• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM V: SONUÇ

5.1. Yargı

Gerçekleştirilen bu çalışmanın amacı, kavramsal değişim yaklaşımına ait olan kavramsal değişim metinleri aracılığıyla, öğrencilerde mevcut olan kavram yanılgılarının giderilmesi ve öğrenci başarısına etkisini araştırmaktır. Ayrıca çalışmada kavramsal değişim yöntemi ve geleneksel öğretim yönteminin, öğrencilerin kimya dersine karşı tutumları üzerine etkisi de araştırılmıştır.

Bu amaca yönelik olarak, öğrencilerin konu ile ilgili kavramlarını yoklamak amacıyla geliştirilen gazlar kavram testi, uygulama öncesinde, hem deney hem de kontrol grubundaki öğrencilere ön test olarak uygulanmıştır. Ön testten elde edilen sonuçların analiz edilmesi sonucunda, çalışmada ortaya atılan hipotez 1 amacına göre, hem kontrol hem de deney grubunun başlangıçta başarı açısından istatistiksel olarak, aralarında anlamlı bir farkın olmadığı tespit edilmiştir. Bu anlamda her iki grubun da, uygulama öncesinde, konu ile ilgili başarı yönünden birbirine eşit olduğu kabul edilmiştir. Bu durum hipotez 1 doğruluğunu ortaya koymuştur.

Kavramsal değişim yaklaşımı, geleneksel öğretim yöntemine göre öğrenci üzerindeki etkisini araştırmak üzere yapılan uygulama aşaması neticesinde, gazlar kavram testi kontrol ve deney grubunun her ikisine birden son test olarak uygulanmıştır. Uygulama neticesinde elde edilen sonuç analiz edildiğinde, çalışmada ortaya atılan hipotez 2 amacına göre, kontrol ve deney grubu öğrencilerinin konu sonunda, başarı yönünden aralarında anlamlı bir fark olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Testten alınan puanların

105 ortalamaları incelendiğinde, deney grubu öğrencilerinin testten daha yüksek puan aldıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bu durum hipotez 2 doğru olmadığını göstermiştir. Hipotez 3 amacına yönelik olarak alınan değerler incelendiğinde, kontrol grubu öğrencilerinin gazlar kavram testinden aldıkları puanların, ön test ve son test sonuç değerleri yönünden incelendiğinde, başarı yönünden anlamlı bir fark olmadığı, puan ortalamasının başlangıçtakine göre, biraz yükseldiği belirlenmiştir. Deney grubu öğrencilerinin ise, testten aldıkları puanlar incelendiğinde, ön test ve son test sonuç değerleri arasında, başarı yönünden anlamlı bir fark bulunmuştur. Puan ortalamasının başlangıçtakine göre daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu da hipotez 3’ün doğru olmadığı sonucunu ortaya koymuştur.

Bu sonuçlar incelendiğinde, öğrencilerin gazlar konusuyla ilgili, kavramsal değişim metinlerine dayalı olarak işlenecek olan bir kimya dersinin geleneksel öğretim yöntemine dayalı işlenen derse nazaran, daha verimli olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Bu neticeye göre literatür incelendiğinde, Akbaş ve Uzunöz (2011), Berber ve Sarı (2009), Akbal (2009), Akbaş (2008), Akgül (2010), Çaycı (2007), Aydın (2007), Demir (2010), Demirci (2011), Çetin (2009), Akyürek ve Afacan (2013), Kethüdaoğlu (2010), Kılıçoğlu (2011), Konur (2010), Sevim (2007) yapmış oldukları araştırmaların sonuçlarıyla da desteklenmektedir. Bu çalışmada kullanılan kavramsal değişim yaklaşımının, öğrencilerin önceki ve yeni bilgilerini karşılaştırmalarında, kendi bilgilerinin yetersizliklerini görmelerinde ve bu bilgileri doğru olanları ile değiştirmelerinde etkili olduğu söylenebilir.

Çalışmada araştırılan diğer durumda, kavramsal değişim yaklaşımının öğrencilerin kimyaya karşı tutumlarında bir değişiklik oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi amaç edilmiştir. Bu maksatla ortaya atılan Hipotez 4 amacına göre, kontrol ve deney grubu öğrencilerine kimya tutum ölçeği konu başlangıcında ön test olarak uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgular neticesinde, kontrol grubu ve deney grubu öğrencilerinin konu başında analiz değerleri kıyaslandığında, aralarında anlamlı bir fark olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu durum hipotez 4’ün doğruluğunu göstermiştir.

Konu sonunda, deney ve kontrol grubu öğrencilerine kimya tutum ölçeği son test olarak tekrar uygulanmıştır. Hipotez 5 amacına göre, bulgular incelendiğinde

106 deney grubu ve kontrol grubu öğrencilerinin son test analiz değerleri kıyaslandığında, aralarında anlamlı bir fark olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bu durum hipotez 5’in doğruluğunu göstermiştir.

