• Sonuç bulunamadı

II. SENTEZ AŞAMASI

2 YAPI ÜRETĠMĠNDE SÖZLEġME YÖNETĠMĠ

İnşaat sektörü, çok çeşitli katılımcılara iş imkanı sağlayarak yerel ekonomiye önemli katkısı olan riskli, karmaşık bir sektördür. Sektörde yer alan işler, yapılan işin büyüklük ve önemine göre süreç boyunca farklı kişi ve grupların organizasyona dahil olmasını gerektirmektedir. Farklı uzmanlıkları bulunan bu katılımcılar, değişik dönemlerde, çeşitli yetki ve görev sınırları içinde, birbirlerine sözleşme ile bağlı ilişkilere dayanan bir çalışma anlayışı yürütmektedirler. Sözleşmesel ilişkilerin yoğun olduğu bu sektörde var olabilmek, iş yapabilmek ve iyi ilişkiler kurmak için başarılı sözleşme yapabilme yeteneği önemlidir. Başarılı bir sözleşme yapmak için, içinde bulunan durum göz önüne alınarak, operasyonel olarak iş hedeflerini belirtmek ve bu hedefleri yerine getirmede sözleşme mekanizmasının uygun ve yararlı biçimde kullanılmasını sağlamak gerekir. Bu bağlamda, mevcut çeşitli standart sözleşme biçimlerinden amaç ve kriterlere en uygun olanın belirlenmesi ve ihtiyaçlara göre modifiye edilmesi önemli bir unsurdur. Varolan sözleşme tipleri incelendiğinde, sözleşme türlerinin, inşaat işinin içeriği, işin yapısı, katılımcıların görev alış biçimi, pazar yapısı ve ödeme şekli gibi çok sayıda faktörle çeşitlendiği görülmektedir. Sözleşmelerin çeşitliliği ve faktörlerin etkileri de ele alındığında, belirli şartlarla hangi sözleşme tipinin ilişkilendirilebileceği, hangi sözleşme tipinin seçilmesi ve yerine getirilmesinin uygun olacağını belirlemek çok ciddi ve zor bir karardır. Son yıllarda bu konuda daha dikkatli ve özenli olunmasına rağmen, yapım yönetiminin bu alanındaki eğitim eksikliği ve bu alanda uzmanlık bulunmayışı büyük problemler oluşturmaktadır. Sektörün en önemli eksikliklerinden biri de, karşılaştırma yapılacak doğru geçmiş verilerin bulunmamasıdır. Projelerin çok farklı çeşitlilik ve kategoride olmasına bağlı olarak, proje temin/teslim sistemleri ve sözleşme biçimlerinin her biri hakkında seçimi etkileyecek belirleyici bilginin eksik olması; geçmiş projelerde yaşanan tecrübeleri dikkate alarak, yeni koşullarla kıyaslama yapılacak sistematik bir bilgi birikiminin olmaması, başarılı bir sonuca ulaşmayı zorlaştırmaktadır (Mastermann, 1992).

Bu nedenle, sorunun üstesinden gelebilmek için, bu çalışma kapsamında ilk aşama olarak proje temin/teslim sistemi ve sözleşme türünün seçiminde, istenilen karşılaştırmayı yapabileceğimiz verilerin çerçevesi ve içeriği belirlenecek, sonraki aşamada ise elde edilen verileri kaydedip, analiz etme olanağı sunan sistematik bir düzen oluşturulacaktır.

Tez çalışmasının bu aşamasında öncelikle, gerekli verileri yapılandırmak için, proje temin/teslim sistemi ve sözleşme denildiğinde neyin anlaşılması gerektiği, bir proje temin/teslim sistemini oluşturan unsurların neler olduğu, proje temin/teslim sistemi ve sözleşmelerin nasıl kategorize edilebileceği, proje temin/teslim sistemlerini birbirinden ayıran temel özellikleri, hangi faktörlerin farklı proje temin/teslim sistemi alternatiflerinin belirlenmesinde etkili olduğu, proje temin/teslim sistemi ve sözleşmeleri ele alırken dikkate alınması gereken kriterlerin neler olduğu ve bu kriterlerin nasıl bir sınıflandırmaya tabi tutulacağı ve bunların içeriklerini belirten genel bir bilgi, rehber niteliğinde sunulacaktır. Literatürde problemin çözümüne yönelik geliştirilen modeller ve bu konu alanında yer alan kaynaklar incelendiğinde, ele alınan problemin çözümüne ilişkin gerekli enformasyonun aşağıda belirtilen üç temel kategoride ele alınmasının uygun olduğu belirlenmiştir:

