• Sonuç bulunamadı

XV/1

li-merbût Arnabut∗ Ahmed Efendi sene 1282 fi 13 saferü’l-hayr

Mahrûse-i Edirne Sancağı’na tâbi‘ Dimetoka Kazâ‘sı’ndan Mehmed Nuri sâbık-ı Edirne Müftisi hâlâ Antalya Hâkimi fazîletlü el-Hâcc Mehmed Nuri Efendi’nin zemân-ı niyabetlerinde makayyed olduğu işbu mahalle şerh virildi

Hiccetü’l-evvel li-seneti isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

Fî 30 Rebîü’l-evvel sene 1283’den beri kolera illeti zuhûr etti böyle kolera olduğunu kimesne görmemiş bir günde otuz beş kırk nefer adam öldü müslim gayr-i müslim bütün ahâlîsi etrâfa kaçdı el-hamdülillah yirmi gün zarfında oldu

XV/2a Hüve

Sicil-i mahfûz ve mübârek-i inşallâh ve tebârek ve zabtü’l-vekâyü’ş-şer‘iyyete fi zemin niyâbetü’l-fakîr ile’l- (silik) es-seyyid Mehmed Şükrü el-medfû‘ Yûsuf Efendizâde innâ-lehü sübhâne ve teâlâ fid-darîn bâ-nevâiü’s-saâdeti (silik) zâlik ve vak‘aü’l-bed ve’l-intâc fî gurre-i sâferü’l-hayr li-sene-i isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

No: 1

Medine-i Antalya mahallâtından Ekdir Hasan Mahallesi ahâlîsinden iken bundan akdem vefât iden dikici esnâfından Esir oğlu Mehmed Çavuş ibn-i Mehmed Süleyman’ın verâset-i zevce-i menkûha-i metrûkesi Şerîf bint-i Abidin ve vâlidesi Fatıma bint-i el-kebîr nâm hatunlar li-ebeveyn er karındaşları Süleyman Çavuş ve Hüseyin li-ebeveyn kız karındaşları Hanife ve Zarife hatunlara münhasıra olduğu lede’ş-şerü’l enver bil-isbât ba‘de’t-tahkikü’ş şer‘ verese-i merkumundan mezbûr Hüseyin ve mezbûrtan Hanife ve Zeliha hatunlar diyâr-ı âherde olub gaibün merkumun Hüseyin ve Hanife ve Zeliha’nın hisse-i eşyâları ber-mûcib-i nizâmesine cânib bint-i beytü’l-mâla âid ve râci‘ şerîfesi merkumun cüz‘-i terekesinden ezyed olmağla verese-i huzûrun merkumun zevce-i mezbûre Şerîfe ve ümm-i mezbûre Fatıma

Dorusu “Arnavut” olacak.

