• Sonuç bulunamadı

Türk Ticaret Kanunu Hükümlerine Göre Beyan Yükümlülüğü

3. AVUKATLARIN HUKUKÎ SORUMLULUKLARININ SĠGORTA YOLUYLA

3.2. AVUKATIN MESLEKÎ SORUMLULUK SĠGORTASINDA SĠGORTA

3.2.2. Beyan (Ġhbar) Yükümlülüğü

3.2.2.1. Türk Ticaret Kanunu Hükümlerine Göre Beyan Yükümlülüğü

Sigorta sözleĢmesi düzenlenirken avukatın, amaçladığı yararları elde edebilmesi için, bazı yükümlülükleri yerine getirmesi gerekir. Beyan yükümlülüğü, bunlardan birisi olup, Türk Ticaret Kanunu‟nun 1435 ila 1446 hükümleri arasında düzenlenmiĢtir. Sigorta ettirenin ihbar yükümlülüğünün teknik anlamda bir borç olmadığının kabul edilmesinin sonucu olarak, yerine getirilmemesi durumunda sigorta ettireni veya sigortalıyı, ne dâva yoluyla ne de cebri icra vasıtasıyla buna zorlamaya imkân bulunmaktadır235

. Bu yükümlüğün yerine getirilmemesinin yaptırımı sigorta ettirenin bazı haklarını kaybetmesi236

olduğundan sigorta ettirenin yükümlülüğü olarak nitelendirilmekte ve bu yükümlülüğün hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi ayrıca bir tazminat talep hakkı vermemektedir.

Türk Ticaret Kanunu düzenlemesine göre, sigorta ettirenin beyan yükümlülüğü dört aĢamada söz konusu olmaktadır. Bunlar; sözleĢmenin yapılması esnasında beyan yükümlülüğü, teklifin yapılması ile kabulü arasındaki değiĢiklikleri beyan yükümlülüğü, sözleĢme süresi içinde beyan yükümlülüğü ve riziko gerçekleĢtiğinde beyan yükümlülüğüdür.

3.2.2.1.1. SözleĢmenin Yapılması Esnasında Beyan Yükümlülüğü Türk Ticaret Kanunu‟nun 1435. maddesine göre, sözleĢmenin yapılmamasını veya değiĢik Ģartlarda yapılmasını gerektirecek nitelikte olan bilgilerle, sigortacının yazılı veya sözlü olarak sorduğu hususlar önemli kabul edilmiĢtir.

Rizikonun gerçek durumunu tespit hususunda sigortacının sahip olduğu imkânlar sınırlı olduğundan, sözleĢme yapılırken, çoğunlukla sigorta ettirenin yapacağı beyanlarla yetinir. Sigortacı, sigorta ettirenin beyanının tam ve gerçeğe uygun olduğuna güvenerek sözleĢme yapma iradesini açıklamakta ve buna bağlı olarak prim miktarını, sağlanacak korumanın kapsam ve koĢullarını belirlemektedir.

235 ÖZTAN, Fırat. Sigorta Akdinin Ġnikadında Ġhbar Mükellefiyeti, Ankara, Banka ve Ticaret Hukuku AraĢtırma Enstitüsü Yayınları, Ayyıldız Matbaası, 1966, s. 31; KENDER(Hususi

Sigorta), s. 234.

Bu nedenle, sigorta sözleĢmesinin kurulması sırasında237 sigorta ettirenin yapacağı beyanlar önemli olmaktadır238.

Sigortalanacak riziko hakkında tam bir bilgi sahibi olmayan sigortacı, sigorta sözleĢmesini yapıp yapmamak veya sözleĢmeyi hangi koĢullar altında yapması gerektiği hususlarında yeterli bilgiye sahip olmadığından239, sigorta ettirene, bildiği

ve bilmesi gereken tüm önemli hususları sigortacıya bildirmek zorunluluğu getirilmiĢtir (TTK m. 1435). Önemli hususlar, sigortacının sözleĢme yapılırken gerçek durumu bildiği takdirde sözleĢmeyi hiç yapmamasını veya daha ağır Ģartlarda yapmasını gerektirecek bütün konuları kapsar. SözleĢmenin daha ağır Ģartlarda yapılması durumu, sigortacının belirleyeceği prim miktarı240

ile ilgilidir. Sigortacı, rizikonun gerçekleĢme ihtimaline ve doğması muhtemel zararın büyüklüğüne göre prim miktarını tespit edecektir241

. Örneğin, yılda yetmiĢ dâva aldığını beyan eden bir avukatın riziko ile karĢılaĢma ihtimali, yılda yirmi dâva aldığını beyan eden bir avukatınkinden daha fazladır. Bu farklılık, sözleĢmenin daha ağır Ģartlarda yapılmasına etki eden bir durumdur; dolayısıyla, sigorta ettiren, bu yükümlülüğü yerine getirirken iyi niyet kurallarına uygun hareket etmelidir242.

