• Sonuç bulunamadı

DURAN VARLIKLARDA AMORTİSMAN UYGULAMASI TÜRKİYE ACCOUNTING STANDARTS – FOR 16 IN TERMS OF

2. TMS-16’YA GÖRE MADDİ DURAN VARLIKLARDA AMORTİSMAN

İşletmelerin genel faaliyet alanı ne olursa olsun bilançolarında yer alan maddi duran varlıklar özel bir öneme sahiptir. Ticaret ve hizmet işletme-lerinde maddi duran varlık yatırımına çok fazla ihtiyaç duyulmasa bile, edinilmiş olan duran varlıklar ile ilgili muhasebe işlemleri muhasebe akışı ve raporlamada önemli bir yer tutmaktadır. Sanayi işletmelerinde ise önce-likle duran varlık yatırımlarının yapılması gerekmektedir. Edinilen maddi duran varlıkların aktifleştirilmesi ve bu varlıklardaki değer kaybının amor-tisman yolu ile gidere dönüştürülmesi finansal tabloların gerçek durumu yansıtması açısından dikkatle üzerinde durulan bir konudur. Ayrıca sanayi işletmelerinde amortisman payları sadece dönem gideri olarak değil üreti-len mamullerin bir maliyet unsuru olarak da önem arzetmektedir.(Pamuk-çu, 2010, 69-70)

2.1.Maddi Duran Varlıkların Muhasebeleştirilmesi

16 nolu Türkiye Muhasebe Standardı; Maddi duran varlıkların muha-sebeleştirilmesi, defter değerlerinin belirlenmesi ve bunlarla ilgili olarak finansal tablolara yansıtılması gereken amortisman tutarları ile değer dü-şüklüğü zararlarının uygulama esaslarını açıklamaktadır.

Standarda göre Maddi Duran Varlıklar, “Mal veya hizmet üretimi veya arzında kullanılmak, başkalarına kiraya verilmek ya da idari amaçlar çer-çevesinde kullanılmak üzere elde tutulan ve bir dönemden fazla kullanımı öngörülen fiziki kalemlerdir.” şeklinde tanımlanmıştır (TMS-16, md.6).

Temmuz - Ağustos 2011 Bir maddi duran varlık kaleminin varlık olarak aktifleştirilebilmesi için; maddi duran varlıkların işletmeye gelecekte ekonomik yarar sağla-ması ve maliyetlerinin güvenilir bir şekilde ölçülebilmesi gerekir (TMS-16, md.7).

Maddi duran varlıkların aktifleştirilmesinde, nelerin duran varlık kale-mini oluşturduğu TMS-16’da öngörülmemiştir. Onun yerine muhasebeleş-tirme ilkelerinin bir işletmeye özgü koşullara uygulanmasında muhakeme yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Bir işletme bu ilke çerçevesinde, mad-di duran varlıklarla ilgili bütün maliyetleri oluştuğu tarihteki değerleriyle muhasebeleştirir. Bu maliyetler, bir maddi duran varlık kaleminin ilk elde etme veya inşa edilmesi aşamasında oluşan ve sonradan; ekleme, kısmi yenileme ve bakım için katlanılan maliyetleri içerir. Yedek parça ve bakım malzemeleri genel olarak stoklarda izlenir. Bunlar kullanıldıklarında ge-lir tablosuna yansıtılır. Ancak, işletmenin bir dönemden fazla kullanmayı beklediği önemli yedek parça ve malzemeler duran varlık olarak değerlen-dirilir.(Akgün, 2009, 399)

2.1.1. Maddi Duran Varlıklarda Maliyet Unsurları

Varlık olarak muhasebeleştirilme koşullarını sağlayan bir maddi duran varlık kalemi, maliyet bedeli ile ölçülür (TMS-16, md.15).

Bir maddi duran varlık kaleminin maliyeti aşağıdaki unsurları içerir: (TMS-16, md.16). (Pamukçu, 2010, 69-70)

• Satın alma fiyatı, (İndirimler ve ticari iskontolar düşülür, ithalat ve alış vergileri dahil edilir.)

• Maddi duran varlığın yerleştirileceği yere ve yönetim tarafından istenilen duruma getirilmesine kadar katlanılan her türlü maliyet.

• Maddi duran varlığın sökülmesi ve taşınması ile yerleştirildiği ala-nın yenilenmesine ilişkin tahmini maliyet.

Maliyet unsurlarına ilave olarak, doğrudan maddi duran varlığın maliyetine aşağıdaki harcamalar ilave edilir (TMS-16, md.17):

• Doğrudan maddi duran varlık kaleminin elde edilmesiyle veya in-şaatıyla ilgili çalışanlara sağlanan faydalardan kaynaklanan maliyetler,

• Yerin hazırlanmasına ilişkin maliyetler,

• İlk teslimata ilişkin maliyetler,

Temmuz - Ağustos 2011

• Kurulum ve montaj maliyetleri,

• Test maliyetleri ve mesleki ücretler.

İlk maliyete girmeyen giderler (TMS-16,md.17):

• Yeni bir tesisin açılmasının maliyeti,

• Reklam ve tanıtım harcamaları,

• Yeni bir yerde veya yeni bir müşteri kitlesine iş yapmak için katla-nılan maliyetler (eğitim masrafları),

• Yönetim giderleri ve diğer genel giderler.

