• Sonuç bulunamadı

Çalışmalar Batı’da başlamıştır. Bu çalışmalardan belli başlı olanları hakkında şu bilgiler verilebilir:

Thorndike, “Teacher’s Word Book” adıyla 1921’de basılan eserinde kelime sıklıklarını belirleyerek 10000 kelimelik bir liste hazırlamıştır. Bu eserin kelime sıklığına göre hazırlanan ilk eser olduğunu söyleyebiliriz. Thorndike eserini 1931 ve 1944 yıllarında genişleterek tekrar basmıştır. 1931 yılında eserinin kelime listesi

18

genişleyerek 20000 olmuştur. 1944 yılında ise eser “Teacher’s Word Book of 30000 Words” adıyla basılmıştır (Thorndike and Lorge, 1944). Kelimeler alfabetik liste ile verilerek sütunlaştırılmıştır. Bu sütunlar kelimelerin sıklık seviyelerini göstermektedir.

1936 yılında Edward W. Dolch tarafından kelime listesi oluşturulmuştur. “Dolch Basic Sight Vocabulary” adlı kelime listesi öğrencilere üçüncü sınıfın sonuna kadar öğretilmesi gereken kelimeleri içermektedir.

Fry (1997) "1000 Instant Words" adlı kitabında yazma, okuma becerilerine ve hecelemeye yönelik sık kullanılan kelimeleri belirlemiştir. Liste, “The American Heritage Dictionary”de yer alan beş milyon kelime esas alınarak hazırlanmış, kelime sıklıklarına beş grupta yer verilmiştir. Kitapta okuma ve heceleme (spelling) alıştırmaları, oyunlar, kelime öğretimine yönelik öneriler bulunmaktadır. Kelimeler sıklıklarına göre gruplandırılmıştır. Kitap; öğretmenler, müfredat geliştiriciler, çocuk kitapları yazarları ve araştırıcılar için temel araç görevindedir.

“Elementary Spelling Program” adıyla Rebeca Spolling tarafından hazırlanan İngilizcede en sık kullanılan 1200 kelimenin öğrencilerin sınıf düzeylerine göre öğretilmesini hedeflemektedir (sittonspelling.com).

Yurt dışında kelimelerin sıklığına yönelik olarak hangi seviyede hangi kelimelerin öğretilmesi konusunda yapılan çalışmalar oldukça fazla olduğu için burada belli başlı çalışmalara değinilmiştir.

1921’den itibaren yurt dışında her yaş grubuna yönelik kelime sıklık ve yaygınlık listeleri, öğrencilere hangi kelimelerin öğretilmesi gerektiğiyle ilgili, öğretmenlere rehber, ders kitabı yazarlarına kaynak olarak kullanılmaktadır.

Batı’da başlayan çalışmalar ülkemizde dikkatleri konuya çekmiş ve konuyla ilgili çalışmalar başlamıştır. Ülkemizde yapılan çalışmalar şunlardır:

“Maarif Vekâleti Talim ve Terbiye Dairesi İlk Mektep Kitapları Tetkik Komisyonunun Elifba Kitapları Hakkındaki Raporu”nda (1926) Amerika’da yapılan kelime sıklığı araştırmalarından bahsedilmiş, eğitim durumlarına göre kelime hazinesinde olması gereken kelimelerin listelerinin hazırlandığı belirtilmiştir. “Çocuk lisanında yaşayan kelimelerin bir listesini tertip etmek fevkalade ehemmiyet-i haiz bir meseledir.” ifadesiyle öğrencilere öğretilecek kelime listesinin eksikliği vurgulanmıştır.

Kitapların kapsaması gereken kelimelerin önemi ise şöyle ifade edilmiş, “Elifba kitaplarının ne kadar kelimeyi hâvî olması mühim meseledir.”, hazırlanması gereken listelerin yazarlar için rehber olacağı, bu konunun “Vekâleti celilenin bu meseleyi ilmî bir heyete havale buyurmasını” teklif etmişlerdir.

