• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2.4. BİR KURUM OLARAK ASKERLİK

2.4.5. Türk Toplumunda Askerlik

Dünyada ilk teşkilatlı ordu Hun Türkleri tarafından kurulmuştur. Onbaşı, Yüzbaşı, Binbaşı, Tümenbeyi gibi rütbelere ayrılmıştır. Onbaşı 10 kişiye, Yüzbaşı 100 kişiye, Binbaşı 1000 kişiye, Tümenbeyi 10 bin kişiye kumanda ediyordu. Tümen beyleri ekseriya hanedana mensup prenslere Tarhanlara veriliyor, diğer rütbeler başarıyla kazanılabiliyordu. Türkler asker milletti. Eli kılıç tutan her Türk erkeği orduda görev alırdı. Komşuları Çinlilere nispetle nüfus bakımından mukayese edilemeyecek kadar az insan gücüne sahip olmalarına rağmen Asya’nın en güçlü ordusuna sahiptiler.“Her Türk, doğuştan asker” kabul edilirdi. Diğer mesleklerde işler kötü gittiği zaman askerliği benimser, ortaya (isterse bir ayaklanma hadisesi olsun) dövüşmek için bir mesele çıktığı zaman, metin ve cesaretli Türk köylüsü uyanır ve şayanı hayret bir teşkilatçılık kabiliyeti ve kudretini gösterir, birçok çareler bulurdu. 80

Türkleri daima insanlık tarihinin merkezine yakın tutan, Türk orduları olmuştur. “Türk Silahlı Kuvvetlerinin, özellikle onun temelini teşkil eden Türk Kara kuvvetlerinin tarihi, şüphesiz ki Türk milletinin dünya tarihinde sahneye çıkmasıyla başlamıştır.” Dünya tarihinin sayfaları, Türk ordularının şanlı ve büyük seferleri ve fetihleriyle doludur; nitekim Türkler, at ve silah sevgisinin çok geliştiği asker bir millettir. İmparatorluk ordusundan milli orduya kesin bir geçiş olmasına rağmen Türkler, atalarından miras kalan askeri gelenekleri çok iyi muhafaza etmesini ve bu gelenekleri nesilden nesile aktarmayı başarmışlardır. Türklerdeki savaşçılık ruhu

79 Silahlı Kuvvetler Dergisi, No: 358, Genel Kurmay Basımevi, Ankara, Ekim 1998, s. 39.

80 Halil Şimşek, Türk Kültürü, Harp Akademileri Komutanlığı Basımevi, İstanbul, 2000, s. 128 - 148.

Orta Asya’dan gelir. Yeni askeri görüşün sembollerinden birisi Türkleri

“Mehmetçik” diye isimlendiren kavramdır. Büyük askeri yeteneklere sahip olan Mehmetçik; atalarından, ondan önce yaptıkları fedakarlık, kahramanlık ve cesaret örneklerini göstermeye muktedirdir. Tarihte Türk askerinin cesaretini sergileyen pek çok örnekler vardır. 81

81 George Cawrych, Türk Silahlı Kuvvetleri Askeri Kültürü, Harp Akademileri Komutanlığı Basımevi, İstanbul, 2002, s. 17.

103 III. BÖLÜM

ASKERLİĞİN YETİŞKİN SOSYALLEŞMESİNDEKİ ROLÜ Askerlik yapma, içinde yaşadığımız toplumda bireyin topluma kabulünde önemli bir hizmet olarak görülmektedir. Birey topluma kabulü için askerlik görevinin tamamlanması temel koşul olarak algılamakta, bununla beraber bireyin yetişkin kategorisine dahil edilerek sorumluluk sahibi olabilmesi bu sürecin ürünü olarak görülmektedir. Bunun yanı süre askerlik süresi politik sosyalizasyon sürecinde önemli bir fonksiyonu yerine getirmektedir. Belirli bir yaş grubundaki bireylerin zorunlu olarak belirli dönemleri kapsayacak şekilde bir araya getirmeleri politik sistemi, değerlerine ulaştırmak istediği sosyal kategoriye bu değerlerin arttırılmasını kolaylaştırmaktadır.