İnşaat Sektöründe Kullanılan Proje Temin/Teslim Sistemi Yapıları: Proje

temin/teslim sistemi yaklaşımlarının nasıl bir çeşitlilik gösterdiği belirlenerek, bunlara ilişkin yapıların ana hatlarıyla tanımlanması amaçlanmıştır. Bu açıdan, bir proje temin/teslim sistemini oluşturan dört temel boyuttaki alternatif yapılar kısaca ele alınacak; detayına girilmeyecektir.  İnşaat Sektöründe Kullanılan Standart Sözleşme Biçimleri: Standart sözleşmeler

genel hatlarıyla tanımlanarak, yaygın olarak kullanılan bazı sözleşme biçimleri hakkında bilgi verilmesi gerektiği belirlenmiştir. Geliştirilen modelde, yapılan sözleşme hatalarının standart sözleşmelerin ana başlıkları bazında parasal ve süresel etkileri ile birlikte kaydedilmesinin proje temin/teslim sisteminin seçimine ışık tutacak verileri sağlayacağı düşünüldüğünden, belirtilen standart sözleşmelerin neler olduğu, yapıları ve ana başlıkları kısaca ele alınacaktır.

İnşaat Sürecinde Uyuşmazlıkların Çözümüne Yönelik Uygulamalar: Çalışmada

geliştirilmesi planlanan modelin kapsamında geçmiş projelerde standart sözleşmelerin ana başlıkları bazında yapılan sözleşme hatalarının çözümlenme biçimleri ve bunların süresel değerlerinin veri olarak yer alması gerektiği düşünülmüştür. Bu nedenle, inşaat sözleşmelerinde anlaşmazlıkların çözümünde (conflict resolution) uygulanan yaklaşımların genel hatlarıyla tanımlanması doğru bulunmuştur.

2.1 ĠnĢaat Sektöründe Kullanılan Proje Temin/Teslim Sistemi Yapıları

Projelerin tasarım ve yapımının organizasyonu için, sektörde çok sayıda yöntem bulunmaktadır. Bu yöntemleri ifade etmek için farklı kaynaklarda kullanılan terimler:

Sözleşmesel Düzenlemeler - Contractual Arrangement Proje Temin Yöntemi - Project Procurement Method Proje Teslim Sistemi - Project Delivery System

olmaktadır. Bu çalışmada, sözü edilen üç terim aynı anlamda kullanılmaktadır.

Proje Temin/Teslim Yönetimi denildiğinde, basit anlamda bitmiş bir projenin yükleniciye

teslimini/yüklenici tarafından üstlenilmesini gerçekleştirmede kullanılan sözleşmelerin tip ve koşullarının belirlenmesine yönelik yönetimsel çabaların bütünü anlaşılabilir. Daha ayrıntılı bir tanımlama yapmak istenirse, girişimcinin hedef ve beklentilerini gerçekleştirmek amacıyla katılımcıların ilişkilerini ve bu ilişkiler içinde risk, sorumluluk ve yetkilerin yapısını belirleyen, projenin fiyatlandırma yapısını tanımlayan, süreçlerin işleyiş biçimini şekillendiren, karşılaşılabilecek riskleri azaltmayı amaçlayan düzenlemeler içeren ve tüm proje çerçevesini sözleşmesel düzenlemelerle ele alan yaklaşım, proje temin/teslim sistemi olarak adlandırılmaktadır. Başka bir deyişle, proje temin/teslim sistemi, tasarım ve yapım süreçlerinin düzenlenmesi ve bazı durumlarda bakım ve işletme fonksiyonlarını da kapsayabilen, proje süresince gerekli tüm aktivitelerde sorumluluklar ile katılımcılar arası ilişkileri belirleyen anlaşma biçimleri, bir projenin mal sahibine teslim edilmesine kadar izlenen prosedür ve ilişkilerin bir seti olarak da ifade edilebilir (Dorsey, 1999).