Rapor, ülkemizdeki yaş gruplarına göre öğretilecek kelime listelerinin eksikliğini vurgulaması, 1921 yılında Edward L. Thorndike’in yaptığı kelime hazinesi ile ilgili araştırmadan bahsetmesi ve ülkemizde de bunun gibi araştırmaların yapılmasını önermesi açısından son derece önemlidir.

1936’da Ömer Asım Aksoy, Yakup Kadri’nin “Yaban”, Reşat Nuri Güntekin’in “Kızılcık Dalları” romanları ile Türk Tarih Kurumunun Tarih kitabının birinci ve ikinci cildini kaynak kullanarak “Bir Dili Öğrenmek İçin En Lüzumlu Kelimeler ve Bu Kelimelerin Belirtme Usulü” adlı çalışmasını hazırlamıştır. Bu çalışma, ülkemizde kelime sıklığı üzerine yayımlanmış ilk eser olması nedeniyle önemlidir. Bu çalışmada 15000 kelime sayılarak sıklıkları belirlenmiştir.

Dilaçar (1954) “Türkçemizde Kelime Hazinesi ve Kelime Öğretimi” adlı yazısını üç başlık altında ele almıştır. Kelime sayımı başlığında farklı dillere ait sözlükler ve söz varlığı araştırmalarına değinmiş, ülkemizde böyle araştırmalara ihtiyaç olduğunu vurgulamıştır. Sistematik sözlükte farklı başlıklara göre kelimelerin sınıflandırıldığını, çocuk sözlüklerinde ise pedagojik açıdan çocuklara yönelik renkli resimli sözlüklerin hazırlandığını ifade etmiştir. Farklı ülkelerde hazırlanan bu sözlük türlerinden, dilimizde olmayışının eksikliğini vurgulamıştır.

1960’da Pierce, “Türkçe Kelime Sayımı” adlı çalışmasını konuşma dili ve yazı dili olarak iki başlıkta ele almıştır. Konuşma dili için 137.000, yazı dili için 1.000.000 kelimeden yararlanmıştır. Pierce’in bu çalışması kitabın bir sayfası İngilizce bir sayfası Türkçe olarak yayımlanmıştır.

Ömer Harıt 1972’de “Samsun ve Ankara İllerinin 6-7 Yaş Çocuklarında Kelime Hazinesi Araştırması”nı Ankara ve Samsun illerindeki ilkokullarda yapmıştır. Okulları üç kümeye ayırarak bu kümelerden kur’a ile seçmiştir. Ankara’da 33 ilkokulda 3166, Samsun’da 35 ilkokulda 6185 toplamda 9351 öğrenci uygulamaya katılmıştır.

Harıt, öğrencilere “Kelime Hatırlama Oyunu” başlığında bir ölçek vermiştir. Bu ölçekte öğrencilere bir harf verilir ve bu harfle başlayan hatırlayabildikleri kelimeleri

20

ölçeğe yazmaları istenir. Her sınıfa farklı harflerle başlayan çalışma yaptırılmıştır. Örneğin “A” harfi ile başlayan kelimeleri yazınız. Kelimelerin frekansları hesap edilmiş, çok düşük frekanslı kelimeler listelerde gösterilmemiştir. Listeler yüksek frekanslı kelimelerden düşük frekanslı kelimelere doğru hazırlanmıştır. Ömer Harıt, araştırmasını ileride yapılacak geniş dil araştırmalarının bir ön hazırlığı olarak görmüş ve ilkokul birinci sınıf öğretmenlerinin yararlanabileceği bir kaynak olarak hazırlamıştır.

