• Sonuç bulunamadı

Yabancı Ülkelerin Yardımları

Siyasi partilere yabancı devletlerden ve yabancı uyruklu gerçek ve tüzel kişilerden yapılacak bağışlar birçok ülkede yasaklanmıştır. Geçmişte daha çok gizli bir şekilde yapılan yabancı kaynaklı bağışlar, sadece devletler değil aynı zamanda istihbarat kuruluşları tarafından da gizli bir şekilde yapılmıştır. Ancak günümüzde bu tür uygulamalar yerine, yabancı yardımların siyasi kuruluşlar veya araştırma enstitüleri vasıtasıyla yapılması daha yaygındır.

Siyasi partilere yapılacak yabancı yardımların yasaklanması konusunda farklı görüşler vardır142. Yabancı bağışlara yönelik en önemli itiraz, bu tür bağışların iç politikanın egemenliği ve özerkliği ile çatışacağına ilişkin görüştür143. Diğer bir

140 E.2004/107, K.2007/44, K.T. 05.04.2007, RG, T. 22 Kasım 2007, S. 26707.

141 Anayasa Mahkemesi’nin bahsedilen kararı ile ilgili olarak üye Serdar Özgüldür karşı oy yazısında 1995 Anayasa değişiklikleriyle, derneklerle siyasi partiler arasındaki “maddi yardım yapma-maddi yardım alma” konusundaki organik ilişki yasağının otomatik olarak kaldırıldığını söyleyebilmenin mümkün olmadığını ifade etmiştir. “Çünkü, aynı Anayasa değişikliğiyle siyasi partilerin gelir ve giderlerinin amaçlarına uygun olması gerektiği kuralı getirilmiş olup; Anayasa’nın 68. maddesi uyarınca çıkartılan 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 3. maddesi de, siyasi partilerin amacının ne olduğu, konusundaki çerçeveyi çizmiştir. Buna göre, “siyasi partiler … milletvekili ve mahalli idareler seçimleri yoluyla, tüzük ve programlarında belirlenen görüşleri doğrultusunda çalışmaları ve açık propagandaları ile milli iradenin oluşmasını sağlayarak demokratik bir Devlet ve toplum düzeni içinde ülkenin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması amacını güden … kuruluşlardır …” Yine aynı Kanun’un 61. ve 70. maddelerinde de siyasi partilerin gelirlerinin ve giderlerinin, amaçlarına aykırı olamayacağı açıkça tekrarlanmaktadır. Bir siyasi partinin herhangi bir derneğe yardımda bulunması, yukarıda işaret edilen “amaca” çok açık biçimde aykırı” olduğunu dolayısıyla siyasi partilerin de derneklere maddi yardımda bulunamayacağını ifade etmiştir.

142 Avrupa Đnsan Hakları Mahkemesi, siyasi partilerin yabancı siyasi partilerden maddi yardım almalarına izin verilmemesine ilişkin kuralın, her devletin ulusal egemenliğinin bir parçası olduğuna ve bu durumun tek başına Sözleşme’nin 11. maddesini ihlal etmediğine karar vermiştir. (Partı Natıonalıste Basque ve Organısatıon Régıonale D’ıparralde /Fransa, no. 71251/01, 7 Haziran 2007, paragraf 47).

143

Anayasa Mahkemesi verdiği bir kararında, anayasa koyucunun 69. maddesinin 11. fıkrasını düzenlemedeki amacının siyasi partileri her türlü dış etkilerden uzak tutmak olduğunu

52 görüşe göre ise yabancı bağışlar; bağış yapanların sorumluluğunun sağlanmasını zorlaştırır ayrıca bu tür yardımlara izin verilmesi, politikacılar veya partilerin kendi destekçilerinden para toplamalarına engel olabilir.

Yabancı yardımların her zaman yıkıcı amaçlara sahip olmadığı ve bazen demokrasiyi inşa etme çabaları için kabul edilebileceğine ilişkin de bir görüş vardır. Siyasi partilerin zayıf bir şekilde düzenlendiği ve sivil toplumun gelişmesinde başarısızlıklar yaşayan bazı ülkelerde, yurtdışından gelen mali destekler demokrasi için ihtiyaç duyulan kurumların yaratılmasına yardımcı olmada olumlu bir rol oynayabilir144.

