SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ
KAMU HUKUKU ANABĠLĠM DALI
KAMU HUKUKU BĠLĠM DALI
5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU’NDA
DÜZENLENEN
ÇOCUKLARIN CĠNSEL ĠSTĠSMARI SUÇU
Bülent KURT
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ
DanıĢman:
Dr. Öğr. Üyesi Murat Aksan
T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ
Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü
BĠLĠMSEL ETĠK SAYFASI
Bu tezin proje safhasından sonuçlanmasına kadarki bütün süreçlerde bilimsel
etiğe ve akademik kurallara özenle riayet edildiğini, tez içindeki bütün bilgilerin etik
davranıĢ ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez
yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalıĢmada baĢkalarının eserlerinden
yararlanılması durumunda bilimsel kurallara uygun olarak atıf yapıldığını bildiririm.
Bülent Kurt
T. C.
SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ
Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ KABUL FORMU
Bülent Kurt tarafından hazırlanan 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda
Düzenlenen Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu baĢlıklı bu çalıĢma 28.06.2019
tarihinde yapılan savunma sınavı sonucunda oybirliği ile baĢarılı bulunarak, jürimiz
tarafından yüksek lisans tezi olarak kabul edilmiĢtir.
Ünvanı, Adı Soyadı DanıĢman Ġmza
Dr. Öğr. Üyesi Murat AKSAN
Ünvanı, Adı Soyadı Üye Ġmza
Prof. Dr. Berrin AKBULUT
Ünvanı, Adı Soyadı Üye Ġmza
Dr. Öğr.Üyesi M. Onursal CĠN
ÖNSÖZ/TEġEKKÜR
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda Düzenlenen Çocukların Cinsel Ġstismarı
Suçu isimli bu çalıĢma Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku
Anabilim Dalında yüksek lisans tezi olarak hazırlanmıĢtır.
Tezimizin hazırlanma sürecinde yol gösteren ve zamanını ayıran değerli tez
danıĢmanım Sayın Dr. Öğr. Üy. Murat Aksan‟a, eleĢtiri ve değerlendirmelerinden
dolayı Jüri üyelerine, desteğini bir an olsun esirgemeyen ve her daim yanımda olan
eĢim Feyza ile bana her zaman destek olan çocuklarım Ahmet Ġnal ve Osman Onat‟a
teĢekkür ederim.
T. C.
SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ
Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü
Öğr
enc
ini
n
Adı Soyadı
Bülent Kurt
Numarası:
164234002011
Ana Bilim / Bilim
Dalı
Kamu Hukuku / Kamu Hukuku
DanıĢman
Dr. Öğr. Üyesi Murat Aksan
Tezin Adı: 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda Düzenlenen Çocukların Cinsel Ġstismarı
Suçu
ÖZET
Bu çalıĢmada “5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda Düzenlenen Çocukların
Cinsel Ġstismarı Suçu” konusu analiz edilecektir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu‟nun
103. maddesinde düzenlenen ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı
Kanun‟un 59. maddesi ve 24.11.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun‟un
13. maddesi ile getirilen değiĢikliklerde gözetilerek çocukların cinsel istismarı
suçunun tanımı, korunan hukuki yarar, suçun unsurları, cinsel istismar suçunun özel
görünüĢ Ģekilleri ve suçun yaptırımı hakkında bilgi verilmesi amaçlanmaktadır.
Çocukların cinsel istismarı suçunun unsurları suçun özel görünüĢ Ģekilleri
yaptırımları birlikte irdelenecektir. Tezde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu‟nun 103.
maddesi ile ilgili mevzuat hükümleri, Türk doktrininde yer alan eserler ve yargı
kararları dikkate alınarak çalıĢma hazırlanacaktır. Suç mağdurlarının çocuk
olmasından dolayı bu suçun soruĢturulması ve kovuĢturulması özel öneme sahiptir.
Bu nedenle kanun koyucu tarafından çocuklara yönelik cinsel istismar suçu ayrı bir
maddede düzenlenmiĢ ve bu suça yönelik ağır yaptırımlar konulmuĢtur.
Anahtar Kelimeler: Çocuk, Çocukların Cinsel Ġstismarı, Cinsel Ġstismar,
Türk Ceza Kanunu, Yargıtay Ġçtihatları
T. C.
SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ
Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü
Öğr
enc
ini
n
Adı Soyadı
Bülent Kurt
Numarası: 164234002011
Ana Bilim / Bilim
Dalı
Kamu Hukuku / Kamu Hukuku
DanıĢman
Dr. Öğr. Üyesi Murat Aksan
Tezin Adı: Sexual exploitation of Children in 5237 Numbered Turkish Penal Code
SUMMARY
In this study, crime of sexual abuse of children in Turkish Penal Code No.
5237 will be analyzed. Regulated in article 103 of Turkish Penal Code No. 5237, and
under the consideration of the changes made by article 59 of Code No. 6545 that has
gone into effect in 28.06.2014 and article 13 of Code No. 6763 that has gone into
effect in 24.11.2016, the aim of this thesis is to give information about the definition
of crime of sexual abuse of children, protected legal benefit, elements of the crime,
special appearance forms of sexual abuse crime and sanction on the crime. The
elements of the crime of sexual abuse of children, special appearance forms of the
crime and their sanctions will be examined together. In this thesis, the provisions of
article 103 of Turkish Penal Code No. 5237 are prepared while the pertinent
provisions of the relevant legislation, the related legal literature and judicial
decisions in the Turkish doctrine are taken into consideration. As the victims of crime
are children, the investigation and prosecution of this crime has a special importance.
For this reason, the lawmaker regulates the crime of child sexual abuse in a single
article and imposes heavy sanctions on this crime.
Keywords: Child, Sexual Abuse of Children, Sexual Abuse, Turkish Penal
Code, Supreme Court Practices
ĠÇĠNDEKĠLER
BĠLĠMSEL ETĠK SAYFASI ... I
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ KABUL FORMU………...II
ÖNSÖZ/TEġEKKÜR ... IIII
ÖZET ... IV
SUMMARY ... V
ĠÇĠNDEKĠLER ... VI
KISALTMALAR ... IX
GĠRĠġ ... 1
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
SUÇ TĠPĠ ĠLE ĠLGĠLĠ GENEL AÇIKLAMALAR
I. ÇOCUK VE ĠSTĠSMAR KAVRAMI ... 4
II. CĠNSEL ĠSTĠSMAR KAVRAMI ... 5
III. 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU‟NDA CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇUNUN
TANIMI ... 10
IV. 765 SAYILI ESKĠ TÜRK CEZA KANUNU‟NDA CĠNSEL ĠSTĠSMAR
SUÇUNUN KARġILIĞI ... 11
V. KARġILAġTIRMALI HUKUKTA CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇU ... 14
A. Alman Hukuku ... 14
B. Ġtalyan Hukuku ... 17
C. Fransız Hukuku ... 19
D. Ġspanya Hukuku ... 20
VI. CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇUNUN BENZER SUÇLARDAN FARKI ... 21
A. Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu ile Cinsel Saldırı Suçu Arasındaki Farklar
... …21
B. Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu ile ReĢit Olmayanla Cinsel ĠliĢki Suçu
Arasındaki Farklar ... 24
C. Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu ile Cinsel Taciz Suçu Arasındaki Farklar..
