• Sonuç bulunamadı

3.1.1. Kadınların Toplumsal Hayata Katılımları Neden Önemli?

İnsanı diğer tüm varlıklardan ayıran, onu toplumda bir birey haline dönüştüren en önemli nitelik topluma katılmasıdır. Başlangıçta sadece biyolojik bir varlık olan insanın sosyal bir varlığa dönüşmesi, topluma katılımının sağlanması kendine ait cümlelerinin, değerlerinin olması eğitim, işgücü, kent, siyaset gibi alanlara katılmakla mümkün olmaktadır.

Kadınlar toplum içerisinde anahtar bir role sahiptirler. Çocuk bakımı aile fertlerinden kadının sorumluluğunda olduğundan topluma faydalı bireylerin yetiştirilmesi de kadınlar sayesindedir. Kadının topluma katılımı; topluma uyumunun sağlanması kadının yetiştirdiği bireylerin de topluma katılımı; katkı sağlaması, kadının ev içerisindeki üretkenliğinin, kadının bakış açısının estetiğinin de topluma katılımı anlamını taşımaktadır.

Bu nedenle kadının toplumda güçlendirilmesi, toplumda hak ettiği yeri bulması gerekmektedir.

Kadının toplum içerisinde pasif olması demek kadının adeta toplumda yok olması anlamını taşmaktadır.

Toplumdan uzakta kalan, temsil ve katılımı yetersiz olan kadınlar kendi haklarını öğrenmede, aynı zamanda haklarını savunmada yetersiz kalmaktadırlar. Kadınların sosyal bir yapı içerisinde yer alması, temsil ve katılım gösterebilmeleri, onların aynı zamanda daha kaliteli bir hayat sürmeleri topluma yön vermeleri açısından önemlidir.

68

3.1.2. Kadınların Yerel Yönetimlerden Beklentileri

Demokratik yönetimin vazgeçilmez bir parçası olan yerel yönetimler toplumun ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuşlardır.

Kadınların topluma, ekonomiye, kente, siyasete, kendileri ile ilgili alınan kararlara katılımlarıyla ilgili birçok eksik, eşit olmayan tutumlar mevcuttur. Kadınların kentte yaşayan bireyler olarak yerel yönetimlerden beklentilere ışık tutacak olanlar yine bu sorunların dile getirilmesi olacaktır. Kadınların yerel yönetimlerden başlıca beklentileri şöyle sıralanmaktadır.

Yerel yönetimler ücretsiz ya da ucuz olarak yapması gereken hizmetleri yerine getirmediğinde, bu hizmetlerin görücüsü kadınlar olmaktadır. Görülen bu hizmetler kadınların toplumsal katılımını sınırlandırmaktadır. Örnek verecek olursak, özellikle kette yaşamını sürdüren kadınların ev içi özel alandan kamusal alana çıkmalarına engel olan başlıca faktörler; kendisinin yokluğunda çocuk, hasta, yaşlılara kimin bakacağı ve ev işlerini kimin yapacağı sorunsalıdır. Kadın bu sorunsalı aile fertlerinden biriyle ya da devlet, yerel yönetimler, işyeri ile bölüşemediğinde tüm bunların kendisine dönüş maliyetini de hesaplayacak iş, eğitiminden vazgeçmekte ve topluma katılamamaktadır. Oysaki yerel yönetimlerin bu konuda sunacağı ucuz veyahut ücretsiz, kolayca ulaşılabilen kreş, bakımevi, sağlık hizmetleri kadının kente, topluma katılımını sağlayacaktır.

