• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2.1. KURUMUN TANIMI

Kurum kavramının bir çok değişik tanımı olsa da sosyolojik açıdan kurum, ne bir kişi, ne de bir gruptur. Kültürün bir kısmıdır, insanların yaşam tarzlarının örüntüleşmiş bir parçasıdır. Sosyal ilişki ve roller, kurumun temel öğeleridir. Kurum, çoğunluğun paylaştığı ve bazı temel grup gereksinimlerin karşılanması amacına yönelik olarak oluşturulmuş davranış örüntüleri bileşimidir.1

Kurumlar, bir toplumun temel faaliyetlerini ve ihtiyaçlarını (inanç, üreme, yetiştirme, paylaşma, düzen ve eğlenme gibi) karşılayan tüm yapısal bileşenleri içinde barındıran geniş bir kavramdır. Kurum; bir toplumda bir takım temel işlevleri karşılayan, süreklilik kazanmış ve toplumun çoğunluğu tarafından kabul görmüş ve onaylanmış ilişki sistemleri ve davranış kalıpları olarak görülebilir. Kurumlar, toplumun belirli bir fonksiyonu çerçevesinde örgütlenmiş, birbiri ile ilişkili norm ve kurallardan meydana gelmiş bir sistemdir. Bu bağlamda kurum kavramı ilk bakışta toplumun yerleşik görünümlerini yansıtır. Unutmamak gerekir ki kurumsal sistemi oluşturan ilişkiler ağı, durağan gibi görünse de realitede dinamik bir özellik gösterir.

Bu ilişkiler ağının dinamik özelliği sayesindedir ki kurumlar insanların hayatına bir anlam ve düzen katar.2

Kurumun daha iyi anlaşılabilmesi için kavramsal olarak da incelemeye gerek vardır. Kurumu kavramsal olarak incelediğimizde kültürel bir kurum şu temel öğeleri kapsamalıdır:3

1 Fichter, a.g.e., s. 139.

2 Mimar Türkkahraman, Toplum ve Temel Toplumsal Kurumlar, Kurumlar Sosyolojisine Giriş, Alp Yayınevi, Ankara, 2006, s. 9.

3 Fichter, a.g.e., s. 139.

a) Sosyal davranışlar sosyal süreçlerin aracılığı ile kurum haline gelirler. Bu nedenle sosyal davranışlar sosyal süreçler tarafından belirlenirler.

b) Kurumlar belli ihtiyaçları karşılamak üzere kurulurlar. Bu nedenle belli kuruluş, hedef ve amaçları vardır. Bir sosyal grup oluşturan kişiler, kurumlar yoluyla birtakım işler gerçekleştirirler. Böylece kurumlar belli amaçları gerçekleştirmek üzere bir sosyal grubun belli hedeflere yönelik ortak davranış usullerinden oluşur.

c) Kurumlar oldukça sürekli bir içeriğe sahiptir. Bir kültürde kişilerin gerçekleştirdiği örüntüler, roller ve ilişkiler bir süre sonra gelenekselleşir.

Gelenekselleşen bu yapılar zaman ve mekan boyutlarında değişmeye uğrarlar.

Ancak kurumlar kültürün değer ve norm kısmıyla ilgili oldukları için değişmeleri oldukça yavaştır.

d) Kurumları oluşturan parçalar birbirleri ile etkileşim ve iletişim halinde kurumların yapısal ve fonksiyonel bütünlüğünü meydana getirerek birbirleri üzerinde baskıda bulunurlar. Bu durum sosyal rol ve ilişkileri, davranış örüntülerinin yapılanmış bileşimi olması gerçeğinden kaynaklanır.

e) Bir kurum her ne kadar diğer kurumlara bağımlı olsa da, bir birim olarak işlemesinden dolayı yine de biricik bir yapıdır. Bir kültürdeki hiçbir kurum diğerlerinden tümüyle ayrı olamaz. Yani her kurum tanınabilen bir davranış görüntüsü olarak görevde bulunur.