... 25
VII. KORUNAN HUKUKĠ DEĞER(HUKUKĠ KONU) ... 28
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇUNUN UNSURLARI VE NĠTELĠKLĠ
HALLERĠ
I. CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇUNUN UNSURLARI ... 29
A. TĠPĠKLĠK ... 29
B. TĠPĠKLĠĞĠN MADDĠ UNSURLARI ... 35
1. FAĠL ... 35
2. MAĞDUR ... 37
3. SUÇUN KONUSU ... 43
4. FĠĠL ... 44
a. Çocuğun Basit Cinsel Ġstismarı Suçunda Fiil ... 44
b. Sarkıntılık ... 48
c. Çocuğun Nitelikli Cinsel Ġstismarı Suçunda Fiil ... 53
d. Fiili ĠĢlemek Ġçin BaĢvurulan Araçlar ... 59
C. TĠPĠKLĠĞĠN MANEVĠ UNSURU ... 63
D. HUKUKA AYKIRILIK UNSURU ... 65
E. KUSURLULUĞU KALDIRAN NEDENLER ... 67
II. CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇUNDA CEZANIN ARTIRILMASINI GEREKTĠREN
NĠTELĠKLĠ HALLER ... 74
A. Çocuğun cinsel istismarı suçunun birden fazla kiĢi tarafından birlikte
iĢlenmesi. ... 75
B. Çocukların cinsel istismarı suçunun insanların toplu olarak bir arada
yaĢama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan
faydalanmak suretiyle iĢlenmesi ... 79
C. Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı iliĢkisi içinde bulunan bir
kiĢiye karĢı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeĢ veya evlat edinen
tarafından iĢlenmesi ... 81
D. Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da
koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kiĢiler tarafından
iĢlenmesi.. ... ………..83
E. Kamu görevinin veya hizmet iliĢkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak
suretiyle iĢlenmesi ... 87
F. Cinsel istismarın, TCK‟nın 103/1- a maddesinde belirtilen on beĢ yaĢını
tamamlamamıĢ veya tamamlamıĢ olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve
sonuçlarını algılama yeteneği geliĢmemiĢ olan çocuklara karĢı cebir veya
tehditle iĢlenmesi ... 89
G. Cinsel istismarın TCK‟nın 103/1- b maddesinde belirtilen çocuklara karĢı
silah kullanmak suretiyle gerçekleĢtirilmesi ... 90
III. SUÇUN NETĠCESĠ SEBEBĠYLE AĞIRLAġMIġ HALLERĠ ... 91
A. Cinsel istismar için baĢvurulan cebir ve Ģiddetin kasten yaralama suçunun
ağır neticelerine neden olması ... 91
B. Çocukların cinsel istismarı suçunun sonucu mağdurun beden veya ruh
sağlığının bozulması ... 92
C. Çocukların cinsel istismarı suçunun sonucu mağdurun bitkisel hayata
girmesi ... 95
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜġ ġEKĠLLERĠ, KOVUġTURMA VE
SORUġTURMA USULÜ ĠLE YAPTIRIM
I. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜġ ġEKĠLLERĠ ... 99
A.TeĢebbüs ... 99
1- Suçun Basit Haline TeĢebbüs ... 103
2- Suçun Nitelikli Haline TeĢebbüs ... 104
3- Suçun Netice Sebebiyle AğırlaĢan Haline TeĢebbüs ... 110
B. ĠĢtirak ... 113
C. Ġçtima ... 116
1. Cinsel Ġstismar Suçu Açısından BileĢik Suç ... 117
2. Cinsel Ġstismar Suçu Açısından Zincirleme Suç ... 118
3. Cinsel Ġstismar Suçu Açısından Aynı Neviden Fikri Ġçtima ... 123
4. Cinsel Ġstismar Suçu Açısından Farklı Neviden Fikri Ġçtima ... 125
II. KOVUġTURMA VE SORUġTURMA USULÜ ĠLE YAPTIRIM ... 128
A. KovuĢturma ve SoruĢturma Usulü ... 128
B. Dava ZamanaĢımı ... 137
C. Yaptırım ... 138
D. Görevli Mahkeme ... 147
E. Yetkili Mahkeme ... 149
SONUÇ ... 150
KAYNAKÇA ... 155
ÖZGEÇMĠġ ... 165
KISALTMALAR
AĠHM : Avrupa Ġnsan Hakları Mahkemesi
AĠHS : Avrupa Ġnsan Hakları SözleĢmesi
AKĠP : Açıklamalı Kanun- Ġçtihat Programı
AYM : Anayasa Mahkemesi
bkz. : Bakınız
CD. : Ceza Dairesi
CMK : Ceza Muhakemesi Kanunu
CGK : Ceza Genel Kurulu
CGTĠK : Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin Ġnfazi Hakkında Kanun
ÇKK : Çocuk Koruma Kanunu
E. : Esas
ETCK : Eski Türk Ceza Kanunu
HAGB : Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması
K. : Karar
md. : Madde
TCK : Türk Ceza Kanunu
TMK : Türk Medeni Kanunu
s. : Sayfa
S. : Sayılı
UYAP : Ulusal Yargı Ağı BiliĢim Sistemi
vb. : Ve benzeri
GĠRĠġ
Ceza kanununda özel olarak yapılan düzenleme ile zayıf ve kendini toplum
içinde korumaktan aciz olan çocuğun cinsel olarak sömürülmesi engellenmeye
çalıĢılmıĢtır. Bunun içinde yapılan kanun değiĢiklikleri ile cinsel istismar suçunu
iĢleyenlere verilecek cezalar artırılmıĢtır. Ancak bu ceza artırımları da her zaman
çözüm olamamıĢtır. Önemli olan toplumun özellikle de mağdur çocuğun bu suça
karĢı eğitilip bilinçlendirilmesidir. Eğitimcilerin, hukukçuların, tıp doktorlarının,
sosyologların, psikologların bir araya gelerek iĢbirliği içinde çalıĢmaları halinde, bu
suça karĢı baĢarılı sonuçlar elde edilebilir. YaĢı küçük mağdur çoğu zaman kendisine
yapılan cinsel nitelikteki fiilin kötülüğünü anlamaz. Ya kendisini suçlu hisseder ya da
ailesinden korkup çekindiğinden anlatamaz. Bu ise onu daha korumasız hale getirir.
Teknolojik geliĢmelerle birlikte çocuklara yönelik iĢlenen cinsel istismar
suçunda artıĢ görülmektedir. Özellikle internet kullanım yaĢının düĢmesi, faillerin
mağdur çocukları sömürmesini kolaylaĢtırmaktadır. Cinsel istismar suçu, genellikle
gizli iĢlenen suçlardan olduğundan delil elde edilmesi oldukça güç olan suçlardandır.
Genelde tek delil mağdurun aĢamalardaki beyanlarıdır. Bunun için bu suçun
soruĢturması ve kovuĢturması önemlidir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda özel hükümlerde kiĢilere karĢı suçlar
kısmında altında, altıncı bölümünün 103. maddesinde çocukların cinsel istismarı
suçu özel olarak düzenlenmiĢ, daha ağır yaptırımlar konulmuĢtur. Cinsel
dokunulmazlığa karĢı suçlar 765 sayılı Eski Türk Ceza Kanunu‟nda genel adap ve
aile düzenine karĢı iĢlenen suçlar arasında birden fazla maddede, yani 414, 415, 416,
417, 418 ve 421. maddelerde düzenlenmiĢken, 5237 sayılı TCK‟da ise özel
hükümlerde kiĢilere karĢı suçlar kısmında altında altıncı bölümünde tek bir maddede
yani 103. maddede düzenlenmiĢtir. Çocukların cinsel istismarı suçu ancak kanunda
tanımlanan Ģekliyle iĢlenmesi halinde cezalandırabilinir.
Bu çalıĢmada 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza
Kanunu‟nun 103. maddesinde düzenlenen ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren
6545 sayılı Kanun‟un 59. maddesi ve 24.11.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763
sayılı Kanun‟un 13. maddesi ile getirilen değiĢikliklerde gözetilerek çocukların
cinsel istismarı suçu ele alınmıĢtır. Çocukların cinsel istismarı suçunun tanımı,
korunan hukuki yarar, suçun unsurları, cinsel istismar suçunun özel görünüĢ Ģekilleri
ve suçun yaptırımı hakkında bilgi verilmesi amaçlanmaktadır.
Birinci bölümde çocukların cinsel istismarı suçu incelenirken, suç tipi ile ilgili
genel açıklamalar yapılması amaçlanmıĢ, öncelikle çocuk ve istismar kavramı
üzerinde durulmuĢ, cinsel istismar kavramı ile ilgili açıklamada bulunulmuĢtur. 5237
sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda cinsel istismar suçunun tanımı ile 765 sayılı Eski Türk
Ceza Kanunu‟nda cinsel istismar suçunun karĢılığı hakkında bilgi verilmiĢ,
karĢılaĢtırmalı hukukta cinsel istismar suçu üzerinde durulup, Alman, Ġtalyan, Fransız
ve Ġspanya Hukuku bakımından açıklamalarda bulunduktan sonra bu suçun 5237
sayılı TCK‟da 102. maddede düzenlenen cinsel saldırı, 104. maddede düzenlenen
reĢit olmayanla cinsel iliĢki ve 105. maddede düzenlenen cinsel taciz suçları
arasındaki farkları belirtilmiĢ, daha sonra çocukların cinsel istismarı suçunun
korunan hukuki yarar üzerinde durulmuĢtur.
Ġkinci bölümde suçun unsurları üzerinde durulmuĢ, öncelikle tipiklik hakkında
bilgi verilmiĢ, daha sonra tipikliğin maddi unsurlarından fail, mağdur, suçun hukuki
konusu, fiil sırasıyla incelenmiĢ ve tipikliğin manevi unsurları ile hukuka aykırılık
unsuru hakkında bilgi verilmiĢtir. Daha sonra suçun nitelikli halleri, suçun netice
sebebiyle ağırlaĢmıĢ hallerinden olan 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545
sayılı Kanun‟la kaldırılan mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulması hali ile
suçun mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümüne neden olması halleri
irdelenmiĢtir.
Üçüncü bölümde suçun özel görünüĢ Ģekillerine olarak çocukların cinsel
istismarı suçuna teĢebbüs ve gönüllü vazgeçme üzerinde durulmuĢ, çocukların cinsel
istismarı suçunun basit, nitelikli ve netice sebebiyle ağırlaĢan haline teĢebbüsün
mümkün olup olmadığı irdelenip, bu suçla ilgili iĢtirak ve içtima açıklanmıĢtır. Bu
açıklamalardan sonra da, suçun kovuĢturma ve soruĢturma usulü ile yaptırımı, dava
zamanaĢımı, görevli ve yetkili mahkeme hakkında bilgi verilmeye çalıĢılmıĢtır. Tüm
bu açıklamalar yapılırken de Türk doktrinindeki görüĢler ve yargı kararları dikkate
alınmıĢtır. Son olarak da sonuç bölümüyle çalıĢma sonlandırılmıĢtır.
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
SUÇ TĠPĠ ĠLE ĠLGĠLĠ GENEL AÇIKLAMALAR
I. ÇOCUK VE ĠSTĠSMAR KAVRAMI
Çocukluk döneminin baĢlangıcı ile bitiĢi arasındaki değiĢikliklerden dolayı
çocuğun tanımı konusunda farklılık vardır.