Hayati Yılmaz (1996) “İlkokul 5. Sınıf Türkçe Ders Kitaplarının Kelime ve Cümle Kadrosu” adlı araştırması üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, anayasa ve Millî Eğitim Temel Kanunu’nda Türkçeyle ilgili hükümler, ilköğretim okulları Türkçe programı, çocuklarda dil gelişimi, ana dili öğretimi; ikinci bölümde, ilkokul 5. sınıf ders kitaplarında geçen kelime grupları, cümle türleri; üçüncü bölümde, ilkokul 5. sınıf öğrencilerinden alınan kompozisyonların değerlendirilmesi, sonuç ve öneriler kısmı yer almıştır. Araştırma kapsamında üç ilkokulda öğrenim görmekte olan 196, 5. sınıf öğrencisinin kompozisyonları değerlendirilmiştir. Öğrencilere kompozisyon konusu verilmemiştir, öğrencilerden başlarından geçen bir olayı veya bildikleri bir şeyi yazıya dökmeleri istenmiştir. Öğrencilerin kompozisyonlarındaki yazım yanlışları incelenmiş ve hangi yanlışların yapıldığı başlıklar hâlinde örnekleriyle verilmiştir.

Tosunoğlu (1998) tarafından yapılan “İlköğretim Okuluna Başlayan Öğrencilerin Okuma Yazmayı Öğrenmeden Önceki Kelime Serveti Üzerine Bir Araştırma” adlı araştırmanın genel amacı, ilköğretime başlama yaşına gelen 6-7 yaşındaki çocukların hangi kelimeleri aktif olarak kullandıklarını tespit etmektir. Okula başlayan çocukların kendi dillerinde okur ve yazar hâle gelebilmesi için hazır bulunuşluk düzeylerinin belirlenmesi zorunluluğu araştırmanın problem cümlesini oluşturmaktadır. Bu maksatla 6-7 yaş çocuklarının ‘dil’ bakımından hazır bulunuşluk düzeyleri, kelime seviyesinde ele alınarak incelemeye tâbi tutulmuş; buradan hareketle örgün öğretimin ilk basamağını oluşturan ilkokuma yazma çalışmaları ve kullanılacak ders araç, gereç ve materyallerinin hazırlanmasına temel teşkil edecek bir kelime listesi çıkarılmıştır (Tosunoğlu, 1998: 23). Ankara’daki üç ilköğretim okulunun öğrencileri araştırmanın kapsamına alınmıştır. Uygulama, ilkokuma yazmayı öğrenmemiş 135 öğrenci üzerinde yapılmıştır. Uygulamada dil gelişimini incelemeye yönelik olarak ses kayıt cihazı kullanılmıştır. Öğrencilerin yaş, cinsiyet, kardeş sayısı, okul öncesi eğitimi, görme-işitme durumu, ana babanın eğitim durumu, yaşama ve çevre şartları gibi kelime

servetine ve dil gelişimine etki edecek değişkenlere yönelik sorular yer almıştır (Tosunoğlu, 1998: 26). Tosunoğlu, ilköğretim çağına gelen çocukların hem dildeki kelime çeşitlerini kullanmaları hem de bu kelimelerden kelime gruplarının tamamından örnek söyleyişleri ile yetişkine yakın bir düzeyde dil yetisine sahip oldukları sonucuna ulaşmıştır.

Hikmet Koçak’ın 1999’da yaptığı “Sağlık Meslek Lisesi Öğrencilerinin Kelime Hazinesi İle İlgili Bir Araştırma” adlı çalışma kapsamında öğrencilere otobiyografi ve serbest kompozisyon yazdırılmıştır. Sağlık meslek lisesi 3. sınıftaki 75 öğrenciden otobiyografi yazmaları istenmiştir. Bu öğrencilere otobiyografinin nasıl yazılacağı, içeriğinde neler olması gerektiği gibi konularda bilgi verilmiştir. Bir kelimenin hem otobiyografide hem de kompozisyon metinlerinde yer alması tasnife tabi tutularak aktif kelime serveti belirlenmeye çalışılmıştır. Oluşturulan liste ile 1988’de yayımlanan Türkçe Sözlük’ün her maddesindeki kelime çeşidi sayılarak karşılaştırılmıştır (Koçak, 1999: 35). Otobiyografilerde kullanılan kelimelerin pek çoğu kompozisyon metinlerinde de yer almıştır. Konu değişse de öğrencilerin kullandıkları kelimelerde çok fazla bir değişiklik olmadığı tespit edilmiştir.

