• Sonuç bulunamadı

B. Temsil

1. Temsil Yetkisi

M. 2.2.1.1, bu kısmın kapsamını açıklamaktadır. Buna göre, “bu kısım, bir kişinin (temsilci) bir üçüncü şahısla sözleşme yapma veya icra etmesi suretiyle, diğer bir şahsın (asıl) hukuki durumuna etki etme yetkisini düzenler. Temsilci, kendi adına veya asıl adına hareket edebilir”. Temsilcinin, hukuki işlemi asıl adına gerçekleştirme yetkisi bulunmalıdır. Tarafları biraraya getirmekle görevli aracılar ya da sözleşme müzakerelerini yürüten ama sözleşmeyi imza yetkisi olmayan acentalar temsilci sayılmazlar. Ancak, temsil yetkisi geniş anlaşılmıştır; sadece sözleşme imzalamakla yetkili olan temsilci değil, ifayı yerine getirmek ya da bir bildirimi göndermek veya almakla yetkili olan temsilci de bu kapsamdadır303. M. 2.2.1.2 uyarınca, “bu kısım, bir yandan sadece asıl veya temsilci, diğer yanda üçüncü şahıs arasındaki ilişkiyi belirtir”. Dolayısıyla, Unidroit Prensipleri, asıl ile temsilci arasındaki ilişkiyi düzenlemez304. M. 2.2.1.3’te de bu kısmın, kanuni temsil hallerinde uygulanmayacağı açıklanmıştır. Dolayısıyla, müdürlerin şirketi temsil etme yetkisi, şirketin tescil edildiği ülkenin emredici kurallarıyla özel olarak düzenlenmiş olmadıkça, Unidroit Prensipleri’nin uygulama alanına girecektir305.

302 VISCASILLAS, Battle of Forms, s. 134. 303 M. 2.2.1 Açıklamalar 2.

304 M. 2.2.1 Açıklamalar 1.

305 BONELL, Further Step, s. 9; BONELL, Michael Joachim: “Agency”, Towards a European Civil

M. 2.2.2.1 uyarınca, “temsil yetkisi, açık veya örtülü olarak verilebilir”306. M. 2.2.2.2’ye göre, “temsilci, hal ve şartları dikkate alarak, görevinin ifası için gerekli olan tüm işlemleri ifa etme yetkisine sahiptir”307.

M. 2.2.3 üçüncü kişinin bir temsilci ile hukuki ilişki içinde olduğunu bildiği halleri düzenlemektedir (agency disclosed). Buna göre, “yetkisi dahilinde temsilci tarafından ifa edilen işlemler, üçüncü kişinin temsilcinin temsilci sıfatıyla hareket ettiğini bilmiş olması veya bilmesi gerektiğinde, asılı doğrudan doğruya taahhüt altına sokar. Temsilci ile üçüncü kişi arasında hiçbir hukuki ilişki yaratılmış olmaz. Bununla beraber, asılın muvafakatı ile bizzat sözleşmeye taraf olan temsilci, üçüncü şahsa karşı sadece kendisi taahhüt altına girmiş olur”. Bu son durum, özellikle asılın kimliğinin bilinmesini istemediği hallerde veya üçüncü kişinin bizzat muhatap olduğu temsilcinin de sorumluluk almasını istediği hallerde söz konusu olacaktır308. Ancak, temsilcinin yetkisini aşarak kendi başına işlem yapmaya karar verdiği haller yetkisiz temsili oluşturur ve bunun sonuçları ayrıca düzenlenmiştir309.

M. 2.2.4 üçüncü kişinin bir temsilci ile hukuki ilişki içinde olduğunu bilmediği hallere ilişkindir (agency undisclosed). Buna göre, “yetkisi dahilinde temsilci ile ifa edilen işlemler, temsilcinin temsilci sıfatıyla hareket ettiğini üçüncü kişi bilmez veya bilmesi gerekmezse, ancak temsilciyi taahhüt altına sokar310. Bununla beraber, böyle bir temsilci üçüncü kişiyle bir iş hakkında sözleşme yaptığında işin sahibi olarak kendisini gösterirse, üçüncü kişi gerçek iş sahibinin meydana çıkması üzerine temsilciye karşı ileri sürebileceği hakları iş sahibine karşı

306 Türk hukukunda da temsil yetkisi vermek herhangi bir şekle bağlı olmadığından zımni olarak da

verilebilir (EREN, s. 396; REİSOĞLU, s. 131; KILIÇOĞLU, s. 160).

307 Aynı kural Türk hukuku bakımından da uygulanabilir. BK m. 33 (BK Tasarı m. 41) uyarınca,

temsil yetkisi kanundan doğuyorsa yetkinin kapsamını ilgili kanun belirler. Temsil yetkisi bir hukuki işlem ile verilmişse, yetkinin kapsamı ve sınırı bu hukuki işlemde gösterilir. Yetkinin kapsamı üçüncü şahıslara bildirilmişse, bu beyan dikkate alınır.

308 Türk hukukunda da temsilci, başkası adına hareket ettiğini karşı tarafa bildirmemişse ve hal ve

şartlardan karşı tarafın bunu anlaması mümkün değilse, sözleşme temsilciyi bağlayacaktır. Bu kuralın bir istisnası, karşı taraf bakımından sözleşmenin kiminle yapıldığının önemli olmadığı hallerdir (BK m. 32 – BK Tasarı m. 40).

