• Sonuç bulunamadı

MANAGEMENT MODEL IN TURKISH FEDERATIONS

TARTIŞMA VE SONUÇ

Bu araştırmada, Spor Genel Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren spor federasyonlarında fahri ve kadrolu görev yapan spor yöneticilerinin (federasyon başkanı, asbaşkan, yönetim kurulu üyesi, genel sekreter, şev ve spor uzmanı), spor federasyonlarında Altı Sigma yönetim modelinin uygulanabilirliğine ilişkin görüşleri tespit edilmiştir. Çalışmanın bu bölümünde ise, elde edilen verilerin analizi ile elde edilen sonuçlar yorumlanmıştır. Araştırmamızda yöneticilerin “müşteri odaklılık” ilkesinin alt boyutlarına verdikleri yanıtların ortalamasının (X=4,00) yüksek düzeyde olduğu

görülmektedir (Tablo 15). Kağnıcıoğlu (2002) çalışmasında müşteri odaklılığı aynı zamanda, bir

defada doğru işi zamanında yaparak yeni sistemler, yöntemler ve yollar yaratmak ve müşterilere hizmet konusunda en iyinin yapılmaya çalışılması olarakta ifade etmektedir (Kağnıcıoğlu, 2002: 78- 90). Araştırmamıza katılan yöneticilerin “müşteri odaklılık” ilkesine ilişkin görüş ortalamalarının yüksek olması, bu ilkeye ait alt boyutları doğru algıladıkları ve bu ilkeyi benimsemiş olduklarını göstermesi açısından önemlidir.

Ayrıca yöneticilerin “müşteri odaklılık” ilkesinin alt boyutu olan “performans ölçümleri hedef kitle ile başlatılmalıdır” ifadesine verdikleri yanıtların ortalamasının (X=4,12) yüksek düzeyde olduğu

tespit edilmiştir. Pande ve Ark. (2000) çalışmasında Altı Sigma’da müşteri odaklılığın ilk önceliğe sahip olduğunu ve performans ölçümlerinin müşteri ile başlaması gerektiğini belirtmektedir. Araştırmamızda, “müşteri odaklılık” ilkesine ilişkin yönetici görüşlerinin federasyonlarda Altı Sigma’nın uygulanabilirliğini destekler nitelikte olduğu söylenebilir.

Araştırmamızda yöneticilerin “verilere dayalı yönetim” ilkesinin alt boyutlarına verdikleri yanıtların

ortalamasının (X=4,40) yüksek düzeyde olduğu

görülmektedir (Tablo 15). Ayrıca yöneticilerin “Çalışma performansını değerlendirirken hangi ölçümlerin kilit noktası oluşturacağı önceden netleştirilmelidir.” ifadesine verdikleri yanıtların ortalamasının (X=4,37) yüksek düzeyde olduğu

tespit edilmiştir. Erhan (2008) çalışmasında Altı Sigma uygulamalarının ilk basamağının iş performansını tahmin etmek için gerekli anahtar ölçütlerin belirlenmesi olduğunu ve bu ölçütlerin daha sonra kritik değişkenleri anlamak ve sonuçları optimize etmek için kullanılması gerektiğini ifade etmektedir (Erhan, 2008).

Araştırmamızda, “verilere dayalı yönetim” ilkesine ilişkin yönetici görüşlerinin federasyonlarda Altı Sigma’nın uygulanabilirliğini destekler nitelikte olduğu söylenebilir. Ayrıca yöneticilerin görüşleri doğrultusunda karar alma sürecinde tahmin ve varsayımlardan ziyade verilere dayalı olarak hareket etmeleri gerektiği bilincinde oldukları sonucuna varılabilir.

Araştırmamızda yöneticilerin “süreç odaklı yönetim ve sürekli gelişme” ilkesinin alt boyutlarına verdikleri yanıtların ortalamasının (X=4,31)

yüksek düzeyde olduğu görülmektedir (Tablo 15). Tezsürücü ve Tunail’in (2010) çalışmasında Altı Sigma’nın proje odaklı bir yaklaşım olduğu ve süreçte iyileştirme gereken basamakların ayrı ayrı projeler olarak ele alınıp iyileştirme yapıldığını vurgulamaktadır (Tezsürücü & Tunail, 2010). Araştırmamızda, Altı Sigma’ya temel teşkil eden “süreç odaklı yönetim ve sürekli gelişme” ilkesine ilişkin yönetici görüşlerinin federasyonlarda Altı Sigma’nın uygulanabilirliğini destekler nitelikte olduğu ve yöneticilerin bilinçli bir yaklaşım sergiledikleri söylenebilir.