1Çocuğu tanımlamak için bazı
toplumlarda yaĢı, bazılarında ise biyoloji, kanuni ya da geleneksel kıstaslar
kullanılmıĢ, yaĢın dikkate alındığı toplumlarda da genellikle on sekiz ile yirmi bir
yaĢlar göz önünde bulundurulmuĢtur.
2Türk Dil Kurumu sözlüğü çocuğu “
b
ebeklik
ile erginlik arasındaki gelişme döneminde bulunan oğlan veya kız’’ olduğunu
belirtmiĢtir.
35237 sayılı Türk Ceza Kanunu‟nun 6. maddesinin 1. fıkrasının b
bendine göre çocuk deyiminden; on sekiz yaĢını bitirmeyen kiĢi olduğu kabul
edilirken, Çocuk Koruma Kanunu‟nun 3. maddesinin 1. fıkrasının a bendine göre
çocuğun tanımı yapılmıĢ, bu tanımda çocuğun reĢit olup olmadığına bakılmaksızın
on sekiz yaĢ sınırı kabul edilmiĢ ve on sekiz yaĢını doldurmayan kiĢinin, kanun
gereği reĢit olmaya hak kazansa bile çocuk olacağı belirtmiĢtir. Bu çocuklar
bakımından mağdur çocuk için korunma ihtiyacı olan çocuk, suç iĢleyen fail çocuk
için ise suça sürüklenen çocuk tabirlerini kullanmıĢtır. Çocuk Haklarına Dair
SözleĢmenin 1. maddesine göre ise yine on sekiz yaĢ sınırı kabul edilmiĢ, ancak reĢit
olma halini bu durumdan hariç tutmuĢtur. Bu sözleĢmeye göre, kanunen reĢit olanlar
dıĢında, on sekiz yaĢına kadar her insanın çocuk sayılacağı kabul edilmiĢtir.
4BirleĢmiĢ Milletler Çocuk Haklarına Dair SözleĢme 20 Kasım 1989 tarihinde
BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilmiĢtir. Bu anlaĢma Türkiye
tarafından 14.09.1990 da imzalanıp, 4058 sayılı ve 09.12.1994 tarihli Kanun‟la
1
POLAT, Oğuz, Çocuk ve ġiddet, Der Yayınları, Ġstanbul 2001, s. 61.
2 BALO, Yusuf Solmaz, Çocuk Ceza Hukuku, Gözden GeçirilmiĢ 2. Baskı, Adalet Yayınevi,
Ankara 2005, s. 10.
3 Türk Dil Kurumu Sözlüğü, ( http://www.tdk.gov.tr).
onaylanması uygun görülmüĢtür. Bu kanun Resmi Gazete‟de 27.01.1995‟de
yayımlanmıĢtır.
5Ġstismar sözlük anlamı itibariyle kiĢinin iyi niyetinin sömürülüp kötüye
kullanmasıdır.
6Ġstismar, mağdurun acı çekmesine sebep açabilecek ya da ona cinsel,
psikolojik ya da fiziksel olarak zarar verebilecek davranıĢlardır.
7Ġstismar kavramı
üzerinde, sistemik olarak son yüzyılda çalıĢmalar yapılmıĢ ve çocuk istismarı
kavramı ilk kez 1962 yılında Henry Kempe tarafından belirtilmiĢtir. Önce Amerika
ve Ġngiltere‟de, daha sonra 1970 yıllardan itibaren ise tüm Avrupa‟da yaygın olarak
çocuk istismarı konusunda çalıĢmalar yapılmıĢ, böylece toplumun tarafından da bu
konu konuĢulmaya baĢlanmıĢtır.
8II. CĠNSEL ĠSTĠSMAR KAVRAMI
Çocuk istismarı ile ilgili birden çok tanım yapılmıĢtır.
9Bu sebepten dolayı
ortak bir tanımın olması için 1985 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından çalıĢmalar
yapılmıĢ ve çocuk istismarını “bir yetişkin, toplum veya ülke tarafından bilerek veya
bilmeyerek yapılan ve çocuğun, sağlığını, fizik gelişimini, psiko-sosyal gelişimini
olumsuz yönde etkileyen, davranışlardır.” biçiminde tanımlamıĢtır. Bu tanım yetiĢkin
insanların istismar olarak kabul etmediği ya da bilinçli yapmadığı davranıĢlar ile
çocuğun istismar olarak algılamadığı davranıĢları da kapsar.
10Çocuk istismarı cinsel istismar, fiziksel istismar, duygusal istismar ve ihmal
olarak dört grupta incelenebilir.
11Cinsel istismar insanlık tarihi kadar eski olmasına
rağmen üzerinde konuĢalabilmesi ve de toplumun dikkatini çekmesi ancak yakın
5 BALO, s. 89. 6
Türk Dil Kurumu Sözlüğü, ( http://www.tdk.gov.tr).
7 GÖKALP, YeĢil/KAYA, Selcan/ÖVÜN, Abdurrahman, „„Kadın ve Çocuk Ġstismarı‟‟, Akademik
MATBUAT, Cilt 2 • Sayı 1, 2018, s. 62.•
8 POLAT, Oğuz, Tüm Boyutlarıyla Çocuk Ġstismarı- 1, GeniĢletilmiĢ - Gözden GeçirilmiĢ 2. Baskı,
Seçkin Yayıncılık, Ankara 2017, s. 19.
9 AYRAL, Fatma, Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu ve Bu Suçla Mücadele, Yalın Yayıncılık,
Ġstanbul 2010, s. 3.
10 POLAT, Tüm Boyutlarıyla Çocuk Ġstismarı- 1, s. 22. 11 POLAT, Çocuk ve ġiddet, s. 90.
zamanlarda olmuĢtur. Fransız doktorlar Brouardel, Tardieu ve Bernard 19. yüzyılın
ikinci yarısında bu sorunu gündeme getirmeye çalıĢmıĢlarsa da baĢarılı
olamamıĢlardır. 1960 ile 1970 yıllarında kadın hareketleri ile cinsel istismara dikkat
çekilmeye çalıĢmıĢ, tüm dünyada ise 1977 yılında Kempe tarafından cinsel istismarın
“gizli kalmış çocuk sorunu’’ olarak belirtmesinden sonra cinsel istismar konusunda
farkındalık artmıĢtır.
12Cinsel istismar, bir yetiĢkin tarafından, cinsel zevk almak amacıyla, psikolojik
ve sosyal geliĢimini tamamlamamıĢ bir kız ya da erkek çocuğunun kullanılmasıdır.
GeliĢmiĢ ülkelerde cinsel istismar, fiziksel istismara göre daha sık görülür. Cinsel
istismarın mutlaka Ģiddet içermesi Ģart değildir.
13Cinsel istismar niteliğindeki fiiller,
mağdur çocuğun yapılan fiilin ne anlama geldiği kavrayamadığı, geliĢimsel özellik
olarak hazır olmadığı, toplumun kültürel değerlerine ve kanunlara aykırı olan
fiillerdir.
14Cinsel istismar baĢlıca teĢhircilik, voyerizm (röntgencilik), fellasyo (erkek
cinsel organının yalanması), sodomi (anormal cinsel iliĢki), pedofili, pederasti (erkek
çocuklara duyulan cinsel ilgi), ensest gibi hareketlerden oluĢur.
15Cinsel istismarı
Coulborn Faller 7 gruba ayırmıĢtır. Bunlardan birincisi bedensel temas içermeyen
cinsel istismardır. Bunlar teĢhircilik, röntgencilik ve de cinsel içerikli konuĢmalardır.
TeĢhircilikte özel bölgeler çocuğa gösterilmekte, röntgencilikte mağdur cinsel
dürtülerini tatmin amacıyla gizlice gözetlenmektedir. Ġkincisi cinsel amaçlı bedensel
temas, üçüncüsü oral- genital cinsel iliĢki, dördüncüsü interfemoral iliĢkidir. Burada
fail cinsel organını mağdur çocuğun bacak arasına yerleĢtirir. BeĢincisi cinsel organ
ya da cismin ağza, anal ya da kadın genital organına sokma Ģeklinde olan seksüel
12 ġAHĠN, Figen/ TAġAR, Medine AyĢin, “Cinsel Ġstismar ve Ensest‟‟, Türk Pediatri ArĢivi, Sayı 3,
2012, s. 160.
13
POLAT, Çocuk ve ġiddet, s. 9; YĠĞĠT, s 91; ALPASLAN, s. 194.
14 CAN YAġAR, Münevver/ KARACA, Nezahat Hamiden/ KAYA, Ümit Ünsal‚ „„Çocuk Cinsel
Ġstismarını Bildirimine Yönelik Öğretmen Tutum Ölçeği'nin Geçerlik Ve Güvenirlik ÇalıĢması‟‟, PESA Uluslararası Sosyal AraĢtırmalar Dergisi, Cilt 4, Sayı 2, 2018, s. 267.
penetrasyondur. Altıncısı çocuk pornografisi ve çocuk fuhuĢunu kapsayan cinsel
sömürüdür. Yedincisi ise baĢka cinsel istismarları içeren istismardır.
16Cinsel istismar olarak kabul edilen hareketlerden bazıları insanlık tarihi kadar
eski olup, 19. yüzyılda adli tıp literatürünün oluĢmasıyla birlikte istismar olarak
kabul edilmiĢlerdir. Bazı hareketler bazı belli toplumlarda normal hatta geleneksel
kabul edilirken, diğer toplumlarda ise istismar olarak adlandırılmıĢtır. Dolayısıyla
toplumsal kabul edilen hareketler daha az rahatsız edici olmuĢtur.
