• Sonuç bulunamadı

2.2. ÖRGÜTLENME, SENDİKA VE TOPLU PAZARLIK HAKKI

2.2.2. ILO Standartlarına Göre Sendikal Haklar

Sendika özgürlüğü sosyal adalete ulaşmanın ön koşuludur. Çalışanların ulusal olduğu kadar, uluslararası ekonomik ve sosyal politikaların hazırlanmasına ve uygulamaya konulmasına katılmalarını sağlayarak, devletin gücü karşısında yararlı bir denge aracıdır 61.

Sendika özgürlüğü içinde birçok unsuru barındırmaktadır. Sendikanın idarenin müdahalesi dışında kurulması, tüm çalışanların özgür iradeleri ile bu örgütlere üye olması, olmaması ve çekilme hakkına sahip olmaları; sendikaların ulusal ve uluslararası düzeyde üst örgütleri serbestçe oluşturabilmeleri ve bunlara üye olabilmeleri, her düzeyde sendikaların iç işlerini ve faaliyet programlarını serbestçe düzenleyebilmeleri sendika özgürlüğünü oluşturan temel unsurlardır62. Sendikal özgürlükler açısından bakıldığında, Türk İş Hukuku ‘un en önemli kaynakları arasında en önemli yere sahip olan ILO sözleşmeleridir. ILO Sendika Özgürlüğü Komitesi, 2882 sayılı Kanunu ILO standartları doğrultusunda, çeşitli açılardan eleştirmiştir. Bir sendikanın toplu iş sözleşmesinin tarafı olması için, toplu iş sözleşmesi kapsamına giren işyerinde, işletmede veya işyerlerinin her birinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının ve ayrıca kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az % 10’unu üye olarak kaydetmesi gerekliliği ( TİSGLK. m. 12) ILO tarafından kısıtlayıcı nitelikte görülmektedir ve bu konuda bir değişiklik yapılmasını önermektedirler. TİSGLK göre siyasi amaçlı grev, genel grev ve dayanışma grevi kanundışı grev olarak belirlenmiştir (m. 25). Ancak sendikaların tamamen siyasetin

60 Tunçomağ, Centel, ss. 493, 494. 61 Erdut, s. 59.

62 Metin Kutal,“ Uluslararası Çalışma Normları Karşısında 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu”, Sicil, Yıl:2, Sayı:7, Eylül, 2007, (4688 Sayılı), s. 62.

dışında kalmaları mümkün olamayacağına göre, ILO tarafından bu durumda kısıtlayıcı bir hüküm olarak görülmektedir. TİSGLK’nun, bir sendikanın toplu görüşme yetkisine sahip olabilmesi için toplu pazarlık sürecinden önce, yasanın aradığı çoğunluk koşuluna sahip olup olmadığının ÇSGB tarafından belirlenmesi ve Bakanlıktan yetki belgesi almaları da bir ön izin olarak görülmüş ve toplu sözleşme yapma özgürlüğüne aykırı olduğu belirtilmiştir. TİSGLK ’nun 31. maddesi uyarınca “geçici yasaklar” bölümünde “olağanüstü haller ile sıkıyönetim halinde uygulanacak hükümler saklıdır” ifadesi mevcuttur. ILO’nün uyarması ile 3451 sayılı Yasa ile bu hüküm kaldırıldı ancak uygulamada eksiklikler devam etmektedir. Çünkü olağanüstü hal ve sıkıyönetim ile ilgili yasaklarla ilgili hükümler yürürlükten kalkmamıştır. Bu durum hala bir kısıtlama olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer bir eleştiri konusu ise, Anayasa’nın 54. maddesinde hükme bağlanan, bir grevin ertelenmesi halinde, uyuşmazlığın çözümünü Yüksek Tahkim Kurulu’na bırakılmasıdır. ILO bu hükmün de özgür toplu pazarlık hakkı ile çatışmakta olduğunu belirtmektedir. Son olarak, grev cezaları da sendika özgürlüğü ile bağdaşmamaktadır. Çünkü kanundışı grev durumunda 18 aya varan cezalar verilebilmektedir (TİSGLK. m. 81)