Sosyalizasyon sürecinin bir görünümü olan politik sosyalizasyon ise, bireylerin politik sistemin bir unsuru olmalarını ifade etmektedir. Bireylerin politik kimliklerini nasıl kazandıkları ile ilgili olarak bir çok yaklaşım geliştirilmiş ve bu yaklaşımların bir kısmı kazanım sürecini incelerken bir kısmı ise bireye odaklanmıştır. Burada belirttiğimiz yaklaşımları nesnel ve öznel olarak ayırmamız mümkündür. Nesnel yaklaşım sosyalizasyon sürecinde sosyal unsurlara ağırlık verip bireye etki eden sosyalizasyon faktörleri ve süreci üzerine yoğunlaşmıştır.

Politik sosyalizasyon çalışmaları ile ilgili erken çalışmalar Platon’a kadar götürülebilir. Platon’un “Devlet“ adlı eserinde sitelerin varlıklarını devam ettirmek için eğitim verilmesinin gerekli görüldüğü anlaşılmaktadır. Ancak politik sosyalizasyon kavramlaştırılması ilk olarak 1950 Hyman tarafından ortaya konulan

“Political Socialization“ isimli çalışmada görülmektedir. 1950’lerde Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde politik sosyalizasyon çalışmalarının etkisi oldukça artmıştır. Bu çalışmalar bireylerin içinde yaşadıkları sisteme uyumları ve sistemlerin devamlılığının sağlaması için görülmüştür. Çalışmalar II. Dünya Savaşı’ndan sonra ise gençler için demokrasi eğitimi sağlanması amacıyla kullanılmıştır.1

1 Hayati Beşirli, Sosyoloji Konferansları, “Politik Sosyalizasyon Araştırmaları ve Politik

Sosyalizasyon Sürecinin Bir unsuru Olarak Kışla”, İ.Ü. Yayınları, No: 4600, İstanbul, 2005, s. 252.

104

Politik Sosyalizasyon çalışmaları tarihsel süreçte eğitim politikalarını etkilemiş bu eğitim politikası A.B.D’de politik sistemin herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadan, devamlılığını sağlaması temellinde şekillenmiştir. Amerikan okul sistemi önceden var olan politik sistemi yeniden üretir ve meşrulaştırır. Siyasal eğitim dersini (Yurttaşlık Bilgisi, Tarih, Politika, vb.) sağlanan doğrudan siyasal toplumsallaşmaya gelince eğitim verme yetkisini elinde tutan eyaletlerin çoğu öğrenciler için özel yurttaşlık bilgisi derslerini zorunlu tutmaktadır.2

Şüphesiz ki insan içinde yaşadığı ve ait olduğu toplumda varlığını sürdürebilmesi için sosyal davranış kurallarını bilmeli, bu kurallar çerçevesinde hareket etmelidir. Sosyal hayatta ve hukukta yazılı veya yazılı olmayan ahlaki ve kültürel değerler olarak karşımıza çıkan kurallara uygun hareket edildiğinde toplumla uyumlu, anlamlı ve mutlu bir yaşam gerçekleştirmiş olacaktır.

Gelişmiş toplumlar kendisine, ailesine, çevre ve toplumuna katkıda bulunan, hak ve sorumluluklarının bilincinde bilgi ve beceri ile donatılmış bireylerden oluşmaktadır. Ülkemizin her ferdinin öncelikle yurt sevgisi ve yurttaşlık bilinci ile yetiştirilmesi, gelişmiş toplumlar seviyesine ulaşılması bakımından büyük önem taşımaktadır.

Politik sosyalizasyon sürecinde verilen eğitim temek olarak Atatürkçülük eğitimi şeklinde biçimlenmektedir. Bu eğitimle amaçlanan laik sosyal hukuk devletinin devamını sağlayacak bireyler yetiştirmektir. Kışlalarda çeşitli yerlerde asılı olarak bulundurulan ve her yerde göze çarpan afişlerde çağdaş devlet olmanın niteliklerine vurguda bulunan ifadeler yer almaktadır.