Pek çok ülke yabancı bağışları sınırlandıran veya yasaklayan yasal düzenlemeler yapmakla birlikte, bazılarında bu konu neredeyse hiç düzenlenmemiştir. Genellikle yabancı kaynaklı bağışlarla ilgili olarak Güney, Merkez ve Doğu Avrupa’da yeni kurulan demokrasilerde, eski Batı Avrupa demokrasilerinin çoğuna göre daha sınırlayıcı bir eğilim vardır145. Aynı zamanda diğerlerine nazaran yeni kurulan demokrasilerdeki partilerin çoğunun özellikle değişimin ilk yıllarında yurt dışından önemli bir destek aldığı da bilinmektedir. Güney Avrupa’da otoriter sistem sonrasındaki komünist partilerin Sovyetler Birliği tarafından finanse edildiği, diğer partilerin ise batı Avrupa ve özellikle Batı Almanya’daki partilerden ve onlarla ilgili araştırma kurumlarından destek aldığı biliniyordu. Bu sadece doğrudan mali kaynak aktarımı şeklinde değil aynı zamanda beşeri ve teknik kaynakların da aktarımı şeklindeydi. Özellikle Almanya’nın birleşmesi ve Doğu Avrupa’da komünist rejimlerin sona ermesi ile birlikte Güney Avrupa partilerine yapılan mali yardımlar önemli ölçüde azalmıştır. Batı Avrupa’nın

belirtmiştir. “… Siyasi parti üyelerinin ödeyecekleri aidatlar ve bağışlar hakkında yasal

düzenleme yapılmasının öngörüldüğü ve yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alan siyasi partilerin temelli kapatılması gerektiği göz önüne alındığında, anayasa koyucunun siyasi partileri her türlü dış etkilerden uzak tutmayı amaçladığı anlaşılmaktadır. Yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi yardım alan siyasi partilerin, yardım yapan kişi veya kuruluşların etkisine girmesi ve yurt dışından yönlendirilmeleri olanaklıdır…” E.2004/107, K.2007/44, K.T. 05.04.2007,

RG, T. 22 Kasım 2007, S. 26707.

144 Biezen (2003), s. 27. 145

Biezen, Ingrid van, “Political Parties as Public Utilities”, Party Politics , Vol. 10, No.6, (November, 2004), s. 714.

53 mali desteklerine ek olarak Doğu Avrupa’daki çoğu demokratik ülke Amerika’dan mali yardımlar almıştır. Yabancı yardımların bazen gerekli olabildiğini iddia eden yazarlara göre, ulusal siyasi aktörlere yapılan yabancı yardımlar bu ülkelerde demokrasinin kurulmasına yardımcı olmuştur. Özellikle savaş sonrası dönemde Bosna Hersek’in yeniden yapılandırılmasında uluslararası yardımların önemli bir rol oynaması, niçin yabancı yardımlara izin verildiğini açıklamaktadır146.

Bazı ülkelerde yabancı bağışlar tamamen yasaklanmıştır. Örneğin Bulgaristan’da siyasi partilerin yabancı devletlerden, kuruluşlardan ve anonim kaynaklardan bağış veya mali destek kabul etmesi yasaktır. Yabancı yardımların bazı türlerine izin veren ülkeler de vardır. Macaristan yabancı devletlerden gelen bağışları yasaklarken, yabancı kuruluş ve bireylerden gelen bağışlara izin vermektedir. Portekiz ise yabancı bireylerden gelen bağışlara izin verirken, yabancı kuruluşlar tarafından yapılan bağışları kabul etmeyi yasaklamaktadır147.

Yerleşik demokrasilerin bazılarında ise, partilere yapılacak yabancı mali yardımlar tamamen yasaklanmamış, ancak sınırlandırılmıştır. Bu konuda en belirgin örnek Almanya ve Fransa’dır. Almanya’da, Avrupa Birliği’ne üye devletlerin vatandaşları tarafından yapılacak bin eurodan düşük bireysel bağışlara izin verilmektedir. Alman tabiyetinde olmayan tüzel kişilerden gelecek bağışlar yasaklanmıştır. Ancak siyasi partiler, şirket paylarının çoğunluğu bir Alman veya AB vatandaşına ait olan ya da şirket merkezi Almanya’da veya AB’ye üye devletlerden birinde bulunan bir şirketten yardım alabilecektir. Ayrıca ulusal azınlıkların siyasi partilere yardım yapması, yabancı bağışları yasaklayan düzenlemeden muaf tutulmaktadır148. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin, Tavsiye Kararı’nda devletlerin yabancı bağışları sınırlandırması, yasaklaması veya sıkı bir şekilde düzenlemesi gerektiğine işaret edilmektedir (m. 7).

Türkiye’de siyasi partilerin, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan, Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden herhangi bir suretle ayni veya

146 Biezen (2003), s. 28.

147

Biezen (2003), s. 28. 148 Biezen (2004), s. 714.

54 nakdi yardım ve bağış alması yasaktır149. Siyasi Partiler Kanunu bu durumu partinin kapatılması sebeplerinden biri olarak düzenlemiştir. Bir partinin yabancı kaynaklı bir bağışı kabul etmesi durumunda uygulanabilecek tek yaptırım o partinin kapatılması olacaktır. Anayasa Mahkemesi verdiği bir kararda; derneklerin siyasi partilere maddi yardımda bulunmasına izin veren kanun hükmünü, derneklerin yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan aynî ve nakdî yardım alabilecekleri ve bu yardımları siyasi partilere aktarabilecekleri gerekçesiyle iptal etmiştir150.