Kontrol grubu öğrencilerinin KTÖ ön test ve son test değerleri kıyaslandığında, aralarında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Kontrol grubu öğrencileri ünitenin başında ve sonunda kimyaya karşı herhangi bir farklı tutum sergileme yoluna gitmemişlerdir. Deney grubu öğrencilerinin KTÖ ön test ve son test puanları karşılaştırıldığında ise, kavramsal değişim metinlerine dayalı olarak işlenen dersin sonunda, kimyaya olan tutumlarının değiştiği, anlamlı bir sonuç bulunmuştur. Her bir grubun ön test ve son test analiz sonuçları hipotez 6 amacına göre kıyaslandığında, kontrol grubunda anlamlı bir fark gözlenmezken, deney grubunun analiz değerlerinde anlamlı bir fark olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Bu durum hipotez 6 doğru olmadığını göstermiştir. Bu neticeye göre literatür incelendiğinde, Berber ve Sarı (2009), Akgül (2010), Demir (2010), Çetin (2009), Sevim (2007), Yılmaz (2010) yapmış oldukları araştırmaların sonuçlarıyla desteklenmektedir.

Uygulama aşaması neticesinde, deney grubu öğrencilerine, kavramsal değişim yöntemine dayalı olarak ders aktivitesinde değişiklik yaratılması, ders başlangıcında ön bilgilerini ortaya çıkartacak şekilde bir soruyla başlanması, beraberinde öğrencilerin tartışma ortamına sürekli olarak katılarak, ders içerisinde aktif olmaları sağlanmıştır. Öğrencilerin kavramsal yanılgıların düzeltilmesini sağlayan bu etkinlikler, kimya dersinin kontrol grubuna göre, daha zevkli geçtiği, bu sebeple derse karşı algılarında değişiklik yarattığı, kimyaya daha olumlu (pozitif) bir tutum sergiledikleri sonucunu doğurmaktadır.

Elde edilen sonuçların doğruluğunu arttırmak ve sonuçları netleştirmek maksadıyla, yapılan mülakat neticesinde, kontrol grubu öğrencilerinin sorulan sorulara verdikleri cevaplar puanlanmış, elde edilen sonuçlar analiz edilmiştir. Mülakat neticesinde, kontrol grubu öğrencilerinin sadece dört tanesi, ilk mülakat değerlerine göre daha yüksek puan almıştır. Deney grubu öğrencilerinin tamamı, birinci mülakat neticesinde aldıkları puanlardan daha yüksek puanı, ikinci mülakattan almışlardır. Analiz değerleri karşılaştırıldığında, kontrol grubu öğrencileri, geleneksel öğretim yöntemine göre, gazlar konusunu anlamakta zorluk

107 çekmişlerdir. Deney grubu öğrencileri ise, kavramsal değişim yöntemine göre işlenen dersin sonunda konuyu daha iyi öğrenmişler ve sorulara anlamlı cevaplar vermişlerdir. Bu neticeye göre, kavramsal değişim yaklaşımı, ders aktivitesi ve kavram öğretimi yönünden geleneksel öğretime nazaran daha başarılı sonuç vermektedir (Akbaş,2008; Akgül, 2010; Çaycı, 2007; Demir, 2010; Çetin, 2009; Sevim, 2007; Yılmaz, 2010).

Kavramsal değişim yaklaşımının uygulanmasında kullanılan KDM(Kavramsal değişim metinleri) öğrencilerde, kavram yanılgılarının düzeltilmesinde en önemli araç olduklarını bize göstermişlerdir. Kavramsal değişim metinleri ele alındığında,

KDM4, KDM11, KDM14, KDM5, KDM8, KDM10 ve KDM13’ün öğrencilerde

belirgin oranda kavramsal değişim meydana getirdiği belirlenmiştir. Bu durum bize şunu göstermiştir; öğrenciler geçmiş yaşantılarından ya da öğrenim hayatı boyunca, öğrendikleri bilgileri zihinlerine yerleştirirken, anlamlandırabildiği kadar depolama yoluna gitmektedirler. Eğer konuyu yanlış öğrenmiş; fakat doğru olarak beyne yerleştirmişse, tam öğrenmenin meydana geldiği noktada, eskinin ne kadar yanlış olduğunu o zaman kavramakta ve özümsemeye çalışmaktadır (Kethüdaoğlu, 2010, Konur, 2010, Yılmaz, 2010). Bu durum kavramsal değişim metinleri incelendiğinde belirgin olarak anlaşılabilmektedir. Örneğin KDM4 gazların difüzyonu olayını, KDM13 de denge buhar basıncı kavramını açıklamaktadır. Elde edilen kavramsal değişim, öğrencilerin bu konular hakkında yanlış bilgilerle zihinlerini doldurduklarını ve doğruyu öğrendiklerinde, hemen düzeltme yoluna gittiklerini göstermektedir.

Kavramsal değişim metinleri sayesinde öğrencilerde, kavramsal değişim sağlanması mümkün olabilmektedir. Öğrencilerde mevcut kavram yanılgıları saptandığı takdirde, kavramsal değişim metinleri kullanılarak bu durumun üstesinden gelinebileceği elde edilen bulgular sayesinde belirlenmiştir; fakat kavram yanılgılarının çeşitleri farklılık gösterebildiğinden, öğrencinin konuyla ilgili bütün kavram yanılgıları düzeltildi ifadesini kullanmak yanlış olacaktır. Kavramsal değişim metinleri, değişim ifade ettiğinden tespit edilebilen kavram yanılgılarının düzeltilmesinde etkili bir yöntem olduğu söylenebilir.

108