hatunlar ve ah-ı merkum Süleyman Çavuş ve gaib-i merkum Hüseyin gaibat-ı mezbûrat Hanife ve Zeliha’nın hisselerini kabza me‘mûr medine-i mezbûrede mâl başkâtibi olub beytü’l-mâl emâneti teferruât me‘mûriyyyetinden olan Yûsuf Halil Bey Efendi tarafından vekîl-i müseccel-i şer‘iyyesi ketebeden Said Efendi ibn-i el-Hâcc Abdurrahman Efendi müteveffâ-yı merkumun terekesinden kifâyet etmeleriyle müteveffâ-yı merkumun terekesinden menkulât kesesini kabz ve düyun-ı müsbitesini guramâ‘-i vechle eshâb-ı hukuka dâir kıbel-i şer-i enverde müteveffâ-yı merkumun er karındaşı ah-ı Süleyman Çavuş vasî-i nasb ve ta‘yîn olunub lâkin akarını vasî-i semen misllileriyle âhere bey‘ ve semenlerini kabz ve düyûn-ı müsbitesini guramâ‘-i vechle eshâb-ı hukuk-ı edâya li-eclil musâllahâ başkaca dahi vasî-i nasb ve ta‘yîn olunan Debbâğ Mehmed Çavuş ibn-i el-Hâcc Hasan meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde işbu bîat-ı iktâb ah-ı merkum Süleyman Çavuş mahzarında bil-vesâye ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm idüb müteveffâ-yı mezbûrenin cüz‘-i terekesinden ezyed olmağla menkul terekesi cüz‘-i müsbitesine vefâ etmeyib akarı dahi şer‘an bey‘ olunub evvelâ deyn olunmak lâzım geldiği eclden sâlifü’z-zikr Ekdir Hasan Mahallesi’nde vâki‘ bir tarafdan Deveci Ahmed menzili ve bir tarafdan Çakal Hafız menzili ve bir tarafdan Karabacak menzili ve bir tarafdan Kasab Karakelle oğlu el-Hâcc Halil menzili ve bir tarafdan Yörük Munyab menzili ve bir tarafdan Şeyh Süleyman menzili ve bir tarafdan tarîk-i hâss ile mahdûd tahtânî iki oda ve bir mikdâr havlu-yı müştemil bir bâb mülk-i menzil müteveffâ-yı mezbûre Mehmed Çavuş’un hayatında yedinde mülk ve hakkı olduğu halde vefâtından bire sene mukaddem hâl-i hayatına kemâl-i akl ve (kesik) menzili mahdûd-ı mezkûre nısf olan Deveci Ahmed ve Çakal Hafız menzilleri tarafında olan tahtânî bir oda ve Deveci Ahmed Çakal Hafız menzilleri tarafından havlu ve iki kanad zokak kapusundan girerken sağ kanadını ifrâz ve biraderi merkum Süleyman Çavuş bât-ı sahîh-i şer‘î ile yedi yüz elli guruş semen medfû‘ ve makbûz bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğimde ol dahi ber-minvâl-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl idüb ol-vechile menzil-i mahdûd mezkûrenin nısf hisse-i mugayyere mezkûresi kendisi merkum Süleyman Çavuş’un mülk-i müşterâsı olduğu mahalle-i mezbûre ahâlîsinden el-Hâcc Mustafa Efendiler ibn-i Fakih Ahmed Efendi ve Kasab Şeyh Süleyman bin Abdullah nâm kimesneler şahâdetleriyle mahzar hasm-ı câhidden ber-nehc-i şer‘î sâbit olub mâ-adâ menzil-i mahdûd mezkûrenin nısf hisse-i şâyiası müteveffâ-yı mezbûrenin verâsete’l-nüvîs nâhiyesinde vâki‘ bir tarafdan Ahmed Kethüda menzili ve bir tarafdan İyamen oğlu Hüseyin menzili bir tarafdan Tecel Mehmed Onbaşı menzili ve bir tarafdan Karakin kızı Havva Hatun menzili ve bir tarafdan Küfelik oğlu Osman menzili ve bir tarafdan Semizci İbrahim menzili ve bir tarafdan Evliya Mustafa menzili ve bir tarafdan tarîk-i hâss ile mahdûd ve ma‘lûmü’l-müştemilât bir bâb iki menâzillik nısf hisse-i

