• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: 17 NUMARALI KIRIM ŞER’İYYE SİCİLİNE ( H.1084-1085/ M

5.3. Tarımcılık ve Tarım Alanları

Kırım’da insanların yaşamlarını idame etmek için yapmış oldukları belirli faaliyetler bulunmaktadır. Bu faaliyetten birisi de tarımcılıktır. Kırım’da Tatarlar genel itibariyle hayvancılık ve seferlerden elde ettikleri ganimetler ile yaşamını sürdürdükleri bilinmektedir. Tatarların konar-göçer yaşamlarından dolayı tarımla ilgilenmesi geç dönemleri bulduğu araştırmacılar tarafından düşünülmektedir. Kırım’ın tarıma ilgi duyması hangi dönemde ve kimden etkilenerek başladığı sorusu ise araştırmacılar tarafından farklı cevaplanmaktadır. Ürekli eserinde Kırım’ın Osmanlı’ya tabi olmasından sonra tarım hayatını benimsediğini düşünmektedir. Tarıma elverişli olan sahaları ekip biçmeye başladıklarını söylerken ayrıca otlak bölgeleri de tarıma elverişli hale getirdiklerini ifade etmiştir.213 Kavak’ta doktora tezinde Kırım’ın tarımcılık faaliyetlerini sorgulamış ve bir başka görüş olan bölgedeki Rumlardan ve İtalyan kolonilerinden elde etmiş olabileceği unsurunu hatırlatmıştır.214

Kırım’da tarım yapılabilmesi için coğrafi özellikler de önem arz etmektedir. Kıyı kesimlerinde tipik Karadeniz iklimi görülürken iç kesimlerinde ise sert karasal iklim

210 Öztürk, Osmanlı Hakimeyetinde Kefe (1475-1600), s.359.

211 Öztürk, Osmanlı Hakimeyetinde Kefe (1475-1600), s.360.

212 Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım (1600-1774), s.236.

213 Ürekli, Kırım Hanlığının Kuruluşu ve Osmanlı Himayesinde Yükselişi (1441-1569), s. 91.

75

gözükmektedir. İklimsel sebeplerden ötürü iç kesimlerde tarım çeşitliği daha azdır ve hububat tarımı yapılmaktadır.215

Araştırmacılar tarafından Kırım bölgesinde birçok tarım ürünün ekilip biçildiği ve ticareti yapıldığı bilinmektedir. Hatta buğday dönemin en önemli ürünü olarak imparatorluğun başkenti olan İstanbul’a gönderilmiştir. İstanbul’da halkın iaşesini sağlayarak önemli bir görevi yerine getirmiştir.216 Buğday ürünün yanında daha birçok hububat, meyve ve sebze ürünü Kırım’da üretilmektedir. Bunlardan bazıları darı, pirinç, arpa, kestane, fındık, ceviz, badem, üzüm, üzüm yaprağı, soğan, sarımsak, tütün, armut, kiraz, incir, zerdali, erik, elma, şeftali, kavun, karpuz, lahana, kuşkonmaz, bezelye, bakla ve patlıcandır.217

17 numaralı Kırım kadı sicilinde ise yukarıdaki verilen liste kadar uzun tarım ürünlerinin yer aldığı söylenemez. Çalışmanın ana kaynağında yer alan tarım ürünleri aşağıdaki tabloda liste olarak verilmiştir.

Tablo 13: 17 Numaralı Kırım Kadı Defterinde Yer Alan Tarım Ürünleri

Afyon Arpa Buğday

Darı Duhan Kahve

Keten Kuşkonmaz

Kaynak: Yukarıdaki tablo 17 numaralı Kırım kadı defterinden elde edilmiştir.

Yukarıda yer alan Buğday, darı, arpa ve duhan gibi ürünlerin ticareti yapıldığı sicillerde görülmektedir. Ayrıca bu ürünlerden un gibi yeni ürünler elde edilmiştir.

Kırım’da tarım ürünlerinin ülke içinde satışına rastlanılan kayıtlardan bazıları şu şekildedir. Buğday satışının gerçekleştiği kayıtta Mehmet bin Amanlık mahkemeye gelerek Abdullah bin Bolat’ı mahkemeye vermiştir. Üç sene önce Abdullah’a dokuz beşşeri buğdayı yetmiş akçeye sattığını ifade etmiştir. Abdullah her ne kadar bu durumu kabul etmese de, Mehmet getirdiği şahitler ile sözlerini doğrulatmıştır.218 Yine bir başka kayıtta kiralanan bir Gulam, Karakurt’tan Bahçesaray’a altı beşşeri buğdayı götürmüştür.219 Son olarak Mustafa Beşe, Hüseyin Beşe ibn-i Hasan’ı mahkemeye

215 Vatansever, 67 A 90 Numaralı (On Dokuzuncu Cilt) 1083-1087 (1672-1676) Tarihli Kadıasker

Defteri’ne Göre Kırım’da Sosyal ve Ekonomik Hayat, s.35.

