• Sonuç bulunamadı

“Farklı sosyal bilim disiplinlerine ait verilerin bir ders içeriği haline getirilmesinden oluşan sosyal bilgiler öğretim programı, insanın sosyal ve fizikî çevresiyle etkileşiminin geçmiş, bugün ve gelecek bağlamında incelendiği; toplu öğretim anlayışından hareketle yapılandırılmış bir ilköğretim dersidir” (MEB, 2004: 2). Bir ünite tarih, bir ünite coğrafya konularının işlendiği tek disiplinli program deseninin izlerinin görüldüğü 1998 sosyal bilgiler programındaki üniteler, konu alanı yaklaşımına (the separate subject approach) göre tasarlanmıştı. Bu gelenek yerini 2005 yılında sosyal bilgiler ünitelerinin disiplinler arası yaklaşımla yapılandırıldığı program modeline bırakmıştır. Ancak bu disiplinler arasında kronolojik bir ardıllık gerektiren tarih konularının diğer disiplinlerle kaynaştırılması zor görülmektedir. Bu nedenle bazı eğitim bilimciler, tarihi, sosyal bilgiler programının bel kemiği olarak kabul edip, tarih üstüne diğer çekirdek disiplinleri ekledikleri tarih ağırlıklı sosyal bilgiler program tasarımları ortaya çıkarmışlardır (Ata, 2009: 24-30). Benzer bir düşüncenin ürünü olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde 1921 yılında kurulan National Council for the Social Studies (NCSS) tarafından sosyal bilgilerin çekirdeğinin tarih ve vatandaşlık eğitiminden meydana geldiği vurgulanmaktadır. Ancak 1960’ların sonunda başlayan yeni sosyal bilgiler akımıyla birlikte diğer sosyal bilim disiplinlerine ilişkin bulguların da programlara yansıtıldığı, bununla birlikte hala sosyal bilgiler içinde tarih disiplininin ayrı bir öneme sahip olduğu belirtilmektedir (Hertzberg, 1989: 91).

ABD’de sosyal bilgiler programını oluşturan disiplinlerden en önemlisi olan tarih, sosyal bilgiler programlarındaki en kapsamlı disiplin konumundadır. Daha demokratik bir toplumun oluşması için öğrencilere sosyal bilgiler dersinde tarihsel düşünme becerilerinin kazandırılması ön koşul durumundadır (Maxim, 2003). Bununla birlikte tarih olmadan toplum, kendisini millet yapan ortak sosyal-kültürel, etik değerlerin farkına varma ve bunların kendilerini bir arada tutan unsurlar olduğunu anlamakta zorluk yaşayabilir. Örneğin Anadolu’da geçmişten günümüze birçok medeniyetin hüküm sürdüğü ve bugün farklı etnik, kültürel, değerlere sahip insanların yaşadığı düşünüldüğünde bu unsurların gökkuşağının renkleri gibi bir araya gelerek muhteşem bir güzellik oluşturmasında sosyal bilgiler dersine ve bu dersin kapsamında ele alınan tarih disiplinine önemli sorumluluklar düşmektedir. Bu açıdan toplumsal barışın ve uzlaşının sağlanması, demokratik değerlerin yüceltilmesi için tarihten çıkarılan dersler, sosyal bilgiler öğretim programı için önemli veri kaynağı sunmaktadır.

Çapa’ya (2008: 137) göre insanlar sadece kendi tecrübelerinden değil kendilerinden öncekilerin tecrübelerinden de istifade ederler. Bu ise, onlardan kalan yazılı ve sözlü, somut ve soyut (değer) şeyler, yani tarihi kaynaklar sayesinde olur. Tarihi gelişmelerin bilinmesi, çağdaş değerlerin daha iyi takdir edilmesine ve toplumsal uyumun sağlanmasına imkân tanımaktadır. Bu anlamda öğrencinin yaşadığı toplumun kültürel öğelerini benimseyerek onun bir ferdi olma (aidiyet) duygusu kazanması önem arz etmektedir. Diğer taraftan sosyal bilimcilerin yaptığı araştırma sonuçlarından ulaşılan bulguların bir öğretim programı haline getirildiği sosyal bilgiler dersi içinde tarih, geçmişteki insan davranışlarını diğer sosyal bilimlerin araştırma sahası olan bütün etkenleri göz önünde tutarak incelemektedir. Başka bir anlatımla tarih, sosyal bilgileri oluşturan tüm sosyal bilim disiplinleriyle ilişkisi olan bir disiplin durumundadır. Vatandaşlık aktarımı olarak sosyal bilgiler öğretimi anlayışı çerçevesinde öğrencinin yaşadığı toplumun değer yargılarını benimseyerek sosyalleşmesi amaçlanmaktadır. Sosyal bilgileri oluşturan disiplinlerden “tarih”in amaçlarından biri ise çocuğu, içinde yaşadığı sosyal hayat hakkında aydınlatması, diğer bir deyişle o çocuğu sosyal ve ulusal hayata uyum sağlatmasının yanında çocuğa, sosyal hayatın ve sosyal dayanışmanın önemini göstermesidir. Ayrıca sosyal hayatın, bir toplumu ilerlemeye sevk etmiş olduğu da telkin edilir (Ata, 2002b).