seniyyesi fî-mâba‘d mezkûrenin vâlidesi mezbûr Fatıma Hatun olub mâ-adâ nısf hisse-i şâyiası müteveffâ-yı mezbûrun terekesinden sâlifü’z-zikr Ekdir Hasan Mahallesi’nde nısf ve İstanos Nâhiyesi’nde nısf menzilleri müteveffâ-yı mezbûrun guramâ‘-i ma‘rifet kıbel-i şer‘den me'zûniyetim hasebiyle müddet-i medide sûk-ı sultânî ve mecmâl-ı nass olan memâliklere başka başka nidâ-i müzâyede oluna rağbat-i nass inkıtâ‘ğında mezbûr Süleyman Çavuş üzerine medine-i mezbûrede mahalle-i merkumede vâki‘ nısf menzil iki bin beş yüz guruşa İstanos Nâhiyesi’nde vâki‘ nısf-ı menzili yedi yüz elli guruşa karar idüb ziyâde ile taleb-i âheri olmayub meblağın mezkûrın nısf-ı menzili mahdûd-ı mezkûr (silik) el-yevm semen-i misllileri vâki‘ adlleri idiği zeyl ketebet-i muharrerü’l-esâmî-i müslimin ihbârlarıyla mütehakkık olmağla medine-i mezbûrede mahalle-i merkumede vâki‘ nısf menzil mezkûrı iki bin beş yüz guruş verâsete’l-nüvîs nâhiyesinde vâki‘ nısf menzil mezkûrı yedi yüz elli guruş cem‘-i (kesik) levâhikleriyle tarafeynden îcâb ve kabûl-i hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-i bât-ı sahîh-i şer‘î ile mezbûr Süleyman’ın Çavuş’a bi’l-vesâye bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl eyledikden sonra semenleri olan meblağ-ı mezkûrın cem‘an üç bin iki yüz elli guruş müşterî-i merkum Süleyman Çavuş yedinden eshâb-ı hukuk içün bi’l-veka-yi tamâmen ve kâmilen ahz ve kabz eylerim min bâd-i nısf-ı menzilin mezkûrın mezbûr Süleyman Çavuş’un mülk-i müşterâsı olmasından keyfe mâ-yeşâ‘ ve muhtâr mâlik ve mutasarrıf olsun dedikde gıbbe’t- tasdîkü’ş-şer‘î mâ-vaka‘ bi’t-taleb ketb ve imlâ olundu fi’l-yevmi’l-hâmis min Recebü’l-fert sene-i ihdâ ve semânin ve mieteyn ve elf

Şühûdü’l-hâl

Mahkeme-i şer‘iyye Başkâtibi İsmâîl Hakkı Efendi Zubuzade Hafız Ahmed Efendi

Çermeci Çil Ömer Hasan Ağa

Mahalle-i mezbûreden Arab Hakkı oğlu İbrahim Biraderi Mustafa

Turgut oğlu Süleyman Biraderi Mehmed

Muhzırbaşı Mehmed Ağa Muhzır İsmâîl Ağa

ve gayr-i hum

No: 2

Medine-i Antalya mahallâtından Takyeci Mahallesi’nde sâkin çerçi esnâfından işbu râfi‘ü’l-kitâb Buharalı el-Hâcc Mehmed Efendi ibn-i el-Hâcc Ahmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde kayınbiraderi Uşâklı el-Hâcc İbrahim Efendi ibn-i Mehmed ile kayın anası ma‘rifetü’z-zât Seyyide bint-i Abdullah nâm hatun mahzarında zevcesi zât-ı ta‘rîf-i şer‘î ile ma‘rife Zehra Hatun dahi hâzıra olduğu halde üzerlerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm idüb bin zevcî-i medhûletün bihâm olan hâzıra-i mezbûre Zehra Hatun ile ebeveyni merkumenin mahalle-i mezbûrede vâki‘ menzillerinden maan sâkinler olub lâkin ebeveyni merkuman ile Hasan maan şerîfemiz olmadığına binâen zevcem mezbûreyi âher mahalde istikrâ eylediğim menzile ihrâc ve ben kudretim mertebesi zevcem mezbûreyi infâk ve iksâ' etmek üzre bundan akdem savb-ı şer‘ü’l enverde her birimize tenbîh ve ol-vechile yedime i‘lâm- şer‘î i‘tâ olunub zevcem mezbûre benim ile âher mahalden istikrâ eylediğim menzile çıkub fakat bir gün iskân idüb ferdâsı gün ebeveyni merkume zevcem mezbûreyi rızâmız menzillerine avrât itdürub hâlâ zevcem mezbûreyi bana itâat ve teslîmden imtinâ ider olmalarıyla suâl olunub zevcem mezbûre bana itâat birle âher mahalden istikâre eylediğim menzilde benim ile kendi olmak üzre ebeveyni merkuman tenbîh olunmak matlubumdur dedikde gıbb-etü’s-suâl merkumenin cevâblarında müddeî-i mezbûr el-Hâcc Mehmed Efendi’nin zevcesi (silik) zevc-i mezbûrun âher mahalden istikrâ eylediği menzile ihrâc etmeyib zevcî müddeî-i mezbûrem teslîmden [imtinâ] eylediklerini ikrâr ve kızları mezbûre Zehra Hatun dahi zevc-i mezbûre itâat ve hukuk-ı zevcîyatına merâât etmediğini i'tirâf etmekle mûcibiyle mezbûre Zehra Hatun nâşize olduğunu ikrâr-ı da‘vâm itâatda ahrâr eylediği inde’ş-şer‘ü’l-enver zâhir ve bâhir olduğunu ecelden bu makule zevcîne itâat etmeyen nâşize hatun içün nafaka ve kisve ve vesâir levâzım- ı zarûriyeden zevcî üzerine şer‘an teslîmi lâzım gelmeyeceği ebeveyni merkuman el-Hâcc İbrahim Efendi Vesile Hatun’dan her birine cânib-i şerîat-azîz tefehhüm olundukda anlar dahi kızları mezbûre Zehra Hatun zevc-i mezbûr el-Hâcc Mehmed Efendi’ye itâat ve imkıyâd idinceye değin kendi mâllarından infâk ve iksâya müteahhid olmamalarıyla mâ-vaka‘ bi’t- taleb ketb olundu fi’l-yevmi’t-tâsi‘ aşere min şehr-i Rebîü’l-evvel li-seneti isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

