• Sonuç bulunamadı

4. AVUSTURYA’DAKİ TÜRKİYELİ GÖÇMENLER

4.2. TÜRKİYELİ TOPLUMDA GRUPLAŞMALAR

Yukarıda, 80’li yıllarla beraber Türkiyeli göçmenlerin siyasi, dini ve etnik aidiyetleri temelinde Avusturya’da organize olarak dernekler kurmaya başladıkları ifade edilmişti. Bu dönemde ortaya çıkan söz konusu kurumlar günümüzde Avusturya Türk toplumundaki kamplaşmalara da ışık tutmakta olduğundan, çalışma açısından önem arz etmektedir. Bu nedenle söz konusu dönemle başlayıp günümüze evrilen bu gruplaşmalara kısaca değinmek yerinde olacaktır.

Türkiye’de rastlanan siyasi, etnik ve dini aidiyetlerin hemen hepsi göç yoluyla Avusturya’ya taşınmış olduğundan, söz konusu kurumsallaşmalar daha çok bu üç temelde oluşmaya

24 İstatistiki belgelerde “Bevölkerung mit migrationshintergrund” (göçmen kökenli nüfus) olarak tanımlanan bu rakama ebeveyni Türkiye’de doğmuş olanlar (1. ve 2. nesil Türkler) dâhil edilmiş olup, kendisi ve ebeveyni Avusturya’da doğan 3. nesil Türkiyeliler Avusturyalı olarak kabul edilmiştir.

91

başlamıştır. Milliyetçi, İslamcı ve muhafazakâr kesimlerin oluşturduğu sağ yelpaze; Kemalist, sosyalist, komünist sol yelpaze ve Kürt ve Alevi topluluklarında ortaya çıkan bu kurumsallaşmaların çeşit ve sayıları oldukça fazladır (Şimşek, 2014, s. 187). Her birinin incelenmesinin bu çalışmanın boyutlarını aşacağı düşünüldüğünden, bahse konu gruplaşmalar içinden uzun süre varlık gösterebilmiş ve toplumsal etki alanı yüksek resmi kurumlar aşağıda özetlenerek ele alınmıştır.

Sağ Yelpazede Kurumsallaşma

İlk derneklerini henüz 1976-78 yılları arasında kurmaya başlayan “Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)” çizgisindeki Türk milliyetçileri, federasyonlarını da “Avusturya Türk Federasyonu (ATF)” adıyla 1979 yılında kurmuşlardır. Bugün Avusturya çapında 50 kadar dernek ve caminin bağlı olduğu kuruluş “Türkçü-İslamcı” bir çizgide faaliyetlerine devam etmektedir. (Şimşek, 2014, s. 190-191)

Türkiye’de “Süleymancılar” olarak bilinen dini grubun Avusturya’daki ilk dernekleşme faaliyetleri 1973 yılına dayanmakla birlikte, çatı örgütlenmelerini “İslam Kültür Merkezleri Birliği” adıyla 1980 yılında oluşturmuşlardır. Avusturya’da yaşayan Müslüman Türklerin milli ve manevi ihtiyaçlarını temin için faaliyetler yürüten kuruluş, İslami eğitim ve Kuran kursları ile ön plana çıkmaktadır.25

Türkiyeli toplumun, özellikle de Sünni kesimin dini ve kültürel ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla “Milli Görüş” hareketinin bir girişimi olarak ortaya çıkan “Avusturya İslam Federasyonu (AİF)”nun kuruluş tarihi ise 1987’dir. 1980’lerden itibaren kurulan 60 dernek ve camiinin çatı bir örgütlenmesi olan bu federasyon, günümüzde Türk toplumunun organizesinde halen çok aktif bir rol üstlenmektedir. Federasyon, Avusturya Türk İslam Birlikleri (ATİB)’ den sonra Avusturya’daki en büyük İslami kurumsallaşmadır. (Şimşek, 2014, s. 194)

Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 1990 yılında kurulan ve her türlü siyasi ideoloji ve tarikattan uzak, Türkiye kökenli Müslümanların ortak kurumu olarak tanımlanan Avusturya Türk İslam Birlikleri (ATİB) ise çatısı altındaki 60’ın üzerinde yerel dernekle Avusturya’daki en büyük dini organizasyon olarak karşımıza çıkmaktadır.26 Etki

25 İslam Kültür Merkezleri Birliği, web sitesi. 3 Ağustos 2018 tarihinde erişilmiştir: http://uikz.org

92

sahası ve topluma yakınlığıyla Türkiye’nin diaspora yönetiminde de öne çıkan bu kurum, çalışmanın üçüncü bölümünde daha ayrıntılı olarak ele alınmaktadır.