Çeçen, 2002’de yaptığı “İlköğretim Öğrencilerinde Kelime Hazinesinin Geliştirilmesi” başlıklı araştırmasında örnek metinler vererek bu metinlerle öğrencilerin söz varlığını geliştirmeyi amaçlamış; dramatizasyon, ezber, oyun gibi çeşitli çalışmalarla kelime hazinesinin geliştirilebileceğini belirtmiştir. Hangi kelimelerin öğretileceği konusuna çözüm olarak da “Temel Söz Hazinesi” adıyla bir kelime listesi hazırlamıştır.

Göz tarafından 2003’te Türkçenin ilk kelime sıklığı sözlüğü hazırlanmıştır. “Yazılı Türkçenin Kelime Sıklığı Sözlüğü” 1995-2000 yılları arasında basılan okul kitabı, bilim, hikâye, biyografi gibi çeşitli eserler taranarak 1.006.306 kelimelik havuzdan 22.693 kelimelik sıklık listesi oluşturulmuştur.

Kurudayıoğlu’nun (2005) “İlköğretim İkinci Kademe Öğrencilerinin Kelime Hazinesi Üzerine Bir Araştırma” adlı çalışmasının amacı ilköğretim ikinci kademe öğrencilerinin söz varlıklarını tespit etmek, öğrencilerin söz varlıkları ile Türkçe ders kitaplarının söz varlığını sınıf düzeylerine göre karşılaştırmak, aralarındaki benzerlik ve farklılıkları ortaya koymaktır. Araştırmada ilköğretim ikinci kademe için hazırlanan Elit ve MEB Yayınları’nın 6, 7 ve 8. sınıf kitapları incelenmiştir. Simple Condordance

22

4.07 Programı kullanılarak öğrencilerin yazılı anlatımlarında yer alan kelimelerin dizini ve ders kitaplarındaki kelimelerin dizini oluşturulmuştur.

“İlköğretim Birinci Kademe Öğrencilerinin Kelime Hazinesi” (Karadağ, 2005) adlı çalışmada, birinci kademeye yönelik hazırlanan Berk ve MEB Yayınları’nın 1-5. sınıf Türkçe ders kitapları incelenmiştir. Öğrencilerin kelime hazinesi yazılı anlatım çalışmalarında kullandıkları kelimelerden hareketle belirlenmiştir. Çalışmadan objektif sonuçlar elde etmek amacıyla öğrencilerin her birinin farklı konularda yazılı anlatım yapmaları sağlanmıştır. İlköğretim birinci kademe öğrencilerinin yazılı anlatımlarında kullandıkları kelime hazinesi tespit edilmiş, Türkçe ders kitaplarındaki metinlerin kelime hazinesiyle öğrencilerin kelime hazinesinin ne derece örtüştüğü saptanmıştır. Öğrencilerin yazılı anlatımlarındaki kelime hazinesi, sıklıklarına ve yaygınlıklarına göre her sınıf düzeyinde tespit edilmiş ve sınıf düzeyleri arasında karşılaştırmalar yapılmıştır.

İpekçi’nin (2005) “İlköğretim 7. Sınıf Öğrencilerinin Kelime Serveti” üzerine yaptığı araştırmanın amacı; ilköğretim 7. sınıf öğrencilerinin söz varlığını belirlemek, söz varlığının sosyo-ekonomik durum, anne ve baba eğitim düzeyi, okul öncesi eğitim ile ilişkisini ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda ilköğretim 7. sınıf öğrencilerine değişik zamanlarda serbest konulu iki kompozisyon yazdırılmıştır. Bu kompozisyonlar incelenmiş; elde edilen bulgular sonucu bir kelime listesi hazırlanmıştır. Bu listeden çıkan sonuçlarla sosyo-ekonomik durum, anne ve baba eğitim düzeyi, okul öncesi eğitim alma arasındaki ilişki ortaya konmuştur.

