• Sonuç bulunamadı

Büyük iş merkezlerinin ilköğretim çağındaki çocukların sosyalleşmesine ve sosyal beceriler geliştirmelerine katkıları (Konya örneği çerçevesinde bir araştırma)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Büyük iş merkezlerinin ilköğretim çağındaki çocukların sosyalleşmesine ve sosyal beceriler geliştirmelerine katkıları (Konya örneği çerçevesinde bir araştırma)"

Copied!
150
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İLKÖĞRETİM ANA BİLİM DALI

SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLİĞİ BİLİM DALI

BÜYÜK İŞ MERKEZLERİNİN

İLKÖĞRETİM ÇAĞINDAKİ

ÇOCUKLARIN SOSYALLEŞMESİNE

VE SOSYAL BECERİLER

GELİŞTİRMELERİNE KATKILARI

(KONYA ÖRNEĞİ ÇERÇEVESİNDE BİR ARAŞTIRMA)

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DANIŞMAN

YRD. DOÇ. DR. NURİ YAZICI

HAZIRLAYAN ALİ ALAKIR

(2)

2

ÖNSÖZ

Bilindiği üzere insan sosyal bir varlıktır. Toplum içinde doğar, gelişir ve burada hayatını sonlandırır. Bireylerden doğumundan ölümüne kadar geçen bu sürede sağlıklı bir gelişim ve üretkenlik (topluma faydalılık) beklenir. Topluma faydalı olması için önce topluma uyum sağlaması ya da sosyalleşmesi gerekir. Bunun en önemli basamağı ise sosyal becerileri kazanıp sosyal yeterliliğe ulaşmaktır. Bireyin sahip olduğu özelliklerinin(potansiyeli) farkına varıp üretken olması (kendini gerçekleştirme dâhil) için sosyal yeterliliğe ulaşması dolayısıyla da sosyal becerileri edinmesi gerekir.

Sosyal Beceriler ise kısaca kişilerarası ilişkilerde (kendisi dâhil) insanların duygu, düşünce ve davranışlarını anlama ve bu anlayışa uygun davranmadır. Bu özelliği tam uygulayabilen insanlar kendini gerçekleştirme ve üretkenlikte başarılıdır.

Araştırma nitel bir özelliğe sahip olup, sayısal verilerden daha çok gözlem ve bulgulara yer

(3)

3 verilmiştir. Bu anlamda çalışma 5 bölümden meydana gelmektedir. Bunlar:

I. Giriş

II. Literatür Taraması III. Yöntem

IV. Bulgular ve Yorum

V. Sonuç-tartışma ve Öneriler.

Çalışmada yol gösteren ve desteğini esirgemeyen değerli Hocam Yrd. Doç. Dr. Nuri YAZICI’ya teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.

Ali ALAKIR

(4)

4 KISALTMALAR

A.g.e. :Adı geçen eser A.g.m. : Adı geçen makale A.g.t. :Adı geçen tez AVM / avm. :Alışveriş merkezi c. :cilt

s. :sayfa

SBGF :Sosyal Beceri Gözlem Formu vd. : Ve diğerleri

(5)

5 İÇİNDEKİLER Önsöz ...2 Kısaltmalar... ..4 İçindekiler ... ..5 I. GİRİŞ I. I. Çalışmanın Amacı ve Önemi ...9

II. LİTERATÜR TARAMASI II. I. Sosyal Beceri Kuramı ile İlgili Görüşler II. I. 1. Sosyal Zeka...12

II. I. 2. Sosyal Yeterlilik...19

II. I. 3. Sosyal Beceri...22

II. I. 3. A. Sosyal Beceri Eksikliği...36

II. I. 3. B. Sosyal Beceri Eğitimi... 39

II. I. 3. C. Sosyal Becerilerin Ölçülmesi...42

II. I. 3. D. Sosyal Beceri ile İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar...48

(6)

6 II. I. 3. E. Sosyal Beceri ile İlgili Türkiye’de

Yapılan Araştırmalar...50 II. II. Sosyal Becerilerin İlköğretim

Programındaki Yeri ve Önemi...53 II. II. 1. Kişisel Bakımdan Önemi...54 II. II. 2. İnsanlık İlişkileri Bakımdan

Önemi...54 II. II. 3. Ekonomik Bakımdan Önemi...57 II. II. 4. Toplum Hayatı Bakımdan Önemi ...57 III. YÖNTEM

...61 IV. BULGULAR VE YORUM

IV. I. Etkinlik 1: Saint Petersburg Balmumu Heykel Müzesi

IV. I. 1. Görüşmeler Sonucu Elde Edilen Bulgular...65 IV. I. 2. SBGF ve Öğrenci Görüşmelerinde Elde Edilen Bulgular...68

(7)

7 IV. I. 3. Yapılan Gözlem Sonucu Elde

Edilen Bulgular...69 IV. II. Etkinlik 2: Çanakkale Şehitleri Tanıtma ve Araştırma Derneği Resim Sergisi

IV. II. 1. Görüşmeler Sonucu Elde Edilen Bulgular...73 IV. II. 2. SBGF ve Öğrenci Görüşmelerinde Elde Edilen Bulgular...76

IV. II. 3. Yapılan Gözlem Sonucu Elde Edilen Bulgular...78 IV. III. Etkinlik 3:TED Koleji Real Alışveriş

Merkezi Gezisi

IV. III. 1. Görüşmeler Sonucu Elde Edilen Bulgular...81 IV. III. 2. SBGF ve Öğrenci Görüşmelerinde Elde Edilen Bulgular...85

IV. III. 3. Yapılan Gözlem Sonucu Elde Edilen Bulgular...88 IV. IV. Etkinlik 4:Okullar Arası Bilgi Yarışması

(8)

8 IV. IV. 1. Görüşmeler Sonucu Elde Edilen

Bulgular...90

IV. IV. 2. SBGF ve Öğrenci Görüşmelerinde Elde Edilen Bulgular...93

IV. IV. 3. Yapılan Gözlem Sonucu Elde Edilen Bulgular...95

IV. V. Genel Bulgular ve Yorum ...97

V. SONUÇ-TARTIŞMA VE ÖNERİLER...99

BİBLİYOGRAFYA ...107

EKLER ... 111

(9)

9 I.GİRİŞ

I. I. Çalışmanın Amacı ve Önemi

Araştırmanın amacı; Konya’da, ilköğretim çağındaki çocukların sosyalleşmesine ve sosyal beceriler kazanmasında, büyük alışveriş merkezlerinin etkisinin bulunup bulunmadığıdır. Eğer etkiliyorsa ne kadar etkilemektedir? Bu etkileşim nasıl gerçekleşmektedir?

Araştırmada Konya’da bulunan Kulesite, Real, Truva Alışveriş merkezlerinin ilköğretim çağındaki çocuklar üzerindeki etkilerini incelemeye çalışıldı. Geriye doğru şöyle bir bakacak olursak Konya’da on sene öncesinde bu tip büyük alış-veriş merkezleri yoktur. Konya’da yeni yeni gelişen bu sektör Konya’nın insanlarını daha da önemlisi çocuklarımızı nasıl etkilemektedir. Bu merkezlerin çocuklara kazandırabilecekleri nelerdir? Bu nedenle buralardaki sosyal faaliyetleri de incelemeye çalışıldı. Bu araştırmanın önemli bir boyutudur.

Çalışmada sosyal beceriler ve bunların kazanımı bir diğer boyuttur. Sosyal bir varlık olan insanın

(10)

10 sosyal beceriler kazanması ve hayatını sürdürebilmesi için etkileşim gerekmektedir. İşte bu noktada insanların içinde çokça bulunduğu, vakit geçirdiği, gezdiği veya eğlendiği mekânların önemi ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda araştırmada büyük alışveriş merkezleri ve faaliyetleri mercek altına alınmıştır. Buralarda düzenlenen sosyal faaliyetler derinlemesine incelemiştir. Buradaki amacımız bir genellemeye ulaşmak değil, araştırma yapılan alandaki bulguları gözler önüne sermektir.

İnsan toplumsal bir varlıktır, sosyal kurallara uyabilmesi, sosyalleşmesine ve sosyal beceri kazanmasına bağlıdır. Kişilerarası ilişkilerde, kendisi dâhil insanların duygu, düşünce ve davranışlarını anlama ve bu anlayışa uygun davranma yeteneğidir diye tanımlanan sosyal beceriler insanların hayatlarını rahat ve akıcı bir şekilde sürdürmesi için son derece önemlidir. Sosyal beceri kazanımının en kolay ve kalıcı yolu da toplum içinde bu becerileri kazanmaktır. Bireyin sosyalleşmesi topluma katılmasına bağlıdır. Topluma katılmanın ilk adımı sosyal alanlara

(11)

11 yönelmeyle gerçekleşir. Bu noktada alış-veriş merkezlerinin önemi ortaya çıkmaktadır. Araştırmanın önemi de bu sebepten dolayı daha da artmıştır. Araştırmada da daha çok bu boyut incelenmeye çalışılmıştır.

(12)

12 II. LİTERATÜR TARAMASI

Literatürde konuyla doğrudan alakalı bir araştırma olmamasına rağmen sosyal becerilerin tanımı, gerekliliği ve faydaları hakkında çeşitli araştırmalar mevcuttur.

II. I. Sosyal Beceri Kuramı ile İlgili Görüşler II. I. 1. Sosyal Zekâ

Genelde zekâ, özelde sosyal zekâ, 1920’li yıllardan beri araştırmacıları uğraştıran kavramlardır. Sosyal zekânın ne olduğu, nasıl tanımlanabileceği ve ölçülebileceği 80 yıldır tam olarak çözümlene- memiştir. Ancak, zekâ ve sosyal zekâ kavramlarının ne olduğuna ve nasıl ölçülebileceğine dair değişik açıklamalar yapılmıştır.