Şühûdü’l-hâl

Aşcı el-Hâcc Mehmed ibn-i İbrahim Muhzırbaşı Mehmed Ağa

Muhzır İsmâîl Ağa Karahisarlı Hasan Ağa

Arzuhalci el-Hâcc Osman Efendi ve gayr-i hum

No: 3

Medine-i Antalya mahallâtından Câmi‘-i Atîk Mahallesi ahâlîsinden evlâd-ı Arabdan Hasan Şuman bin Mehmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde yine mahalle-i mezbûre ahâlîsinden evlâd-ı Arabdan Arif ibn-i el-Hâcc Mehmed nâm kimesne mahzarında bi’t-tav' ol-rızâ' karar-ı tam ve takrîr-i kelâm idüb itâb azlleriyle gaib-i ani’l-beled ve Dimyatlı Hayyâtzade Küçük Mustafa tasvrinin mezbûr örfîyye-i cihet-i karzından bâ-sened deyni olan altı yüz yirmi guruş makbûz merkumun babası işbu hâzır-ı bi’l-meclis Hayyatzade Büyük Mustafa Kapudan tarafından emr-i kabûl-i hâvî kefâlet-i sahîha-i şer‘iyye ile kefîl olub merkumun ilm’ül-kefâlet merkuma örfîyye olan meblağ-ı mezbûr altı yüz yirmi guruşı edâsı vâcib ve kazâ‘sı lâzım deynini işbu târih-i kitâbetden altmış bir gün tamâmına ve teslîmine tarafeyden bi’l-emr ve’l-kabûl kefâlet-i mutlaka-i sahîha-i şer‘iyye ile kefîl ve zâmin oldum dedikde (silik) merkum Hasan Şuman’ın cem‘-i tagrîr ve meşrûiyetini merkuman Arif’e ve Mustafa Kapudan’dan her biri tasdîk etmeğin mâ-vaka‘ bi’t-taleb ketb olundu fi’l-yevmi’l- hâmis aşere min şehr-i Rebîü’l-evvel li-sene-i isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

Şühûdü’l-hâl

Tüccârdan Şeyh İbrahim Efendi Süleyman Reşid el-Hâcc Ahmed Ağa Bakkal Halil

ve gayr-i hum

No: 4

Medine-i Antalya mahallâtından Şeyh Sinan Mahallesi mütemekkinlerinden ve devlet-i âliye tebaasının Rum Milleti’nden Kıbrıslı Yani veled-i Mihail meclis-i şer‘ hatirü’l-lâzımü’t- tevkîrde yine devlet-i aliyye tebaasının Rum milleti nisvânından şahs-i ta‘rîf-i şer‘î ile mar'ife olan işbu râfiatü’l merkum Sofya bint-i Dimitri nâm hatunun zevcî ve tarafından zikr-i âtî şerle tasdîk vekîl-i müsbîtesi şer‘iyyesi yağcı esnâfından Suduri veled-i Dimitri nâm kimesne muvâcehesiyle bi’t-tav‘ ve’r-rızâ‘ ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm idüb akd-i âtî‘ü’z-zikrin sudûruna değin bi-tarîkü’ş-şirâ' yedimde müstakîlen mülk ve hakkım olub mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Kovan oğlu Osman menzili bir tarafdan Dalkıra oğlu Ahmed

