziyaretinden bir İntiba (Sağdan ikinci) Salih F u ad Iieçeci’nin pederleri Keşad F u ad bey, (Sağdan dördüncü) Abdülmecid
efendi (S alih F u ad Keçeci kollekslyoııundan)