Psikologların sosyal zekâ tanımlamaları ve ölçümü üzerinde yaptıkları çalışmalar ile sosyal beceri üzerinde çeşitli araştırmalar başlamıştır. Thorndike, 1920’li yıllarda üç tür zekâ olduğunu öne sürmüştür. Bunlar: (1) Soyut zekâ, (2) mekanik zekâ ve (3) sosyal zekâ. Ona göre sosyal zekâ, insanları anlama ve idare

(13)

13 etmesi insan ilişkilerinde bilgece davranma yeteneğidir. Bu tanımda iki öğe bulunmaktadır: (1) Başkalarını anlama yani, algılayıcı tarafında herhangi bir eylem gerekmeksizin bilişsel değerlendirme ve (2) başkalarıyla ilişkilerde bilgece davranma.1

Sosyal zekânın ne olduğu, nasıl tanımlanılabileceği ve ölçülebileceğine dair çalışmalar, sosyal zekâyı genel zekâdan ayırma konusundaki güçlükler nedeniyle engellenmiştir. Bu da sosyal zekâ ile ilgili bu güne dek bilinen tanımlamalardan kaynaklanmaktadır. Bu tanımlamalarda sosyal zekâ, sosyal olayları,

davranışları çözümleme ve sözlü anlatım yetenekleri olarak tanımlanmaktadır. Sosyal davranışları çözümleme ve sözel anlatım becerilerinin genel zekânın temel unsuru olarak sözlü anlatım özelliğine büyük ölçüde benzediği düşünülmektedir. Sözlü anlatım becerisi ve sosyal davranışları anlama genel

1 Galip Yüksel, Sosyal Beceri Envanteri El Kitabı, Asil

Yayınları, Ankara–2004,s.1; M. Engin Deniz, Ergenlerde Karar Verme Stratejilerinin Ve Sosyal Becerilerinin Transaksiyonel Analiz(TA) Kuramına Göre İncelenmesi, Nobel Yayınları, Ankara–2002,s.46

(14)

14 zekânın önemli bileşenlerinden biridir. Fakat global sosyal zekâ kavramı, sosyal zekâ kavramından daha geniş kapsamlıdır. Sosyal zekâ, sosyal bilgiyi alma, çözme ve anlama (kavrama) gibi bileşenleri de kapsayan çok boyutlu bir yapıdır. Dahası, sözlü ve hareketli ifade, sosyal davranış kuralları, sosyal rol yetenekleri gibi diğer sosyal katılım kurallarını da kapsar. Diğer bir deyişle duyguların ifadesi, sosyal davranışları düzenleyebilme ve sosyal rol oynama yeteneklerini de içermektedir. Bu da birtakım teorik esaslar üzerinde kurulmuş, temel sosyal yeteneklerin oluşturduğu bir yapı olarak, sosyal zekâ fikrini daha da geliştirmiştir. Sosyal zekâ konusundaki çalışmalar, sosyal beceri ve sosyal yeterlik kavramlarını gündeme getirmiştir. Hatta sosyal zekâ ile sosyal beceriler zaman zaman birbirinin yerine kullanılabilen iki kavram olarak da gündeme getirilmektedir. Sosyal zekâ ya da sosyal becerilere sahip olmak kişiler arası ilişkilerde bireylere kazanımlar sağlamaktadır. Örneğin sosyal becerilere sahip kişiler çevrelerinde daha çok sevilen insanlardır.2

2Galip Yüksel, a.g.e. ,s.1–2

(15)

15 Türkiye de ise sosyal zekâ, genel zekânın sosyal muhteva içinde beliren bir özel hali olarak düşünülmektedir. Sosyal zekânın en göze çarpan faktörleri olarak iki temel denence ortaya atılmış, denencelerden ilkine Duyuşsal Empati (Sensitif), diğerine de Yansıtısı Empati (yansıtıcı) adı verilmiştir. Zihinsel çaba hiyerarşisi içinde, duyuşsal empatinin daha çok, duyuşsal izlenim düzeyinde basit bir algı çabası ile çağrımsal düzeyde nispeten mekanik bir muhakeme yeteneğini içermektedir. Yansıtıcı empatinin de nispeten daha karmaşık bir algı düzeyi ile ilişkilerin kavranması ve uygulanmasını içeren üst düzeyde bir muhakemeye dayandığı görülmektedir. Burada sözü edilen duyuşsal empati, diğerlerinin sözel ve sözel olmayan mesajlarını anlama ve yorumlama becerileri olarak görülmektedir. Bu da duyuşsal duyarlık ve sosyal duyarlık kavramları ile benzerlikler göstermektedir.3

3 M. Engin Deniz, a.g.e. ,s.46–47

(16)

16 Marlowe, sosyal zekâ ile ilgili çalışmalarının sonunda çeşitli çalışmaları bütünleştirerek, dört alandan oluşan sosyal zekâ modeli geliştirmiştir:

1.Sosyal ilgi (başkalarına ilgi duymak), 2.Sosyal kendine yeterlik,

3.Empati becerileri(başkasını bilişsel ve duygusal olarak anlama yeteneği),

4.Sosyal performans becerileri ( gözlenebilir sosyal davranışlar).4

Cantor ve Kihlstrom tarafından geliştirilen "sosyal zekâ kuramı", sosyal zekâyı "zekâ" (intelligence) olarak değil, "zeki" (intelligent) kavramından yola çıkarak kişilik özelliği olarak ele alan bir kuramdır. Bundan dolayı, Cantor ve Kihlstrom sosyal zekânın ne olduğunu tanımlamamaktadırlar ama: "Problem çözme benzetmesiyle ifade edilirse, sosyal davranıştaki bireysel farklılıklar kişilerin gündelik hayat işlerini yorumlamalarındaki ve çözümlemelerindeki bireysel

(17)

17 farklılıkları yansıtır. Problemlerini formüle ederken, insanlar sosyal zekâlarının dağarcıklarından yararlanırlar. Sosyal zekânın düzeni ve içeriği kişiye özgü olan birçok şey içerir. Böylelikle, sosyal zekâ kişiliğin bilişsel temelini oluşturabilir" demektedirler ( Akt: Bacanlı,1999,s.10).5

Walker ve Foley, sosyal zekâ ve sosyal yeterlilik kavramlarının bilişsel ağırlıklı olarak şu tanımlarına yer vermektedir:

1.İnsanlarla ilgilenme yeteneği,

2.Fark edilir; anlatımsal ipuçlarında görüldüğü şekilde, başka kişilerin düşünce, duygu ve niyetlerini anlama yeteneği,

3.Bireylerin duygu, mizaç ve motivasyonlarını doğru bir şekilde yargılama yeteneği.6

Moss ve Hunt ise sosyal zekâyı; "İnsanlarla geçinme yeteneği" olarak tanımlamışlardır.7

5 Hasan Bacanlı, Sosyal Beceri Eğitimi, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara–1999, s.10

6 A.g.e. ,s.6; M. Engin Deniz, a.g.e. ,s.47–48 7 M. Engin Deniz, a.g.e. ,s.48

(18)

18 Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşıldığı gibi sosyal zekâ, bir insanın çevresindeki insanların duygularını, isteklerini ve ihtiyaçlarını anlama, ayırt etme ve karşılama kapasitesidir. Bu zekâ türü ile bir insanın diğer insanlardaki yüz ifadelerine, seslere ve mimiklere olan duyarlılığı ve diğer insanlardaki farklı özelliklerin farkına vararak onları en iyi şekilde analiz etme, yorumlama ve değerlendirme kabiliyetleri kastedilir. Sosyal zekâ alanında gelişmiş olan insanlar, genellikle başka insanların ilgilerini ve ihtiyaçlarını çok iyi algılayabilirler ve denilebilir ki insanların duygularını, düşüncelerini ve karakterlerini adeta yüzlerinden okurlar.8

Sosyal etkileşim, insan yaşamının vazgeçilmez bir parçasıdır. Yaşamını ilişkiler ağı içinde sürdüren insanın topluma uyumunda ve mutlu olmasında sosyal etkileşimin payı büyüktür. Çocuklar neyin kabul

8 Ahmet Saban, Öğrenme Öğretme Süreci Yeni Teori Ve Yaklaşımlar, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara–2004 (3.baskı), s.45–46

(19)

19 edilip, neyin reddedileceğini akranlarının kendisine verdiği tepkilerden öğrenirler.9

II. I. 2. Sosyal Yeterlilik

Sosyal beceri kavramına girmeden önce, sosyal yeterlik ya da yetkinlik (competence) terimine açıklık getirmek yararlı olacaktır. Literatürde sosyal yeterliğin ortak bir tanımına rastlamak güçtür. Farklı araştırmacıların getirdiği farklı tanımların bazıları şunlardır:

• Sosyal başarı,

• Farklı durumlarda amaçlanan sosyal amaçlara ulaşma,

• Uygun yollar kullanarak olumlu sonuçlar elde etme,

• Bireyin karşılaştığı sorunlarla baş etmedeki etkinliği,

• Başarılı sosyal işlevi yansıtan davranışlar,

9 Filiz Çetin, Aslıhan A. Bilbay, Deniz A. Kaymak,

Araştırmadan Uygulamaya Çocuklarda Sosyal Beceriler Grup Eğitimi, Epsilon Yayınları, İstanbul–2001,s.15

(20)

20 • Kültürel olarak kabul gören davranışları sergileme becerisi,

• Olumlu etkileşimi zaman içinde ve farklı durumlarda sürdürürken kişisel amaçları gerçekleştirme becerisi.10

Sosyal yeterlik kavramını sosyal beceriden ayırt etmek güçtür; bazen bu iki kavramın birbiri yerine kullanıldığı, yani aralarında ayrım gözetilmediği görülmektedir. Temelde yatan mantık, " kişinin sosyal becerisi varsa, sosyal açıdan yeterlidir" düşüncesidir.11

Cavel, sosyal yeterliği üç boyutlu bir yapı olarak ele almıştır:

• Sosyal uyum, • Sosyal performans, • Sosyal beceri,

olarak adlandırmıştır. Görüldüğü gibi, sosyal beceri, sosyal yeterliğin bir alt boyutu olarak yer almaktadır.12

10 A.g.e. ,s.27–28

11 M. Engin Deniz, a.g.e. , s.53 12 A.g.e. ,s.53

(21)

21 Akkök’ün aktardığına göre sosyal becerilerin gelişmesi "sosyal yeterlik" olarak düşündüğümüz gelişmelerle içiçedir. Bunlar:

• Kendini ifade etme, kendine güven, • Arkadaşlarca kabul görme,

• Aile fertleri ve diğer önemli bireylerce kabul görme,

• Sosyal bağımsızlık,

• Destekleyici sosyal çevre olarak özetlenmektedir.13

Stepherd ise sosyal yeterliği üç alt yapıdan oluşan bir bütün olarak ele almaktadır. Bu yapılar:

• Sosyal etkileşim sürecinde gözlenebilir davranış,

• Sosyal etkileşimde bilişsel tepkiler, • Sosyal rol ve ilişki sürdürme yeteneği’dir.