menzilli bir tarafdan Hacı Memiş oğlu el-Hâcc Hafız Ali Efendi menzili ve tarafı-ı râbi‘-i tarîk-i âmm ile mahdûd tahtânî bir oda ve bir mikdâr havlu-yu müştemil bir bâb mülk-i menzilimi bi’l-cümleten maîşetimle ve mecmû‘ya tarafeyden îcâb ve kabûl-i hâvî şurût-ı müfside uhûd-i mübtelâ tagrîr ve gabin ve muvâzaadan ârî bey‘-i bât-ı sahîh-i şer‘î ile üç bin sekiz yüz guruş müddeî-i merkume Sofya’ya bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğimde ol dahi ber-minvâl-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl eyledikden sonra eyledikden sonra∗ semeni olan meblağ-ı mezbûr üç bin sekiz yüz guruş müşterî-i merkum Sofya Hatun yedinden tamâmen ve kâmilen akd ve kabûl eyledim fî-mâba‘d menzil-i mahdûd-ı mezkûrda benim aslâ ve kat'â alâka ve medhâlim kalmayub cem‘-i müştemilâtıyla merkum Sofya Hatun’un mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sarîhi olmuşdur keyfe mâ-yeşâ‘ ve hasb- i yehtâr mâlik∗ ve mutasarrıf olsun dedikde gıbbe’t-tasdîkü’ş-şer‘î mâ-vaka‘ bi’t-taleb ketb olundu fi’l-yevmi’l- hâdî ve’l-işrîn min şehr-i Rebîü’l-evvel li-seneti isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

Şühûdü’l-hâl

Tüccârdan mahalle-i mezbûre muhtârı Yörük el-Hâcc İbrahim Ağa Mahalle-i mezbûrede Abdulaziz Efendi

Mahalle-i mezbûrede Zaim oğlu Ahmed Ağa Mahalle-i mezbûre Hekim Hacı (silik) oğlu (silik) Ve Çömlekci İbrahim oğlu İsmâîl

Hurşid oğlu Fevzi

Ve Muhzırbaşı Mehmed Ağa Muhzır İsmâîl Ağa

XV/3a No: 5

Medine-i Antalya mahallâtından Timurcu Süleyman Mahallesi ahâlîsinden Fevzi İbrahim ibn-i el-Hâcc Abdullah meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde yine medine-i mezbûre mahallâtından Bâlî Beğ Mahallesi ahâlîsinden Hamam oğlu İbrahim bin Ahmed nâm kimesne dahi hâzır olduğu halde devlet-i âliye tebaasının Ermeni Milleti’nden ve mülteziminden işbu bais‘ü’l-rakim Karabet veled-i Atas nâm kimesne muvâcehesinde ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm

“eyledikden sonra” mükerrerdir. metinde “mâlda” geçiyor

benim ve işbu hâzır mezbûr Hacı oğlu İbrahim merkum Karabet zimmetinde cihet-i deyn-i şer‘iyyeden vâcib olan yedi bin yedi yüz yirmi üç guruş müştereken ve sahîhan deynimiz olunmağın hâlâ benim müstakîlen yedimde mülk ve hakkım olan sâlifü’z-zikr Timurcu Süleyman Mahallesi’nde vâki‘ bir tarafdan Kasab Hacı İsa menzili ve tarafeyni tarîk-i âmm ile mahdûd ve ma‘lûmü’l-müştemilât bir bâb mülk yağcı dükkânım ve hâzır-ı merkum Hamam oğlu İbrahim’in yedinde sahîhan ve müstakîlen mülk ve hakk olub medine-i mezbûrda sûk-ı sultânîyede Yukarı Bazar nâm mahalle vâki‘ bir tarafdan Kalaycı dükkânı ve bir tarafdan Hamam Havari ve bir tarafdan hamam kapusı ve tarafdan tarîk-i âmm ile mahdûd ve ma‘lûmü’l-müştemilât bir bâb müdyâb dükkânı ile İstanos Nâhiyesi’nde vâki‘ bir tarafdan Aşcı Mustafa menzili ve bir tarafdan İtmekci Aşeroğlu menzili ve bir tarafdan tarîk-i âmm ile mahdûd ve ma‘lûmü’l-müştemilât bir bâb mülk-i menzilini cem‘-i tevâbi‘ ve levâhikleriyle ve hukuk-ı vasî-i ile maan meblağ-ı mezbûr yedi bin yedi yüz yirmi üç guruş mukabelesinde târih-i kitâbetden altmış bir gün temâmına değin merkum Tertibci Balu tarîk üzre bey‘ ve ba‘de’t-tahsilâta teslîm eylediğimizde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve tesellüm ve kabz ve kabûl eyledi dedikde gıbbe’t-tasdîkü’ş-şer‘î merkuman Kabaz İbrahim (silik) ve Hamami oğlu İbrahim yine meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde mu‘teberân-ı tüccârdan Mehmed Edib Efendi ibn-i el-Hâcc İbrahim nâm kimesne mahzarında bilâ-berây-ı ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm idüb bey‘ ve mezkûr (kesik) hakikâ iken mülûk-ânemde olmadığı ecl-i mezkûr mülûk-ânemde ikimizin müştereken deynimiz olan meblağ-ı mezbûr yedi bin yedi yüz yirmi üç guruş vakt ve zamânıyla edâ olunmayıb mülk-i deyni mâlımız olmaz ise dükkânın menzil-i mahdûd-ı mezkûrları semen-i mislleriyle âhere bey‘ ve kabz-ı semen ve semenlerden deyn-i mezkûrımızı edâya fazla kalur ise bize i‘tâya ve bunlar mütevakkıf olduğu umûrun küllisine kelimâtımız …. fâniyyet-i vekîl-i mazmûnı üzre azl ve in'izâlden masûn ve sulbî akd-i uhdesinde meşrûtî vekâlet-i devriyye-i sahîha-i şer‘iyye ile mezbûr Mehmed Edib Efendi’yi tarafımızdan vekîl-i nâib ve menâb-ı nasb ve ta‘yîn eylediğimizde ol dahi ber-veh-i muharrer vekâlet-i merkumeyi kabûl ve hedâmet-i lâzımesini kemâ-yenbagi edâya taahhüd ve iltizâm etmeğin mâ-vaka‘ bi’t-taleb ketb olundu tahrîren yevmi’s-sâlis min şehr-i Rebîü’l-evvel li- seneti isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

Şühûdü’l-hâl

A‘zâ el-Hâcc Mücreddin Efendi İtmekcibaşı el-Hâcc Mehmed Ağa Tüccârdan Hafız Abdül Bali Debbâğ Halil Ağa

Serik Nâibi Bekir Efendi ve gayr-i hum

No: 6

Ma‘rûz-ı dâî‘leridir ki

Medine-i Antalya mahallâtından Şeyh Sinan Mahallesi sâkinlerinden devlet-i âliye tebaasının Rum Milleti’nden Kıbrıslı Terzi Yani veled-i Mihail nâm kimesne medine-i mezbûre mahallesinde meclis-i şer‘imizde yine devlet-i âliye tebaasının Rum Milleti’nden olub mahalle-i mezbûrede mütememkkin Yağcı Suduri veled-i Reşid muvâcehesinde merkum Suduri’nin zevcesi gaîb-i azl-i bi’l-meclis Sofya Hatun’a bundan akdem bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğim ma‘lûmü’l-mahdûd ve’l-müştemilât bir bâb mülk-i menzilin semeni olan üç bin sekiz yüz guruş mahalle-i mezbûre muhtârı Yörük el-Hâcc İbrahim Ağa vesâir ma‘lûm olan kimesneler huzûrlarında mezbûre yedinden tamâmen ve kâmilen iki def‘a ahz ve kabz bizler menzil-i mezkûr semeninden müşterî-i merkum zimmetinde bâki akçe hakkım kalmayub lâkin meblağ-ı merkumdan bin dört yüz guruşunu merkum Suduri muâhharân benden istikrâz ve kabz etmekle meblağ-ı mezkûr bin dört yüz guruşı merkum Suduri’den taleb iderim ve bu da‘vâ eylediğimde ol dahi bi’l-külliye inkâr idüb ben dahi bu vechle hâl-i şâhid lâzım olmayıb merkum Suduri yemîn teklîf olundukda merkum bilâ-tevkif beyyine-i müntehî olduğu halde ben yemîne tâlib olmamla bilâ-beyyine muârazadan men' olduğumdan mâ-adâ ben merkum Suduri’ye bir husûs içün dargınlığımızdan tenâşir-i kezâyta zuhûr itmişdim deyü merkum Yani’nin ikrâr ve tescîl ve bi’l-iltimâs huzûr-ı âlilerine i‘lâm olunur el-emr li-men lehü’l-emr fi’l-yevmi’t-tâsi‘ âşere min şehr-i Rebîü’l-evvel li-seneti isnâ ve semânin ve mieteyn ve elf