Araştırmamızda yöneticilerin “herkesin aktif katılımı” ilkesinin alt boyutlarına verdikleri yanıtların ortalamasının (X=4,36) yüksek düzeyde olduğu

görülmektedir (Tablo 9). Ayrıca “işbirliği önemlidir ve çalışanların hepsi kaliteden sorumlu olmalıdır” ifadesine verilen yanıtların ortalamasınında (X

=4,40) yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Pande ve ark. (2003) çalışmasında müşteriye bir değer sunmak için birlikte çalışması gereken grupların arasındaki iletişimsizliğin önemli kayıplara yol açtığını ve Altı Sigma sisteminin gerçek bir ekip çalışmasını destekleyecek ortamı ve yönetim yapısını oluşturabileceğini ifade etmektedir (Pande ve ark, 2003). Araştırmamızda, “herkesin aktif katılımı” ilkesine ilişkin yönetici görüşlerinin federasyonlarda Altı Sigma’nın uygulanabilirliğini destekler nitelikte olduğu söylenebilir.

Araştırmamızda yöneticilerin “yönetimin katkısı” ilkesinin alt boyutlarına verdikleri yanıtların ortalamasının (X=3,83) “katılıyorum” şeklinde

olduğu görülmektedir (Tablo 15). Gürses (2005) çalışmasında Altı Sigma’nın başarılı bir şekilde uygulanması için üst yönetimin destek vermesinin çok önemli olduğunu, Altı Sigma ile örgütsel değişimin sağlanması gerektiğini ve üst yönetimin desteği sağlanmadan başarılı olmanın çok zor olduğunu ifade etmektedir (Gürses, 2005: 48-57). Araştırmamıza katılan yöneticilerin “yönetimin desteği” ilkesine vermiş oldukları yanıtların ortalaması diğer ilkelere oranla daha düşük bulunmuştur. Bu ilkenin alt boyutlarında yer alan “yöneticiler çalışanlar tarafından aile büyüğü gibi görülmektedir” ifadesine verilen yanıtların ortalaması X=3,72 ve “yöneticiler tarafından

çalışanlar aile üyesi gibi görülmektedir” ifadesine verilen yanıtların ortalaması X=3,79 olarak tespit

yöneticilerin fahri görev yapmalarının bu sonucun ortaya çıkmasında etkili olduğu söylenebilir. Ancak araştırmamızda, “yönetimin desteği” ilkesine ilişkin yönetici görüşleri federasyonlarda Altı Sigma’nın uygulanabilirliğini destekler niteliktedir.

Tablo 12’de yöneticilerin görüşleri “yaş” değişkenine göre istatistiksel olarak incelenmiş, buna göre; “yönetimin katkısı” değişkeni dışında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır (p>.05). “Yönetimin katkısı” değişkeninin alt boyutunda yer alan “Emir komuta zincirine önem verilmektedir.” sorusuna 41–50 yaş grubu yöneticilerin daha yüksek ortalama ile olumlu görüş belirttikleri tespit edilmiştir. Demir’in (2008) çalışmasında federasyonda görevli yöneticilerin kalite sisteminin uygulanabilirliğine ilişkin görüşlerinin yaş değişkenine göre farklılık göstermediği ifade edilmektedir (Demir, 2008: 63). Bu sonuca göre, araştırmaya katılan yöneticiler arasındaki yaş farklılıkları, Altı Sigma’nın uygulanabilirliğine bakışı değiştirmeyeceği söylenebilir.

Yöneticilerin görüşlerine ait tablo 5 incelendiğinde, “cinsiyet” değişkeni açısından anlamlı bir farklılık bulunmadığı görülmektedir (p>05). Demir’in (2008) çalışmasında da yöneticilerin görüşlerinin cinsiyet değişkeni açısından anlamlı bir fark oluşturmadığı ifade edilmektedir (Demir, 2008: 64). Yine bu sonuca göre ifade etmek gerekirse, yöneticilerin cinsiyet durumu, Altı Sigma’ya bakışı değiştirmemektedir. Bay ve bayan yöneticilerin Altı Sigma yönetim modelinin uygulanabilirliğine ilişkin görüşleri paralellik göstermektedir. Tablo 14’de spor yöneticilerinin “verilere dayalı yönetim” ve “süreç odaklı yönetim ve sürekli gelişme” değişkenleri ”eğitim” durumlarına göre anlamlı bir fark göstermiştir (p<.05). Bu fark;

lisansüstü eğitim alanların lehine olumlu yönde bulunurken, “süreç odaklı yönetim ve sürekli gelişme” değişkenine göre Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu mezunlarına (X=4.12) göre,

lisansüstü eğitim alanların (X=4,39) görüşleri lehine

daha olumlu düzeyde gerçekleştiği görülmektedir (p<.05). Demir’in (2008) çalışmasında ise kalite uygulanabilirliğine ilişkin olarak genel anlamda “eğitim” değişkeni açısından anlamlı bir fark ifade edilmemektedir (Demir, 2008: 68). Bu sonuçlara göre ifade etmek gerekirse; lisansüstü eğitim alanların, diğer eğitim gruplarına göre daha olumlu görüş bildirdikleri söylenebilir. Burada eğitim durumu yükseldikçe görüşlerin olumlu yönde arttığı şeklinde bir sonuç çıkmaktadır. Tablo 15’de yöneticilerin görüşleri görev değişkenine göre incelenmiştir. Yöneticilerinin sadece “verilere dayalı yönetim”, “yönetimin katkısı” ve “herkesin aktif katılımı” değişkenlerinde anlamlı bir farklılık göstermiştir (p<.05). Her üç değişken açısından asbaşkanların daha olumlu yönde görüş belirttikleri görülmektedir. Altı Sigma uygulamalarında önem arz eden koşullardan biri olan; üst yönetimin inanması, istemesi, ortam ve olanak sağlaması (Anonim, 2010) koşuluna göre üst yönetim kademesinde yer alan asbaşkanların olumlu görüşler bildirmeleri, Altı Sigma’nın uygulanabilirliğine ilişkin önem arz etmektedir.

