• Sonuç bulunamadı

1. GİRİŞ VE METODOLOJİ

1.4. ARAŞTIRMANIN METODOLOJİSİ

1.4.3. Veri Toplama Araçları ve Analiz Yöntemi

Araştırma, Türk diaspora politikası gibi makro bir politika alanının, onun mikro alandaki yansımalarına yani Türk diasporasının görüşlerine başvurulmadan anlaşılamayacağı ve her ülke için özel şatların dikkate alınması gerektiği düşünüldüğünden, nitel bir saha araştırmasına dayanmak durumundadır. Genelde nitel araştırmalar ve özelde durum çalışmaları, gözlem, mülakat ve doküman inceleme gibi veri toplama yöntemlerinden faydalanmakta ve elde edilen bulgular yoluyla konunun sistemli ve derinlemesine incelenmesine fırsat sunmaktadırlar (Yin, 1989, s. 23; Creswel, 2013, s.97). Bu bağlamda, temel amacı göçmenlerin toplumsal sorunları bağlamında Türk diaspora politikasından beklentilerini ve ona ilişkin görüşlerini ortaya koymak olan bu çalışmada da, Avusturya’daki Türkiyeli göçmenlerin toplumsal kanaat önderi ve temsilcileriyle birebir görüşmeler gerçekleştirilmiş ve derinlemesine mülakat tekniğinden faydalanılmıştır. Bu teknik çerçevesinde gerçekleştirilen mülakatlarda, görüşmenin seyrine uygun şekilde yenilerinin eklenebildiği, açık uçlu sorulardan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formundan yararlanılmıştır. Soruların sayı ve sırasını değiştirebilme ve katılımcıya yahut görüşmenin değişen şartlarına uygun hareket edebilme noktasında esneklik sağlayan bu görüşme yöntemi sayesinde, istenilen bilginin eksiksiz olarak ve derinlemesine elde etmek ve alınan cevaplara anında dönüt vermek mümkün olabilmektedir (Çepni, 2005). Bu nedenle, mülakatlarda görüşme formu içerisinde yer almadığı halde, katılımcının deneyim ve algısına daha ayrıntılı ulaşabilmek adına sorulan sondaj sorular yahut konu bağlamında görüşülen kişinin mesleki ve sosyal durumuna özel deneyimlerini hedefleyen alternatif sorular da görüşmenin içerisine dâhil edilmiştir.

17

Göçmen temsilcilere yönelik görüşme formlarında yer alan sorular, alan yazında öne çıkan literatürden faydalanılarak hazırlanmıştır. Ek A’da da görüleceği üzere, görüşme formu üç ana bölüm şeklinde tasarlanmıştır. Araştırmanın konusu ve görüşme şartları hakkındaki kısa bir bilgilendirme sonrası yer alan birinci bölümde, Türkiyeli göçmenlerin yaşadıkları toplumsal sorunlar, bunların nedenleri ve Türkiye’nin diasporaya yönelik ilgisine ilişkin sorular yöneltilmiştir. Görüşme formunun ikinci bölümünde göçmenlerin çağdaş Türk diaspora politikalarına yönelik yorum ve görüşlerine ulaşılması hedeflenmiştir. Bu bölümde, sunulan hizmet ve yürütülen politikaların yarattığı sonuçlar ve bu politikalardaki amaç göçmenlerin gözünden anlaşılmaya çalışılmıştır. Görüşme formunun üçüncü ve son bölümünde ise, göçmenlerin yaşadıklarını ifade ettikleri sorunlar bağlamında Türkiye’den beklentilerine odaklanılmış olup, Türkiye’nin bu sorunlara yönelik nasıl politikalar izlemesi gerektiğine ilişkin öneriler edinilmeye çalışılmıştır.

Uzman mülakatları kapsamında hazırlanan görüşme formları ise üç ana bölümden oluşmaktadır. Araştırmanın konusu ve görüşme şartları hakkındaki genel bir girişten sonra, katılımcıların diaspora kavramına ilişkin görüşlerinin talep edildiği birinci bölüm gelmektedir. Formun ikinci bölümü ile, Türk diaspora politikasının motivasyonları ve mevcut politika ve uygulamalara yönelik katılımcıların görüşlerine ulaşılmaya çalışılmıştır. Üçüncü bölüm ise, Avusturya entegrasyon politikaları ve Viyana’da yürütülen saha araştırmasında ortaya çıkan kaba bulgular üzerinden Türkiyeli göçmenlerin toplumsal sorunlarına yönelik katılımcıların görüşlerini almayı hedeflemektedir.

