• Sonuç bulunamadı

Yaşlı insanların yaşam kalitesinin korunması bu yüzyılda olduğu gibi önümüzdeki yüzyılda da sağlık alanındaki en önemli hedeflerden olmalıdır. Son yıllarda yaşam kalitesi ölçütleri rehabilitasyon alanında ve tıbbi literatürde giderek artan bir önem kazanmıştır. Yaşam kalitesi çok çeşitli sonuçları içeren bir terimdir. Yaşam kalitesinin tanımlanmasında yaşanan problemlerin bir kısmı bu alanda çalışan kişilerin farklı açılardan yaklaşımlarından doğmaktadır. Sosyal bilimler alanında çalışanlar daha çok sosyal ve psikolojik iyilik hali üzerinde dururken, tıp bilimi ise biyolojik, psikolojik ve klinik açıdan değerlendirme yapmaktadır. Aile hekimleri hasta merkezli yaklaşımları ile hastayı bir bütün alarak ilgilenirler. Hastayı yaşam hikayesi, sorunları, ailesi ve fiziksel çevresi ile değerlendirirler. Yaşam kalitesini fonksiyonel, sosyal, psikolojik, ruhsal, ailesel faktörler etkilediğinden, aile hekimleri hizmet verdikleri toplumun yaşam kalitesini değerlendirmede önemli yerde bulunmaktadır.

Genel yaşam kalitesi sadece fonksiyonel yetileri değil, aynı zamanda semptomları, tedavilerin yan etkilerini, sosyal, psikolojik, ruhsal, ailesel ve maliyet bakımından değişik boyutları içerir. Yaşam kalitesini değerlendirmek amacıyla kullanılacak ölçütlerde de bir çeşitlilik mevcuttur.

Normal bireylerde fonksiyonel durum, aile yaşamı ve maddi durum, iyilik halinin en iyi göstergeleri olarak kabul edilirken, hastalıkla öncelikler değişebilmektedir. Örneğin; kanserli hastalarda fiziksel yakınmalar, yaşlı hastalarda aile ve yakınların desteği ön plana çıkabilmektedir. Demografik değişkenler yaşam kalitesini anlamlı derecede etkilemektedir.

Yaşam kalitesi kavramı için ortak fikir bulunmamakla birlikte, kişi yaşamının tümüyle iyi gittiğine ilişkin subjektif duygu olarak tanımlanmaktadır. Burada kişinin içinde bulunduğu durum ve bu durumla ilgili beklentileri önem oluşturmaktadır. Bu ikisinin arasındaki fark, kişinin yaşam kalitesini gösterdiği düşünülmektedir. Yaşam kalitesi bir çok değişkene bağlı

ve karmaşık bir kavram olup, önemli bir belirleyicisi ise sağlıktır. Yaşam kalitesinde sağlıkla ilgili belirleyiciler, sağlıkla ilişkili yaşam kalitesi başlığı altında incelenmektedir.

Politik, sosyal ve ekonomik faktörler, yaşlıda yaşam kalitesini etkiler (66).

Politik Faktörler

Bireyin yaşam kalitesini etkiler. Ulusal politika ve kararlar yaşlı sağlığını etkilemektedir. Yaşam kalitesinde azalma, duygusal problemler, sosyal ve fiziksel fonksiyon sınırlılıkları tedavi planlarını belirlemede etkendir.

Sosyal Faktörler

Yaşlı erişkinlerin yaşam kalitesini bir çok sosyal faktör etkilemektedir. Yaşlı bireyin barınma koşulları, yaşadığı ev ortamı, fiziksel ve bilişsel sınırlılık ve ekonomik yetersizliğin getirdiği beslenme bozuklukları, duysal ve fiziksel yetilerde azalmaya bağlı ulaşım zorlulukları, eşin ölümü ve aile bireylerin evden ayrılmasına bağlı yalnızlık, öz bakım gücünde azalma ve izolasyon nedeniyle sosyal ağda daralma ve kişiler arası ilişkilerde bozulma da yaşam kalitesini etkilemektedir. Bunlara ek olarak yaşlı bireyin duygusal, fiziksel ve ekonomik istismarı da yaşlıyı etkileyen diğer bir sosyal faktördür.

