• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

5.1. Sonuçlar

Bu araştırma ile Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin ve öğretmen adaylarının ilköğretim Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programında yer alan öğrenme alanlarına ilişkin özyeterlik düzeylerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Bu doğrultuda ilgili literatür incelenmiş ve “Sosyal Bilgiler Öğrenme Alanlarına İlişkin Sosyal Bilgiler Öğretmen ve Öğretmen Adayı Özyeterlik Ölçeği” geliştilmiştir. Ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışması Ordu ve Giresun illeri ile Amasya Üniversitesi’nde yapılmıştır.

Araştırma evrenini 2009-2010 öğretim yılında Türkiye’de görev yapmakta olan Sosyal Bilgiler öğretmenleri ve Eğitim Fakültelerinin İlköğretim Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Anabilim Dalı son sınıflarında öğrenim gören öğretmen adayları oluşturmaktadır. Buna göre araştırma Türkiye’de NUTS I düzeyinde belirlenen İstanbul, Tekirdağ, Muğla, Bilecik, Ankara, Isparta, Niğde, Zonguldak, Artvin, Erzincan, Bingöl ve Şırnak ileri ile İlköğretim Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Anabilim Dalı son sınıf öğrencilerinin bulunduğu Gazi, 100.Yıl, Adıyaman, Dicle, Cumhuriyet, Gaziosmanpaşa, Ondokuz Mayıs, Muğla ve Balıkesir Üniversiteleri’nde gerçekleştirilmiştir. Ordu ve Giresun illeri ile Amasya Üniversitesi ölçek geliştirme sürecinde kullanıldığı için araştırma kapsamı dışında tutulmuştur. Örneklem sayısının öğretmenler için 3806, öğretmen adayları için 549 olarak belirlenen bu araştırmada gönderilen anketlerden geri dönen anket sayısı öğretmenler için 3623 ve öğretmen adayları için 497 olurken, geçerli olan anket sayısı öğretmenler için 3106 ve öğretmen adayları için 449 olmuştur. Geri dönüş oranı öğretmenlerde % 81.6 iken, öğretmen adaylarında %90.5 olmuştur.

Verilerin çözümlenmesi sürecinde betimsel ve kestirimsel istatistik süreçleri kullanılmıştır. Araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin ve öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına ilişkin özyeterliklerinin her bir öğrenme alanı ve sosyal bilim disiplinleri bazında tespiti belirlenen yeterlik skalasına göre değerlendirilmiştir. Ayrıca özyeterliklerin Sosyal Bilgiler öğretmenleri açısından cinsiyet, mezun olunan bölüm, mesleki kıdem ve öğrenim durumu bağımsız değişkenleri açısından; öğretmen adayları için ise cinsiyet, öğretim türü, üniversite ve akademik ortalama değişkenleri açısından farklılık gösterip göstermediğini belirlemek amacıyla tek yönlü varyans analizi ve bağımsız gruplar t testi kullanılmıştır. İki seçenekli olan değişkenler t testi ile analiz edilmiş, üç ve daha fazla seçenekten oluşan değişkenler için tek yönlü varyans analizi kullanılmıştır. Yapılan bütün analiz işlemlerinde anlamlılık değeri .05 alınmıştır.

Araştırma sürecinde, araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmen ve öğretmen adaylarının kendi görüşleri doğrultusunda öğrenme alanlarına ilişkin özyeterliklerini belirleme ölçeği geneli bu ölçeğin alt boyutları olarak kabul edilebilecek olan öğrenme alanlarındaki genel durumları ile bu durumların çeşitli bağımsız değişkenlere göre dağılımları analiz edilerek yorumlanmıştır.