İ‘lâm Kayd şod

XV/3b No: 7

Ma‘rûz-ı dâî‘leridir ki

Medine-i Antalya’da mütemekkin devlet-i âliye tebaasının Yahûdî Milleti’nden arzuhal takdîm iden râfi‘ü’l-i‘lâm Haham Çelebun veled-i İsak nâm kimesne medine-i mezbûre mahkemesinde meclis-i şer‘imizde medine-i mezbûre mahallâtından Çavuş Bağçesi Mahallesi’nde sâkine muhtedi‘ Musa bin Abdullah muvâcehesinde merkum Musa ben Dalaman Kazâ‘sı’nda bulunduğum esnâ'da hizmet-kârım olub merkum hedâmetimde

bulunduğu müddet zimmetimde terâküm iden ücret-i ma‘lûmesi mezkûr Dalaman Kazâ‘sı’nda merkum Musa’ya tamâmen edâ idüb merkumun ücretinden zimmetimde başka akçe alacak hakkı kalmayub ücret-i mezkûre-i mütâlebesinden zimmetim berây oldukdan sonra merkum Musa Antalya’ya gelüb ücret-i mezkûresinden başka yedi yüz guruş benden ahzını inkâr-ı birle târih-i i‘lâmdan altı ay mukaddem meblağ-ı başka mezbûr-ı tekrarından da‘vâ itdiğimde dahi tamâmen edâ itmişidim deyü def‘ ile mukabele idüb lâkin def‘a sehâdetim olmadığı hasbiyle ityân-ı beyyineden azllerinden acz ile merkum Musa’ya yemîn teklif olundukda merkum yemîne müsterhî olduğundan ve ben yemîne talîb olmadığım eclden ba‘de’l-hükm meblağ-ı mezbûrı tekrar benden ahz itmiş idi lâkin merkum Musa târih-i i‘lâmdan dört ay mukaddem mahalle-i mezbûrede vâki‘ Çakıcı oğlu el-Hâcc Ali menzilinde mahzar-ı şühûdda ben Yahûdî Haham Çelebun’dan Dalaman Kazâ‘sı’nda hizmet-kârlıkdan ma‘lûmü’l-mikdâr ücret-i müsâmeti tamâmen ahz ve kabz idüb zimmetinde ücret-i mezkûremden bâkî bir akçe ve bir hîbe alacak hakkım yoğiken bundan akdem medine-i mezbûre mahallesinde meclis-i şer‘ide Yahûdî Haham Çelebun zimmetinde ücret-i mezkûremden başka yedi yüz guruş alacak hakkım kalmışdır deyü bi-gayr-i hakk-ı merkumdan da‘vâ ve merkum Çelebun ba‘de l-karar cevâbında Dalaman Kazâ‘sı’da meblağ-ı mezbûrı kendiye edâ itmişidim deyü akd eyledikde def‘ini ben bi’l-külliye inkâr eylediğimde merkum Çelebun dahi bana edâsını isbât idemeyub ben dahi yemîne müsterhî olmamla merkum Çelebun dahi yemîn taleb olmadığı eclden da‘vâ eylediğim meblağ-ı bâki-i mezkûr yedi yüz guruşun merkumun şer‘an tahsîli lâzım gelmekle ba‘de’l-hükm meblağ-ı mezbûr