17Cinsel istismar suçu oldukça gizli iĢlenen suçlardan olup, genellikle bu
suçlarda tanık yoktur. Çocuk mağdurdan bilgi almak da oldukça zordur. Mağdur
beyanı dıĢında delil elde edilememesi de ayrı bir handikaptır.
18Cinsel istismara
herhangi bir sosyal ve ekonomik düzey farketmeksizin, her çevre, yaĢta ve cinsten
çocuk maruz kalabilir.
19Çocuklar daha kolay bir hedeftir. Cinsel istismarcı ise her
etnik gruptan, her ekonomik düzeyden ve de her toplumdan çıkabilir.
20Mağdur
çocuk genellikle tanıdığı kiĢiler tarafından istismara uğramaktadır.
21En ağır olan
cinsel istismar ise mağdur çocuğun birinci derecede yakını olan aile fertleri
tarafından gerçekleĢtirilenlerdir.
22Çocuklara yönelik cinsel istismar son yıllarda artıĢ göstermiĢtir.
23Bu artıĢta
değiĢen aile yapısı, manevi değerlere verilen önemdeki azalmalar, teknoloji
geliĢmeleri ve sosyal değiĢimler etkili olmaktadır.
2416 POLAT, Tüm Boyutlarıyla Çocuk Ġstismarı- 1, s. 99 vd.; ALPASLAN, s. 194. 17
POLAT, Çocuk ve ġiddet, s. 92.
18 YELDAN, Didem/ TANERĠ, Gökhan, Cinsel Suçlarda Beraat, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2019, s.
19.
19
ZĠYALAR, Adnan, Cinsel DavranıĢ Bozuklukları, Yüce Yayıncılık, Ġstanbul 2000, s. 432.
20
YĠĞĠT, s. 92.
21 ġAHĠN/TAġAR, s. 160.
22 KARATAġ, Zeki, “Çocukların Cinsel Ġstismardan Korunmasında Çocuk Adalet Sisteminin
Önleyici Fonksiyonu‟‟, Türkiye Sosyal Hizmetleri AraĢtırma Dergisi, Cilt 2, Sayı 2, 2018, s. 133.
23 ALPASLAN, Ahmet Hamdi, “Çocukluk Döneminde Cinsel Ġstismar‟‟, Kocatepe Tıp Dergisi, Cilt
15, Sayı 2. 2014, s. 194.
24 BULUT, Sefa, “Çocukların Cinsel Ġstismarı Hakkında Bir Derleme‟‟, Türk Psikolojik DanıĢma ve
Günümüzde sosyal hizmet birimleri tarafından hazırlanan rapor içeriklerine
göre, cinsel istismara uğrayan mağdur sayısının fiziksel istismara uğrayan mağdur
sayısından daha fazla olduğu ortaya çıkmıĢtır.
25Cinsel istismarda fail genellikle
erkek olup, cinsel istismar için en dikkat çekici husus, bu olayların mağdurca
bildirilmemesidir. Bu genellikle fail tarafından mağdurun tehdit edilmesi ya da
korkutulmasından kaynaklanmaktadır. Tüm dünyada cinsel istismarların yaklaĢık
yüzde 50‟si intikal etmemektedir.
26Toplumda tabu olarak görüldüğünden dolayı
cinsel istismar açığa çıkarılmayan en önemli çocuk istismar türlerinden biridir.
27Cinsel istismara uğrayan mağdur çocukların ise 2/3 okul öncesi yaĢ grubunda
yer alan çocuklar olup,
28cinsel istismara uğrayan erkeklerin oranı ise yüzde 15‟dir.
29Cinsel istismara uğrayan mağdurlardan yüzde 53‟ü 14 yaĢından küçük çocuklardır.
30Türkiye‟deki suçların yüzde 3‟ü cinsel suçlardır. Bu suçların bildirim oranı ise
oldukça düĢüktür.
31Mağdur çocuk genellikle faile bağımlı olduğu ya da ona
güvendiği için cinsel istismarda Ģiddet unsuru nadiren kullanılır.
32Cinsel Ģiddete
uğrayan çocuk sayısı ise çocukların beĢte biridir.
33Türkiye‟de Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı tarafından yaptırılan bir araĢtırmaya göre 15 yaĢından küçük
çocukların cinsel istismara maruz kalma oranı yüzde 9‟dur.
3425 YĠĞĠT, Rana, “Çocukların Cinsel Ġstismarı ve Ensest‟‟, Anadolu HemĢirelik ve Sağlık Bilimleri
Dergisi, sayı 3, 2005, s. 92.
26 POLAT, Tüm Boyutlarıyla Çocuk Ġstismarı- 1, s. 98. 27
ÇAKMUT, Özlem Yenerer, “Cinsel ġiddet Mağduru Çocuk Kavramı ve Türk Ceza Kanunu‟nun Çocuğa Yönelik Cinsel ġiddet Düzenlemelerine Genel BakıĢ, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk AraĢtırma Dergisi, Cilt 22, Sayı 1, 2016, s. 37.
28 PARLAK, F. Tülay, “5237 sayılı TCK 103. Çerçevesinde Çocuğun Üstün Yararı Ġlkesinin
Uygulanmaması Sorunu ve “ġüpheden Sanık Yararlanır‟‟ Ġlkesi KarĢısındaki Konumu‟‟, Legal Hukuk Dergisi, sayı 147, 2015, s. 128.
29 KIR, Ebru, “Çocuklara Yönelik Cinsel Taciz ve Ġstismara KarĢı Önleyici Eğitim ÇalıĢmaları‟‟,
Ġstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, Cilt 71, Sayı 1, 2013, s. 793.
30
AKTEPE, Evrim, “Çocukluk Çağı Cinsel Ġstismarı‟‟, Psikiyatride Güncel YaklaĢımlar, Cilt 1, Sayı 2, 2009, s. 98.
31 YELDAN/TANERĠ, s. 16. 32
YĠĞĠT, s. 92.
33 ġEKER, Halil Kaya/ġEKER, Sevgi, “Çocuklara Yönelik Cinsel Amaçlı Turizm‟‟, Sivas
Interdisipliner Turizm AraĢtırmaları Dergisi, sayı 2, 2018, s. 37.
34 ġEKER/ġEKER, s. 44 vd. , aynı araĢtırmaya göre 18 yaĢından önce evlenen her 10 kadından biri
11 Mayıs 2011 tarihinde Avrupa Konseyi, uluslararası hukukta kadınlara ve kız
çocuklarına yönelik Ģiddet ve aile içi Ģiddetin önlenmesi ve bu bunlarla mücadeleye
iliĢkin olarak “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla
Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesini (kısa adıyla İstanbul
Sözleşmesi)’’ imzaya açmıĢtır. SözleĢme
1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe
girmiĢtir Türkiye sözleĢmenin imzaya açıldığı 11 Mayıs 2011 tarihinde bu
sözleĢmeyi imzalamıĢ ve 14 Mart 2012 tarihinde ise onaylamıĢtır.
35Bu sözleĢmeyi
ilk onaylayan devlet Türkiye olmuĢtur.
36SözleĢme‟nin en temel amacı kadına karĢı
Ģiddeti ve aile içi Ģiddeti önleme ve kadını her türlü Ģiddetten korumak olup, kadına
yönelik Ģiddet ve aile içi Ģiddetten arınmıĢ bir Avrupa oluĢturulması da
amaçlanmaktadır.
37Bu sözleĢme ilk kez
kadına yönelik Ģiddetin, bir insan hakkı
ihlali olduğunu belirtmiĢtir.
38Taraf devletler, kiĢinin rızası olmaksızın; organ ya da
herhangi bir cisimle anal, vajinal ya da oral olarak olarak organ sokma niteliğindeki
cinsel iliĢkiye girme, rızası olmaksızın organ sokma niteliğinde olmayan cinsel
nitelikteki fiillerde bulunma ya da üçüncü bir kiĢiye karĢı cinsel nitelikteki fiillerde
bulunmasına sebep olma Ģekindeki kasıtlı olan davranıĢların cezalandırılmasını
sağlamak için gerekli olan hukuki ya da diğer önlemleri alacağı düzenlenmiĢtir.
396284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına KarĢı ġiddetin Önlenmesine Dair Kanun
düzenlenirken özellikle bu sözleĢme esas almıĢtır.
40küçükken yabancı kiĢilerin, yüzde 29‟u yakın aile üyeleri dıĢında kalan diğer erkek akrabalarının cinsel istismarına maruz kalmıĢtır. Çocukluk dönemindeki cinsel istismar olaylarının yüzde 15‟inin failleri kadınların mahallelerinden tanıdıkları kiĢilerdir. Aile üyeleri tarafından gerçekleĢtirilen cinsel istismar olaylarında ise baĢ sırayı dayılar, amcalar ve ağabeyler almaktadır (sırasıyla yüzde 4, yüzde 2 ve yüzde 2).
35 BAKIRCI, Kadriye, “Ġstanbul SözleĢmesi‟‟, Ankara Barosu Dergisi, Sayı 4, 2015, s. 133.
36 KIRBAġ CANĠKOĞLU, Seher, “Kadınlara Yönelik ġiddetin ve Ev Ġçi ġiddetin Önlenmesine
Dair Ulusal ve Uluslararası Mevzuat (Ġstanbul SözleĢmesi ve 6284 Sayılı Kanun)‟‟, Ankara Barosu Dergisi, Sayı 3, 2015, s. 369.
