• Sonuç bulunamadı

2.2 1935-1938 YILLARI ARASINDA BULGARİSTAN’DA TÜRK AZINLIĞI’NIN DURUMU VE TÜRKİYE’YE GÖÇLER

KAYNAKLAR VE YÖNTEM

2.2 1935-1938 YILLARI ARASINDA BULGARİSTAN’DA TÜRK AZINLIĞI’NIN DURUMU VE TÜRKİYE’YE GÖÇLER

1930’lu yılların başından itibaren Bulgaristan’da diktatör eğilimler ortaya çıkmaya başlamış ve bu durum ülkedeki Türk azınlığını yeni bir baskı politikası ile karşı karşıya bırakmıştır. 1933 yılında Razgrat’ta Türk mezarlığı yakılmış, Türklerin ileri gelenleri tutuklanmaya, Türk okulları kapatılmaya, Türklerin aleyhinde filmler gösterilmeye başlanmış, Türk gençleri takibata uğramıştır. 19 Mayıs 1934 tarihine gelindiğinde ise faşist bir askerî darbe ile hükümet devrilmiş, darbeden ve darbeciler arasında çıkan anlaşmazlıklardan faydalanan Kral Boris, 1935’te askerlerin gücünü kırarak 1943’e kadar devam edecek diktatörlüğünü kurmuştur. Bulgaristan’da yaşanan bu gelişmeler 1935 ve sonrasında bu ülkeden Türkiye’ye olan göçleri arttırmıştır.321 Bulgaristan’da şiddet ve baskıların arttığı bu dönemde Pomak ve Türk nüfus sadece Türkiye’ye değil, Yunanistan ve Romanya’ya da iltica etmiştir.322

Bulgaristan’ın Pomaklara ve Türk azınlığına uyguladığı baskı neticesinde Yunanistan ve Türkiye’ye ilticalar artmış, Bulgaristan İçişleri Bakanlığı ise bir emir çıkararak her iki grubun da ülkeden iltica etmesinin önüne geçilmesini istemiştir.323 Bu dönemde ekonomik sıkıntılar nedeniyle Türkiye’nin Bulgaristan’daki Türk okullarına gönderdiği yardımları kesmesi, bu okullarda okuyanların ailelerinin öğretmenlerin maaşlarını karşılayamayacak kadar fakir olması, Pomak çocuklarının Bulgar okullarına gitmek zorunda kalmasına neden olmuştur. Bu durum maalesef Pomakların da eğitim aldıkları Türk okullarını tek tek kapatan, Türkçe eğitimi yasaklayan Bulgar yönetiminin politikalarına fayda sağlamıştır.324

Bulgaristan’ın bu dönemde uyguladığı baskı ve sindirme politikalarının bir diğer uygulayıcıları ise 1935 yılında Belediyeler Kanunu’nda yapılan değişiklikler vasıtasıyla, merkezi hükümetin kasaba ve köylere gönderdiği belediye reisleri ya da

321 Hikmet Öksüz, “İkili İlişkiler Çerçevesinde Balkan Ülkelerinden Türkiye’ye Göçler ve Göç

Sonrası İskân Meselesi (1923-1938)”, Atatürk Dergisi, C. 3, S. 1, Yıl: 2000, s. 178-179.

322 Hariciye Vekaleti’nden Başvekalet’e 1934 yılının Eylül ayında gönderilen bir yazıda, Türkiye’nin

Bükreş Elçisi Hamdullah Suphi Bey’in Bulgaristan’dan 100 kişinin daha iltica ettiğini ve Köstence’de sevk edilmek üzere bekleyen 50 kişinin olduğunu, ilticalar nedeniyle tahsisatının bitmek üzere olduğunu bildirdiği belirtilmiştir. Ayrıntılı bilgi için bkz. BCA, 030. 10 242. 635. 16; BCA, 030. 10. 242. 634. 22.

323 BCA, 030. 10. 242. 633. 9; BCA, 030. 10.242. 633. 21. 324 BCA, 030. 10. 242. 637. 8.

112

nüfusu 10 binden az olan yerlere gönderdiği belediye reisi muavinleri olmuştur. Bulgaristan’da bir hudut köyü olan Dosbat’a gönderilen belediye muavini göreve gelir gelmez buralardaki Türk ve Pomak halkı bir araya toplayarak aşağıdaki konuşmayı yapmıştır:

“Hükümet-i merkeziye beni köyünüze belediye reisi gönderdi. Elimden geldiği kadar iyi olmanız için çalışacağım. Evvel emirde köyünüzde muhteşem bir kilisenin mevcud olmaması teessürümü mucib olmuştur. Biz hepimiz bir dine mensup olmakla beraber bugünden itibaren sizi camiye gidip ibadet etmekten menediyorum. 15 güne kadar hükümet-i merkeziye buraya külli miktarda şapka gönderecek ve siz de eski dininize avdet edeceksiniz.”325