13Füsun Akkök, İlköğretimde Sosyal Becerilerin Geliştirilmesi (Öğretmen El Kitabı), Özgür yayınları, İstanbul–1999, s.20

(22)

22 Bu kavramsallaştırma da sosyal yeterlik ve sosyal beceriler aynı anlamda ele alınmıştır.14

Sosyal beceriyle ilgili tanımlar incelendiğinde genel olarak sosyal beceri; sözel ve sözel olmayan davranışları içeren, uygun davranışı başlatmak, sürdürmek ve uygun tepkilerde bulunmak, başkalarından olumlu tepkiler getirecek ve olumsuz tepkilerin gelmesini önleyecek, öğrenilebilir davranışlar olarak tanımlanabilir. Sosyal yeterlik ise sosyal beceriyi de kapsayan daha genel bir kavram olarak düşünülse de bu iki kavramı birbirinden ayırmak güç gibi gözükmektedir.15

II. I. 3. Sosyal Beceri

Sosyal beceri için de birçok farklı tanım getirilmiştir. Bunlardan en sık kullanılanı, sosyal yeterliğin "belli bir ortamda toplumsal olarak kabul görecek ve hem kişinin kendisi, hem de karşısındaki için yararlı olacak şekilde davranabilme becerisi" olduğudur. Bu tanımda üzerinde durulan nokta,

14M: Engin Deniz, a.g.e. ,s.53 15 A.g.e. ,s.54

(23)

23 kişilerin sağladığı karşılıklı yarardır. Yapılan bir başka tanımda ise çevreye uyum ve uygun iletişim yolları kullanarak başkalarıyla yaşanabilecek sözel ya da sözsüz çatışmalarla başa çıkabilme becerisi vurgulanır.16

İnsanlar sosyal bir varlık olduğu için diğerleriyle beraber yaşama eğilimindedir. Bir arada yaşamanın gereği olarak birbirleriyle etkileşim kurmak ve topluma uyum sağlamak durumundadırlar. Topluma sağlıklı bir uyum yapabilme için bireylerin birbirlerine duygularını, düşüncelerini, isteklerini, iletebilmeleri önemlidir. Bazı bireyler için duygu, düşünce ve isteklerini ifade etmek, başlatmak ve sürdürmek kolay olurken bazı bireyler bu konuda güçlükler yaşamaktadır. İnsanlar sosyal beceriler olarak tanımlanan beceriler sayesinde birbirleriyle iletişim kurarlar. Bu yüzden sosyal beceriler toplumsal bir varlık olan insanın en önemli becerilerindendir. İnsanlar bu beceriler sayesinde bir arada yaşarlar. Toplumsal düzen insanların sosyal becerileri

(24)

24 sayesinde işler. Toplumsal düzeni korumasının yanısıra, insanların ruh sağlığı, onların diğer insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmasına bağlıdır. Sosyal beceriler; kişiler arası bir nitelik taşır, iletişim ve etkileşim sürdürmeye yöneliktir, tekrarlanabilir ve belirlenebilir. Kişiler arası ilişkileri başlatma, sürdürme ve uygun bir şekilde bitirme becerileri sosyal beceriler kapsamında değerlendirilmektedir. Duygu ve düşüncelerini açıkça söyleyememek, yaşıtlarıyla ya da mevki olarak kendinden büyüklerle rahat konuşamamak, arkadaş edinememek, gruplara girememek iletişim sorunları arasında yer alır. İletişim becerileri yeterli olan bireyler duygu, düşünce ve isteklerini karşı tarafa rahatlıkla aktarabilmektedir. Aynı zamanda başkalarının haklarına sahip çıkarken kendi haklarını da savunabilme becerisine sahiptir.17

Birey için, başkalarının olumlu tepkiler vermesine yol açabilecek ve olumsuz tepkileri önleyebilecek becerilere sahip olmak önemlidir. İnsan, başkalarıyla

17 Fatma Uzamaz , “Ergenlerde Sosyal Becerileri

Değerlendirme Yöntemleri”,Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, C.6, Sayı 6, s.49–58

(25)

25 etkileşimi mümkün kılacak sosyal açıdan kabul edilebilir olan davranışlara sahip olmak ister. Bu beceriler genel olarak sosyal beceri olarak adlandırılmaktadır. Ancak sosyal becerileri oluşturan bileşenlerin neler olduğu konusunda ortak bir anlayış yoktur.18 Sosyal beceriler insanın yaşamında önemli bir role sahiptir. Çünkü diğer insanlarla iletişimde bulunmayı kolaylaştırıcı ve önemli bir özelliktir.

Sosyal becerilerin anlamı üzerinde yıllardan beri çok şeyler söylenmiş ve sosyal becerilerin çeşitli tanımları yapılmıştır. Günümüzde bile sosyal beceriler birçok kişiye ayrı ayrı anlamlar vermektedir. Sosyal becerilerin anlamı hakkındaki anlatımların her birinde, kuşkusuz, bir gerçek payı vardır. Ancak, bunlardan hiçbirinin henüz tek başına sosyal beceriler kavramını bütünü ile kapsayacak genişlikte ve yeterlikte olduğunu söylemek zordur.19

Sosyal becerilerin anlamı üzerindeki tartışmaları zenginleştirmek, tanımların ortak yanlarını görmek ve

18 Galip Yüksel, a.g.e. ,s.2

(26)

26 bu şekilde bazı genellemelere gitmek amacı ile bazı sosyal beceri tanımları aşağıda verilmiştir:

Sosyal beceriler, kişiler arası ilişkilerde, kişinin kendisi dâhil insanların duygu, düşünce ve davranışlarını anlama ve bu anlayışa uygun davranma yeteneğidir,

Sosyal beceriler, hedefe yönelik, duruma özgü, öğrenilebilir ve bireyin kontrolü altındaki davranışlardır. Bu davranışlar: (1) hedefe yönelik, (2) özel hedeflere ulaştırıcı, (3) duruma uygun, (4) tanımlanabilir davranış ünitesi, (5) öğrenilebilir ve (6) bireyin bilişsel kontrolü altında olan davranışlardır.20

Sosyal beceri kavramıyla ilgili olarak literatürde pek çok tanıma rastlanmaktadır. Bu tanımların içerik olarak birbirine yakın olduğu görülmektedir. Sosyal beceri kavramıyla ilgili bazı tanımlar burada incelenmiştir. Sosyal beceriler, öğrenilmiş davranışlar olarak ele alınmaktadır. Sosyal beceri tanımlarının çoğundaki ortak noktaları şu şekilde belirtmektedirler:

20 Galip Yüksel, a.g.e. ,s.3

(27)

27 1. Başkalarından olumlu tepkiler getirecek ve olumsuz tepkilerin gelmesini engelleyecek, başkalarıyla etkileşimi mümkün kılacak, sosyal olarak kabul edilebilir olan öğrenilmiş davranışlar olarak sosyal beceriler,

2. Çevrede etki bırakan, hedefe yönelik davranışlar olarak sosyal beceriler,

3. Duruma özgü ve sosyal içeriğe göre değişen sosyal beceriler,

4. Hem belirli gözlenebilir davranışlar, hem de gözlenemeyen bilişsel ve duyuşsal öğeler içeren davranışlar olarak sosyal becerilerdir.21

Jenson, Sloane ve Young, sosyal becerilerle ilgili tanımları şöyle sıralamaktadır:

1. Çocukların, kişiler arası bağlamda diğer bireylerin tepkilerini etkiledikleri sözel ve sözel olmayan davranışlar repertuarı. Çocukların başkalarını incitmeden istenir sonuçlar elde etmek ve istenmeyenlerden kaçma ya da kaçınmada başarılı

(28)

28 oldukları ölçü, onların sosyal açıdan becerikli olduklarının düşünüldüğü ölçüdür.

2. Belli bir durumda, etkili olan veya etkileşim için olumlu etkiler üretme, sürdürme veya artırma ihtimalini yükselten tepkiler.

3. Belli bir sosyal bağlamda, sosyal açıdan öncelikli, başkalarına yararlı olacak şekilde etkileşim kurma yeteneği,

4. Bireylerin kişiler arası durumlarda çevrelerinden pekiştireç elde etmek veya var olan pekiştireci sürdürmek için kullandıkları belirlenebilir öğrenilmiş davranışlar.

5. Bireyin okul, ev ve iş yaşamında başkalarıyla başarılı bir şekilde etkileşimde bulunma yeteneği.22

Yukarıda vermiş olduğumuz tanımlar herhangi bir ölçüte göre verilmiş tanımlar değildir. Bu tanımları sayfalar dolacak şekilde çoğaltmak mümkündür. Tanımların çoğunda ortak bazı sözcükler kullanılmıştır.