Ekonomik Faktörler

Yaşlılar emekli olduklarında gelirleri %55 gibi düşmektedir. Cinsiyet, ırk, evlilik durumu, yaş farklılıkları ekonomik olarak yaşam kalitesini etkilemektedir (63,66).

Bireyin ileri yaşlarda da fiziksel ve zihinsel yönden bağımsızlığının devamını sağlamak için, yaşlılarda yaşam kalitesinin artırılmasına çalışılmalıdır.

DSÖ, 1947’de yaşam kalitesinin yalnızca hastalığın, bozukluğun veya yetersizliğin bulunmaması olarak değil, aynı zamanda fiziksel, zihinsel ve sosyal iyilik halinin mevcudiyeti olarak tanımlamıştır.

Yine DSÖ, sağlıkla ilgili yaşam kalitesini, içinde yaşadıkları kültür ve değerler sistemi bağlamında; amaçları, beklentileri, standartları ve kaygıları açısından bireylerin yaşamlarındaki pozisyonlarını algılaması olarak tanımlamaktadır.

Sağlıkla ilgili yaşam kalitesi uluslararası araştırma grubu yaşam kalitesini değerlendirmede önemli konuları, primer ve ek konular olarak belirlemişlerdir:

Primer konular; fiziksel, sosyal, psikolojik fonksiyonlar, yaşamdan memnun olma, sağlık durumunu algılamadır.

Ek konular; nöropsikolojik fonksiyonlar, kişisel verimlilik, cinsel fonksiyonlar, uyku bozuklukları, ağrı ve semptomlardır (66).

Sağlıkla İlgili Yaşam Kalitesinde Primer Konular

Fiziksel fonksiyonlar; kişilerin günlük aktivitelerindeki fonksiyon düzeyi, günlük yaşam aktiviteleri (GYA) olarak adlandırılır. GYA’yı; fiziksel, psikolojik, sosyokültürel, çevresel, ekonomik faktörler etkiler. Yaşlılık dönemi zorunlu olmasa da birçok sağlık sorununu beraberinde getirmekte, kronik hastalıklar ve buna bağlı olarak da kısıtlılık ve özürlülük oranları artmaktadır. Yaşlanma ile fizyolojik işlevleri gerileyen bireylerin hipertansiyon gibi bir kronik hastalığı olmasıyla birlikte GYA’yı yerine getirmede, kendine yetme yeteneği azalıp, başkalarına bağımlılığı artmaktadır. Yapılan çalışmalar ataklar halinde görülen kronik hastalıklarda, hastalığın tekrarlanması döneminde bireyin GYA’yı yerine getirmedeki bağımlılığı ve yetersizliği artabilir.

GYA yaşlının fiziksel ve ruhsal sağlığı ile ilgili olduğu gibi, sosyal iyilik halinin de belirleyicisidir. GYA’nın, yapılan çalışmalar doğrultusunda ikiye ayrılması gereği doğmuştur. İlki; yaşamın sürdürülmesi için gerekli olan yıkanma, giyinme, öz bakım, ulaşım, beslenme, inkontinans gibi temel ihtiyaçları sağlamaya yönelik işlevleri içeren GYA’dır. İkinci ise; toplum içinde bağımsız yaşama için gerekli olan yardımcı aktivitelerdir. Bunlar; telefon etme, alışveriş, seyahat etme, ev işi yapma, tamir işleri, çamaşır yıkama, para ve ilaç kullanma gibi aktiviteleri içeren aletli günlük yaşam aktiviteleri (AGYA)’dir.

Katz indeksi, modifiye edilmiş GYA testleri, “Philadelphia Geriatric Center Scala” , Fonksiyonel Sağlık Ölçümü, Lawton, Barthel fiziksel fonksiyonları değerlendirmek için geliştirilmiş testlerden bazılarıdır (66,70).

Sosyal fonksiyonlar; kişinin ailesi, arkadaşları ve toplumla etkileşimi olarak tanımlanır. Sosyal fonksiyonun anahtar rolü ise, kişinin sosyal rollerini yerine getirme yeteneğidir. Yaşlılar arasında sosyal fonksiyon sağlıkla ilişkili yaşam kalitesinin en önemli yönüdür. En sık kullanılan ölçek "Medical Outcomes Study Short Form-36” (MOS SF 36)’dır.