Baş (2006)’ın “1985-2005 Yılları Arasında Çocuk Edebiyatı Sahasında Yazılmış Tahkiyeli Metinlerin Söz Varlığı Üzerine Bir Araştırma” araştırmasında roman, hikaye, masal, destan ve efsane türündeki çocuk kitaplarının kelime hazinesini tespit etmiştir.

Kutlu’nun 2006’da yaptığı çalışması “MEB İlköğretim 6, 7 ve 8. Sınıf Türkçe Ders Kitaplarında Yer Alan Metinlerin Söz Varlığı Açısından Değerlendirilmesi”dir. Araştırmada Millî Eğitim Bakanlığının yayımladığı ilköğretim 6. sınıf (2004 basımlı), 7. sınıf (2000 basımlı) ve 8. sınıf (2002 basımlı) Türkçe ders kitapları esas alınmıştır. “MEB ilköğretim 6, 7 ve 8. sınıf Türkçe ders kitaplarında yer alan metinler, söz varlığı açısından ne gibi özellikler göstermektedir?” sorusu çalışmanın problem cümlesini oluşturmaktadır. Ders kitaplarında geçen kelimelerin dizini Cibakaya dizin programı kullanılarak oluşturulmuştur. 6, 7 ve 8. sınıflar Türkçe ders kitapları ortak sıklık dizini belirlenmiştir. Kelimeler; atasözü, deyim, ikileme, vecize, tekerleme, konuşma diline ait

kullanımlar ve ünlemler, kısaltmalar, özel isimler, yabancı sözcükler, sayılar başlıkları altında sınıflandırılmıştır.

“İlköğretim 2. ve 3. Sınıf Türkçe Ders Kitaplarında Kavramlar ve Kavram Alanları” adlı çalışmada Altınkaynak (2006), ruhbilim alanında ortaya konmuş olan öntür kuramıyla ilköğretim 2. ve 3. sınıf Türkçe ders kitabında yer alan kavramları ele almıştır. Tezde temalar ile kavramlar arasında ilişki olup olmadığı değerlendirilerek kelimelerin sıklık değerleri ortaya konmuştur. Ayrıca ardışık sınıflarda okutulan ders kitaplarının ardışıklığın kavram gelişimine etkisinin olumlu olup olmadığını belirlemek amaçlanmıştır. İlköğretim 2. ve 3. sınıf öğrencilerine Türkçe ders kitapları aracılığıyla hangi kavramların kazandırılmasının hedeflendiği ortaya konulmuştur. Kitaplarda yer alan okuma metinlerinde, ön hazırlık, son değerlendirme, ölçme ve değerlendirme etkinliklerinde geçen kavramlar içerik analizi ile niceliksel ve niteliksel sonuçlar olmak üzere iki yönlü değerlendirilmiştir. Ders kitapları aracılığıyla öğrencilere kazandırılması hedeflenen kavramlar, kavram alanlarına göre sınıflandırılmıştır.

“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabının Kelime Serveti Bakımından İncelenmesi” adlı çalışmada, öğrencilere Türkçe ders kitaplarında hangi kavramların verildiğini tespit ekmek amaçlanmıştır. Araştırma kapsamında MEB Yayınları 8. sınıf Türkçe ders kitabı incelenmiştir. Bu kitaptaki kelimelerin sıklık dizini oluşturulmuş, kelimeler “deyim, terim, özel isim, mecaz” başlıklara ayrılarak kelime ve kavram sayıları verilmiştir (Günay, 2007).