22 Galip Yüksel, a.g.e. ,s.3–4

(29)

29 Michelson birçok sosyal beceri tanımını birleştirerek sosyal beceride yedi öğe bulunduğunu ileri sürmüştür:

1.Sosyal beceriler öncelikle öğrenmeyle kazanılır, 2.Sosyal beceriler sözel ve sözel olmayan özel davranışları kapsar,

3.Sosyal beceriler hem etkili hem de uygun davranışı başlatma ve cevaplar gerektirir,

4.Sosyal beceriler doğal olarak etkileşimseldir ve etkili ve uygun tepkide bulunmayı gerektirirler,

5.Sosyal beceriler sosyal desteği artırır,

6.Sosyal beceri başarısı, katılımcılar ve ortaya çıktığı ortamların özelliklerinden etkilenir. Diğerlerinin yaşı, cinsiyeti, prestiji ve sosyal statüsü gibi faktörler bireyin sosyal başarısını etkiler,

7.Sosyal başarıdaki yetersizlik ve davranışlardaki aşırılılıklar müdahale için açığa çıkarılıp belirlenebilir.23

(30)

30 Sosyal becerilerin anlamı üzerinde daha önce yapılan genellemeleri geçerli sayarak şöyle bir tanım yapılabilir: Sosyal beceriler, kişiler arası ilişkilerde sosyal bilgiyi alma, çözümleme ve uygun tepkilerde bulunma, hedefe yönelik ve sosyal bağlama göre değişen; hem gözlenebilen hem de gözlenemeyen bilişsel ve duyuşsal öğeleri içeren ve öğrenilebilir davranışlardır.24

Riggio sosyal beceriyi altı alt boyutta açıklamıştır:

a.Duyuşsal Anlatımcılık(Emotional Expressivity) Duyuşsal anlatımcılık bireyin sözel olmayan iletişim becerilerini, özellikle duyuşsal mesajları gönderme becerilerini ölçer. Bu yapı ayrıca bireylerarası etkileşim de eğilimlerin sözel olmayan anlatım yönünü ve duyuşsal durumları tam olarak ifade becerisidir. Duyuşsal anlatımcı birey, canlı ve neşelidir bu becerileri ile diğer insanları etkileyebilirler.

24 Galip Yüksel, a.g.e. ,s.5

(31)

31 Örnek: “Sıklıkla yüksek sesle gülerim”

b. Duyuşsal Duyarlık (Emotional Sensitivity) Duyuşsal duyarlık başkalarının sözel olmayan iletişimlerini alma ve yorumlama becerileridir. Duyuşsal yönden duyarlı bireyler, başka bireylerin duyuşsal imalarını doğru ve tam olarak yorumlarlar.

Örnek: “İnsanları neyin mutlu ettiğini bilmekle ilgiliyim”

c. Duyuşsal Kontrol (Emotional Control)

Duyuşsal kontrol bireylerin duyuşsal ve sözel olmayan tepkilerini düzenleme ve kontrol becerileridir. Bu yapı ayrıca, belli başlı duyguları yetenekle birleştirme ve bu duyguları bir maske altında gizleme becerilerini kapsar.

Örnek: “Gerçek duygularımı herhangi birisinden saklayabilirim”

d.Sosyal Anlatımcılık (Social Expressivity)

Sosyal anlatımcılık sözel anlatımcılığı ve bireylerin birbirleriyle sosyal iletişim kurma ve

(32)

32 iletişime katılma becerileridir. Yani sosyal yakınlaşmadaki becerilerdir. Sosyal anlatımcı birey, cana yakın, sosyal ya da herhangi bir konuda sohbeti başlatma ve yönlendirme becerilerine sahiptirler.

Örnek: “Genellikle diyalogları ilk başlatan ben olurum”

e. Sosyal DuyarIık(Social Sensitivity)

Sosyal duyarlık başkalarının sözel iletişimlerini yorumlama becerileridir. Sosyal duyarlı bireyler, sosyal davranışlarını sergilerken sosyal normlara özen gösterirler ve ortama uygun hareket etme bilincindedirler.

Örnek: “Çevremdeki karamsar ruha sahip olanlardan büyük ölçüde etkilenirim”

f. Sosyal Kontrol (Social Control)

Sosyal kontrol, sosyal rol oynama ve bireyin sosyal olarak kendini ortaya koyma becerileridir. Sosyal kontrol becerisi gelişmiş bireyler, herhangi bir sosyal durumda ortama uygun hareket eden,

(33)

33 kendinden emin ve sosyal durumlara kolayca ayak uydurabilen bireylerdir.

Örnek: “Her türlü insanla rahat ederim”25

Akkök ise bu becerileri şu şekilde sınıflandırmaktadır: 26

1-İlişkiyi başlatma ve sürdürme becerileri -Dinleme -Konuşmayı başlatma -Konuşmayı sürdürme -Soru sorma

-Teşekkür etme -Başkalarını tanıtma -İltifat etme -Yardım isteme -Bir gruba katılma -Yönerge verme -Yönergelere uyma -Özür dileme -İkna etme

2-Grupla bir işi yürütme becerileri -Grupta iş bölümüne uyma

-Grupta sorumluluğunu yerine getirme

25 M. Engin Deniz, a.g.e. , s.51–52; Galip Yüksel, a.g.e. , s.9–12 26 Füsun Akkök, a.g.e., s.22-24

(34)

34 -Başkalarının görüşlerini anlamaya çalışma

3-Duygulara yönelik beceriler -Kendi duygularını anlama -Duygularını ifade etme -Korku ile başa çıkma -Kendini ödüllendirme

-Başkalarının duygularını anlama -Karşı tarafın kızgınlığı ile başa çıkma

4-Saldırgan davranışlar ile başa çıkmaya yönelik beceriler

-İzin isteme -Paylaşma

-Başkalarına yardım etme -Uzlaşma

-Kızgınlığı kontrol etme -Hakkını koruma,savunma

(35)

35 -Alay etme ile başa çıkma

-Kavgalardan uzak durma

5-Stres durumuyla başa çıkma becerileri -Başarısız olunan bir durumla başa çıkma -Grup baskısıyla başa çıkma

-Utanılan bir durumla başa çıkma -Yalnız bırakılma ile başa çıkma 6-Plan ve problem çözme becerileri -Ne yapacağına karar verme

-Amaç oluşturma -Bilgi toplama -Karar verme

-Problemin(sorunun) nedenlerini arama -Bir işe yoğunlaşma.

Tüm bu becerilerin geliştirilmesi çabalarının te-melinde sosyal davranışlarını geliştirebilmek ve öğ-rencilerimizi uygun davrandıklarında desteklemek bulunmaktadır. Sosyal becerilerin tesadüfî öğrenme ve

(36)

36 bilişsel olgunlukla gelişmesi beklenir. Öğrencilerimizin tüm okul yaşamı boyunca bu becerilerin gelişmesi, pekişmesi ve değişik ortamlara genellenebilmesi için de çaba sarf etmeliyiz.27

II. I. 3. A. Sosyal Beceri Eksikliği

Sosyal becerilerdeki yetersizliğin sonuçları üzerinde yapılan araştırmalar düşük sosyal becerilerin çocuklukta yaşanan zorluklar ve ileri yaşlarda yaşanabilecek uyumsuzluklarla ilişkili olduğunu ortaya çıkarmıştır. Akran ilişkileri zayıf ve yetersiz olan çocuklar, psikolojik, davranışsal ve sosyal alanlarda yaşamlarının sonraki döneminde rahatsızlıklar yaşama eğilimindedirler. Bunlar arasında okul başarısızlığı, şiddet, psikopatoloji ve suça eğilim sayılabilir. Aslında, yetersiz sosyal beceri ile yaşanan zorlukların nedensel bir ilişki içinde mi olduğu yoksa bu iki olgunun birlikte mi ortaya çıktığı konusunu irdeleyen deneysel bir araştırma bulgusu yoktur. Ancak, ilişkinin doğası ne olursa olsun, ilgili literatürden anlaşılan, sosyal becerilerin ve akran

(37)

37 ilişkilerinin çocuk gelişimi üzerinde oldukça güçlü etkisinin olduğudur.28

Sosyal beceriler ile olumsuz bulgular arasındaki ilişkiyi araştırma amacıyla az ve çok arkadaşı olan yuva çocuklarını karşılaştırılmıştır. Sonuçlar, az arkadaşı olan çocuklara kıyasla, daha çok arkadaşı olan ve bunları sürdürebilen yuva çocuklarının okulun ilk birkaç ayında, okula yönelik daha olumlu tutumlar geliştirdiklerini göstermiştir. Aynı araştırmada, akran-ları tarafından reddedilen çocukakran-ların okul hakkında olumsuz algılama, okulu reddetme ve yıl boyunca süren akademik başarı düşüklüğü gibi riskli yaşantılara girdikleri ortaya çıkmıştır. Ergenlik öncesindeki çocukların akran ilişkilerini 7 yıl boyunca izleyen uzun dönemli bir başka çalışma ise, akranlarına karşı saldırgan olan ve reddedilen çocukların, ergenlikte suça eğilimli olduklarını, sınıfta kalma ya da okulu bırakma gibi sorunlar yaşadıklarını ortaya koymuştur.29

28 Filiz Çetin vd. ,a.g.e. , s.29-30 29 A.g.e. , s.30

(38)

38 Bireylerin yeterli sosyal becerileri kazanmaması, kişilerarası ilişkilerinde ve çevreye uyum sağlamada başarısızlıklara yol açabilir. Bu durum aslında bir sosyal beceri yetersizliğidir.

