• Sonuç bulunamadı

3.9.1 Arz ve talep bazlı zincirler

Literatürde yer alan çalışmaların önemli bir kısmı, tahmini yada gerçek talebin sistem içerisinde baskın olduğu, ve bilgi akışlarının bu talebe dayandığı sistemlerdir. Oysa bunlara ilave olarak, talep tahminlerinin uzun vadeli karar vermede önemli olmadığı, bilgi ve malzeme akışlarının arz tarafından domine edildiği sistemler de bulunmaktadır (Şekil 3.17; Hull, 2005).

Arz bazlı zincirler; akışların talepler tarafından aktive edildiği sipariş için üretim yapılan sistemlerden, veya akışların talep tahminine dayanan üretim programı tarafından aktive edildiği stok için üretim sistemlerinden farklılık gösterirler.

Hoekstra ve Romme (1992), tedarik zincirlerini iki bölüme ayırmış, ve üst aşamadaki bölümün fiziksel verimliliğe dayalı hammadde ve malzeme tedarikinden sorumlu olduğu, dolayısıyla mümkün olduğunca yalın bir proses yapısına sahip olması gerektiğini söylemektedirler. Alt aşamada yer alan bölüm ise müşteri isteklerine göre farklı ürünlerin temininden sorumlu olup, daha aktif ve çevik bir yapıya sahip olmalıdır.Benzer şekilde Svensson (2003) da tedarik zincirlerinde erteleme (postponement) ve spekülasyon (speculation) olmak üzere iki prensibin etkisine değinmiştir. Erteleme kısaca, değişimlerin mümkün olan en geç noktada gerçekleştirilmesi olarak tanımlanabilir (Alderson, 1950). Bu prensibe göre üretim prosesleri de mümkün olan en geç zamanda meydana getirilecek, böylece, oluşabilecek farklılıklara karşı risk minimizasyonu sağlanacaktır.

Spekülasyon ise, erteleme prensibinin tam tersine, değişikliklerin mümkün olan en erken zamanda gerçekleştirilmesini öngörmektedir (Bucklin, 1965). Bu sayede pazarlama bakış açısıyla riskler minimize edilecektir.

Talep Talep bazlı tedarik zinciri

Sipariş akışları Malzeme akışları

Talep

Arz bazlı tedarik zinciri

Şekil 3.17: Talep ve arz bazlı tedarik zincirleri (Hull, 2005)

Svensson (2003) bu iki prensibin içsel ve dışsal lojistik akışlarındaki baskınlığını incelemiş ve içsel akışların spekülasyon, dışsal akışların da erteleme etkisi altında kalması durumunda kamçı etkisinin oluşacağını belirtmiştir. Ancak, tam tersi durum

söz konusu olduğunda, yani içsel akışlar talep etkisiyle spekülasyondan çok, arz etkisiyle erteleme prensibi etkisi altındaysa, buna mukabil dışsal akışlar da talebe bağlı spekülasyon etkisi altındaysa oluşacak duruma “tersine kamçı etkisi” (reversed

bullwhip effect) adı verilmiştir.

Tahmin edilebileceği gibi tersine kamçı, arz tarafındaki değişkenliğin zincir boyunca artarak devam etmesi durumunu belirtmektedir ve arz bazlı sistemlerde ortaya çıkması beklenmelidir.

3.9.1.1 Yapısal ve davranışsal karakteristikler

Senge’in (1990) “yapı, davranışı etkiler” prensibinden hareketle, arz bazlı tedarik zincirlerinin, talep bazlı zincirlere göre daha farklı bir kamçı yapısı göstereceği beklenebilir. Bu noktada oluşabilecek iki problem, akışlarda bir darboğaz yaşanması yada müşterilerin tüm üretimi satın almamaları olabilir (Hull, 2005). Bu az satın alma, fiyat indirimlerine, yada satıcıların nasıl olsa sipariş iptalleri meydana geleceği düşüncesiyle aşırı satış vaadinde bulunmalarına (overselling) yol açabilir.

Başka bir farklılık da kamçı etkisi alanında ortaya çıkmaktadır. Talep bazlı sistemlerdeki kamçı etkisi, talebe karşılık olarak tedarik tarafındaki dalgalanmalardan ortaya çıkarken, arz bazlı sistemlerdeki tersine kamçı etkisi yeterli talep oluşmayacağı endişesine dayanmaktadır (Hull, 2005). Yine kamçı etkisinde enformasyon paylaşımı prensibi, tedarik zinciri etkinliğini arttıracak önemli bir paradigma iken, tersine kamçı etkisinde ise gizlilik neredeyse zorunluluk halinde olmaktadır. Zira talep tarafına ait bir endişenin müşteriler tarafından bilinmesi, ciddi fiyat indirimi pazarlıklarına yol açabilecektir (Hull, 2005).

Hull (2005), arz bazlı zincirleri çeşitli örnek gruplara ayırmaktadır. Ölçek etkisi, değişken tedarik ve hızlı tüketim zorunluluğu, yan ürün yapısı, nakliye gereklilikleri, fiyat yapıları, kontrata dayanan zorunluluklar, ve yönetimin vizyonu/katılımı, bir zinciri arz bazlı yapan örnek gruplar olarak gösterilmektedir.