216 Bıyık, Osmanlı Yönetiminde Kırım (1600-1774), s.195.

217 Kavak, Kırım’ın Karasu Kazası 1683-1744 (Şer’iyye Sicillerine Göre), s.254.

218 KKD, 17/39a-3.

76

vermiştir. Hüseyin Beşe’nin kendi malı olan doksan beş vukiyye duhanını, her birine otuz beş akçe verme şartıyla satın aldığını ifade etmek suretiyle parasını istemiştir.220

Kırım bölgesinde tarıma elverişli yerler 17 numaralı Kırım kadı sicili kayıtlarında kendisini göstermiştir. Kırım kadı sicillerinde bağ, çayır vb. alanlar genellikle bu bölgelerde satıldığı görülmekte veya diğer tarım alanlarına göre fiyatı daha iyi durumdadır. İmparatorluğun yetiştirdiği önemli simalardan biri olan Evliya Çelebi, Kırım seyahati sırasında değerli manzaraları görmüş ve eserinde yer vermiştir. Evliya Çelebi, Kırım Tatarlarının yemek alışkanlıklarından bahsederken darı ile beslendiklerini ifade etmiştir. Atı, işlerinde ve savaşlarında kullanırken ayrıca yediklerini de söylemiştir. Evliya Çelebi Kırım’daki köyleri gezerken Elmalı köyünün havası ve suyunun hoş olduğunu bağlı ve bahçeli olduğunu söylemiştir. Kaçi Köyünden bahsederken nehrin yanında kurulduğunu söylemiş her evin bağlı bahçeli olduğunu dile getirmiştir. Kabarta Nehrine doğru giderken ve Kabarta Nehri civarında yüzlerce bağlı bahçeli yerler gördüğünü ifade etmiştir. Kabarta Nehrinde yer alan Balbek bölgesini ise bolca överek buralarda kölelerin çalıştığını eserinde yer vermiştir.221 Baron De Tott’da gezdiği kırım bölgesinde yukarıda yer verdiğimiz birçok meyve ve sebzenin yetiştiğini ifade etmiştir. Baron de tott ayrıca bölgedeki toprakları dünyadaki en verimli topraklardan görmekte ve bölgenin havasını da beğenmektedir. Bölgede yer alan vadileri ve bağları bolluğundan bahsetmektedir. Fakat bölgedeki halkın bilgisizliğinden de ayrıca dert yanmaktadır.222 Bu bilgiler ışığında 17 numaralı Kırım kadı sicili defterinde yukarıda ifade edilen verimli bölgelerden bağ, bahçe, çayır ve darı gibi satışları gözükmektedir. Nehr-i Balbek, Nehr-i Kaçi ve Nehr-i Kabartay gibi bölgeler tarım alanı satışları diğer bölgelere göre daha avantajlı konumdadır. Aşağıdaki tabloda verimli arazilerin yerlerine ve fiyatlarına dair bilgiler açıklanmıştır. Ayrıca yine başka bölgelerden yapılan satışlar da eklenmiştir.

Tablo 14: 17 Numaralı Kırım Kadı Defterinde Yer Alan Bağ, Bahçe, Tarla Alanları Vadi Balbek’te Temakçı kurbunda bağ

kuruş: 200

Balbek’te Dünya adlı mevziide bağ hasene: 20

220 KKD, 17/61a-1.

221 Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi 7.Kitap-2.Cilt, Yapı Kredi

Yayınları, Haz: Seyit Ali Kahraman, İstanbul, 2011, s.485-486.

222 Baron De Tott, Türkler ve Tatarlara Dair Hatıralar, Tercüman 1001 Temel Eser Yayınları, İstanbul,

77

Taş ağzında çayır hasene: 4 Çerkes köyünde Kirman’da tarla hasene: 15

Nehr-i Kaçi’de Aktaci köyünde bağ kuruş: 155

Nehr-i Kaçi’de Mehmed Şah Ağa bağ kuruş: 80

Vadi Balbek’te El-hac Kadir Ağa kurbunda bağ hasene: 10

Nehr-i Balbek’te Beşyol Ağzında bağ ve iki cüz dergâh altın: 50

Balbek’te Kamışlı Ağzında bir kıt’a bağ altın: 13

İkiz Oba’da çayır muamele-i kuruş: 200

Biga Sala’da bir kıt’a çayır muamele-i kuruş: 6,5

Vadi Balbek’te Kadir Beğ kurbunda arazi hasene: 10

Nehr-i Alma kurbunda Bağ, bahçe, çayır, ev ve mera muamele-i kuruş: 760

Nehr-i Balbek’te Taş köyünde bağ kuruş: 8

Nehr-i Kaçı’da Bek Mirza Ağa köyü bir kıt’a bağçe hasene: 20

Salacak’ta bahçe ve bir çatma hane altın: 9

Kal’a da vaki sekiz kulaç on iki kulaç olup yarısı kuruş: 30

Bıçkı köyünde darı altın: 25 belirli miktar akçe

Ulaklı köyünde çayır altın: 21 belirli miktar akçe

Cangir köyünde bir kıt’a bağ ve çayır muamele-i kuruş: 73

Dar Ağaç kurbunda bahçe muamele-i kuruş: 72,5

Balbek’te Kamışlı Ağzında bir kıt’a bağ ve hanesiyle ve iki çit aranla muamele-i altın: 100

Balbek’te Temağı yerde bir kıt’a bağ muamele-i altın: 45

Kuba Cami mahallesinden darı ve bir bab hane altın: 35

Aktacı köyünde vaki bağ muamele-i kuruş: 170

Şuli köyünde bir kıt’a tarla muamele-i kuruş: 3

Kaynak: Yukarıdaki tablo 17 numaralı Kırım kadı defterinden elde edilmiştir.