Sosyal beceri yetersizliği tek bir nedenden kaynaklanabileceği gibi birden fazla nedenin birleşiminden de kaynaklanabilir. Bu nedenler; yetersiz sosyal bilgi, yetersiz uygulama ve geri iletim, uygun sosyal davranışları öğrenmek ya da göstermek için uyarıcı ve olanakların olmayışı uygun sosyal davranışların pekiştirilmeyişi, uygun sosyal davranışların kazanılmasını ya da gösterilmesini engelleyen problemli davranışların varlığını içermektedir. Gresham, sosyal beceri eksikliğini iki şekilde açıklamıştır. Sosyal beceri kazanılmayabilir ya da kazanılan beceri sergilenmeyebilir. Sosyal becerilerin kazanılamaması ve sergilenememesindeki güçlük farklı nedenlere bağlı olabilir. Bu nedenler göz önüne alınarak sosyal beceri eksikliği olan bireylere

(39)

39 öğrenilebilir olarak görülen sosyal beceri, eğitim yoluyla kazandırılabilir.30

II. I. 3. B. Sosyal Beceri Eğitimi

Çocuklar sürekli bir gelişim ve değişim içindedirler. Öğretmenler de okul ortamı içinde onların çok değişik alanlardaki (kişisel, sosyal, duygusal ve akademik) gelişimlerini desteklemek için birincil role sahip kişilerdir. Çocuklarla etkileşimleri çok yoğun olan öğretmenler onların akademik becerileri kadar kişisel ve sosyal becerilerini de geliştirmek temel amacı olmalıdır. Çocuklar bir sosyal beceriyi çeşitli nedenlerle öğrenememiş olabilirler; bunlardan biri, çocuğun bir beceriyi, davranışı göstermekten korkması veya kaygı duyarak yapmaması olabilir. Diğer bir neden ise, çocuğun o beceriyi öğrenmek için yeterince fırsata sahip olamaması olabilir. Öğretmenler, öğrencilerin bu becerileri geliştirebilmeleri için onları yeterince bilgilendirmeli ve okul ortamını bu becerilerin denenip geliştirilebileceği en uygun ortam olarak değerlendirmelidir.31

30 M. Engin Deniz, a.g.e. ,s.54–55 31 Füsun Akkök, a.g.e., s.20-21

(40)

40 Yetersiz akran ilişkilerinin ve sosyal beceri eksikliğinin yaygınlığına ilişkin gözlemler, sosyal ilişki becerilerini öğretmek üzere eğitim programlarının hazırlanması gereğini doğurmuştur. Sosyal beceri eğitiminin altında yatan temel varsayım, kişilerin uygun sosyal davranışları gösterememe nedeninin bu becerileri bilmemeleri olduğudur. Bu görüşe göre, sosyal beceri eğitimini alan kişilere farklı seçeneklerin, değişik davranış biçimlerinin sunulması ve bunların sonuçlarını görme fırsatının sağlanması gerekir.32

Sosyal beceri eğitiminin kavramsal temeli sosyal öğrenme kuramına dayanır. Kullanılan eğitim tekniklerinde de bu kuramsal yaklaşım temel alınır. Bu yaklaşımın dayandığı düşünceye göre çevreye uyum sağlamayı kolaylaştıran tepkilerin pek çoğu öğrenilmiş davranışlardır. Bu davranışlar çevreyi gözleyerek edinilir ve çevre tarafından pekiştirildikçe sürdürülürler. Bilişsel-davranışçı teknikleri içeren sosyal beceri eğitimi programlan doğrudan konuya

(41)

41 odaklı ve daha etkilidir. Bilişsel teknikler sorun çözmeyi ve öz-denetim eğitimini kapsarken; davranışçı teknikler tartışma, örnek olma, canlandırma, geribildirim ve ev etkinliği gibi yöntemleri içerir.33

Bierman'ın yaptığı literatür taramasında, sosyal beceri eğitimlerindeki değişim süreciyle ilgili şu çıkarımlar öne sürülmüştür (Akt: Çetin vd., 2001):

• Popüler olmayan çocuklar çevrelerinden olumlu tepkiler almalarını sağlayacak becerilerden yoksundurlar.

• Bu becerilerin eğitimi sonucunda sosyal açıdan kabul gören yeni davranışlar kazanılır.

• Kazanılan uygun sosyal davranışlar çevreden olumlu tepki aldığından akranlar tarafından kabul edilme fırsatını sağlarlar.34

Akranlar tarafından kabul görmüş olan yeni davranışlar giderek daha fazla benimsenir ve kişinin

33 A.g.e. , s.31

(42)

42 yaşamına yerleşmeye başlar, yani öğrenilmiş davranış kişinin doğal davranışlarına kazandırılmış olur.

II. I. 3. C. Sosyal Becerilerin Ölçülmesi

Sosyal beceriler yönünden bireysel farklılıkları ölçme girişiminin kökleri Thorndike ve diğerlerinin sosyal zekâ ile ilgili olan çalışmalarına kadar dayanmaktadır. O günden günümüze kadar çeşitli faktörlerin etkisiyle sosyal becerilerin ölçümüne gerek duyulmuştur. Sosyal becerilerin bireylere kazandırılması amacıyla çeşitli sosyal beceri eğitim programlan geliştirilip uygulamaları yapılmaktadır. Yapılan bu uygulamalardaki etkililiği saptamak ama-cıyla, klinik psikologlar, sosyal becerileri ölçmek için çeşitli yöntemler geliştirmişlerdir. Sosyal becerilerin ölçümü sosyal beceri eğitim programlarının temel unsurudur.35

Sosyal becerilerin gelişimi, ölçümü üzerinde yapılan çok yönlü araştırmalar bulunmaktadır. Bu çabalar global sosyal becerileri esas alan, temel sosyal beceri unsurlarını ölçmek ve değerlendirmek üzere

(43)

43 genel bir çerçeve geliştirmeyi hedefleyen girişimlerdendir. Temel sosyal iletişim becerileri üç grupta toplanmıştır. Bunlar kişiler arası iletişimi kurmadaki (1) mesajı gönderme, (2) mesajı alma ve (3) düzenleme ya da kontrol becerisidir. Bu üç iletişim öğesi sözel ya da sözel olmayan şekilde ger-çekleşebilir. Bireyler her zaman sahip oldukları becerilerin farkında değildir. Bu nedenle bu becerilerin ölçümünde bireylerin kendi sosyal becerilerini ortaya koyabilme özelliklerini geliştiren faktörlerin dikkate alınması gerekir. Bu durum, sosyal becerilerin ölçümünü güçleştiren bir faktör olmasına rağmen adı geçen becerilerin ölçülmesi için türlü teknikler ve ölçekler geliştirilmiştir. Sorias (1986), sosyal becerilerin ölçümünde soru envanterleri, davranışın doğrudan ölçümü ve sosyal etkileşim sırasında yapılan fizyolojik ölçümlerin kullanılmakta olduğunu belirtmiştir. Mc Fail, sosyal becerileri değerlendirmede kullanılan dört yöntemin olduğunu belirtmektedir. Bunlar; (1) Kâğıt kalemle kendini değerlendirme, (2) davranışa göre rol oynama testi, (3)

(44)

44 yan doğal performansın gözlenmesi ve (4) başkalarının gözlemlemesi.36

Temel sosyal becerileri ölçmek amacıyla hazırlanmış bir araç Sosyal Beceri Envanteri’dir. Küçük çapta olmasına rağmen geniş kapsamlı bir ölçü aracıdır. Sosyal becerileri altı ayrı alanda ölçmektedir. Ayrıca, sosyal becerilerin tümünü kapsayan global sosyal beceri seviyesini toplam olarak hesaplamaktadır. Sosyal Beceri Envanteri (SBE) 1986 yılında Riggio tarafından geliştirilmiş ve 1989 yılında yeniden revize edilerek bugünkü şeklini almış bir ölçme aracıdır. Sosyal Beceri Envanteri temel sosyal becerileri ölçmek amacıyla küçük çapta hazırlanmış 90 maddelik kendini tanımlama (self-report) türünden bir araçtır. Küçük çapta olmasına rağmen geniş kapsamlı bir ölçme aracıdır. Başlangıçta kişilik ve sosyal psikoloji araştırmaları için geliştirilmiştir. Sosyal Beceri Envanteri sosyal becerileri altı ayrı alanda ölçmektedir. Ayrıca, sosyal becerilerin tümünü kapsayan global sosyal beceri seviyesini toplam olarak

(45)

45 hesaplamaktadır. Sözü edilen altı ayrı sosyal beceri alanı araştırmanın önceki bölümlerinde açıklanmış idi.

Bacanlı (1999) sosyal becerilerin ölçümünde kullanılan teknikleri genel olarak dört grupta toplamaktadır:

Davranışsal görüşme: Bireysel görüşme. Bu yolla kişinin geçmişi hakkında bilgi edinilmesi söz konusudur. Bu teknikte, bireyin davranışları ayrıntılı bir şekilde incelenir. İncelemenin konusu her defasında tek bir birey olduğu için, genişliğine değil, derinliğine bilgi toplanır.

Kendi kendini rapor ölçümleri: Kişinin kendini rapor ettiği ölçümlerdir. Yaygın olarak kullanılan tekniktir, çünkü uygulaması, cevaplandırılması ve değerlendirilmesi kolaydır. Sosyal Beceri Envanteri "kendini tanımlama" türünden bir ölçektir.

Davranışsal gözlem: Bu yöntem, uzman, öğretmen, ya da ana baba gibi bireyi çeşitli ortam ve durumlarda gözlemleyebilen kişilerin, kişi hakkındaki rapor ve yargılarını ifade eder. Kendi kendini rapor

(46)

46 türünde kişi kendi kendisini rapor ederken, davranışsal gözlemde kişiyi başkaları rapor eder.

Diğer teknikler: Bu grup yapılandırılamayan tekniklerdir. İlk akla geleni sosyometridir. Bu teknik uygulanarak bireyin sosyal davranışları ve bunun çevrede bıraktığı etki saptanabilir.37

Görüldüğü gibi sosyal beceri ve sosyal yeterliliğin kişisel (kendini gerçekleştirme) ve toplumsal bakımdan (iletişim kurabilme ve üretken olma) önemi ortadadır. Çocukların yetişmesinde oldukça önemli olan sosyalleşme, onların ilerideki hayatında özgür irade, yaratıcı güç ve uzlaşmacı birey olmasında son derece önemlidir. Ayrıca kazanılan sosyal beceriler öğrenciyi ilim ve sanatta üretken ve yaratıcı zekâsını kullanan bireyler yapacaktır. Ancak bunun gerçekleşmesinde öğrencinin kendisini fark etmesi ve kendisini değerli hissetmesi gerekmektedir.

