• Sonuç bulunamadı

Tarih, bireyin vatandaşlık eğitiminde yararlanılan bir araç olarak algılanmaktadır. Devletlerin ve toplumların vatandaşlığa yüklediği anlamlar, farklılıklar arz etmesine rağmen, tarihin vatandaşlık eğitimi kapsamında milli duyguların gelişmesine, insan hakları, demokrasi ve kültürel haklara saygı, kültürel kimliğin geliştirilmesi vb. gibi birçok öğeyi, seçilmiş olay ve olgularla beslediği düşünülmektedir (Dilek, 2007: 24).

Bireylerin ve toplumların şekillendirilmesinde önemli bir rol üstlenen tarih, özellikle farklı sosyal, etnik, kültürel, dinsel vb. özelliklere sahip toplumlar için tüm farklılıkların, aynı potada eritilerek tarihsel kimliğin (vatandaşlık) edinilmesinde birleştirici bir unsur olarak görülmektedir. Özellikle on dokuzuncu yüzyılda ulus devletlerin yükselmesiyle birlikte ABD ve Avrupa ülkelerinde okul programlarının standartlarının belirlenmesinde ve öğrencilerde vatandaşlık bilincinin oluşturulmasında tarih eğitimi önemli bir yer tutmaktadır (http://.mels.gouv.qc.ca/.../QEP_Histoire.pdf.) Günümüzde de tarih eğitimi, bu görevi yerine getiren bir sorumluluk üstlenmektedir. Diğer taraftan her toplumda benimsenen ve toplumun fertlerinde de bulunması arzu

edilen bir takım niteliklerin, eğitim kurumları aracılığıyla öğrencilere kazandırılması amaçlanır. İlk ve ortaokullarda sosyal bilgiler, liselerde ise çeşitli tarih dersleri aracılığıyla öğrencilere vatandaşlık bilincinin gerektirdiği bilgi, beceri ve değerler kazandırılmaya çalışılmaktadır. Bu anlamda öğrencilerde vatandaşlık bilincinin geliştirilmesi için sosyal bilgiler ve tarih öğretim programlarından beklenilen amaçlar şu şekilde ifade edilebilir: öğrencilerin tarihsel bakış açısıyla sosyal olguları incelemeleri, tarihsel metodu kullanarak sosyal olguları yorumlamaları, tarih çalışmalarının incelenmesi yoluyla vatandaşlık bilgilerini güçlendirmeleri (Barton ve Mccully, 2005).

Sosyal bilgiler, vatandaşlık ve tarih arasındaki ilişki düşünüldüğünde sosyal bilgiler öğretim programlarının, temelde vatandaşlık ve sosyal bilgiler alanlarına dayandığı görülmektedir. Sosyal bilgiler dersinin temel amacı olan toplumla entegre olmuş, toplumsal değerleri kabul etmiş, geçmişine saygı duyan ve sahip çıkan, kültürel mirası koruyan, etkin, üretken ve demokratik vatandaşlar yetiştirilmesinde tarih disiplinine kaçınılmaz şekilde ihtiyaç duyulmaktadır. Bu noktada Southgate’in (1997) tarih öğretiminin temel amacını “mevcut ideolojik yapıyı benimsetmek ve öğrencilerin kimlik gelişimini sağlamak” (akt. Demircioğlu, 2006) şeklinde açıklaması, bu ilişkinin daha açık şekilde görülmesini sağlamaktadır. Tarihsel olaylar, hadiseler ve şahsiyetler aracılığıyla, yetişen genç nesle kimlik kazandırmak mümkün olduğu gibi tarih dersleri aracılığıyla, mevcut siyasi ve ideolojik sistemin nasıl oluştuğu, geliştiği öğrencilere aktarılarak toplumsal yapıya uygun karakterlerde vatandaşlar da yetiştirilmektedir.