Sektörde kullanılan çok çeşitli proje temin/teslim sistemi biçimi bulunmaktadır. Literatürdeki kaynaklar ve sektördeki çalışmalar incelendiğinde, sözleşmelerin düzenlenmesindeki farklılaşmaların dört ana noktadan kaynaklandığı belirlenmiştir. Bunlar:

Maliyetin Belirlenme Biçimi: Maliyetin belirlenmesi ve taraflar arasındaki parasal

ilişkilerin yapılandırılmasına yönelik çeşitli düzenlemeler,

Örgütsel Kalıp: Organizasyondaki katılımcıların rolleri ve ilişkileri,

yüklenicinin tasarıma katkısı, tek ya da birden çok sorumluluk merkezinin varlığı vb. düzenlemeler,

Sürecin Strüktürü: Tasarım ve yapımın çakışması, birden çok birincil

yüklenicinin kullanılması ve bunlarla yapılacak sözleşmelerin aşamalı olarak gerçekleştirilmesi gibi yaklaşımlar,

Riskin Paylaşımı: Riskin paylaşımını içeren, sözleşme koşullarından oluşan

detaylardır.

Dolayısıyla, proje temin/teslim yönetimi konusunun bu dört ana boyutta incelenmesi mümkündür. Bir diğer deyişle, bu dört boyutta yer alan alternatifler arasında birbirleri ve proje amaçları açısından uyumlu olanlar bir sistem davranışı gösterecek biçimde bir araya getirilerek proje temin/teslim sistemi yapılandırılmalıdır. Her boyutla ilgili organizasyonel aktiviteler, bu aktivitelerin önemi ve seçim sürecindeki etkileri dikkate alınarak, sözleşme süreci belirlenmelidir. Bilinçli ve mantıklı bir seçimde, gerçekçi veriler değerlendirilerek, belirtilen bu açılardan sözleşme tiplerinin yararları ve zararları ile uç noktalardaki etkilerine kadar tüm unsurlar dikkate alınmalıdır.

2.1.1 Maliyetin Belirlenmesi/Parasal ĠliĢkilerin Yapılandırılmasına ĠliĢkin YaklaĢımlar

Bir proje temin/teslim sisteminin oluşumunda kullanılabilecek fiyatlandırma alternatifleri çok çeşitlidir. Pazarın rekabetçi yapısı, tasarım enformasyonunun yeterliliği, beklenilen fiyat artış ve azalışları, ekonomik belirsizlik, performans süresi, girişimcinin katılım düzeyi, önerilen kontrol metodolojisi, sözleşmelerin kesin fiyat sağlamlığını arttırma yeteneği, iş kapsamının büyüklüğü ile işin tanımlanma düzeyi ve

iş hedefleri gibi çeşitli faktörleri dikkate alan ve karşılaşılabilecek problemlere çözüm getiren, ödeme ve fiyatlandırmada kullanılabilecek götürü yöntemden çok karmaşık maliyet paylaşım tekniklerine kadar sınırsız sayıda olanak ve kombinezon bulunmaktadır (Mastermann, 1992). Alternatiflerin her biri, maliyet, program ve teknik teşvikler, fiyat arttırma koşulları ve risk paylaşım unsurlarını sonsuz biçimde uygulayabilmektedir (Gilbreath, 1992).

Bu geniş yelpazede belirli bir fiyatlandırma yönteminin seçilmesi, belirlenen proje temin/teslim sistemi ve fiyatlandırma sözleşmesinin özelliklerinin anlaşılması, kontrol faydaları ve uygulanacak çevreye dayanmaktadır. İş için ödemenin nasıl yapılacağı, ödemelerin kabul edilmesi ve maliyet ölçme yöntemlerini belirten ödeme prosedürü, tüm etkili gruplarca anlaşılmalı ve belirlenmelidir. Süreç boyunca maliyet verisinin sözleşmeye uygun olarak ilerleme ve performansının izlenmesi sağlanmalıdır (Hinze, 1993). Tüm bu aktivitelerin yerine getirilme derecesi, fiyatlandırma yöntemine göre direkt olarak değişmektedir. Yöntemin seçimi, maliyet ve performans kontrolü için gerekli serilerde alınan ilk adımdır (Gilbreath, 1992).