Eğitimin nihai hedefi olan bireyin kendini gerçekleştirmesi açısından da sosyal yeterlilik önemlidir. “Kendini gerçekleştiren bireyler, psikolojik

(47)

47 sağlığı yerinde olan çağdaş insanda bulunması gereken özelliklere sahiptir. Yeterli bir kişiliğe sahip, verimli, gerçekçi bir ben kavramına sahip, kim olacağı konusunda tutarlı, kendi ve başkaları hakkında iyi düşüncelere sahip, insan değerlerine saygılı, onları benimseyici ve geliştirici, zamanı iyi kullanıp, geçmişten çok geleceğe yönelik, yaratıcı, kendine saygılı, kendini kabul eden, duygularını açıklayan değişmeye ve yeni yaşantılara açık değişmekte olan bir dünyanın değişmekte olan bir parçasıdır.”38

Tüm bu özelliklerden de anlaşılacağı üzere Bireylerin kişiliğinde barındırdığı özelliklerini (potansiyeli) açığa çıkarıp yerli yerinde kullanabilmesi bakımından sosyal yeterlilik ön plana çıkmaktadır.

Kendine güvenen çocuk sosyal becerileri öğrenme ve kullanmada zorlanmayacaktır. Bu becerileri kazanıp sosyal yeterliliğe ulaşan çocuk kendini gerçekleştirmede önemli bir mesafe kat etmiş olacaktır. Bu noktada önemli meselelerden birisi de

38 Editör: Gürhan Can, Psikolojik Danışma ve Rehberlik, PegemA Yayıncılık(3. Baskı), Ankara–2003, s. 7

(48)

48 özgüvendir. Özgüven kazanımı ise incelediğimiz etkinlik ve gezilerde daha rahat edinilmektedir.

II. I. 3. D. Sosyal Beceri İle İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar

Stake ve Arkadaşları (1983), genç kızlara kendilerine güvenlerini arttırmak amacıyla sosyal beceri eğitimi programı uygulamıştır. Araştırma sonucunda uygulanan sosyal beceri eğitimi programı genç kızların kendine güvenlerini önemli düzeyde arttırdığı görülmüştür.39

Riggio ve arkadaşları (1990) tarafından sosyal beceri ile benlik saygısı arasındaki ilişki incelenmiştir. Sosyal beceriye sahip olan bireyin etkili sosyal etkileşimde bulunacağı varsayılır. Sosyal ortamlar arasındaki bu ustalıkları onların sosyal benlik saygılarını, yani, sosyal olarak kendi hakkındaki olumlu düşüncelerini arttırır. Yapılan araştırmada, sosyal beceri yada yeterliliği çok boyutlu bir yapı

39 Jayne E. Stake, “The effects of assertive training on the performance self-esteem of adolescent girl”, Journal of Youth and Adolescence, volume 12, number 5, page 435–442, October-1983

(49)

49 olarak ölçen sosyal beceri envanteri puanlan ile benlik saygısı, sosyal kaygı, denetim odağı, yalnızlık ve psikolojik yönden iyi olma arasındaki ilişkiye bakılmıştır. 121 üniversite öğrencisi bu yapıları ölçen araçları doldurmuştur. Analiz sonuçlarında görülmüştür ki sosyal beceri puanı ile Janis-Field Benlik saygısı puanı arasında. 57, Coopersmith Benlik saygısı Envanter puanı ile etkileşim kaygısı puanı arasında -.52, Kalabalık Kaygı Envanteri puanı arasında -.51, UCLA Yalnızlık Envanteri puanı arasında -.28 korelasyon katsayıları bulunmuştur. Sosyal beceri puanı benlik saygısı puanı İle olumlu ilişki gösterirken, sosyal kaygı ve yalnızlık olumsuz ilişki göstermiştir (Akt: Deniz, 2002).40

Riggio (1999), kardeşi olan ve kardeşi olmayan yetişkinler arasında kişilik ve sosyal beceri farklılıklarını belirlemek amacıyla 197 denek üzerinde bir araştırma yapmıştır. 197 denekten 146 sı (59 erkek, 87 kız) bir yada daha fazla kardeşe sahip iken 51 deneğin (25 erkek, 26 kız) ise kardeşi yoktur.

(50)

50 Araştırma sonuçlarına göre; kardeşli ve kardeşsiz yetişkinlerin sosyal becerileri arasında anlamlı bir farklılığın olmadığı görülmüştür.41

II. I. 3. D. Sosyal Beceri İle İlgili Türkiye'de Yapılan Araştırmalar

Aydın (1985), 4. Sınıf ve 5. Sınıflara devam eden 472 öğrenci üzerinde yaptığı araştırmada çocuklarda öğrenilmiş çaresizliğe özgü yükleme biçimi ile arkadaşlar arasındaki ilişkilerde başarısızlık arasında bir bağıntının bulunup bulunmadığını incelemiştir. Bunun yanında aynı araştırmada öğrenilmiş çaresizliğe özgü yükleme biçimini ortadan kaldırmada ve arkadaş ilişkilerin de başarıyı arttırmada sosyal beceri ve sosyal başarı eğitimlerinin hangisinin daha etkili olduğu incelenmiştir. Araştırma sonucuna göre, sosyal beceri eğitimi Öğrenilmiş çaresizliğe özgü yükleme biçimini ortadan kaldırmada ve arkadaş ilişkilerinde başarının

41 Heidi R. Riggio, “Personality and social skill diffences between adults with and without siblings”, Journal of

Psychology Inter disciplinary Applied , volume 133, number 5, page 514-521, September-1999

(51)

51

artmasında, sosyal başarı eğitiminden daha etkili olduğu bulunmuştur. (Akt: Deniz, 2002).42

Yüksel (1997)'de yaptığı araştırmada, üniversite öğrencilerine verilen sosyal beceri eğitiminin, onların sosyal beceri düzeylerine etkili olup olamayacağını belirlemek amacıyla Gazi Eğitim Fakültesi'ne bağlı beş bölümde okuyan öğrencilerden sıralamada sosyal beceri puanı düşük 66 gönüllü öğrenci üzerinde bir araştırma yapmıştır. Araştırma sonucunda; sosyal beceri eğitimi programına katılan üniversite öğrencilerinin genel olarak sosyal beceri düzeyleri, bu programa katılmayan öğrencilerin sosyal beceri düzeylerine göre daha yüksek bulunmuştur. Sosyal becerinin bir alt boyutu olarak duyusal duyarlık düzeyleri üzerinde de sosyal beceri eğitiminin olumlu bir etkisi görülürken; sosyal becerilerin diğer alt boyutlarından olan duyuşsal anlatımcılık, duyuşsal kontrol, sosyal anlatımcılık, sosyal duyarlık ve sosyal kontrol düzeyleri lehinde olumlu gelişmelerin sağlanamadığı görülmüştür.43

42 M. Engin Deniz, a.g.e.,s.56

43 Galip Yüksel, Sosyal Beceri Eğitiminin Sosyal Beceri Düzeyine Etkisi, (Yayınlanmamış Doktora Tezi) Ankara: Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 1997

(52)

52

Şahin (1999), yurt dışı yaşantısı geçiren ve geçilmeyen Anadolu Lisesi öğrencilerinin sosyal beceri düzeyleri her iki gruba özgü değişkenlere göre karşılaştırılmalı olarak incelenmiştir. Araştırma sonucunda yurt dışı yaşantısı geçiren grup, bu yaşantıyı geçirmeyen gruba göre sosyal beceri düzeyi daha yüksek bulunmuştur.44

Altınoğlu- Dikmeer (1999), sosyal içe dönük olan ergenlere grupla sosyal beceri eğitimi uygulamasının onların içe dönüklük düzeylerini azaltıp azaltmayacağını incelemiştir. Araştırma sonucunda; sosyal beceri eğitiminin, gruba katılan ergenlerin sosyal içe dönüklük düzeylerinde anlamlı bîr azalma sağladığı görülmüştür.45

Hamarta (2000) üniversite öğrencilerinin yalnızlık ve sosyal beceri düzeylerini öğrencilerin özlük nitelikleri açısından incelediği araştırmasında; bölüm değişkeni öğrencilerin sosyal beceri düzeyleri üzerinde etkili

44 Cengiz Şahin, Yut Dışı Yaşantısı Geçiren ve Geçirmeyen Anadolu Lisesi Öğrencilerinin Sosyal Beceri Düzeyleri,

(Yayınlanmamış Doktora Tezi) Ankara: Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 1999

45 Deniz İlkiz Altınoğlu-Dikmeer, Sosyal Beceri Eğitiminin Sosyal İçe Dönük Ergenlerinin İçedönüklük Düzeylerine Etkisi, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi) Ankara: Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1997

(53)

53

olurken, cinsiyet ve sınıf değişkeni açısından bir farklılaşma olmadığı bulunmuştur. Ayrıca aynı araştırmada sosyal beceri ve yalnızlık düzeyi arasında ters yönlü bir ilişkinin olduğunu belirtmiştir.46

II. II. Sosyal Becerilerin İlköğretim Programındaki Yeri ve Önemi

Sosyal becerilerin programdaki yerine geçmeden önce ilköğretim programının amaçlarına bakalım. 47

İlköğretimin amaç ve görevleri, Millî Eğitimin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak,

—Her Türk çocuğuna iyi bir vatandaş olmak için gerekli temel bilgi, beceri, davranış ve alışkanlıkları kazandırmak; onu millî ahlâk anlayışına uygun olarak yetiştirmek;

—Her Türk çocuğunu ilgi, istidat ve kabiliyetleri yönünden yetiştirerek hayat ve üst öğrenime hazırlamaktır.

46 Erdal Hamarta, a.g.t., (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi) , Konya: Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2000 47 İlköğretim Okulu Programı, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, Ankara–1995, s.13–19

(54)

54 Türk Millî Eğitiminin genel amaçları, ilköğretim basamağında, aşağıda belirtilen amaçlar çerçevesi içinde gerçekleştirilmeye çalışılır:

II. II. 1.— Kişisel Bakımdan Önemi:

İlkokul, çocuğa, karşılanması gereken beden, ruh ve toplumla ilgili birtakım ihtiyaçları; geliştirecek çeşitli istidat ve kabiliyetleri bulunan değerli bir varlık olduğunu kavratmayı; onu, kişilik ve ahlâkî karakter sahibi iyi bir yurttaş olarak yetiştirmeyi amaç bilir.