Baysal’ın 2007’de yaptığı çalışması “İlköğretim 7. Sınıf Türkçe Ders Kitaplarının Kelime Serveti Bakımından Değerlendirilmesi”dir. Bu çalışmada Baysal Türk Dil Kurumu sözlüğünde geçen her kelime ve kelime grubunu kavram olarak kabul etmiş ve 7. sınıf öğrencilerinin kelime servetini zenginleştirmek bakımından 7. sınıf Türkçe ders kitabında öğrenciye kaç kelime sunulduğunu tespit etmeye çalışmıştır. Ders kitabında geçen “metin, hazırlık çalışmaları, kelime çalışmaları, anlama ve anlatım çalışmaları, tür ve biçim çalışmaları, dilimizi öğrenelim, sözlü ve yazılı anlatım, güzel yazı, sözlük” bölümlerindeki tüm kelimeler “deyim, mecaz, özel isim ve terim” şeklinde sınıflandırılmıştır. Belirlenen kelimelerle kelime ve kavram havuzu oluşturulmuştur.

Kaya (2008) “İlköğretim İkinci Kademe Türkçe Ders Kitaplarında Söz Varlığı” konulu çalışmasında, ilköğretim ikinci kademede okutulmakta olan 6. sınıf Özgün Matbaacılık Türkçe ders kitabı, Tutibay Yayınları 7. sınıf Türkçe ders kitabı, Koza

24

Yayınları 8. sınıf Türkçe ders kitabını incelemiştir. Ders kitaplarında yer alan metinlerin söz varlığını tespit etmiştir. Kelime öğretimi ve sözlük kullanımı ile ilgili görüşlerini almak üzere Türkçe öğretmenlerine ve öğrencilerine anket uygulamıştır. Ayrıca kitabevi, kırtasiye gibi sözlük türevi satan işletme yetkilileri ile görüşme yapmıştır.

“2005 Programına Göre Hazırlanan 7. Sınıf Türkçe Ders Kitabının Söz Varlığı Bakımından İncelenmesi” (Ekmen, 2009) adlı çalışmada 2005 Türkçe Dersi Öğretim Programı’na göre hazırlanan Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları 7. sınıf Türkçe ders kitabında bulunan metinler söz varlığı bakımından incelenmiştir. Ders kitabında yer alan kelimelerin sıklık dizini oluşturulmuş, metinlerde geçen kelime sayıları belirlenmiştir. Kelimeler; atasözü, deyim, mecaz, özel isim, terim şeklinde sınıflandırmıştır. Araştırmada, ders kitabında geçen metinlerde öğrencilere aşamalı olarak söz varlığının sunulmadığı tespit edilmiştir. Söz varlığını geliştirici metinlerin yazılması, bu metinlerdeki kelimelerin periyodik bir artış göstermesi; her okunan metinde yeni kelimelerle karşılaşılması gerektiği konusunda önerilerde bulunulmuştur.

Baldan, 2009’da yaptığı “Yeni Program 6. Sınıf Türkçe Ders Kitabındaki Metinlerin Kelime Serveti ve Güçlük Seviyesi” adlı çalışmasında MEB ilköğretim 6. sınıf Türkçe ders kitaplarında yer alan metinlerde geçen kelimeler dizinini oluşturmuş, kelime sayılarını tespit etmiş, kelimelerin kullanılma sıklıklarını belirlemiştir. Kelimelerin söz varlığı (deyim, ikileme, vecize, konuşma diline ait kullanımlar ve ünlemler, kısaltmalar, özel isimler, yabancı sözcükler, sayılar) unsurlarına dağılım tablosu hazırlamıştır. Metinlere göre kelime dizini oluşturulmuş daha sonra sıklık dizinine yer verilmiştir. Kelimelerin güçlük seviyesi ve okunabilirlik düzeyi belirlenmiştir.