ILO Uzmanlar Komitesi tarafından eleştirilen bazı hususlar da mevcuttur. Sendikaların siyasi faaliyetleri Anayasa ile ve TİSGLK ile yasaklanmıştı.1995 yılında yapılan değişiklik ile bu yasak Anayasa’dan çıkarıldı. Bu değişiklik ile birlikte TİSGLK ‘un siyaset yasağına ilişkin hükmü 4277 sayılı Kanun ile önemli ölçüde hafifletilmiştir 63. Diğer önemli bir husus ise; Anayasanın 54. maddesi ve TİSGLK ‘un 52. maddesinin grev hakkının kullanımını toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında doğacak uyuşmazlıklarla sınırlandırmasıdır. Hak uyuşmazlığı durumunda grev yapılması Anayasa tarafından güvence altına alınmamıştır; TİSGLK ile ise yasa dışı sayılmıştır.

Türkiye, Uluslararası Çalışma Örgütü’ne 1932 yılında katılmıştır. Ancak, başlangıçta işçi temsilcilerini belirleyecek sendikal örgütlenmenin kurulması yasak olduğundan, Türkiye’nin üyeliği eksik kalmıştır. 1946’da işçi sendikalarının kurulması mümkün olduktan sonra, Türkiye’nin üyeliği tam üyelik konumuna

ulaşabilmiştir 64. ILO hükümet, işçi ve işveren temsilcilerinden oluşan bir yapıya sahiptir. ILO’ nün en önemli özelliği genel kurul tarafından kabul edilen sözleşme ve tavsiye metinleridir. Uluslararası Çalışma Örgütü, işçilerin kendilerini temsil edebildikleri çok önemli bir örgüttür. Bu nedenle çalışma hayatında da ILO Sözleşmeleri çok önemli bir konumdadır. Sendika özgürlüğünü koruyan, sadece ulusal yasalar değildir. Uluslararası metinlerde de, sendika hakkını koruyan hükümler mevcuttur 65.

Türkiye, ILO’nün belirli standartlarının gerisinde görülmektedir. Ancak, Türk İş Hukuku, işçilerin sendika hakları bağlamında ILO standartlarındadır. Türkiye, ILO ’nün 87 sayılı Sendika Özgürlüğüne ve Örgütlenme Hakkının Korunmasına İlişkin Sözleşmesi ve 98 sayılı Teşkilatlanma ve Kolektif Müzakere Hakkı Prensiplerinin Uygulanmasına İlişkin Sözleşme’sinin tarafıdır. İlgili ILO sözleşmeleri imzalanmış ve onaylanmış olmasına rağmen, iç hukukta gerekli uyarlamalar yapılmaya devam etmektedir. Ancak, Avrupa Sosyal Şartı’nın 5. (örgütlenme hakkı) ve 6. (grev hakkı da dahil olmak üzere toplu pazarlık hakkı) maddelerini kabul etmemiştir. Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nı Ekim 2004’de imzalamış; ancak bazı maddeler üzerindeki çekinceleri devam etmektedir. Avrupa Sosyal Şartı’nın 5. maddesine göre “sözleşmeci taraflar, çalışanların ve çalıştıranların ekonomik ve sosyal çıkarlarını korumak için yerel, ulusal ve uluslararası örgütler kurma veya bu örgütlere üye olma özgürlüğünü sağlamak veya geliştirmek amacıyla ulusal mevzuatın bu özgürlüğü zedelemesini veya zedeleyici biçimde uygulanmasını önlemeyi yükümlenirler. Bu maddede öngörülen güvencelerin, güvenlik güçleri için hangi ölçüde uygulanacağı ulusal yasalarla veya düzenlemelerle belirlenir. Bu güvencelerin silahlı kuvvetler mensuplarına uygulanmasına ilişkin ilke ile bu kesime hangi düzeyde uygulanacağı, yine ulusal yasalar ve düzenlemelerle saptanır”. Grevli toplu pazarlık hakkını düzenleyen 6. maddeye göre ise “sözleşmeci taraflar, toplu pazarlık hakkının etkin biçimde kullanılmasını sağlamak üzere; çalışanlar ve çalıştıranlar arasında ortak görüşmeleri geliştirmeyi; gerekli ve uygun olduğu durumlarda, toplu sözleşme yoluyla iş