Araştırma alt amaçları doğrultusunda araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanı özyeterlikleri ölçeği geneli ve her bir öğrenme alanı açısından genel durumları incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir:

• Sosyal Bilgiler öğretmenleri gerek özyeterlik ölçeği genelinden gerekse ölçek alt boyutları olarak gösterilebilen öğrenme alanları açısından genel olarak yüksek özyeterliğe sahiptir. Ayrıca cinsiyet, mesleki kıdem, mezun olunan branş ve öğrenim durumu gibi bağımsız değişkenlere göre elde edilen sonuçlar hem ölçek geneli hem de alt boyutları açısından öğretmenlerin sahip oldukları özyeterlik ortalama puanlarının birbirine çok yakın olduğunu göstermektedir. • Sosyal Bilgiler öğretmenlerine yönelik öğrenme alanlarına ilişkin özyeterlik

ölçeğinin geneli için araştırmaya katılan öğretmenlerden elde edilen cevapların %47.4’ünün “Çok yeterliyim” seçeneğinde yoğunlaşması sebebiyle, Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlikleri büyük ölçüde karşıladıkları söylenebilir.

Değer Yeterlikleri”nde en yeterli görmüşlerdir. Öğrenme alanları anlamında en çok yeterliden en aza doğru bir sıralama yapıldığında, “Zaman, Süreklilik ve Değişim”, “Güç, Yönetim, Toplum”, “Kültür ve Miras”, “Birey ve Toplum”, “İnsanlar, Yerler ve Çevreler”, “Küresel Bağlantılar”, “Üretim, Dağıtım ve Tüketim”, “Bilim, Teknoloji ve Toplum”, “Gruplar, Kurumlar ve Sosyal Örgütler” şeklinde bir sonuç ortaya çıkmıştır.

• Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin kendilerini en yeterli gördükleri temel disiplinden en az yeterli gördükleri temel disipline doğru bir sıralama yapıldığında “Tarih”, “Vatandaşlık Bilgisi”, “Coğrafya”, “Siyaset Bilimi”, “Antropoloji”, “Psikoloji”, “Disiplinlerarası”, “Ekonomi”, “Sosyoloji” şeklinde bir sonuç ortaya çıkmıştır. Bu durumda öğretmenlerin kendilerini en yeterli buldukları alanların Tarih, Vatandaşlık Bilgisi ve Coğrafya olduğu ve diğerlerine göre daha az yeterli buldukları alanın Sosyoloji olduğu görülmüştür. • Sosyal Bilgiler öğretmenleri, öğrenme alanlarına ilişkin beceri ve değerlerde

kendilerini diğer öğrenme alanlarına göre yüksek düzeyde yeterli görürken, bu alanın yeterlik maddeleri içerisinde en çok yeterli olduklarını belirttikleri ifade “Bağımsızlık ve özgürlük değerlerine sahip olma”, iken, en yetersiz olduklarını belirttikleri ifade “Bilgi teknolojilerini kullanma becerilerine sahip olma” olarak bulunmuştur. Genel olarak incelendiğinde öğretmenler değer içeren maddelerde, beceri içeren maddelere göre kendilerini daha fazla yeterli bulmuşlardır.

• Sosyal Bilgiler öğretmenleri, “Gruplar, Kurumlar ve Sosyal Örgütler” öğrenme alanında diğer öğrenme alanlarına göre kendilerini daha az yeterli görürken, bu alanın yeterlik maddeleri içerisinde en çok yeterli olduklarını belirttikleri ifade “Sivil toplum kuruluşlarının demokrasinin gelişimindeki önemini değerlendirme”, en yetersiz olduklarını belirttikleri ifade ise “Ülkesindeki sosyal grup, kurum ve örgütlerin durumunu diğer ülkelerle karşılaştırma” olarak bulunmuştur.

Araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarına uygulanan öğrenme alanlarına ilişkin özyeterlik ölçeğinden elde edilen verilerle aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarına yönelik öğrenme alanlarına ilişkin özyeterlik ölçeğinin geneli için araştırmaya katılan öğretmen adaylarının %33.4’ünün “Biraz yeterliyim” yönünde görüş bildirmesi sebebiyle, öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlikleri orta derecede karşıladıkları söylenebilir.

• Üniversitelere göre elde edilen sonuçlar hem ölçek geneli hem de alt boyutları açısından Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının sahip oldukları özyeterlik ortalama puanlarının birbirine çok yakın olduğunu göstermektedir.