37 ÖZKAN, Gizem, “Kadına Yönelik ġiddet - Aile Ġçi ġiddet ve Konuya ĠliĢkin Uluslararası
Metinler Üzerine Bir Ġnceleme‟‟, Hacettepe Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 7, Sayı 1, 2017, s. 555; BAKIRCI, s. 133.
38 ÖZKAN, s. 556 39 BAKIRCI, s. 150.
40 CEYLAN, Ebru, “Türk Hukukunda Aile Ġçi ġiddet ve Kadına KarĢı ġiddetin Önlenmesiyle Ġlgili
AĠHM çocukları koruma ve gözetleme konusunda AĠHS‟nin taraf devletlere
sorumluluk yüklediğini kabul etmekte, çocuk istismarını kötü muamele olarak
nitelendirip, buna devletin müdahale etmemesinin pozitif yükümlülüğe aykırılık
olarak kabul edip ihlal kararları vermektedir.
41lII. 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU’DA CĠNSEL ĠSTĠSMAR
SUÇUNUN TANIMI
5237 sayılı TCK ile çocukların özel olarak korunması amaçlandığından yeni
suç tanımlarına yer verilmiĢtir. Bunlardan biri de cinsel istismardır.
42TCK‟nın 103.
maddesinde erkek ve kız ayrımı yapılmadan cinsel istismarın tanımı yapılmıĢtır.
43Buna göre 5237 sayılı TCK‟nın 103/1. maddesine göre cinsel istismar deyiminden;
on beĢ yaĢını tamamlamamıĢ veya tamamlamıĢ olmakla birlikte fiilin hukuki anlam
ve sonuçlarını algılama yeteneği geliĢmemiĢ olan çocuklara karĢı gerçekleĢtirilen her
türlü cinsel davranıĢ ile diğer çocuklara karĢı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi
etkileyen baĢka bir nedene dayalı olarak gerçekleĢtirilen cinsel davranıĢlar anlaĢılır.
Bu tanıma göre on beĢ yaĢ sınır kabul edilmiĢ, mağdur on beĢ yaĢından küçükse ya
da on beĢ yaĢından büyük olup da kendisine karĢı yapılan cinsel fiilin hukuki anlam
ve sonuçlarını algılama yeteneği geliĢmemiĢ ise bu çocuklara yapılan her türlü cinsel
davranıĢ cinsel istismar olarak kabul edilmiĢtir. On beĢ yaĢından büyük mağdur
çocuk kendisine yapılan fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği
geliĢmiĢ ise, o zaman bu çocuklara karĢı sadece cebir, tehdit, hile ya da iradeyi
etkileyen baĢka bir nedene dayalı olarak gerçekleĢtirilen cinsel davranıĢların cinsel
istismar olarak tanımlanmıĢtır.
Öğretide 5237 sayılı TCK‟nın 103/1. maddesinde yer alan mağdur çocuğun
fiilin hukuki anlamını algılamadan söz edilmesinin uygun olmadığı, on beĢ yaĢını
41
TANER, Fahri Gökçen, Türk Ceza Hukukunda Cinsel Özgürlüğe KarĢı Suçlar, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2017, s. 286 vd.
42 ÖZGENÇ, Ġzzet, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, Gözden GeçirilmiĢ ve GüncellenmiĢ 14.
Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2018, s. 95.
tamamlamıĢ çocukların kendisine yönetilen fiilin hukuki sonuçlarını değil, cinsel
niteliğini ve failin cinsel amacını algılayabileceği ya da yetenek eksikliği nedeniyle
algılayamayacağı ileri sürülmüĢtür.
44lV. 765 SAYILI ESKĠ TÜRK CEZA KANUNU’NDA CĠNSEL ĠSTĠSMAR
SUÇUNUN KARġILIĞI
5237 sayılı TCK 12.10.2004 tarihinde Resmi Gazete‟de yayımlanıp,
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe girmiĢtir.
45Cinsel dokunulmazlığa karĢı suçlar 765
sayılı ETCK‟da genel adap ve aile düzenine karĢı iĢlenen suçlar içerisinde
düzenlenmiĢken
465237 sayılı TCK‟da özel hükümlerde kiĢilere karĢı suçlar kısmında
altında, altıncı bölümde düzenlenmiĢtir.
475237 sayılı TCK‟da düzenlenen cinsel
dokunulmazlığa karĢı suçlardan cinsel saldırı 102. maddede, çocukların cinsel
istismarı suçu 103. maddede, reĢit olmayanla cinsel iliĢki suçu 104. maddede ve
cinsel taciz suçu ise 105. maddede yer almaktadır.
48765 sayılı ETCK‟dan farklı
olarak 5237 sayılı TCK‟da ırza geçme, ırza tasaddi, sarkıntılık ve söz atma
tabirlerine yer verilmemiĢtir.
49Ancak 6545 sayılı Kanun‟la yapılan değiĢiklikle
sarkıntılık tabiri yeniden kullanılmıĢtır.
5237 sayılı TCK‟nın 103/1 maddesine düzenlenen cinsel istismar suçu, 765
sayılı ETCK‟nın 415/1. ile 416/2. maddelerinin karĢılığı olarak düzenlenmekle
beraber kapsamı ve getirdiği yeniliklerle bakımından farklılıklar içermektedir.
50Çocuklara yönelik iĢlenen cinsel suçlar 765 sayılı ETCK‟da birden fazla maddede
44 YURTCAN, Erdener, Yargıtay Kararları IĢığında Cinsel Suçlar, GüncelleĢtirilmiĢ 4. Baskı,
Seçkin Yayıncılık, Ankara 2019, s. 124.
45 AYRAL, s. 2.
46 MALKOÇ, Ġsmail, Türk Ceza Kanunu Uygulamasında Cinsel Suçlar, Malkoç Kitabevi, Ankara
2009, s. 2.
47
BAġ, Eylem, “Türk Ceza Hukukunda Cinsel Taciz Suçu‟‟, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakultesi Dergisi, Cilt 65, Sayı 4, 2016, s. 1150.
48 Türk Ceza Kanunu Madde Gerekçeleri, (www.ceza-bb.adalet.gov.tr/mevzuat/maddegerekce.doc);
ÇAKMUT, s. 40.
49 TEKĠN, Nurullah, “Cinsel Saldırı Suçunun 765 ve 5237 sayılı Kanunlar Açısından
Değerlendirilmesi‟‟, Legal Hukuk Dergisi, sayı 84, 2009, s. 3809.
50 PARLAR, Ali/BANKO, Meltem, 6545 sayılı Kanun Ġle Yapılan DeğiĢikler Çerçevesinde Cinsel
düzenlenmiĢken 5237 sayılı TCK‟da tek bir maddede düzenlenmiĢtir.
51Yani 765
sayılı ETCK‟da 414, 415, 416, 417, 418 ve 421. maddelerde
52düzenlenmiĢken 5237
sayılı TCK‟da ise 103. maddede düzenlenmiĢtir.
765 sayılı ETCK‟dan farklı olarak 5237 sayılı TCK‟da erkeklerin yanında
kadınlarında bu suçun faili olabileceği kabul edilmiĢtir.
53765 sayılı ETCK‟da düzenlenen on beĢ yaĢınını dolduran kızı alacağım diye
kızlık bozma suçu kaldırılmıĢtır. 5237 sayılı TCK‟da yapılan düzenlemelere göre
kızlığı bozulan kız, eğer on beĢ- on sekiz yaĢ grubunda olupta, kendisine karĢı
iĢlenen fiilin hukuki olarak anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği geliĢmemiĢse, suç
çocukların cinsel istismarı suçunu, eğer hukuki anlam ve sonuçlarını algılama
51 AKKAYA, Çetin, Cinsel Dokunulmazlığa KarĢı Suçlar, Adalet Yayınevi, Ankara 2018, s. 167. 52 Madde 414-(DeğiĢik madde: 09/07/1953 - 6123/1 md.) Her kim 15 yaĢını bitirmiyen bir küçüğün
ırzına geçerse beĢ seneden aĢağı olmamak üzere ağır hapis cezasına mahkum olur.
Eğer fiil cebir ve Ģiddet veya tehdit kullanılmak suretiyle veya akıl veya beden hastalığından veya
failin fiilinden baĢka bir sebepten dolayı veya failin kullandığı hileli vasıtalarla fiille mukavemet edemiyecek bir halde bulunan bir küçüğe karĢı iĢlenmiĢ olursa ağır hapis cezası on seneden aĢağı olamaz.
Madde 415 (DeğiĢik madde: 09/07/1953 - 6123/1 md.) Her kim 15 yaĢını bitirmiyen bir küçüğün ırz ve namusuna tasaddiyi mutazammın bir fiil ve harekette bulunursa iki seneden dört seneye ve bu fiil ve hareket yukarki madddenin ikinci fıkrasında yazılı Ģartlar içinde olursa üç seneden beĢ seneye kadar hapsolunur.
Madde 416 (DeğiĢik madde: 09/07/1953 - 6123/1 md.) On beĢ yaĢını bitiren bir kimsenin cebir ve Ģiddet veya tehdit kullanmak suretiyle ırzına geçen veyahut akıl veya beden hastalığından veya kendi fiilinden baĢka bir sebepten veya kullandığı hileli vasıtalardan dolayı fiille mukavemet edemiyecek bir halde bulunan bir kimseye karĢı bu fiili iĢliyen kimse yedi seneden aĢağı olmamak üzere ağır hapis cezası ile cezalandırılır.