Sosyal bilgilerin etkin, üretken eleştirel düşünebilen iyi vatandaşlar yetiştirme amacıyla ilgili olarak Dilek, (2007) vatandaşlık duygusu, moral ve kültürel değerleri aşılamak ve Türk toplumunun ihtiyaçlarını karşılamak bakımından “tarih”in önemini dile getirmektedir. Bu anlamda sosyal bilgiler öğretim programlarındaki tarih konuları, öğrencileri kendi milli kimlik, kültürel miras ve Türk toplumunun değerlerinin farkına varmaları açısından milli tarihin önemli olaylarını kapsamaktadır. Öğrencilerin ulaşacağı bu farkındalık, demokratik toplum içinde sosyal gelişimin sürekliliğine yardımcı olmaktadır. Bu noktada tarih öğretiminin ahlâk, hukuk ve vatandaşlık eğitimine hizmet ettiği düşünülmektedir (Şıvgın, 2009: 46-47; Turan ve Ulusoy, 2011: 145).

Okullarda verilen tarih eğitimi, öğrencinin ilgi ve isteklerini karşılayabilmelidir ve tarihsel konular; sosyolojik, politik, ekonomik, kültürel boyutlarıyla birlikte ele alınarak değerlendirilirse öğrenci için daha yararlı olmaktadır. Diğer taraftan Amerikan Tarih Kurumu tarihsel konuların, diğer sosyal bilim disiplinleriyle disiplinler arası bir şekilde verilmesinin sosyal bilgilerin felsefi alt yapısını oluşturduğunu iddia etmektedir (Jackson ve Jackson, 1989: 6-8). İlerlemeci eğitim felsefesinin ve disiplinler arası yaklaşımın bir gereği olarak sosyal bilgiler dersinde ele alınan tarih konularının sosyoloji, ekonomi, coğrafya, antropoloji gibi sosyal bilim disiplinleriyle ilişkilendirilerek sunulması öğrencinin tarihsel olaya çoklu bakış açısını sağlamaktadır (Hertzberg, 1989: 71-73). Bu açıdan bakıldığında tarih, sosyal bilgileri oluşturan diğer disiplinlerle birlikte ele alındığında sosyal bilgilerin eğitimsel amaçlarına daha iyi hizmet edebilir.

Crabtree’ye göre (1989: 184) tarih, sosyal bilgileri birleştirici, bütünleştirici ve sentezleyici bir disiplindir. Örneğin coğrafya disipliniyle ilgili olarak bir bölgenin tarihsel süreçteki gelişimin incelenmesinde; sosyoloji disipliniyle ilgili olarak sosyolojik bir olaya neden olan etkenlerin tarihsel süreç içinde incelenmesinde, sorgulanmasında, tarihsel süreçte meydana gelen değişimlerin analiz edilmesinde; ekonomi disipliniyle ilgili olarak bir ekonomik krize neden olan faktörlerin belirlenmesinde ve tarihsel süreçte yapılan hangi yanlış adımların bu krizin yaşanmasına yol açtığının saptanmasında tarih disiplini önemli bir rol oynamaktadır.

Tarih, ayrı bir disiplin olarak kendi yöntemleri çerçevesinde yeni bilgi ve fikirler üretmekte ise de tarih öğretimi söz konusu olduğunda onun da amaçlarından biri sosyal bilgilerde olduğu gibi, iyi vatandaş yetiştirmektir. Devlet, vatandaşı ile olan münasebetlerinde kendisini meydana getirmiş olan ve aynı zamanda da temelini oluşturan değerlerin bilinmesine ve benimsenmesine önem verir. Bunun için de tarih öğretiminden faydalanır (Çapa, 2008: 158). Birçok ülkede olduğu gibi ABD’de de demokratik yaşam kurallarına uyan, eleştirel düşünebilen bireylerin yetişebilmesi ve ulusal kimlik bilincinin oluşturulmasında sosyal bilgiler öğretim programlarının merkezinde “tarih” disiplini yer almaktadır. ABD’de demokratik vatandaşlar yetiştirme amacıyla sosyal bilgiler programında önemli insanlar ve olaylar merkezinde tarih eğitimi verilmesine rağmen Kuzey İrlanda ve Finlandiya gibi ülkelerde (etkili vatandaşlar yetiştirmek için) sosyal bilgilerin ağırlık noktasını siyasi tarih yerine sosyal ve kültürel tarih konuları oluşturmaktadır. Bu açıdan tarih disiplinine sosyal bilgiler programlarında ayrı bir önem verilmiş olmasının nedeni hem tarihin, hem sosyal bilgilerin ortak amaçlarının vatandaşlık eğitimi olması ile açıklanabilir (Barton, 2005).