• Sosyal Bilgiler öğretmen adayları kendilerini “Öğrenme Alanlarıyla İlgili Beceri ve Değer Yeterlikleri”nde en yeterli görmüşlerdir. Öğrenme alanları anlamında en çok yeterliden en aza doğru bir sıralama yapıldığında “Zaman, Süreklilik ve Değişim” “İnsanlar, Yerler ve Çevreler”, “Kültür ve Miras”, “Birey ve Toplum”, “Küresel Bağlantılar”, “Üretim, Dağıtım ve Tüketim”, “Güç, Yönetim, Toplum”, “Gruplar, Kurumlar ve Sosyal Örgütler” ve “Bilim, Teknoloji ve Toplum” şeklinde bir sonuç ortaya çıkmıştır.

• Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının kendilerini en yeterli gördükleri temel disiplinden en az yeterli gördükleri temel disipline doğru bir sıralama yapıldığında “Psikoloji”, “Coğrafya”, “Antropoloji”, “Tarih”, “Vatandaşlık Bilgisi”, “Ekonomi”, “Disiplinlerarası”, “Sosyoloji” ve “Siyaset Bilimi” şeklinde bir sonuç ortaya çıkmıştır. Bu durum, lisans programında yer alan dersler ile karşılaştırıldığında dengesiz bir dağılım gösterdiği sonucunu ortaya çıkarmaktadır.

• Sosyal Bilgiler öğretmen adayları, öğrenme alanlarıyla ilgili beceri ve değer yeterliklerinde diğer öğrenme alanlarına göre kendilerini yüksek düzeyde yeterli görürken, bu alanın yeterlik maddeleri içerisinde en çok yeterli olduklarını belirttikleri ifade “Bağımsızlık ve özgürlük değerlerine sahip olma”, en yetersiz olduklarını belirttikleri ifade “Bilgi teknolojilerini kullanma becerilerine sahip olma” olarak bulunmuştur. Genel olarak incelendiğinde öğretmen adayları değer içeren maddelerde, kendilerini beceri içeren maddelerden daha fazla yeterli bulmuşlardır. Bu durum Sosyal Bilgiler öğretmenlerinden elde edilen verilerle öğretmen adaylarının benzer bir dağılım gösterdiğini ortaya koymaktadır.

• Sosyal Bilgiler öğretmen adayları, “Bilim, Teknoloji ve Toplum” öğrenme alanında diğer öğrenme alanlarına göre kendilerini daha az yeterli görürken, bu alanın yeterlik maddeleri içerisinde en çok yeterli olduklarını belirttikleri ifade “Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin toplumsal yaşam üzerindeki etkisini olumlu ve olumsuz yönleriyle analiz etme” iken, en az yeterli olduklarını belirttikleri ifade “Bilim kavramını ve geçmişten günümüze bilimsel gelişim süreçlerini değerlendirme” olarak bulunmuştur.

Araştırmanın diğer bir alt problemine yönelik olarak Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik ölçeğinden elde edilen özyeterlik puanları ile cinsiyetleri arasında farklılaşma olup olmadığına yönelik yapılan analizler ile aşağıdaki sonuçlara varılmıştır;

• Genel açıdan bakıldığında, kadın ve erkek Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Dolayısıyla araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanları özyeterlikleri ölçeğinin genelinden elde ettikleri puanları cinsiyete göre farklılaşmamaktadır.

Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin özyeterlik puanları öğrenim durumları açısından incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeylerinin öğrenim durumlarına göre farklılaştığı görülmüştür. Bir başka deyişle, öğrenim durumu değişkeni ile öğretmenlerin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık ortaya çıkmıştır.

• Özyeterlikler aritmetik ortalamalar açısından incelendiğinde en düşük aritmetik ortalamanın önlisans mezunu olanlardan, en yüksek aritmetik ortalamanın ise lisasüstü mezunu olan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinden geldiği dikkati çekmektedir. Bu durumda öğretmenlerinin öğrenim durumlarının özyeterliklerine olumlu yönde katkıda bulunduğu söylenebilir. Lisansüstü mezunu olan öğretmenler beklenildiği gibi yüksek özyeterlik ortalamalarına sahip olmalarıyla dikkat çekmektedir.

Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin özyeterlik puanları mesleki kıdem açısından incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Yapılan varyans analizi testine göre, Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeylerinin mesleki kıdemlerine göre farklılaşmadığı görülmüştür. Bir başka deyişle, mesleki kıdem değişkeni ile öğretmenlerin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık ortaya çıkmamıştır.

• Özyeterlikler aritmetik ortalamalar açısından incelendiğinde en düşük aritmetik ortalama 1-5 yıllık mesleki deneyime sahip olanlardan, en yüksek aritmetik ortalama ise 6-10 yıllık deneyime sahip olan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinden geldiği dikkati çekmektedir. Bu durumda öğretmenlerin meslek yaşamlarında elde ettikleri deneyimlerin, onların özyeterliklerini arttırıcı etkide bulunduğu söylenebilir.

Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin özyeterlik puanları mezun olunan bölüm açısından incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Varyans analizi testine göre Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeylerinin mezun oldukları bölümlere göre farklılaştığı görülmüştür. Bir başka deyişle, mezun olunan bölüm değişkeni ile öğretmenlerin öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık ortaya çıkmıştır.

• Özyeterlikler aritmetik ortalamalar açısından incelendiğinde en yüksek aritmetik ortalama Coğrafya Bölümü mezunlarından, en düşük aritmetik ortalama ise diğer bölüm mezunu seçeneğini işaretleyen Sosyal Bilgiler öğretmenlerinden geldiği dikkati çekmektedir. Yapılan post-hoc çoklu karşılaştırma testi sonucuna göre de, Coğrafya Bölümü mezunlarının özyeterlik puanları ile diğer bölüm mezunlarının özyeterlik puanları, Coğrafya Bölümü mezunları lehinde anlamlı bir şekilde farklılaşmıştır.

• Katılımcıların büyük bir çoğunluğunu oluşturan Sosyal Bilgiler öğretmenliği mezunu olan öğretmenler de yine yüksek özyeterlik ortalamalarına sahip olmalarıyla dikkat çekmektedir. Bu durumun gerekçesinin alanlarına ilişkin diğerlerine oranla daha fazla eğitim almalarıyla ilişkili olduğu söylenebilir.

Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik ölçeğinden elde edilen özyeterlik puanları ile cinsiyetleri arasında farklılaşma olup olmadığına yönelik yapılan analizler ile aşağıdaki sonuçlara varılmıştır;

• Genel olarak Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının cinsiyetleri ile öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Dolayısıyla araştırmaya katılan öğretmen adaylarının öğrenme alanları özyeterlikleri ölçeğinin genelinden elde ettikleri puanları cinsiyete göre farklılaşmadığı ifade edilebilir.

Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının özyeterlik puanları öğretim türü açısından incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Genel olarak 1. ve 2. öğretim türüne sahip Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. Dolayısıyla araştırmaya katılan öğretmen adaylarının öğrenme alanları özyeterlik ölçeğinin genelinden elde ettikleri puanlarının öğretim türüne göre farklılaştığı görülmüştür.

• 1. öğretimde okuyan Sosyal Bilgiler öğretmen adayları, 2. öğretimde okuyan Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarına göre kendilerini daha yeterli görmektedirler. Yapılan bağımsız gruplar t testi sonuçları da bu yöndedir. Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının özyeterlik puanları okudukları üniversite açısından incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Varyans analizi testine göre Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeylerinin okudukları üniversitelere göre farklılaştığı görülmüştür. Bir başka deyişle, üniversite değişkeni ile Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık ortaya çıkmıştır.

• Özyeterlikler aritmetik ortalamalar açısından incelendiğinde en yüksek ortalama Cumhuriyet Üniversitesi’nde, en düşük ortalama ise Ondokuz Mayıs Üniversitesinde okumakta olan Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarından geldiği görülmüştür. Bir başka deyişle, üniversite değişkeni ile öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık ortaya çıkmıştır.

Araştırmada Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının özyeterlik puanları akademik ortalamaları açısından incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir;

• Varyans analizi testine göre Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeylerinin akademik ortalamalarına göre farklılaşmadığı görülmüştür.