II. II. 2.— İnsanlık İlişkileri Bakımından Önemi:

İlkokul, çocuğa, aile içinde ve toplumun diğer üyeleri ile olumlu bağlar kurabildiği ölçüde mutlu bir kişilik geliştirebileceğini, çevresindeki insanlarla iyi işbirliği yapabildiği ölçüde başarıya ulaşabileceğini duyurmayı ve benimsetmeyi amaç bilir. Buna göre, ilköğretim görmüş bir yurttaş:

1.İyi bir aile hayatının dayandığı temel ilkeleri kavramış, payına düşen görev ve sorumlulukları öğrenmiş ve benimsemiştir.

(55)

55 a) Ailenin Türk toplumunun temeli olduğuna inanır ve aileye değer verir,

b) Mutlu bir aile hayatının karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörürlük içinde, demokratik bir iş bölümüne dayandığını kabul eder,

c) Aile hayatının ahlâkî ve manevî değerlerini korumaya ve yaşatmaya çalışır,

ç) Ev ve aile hayatı ile ilgili basit ev işlerini öğrenir ve gerekli becerileri kazanır,

d) Kendi istek ve heveslerini ailesinin yaşama tarzına ve geçim imkânlarına uydurmaya çalışır ve gerektiğinde ailenin zor şartlarına feragatle katlanır,

e) Gücüne uygun bir işte çalışarak gelirine yardımcı olur.

2. Başkaları ile birlikte yaşamayı ve beraber çalışmayı öğrenmiştir.

a) Üyesi olduğu her grupta kendisine düşen sorumlulukları seve seve yerine getirir,

(56)

56 b) Genel nezaket kurallarına uymaya, çevresindeki insanlara saygı, anlayış ve güler yüz göstermeye çalışır,

c)İnsanlar arasındaki duyuş ve anlayış farklarına saygı duyar. Toplumun bütünlüğünü bozmayan farklı duyuş ve görüşlerin toplumu sosyal ve kültürel bakımlardan zenginleştirdiğine inanır,

ç) Bir toplum içinde kendi görüş ve duyusunu savunabilir,

d) Grubun çoğunluk kararına saygı gösterir ve uyar,

e) Gerekirse çoğunluğun yararına kişisel fedakârlıkta bulunabilir,

f) Beraber çalışma ve karar verme kurallarım bilir ve uygular,

g) İlişkilerinde iyi niyet sahibidir ve yapıcıdır, h) Davranışlarında samimi ve dürüsttür; sözüne güvenilir.

(57)

57 II. II. 3.—Ekonomik Hayat Bakımından

Önemi:

İlkokul, çocuğa, yurdun kalkınmasında, insan gücünün en değerli bir zenginlik kaynağı olduğunu ve bu kaynağı iyi şekilde geliştirmenin en verimli yatırım olacağını kavratmayı amaç edinmiştir.

II. II. 4.—Toplum Hayatı Bakımından Önemi: İlkokul, çocuğa, Türkiye Cumhuriyeti'nin insan haklarına dayanan millî, demokratik, lâik ve sosyal bir devlet olduğunu, Türkiye Devleti'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün teşkil ettiğini ve dünya milletleri ailesinin şerefli yapıcı bir üyesi olduğunu kavratmayı amaç bilir. Buna göre ilköğretim görmüş bir yurttaş:

1. Şerefli bir tarihe sahip büyük bir milletin evlâdı olmanın gururunu duyar,

a) Türk Milletinin millî, ahlâkî ve insanî değerlerini kavrar ve her hareketinde bu değerlere uymaya çalışır,

(58)

58 b) Memleket menfaatlerine aykırı propagandalara karşı bulunur.

2. Demokrasi ilkelerini kavramaya başlamıştır; bütün ilişkilerinde bu ilkeleri uygulamaya çalışır.

a) Her insanın bir değer olduğuna inanır,

b) İnsanların kanunlar karşısında eşit olduklarını kabul eder,

c) Kanun ve nizamlara, bunların temsilcilerine saygılıdır,

ç) Yurttaşlık görev ve sorumluluklarının neler olduğunu bilir,

d) Toplumun menfaatlerini kendi menfaatlerinin üstünde tutar; toplum yararına olan her türlü kuruluşu korur, onların gelişmesine yardımcı olur,

e) Bireyin refaha kavuşabilmesi için önce toplumun kalkınması gerektiğine inanır,

f) Demokrasinin sadece bir idare şekli olmayıp; herkesin karşılıklı hak ve sorumluluklar taşıdıkları, birbirlerinin görüş ve inanışlarını saygı ile,

(59)

59 hoşgörülülükle karşıladıkları bir yaşama şekli olduğu düşüncesini benimser.

3) Toplumların ilerleme ve yükselmesinde bilim ve tekniğin önemini kavramıştır.

a) Bilim ve tekniğin bütün insanların ortak malı olduğuna inanır,

b) Bilim ve teknik alanında devam edegelen buluşların, insanların daha sağlıklı. daha rahat ve mutlu yaşamalarına yardım ettiğini bilir,

c) Bilim ve teknik alanlarında devam eden çalışmalarla insanın bazı tabiat kuvvetlerine karşı nasıl hâkim olduğunu anlar. Bu alanlarda buluşları olan, insanlığa hizmet etmiş bilginleri tanır ve takdir eder,

ç)Edindiği bilgi ve becerilerle içinde yaşadığı çevreyi daha iyi yaşanılır bir hale getirmek ister,

4)Memleketin yakın ve uzak komşu memleketler ve dünya milletleri ile ilim ilişkileri hakkında seviyesine uygun bir bilgi kazanmıştır,

(60)

60 "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" ülküsüne bağlıdır ve çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma ülküsünü gerçekleştirmeye çalışır.

Buna göre ilköğretim programı (1999) incelendiğinde; toplumda insanlarla olan ilişkilerinde insanlara sevgi ve saygı duyabilme; dayanışma, işbirliği ve sorumluluk duygularına sahip olabilme topluluk halinde yaşamanın önemini kavrayabilme ve toplumun istediği davranışları gösterebilme gibi öğrencilerin sosyal becerilerini geliştirmeye yönelik amaçların yer aldığı görülmektedir.48

Verilerden de anlaşıldığı üzere programın temel amaçlarından birçoğu sosyal yeterlilik, sosyal beceri ve sosyalleşme ile ilgilidir.

48 Özlem Kaf; Hayat Bilgisi Derslerinde Yaratıcı Drama Yönteminin Etkisi, Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, cilt 6, sayı 6, s.173–184, Adana–2000

(61)

61 III. YÖNTEM

Araştırmanın girişinde de belirtildiği gibi amaç, iş merkezlerinin ilköğretim çağındaki çocukların sosyalleşmesi ve sosyal beceriler geliştirmesine katkısının olup olmadığıdır..

O halde araştırmada çalışma grubu geniş anlamda ilköğretim öğrencileridir. Fakat araştırmanın esas çalışma grubu etkinliğe katılan öğrencilerdir. Elde edilen veriler buradan çıkarılmıştır. Sadece etkinliğe katılan öğrenciler için kesinlik ifade eder ve bu veriler tüm ilköğretim çocuklarına genellenemez.

Ancak araştırmadan sonuç ve öneriler çıkarılarak faydalı olmaya çalışılacaktır.

Araştırmada; görüşme, gözlem ve sosyal beceri gözlem formu (SBGF) kullanılmıştır.

Görüşmede kişilere aşağıdaki sorular yöneltilmiştir:

(62)

62 Görüşmelerde katılımcılara aşağıdaki sorular

yöneltilmiştir

1. Düzenlenen sosyal faaliyetlerin ilköğretim seviyesindeki çocukların sosyal beceriler kazanmasına etkisi var mı, etkileri nelerdir?

a.Hangi becerileri kazandırıyor ya da etkiliyor? b. Genel hedeflerin içinde bunlar nasıl yer alıyor? 2. Bu faaliyetlerin çocukların sosyalleşmesine katkısı nasıldır?

3. Bu etkinliğin öğrencinin topluma kazandırılmasında etkisi nasıldır?

4. Bu ziyaret sırasında daha önce burada gösterilmek istenen becerileri kazananlar fark ediliyor mu? Nasıl bir izlenim bırakıyor?

5. Bu becerilerin kalıcılık oranı nedir?

Ele aldığımız etkinliğin geçtiği alışveriş merkezlerinin yetkililerine yukarıdaki sorular yöneltilmiştir. Sorulara verilen cevaplar not alınmış, kaydedilmiş, metne dönüştürülmüştür. Bu görüşmeler ekte sizlere sunulmuştur. (Bknz Ek:1,Ek:2,Ek:3)

(63)

63 Ayrıca bu alanlarda gözlem yapılarak etkinlikler fotoğraflanmıştır. Bu fotoğraflar araştırmanın ilgili bölümlerinde sunulacaktır. Gözlem sırasında ve daha sonra etkinliğe katılan öğretmenlerle görüşülmüştür. Okul rehber öğretmenlerine de bilgi alış-verişinde bulunulmuştur.

Elde edilen bu verilerden başka, bir Sosyal Beceri Gözlem Formu(SBGF) geliştirilmiş ve öğretmenlere uygulanmıştır. Uygulanan bu formlar değerlendirilerek sonuçlara ulaşılmıştır. Tüm veriler toplanarak birlikte değerlendirilmiştir. Geliştirilen form ise ekte verilmiştir.(Bknz: Ek 4)

Görüşme ve gözlemlerden elde edilen veriler nitel araştırma tekniğine uygun olarak “içerik analizi”ne uygun olarak incelenmiştir. Önceden belirlenen ve SBGF’de de kullanılan kodlamaya göre analiz edilmiştir. Bu kodlama Füsun AKKÖK’ ün sosyal becerileri kodlamasıdır.(sınıflamasıdır.) Görüşme metinlerinde bu kodlamalara ulaşılmaya çalışılmıştır. Tespit edebildiklerimiz çalışmada belirtilmiştir.