Yukarıda sayılan ve sağ yelpazede sivil toplum kuruluşu statüsündeki Türk-İslam kurumlarının tamamının bağlı olduğu ve Türkiyeli göçmenlerin örgütlendiği bir başka kurum olarak Avusturya İslam İnanç Topluluğu (Islamische Glaubensgemeinschaft-IGGÖ) de anılmalıdır. Diğer STK yapılanmalarından farklı olarak Avusturya devletinin resmi bir kurumu olarak 1979 yılında kurulmuş IGGÖ, Avusturya’da yaşayan tüm Müslümanları temsil etmekte ve Türk, Boşnak, Arap, Suriye vb. kökenli birçok farklı İslami mezhep, organizasyon ve kuruluşu bünyesinde toplamaktadır. Söz konusu kuruluşta özellikle 2009 sonrası “Milli Görüş” kökenli AİF ve son yıllarda ATİB önemli bir ağırlığa sahiptir (Ertuğrul, 2011, s.88-95). Kuruluşundan itibaren Suriye kökenli bir Başkan (Anas Schakfeh) tarafından yönetilen IGGÖ, 2011 yılından itibaren Türkiye kökenli Başkanlar tarafından idare edilmektedir. 2016 yılında gerçekleştirilen seçimlerde ATİB’in desteklediği aday İbrahim Olgun IGGÖ Başkanı seçilmiş olup, Olgun görevini 2018 seçimleriyle AİF’nin desteğini alan Avukat Ümit Vural’a bırakmıştır.27

Sol Yelpazede Kurumsallaşma

Avusturya’daki Türkiye kökenli nüfus içerisinde yer alan laik, solcu, Kemalist, sosyalist, komünist veya devrimci şeklinde tanımlanabilecek olan sol yelpazede 1986 yılına değin çoğunlukla halkevleri ve yerel işçi derneklerinden oluşan “tekil dernekler” dönemi yaşanmıştır.

1986 yılında Türkiye Marksist Leninist Komunist Partisi (TKP-ML)’nin bir uzantısı olarak kurulan “Avusturya Türkiyeli İşçi Gençlik Federasyonu- ATİGF” Avusturya’da Türk solu kapsamında ortaya çıkan ilk çatı örgütlenme olmuştur (Waldrauch, 2004, s. 236). Avusturya’da bağlısı olan 6 dernek ile ülke genelinde faaliyetlerine devam eden ATİGF benzeri birçok sol dernek bulunmasına rağmen, en eski ve etkin dernek olarak bu kuruluş ön plana çıkmaktadır.28

27 IGGÖ- Avusturya İslam İnanç Cemaati. Resmi internet sayfası. 12 Mayıs 2018 tarihinde erişilmiştir. http://www.derislam.at/

93

Sol yelpazede ele alınabilecek bir başka kuruluş ise, Türkiye’de etkin faaliyet gösteren Atatürkçü Düşünce Derneği’nin Avusturya şubesi (Avusturya-ADD)’dir. Dernek 1995 yılında Viyana’da kurulmuş olup, Wiener Neustadt, Neunkirchen, Bregenz, Wörgl ve Vorarlberg gibi Avusturya’nın farklı şehirlerinde de şubelere sahiptir. Derneğin amacı, resmi internet sitelerinde “Atatürk’ün devrim ve ilkelerini tüm Türk yurttaşlarına, Avusturya yurttaşlarına ve yabancılara anlatmak, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni hem sahiplenmek hem de ilgili ülkelerde temsil edebilmek ve de Atatürk devrim ve ilkelerinin gelecekte de Türkiye’de egemen olmasına katkıda bulunmak” şeklinde tanımlanmaktadır.29 Kürt ve Alevilerde Kurumsallaşma