Sigorta ettiren tarafından, önemli konuların sözleĢme yapılmadan önce sigortacıdan gizlenmesi durumunda, Türk Ticaret Kanunu ile sigortacı lehine bazı hükümler getirilmiĢtir. Bunlardan birincisi, sözleĢmeden cayma, ikincisi ise, sözleĢmede öngörülen prime ek olarak prim farkı ödenmesidir (TTK m. 1439) .

237 SözleĢmenin kurulması sırasındaki ihbar mükellefiyeti(beyan yükümlülüğü), sözleĢme henüz kurulmadan önce yapılması gerektiğinden, burada sözleĢmeden doğan bir mükellefiyet(yükümlülük) değil, kanundan doğan bir mükellefiyet(yükümlülük) söz konusudur; ÖZTAN, s. 33; KABUKÇUOĞLU ÖZER, s.172.

238 BOZER, s.86;DOĞANAY, s.3305; KUBĠLAY(Özel Sigorta), s. 71; ÖZDAMAR, Mehmet. “Sigortacının Sorumluluğu Ġle Ġlgili GeliĢmeler (Sigortacının Aydınlatma Yükümlülüğünden Doğan Sorumluluğu)”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sorumluluk ve Tazminat Hukuku Sempozyumu Bildiriler Kitabı, Ankara 2009, s. [409-447], s.410 (Sorumluluk); KAYIHAN, s. 111.

239 ġENOCAK, s. 218

240 Prime Etki Eden Önemli Konular: (1)Sigortalının veya sigortalı Ģeyin önemli özellikleri, (2)Sigortalı Ģeyin kıymeti, (3)Sigortalı Ģeyin kullanılma yeri veya (4) Sigortalının mesleği ve riskin yeri; Ayrıntılı bilgi için Bknz; ÖZTAN, s. 41-56.

241 BOZER, s.88,89; KENDER(Hususi Sigorta), s. 260; AYLĠ, Ali. Zarar Sigortalarında Prim

Ödeme Borcu, Ġstanbul, Vedat Kitapçılık, 2003, s.20; KAYIHAN, s.. 112.

Türk Ticaret Kanunu‟nun 1436. maddesi ile sözleĢmenin yapılması sırasındaki beyan yükümlülüğü sadece sigorta ettiren için öngörülmüĢtür. Oysa bazı durumlarda, sigorta ettiren ile sigortalanan farklı kiĢiler olabilmektedir. Temsilen yapılan bu tür sigorta sözleĢmelerinde, temsilcinin, temsil ettiği kimsenin bildiği bütün durumları bildiğinin kabul edilmesi gerekir. Yoksa sigorta ettiren kiĢilerin sözleĢmeyi bir temsilci aracılığı ile yaparak bildiği önemli konuları sigortacıya beyan yükümlülüğünden kurtulması söz konusu olacaktır243

. Keza, temsilcinin kendi bilgilerini de bunlara eklemesi icap eder.

Sigortacı, bildirim yükümlülüğünün ihlâl edildiğini öğrendikten sonra on beĢ gün içinde sigorta ettirene, sigorta sözleĢmesinden caydığını bildirebilir (TTK m.1440). Sigorta ettirenin kastı varsa, cayma durumunda, sigortacı rizikoyu taĢıdığı süreye ait primlere hak kazanır (TTK m. 1441); ancak, cayma hakkının kullanılmasından açıkça veya zımnen vazgeçilmiĢse, caymaya yol açan ihlâle sigortacı sebebiyet vermiĢse veya sigortacı, sorularından bazıları cevapsız bırakıldığı hâlde sözleĢmeyi yapmıĢsa cayma hakkını kullanamaz (TTK m.1442).