MOS SF 36’nın fonksiyonel durumu değerlendiren pek çok boyutu vardır ve rehabilitasyonda uygulanabilirliği mevcuttur. Yaşlı kişilerin yaşam kalitesinin değerlendirmesinde, belirsizlik durumunda, pratik ve güvenilirliği için bu ölçümler kullanılır

(66,71).

Psikolojik fonksiyonlar; duygusal olarak kişilerin kendilerini iyi hissetme durumlarını yansıtır. Psikolojik fonksiyonlar, sağlıkla ilişkili yaşam kalitesinin en önemli yönüdür. Kronik hastalıklar ve tedaviler sağlığı olumsuz etkiler. Hastalığa bağlı olumsuz etkiler; üzüntü,

endişe, yaşam stresi ve kızgınlıktır. Beck Depresyon Skalası, Geriatrik Depresyon Semptom Tarama ölçeği en sık kullanılan değerlendirme ölçekleridir (66).

Yaşamdan memnun olma; kişinin kendisi ile ilgili tüm yönlerden iyilik halini yansıtır. Yaşam memnuniyet indeksi ve yaşam memnuniyet oranlaması değerlendirmede kullanılan testlerdir.

Sağlık durumunu algılama; genel sağlık durumu algılaması, kişilerin sağlık durumunu önemli ölçüde tatmin etmeye yarar. Hasta kişiler, genellikle kısa bir düzelme periyodundan sonra beklentilerini ayarlar ve mevcut yaşam durumuna adapte olurlar. (66).

Sağlıkla İlgili Yaşam Kalitesinde Ek Konular

Nöropsikolojik fonksiyonlar; hafıza, algılama, dikkat ve motor koordinasyon gibi becerileri ifade eder. Bu nöropsikolojik fonksiyonlar, bilişsel fonksiyon bozukluğu görülen hastalarda değerlendirme için önemlidir. En sık SMMT kullanılır (69).

Kişisel verimlilik; kişinin ücretli veya ücretsiz olarak yaptığı aktiviteleri belirtmek için kullanılan terimdir.

Cinsel fonksiyonlar; bu amaçla geliştirilen değerlendirme ölçekleri kişinin aktivite düzeyini ve aktivite memnuniyetini değerlendirir. Watts Cinsel Fonksiyon Skalası yaşlılar için geliştirilmiş bir skaladır (66).

Uyku bozuklukları; canlılık ve enerjik düzeydeki azalmanın yanı sıra anksiyete ve depresyonla ilişkilidir. Uyku alışkanlıklarını değerlendiren araçlar uyku paternlerini (gece uyanma, uyanıklık saatleri, sabahları çok erken kalkma, sabah uyanma zorluğu) inceler. Yapılan araştırmalarda uyku hem fiziksel hem de mental sağlık ile oldukça ilişkili bulunmuştur (66).

Ağrı; sağlıkla ilgili yaşam kalitesi değerlendirmelerinde yer alan bir konudur. Ağrı değerlendirmesi uzanma, eğilme, merdiven çıkma gibi spesifik aktivitelerle ilgili ağrının derecesini ve ağrının tipini inceler. Yaşlı kişilerde ağrının birçok hastalığa eşlik etmesi açısından ağrı değerlendirmesi önemlidir.

Yaşam kalitesi skalalarının kullanılışlığını değerlendirmek ve karşılaştırmak için metodolojik önem listesi geliştirilmiştir. Bunlar; amaca ulaşmak, anlaşılabilir olmak, güvenilirlik, doğruluk, değişikliğe duyarlılık, biyolojik karar, uygulanabilirlik olarak belirlenmiştir (66).

Sağlıkla ilgili yaşam kalitesi özellikle yaşlı hastalarda sağlık durumunun her yönden değerlendirmesinde gerekli bir unsurdur. Yaşam kalitesi ölçümlerinin büyüyen popülaritesine cevap olarak DSÖ her bir ülkenin özel sosyal beklentileri ve normlarını göstermek için adapte

edilebilecek yaşam kalitesi ölçütleri geliştirmekte ve kültürel farklılıklarda göz önünde bulundurularak hazırlanmaktadır (65,66).