Belediye muavini ayrıca Dosbat İmamı Hafız Hüseyin’i hudut komutanı vasıtasıyla yanına çağırtarak, camiye gitmemesini ve Müslüman cemaate imam olmamasını söylemiş, aksi durumda ikamet ettiği mahalden gönderileceğini bildirmiştir.326

Bülent Yıldırım, 1924-1934 yılları arasında Bulgar faşist cemiyetlerinin Müslüman Türk azınlığına yönelik baskı ve saldırılarının, askerî darbeden sonra daha sistematik ve hükümetin doğrudan kolluk kuvvetlerini de kullanarak asimilasyon politikalarını geliştirdiği bir süreç olarak devam ettiğini belirtmektedir. Örneğin, garnizon komutanlarının emirleriyle geceleri Türklerin evleri basılmış, Türklerin ileri gelenleri ile zenginleri Emniyet Müdürlüğü’nde sorgulanmış, evlerinde aramalar yapılmış ve Türkiye’ye göç etmeye zorlanmıştır. Böylece bir yandan bu kişilerin mallarının Bulgaristan’a kalması, diğer yandan da Türk azınlığın kendilerine önderlik edebilecek aydınlardan yoksun kalması sağlanmıştır.327

Hariciye Vekili’nin 1934 yılının Ocak ayında Başvekalet’e gönderdiği bir yazıda Bulgaristan’ın Makedonya Bölgesi’nden 3-4 bin kadar Türk’ün muhacir olarak 1934 yılının bahar aylarından itibaren Türkiye’ye getirileceği, buna karşılık Doğu Trakya’da bulunan Kurfallı Köyü’nde yaşayan Bulgarların Bulgaristan’a sevk olunacağı bildirilmiştir.328 İstanbul Vilayeti’nden Dahiliye Vekaleti’ne 1931 yılında gönderilen bir telgrafnameye göre Kurfallı Köyü’nde bu tarihte 400 nüfus kadar Bulgar yaşamaktadır.329 Bu bağlamda Kurfallı’da yaşayan Bulgar nüfusunun malları Türk Hükümeti’ne geçerken, Türkiye’ye gelecek olan Türklerin Bulgaristan’da

325 BCA, 030. 10. 242. 637. 8. 326 BCA, 030. 10. 242. 637. 8.

327 Bülent Yıldırım, “Bulgaristan’daki Müslüman Türk Azınlığa Baskılar ve Göç (1934-1939)”, Yeni

Türkiye Rumeli ve Balkanlar Özel Sayısı- IV, S. 69, Mart-Haziran 2015, s. 4097.

328 BCA, 030. 10. 242. 632. 5. 329 BCA, 272. 11. 25. 134. 11.

bıraktıkları malların da Bulgaristan’a geçmesi, tahmin ve takdiri kıymet işlerine girişilmeden sadece gelecek olan muhacirlerin bıraktıkları emvalleri tasdikli bir liste ile muhtelit komisyona bildirmeleri şeklinde bir planlama yapılmıştır. Bu dönemde göçmenler taşınabilir mallarını yanlarına alabilmişler, ancak Bulgaristan’ın mevcut döviz ile ilgili kanunlarından ötürü paralarını getirememişlerdir.330 1935-1938 yılları arasında Bulgaristan’dan gelen göçmenlerin sayıları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. Buna göre en fazla göçmen 1935 ve 1938 yıllarında gelmiştir. Bu dönemde gelen göçmenlerin sayısının fazla olmasında yaklaşan savaş ortamının getirdiği belirsizlik ve faşist idarecilerin azınlıklar üzerinde olumsuz etkisi de oldukça önemli olmuştur.

Tablo 51. 1935-1938 Tarihleri Arasında Bulgaristan’dan Türkiye’ye Gelen Göçmenler331

Yıllar Hane Nüfus

1935 6.488 24.968

1936 2.986 11.730

1937 3.638 13.490

1938 6.296 20.542

Toplam 19.408 70.730

2.2.1. 1935 Yılında Trakya Bölgesi’ne İskân Edilen Bulgaristan Göçmenleri

1935 yılında Bulgaristan’dan gelen toplam göçmen sayısı 24.968’dir. Bunların içerisinde Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’ne iskân edilen 19.185 göçmenin kayıtlarını incelemiş bulunuyoruz. 1935 yılında Türkiye’ye gelip Kırklareli’ne iskân edilen ya da serbest göçmen olarak yerleşen 13.323 kişiden oluşan 3.675 Bulgaristan göçmeni ailenin kayıtlarını inceledik. 1935’te diğer ülkelerden gelen göçmenler de dâhil edildiğinde Kırklareli’ne yerleştirilen toplam göçmen sayısının 17.104 kişi olduğunu dikkate alacak olursak, çok büyük olasılıkla Kırklareli’ne yerleşen Bulgaristan göçmenlerinin tamamını incelemiş bulunuyoruz. Aynı yıl Tekirdağ’a iskân edilen toplam göçmen sayısı 12.236’dır. Bunların içerisinde bizim kayıtlarına ulaşıp incelediğimiz Bulgaristan göçmenlerinin sayısı 3.277 kişiden oluşan 818 ailedir. 1935