Yaşanılan yere ve çevreye karşı olan tarihsel bağlılık veya bağımlılık, insanın yaşadığı yere karşı geliştirdiği tutum ve sergilediği davranış, vatanseverlik duygusunu ortaya çıkarmaktadır. Bu duygunun paylaşımı, milliyetçilik ve bir kurum etrafında toplanma (devlet) gibi bir takım değerlerle yaşamayı da beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla, sosyal bilgiler eğitiminde mekân (ülke) boyutu sürece dahil edildiğinde geçmişte var olan kültür (ortak değerler) ve insan davranışlarında tarihsel olayların belirleyici olduğu ve bu belirleyicilerin vatandaşlık eğitimi ile olan ilişkileri keşfedilmiş olacaktır. Diğer taraftan sosyal bilgiler dersi kapsamında verilen tarih kazanımları, bir toplumun ihtiyacı olan ahlaki ve kültürel değerlerin kazanılması için de bir araçtır. Eğer öğrenciler, tarihçiler gibi çalışırlarsa tarih eğitiminin, öğrencilerin toplumda etkili vatandaşlar olmalarını sağlayacağı düşünülmektedir. (Dilek, 2007: 17-26).

Sosyal bilgiler öğretim yaklaşımlarından biri olan “vatandaşlık aktarımı olarak sosyal bilgiler”, bu dersin ortaya çıkış amacına doğrudan hizmet etmekte olan bir anlayışın yansımasıdır. Vatandaşlık bilgilerinin aktarılmasının amacı, toplumun birliği ve uyumu için gerekliliği tartışılamayan değer yargılarının öğrencilerce kabul görmesinin sağlanmasıdır (Barth ve Demirtaş, 1997). Tarih öğrenmek ise iyi bir vatandaş olmanın temel gereklerinden biri olarak görülmektedir. Çünkü öğrenciden; mensubu olduğu milletin, vatandaşı olduğu devletin, üzerinde yaşadığı toprağın (ülkenin) tarihiyle ilgili bilgi sahibi olması beklenilmektedir. Bu, tarihin okul programlarında yer almasının en yaygın gerekçesi olarak görülmektedir.

Sosyal bilgiler eğitimi programlarının tarih kısmı, öğrencileri kendi ulusal kimlik, kültürel miras ve Türk toplumunun değerlerinin farkına varmaları, açısından ulusal tarihin önemli olaylarını kapsamaktadır. Öğrencilerin ulaşacağı bu farkındalığın demokratik toplum içinde sosyal gelişimin sürekliliğine yardımcı olacağı düşünülmektedir. Bu bağlamda, ülkemizdeki eğitim kademelerinde tarih öğretimi, bir bakıma ahlak, hukuk ve vatandaşlık eğitimine hizmet etmektedir (Dilek, 2007: 33).

Ayrıca tarih, insanlara kimlik edinmede ve toplumun değerlerini sahiplenmede yardımcı olur ki aslında bu, çağdaş ulusların şu ya da bu şekilde, sorgulamaksızın tarih öğretimini teşvik etmelerinin nedenlerinden biridir (Stearns, 1998/2009: 122). Sosyal bilgiler dersinde de öğrencinin yaşadığı toplumla barışık, toplumda mutlu, huzurlu yaşayabilmesi, toplumun değer yargılarını öğrenip benimseyebilmesi ve kendini toplumun bir üyesi olarak görüp aidiyet duygusu kazanması açısından geçmişini öğrenmesi ön şart olarak kabul edilmektedir.

Yukarıda ifade edilenler dikkate alındığında sosyal bilgiler, tarih ve vatandaşlık arasında sağlam bir ilişkinin olduğu anlaşılmaktadır. Aslında bu ilişkinin temelleri ise gerek tarihin gerekse sosyal bilgilerin kültür aktarımı görevi görerek etkin vatandaşlar yetiştirme amaçlarının bulunmasıyla açıklanabilir. Yine sosyal bilgilerin tarih disiplinini kapsayıcı bir nitelik taşıması ve sosyal bilgiler öğretim programlarında diğer disiplinlere nispeten tarihe daha fazla yer veriliyor olması, tarih disiplinin sosyal bilgiler ile olan ilişkisini açıklamaktadır. Dolayısıyla sosyal bilgiler dersi kapsamında ele alınan tarih konularının sosyal bilgilerin etkili vatandaş yetiştirme amacının gerçekleşmesine, kültür aktarımının sağlanmasına ve öğrencilerde tarih bilinci oluşturulmasına hizmet ettiği

anlaşılmaktadır. Bu açıdan öğrencilerin tarihi doğru anlayıp doğru yorumlamaları önem arz etmektedir. Tarihe ilgi duymak, tarihi doğru anlamak, tarihsel araştırmalar yapmak, tarihi kaynakları okumak ise etkin bir tarih okuryazarı olmanın temel gerekleri arasında yer almaktadır.