3.2.2.1.2. Teklifin Yapılması Ġle Kabulü Arasındaki DeğiĢiklikleri Beyan Yükümlülüğü

SözleĢmenin kurulması sırasındaki beyan yükümlülüğü (ihbar mükellefiyeti), sözleĢme kurulurken yerine getirilecektir. Ancak, beyanın yapıldığı an ile sözleĢmenin kurulması ânı arasında, diğer bir ifade ile teklifin yapılması ile kabulü arasında ortaya çıkan veya varlığı öğrenilen durumların da sigortacıya beyan edilmesi gereklidir244.

Türk Ticaret Kanunu‟nun 1443. maddesi ile; teklifin yapılması ile kabulü arasında ortaya çıkan değiĢikliklerin bildirilmemesi durumunda, sözleĢmenin yapılmasında beyan yükümlülüğüne aykırı hareket edilmesine iliĢkin hükümlerin kıyasen uygulanacağı kabul edilmiĢtir.

243 ÖZTAN, s.83; ġENOCAK, s.221; DOĞANAY, s.3315-3316. 244 ÖZTAN, s.70; KENDER(Hususi Sigorta), s.261; KAYIHAN, s.73.

3.2.2.1.3. SözleĢme Süresi Ġçinde Beyan Yükümlülüğü

Türk Ticaret Kanunu‟nun 1444/1. maddesi, sigorta ettirenin, sözleĢmenin yapılmasından sonra, sigortacının izni olmadan rizikoyu veya mevcut durumu ağırlaĢtırarak tazminat tutarının artmasına yol açabilecek davranıĢ ve iĢlemlerde bulunamayacağını hüküm altına almıĢtır. Ayrıca, sigorta ettirenin veya onun izniyle baĢkasının, rizikonun gerçekleĢme ihtimalini artırıcı veya mevcut durumu ağırlaĢtırıcı iĢlemlerde bulunması, ya da sözleĢme yapılırken açıkça riziko ağırlaĢması olarak kabul edilmiĢ bulunan hususlardan birini gerçekleĢtirmesi durumlarında sigortacıya bildirim yapılmasını öngörmektedir(TTK m. 1444/2).

Türk Ticaret Kanunu‟nun 1445. maddesine göre, sigortacı, sözleĢme süresi içinde beyan yükümlülüğüne aykırı hareket edildiğini öğrenmesi durumunda, sözleĢmeyi feshedebileceği gibi, bunun yanında, ek sigorta primi ödenmesini de talep edebilir. Sigortacı, sözleĢme süresi içinde beyan yükümlülüğüne aykırı hareket edildiğini, riziko gerçekleĢtikten sonra öğrenmiĢse ve rizikonun gerçekleĢmesi ile beyan yükümlülüğüne aykırı hareket edilmesi arasında illiyet bağı bulunuyorsa, tazminat miktarından indirim yapılmasını talep edebileceği gibi, sözleĢmenin feshedildiği bildirilerek, tazminat ödemeyi ret hakkına sahiptir.

3.2.2.1.4. Riziko GerçekleĢtiğinde Beyan Yükümlülüğü

Türk Ticaret Kanunu‟nun 1446. madde hükümleri ise, ödenecek tazminat veya bedelin, bildirim yapılmaması veya geç bildirim yapılması nedeniyle artmasını önlemeyi amaçlamaktadır. Buna göre, sigorta ettirenin, rizikonun gerçekleĢtiğini geciktirmeden bildirmesi öngörülmüĢ; bildirim yapılmaması veya geç bildirim yapması nedeniyle ödenecek tazminatta veya bedelde artıĢ meydana gelmiĢse sigortacıya, ödeyeceği tazminat ve bedelden indirim yapma hakkı tanınmıĢtır.

Rizikonun gerçekleĢmesinden sonraki bir tarihte, avukatın ihmâli ile beyan yükümlülüğünün yerine getirilmediği durumda, bunun sonucu tazminatın veya bedelin miktarına etki edebilecek nitelikte ise, ihmâlin büyüklüğüne göre tazminattan indirim yapılır. Sigorta ettirenin kusuru kast derecesinde ise ve beyan yükümlülüğünün ihlâli ile gerçekleĢen riziko arasında illiyet bağı varsa, sigortacının

tazminat veya bedel ödeme borcu ortadan kalkacak; herhangi bir bağlantı yoksa, sigortacı ödenen primle ödenmesi gereken prim arasındaki oranı dikkate alarak sigorta tazminatını veya bedelini ödeyecektir (TTK m.1439).

3.2.2.2. Meslekî Sorumluluk Sigortası Genel ġartlarına Göre Beyan