330 BCA, 030. 10. 242. 632. 5.

331 Nasrullah Uzman, Türkiye’nin Mülteci ve Muhacir Politikaları (1923-1947), Atatürk

Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara 2018, s.26.; Küçük İstatistik Yıllığı 1942-1945, İstatististik Genel Müdürülüğü, Ankara 1947, s. 104.

114

yılında Edirne’ye iskân edilen toplam göçmen sayısı 9.309332 ve bunların içerisinde Bulgaristan göçmenlerinin sayısı ise 2.585 kişiden oluşan 701 ailedir.

2.2.1.1. 1935 Yılında Edirne’ye İskân Edilen Bulgaristan Göçmenleri

1935 yılında yapılan nüfus sayımına göre Edirne’nin nüfusu 92.743’ü erkek ve 92.097’si kadın olmak üzere toplam 184.840 kişidir. Yine aynı tarihte yapılan nüfus sayımına göre Edirne’de 30.536 erkek ve 30.133 kadının, yani toplam 60.669 kişinin doğum yeri Türkiye dışında bir ülkedir. Bunların içerisinde Bulgaristan doğumlular ise 13.046’sı erkek, 12.414’ü kadın olmak üzere toplam 25.460 kişidir. Bu da demek oluyor ki 1935 yılına kadar Edirne’ye yerleşen göçmenlerin neredeyse yarısı Bulgaristan göçmenidir.333 1935 yılında ise başta Bulgaristan’dan olmak üzere göçmenler gelmeye devam etmiştir.

1935 yılı içerisinde Edirne Merkez ve Merkez’e bağlı köylere yerleştirilen Bulgaristan göçmeni aile sayısı 198, bu ailelerdeki toplam kişi sayısı ise 703’tür. Edirne Merkez ve Merkez’e bağlı köylere 1935 yılı içerisinde yerleştirilen serbest göçmen ve mülteci mevcut değildir. Yerleştirilen göçmenlerin tamamı iskânlı göçmen olup, bu ailelere verilen gayrimenkullerin tamamı 1936 yılında temlik edilmiş, ancak tescil tarihleri 1936 ile 1944 yılları arasında olmuştur.334

Tablo 52. 1935 Yılı İçerisinde Edirne Merkez ve Merkez’e Bağlı Köylere Yerleştirilen Bulgaristan Göçmenleri ve Bunlara Verilen Gayrimenkullerin Temlik ve Tescil Tarihleri

İli İlçesi Köyü Aile Sayısı Kişi Sayısı Temlik Tarihi

Tescil Tarihi

Edirne Merkez Merkez 51 188 1936 1936

Edirne Merkez Büyükdöllük 5 13 1936 1936

Edirne Merkez Doyran 49 187 1936 1938

Edirne Merkez Sarayakpınar 9 34 1936 1940 Edirne Merkez Budakdoğanca335 17 48 1936 1938

332 1939 Trakya İstatistik Yıllığı, C. II, s. 190. 333 1939 Trakya İstatistik Yıllığı, C. II, s. 44.

334 Tablo, Edirne İl Özel İdaresi Arşivi, Edirne’ye İskân Edilen Göçmenleri Gösterir 11 No’lu Tablo

kullanılarak hazırlanmıştır.

335 Budakdoğanca Köy Kütüğü’ne göre, köye 1935 yılından önce de Bulgaristan’dan gelen göçmenler

yerleştirilmiş ve bunların büyük çoğunluğu köyde vefat etmiştir. Ayrıca Bulgaristan göçmenlerinin dışında köye Romanya göçmenleri de yerleştirilmiştir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Edirne İli Merkez İlçesi Budak Doğanca Köyü Nüfus Kütüğü (Söz konusu kütük arşivde değil, adı geçen köyde bulunmaktadır.)

İli İlçesi Köyü Aile Sayısı Kişi Sayısı Temlik Tarihi

Tescil Tarihi

Edirne Merkez Ekmekçi 24 81 1936 1940

Edirne Merkez Usgaç 18 57 1936 1944

Edirne Merkez Geçkinli 9 34 1936 1936

Edirne Merkez Keramettin 4 15 1936 1940

Edirne Merkez Tatarlar 8 30 1936 1936

Edirne Merkez Yağcılı 4 16 1936 1944