Batur’un 2010’da yaptığı “İlköğretim 8. Sınıf Öğrencilerinin Türkçe 6 ve 7. Sınıf Ders Kitaplarında Geçen Bilinmeyen Kelimeleri Kazanım Düzeyleri” araştırmasında “Kelime çalışmalarını etkileyen faktörler neler olabilir? Kelime çalışmaları hangi yöntemlerle öğretilmelidir? Türkçe ders kitaplarında geçen bilinmeyen kelimelerin kazandırılması konusunda neler yapılabilir?” sorularına cevap aramıştır. Araştırmanın amacı, ilköğretim ikinci kademenin son sınıfında bulunan öğrencilerin 6. ve 7. sınıfta okutulan Türkçe ders kitaplarındaki okuma parçalarının altındaki bilinmeyen kelimeleri kazanıp kazanmadığını tespit etmektir. Araştırmada

öğrencinin bilgisayara sahip olması, anne ve babasının eğitim düzeyi, mesleği, ailenin sosyo-ekonomik düzeyi gibi değişkenlerin kelime kazanımına etkisi araştırılmıştır.

“7. Sınıf Türkçe Ders Kitaplarının Söz Varlığı Açısından İncelenmesi” (Uludağ, 2010) adlı çalışmanın temelini “İlköğretim 7. sınıf ders kitapları söz varlığı açısından ne gibi özellikler göstermektedir?” sorusu oluşturmaktadır. Uludağ, araştırmasında Erdem Yayınları, Harf Yayınları, Koza Yayınları ve MEB Yayınları’na ait 7. sınıf Türkçe ders kitaplarını söz varlığı açısından incelemiştir. Amaç; farklı yayınevlerine ait kitapların söz varlığı açısından ne gibi farklılıklar gösterdiğini, bu kitapların Türkçenin söz varlığını yeterli derecede yansıtıp yansıtmadığını, metinlerin öğrencilerin kelime hazinesini geliştirebilecek nitelikte olup olmadığını tespit etmektir. Kelimeleri özel isim, atasözü, deyim, ünlem, hitap, ikileme, kısaltma şeklinde sınıflandırarak bu sınıflamaya ait kelime sayılarını vermiştir. Metin türü seçiminin kelime sayısı büyük oranda etkilediği saptanmıştır.

Apaydın (2010) “6. Sınıf Ders Kitaplarının Söz Varlığı Açısından İncelenmesi” adlı tezinde Türkçe ders kitaplarının öğrencilere kelime öğretiminde ne kadar etkili olduğunu saptamayı hedeflemiştir. Bu amaç doğrultusunda metinlerin yeterli ya da yetersiz olduğunu ortaya koymaya çalışmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı’nın 2009-2010 eğitim-öğretim yılında 6. sınıflarda okutulmasını tavsiye ettiği Evrensel Yayınları, Koza Yayınları, Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları, Özgün Yayınları, Tuna Yayınları’na ait Türkçe ders kitapları araştırma kapsamında yer almaktadır. Araştırmacı, bu kitaplardaki metinleri tarama yöntemiyle ve bu metinlerdeki söz varlığı ögelerini sınıflama yöntemiyle incelemiştir. Cibakaya dizin programı kullanarak bu kitaplarda geçen kelimelerin sıklık dizinini oluşturmuş ve toplam kelime sayısını belirlemiştir. MEB Yayınları ile Koza Yayınları tarafından çıkarılan kitaplardaki toplam kelime sayısının birbirine yakın olduğu ancak Evrensel Yayınları, Tuna Yayınları ve Özgün Yayınları’na ait Türkçe ders kitaplarının aralarında kelime sayısı bakımından büyük farklılıklar olduğu tespit edilmiştir.

Ölker (2011), Göz’ün yaptığı araştırma doğrultusunda aynı adı taşıyan “Yazılı Türkçenin Kelime Sıklığı Sözlüğü”nü hazırlamıştır. Ölker’in çalışması 1945-1950 yıllarını kapsamaktadır. Bu dönemi seçmesinin nedeni Osmanlı Türkçesinden Türkiye Türkçesine geçişin tamamlandığı, Türk dil devriminin yerleşmeye başladığı, Türkçenin

26

doğal seyrine oturduğu dönem olmasıdır. O dönemdeki yazılı eserler incelenerek 929.015 kelimelik liste ortaya çıkmıştır.