(64)

64 Sosyal beceri gözlem formu değerlendirilirken davranışlar, aşağıdaki kriterlere göre puanlanmıştır:

Düzenlenen etkinlik ilgili kısımdaki sosyal beceriyi, çok etkiler ise 5 puan, etkiler ise 4 puan, az etkiler ise 3 puan, etkilemez ise 2 puan, hiç etkilemez ise 1 puan verilerek puanlanmıştır. Değerlendirme ise form uygulanan kişi sayısına göre davranışın alabileceği tam puan (aritmetik ortalama 5 tam puan) ve tam puana en yakın puanı (aritmetik ortalama 4,50’ den fazla) alan davranışlar dikkate alınmıştır. Sonuç olarak çalışmada olaylar gözlemlenmiş, ilgili görüşmeler yapılmış ve geliştirilen formlar doldurtulmuştur. Daha sonrada veriler analiz edilerek doğru ve yapıcı yorumlara varılmaya çalışılmıştır. Buradaki etkinlikler, tespit edebildiğimiz sosyal becerileri etkilediği gibi tespit edemediğimiz birçok beceriyi etkileyebilmektedir. Biz burada daha fazla ön plana çıkanları bir başka deyişle tesbit edebildiklerimizi gözler önüne sermeye çalışacağız.

(65)

65 IV. BULGULAR VE YORUM

Bu bölümde yapılan çalışmalara önce tek tek yer verilecek ve bilgiler ayrı ayrı yorumlanacaktır. Daha sonra genel bir yoruma ulaşılmaya çalışılacaktır.

IV. I. Etkinlik 1:Saint Petersburg Balmumu Heykel Müzesi (Kulesite Alışveriş Merkezi )

IV. I. 1.Görüşmeler Sonucu Elde Edilen Bulgular:

Müze sorumlusu Sayın Jale KUŞHAN, Kulesite Halkla İlişkiler Müdiresi Sayın Nazlı ÖZDEMİR, bu müzeyi 18 Ekim 2004’te ziyaret eden Konya-Meram Kaşınhanı Cumhuriyet İlköğretim Okulu öğretmenleri Sayın Berna ASLAN(3-A), Sayın Orhan YILDIZ(4-A), Sayın Ayşegül ÇAVUŞ(5-A) ve bu sınıflardan öğrencilerle görüşülmüştür.(Bknz: Ek 5 A-B-C, EK 6)

Müze sorumlusu ve sahibi olan Jale Kuşhan’ın bize aktardığı bilgiye göre, bu tür balmumu heykeller dünyada sadece iki merkezde yapılmaktadır. Biri İngiltere’de Londra şehrinde, diğeri Rusya’da Saint

(66)

66 Petersburg’dadır. Şu anda müzede içlerinde Atatürk’ün ve diğer Türk büyüklerinin bulunduğu, dünyanın çeşitli ünlülerinin de yer aldığı 37 heykel sergilenmektedir. Uzun vadede hedeflerinin Türkiye’de de bir balmumu heykel atölyesi açmak olduğunu dile getiren Jale Hanım, bunun yanında çocuklara sosyal davranışlar kazandırma ve topluma kazandırma noktasında ellerinden geleni yaptıklarını belirtmektedir. Özellikle tarih bilinci kazandırma ve soysa-kültürel faaliyetlere katılma noktasında çocuklara daha faydalı olduklarını söylemektedir.

Yaptığımız görüşmeler sonucunda sosyal becerilerin çocuklara kazandırılmasında tüm katılımcıların ortak görüşü çocuklarda özgüven ve girişimcilik ruhunun eksikliğinin giderilmesi noktasında yoğunlaşmaktadır. Özellikle bu faaliyeti düzenleyenlerin amaçlarının içinde olan sosyal becerileri kazandırma ve bunların uygulanması notasında özgüven çok önemlidir. Toplum içinde uygulayacağı bu davranışları öğrenebilmesi için, çocuğun kendisine güvenmesi ve girişimci olması

(67)

67 gerekir. İşte bu tip etkinliklerin çocuğa kazandırdığı ilk beceri “özgüven”dir. Çocuk “Ben de yapabilirim, konuşabilirim…”gibi kazanımlara sahip olmaktadır. Kendisi gibi oraya gelenlerden bunu görmekte ve anında uygulayabilmektedir.

Saint Petersburg Balmumu Heykel Müzesinde bulunan 37 heykelden en önemlisi: Mustafa Kemal ATATÜRK

(68)

68 IV. I. 2.SBGF ve Öğrenci Görüşmelerinden Elde Edilen Bulgular:

Sosyal beceri gözlem formu etkinliğe katılan öğretmenlere ve okul rehber öğretmenine uygulanmıştır. Öğrencilere faaliyetleri ve gözlemleri sorularak yazılı olarak alınmıştır. Daha sonra bunlar değerlendirilmiştir.

Öğrencilerin Kazandığı (Etkilendiği) I.Öncelikli Beceriler:

1-Bir gruba katılma

2-Grupta sorumluluğu yerine getirme 3-Bir işe yoğunlaşma

Öğrencilerin Kazandığı (Etkilendiği) II. Öncelikli Beceriler:

1-Dinleme (*) 2-Soru sorma (*) 3-Teşekkür etme

(69)

69 5-Kendi duygularını anlama

6-Duygularını ifade etme (*) 7-Başkalarına yardım etme 8-Hakkını koruma(savunma) 9-Kavgalardan uzak durma 10-Bilgi toplama (*) olarak sıralanabilir.

I.Öncelikli davranışlar sosyal beceri gözlem formunu dolduran tüm katılımcılardan tam puan (Çok etkiler) almıştır. II. Öncelikli davranışlar ise tam puanı alamamakla beraber tam puana yakın puanlar almıştır. Öğrencilerle yapılan görüşmelerde de (*) ile işaretli olan davranışların öğrencileri daha fazla etkilediği tespit edilmiştir. (Bknz: Ek 5 A-B-C, Ek 6)

IV. I. 3.Yapılan Gözlem Sonucu Elde Edilen Bulgular:

Gözlem sonuçları da görüşme ve sosyal beceri gözlem formuna yakın neticeler ile sonuçlanmıştır.

(70)

70 Grupça yapılan bu gezilerde çocukların “bir gruba katılma, grupta sorumluluğu yerine getirme, başkalarına yardım etme” davranışlarını (becerilerini) öğrendiği ya da bu davranışları en azından görerek, etkilendiği gözlenmekte ve görüşmelerde dile getirilmektedir. Bu çocuğun hem sosyalleşmesine hem de topluma ait olma hissini edinmesine vesile olmaktadır. Çocuk, böylece grupla hareket etmeyi, iş bölümü yapmayı ve kurallara uymayı öğrenmektedir. Paylaşmayı da yaşamaktadır. Aksiyonun içinde, yaparak ve yaşayarak öğrenmektedir. Böyle bir ortamda etkilenmenin daha fazla olduğu çıkan bulgulardan anlaşılmaktadır.

Rehberler yönetiminde ve önderliğinde yapılan ziyaretlerde öğrenciler “dinlemeyi” uygulamalı olarak görmektedirler. Ayrıca aklına takılan soruyu da anında sorarak “soru sorma” davranışını da geliştirmektedir. Topluluk önünde konuşma ve soru sorma öğrencilerin iletişim kurmalarına ve dolayısıyla sosyalleşmesine katkıda bulunmaktadır.

(71)

71 Etkinlik esnasında çocukların dikkatlerinin etkinliğe yoğunlaştırılması sayesinde bu çocukların “bir işe yoğunlaşma” becerisinin kazandırılmasında etkili olunmaktadır. Dikkat bu seviyedeki öğrenciler için önemlidir. Dikkatini toparlayamayan kişiler diyalog kurmada zayıftır. Bu özelliği burada kazandırmak ya da gösterebilmek önemlidir.

Saint Petersburg Balmumu Heykel Müzesini ziyaret eden Akıncılar Ahmet Haşhaş İlköğretim Okulu 4-D sınıfı öğrencileri

Ayrıca bu çocuklar bu faaliyete katılarak “amaç oluşturma, izin isteme, karar verme” gibi becerileri uygulayarak öğrenmektedirler. Özellikle ne

(72)

72 yapacağına (konuşma, dinleme, soru sorma) kendisi karar vermektedir. Diğer becerileri kazanırken bu beceriyi kullanmaktadır. Bu durum etkinliğin önemini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Çocukların yaparak ve yaşayarak öğrendiği göz önüne alındığında bu tür etkinliklere öğrencilerin dâhil edilmesinin (tartışmasız) faydalı olduğu ortaya çıkmaktadır.

Tüm bu bulgulardan da anlaşılacağı gibi bu tür bir faaliyetin çocuklar üzerindeki etkisi vardır. Çocukların sosyalleştirilmesi ve sosyal beceriler kazandırılması esnasında bu tür etkinliklerden de faydalanılmasının öğrenciye artı olarak bir şeyler katacağı ortaya çıkmaktadır.

Referanslar

Benzer Belgeler

İstekleri reddetme, alay ile başa çıkma, akran

beceriler: Dinleme, konuşma başlatma, soru sorma,..

Birden fazla ölçüm (çoklu değerlendirme);. farklı kişiler (çoklu kaynak)

Aynı tür becerilerde yetersizlik gösteren çocukların, ihtiyaç.

Sosyal beceriler üzerinde düşünme için somut.

taklit etmesi söylendiğinde, beceriye benzer geçmiş ve tutuma sahip olduğunda,. modelden hoşlandığında taklit ödüllendirildiğinde daha

duygusal riskin daha az olduğu varsayımsal bir durumda becerileri uygulama olanağı. çatışma yaşamazken

DUYGULARINI TANIMA VE İFADE ETMEYİ SAĞLAMA. kendinin ve diğerlerinin duygularını