Yine bu suretle ırz ve namusa tasaddiyi tazammun eden diğer bir fiil ve harekette bulunursa üç
seneden beĢ seneye kadar hapsolunur.
Madde 417-ReĢit olmıyan bir kimse ile rızasiyle cinsi münasebette bulunanlar fiil daha ağır cezayı müstelzim bulunmadığı takdirde altı aydan üç seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Madde 418 (DeğiĢik madde: 09/07/1953 - 6123/1 md.)
Yukarki maddelerde yazılı fiil ve hareketler mağdurun ölümünü mucip olursa faile müebbet ağır
hapis cezası verilir.
Eğer bu fiil ve hareketler bir marazın sirayetini veya mağdurun sıhhatine sair büyük bir nakisa
irasını veya maluliyet veya mayubiyetini müstelzim olursa cezanın yarısı ilave edilerek hükmolunur.
Madde 421 (DeğiĢik madde: 09/07/1953- 6123/1 md.)- Kadınlara ve erkeklere söz atanlar üç aydan bir seneye ve sarkıntılık edenler altı aydan iki seneye kadar hapsolunur.(www.mevzuat.gov.tr).
53 GERÇEKER, Hasan, Yorumlu– Uygulamalı Türk Ceza Kanunu, GüncellenmiĢ 4. Baskı, Seçkin
yeteneği geliĢmiĢse 5237 sayılı TCK‟nın 104. maddesinde belirtilen reĢit olmayanla
cinsel iliĢki suçunu oluĢturur. Kızlığı bozulan kız on sekiz yaĢını bitirmiĢ ve de
mağdurun rızası varsa fiil suç oluĢturmayacaktır.
54Kızlık zarının bozulması 5237
sayılı TCK‟da beden sağlığını bozan bir sebep olarak kabul edilmemekle birlikte,
mağdurda yarattığı travma nedeniyle ruh sağlığını bozulmaya neden olabilir.
55Yine aynı Ģekilde 765 sayılı ETCK‟nın 434. maddesi de
56yürürlükten
kaldırılmıĢtır. Bu maddeye göre ırza geçme ya da ırza tasaddi suçlarında fail ile
mağdurun evlenmesi hali cezasızlık hali idi. 5237 sayılı TCK‟da bu hükme yer
verilmemiĢtir.
57765 sayılı ETCK‟da eĢler arasındaki rıza dıĢı olarak gerçekleĢtirilen
cinsel iliĢki ile ilgili açıkça bir düzenleme yer almamaktaydı. Bu durumlarda ırza
geçme ya da ırza ve namusa tasaddinin yorumu önemliydi. Yargıtay bu gibi hallerde
baĢka suçun oluĢacağını kabul etmekteydi.
58765 sayılı ETCK‟da sarkıntılık sayılan fiillerden bedensel temas içeren fiiller,
5237 sayılı TCK‟da cinsel taciz olarak değerlendirilemeyecektir.
5954 ARTUÇ, Mustafa/ GEDĠKLĠ, Cemil, TCK-CMK-CGĠK Çocuk Koruma Kanunu ve 5560 Sayılı
Kanunla getirilen Yenilikler (Yeni Ceza Adalet Sistemi), 2. Baskı, Kartal Yayınevi, Ankara 2007, s. 165; TEKĠN, s. 3801.
55 AKKAYA, s. 81; TUĞRUL, s. 111. 56
Madde 434 (DeğiĢik madde: 11/06/1936 - 3038/1 md.) Kaçırılan veya alıkonulan kız veya kadın ile maznun veya mahkumlardan biri arasında evlenme vukuunda koca hakkında hukuku amme davası ve hüküm verilmiĢ ise cezanın çektirilmesi tecil olunur. (Bu fıkra Anayasa mah. 2001/478 E, 2004/38 K. ve 25/3/2004 tarihli kararı ile TCK 430 maddesinin ikinci fıkrası yönünden iptal edilmiĢtir.).
Müruru zaman haddine kadar erkek tarafından haksız olarak vukua getirilmiĢ bir sebeple
boĢanmıya hükmedilirse takibat yenilenir. Evvelce hüküm verilmiĢ ise ceza çektirilir.
Bu madde hükümleri 414, 415 ve 416 ncı maddeler hakkında da caridir.
Evlenen maznun veya mahkum hakkında hukuku amme davasının veya cezanın tecilini
müstelzim olan haller fiilde methali olanlar hakkında dava ve cezanın düĢmesini müstelzimdir. (www.mevzuat.gov.tr).
57
TEZCAN, DurmuĢ/ ERDEM, Mustafa Ruhan/ ÖNOK, R. Murat, Teorik ve Pratik Ceza Özel Hukuku, GüncellenmiĢ 16. Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2018, s. 415.
58 TEKĠN, s. 3813.
59 ÇAKICI GERÇEK, Leyla, “Yargıtay Kararlarıyla Cinsel Taciz Suçu‟‟, Ankara Üniversitesi
V. KARġILAġTIRMALI HUKUKTA CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇU
A. Alman Hukuku
Cinsel suç 1871 tarihli Alman Ceza Kanunu‟nda ahlaka karĢı iĢlenen suçlar
bölümünde, 1973 yılında ceza kanununda yapılan değiĢiklikten sonra ise „„cinsel
özgürlüğe karşı işlenen suçlar’’ bölümünde düzenlenmiĢtir.
60Alman Ceza
Kanunu‟nda 174 ile 184. maddeler arasında cinsel suçlar yer almaktadır.
61Almanya‟da 2016 yılında meydana gelen toplu tecavüz ve cinsel taciz fiilleri
nedeniyle, 10 Kasım 2016 tarihinde „„Cinsel Özgürlüğün Korunmasının
Genişletilmesi’’ hakkında kanun yürürlüğe girmiĢtir. Bu sayede ani nitelikli
davranıĢlar da kanun tipinin kapsamına alınmıĢtır. Daha önceden kanun tipi cebir,
tehdit ve hile üzerine kurulmuĢtu.
62Alman Ceza Kanunu‟nda yapılan bu değiĢiklikle
cinsel taciz adına yeni bir suç 184(i) parağrafına eklenmiĢ ve cinsel tacizin bedensel
temas içeren cinsel anlamı olan taciz niteliğindeki fiiller olduğu kabul edilmiĢtir.
TCK‟da düzenlenen sarkıntığa benzeyen bu düzenleme, TCK'da düzenlenen cinsel
taciz suçunda bedensel temasın olmaması yönünden ayrılmaktadır.
635237 sayılı
TCK‟nın 103. maddesinde düzenlenen çocukların cinsel istismarı suçunun Alman
Ceza Kanunu‟nda ki karĢılığı 174, 174a, 174b, 174c, 176, 176a, 177b, 178, 179, 180,
181b, 181c, 182, 183, 184c, 187 parağraflarıdır.
64Alman ceza hukukunda 14 yaĢ, çocuk ve genç ayırımında dikkate alınmıĢ olup,
14 yaĢından büyükler genç, bu yaĢtan küçük olanlar ise çocuk olarak kabul
60
ATAMAN, Erkan, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda Cinsel Dokunulmazlığa KarĢı Suçlar, Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya 2011, s. 34; TANER, s. 56 vd.
61 KAYA, Kamuran, “Yeni TCK Sisteminde Sarkıntılık Suçu‟‟, Adalet Dergisi, Sayı 52, Mayıs
2015, s. 2 (http://www.yayin.adalet.gov.tr/adaletdergisi/52.sayi/06_kamuran.pdf).
62 TANER, s. 60. 63 TANER, s. 118.
64 ĠÇEL, Kayıhan/ ÜNVER, Yener/ HAKERĠ, Hakan, KarĢılaĢtırmalı Ceza Hukuku Yasaları, 8.
edilmektedir.
65Alman Ceza Kanunu‟nda mağdurun suç tarihinde 14 yaĢından küçük
olması suçun nitelikli hali olarak düzenlenmiĢtir. 14 yaĢından küçükler 176.
parağrafta, 14 yaĢından büyüklere karĢı iĢlenen istismar ise 182. parağrafta yer
almaktadır.
66Alman Ceza Kanunu‟nun çocukların cinsel istismarı suçunun basit hali 176.
parağrafda düzenlenmiĢtir. Burada 14 yaĢı tamamlamamıĢ olanlara karĢı
gerçekleĢtirilen cinsel istismar yer almaktadır. 14. yaĢından küçük çocuğun rızasının
olup olmadığına bakılmaz. 176a parağrafında suçun nitelikli hali, 176b parağrafında
ise cinsel istismarın ölümle sonuçlanması netice sebebiyle ağırlaĢmıĢ hal olarak
düzenlenmiĢtir.
67Alman Ceza Kanunu‟nun 176. parağrafının
681. fıkrasındaki suçun oluĢması
için 14 yaĢını tamamlamamıĢ mağdur çocuk ile fail arasında bedensel temasın olması
gerekir. 2. Fıkrada ise mağdur ile üçüncü kiĢiler arasındaki cinsel davranıĢlar yer
65 KOÇ, Ziya, “Alman Ceza Hukukunda Cinsel Özgürlüğe KarĢı ĠĢlenen Suçlar Alanında Son
GeliĢmeler‟‟, Adalet Dergisi, Sayı 35, Eylül 2009, s. 249 (http://www.yayin.adalet.gov.tr/ adaletdergisi/ 35.sayi/10_22_41.pdf).