• Özyeterlikler aritmetik ortalamalar açısından incelendiğinde en yüksek ortalama 2.51-3.00 arası akademik ortalamaya, en düşük ortalama ise 2.01-2.50 arası akademik ortalamaya sahip olan Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarından geldiği dikkati çekmektedir.

Araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenleri ve öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik ölçeğinden elde edilen özyeterlik puanlarının bu iki grup arasında farklılaşma olup olmadığına yönelik yapılan analizler ile aşağıdaki sonuçlara varılmıştır;

• Genel olarak Sosyal Bilgiler öğretmenleri ve öğretmen adaylarının öğrenme alanlarına yönelik özyeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. Araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin özyeterlik puanlarının, öğretmen adaylarının özyeterlik puanlarından oldukça yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Dolayısıyla araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin ve öğretmen adaylarının öğrenme alanları özyeterlikleri ölçeğinin genelinden elde ettikleri puanların bu grupların birbirlerine göre farklılaştığı ifade edilebilir. • Öğrenme alanları açısından bakıldığında Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin ve

öğretmen adaylarının en yüksek aritmetik ortalamaya sahip oldukları alanın “Öğrenme Alanlarıyla İlgili Beceri ve Değerler” olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin en düşük aritmetik ortalamaya sahip oldukları öğrenme alanı “Gruplar, Kurumlar ve Sosyal Örgütler” iken Sosyal Bilgiler öğretmen adayları için ise bu alanın “Bilim, Teknoloji ve Toplum” olduğu görülmüştür. Elde edilen verilere göre beceri ve değer yeterlikleri her iki grup içinde birbirinin benzeri bir durum göstermiştir.

Araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenleri ve öğretmen adaylarının temel disiplinlere yönelik özyeterlik ölçeğinden elde edilen özyeterlik puanlarının bu iki grup

arasında farklılaşma olup olmadığına yönelik yapılan analizler ile aşağıdaki sonuçlara varılmıştır;

• Genel olarak Sosyal Bilgiler öğretmenleri ve öğretmen adaylarının temel disiplinlere yönelik özyeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. Dolayısıyla araştırmaya katılan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin ve öğretmen adaylarının temel disiplinlere ilişkin özyeterlikleri ölçeğinin genelinden elde ettikleri puanlara göre bu grupların birbirlerine göre farklılaştığını göstermektedir.

• Temel disiplinler açısından bakıldığında Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin en yüksek aritmetik ortalamaya sahip oldukları disiplin “Tarih”, en düşük ortalamaya sahip oldukları disiplin ise “Sosyoloji” olmuştur. Sosyal Bilgiler öğretmen adayları için ise en yüksek ortalamaya sahip oldukları disiplin “Psikoloji” iken en düşük ortalamaya sahip oldukları disiplinin ise “Siyaset Bilimi” olduğu görülmüştür.

Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre Sosyal Bilgiler öğretmenleri ve öğretmen adaylarının genel olarak öğrenme alanlarına ilişkin özyeterliklerinin birbirinden farklı düzeylerde olduğu ortaya çıkmıştır. Elde edilen bulgular Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının Sosyal Bilgiler programına daha uygun bir şekilde yetiştirilmeleri gerektiğini göstermektedir.

Sosyal Bilgiler öğrenme alanlarına ilişkin özyeterlik geneli açısından cinsiyetin önemli olmadığı söylenebilir. Aynı zamanda ölçeğin alt boyutları olan öğrenme alanlarında da yine cinsiyet önemli bir etken değildir. Öğrenim durumuna göre incelendiğinde ise lisansüstü mezunu olan Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin hem ölçek genelinde, hem de ölçeğin tüm alt boyutlarında farklılık ortaya koyduğu görülmektedir. Öğrenim görülen bölüme göre Sosyal Bilgiler öğrenme alanları özyeterlik ölçeği genelinden ve ölçek alt boyutlarından elde edilen özyeterlik puanları farklılaşmaktadır. Sosyal Bilgiler öğretmenliği mezunları hem ölçek genelinden, hem de çoğu öğrenme alanlarında aldığı yüksek özyeterlik puanı ile farklılığın oluşmasında önemli bir etken olmuştur.