Gerçekleştirilen görüşmelerin en kısası 40 dakika, en uzunu ise 2 saat sürmüştür. Soru sorma ve dinleme işlevlerinde etkinlik ve eksiksiz veri aktarımı gibi araştırma açısından önemli kolaylıklara imkân sağladığından (Yıldırım ve Şimşek, 2013, s. 175), görüşmeler esnasında katılımcıların izni doğrultusunda ses kaydı alınmıştır. Ses kaydı alınmamasını talep eden katılımcıların görüşmeleri ise deftere alınan notlar yoluyla toparlanmaya çalışılmıştır. Görüşmelerin bir kısmı, kafe ve restoran gibi sosyal alanlarda gerçekleştirilirken, katılımcıların evleri, dernek ve STK yerleşkeleri ve çalışma ofisleri de kullanılan mekânlar arasında yer almıştır.

Viyana’da geçirilen süre içerisinde birebir görüşmeler yanında, göçmenler tarafından düzenlenen etkinliklere katılım ve ziyaretler yoluyla resmi olmayan görüşmeler gerçekleştirme ve gözlem yapma fırsatı da yakalanmıştır. Bunlar arasında, 13 Ocak 2017

18

tarihinde Viyana Yunus Emre Enstitüsü bünyesinde düzenlenmiş olan “Türk Hat

Sanatından Bir Seçki” adlı sergi açılışı ve 15 Ocak 2017 tarihinde CHP-Avusturya Birliği

bünyesinde gerçekleştirilen Türkiye’deki anayasa referandumuna yönelik “Referanduma Hayır” toplantısı gibi ekinliklere katılım Türkiyeli topluma yönelik çok yönlü gözlemlerde bulunma ve araştırmaya derinlik kazandırma noktasında önemli katkılar sunmuştur.

Gerçekleştirilen birebir görüşmeler ve yapılan gözlemler yanında çalışmada kullanılan veri toplama araçlarından bir diğeri de doküman incelemesi ve kaynak taramasıdır. Hedeflenen olgu ve olaylar hakkında bilgi içeren her türlü yazılı materyalin analizini ifade eden (Yıldırım ve Şimşek, 2013, s. 217) bu yöntem yoluyla, çalışmaya alt yapı kazandıracak olan kavramsal ve kuramsal çerçeve oluşturulmuş ve hem TDP’ye hem de Avusturya’daki Türkiyeli göçmenlere ilişkin literatür taranarak, derlenen bilgiler ilgili bölümler altında sınıflandırılarak okuyucuya sunulmuştur. Analiz edilen kaynaklar arasında çok çeşitli politika dokümanları, yasal belgeler, parti programları, ilgili kurum ve kuruluşların mevzuatları ve faaliyet raporları gibi birincil materyaller yanında, kitaplar, makaleler, tez çalışmaları ve daha evvel yapılmış araştırma ve istatistikler gibi alan yazında öne çıkan ikincil kaynaklar da yer almaktadır.

Çalışmanın katılımcılarla birebir görüşmeleri içeren saha araştırması bölümü tamamlandıktan sonra, ses kayıt cihazı ve not alma tekniği kullanılarak elde edilen verilerin çözümlenmesi aşamasına geçilmiştir. 35 adet ses kaydının deşifresi yapılmış ve ses kaydı istemeyen 2 katılımcının görüşmelerinde tutulmuş notlar ise daktilo edilmiştir. Mülakat esnasında dile getirilen görüşler sırası değiştirilmeden söylendiği haliyle yazıya dökülmüş ve araştırmacı tarafından ikişer kez okunarak içerik analizine tabi tutulmuştur. İçerik analizi, verilerin içerisinde saklı olabilecek gerçekleri ortaya çıkarmaya ve betimsel bir yaklaşımla fark edilemeyen kavram ve temaların saptanmasına imkân sağlayan bir analiz yöntemidir. “Verileri açıklayabilecek kavramlara ve ilişkilere ulaşma” (Yıldırım ve Şimşek, 2013, s. 259) amacı güden bu analiz yöntemi doğrultusunda, öncelikle veriler arasında yer alan sözcük, cümle yahut paragraf gibi anlamlı bölümlere isimler verilerek veriler kodlanmıştır. Daha sonra ortaya çıkarılan bu kodlar arasındaki ortak veya benzer yönler incelenerek onları belirli kategoriler altında toplayıp, verileri temel düzeyde açıklayabilen temalara ulaşılmıştır. Temalar araştırmacının ne yöne gitmesi gerektiğini gösteren bir şema niteliği taşımaktadır (Kümbetoğlu, 2012, s. 152). Nitel araştırmalarda benzer konulu araştırmalardan yola çıkarak bu işlemlerin öncesinde bir kod listesi hazırlamak mümkün olduğundan (Strauss

19

ve Corbin, 1990), bu araştırmada da ortaya çıkması muhtemel bazı kodlar tahmin edilmekte idi. Ancak veri kodlama aşamasında tahmin edilen bu kodlar dışında birçok kod ve temaya da ulaşılmıştır. Son olarak, araştırmanın bulgular bölümü ulaşılan bu kod ve temalar esas alınarak ve yorumlanarak rapor edilmiş ve bu bölümde görüşmeleri olduğu gibi yansıtabilmek amacıyla katılımcıların verdiği cevaplardan doğrudan alıntılara yer verilmiştir.