Mal sahibi ve yüklenici düzenlemelerinde kullanılan fiyatlandırma yöntemi, tedarikçiler ve alt yüklenicilerle yüklenicinin yapacağı anlaşmaları belirlemelidir. Alt fiyatlandırma, temel sözleşme fiyatlandırmasını takip etmelidir (Hinze, 1993).

Uygulama süresi uzun ve fiyat dalgalanması olduğunda enflasyon ve kontrol ile ilgili faktörlerde tarafları korumak için, fiyat artış-azalışı tahmin edilemeyecek düzeyde ise materyal ve iş gücündeki artmalar ve kalite için fiyat artım maddeleri sözleşmeye eklenebilir (Gilbreath, 1992).

Yükleniciye işi erken bitirmesi durumunda ödül-performans teşvikleri, geç bitirme durumunda ise cezalandırma belirli bir tarihe kadar her gün için ödeme yapma biçiminde uygulanmaktadır (Hinze, 1993). Bazen teşvikler, yüklenici tarafından yanlış kullanılabilmektedir. Örneğin, yüklenici kesin fiyatın üzerindeki %25 maliyet aşımını göz ardı ederek, erken tamamlamanın her günü için 250.000 dolar kazanmayı tercih edebilmektedir (Gilbreath, 1992).

maddelerinde birleştirilebilmektedir. Mesela bir yer ve kaya zemini kazımı işinde götürü fiyat sözleşmesi uygulanırken, ekleme ve çıkarımlar için birim fiyat sözleşmesi kullanılabilmektedir. İş sabit fiyat sözleşmesi iken, ek bir iş için maliyet+kar sözleşmesi kullanılabilir (Hinze, 1993).

Her sözleşme tipinin uygun olabilecek tarafları olmasına rağmen, durum tabanında fiyatlandırma biçimini etkileyebilecek her faktör analiz edilerek ve gerekli kıyaslamalar yapılarak en uygun yöntem seçilmelidir. Fiyatlandırma alternatifleri seçilirken, girişimci ve yüklenici açısından projenin çok açık bir tanımlaması yapılmalı, sözleşme için ticari ve teknik riskler tanımlanarak dürüst ve gerçekçi bir risk paylaşımı sağlanmalıdır. Örneğin, maliyet+kar sözleşmelerden götürü sözleşmelere doğru risk azalmaktadır. Fiyatlandırma biçimini etkileyen en önemli faktör, yukarıda da belirtildiği gibi karşılaşma olasılığı bulunan maliyet ve süre unsurlarını etkileyebilecek risklerin belirlenip, risklerin gerçekleşmesi durumunda yaşanacak sorunların en aza indirilmesi için sözleşme sürecinde gerekli önlemlerin alınması, kolaylaştırıcı ve düzenleyici maddelerin sözleşmeye konulmasıdır (Gilbreath, 1992).

Maliyetin belirlenmesinde genel olarak kullanılan iki önemli yaklaşım bulunmaktadır. Bunlar:

 Maliyet değişimleri ya da endüstriyel olumsuzluklar gibi koşullar bile söz konusu olsa, yüklenici ya da yükleniciler tarafından sabit ve kesin bir fiyatın belirlenmesi,

 Yüklenici(ler)in, harcamalarına ek olarak maliyetin belirli bir yüzdesi ya da sabit bir miktar olarak kârlarını almasıdır.

İş Yaptırma Yöntemleri ya da İş Usulleri olarak da ifade edilen ve esasta maliyetin farklı biçimlerde belirlenmesine dayalı olarak ortaya çıkan üç temel yaklaşım, bu iki uç durumun varyasyonlarını içermektedir. Sözü edilen yaklaşımlar, bir diğer deyişle Yüklenim Sözleşmesi Tipleri şunlardır (Bennett, 1991):

 Götürü (Lump-sum) Yaklaşım