309 M. 2.2.3 Açıklamalar 4.

310 Reynolds, İngiliz hukukunda da var olan bu kavramın bir çok soruna yol açtığını, bu nedenle

Unidroit Prensipleri’nde, Amerikan hukukunda olduğu gibi, kabul edilmemesi ve düzenlenmemesi gerektiğini ileri sürmüştür (REYNOLDS, Francis: “Authority of Agents”, Unidroit Principles: New Developments and Applications, Special Supplement – ICC International Court of Arbitration Bulletin, 2005, s. 11).

da ileri sürebilir”311. Örneğin, üretici A tüm malvarlığını yeni kurulan bir şirkete devretmiş, kendisi de bu şirketin yöneticisi olmuştur. Bu durumu sağlayıcılarına bildirmeksizin kendi adına onlarla işlem yapmaya devam etmektedir. Şirketin hukuki varlığını tespit eden sağlayıcılar, şirkete karşı da hak iddia edebileceklerdir312.

M. 2.2.7 uyarınca, “temsilci tarafından yapılan sözleşme temsilci ile asıl arasında bir menfaat catışmasını içeriyorsa, üçüncü kişinin bunu bilmesi ya da bilmesinin gerekmesi halinde, asıl, m. 3.12, 3.14-3.17 hükümleri uyarınca sözleşmeyi iptal edebilir. Bununla beraber, asıl, a) menfaat çatışmasına temsilcinin dahil olmasına muvafakat ettiyse veya bunu biliyor ya da bilmesi gerekiyor idiyse; veya b) temsilci, asıla ihtilafı bildirdiyse ve asıl makul bir süre içinde buna itiraz etmediyse, sözleşmeyi iptal edemez”313. Temsilci ile asıl arasında menfaat çatışması

olması hali, temsilcinin iki asılı da temsil ettiği bir sözleşmenin söz konusu olması (çifte temsil) ya da temsilcinin kendisiyle veya menfaatı olan bir şirket ile asıl adına işlem yapması hallerinde söz konusu olacaktır. Ancak, bazı hallerde bu durumlar menfaat çatışması yaratmayacaktır. Örneğin, temsilcinin iki asıl adına aynı anda hareket etmesi ilgili sektörde çok yaygın olabilir veya temsilcinin yetkisi ona manevra alanı bırakmayacak şekilde katı olarak belirlenmiş olabilir314. Sözleşmenin asıl tarafından iptal edilebilmesi için üçüncü kişinin menfaat çatışmasından haberdar olması gereği, iyiniyetli üçüncü kişileri korumak amacıyla getirilmiştir315.

M. 2.2.8, alt temsilciliğe ilişkindir. Buna göre, “temsilci şahsen yerine getirmesi mantıken düşünülemeyen işlemlerin ifası için örtülü olarak kendi yerine bir kişiyi tayin etme yetkisine sahiptir. Prensipler’in temsile ilişkin kuralları alt

311 Bu hükmü de eleştiren Reynolds, taraflardan birinin mallarını bir üçüncü kişiye devrettiği hallerle

mücadele etmenin temsil dışında yolları olduğunu belirtmiştir. Reynolds, ilgili tarafın mallarını her zaman bir başka işletmeye devretmediğini, gerçek kişilere, örneğin eşine de devrettiğini belirtmiş; iş sahibi terimini de eleştirmiştir (REYNOLDS, s. 12).

312 M. 2.2.4 Açıklamalar 3.

313 Türk hukukunda bu konu açıkça düzenlenmemiştir. Asıl, yapılacak sözleşme için temsilciye kendi

kendisiyle sözleşme yapma hususunda özel bir yetki vermişse veya temsilcinin kendi kendisiyle yapacağı sözleşme asıla zarar verecek nitelikte değilse, temsilci kendi kendisiyle sözleşme yapabilir. Çift temsil de ancak, temsilcinin bu konuda özel olarak yetkili olması veya sözleşmenin niteliğinin buna imkan vermesi halinde söz konusu olabilir. Sözleşmenin niteliğinin çift temsile elverişli olduğu duruma örnek olarak sabit fiyatı olan ya da borsada kayıtlı olan mallar verilebilir (EREN, s. 404). Dolayısıyla, Unidroit Prensipleri’nde kabul edilen çözüm Türk hukukuna aykırı değildir.

314 M. 2.2.7 Açıklamalar 1. 315 M. 2.2.7 Açıklamalar 2.

temsilciliğe de uygulanır”316. Temsilcinin yapacağı işlemin bulunduğu yerden başka bir yerde yapılacak olması veya işin verimliliği açısından iş paylaşımı yapmasının uygun olması gibi durumlar temsilcinin işlemi şahsen ifa etmesinin mantıken düşünülemeyeceği hallerdendir. Öte yandan, temsilcinin profesyonel tecrübesi nedeniyle atanması halinde işi sahsen ifa etmesi beklenecektir317.

M. 2.2.10 temsil yetkisinin sona ermesine ilişkindir. M. 2.2.10.1 uyarınca, “temsilcinin temsil yetkisine son verilmesi, bunu bilmiş olması veya bilmesi gerekmedikçe üçüncü kişi için sonuç doğurmaz”318. Prensipler, temsilci ile asıl arasındaki ilişkiyi düzenlemediğinden, temsil ilişkisinin nasıl sona erdiği bu hükmün üçüncü kişi bakımından uygulanması açısından önem taşımamaktadır319. M. 2.2.10.2

uyarınca, “yetkisinin sona ermiş olmasına rağmen, temsilci, asılın menfaatlerine herhangi bir zararı önlemek için gerekli işlemleri ifa etme yetkisine sahip kalacaktır”. Örneğin, kolay bozulabilir malları asıl adına satın alan temsilci, asılın öldüğü haberini alırsa, malların uygun şartlarda depolanması veya derhal satılması için gerekli işlemleri yapmak konusunda yetkili sayılmalıdır320.