Kadınların yerel yönetimlerden bekledikleri bir diğer hizmet de, kenti kadınlar için erişilebilir bir mekâna dönüştürmek, kentle ilgili düzenlemelerin ve güvenliğin sağlanmasıdır. Türkiye’de kadınlar aydınlatmaların yetersiz olmasından, geç vakitlerde alt geçitlerin ve ulaşımın güvensiz olduğu düşüncesiyle hava karardıktan sonra sokağa çıkamamaktadırlar. Bu da kadınların topluma katılımını belirli saatler dışında kısıtlamaktadır. Kentin tüm sokak, cadde ve bulvarlarının kadınlar için güvenlikli duruma getirilmesi gerekmektedir. Mekânsal alanlara bakıldığında kadınların vakitlerini geçirebilecekleri yerler arasında parklar gelmektedir. Parkların da akşam vakitlerinde güvenliğinin sağlanması, kadınların çocuklarıyla sosyalleşebileceği alanlar haline getirilmeleri gerekmektedir. Kadınların topluma katılımında sadece parklar da yetersiz kalmaktadır. Kadınların kullanabileceği lokaller, hobi bahçeleri çoğaltılarak bu eksikliklerin en aza indirgenmesi kadınlar açısından olumlu sonuçlar doğuracaktır.

69

Kentle ilgili bir diğer sorun da asfaltsız yolların olmasıdır. Asfaltsız yollar yazın toz duman ses, kışınsa çamur demektir. Bunlar, kadınların vaktini temizlikle, hastalıklarla uğraşarak geçirmesi anlamına gelmektedir. Mekânsal düzenlemelerde alt yapı da kadınlar için önemli bir konu olup; kadınların bebek, pazar arabalarının rahatlıkla kentte dolaşım yapabileceği, hareketlerini kısıtlamayan şekilde olması gerekmektedir.

Toplumumuzda yer alan engelli kadınlar da toplumdaki diğer fertlerle aynı yaşam haklarına sahiptirler. Engelli bireylerin topluma katılamaması, kentin altyapısının engelli kadınlara uygun tasarlanmaması, hizmetlere ulaşımın diğer kadınlara oranlar daha az olması engelli kadınların yaşam standartlarını düşürmektedir.

Kentler kadınların gündelik ihtiyaçlarına cevap verebilen şekilde oluşturulmalıdır.

Engelli kadınların (özellikle görme engelli kadınların) spor, boş vakitlerini değerlendirebilecekleri hizmetler, sanatsal ve kültürel faaliyetlere katılımlarının çok ta fazla olmadığı gözlemlenmektedir. Bu konuda da yerel yönetimlerin çalışmalar yapması beklenmektedir.

Günümüzde ve dünyada kadınların başlıca problemlerinden biri de şiddettir. Kadınlar hem aile içi hem de toplumsal şiddete maruz kalabilmektedirler. Şiddete uğrayan kadınlar için sığınmaevlerinin artırılması, insana yakışır şekilde yaşayabilecekleri konutlar ve mekânlar tasarlanması kadınların güçlendirilmesi ve topluma katılımı için önem arz etmektedir. Bu konuda yerel yönetimlere yasalarca görevler yüklenmiştir. Nüfusu 50.000’i geçen belediyeler kadın koruma evi açmakla yükümlüdürler. Ancak bazı belediyelerin nüfusu bu rakamı geçmesine rağmen koruma evi olmadıklarını, olanların ise sayısının yetersiz olduğu görülmektedir. Yerel yönetimlerin de önemle bu konuya eğilmesi gerekmektedir.

Çalışma hayatına katılmalarını sağlayacak destekleyici meslek edindirme kurslarının yerel yönetimlerce sağlanması kadınların işgücüne katılımının sağlanması için önemli bir adım olacaktır.

Ayrıca evde üretim yapan bir başka deyişle ücretsiz ev işçisi şeklinde çalışan kadınlar için ürünlerini satabilecekleri pazarların oluşturulması, sosyal güvencelerinin sağlanmasının, kadının ekonomik özgürlüğünü kazanmasında önemli bir payı olacaktır.

70

Kısacası yerel yönetimlerin engelli kadınlar da dâhil olmak üzere, kadınların toplumda katılım ve temsilini artırması, toplumda bir kimlik sahibi olmalarını sağlaması, aynı zamanda sosyo – kültürel hayata, siyasete katılımlarını sağlamak, kentle ilgili planlarda kadınların da yer alması, altyapı çalışmalarının kadınların da düşünülerek tasarlanması, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin en aza indirgenmesi, mesleki eğitim kursları ile istihdamının sağlanması gibi hizmetler kadınların yerel yönetimlerden en önemli beklentileridir.