3.9.1.2 Arz bazlı sistemlerin ortak özellikleri

Yukarıda özetlenen örnek gruplar farklı arz bazlı sistemler oluşturmalarına rağmen, dört ortak özellikleri bulunmaktadır (Hull, 2005):

1. Akışlar arz tarafından aktive edilmektedir. Malzeme ve bilgi akışları müşteri talebine bağlı değildir.

2. Talep yapısındaki değişikliklere karşı esneklik (resilience). Sistemler, talep yapısındaki değişikliğe karşı alternatif kanallara yönelme esnekliğine sahiptirler.

3. Arz bazlı sistemlerin ürünleri genellikle yüksek miktarda üretilen ve ticari avantaj sağlayacak yapıya sahip standart ürünlerdir (commodity). Bu nedenle fiyatlama politikası önem kazanmaktadır.

4. Müşteri servis düzeyi arz bazlı sistemlerde önemlidir. Zira satış pazarı bulma zorunluluğu, atıl stok ve daha sonra oluşabilecek fiyat indirimlerinin önüne geçilmesi için elzemdir.

3.9.1.3 Arz bazlı sistemlere ilişkin önermeler

Hull (2005), yukarıda özetlenen bilgiler ışığında, talep ve arz bazlı sistemlerin farklılıkları ve arz bazlı sistemlerin ortak özelliklerini göz önüne alarak bu sistemlere ilişkin dört önermede bulunmuştur:

1. Arz bazlı sistemlerdeki ürünler ticari ve standart ürünlerdir, ve satışları fiyata karşı hassastır.

2. Arz bazlı sistemler dağıtım kanalı anlamında esnek olmak zorundadırlar. Amaç, tedarik hattını hep dolu tutmak, ve talep değişkenliği durumunda alternatif dağıtım kanallarına yönelmektir.

3. Arz bazlı sistemler tersi kamçı etkisi gösterirler. Bu durum da genellikle tedarikçiler ve müşteriler arasında bilgi gizliliğini gerektirmektedir.

4. Arz bazlı sistemlerde gerçek arz ve talebin buluşması fiyat mekanizması ile mümkündür. Genellikle daha karlı pazarlara yönelme söz konusudur ve tedarik ile talep, üretim devam ederken buluşur.

3.9.2 Organizasyon içi yapıların incelenmesi

Svensson (2003), yukarıda kısaca değinilen çalışmasında, firmaların içsel ve dışsal lojistik akışlarını baz alarak tedarik zinciri yerine bir firmaya ait organizasyon içi davranışları analiz etmiş ve kamçı etkisine değer zinciri perspektifiyle yaklaşmıştır. Bu bakış açısıyla, yukarıda özetlenen erteleme ve spekülasyon konseptlerinin etkisiyle kamçı ve tersine kamçı oluşumu ortaya konmuştur.

Svensson (2003), değer zinciri faaliyetlerini asıl faaliyetler ve destek faaliyetler olarak ikiye ayırmıştır. Asıl faaliyetler, ürünlerin fiziksel olarak yaratılması, satışlar, alıcıya iletilmesi ve satış sonrası hizmetlerdir. Destek faaliyetler ise satın almalar,

teknoloji, insan kaynakları, ve diğer firma faaliyetleridir. Kamçı etkisinin değer zinciri perspektifiyle incelenmesinde ise asıl faaliyetler esas alınmaktadır.

Kamçı etkisine bu yeni yaklaşım, kamçının incelenmesinin de dört farklı seviyede yapılması gerektiğini belirtmektedir (Svensson, 2005):

• Değer zinciri içerisinde

• Değer zincirleri arasında

• Değer sistemi içerisinde

• Değer sistemleri arasında

Değer zincirlerinde ürünlerin zincir boyunca bir prosese tabi olup, artan değerle pazara doğru hareket ettiği göz önüne alındığında, tersine kamçı etkisinin stok maliyeti bakış açısıyla daha yüksek düzeyde maliyetlere yol açacağı belirtilmektedir. Svensson (2005), bu analiz düzeylerinden ilk üçünün kanal bazlı, sonuncusunun ise pazar bazlı bir yapıya sahip olduğunu belirtmektedir. Kısacası değer zinciri perspektifiyle de kamçı etkisi analiz edilmekte, ve bu bakış açısıyla tedarik zinciri yaklaşımından farklı olarak firmalar arası değil, bir firmaya ilişkin içsel ve dışsal lojistik akışları incelemesi yapılmaktadır (Svensson, 2003 ve 2005).

3.9.3 Đleri çalışmalar

Tersine kamçı etkisi ve arz bazlı zincirlere ilişkin özetlenen bilgiler sonrasında, literatüre katkıda bulunması düşünülen alanlar şu şekilde özetlenmektedir (Hull, 2005):

• Arz bazlı zincirlere örnek teşkil edecek başka vakaların ortaya konması ve farklı grupların yaratılması.

• Arz ve talep bazlı zincirlerin aralarındaki sınırın belirsizleştiği durumların araştırılması ve arz bazlı bir zincirin talep bazlı bir zincire dönüşümünün incelenmesi.

• Tersine kamçı etkisini dizginleyecek politikaların (kontrat yönetimi, stoklama, vs) araştırılması.

• Yukarıda açıklanan dört önermenin genişletilmesi ve ilave önermeler sunulması.

4. BĐR SĐPARĐŞĐÇĐN ÜRETĐM SĐSTEMĐNĐN DAĞITIM ALANINDA KAMÇI ETKĐSĐNĐN ANALĐZĐ