64 Işıklı, s.150.

koşullarının düzenlenmesi amacıyla çalıştıranların veya çalıştıran örgütlerin çalışanların örgütleriyle özgürce görüşmeleri yöntemini geliştirmeyi; iş uyuşmazlıklarının çözümü için uygun uzlaştırma ve isteğe bağlı hakem sisteminin kurulmasını ve işletilmesini geliştirmeyi; çıkar uyuşmazlığı durumunda çalışanların ve çalıştıranların, bir önceki toplu sözleşmelerden doğabilecek yükümlülükler saklı kalmak üzere grev hakkı dahil, ortak hareket hakkını tanır”.

87 Sayılı Sözleşme gereği , “çalışanlar ve işverenler herhangi bir ayırım yapılmaksızın önceden izin almadan istedikleri kuruluşları kurmak ve yalnız bu kuruluşların tüzüklerine uymak koşulu ile bunlara üye olmak hakkına sahiptirler” (m. 2). Sendika kurmada ve üye olmada serbestlik ilkesini esas alan Sözleşme sendikaların idari yoldan feshedilmesini veya faaliyetten men edilmesini de yasaklamıştır. Sözleşme uyarınca çalışan ve işveren sendikaları federasyon veya konfederasyon kurma veya bunlara üye olma hakkına da sahip oldukları gibi; sendikalar, federasyonlar ve konfederasyonlar uluslar arası işçi veya işveren örgütlerine katılma haklarına da sahiptirler. Sözleşme uygulama alanı açısından silahlı kuvvetler mensupları ile polis mensuplarını 9. maddesi ile ayrık tutmuş; Sözleşmede öngörülen güvencelerin bu şahıs gruplarına ne ölçüde uygulanacağının taraf devletlerce ve milli mevzuatlar yolu ile belirleneceğini hükme bağlamıştır 66.

98 Sayılı ILO Sözleşmesi işçilerin sendika özgürlüklerini olumsuz bir biçimde etkileyecek her türlü ayrımcı harekete karşı korunmalarını ilke edinmiştir (m.1). Bu koruma, bir işçinin çalıştırılmasını, bir sendikaya girmemesi veya bir sendikadan çıkması şartına bağlamak; bir sendikaya üye olması yahut çalışma saatleri dışında veya işverenin izni ile çalışma saatlerinde sendika faaliyetlerine katılmasından dolayı bir işçiyi işinden çıkarmalarını engellemeyi, kapsamaktadır (m. 2). Çalışma şartlarını toplu iş sözleşmesi düzenlemek üzere işverenler veya işveren kuruluşları ile işçi kuruluşları arasında serbest pazarlık yönteminden faydalanılmasını ve bu yöntemin geliştirilmesini teşvik etmek ve gerçekleştirmek

66 Fuat Bayram, ”Avrupa Birliği 2004 Yılı Türkiye İlerleme Raporunda Türk İş Hukukuna İlişkin Tespit ve Eleştiriler”, Legal İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Dergisi, Sayı:8, Ekim-Kasım- Aralık, 2005, (2004 Yılı), s. 1514.

için gerektiği halde milli şartlara uygun tedbirler almayı, taraf devletlere sorumluluk olarak vermiştir (m. 4).

İşkolu sendikası ve konfederasyonlar dışında her tür örgütlenme yasaklanmıştır. Ayrıca federasyon türü örgütlenmenin yasaklanmasının iki önemli sakıncası vardır. İlki, sendikal örgütlenmenin zorlaştırılmış olmasıdır. Örgütlenmenin ilk zamanlarında en kolay adımlar önce işyeri ardından federasyon türü örgütlenme şeklinde olabilir. İkincisi ise, işyeri sendikacılığı, Sendikalar Kanununda açıkça yasaklanmıştır. Ancak bu düzenleme, ILO Sendika Özgürlüğü Komitesi tarafından 87 sayılı Sözleşmenin 2. maddesine aykırı bulunmuştur.