Demir’in (2008) yapmış olduğu çalışmada kullandığı önermelerden “Vatandaşların hizmetler hakkındaki görüşleri önemlidir.” ifadesine federasyonda kadrolu çalışan genel sekreter ve şeflerin daha olumlu yönde görüş belirttikleri ifade edilmektedir. Altı Sigma’nın uygulanmasının temeli hedef kitlenin tespit edilmesiyle başlar. Hedef kitlenin asıl olarak ne istediklerini öğrenmek, istek ve

ihtiyaçlarının zaman içerisinde nasıl değiştiğinin tespit edilmesi, Altı Sigma uygulama sürecinde büyük önem taşımaktadır (Turan ve ark, 2008). Çalışmamızdaki bulgulara göre “müşteri odaklılık” değişkenine göre federasyon başkanı ve asbaşkanların diğer yöneticilere göre puan ortalamalarına bakıldığında daha olumlu yönde görüş belirttikleri görülmektedir. Çalışma bulgularımız Demir’in (2008) çalışmasındaki bulgularla ilişkilendirilebilir. Buna göre; Demir’in çalışmasında kadrolu görev yapan genel sekreter ve şefler lehine bir sonuç bulunurken, çalışma bulgularımızda fahri görev yapan asbaşkanlar lehine ilginç bir sonuç çıkmaktadır. Ancak federasyonlarda fahri çalışanların kadrolu çalışanlara oranla olumlu görüş belirtmeleri Altı Sigma uygulamaları açısından dikkate değer ve olumludur.

Tablo 7’de yöneticilerin görüşleri “hizmetiçi eğitim” değişkenine göre “herkesin aktif katılımı” değişkeni dışında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bir fark göstermemiştir (p>.05). Bu değişkene bağlı olarak hizmetiçi eğitim almış yöneticilerin alt boyutlardaki sorulara daha fazla olumlu yanıt verdikleri görülmektedir. Demir’in (2008) yapmış olduğu çalışmada federasyonlarda görev yapan yöneticilerin kalite sisteminin uygulanabilirliğine dair görüşlerinin “hizmetiçi eğitim” değişkenine göre anlamlı bir fark göstermediği ifade edilmiştir (Demir, 2008: 73). Bu bulgular araştırmamızdaki bulgularla paralellik göstermektedir. Hizmetiçi eğitimin kaliteye olan bakış açılarını federasyonlarda işbirliği, görev paylaşımı ve kaliteden sorumluluk konularında olumlu yönde etkilediği söylenebilir.

Ayrıca araştırmamızda, federasyonlarda işbirliğinin önemli olduğu ve tüm çalışanların kaliteden sorumlu

olmaları gerektiğini belirten yöneticilerin görüş ortalamalarının (X=4,41) yüksek olduğu, kaliteyi

artırmak için herkesin görevi olması gerektiğini belirtenlerin ortalamasının da (X=4,25) yüksek

olduğu tespit edilmiştir. Gross (2001), çalışmasında işletmelerin Altı Sigma kalite düzeyine giden yolda başarıyı sağlamalarının kültürel anlamda bir devrim yaratmalarına bağlı olduğunu ifade ederek, tüm çalışanların katılımının kaçınılmaz olduğunu vurgulamıştır (Gross, 2001: 24-29). Bu tespit çalışmamızdaki yönetici görüşleriyle paralellik arz etmektedir.

Tablo 10’da yöneticilerin görüşleri “görev hizmet süresi” değişkenine göre “yönetimin katkısı” değişkeni dışında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktur (p>.05). Bu farklılık “Emir-komuta zincirine önem verilmektedir.” alt boyutunda görev süresi 2 ve daha az olan yöneticilerle 12 ve daha fazla olan yöneticiler lehine çıkmıştır.

Araştırmamızda, Türk Spor Federasyonları’nda Altı Sigma yönetim modelinin uygulanabilirliğine ilişkin yönetici görüşlerinin değerlendirilmesi sonucunda, üst yönetimin liderliği, desteği olmadan “Altı Sigma” uygulamalarında başarılı olunamayacağı gerçeği de göz önünde bulundurulduğunda mevcut yöneticilerle spor federasyonlarında Altı Sigma uygulamalarının başarılı olacağı ve Altı Sigma yönetim modelinin Türk Spor Federasyonları’na uygulanabilirliğinin ve öneminin, Türk Spor Federasyonları’na Altı Sigma yönetim modelinin oluşturulmasında zemin hazırladığı söylenebilir.

REFERENCES