Sol hareketleri Kürt ve Alevi organizasyonlardan ayırmanın güçlüğüne değinen Şimşek, hatırı sayılır bir Kürt ve Alevi nüfusun sol ve sosyalist hareket içinde yer aldığını bildirmektedir (Şimşek, 2014, s. 249). Bunun yanında, Türkiye’den ekonomik ve siyasi sebeplerle Avusturya’ya göçmüş olan Kürtlerin derneklerinin bir kısmı ile Irak, Suriye, İran gibi ülkelerden gelen Kürt derneklerinin çatı organizasyonu olarak 1992 yılında kurulan FEYKOM’dan da bahsetmek gerekmektedir. Türkiye’de terörist/ ayrılıkçı bir hareket olarak kabul edilen PKK hareketini destekleyen bu kuruluş, Avusturya’da Kürt milliyetçiliği üzerinden birçok sosyal faaliyet yürütmektedir. (Ertuğrul, 2011, s. 79-80)

Türkiyeli göçmenler içerisindeki dini dağılıma bakıldığında, ekseriyetle Sünni Müslümanlığın toplumda baskın olduğu görülmektedir. Nitekim 2006 yılında yapılmış bir araştırmaya göre, Avusturya’daki Türkiyeli göçmenlerin % 98’i kendisini Sünni Müslüman olarak tanımlarken, % 0,2’si Alevi % 0, 3’ü Katolik yahut ateist olduklarını belirtmektedir. Ancak birçok Alevinin kendisini İslam dairesi içerisinde tanımladığı yahut kimliklerini belirtmekten korktukları düşünüldüğünde, Alevilerin oranının %0,2’den çok daha fazla olduğu düşünülmektedir (Gümüşoğlu vd, 2009, s.48). Nitekim Avusturya Alevilerinin nüfusuna ilişkin elimizde kesin rakamlar olmadığı ve Alevilerin resmi rakamlarda Türkiyeliler arasında ve “İslami nüfus” içerisinde hesaplanageldiklerinden bahseden Şimşek, ülkede tahmini olarak 65 bin dolaylarında Alevinin varlığından bahsetmektedir (Şimşek, 2014, s. 309).

29 ADD-Atatürkçü Düşünce Derneği-Avusturya. Resmi internet sayfası. 23 Mayıs 2018 tarihinde erişilmiştir. http://www.ataturk.at/

94

Söz konusu Alevi nüfusun kurumsallaşmaları diğer gruplara nazaran geç olmuştur. 1989 yılında ilk derneklerini kurana değin Avusturya Alevileri siyasi görüşlerine paralel olarak sosyal demokrat, sosyalist, komünist yahut Kürtler tarafından kurulmuş derneklerde yoğun şekilde yer almışlardır. 1989’da “Alevi-Bektaşi Anadolu Kültür Derneği” adıyla kurulan dernek ile kurumsallaşma sürecine giren Avusturya Alevileri, günümüzde ülke çapında 26 yerel derneğe ve “Avusturya Alevi Birlikleri Federasyonu-AABF” ve “Avusturya Alevi Cem Federasyonu- AACF” isimli üst kurumlara sahip bulunmaktadır. (Şimşek, 2014, s.312)

Ancak bu Alevi nüfusun kendi içinde kimlik tanımları ve dini pratikleri bağlamında farklılaştığı görülmektedir. Kendisini İslam dini sınırları içerisinde Sünniler gibi bir mezhep olarak tanımlayan gruplar yanında, İslam diniyle hiçbir bağı olmayan bambaşka bir dini topluluk olarak gören yaklaşımlar da mevcuttur. Nitekim 2009 yılında Viyana Alevi Kültür Derneği, Avusturya Kültür Bakanlığı’na bir başvuru yaparak, Alevi inancının resmi olarak tanınan İslam İnanç Topluluğu (Islamische Glaubensgemeinschaft- IGGÖ)’ndan ayrılarak ayrı bir inanç topluluğu olarak tanınmasını talep etmiştir. Bu kapsamdaki çabalar sonucu, 2010 yılında “Avusturya İslam Alevi İnanç Topluluğu (Islamische Alevitische Glaubengemeinschaft in Österreich-IAGÖ)” Avusturya devleti tarafından bağımsız bir inanç topluluğu olarak resmen tanınmıştır. (Ertuğrul, 2011, s.72)