f) Kurumlar zorunlu olarak değer yüklüdürler. Çünkü kurum tek biçimli davranışların tekrarı ile davranışın normatif kodları haline gelmiştir. Bu kodların bazıları resmi kurallar (hukuk kuralları, kanun, tüzük, yönetmelik ve yönergeler), çoğunluğu ise gayri resmi toplum kuralları (örf, adet, töre, gelenek ve görenekler, ahlak, din kuralları) şeklinde kişiler üzerinde şuur altından sosyal baskı yaparlar.4

Özetle sosyal kurumlar belli bir toplumun ve kültürün içinde vardırlar ve kültürel norm özelliği dolayısı ile değer yüklüdürler. Belli ihtiyaçları karşılamak için

4 A.g.e., s. 119 - 120.

doğmuşlardır.Ve bu ihtiyaç kurumların amacını da belirler. Sürekli bir muhtevaları ve belli bir yapıları olduğundan yekpare bir bütünlük gösterirler.

Yukarıdaki özelliklere dayanarak kurumu yeniden şöyle tanımlayabiliriz. Bir

“kurum bir sosyal grubun (makro seviyede toplumun) üyelerinin temel sosyal ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sosyal grup üyeleri tarafından ortaklaşa kabul edilmiş ve onaylanmış, oldukça sürekli sosyal örüntü, rol ve ilişki yapısıdır.”5

2.1.1 Sosyal Grup ve Sosyal Kurum

Sosyal grupla sosyal kurum ayrı ayrı şeylerdir.Sosyal grup, belirli bir ihtiyaç ve beklentiyi karşılamak için bir araya gelen, bir varlık ve birlik oluşturduklarının bilincinde olarak bazı sosyal kurallarla birbirine bağlı olan ve bir birleriyle yüz yüze yada uzaktan etkileşimde bulunan iki veya daha fazla insandan oluşmuş, görece süreklilik arz eden bir birlikteliktir.6

Kurumlar grubun üyeleri arasındaki davranış usulleri olması dolayısı ile davranışın olduğu yerde aranmalıdırlar. Buradaki nüansa dikkat etmek lazımdır.

Daha önce de ifade edildiği gibi, sosyal grubun teşekkülü için belli bir insan rezervine (nüfusa) ihtiyaç vardır. Bu nedenle sosyal grubu “karşılıklı ilişkide bulunan insanlar”7 olarak tanımlanır. Demek ki sosyal grubun oluşması için iki önemli şartın yerine gelmesi gerekir. Bunlar:

1. Belli bir nüfus.

2. Bu nüfus arasındaki ilişkiler sistemi.

İşte bu iki şartın birlikte bulunduğu varlığa sosyal grup, sosyal grubun ilişkiler sisteminin kurallaşmış şekline de kurum adı verilmektedir. Daha açık bir anlatımla kişi gruba üye olur ve ona grubun üyesi olması nedeni ile bir kimlik verilir.

Bundan sonra bu kişi üyesi olduğu sosyal grubun davranış kurallarını benimser ve onlara uygun davranışlarda bulunur. Demek ki sosyal gruba üye olunurken, sosyal

5 A.g.e., s. 119 - 120.

6 Türkkahraman, a.g.e., s. 18.

7 Fichter, a.g.e., s. 52.

kurum davranış olarak yerine getirilir. Mesela bir sendikaya üye olunur ve üyelerin menfaatlerini gerçekleştirmek için greve iştirak edilir. Aynı şekilde bir siyasi partiye üye olunur ve o siyasi partinin amaçları doğrultusunda siyasi davranışlarda bulunulur. Bir öğrenci fakülteye kaydolur, ona bir kimlik verilir ve eğitim kurumu çerçevesinde rolünü gerçekleştirerek o fakülteden mezun olur.8