66 ġARMAN, Ceren, Türk Ceza Kanunu‟nda Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu, Yüksek Lisans Tezi,
BahçeĢehir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ġstanbul 2012, s. 15 vd.; TANER, s. 299.
67
SEÇGĠN, Damla, Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu, Yüksek Lisans Tezi, Çankaya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara 2018, s. 11; ġARMAN, s. 16.
68 Alman Ceza Kanunu‟nu 176- „‟(1) Her kim on dört yaĢını tamamlamamıĢ bir çocuk üzerine cinsel
davranıĢlarda bulunulur veya bu çocuğa kendisi üzerinde bu tür davranıĢlar yaptırırsa, 6 aydan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Her kim, bir çocuğu baĢka biri üzerinde cinsel davranıĢlarda bulunmaya veya baĢka birinin kendisi üzerinde cinsel davranıĢlarda bulunmasını kabul etmeye sevk ederse, aynı ceza ile cezalandırılır.
(3) Çok ağır hallerde bir yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmedilir. (4) Her kim,
1. bir çocuk önünde cinsel davranıĢlarda bulunursa,
2. bir çocuğu, fail veya üçüncü bir kiĢi üzerinde veya önünde cinsel davranıĢlarda bulunması veya failin veya bir üçüncü kiĢinin kendisi üzerinde cinsel davranıĢlarda bulunmasını kabul etmesi için, yazılar (m.11 fıkra 3)vasıtası ile etkilerse veya
3. bir çocuğu, ona pornografik resim veya tasvir göstermek, pornografik ses kaydı dinletmek suretiyle veya benzer konuĢmalarla etkilerse,3 aydan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. ( (5) Her kim 1 ila 4‟üncü fıkraya giren bir fiil için bir çocuğu sunar veya bulmayı vaat ederse veya baĢka bir kiĢi ile, bu yönde bir fiil iĢlemek üzere anlaĢırsa, 3 aydan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(6) 4‟üncü fıkranın 3 ve 4 numaralı bentlerine 5‟inci fıkraya giren fiiller dıĢında bu suça teĢebbüs ile cezalandırılır.‟ ġeklindeddir. SEÇGĠN, s. 39 vd;
almaktadır. Burada fail mağdur çocuğu baĢka biri üzerinde ya da baĢka birinin
kendisi üzerinde cinsel davranıĢta bulunması düzenlenmiĢtir. Bedensel temasın
olmadığı 176/3 ve 4. fıkralarda ise çocukların pornoğrafi vasıtasıyla etkilenmesi
cezalandırılmaktadır.
69176b de düzenlenen nitelikli haller suçun iĢtirak halinde
iĢlenmesi, suçun on dokuz yaĢını tamamlamıĢ kiĢi tarafından iĢlenmesi, failin iĢlediği
cinsel fiil nedeniyle çocuğun
bedensel veya ruhsal geliĢmesini ağır bir zarar
tehlikesine maruz bırakması ya da sağlığının ağır bir Ģekilde bozulmasına neden
olması ve çocuğun ölüm tehlikesine sokulması gibi hallerdir.
70Çocuklara karĢı iĢleneden suçlarla ilgili en çok uygulanan madde Alman Ceza
Kanunu‟nda 176. madde olup, burada çocuklara karĢı iĢlenen suistimaller yer
almaktadır. Bu suistimaller yetiĢkin olan kiĢilerin çocuklara karĢı cinsel organlarını
teĢhir etmeleri ya da onlara yönelik cinsel nitelikte fiillerde bulunulması, cinsel
bölgelere dokunulması, çocukların yetiĢkinlerin cinsel bölgerine dokunulmasının
teĢvik edilmesi, çocukların pornografi için kullanılması, çocukların göğüs ve cinsel
saikle kaba yerlerine dokunulması ve herhangi bir Ģekilde on dört yaĢından küçük
çocukla cinsel iliĢkiye girilmesidir.
71Cinsel bölgelere parmak ya da sair organın sokulması Ģeklindeki fiiller,
Alman
ceza hukukunda cinsel organ sokma benzeri fiiller olarak değerlendirilmektedir.
72Alman Ceza Kanunun‟da evlilik içinde meydana gelen rızaya dayalı olmayan cinsel
iliĢkinin suç olduğuna ilĢkin bir düzenleme mevcut değilken, 1997 yılında yapılan
değiĢikliklerle açıkça eĢler arasında rıza dıĢında meydana gelen cinsel iliĢkini suç
olduğu düzenlenmiĢtir.
7369 KOÇ, s. 251; SEÇGĠN s, 70 ġARMAN, s. 16. 71 KOÇ, s. 251.
72 KANBUR, Mehmet Nihat, “6545 Sayılı Kanun DeğiĢiklikleri Çerçevesinde Türk Ceza
Kanunu‟nda ReĢit Olmayanla Cinsel ĠliĢki Suçu (TCK m.104) ‟‟, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 16, Özel Sayı, 2014, s. 4160; KOÇ, s. 249.
73 KILIÇ, Abbas, “Cinsel Hakimiyet ve Yeni Türk Ceza Kanunu‟nda Cinsel Saldırı Suçu‟‟, Türkiye
Barolar Birliği Dergisi, Sayı 78, 2008, s. 182 (http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/m2008-78-455); TANER, s. 87.
Alman Ceza Kanunu 176. madde gereğince, 14 yaĢından küçük mağdura
yönelik cinsel fiil penetrasyonla iĢlenmiĢse 6 aydan 10 yıla kadar hapis, 14 ile 16 yaĢ
grubundaki çocuklara penetrasyonla iĢlenmiĢse 5 yıl hapis ya da para cezası, 16 yaĢ
ile 18 yaĢ grubunda çocuklara yönelik iĢlenirse 3 yıl hapis cezası ya da para cezası,
fiil dokunma aĢamasında kalmıĢsa 3 ay ile 5 yıl arası hapis veya para cezası
verilmektedir.
74B. Ġtalyan Hukuku
Ġtalyan Ceza Kanunu‟nda 1996 yılında yapılan değiĢiklikle cinsel suç ile Ģehevi
hareketler ayrımı kaldırılıp, cinsel Ģiddet suçu olarak
kiĢi hürriyetine karĢı suçlar
baĢlığı altında 609 bis maddesinde düzenlenmiĢtir. Bu düzenlemeyle bu suçta
korunan hukuki menfaat kamu ahlakı olmaktan çıkarılıp, bireyin cinsel özgürlüğüne
dönüĢtürülmüĢtür.
75Bu değiĢiklikle ırza geçme ve ırza tasaddi Ģeklindeki ayrımdan
vazgeçilip, bu iki kavram yerine cinsel Ģiddet tabiri kullanılmıĢtır.
765237 sayılı
TCK‟nın 103. maddesinde düzenlenen çocukların cinsel istismarı suçunun Ġtalyan
Ceza Kanun‟unda ki karĢılığı 609bis, 609ter, 609quater ve 609octies maddeleridir.
77Ġtalyan Ceza Kanunu‟nun 609 bis maddesi ‘‘ Her kim cebir, tehdit veya nüfuzu
kötüye kullanmak suretiyle bir kimseyi cinsel davranışlarda bulunmaya veya bunları
katlanmaya zorlarsa beş yıldan on yıla kadar cezalandırılır. Aynı ceza aşağıda
sayılan hallerde mağduru cinsel davranışı gerçekleştirmeye veya bunları katlanmaya
ikna eden kişi hakkında da uygulanır;
1- Mağdurun fiil anındaki fizik ya da psişik olarak zayıf durumunu kötüye
kullanmak suretiyle,
74 AYGÜL, Hasan Hüseyin/ ġENSOY, Alara Fulya, “Çocuklara KarĢı ĠĢlenen Cinsel Suçlara
Verilen Cezalar ve Beklenen Toplumsal Adalet‟‟, Gaziantep University Journal of Social Sciences (GAUN JSS), Sayı 2, Ocak 2018, s. 537 (https://dergipark.org.tr/download/article-file/451528).
75 TANER, s. 52 vd. 76 KILIÇ, s. 183
2- Failin hileyle başka bir kişinin yerine geçmesi halinde,
3-Fiilin ağırlığının göre az olması halinde ceza üçten ikisine az olmamak üzere
indirilebilir.” Ģeklindedir. Burada açıkça suçun oluĢabilmesi için herhangi bir ölçü
konulmamıĢtır. Ancak Ġtalyan uygulamasına ve öğretisine göre suç failin mağdura
yönelik bedensel temasıyla oluĢacağı kabul edilmektedir. Ġtalyan Ceza Kanunu‟nda
cinsel Ģiddet suçunun ağırlatıcı sepebleri 609- ter maddesinde, on dört yaĢından
küçüklere yönelik cinsel davranıĢlar 609- guarter maddesinde, çocuk istismarı 609-
quinquies maddesinde, grup halinde iĢlenen cinsel saldırı suçu ise 609- octies
maddesinde düzenlenmiĢtir.
78Ġtalyan Ceza Kanunu‟nda on dört yaĢ sınır kabul edildiğinden, 5237 sayılı
TCK‟nın 104. maddesinde yer alan reĢit olmayanla cinsel iliĢki suçu gibi bir
düzenleme yer almamaktadır. On dört yaĢından büyük mağdurun rızası olması
halinde suç oluĢmaz. Ancak fail üstsoy, evlat edinen, ebeveyn, vasi, mağdurla birlikte
yaĢayan, çocuğun emanet edildiği kiĢi, mağdur çocukla eğitim, öğretim, gözetim ya
da denetim iliĢkisi içinde bulunan kiĢi olması halinde yaĢ sınırı on altıdır. Üstsoy,
evlat edinen, vasi ya da birlikte yaĢayan failin yetkisini kötüye kullanması halinde
daha ağır cezalar verilmektedir.