Alım tarihinden sonraki harcamalar (TMS-16, md.12-13-14);

• Maddi duran varlıkların aktifleştirilmesinden sonraki dönemlerde yapılan, bu varlıkların gelecek dönemlerde yaratacağı ekonomik fayda-ları arttırıcı harcamalar, sabit kıymetin değerlerine ilave edilir.(Geliştir-me giderleri gibi)

• Bu kapsama girmeyen diğer tüm harcamalar gerçekleştikleri dö-nemlerde gider olarak kayıtlara yansıtılır. (İşletme giderleri gibi)

2.2. Maddi Duran Varlıklarda Amortisman

TMS 16 No’lu Standart, amortisman miktarlarının hesaplanması konu-sunda mevzuatımıza göre oldukça önemli değişiklikler getirmektedir. En temel değişiklik amortismana tabi iktisadi kıymetin hurda (kalıntı) değeri-nin önemsiz kabul edilecek bir tutar olmaması durumunda maliyet bedelin-den düşülmesi ve bütün maddi duran varlıkların için kullanıma başlandığı aydan başlamak üzere ay ay amortisman ayrılmasıdır.(Kıst Amortisman Uygulaması). Bu ve diğer farklılıkları 5 başlık altında sayabiliriz.

1. Amortisman Ayırma Koşullarında Farklılıklar (Ek – Tablo1) 2. Amortismana Tabi Tutarda Farklılıklar (Ek – Tablo2) 3. Amortisman Oranı ve Süresinde Farklılıklar (Ek – Tablo3) 4. Amortisman Tutarının Hesaplanmasında Farklılıklar (Ek – Tablo4) 5. Amortisman Yönteminde Farklılıklar (Ek – Tablo5)

Standardın öngördüğü amortisman uygulamalarında kullanılan kav-ramlar şöyledir; (TMS-16, md.6)

Temmuz - Ağustos 2011 Amortisman: Bir varlığın amortismana tabi tutarının, yararlı ömür sü-resince sistematik olarak dağıtılmasıdır.

Yararlı Ömür: Bir varlığın işletme tarafından kullanılabilmesi bekle-nen süreyi veya ilgili varlıktan elde edilmesi beklebekle-nen üretim sayısı veya benzeri üretim birimini ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır.

Amortismana Tabi Tutar: Bir varlığın maliyetinden veya maliyet yerine geçen diğer tutarlardan kalıntı değerin düşülmesiyle bulunan tutarı ifade eder.

Defter Değeri: Bir varlığın birikmiş amortisman ve birikmiş değer dü-şüklüğü zararları indirildikten sonra finansal tablolara yansıtıldığı tutardır.

Bir Varlığın Kalıntı Değeri: Bir varlık tahmin edilen kullanım ömrü-nün sonuna ulaştığında, elden çıkarılması sonucu elde edilmesi beklenen tutardan, elden çıkarmanın tahmini maliyetleri düşülerek ulaşılan tahmini tutardır.

Standarda göre, amortismana tabi değer hesaplanırken, varlığın ka-lıntı değerinin (hurda değeri) maliyetten düşülmesi esastır. Ancak kaka-lıntı değerin olmaması veya önemsiz olması durumunda, bu değerin dikkate alınması zorunlu olmaktan çıkar. Kalıntı değerin düzenli olarak gözden geçirilmesi gereklidir. Hurda değerindeki değişiklikler muhasebe tahmin-lerindeki değişiklik niteliğindedir ve TMS 8 hükümlerine göre muhasebe-leştirilir.

Bir varlığın amortismana tabi tutarını yararlı ömrü boyunca sistematik olarak dağıtmak için çeşitli amortisman yöntemleri kullanılabilir. Bu yön-temler, TMS 16’ya göre şunlardır:

-Normal (Doğrusal) Amortisman Yöntemi:

-Azalan Bakiyeler Üzerinden Amortisman Yöntemi:

-Üretim Miktarı Yöntemi:

İşletme, varlığın gelecekteki ekonomik yararlarının beklenen tüketim biçimini en çok yansıtan yöntemi seçer. Seçilen yöntem gelecekteki eko-nomik yararların beklenen tüketim biçiminde bir değişiklik olmadıkça dö-nemden döneme tutarlı olarak uygulanır.

Temmuz - Ağustos 2011

2.2.1. Amortisman Yöntemleri

Türkiye Muhasebe Standardı 16’ya göre hesaplamalarda kullanılacak olan amortisman süresi, yararlı ömür veya üretim miktarına göre belirlenir.

Amortisman oranlarının seçimi, işletmenin varlığın kullanılmasında elde ettiği faydayı yansıtacak şekilde belirlenmelidir. Varlığın kullanım şekli değiştiğinde (vardiya sayısı arttığında, kullanım yeri değiştiğinde) amor-tisman oranları da değiştirilmelidir.

Bir varlığın yararlı ömrünün belirlenmesinde aşağıdaki tüm faktörlerin dikkate alınması gerekir.(Sipahi, 2009, 159)

a) Varlığın beklenen kullanımı,

b) Beklenen fiziksel aşınma ve yıpranma,

c) Üretimdeki değişiklikler veya gelişmeler ya da varlığın ürettiği ürün veya hizmetin pazar talebindeki değişiklikler nedeniyle teknik ya da ticari değer yitirme,

d) İlgili kiralama işlemlerinin geçersiz olacağı tarihler gibi, varlığın kullanımındaki yasal ya da benzeri kısıtlamalar.