79609- guarter maddesine göre ise cezasızlık sebebi,
on üç yaĢını dolduran çocuğun yaĢı ile diğer çocuğun yaĢı arasındaki farkın üçü
aĢmaması halindedir.
80Ġtalyan Ceza Kanunu‟nda 609-ter maddesinde cinsel Ģiddet suçunun farklı
yaĢlara göre iĢlenmesi halinde, ağırlatıcı sebeplerden mağdur yönünden üç tür yaĢ
grubu kabul edilmiĢtir. 609-ter/ 2‟de 10 yaĢından küçük mağdurlar, 609-ter/1‟de
11-14 yaĢ, eğer fail üstsoy, ebeveyn, vasi ya da evlat edinen ise yaĢ sınırı 16 olmaktadır.
78 SEÇGĠN, s. 43 vd.; TANER, s. 54. 79 TANER, s. 292.
80 MEMĠġ KARTAL, Pınar, “ReĢit Olmayanla Cinsel iliĢki‟‟, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Üçüncü yaĢ grubu ise 18 yaĢından küçük olanlardır.
81C. Fransız Hukuku
Fransa‟da cinsel suçlar Eski Fransız Ceza Kanunu‟nda genel adaba karĢı suçlar
bölümünde düzenlenmiĢti. 1994 tarihli yeni Fransız Ceza Kanunu‟nda ise kiĢilere
karĢı suçlar bölümünde yer almaktadır.
82Bu bölümün baĢlığı ise tecavüz yani cinsel
saldırılar adını taĢımaktadır.
83Bu bölümde vücut ve psikolojik bütünlüğe karĢı
iĢlenen suçlar baĢlığıyla cinsel saldırılar düzenlenmiĢtir.
845237 sayılı TCK‟nın 103.
maddesinde düzenlenen çocukların cinsel istismarı suçunun Fransız Ceza
Kanun‟unda ki karĢılığı 222-23, 222-24, 222-25, 222-26, 222-27, 222-28, 222-29,
222-30, 227-25 ve 227-26 maddelerdir.
85Cinsel saldırı ise bedensel temas içeren tecavüz ile tecavüz haricindeki diğer
cinsel saldırılar Ģeklinde iki tür olarak düzenlenmiĢtir. Fransız Ceza Kanunu‟nda
tecavüz Ģeklindeki cinsel davranıĢlar 222-23 maddesinde, tecavüz dıĢındakiler ise
222-27 maddesinde yer almaktadır. Aynı kanunun 222-24 maddesinde tecavüzün on
beĢ yaĢ altındaki çocuğa karĢı iĢlenmesi hali ağırlatıcı hal sayılmıĢ, 222-31.
maddesine göre mağdura karĢı iĢlenen diğer cinsel davranıĢlar teĢebbüs halinde kalsa
bile, fail tamamlanmıĢ suçtan dolayı sorumlu olacağı kabul edilmiĢ, yine aynı Ģekilde
222-25 maddesinde failin on beĢ yaĢından küçük mağdurla zor, tehdit veya cebir
olmadan ve rızasıyla gerçekleĢen yani süpriz Ģekilde gerçekleĢtirilmeyen davranıĢta
bulunması hali de suç olarak düzenlenmiĢtir.
8681 TANER, s. 295. 82
KÖSE ġAHĠN, Behiye, Cinsel Dokunulmazlığa KarĢı Suçlardan Çocukların Cinsel Ġstismarı, Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya 2009, s.17; TANER, s. 55.
83 CAN, Cahit, Toplumsal Ġnsanın Evrensel Doğası ve Cinsel Suçlar, 2. Baskı, Siyasal Kitabevi,
Ankara 2012, s. 385.
84 SEVÜK, Handan YokuĢ, “5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu‟nda Cinsel Saldırı ve Cinsel Taciz
Suçları‟‟, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, sayı 57, 2005, s. 243; ATAMAN, s. 36.
85 ĠÇEL/ÜNVER/HAKERĠ, s. 164. 86 SEÇGĠN, s.37; TANER, s. 56.
Fransız Ceza Kanunu‟nun 222-23. maddesine göre tecavüz Ģeklindeki cinsel
davranıĢlarda faile on beĢ yıl ağır hapis cezası ile cezalandırılmaktadır. Eğer bu suç
on beĢ yaĢından küçük mağdura yönelik olarak iĢlenirse ya da fail mağdurun doğal,
kanuni ya da evlat edinme yoluyla edindiği çocuğu üzerinde iĢlerse ceza yirmi yıl
ağır hapis cezasıdır.
87D. Ġspanya Hukuku
Cinsel suç Ġspanya Ceza Kanunu‟nda cinsel özgürlüğe karĢı suç baĢlığı altında
düzenlenmiĢtir. Diğer Avrupa Ceza Kanunlarından ayrılan en önemli fark herhangi
bir yaĢ sınırı koymaksızın cinsel istismarı tanımlamasıdır. Buna göre cinsel
istismarın, geçerli bir rızanın yokluğunda ve cebir ya da tehdit olmaksızın
gerçekleĢtirilen davranıĢlar olduğu belirtilmiĢtir. Cinsel istismar suçu sadece
çocuklara karĢı değil herkese karĢı iĢlenebileceği kabul edilmektedir. Ġspanya Ceza
Kanunu cinsel istismarı 181, 182 ve 183. maddelerde düzenlenmiĢtir.
88Ġspanya Ceza Kanunu‟nun 178. maddesinde cinsel saldırı suçu yer almaktadır.
Bu maddeye göre cebir ve tehditle kiĢinin cinsel özgürlüğüne yönelik saldırıda
bulunanlar cinsel saldırıdan sorumlu olurlar ve haklarında bir yıldan beĢ yıla kadar
hapis cezası verilir. 179. maddeye göre anal, vajinal ya da oral bölgelere temas ya da
anal, vajinal ya da oral bölgelere organ ya da objenin sokulması halinde ceza altı
yıldan on iki yıla kadar hapis cezasıdır.
89Ġspanya Ceza Kanunu‟nda cinsel istismar suçunun temel Ģekli 181. madde de
düzenlenmiĢ ve bu madde de mağdurun yaĢı konusunda bir ayrım yapılmamıĢtır. Bu
kanunun 182. maddesinde 13 yaĢ ile 16 yaĢ grubunda yer alan mağdur çocuklara
87 CAN, s. 385; ġARMAN, s. 18 vd. 88 TANER, s. 61.
karĢı hileyle iĢlenen cinsel davranıĢlar cinsel istismar adı altında yer almıĢtır. 13
yaĢından küçük mağdurlara karĢı cebir ya da tehdit içerip içermediğine göre bir
ayrım yapılmıĢ, eğer cebir ya da tehdit yoksa cinsel saldırı baĢlığı altında 183/1.
madde de, eğer cebir ya da tehdit varsa cinsel istismar adı altında 183/2. madde de
düzenlenmiĢ. Oral, anal ya da vajinal yoldan dühul olması hali ise ağırlatıcı neden
olarak kabul edilmiĢtir.
90VI. CĠNSEL ĠSTĠSMAR SUÇUNUN BENZER SUÇLARDAN FARKI
5237 sayılı TCK‟da düzenlenen cinsel dokunulmazlığa karĢı suçlardan cinsel
saldırı 102. maddede, çocukların cinsel istismarı suçu 103. maddede, reĢit olmayanla
cinsel iliĢki suçu 104. maddede ve cinsel taciz suçu ise 105. maddede düzenlenmiĢtir.
6545 sayılı Kanun‟la bu maddelerde değiĢiklik yapılırken, 6763 sayılı Kanun‟la ise
sadece 103. maddede değiĢiklik yapılmıĢtır. Cinsel saldırı, reĢit olmayanla cinsel
iliĢki ve cinsel taciz suçlarının çocukların cinsel istismarı suçu ile farkları Ģu
Ģekildedir.
A. Çocukların Cinsel Ġstismarı Suçu ile Cinsel Saldırı Suçu Arasındaki
Farklar
Çocukların cinsel istismarı ile cinsel saldırı suçları
91benzer aynı tipte suçlardır.
90
TANER, s. 299.
91 6545 sayılı Kanun değiĢikliği ile madde 102- (1) Cinsel davranıĢlarla bir kimsenin vücut
dokunulmazlığını ihlâl eden kiĢi, mağdurun Ģikâyeti üzerine, beĢ yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel davranıĢın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde iki yıldan beĢ yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleĢtirilmesi durumunda, on iki yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin eĢe karĢı iĢlenmesi hâlinde, soruĢturma ve kovuĢturmanın yapılması mağdurun Ģikâyetine bağlıdır.
(3) Suçun;
a) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kiĢiye karĢı,
b) Kamu görevinin, vesayet veya hizmet iliĢkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı iliĢkisi içinde bulunan bir kiĢiye karĢı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeĢ, evlat edinen veya evlatlık tarafından,
d) Silahla veya birden fazla kiĢi tarafından birlikte,
e) Ġnsanların toplu olarak bir arada yaĢama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,