• Sonuç bulunamadı

Sermaye Piyasası Kurulu

1. Sermaye Piyasası Kurulu’nun Yapısı Ve Hukuki Statüsü

Sermaye Piyasası Kanunu’nun 17. maddesi ile “Sermaye Piyasası Kurulu’nun Teşkilat, Görev Ve Çalışma Esasları Yönetmeliği130”nin 8. maddesine göre Sermaye Piyasası Kurulu, Sermaye Piyasası Kanunu ve diğer kanunlar tarafından verilen görevleri yapmak ve yine aynı kanunlarla tanınan yetkileri kullanmak üzere, tüzel kişiliği haiz olarak, kanunla kurulmuş, idari ve mali özerkliğe sahip, yetkilerini kendi sorumluğu altında bağımsız olarak kullanan ve biri başkan biri ikinci başkan olmak üzere 7 kişiden oluşan bir kamu kurumudur. Sermaye Piyasası Kurulu’nun üyeleri, ilgili Devlet Bakanlığı’nca önerilen 4 aday arasından 2, Maliye Bakanlığı, Sanayi Ve Ticaret Bakanlığı, Türkiye Aracı Kuruluşları Birliği ve Türkiye Odalar Ve Borsalar Birliği tarafından önerilen 2’şer kişi arasından 1’er kişi olmak üzere, Bakanlar Kurulu’nca atanır. Kurul Başkanı’nı atama sırasında Bakanlar Kurulu belirler. İkinci başkan ise, başkanın önerisi ile üyeler arasından seçilir (SerPK. m.18).

Kurul’un merkezi Ankara’dadır. Ancak, Sermaye Piyasası Kanunu ile Sermaye Piyasası Kurulu’na gerekli gördüğü yerlerde büro açma yetkisi tanınmıştır (SerPK. m.17/II). Kurul bu yetkisine dayanarak, 27.04.1984 tarih ve 116 sayılı kararı ile İstanbul’da bir büro açılmasını uygun görmüştür. 15.06.1984 tarihinde İstanbul’da faaliyetlerine başlayan büronun adı, 1991 tarihinde yönetmelikte yapılan değişiklikle “İstanbul Temsilciliği”ne dönüştürülmüştür.

Sermaye Piyasası Kurulu’nun ilgili olduğu Devlet Bakanlığı, Kurulun yıllık hesapları ile harcamalarına ilişkin işlemleri denetletir ve sonuçlarla ilgili gerekli tedbirleri alır. Denetim sonuçları ile bunlara ilişkin işlemleri ve alınan tedbirleri gösterir

130 Bakanlar Kurulu’nun 26.04.1982 tarih ve 4644 sayılı kararı ile çıkarılan “Sermaye Piyasası Kurulu’nun Teşkilat, Görev ve Çalışma Esasları :Yönetmeliği” 24.06.1982 tarih ve 1734 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

bir rapor, Sermaye Piyasası Kurulu’nun yıllık faaliyet raporu ile birlikte, ilgili Devlet Bakanlığı tarafından Bakanlar Kurulu’na sunulur (SerPK. m.167/III). Bu denetim dışında, Sermaye Piyasası Kurulu yetkilerini bağımsız olarak kullanır ve ilgili bakanlık, bu yetki ve görevlere ilişkin olarak kurula emir veremez ve müdahalede bulunamaz.

2. Sermaye Piyasası Kurulu’nun Amacı

Sermaye Piyasası Kurulu’nun kuruluş amacı, Yönetmeliğin 7. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, “Sermaye Piyasası Kurulu, sermaye piyasasının, güven, açıklık ve kararlılık içinde çalışmasını, menkul kıymetler ve sermaye piyasası ile ilgili kuruluşlar hakkında kamunun aydınlatılmasını, tasarruf sahiplerinin hak ve yararlarının korunmasını, ortaklıklarda mülkiyetin yaygınlaştırılmasını, menkul kıymetler borsalarının çalışmasına, gelişmesine ve yaygınlaşmasına uygun bir ortam sağlayıcı düzenleme, denetleme, inceleme, araştırma ve çalışmalar yaparak, başta sanayi kuruluşlarının hisse senetleri olmak üzere tasarrufların menkul kıymetlere yatırılmasını özendirmek, sermaye piyasasındaki sağlıksız gelişme eğilimlerini önlemek, tasarruf sahiplerini ve sermaye piyasası ile ilgili kuruluşları yurt ekonomisinin yararına yönlendirmek suretiyle, halkın iktisadi kalkınmaya etkin ve yaygın bir şekilde katılmasını gerçekleştirmek amaçlarıyla kurulmuştur.”

Görüldüğü üzere Sermaye Piyasası Kurulu, kamuyu aydınlatma ilkesinin uygulanarak, yatırımcının sermaye piyasası işlemleri sırasında aldatılmasını önlemek, yatırımcıyı tam olarak ve zamanında bilgilendirmek ve bu sayede, yatırımcıların, zamanında ve doğru yatırım kararı almalarını sağlayarak hak ve menfaatlerini korumak ve sermaye piyasasının işleyişine aykırı işlem ve uygulamaları önlemek amacıyla kurulmuştur.

3. Sermaye Piyasası Kurulu’nun Görev Ve Yetkileri

Sermaye Piyasası Kanunu’nun 22. maddesinde Sermaye Piyasası Kurulu’nun görev ve yetkileri 22 bent halinde sayılmıştır. 4487 sayılı kanunla söz konusu madde de yapılan değişiklik sonucu, (J), (N), (R) ve (S) bentleri yeniden düzenlenmiş, (B), (C), (G), (H), (I), (K) ve (L) bentleri değiştirilmiş ve fıkraya (T), (U), (V) ve (Y) bentleri ile maddeye 2. fıkra eklenmiştir. “Sermaye Piyasası Kurulu Teşkilat, Görev ve Çalışma

Esasları Yönetmeliği”nde de 9. madde de Sermaye Piyasası Kurulu’nun görev ve yetkileri sayılmıştır.

Sermaye Piyasası Kurulu’nun görev ve yetkilerini başlıca 4 gruba ayırarak belirtmek mümkündür. Bunlar;

- Sermaye piyasası araçlarına ilişkin görev ve yetkileri, - Sermaye piyasası kurumlarına ilişkin görev ve yetkileri,

- Kamuyu aydınlatma ve bağımsız denetlemeye ilişkin görev ve yetkileri, - Diğer hususlarla ilgili görev ve yetkileridir.

Sermaye Piyasası Kurulu, yukarda belirtilen görev ve yetkilerini düzenleyici işlemler oluşturarak ve özel nitelikli kararlar alarak kullanır (SerPK. m.22/II).

4. Sermaye Piyasası Kurulu’nun Gözetim Yetkisi

Sermaye Piyasası Kurulu, Sermaye Piyasası Kanunu’nun 22 ve Yönetmeliğin 9. maddeleri ile kendisine tevdi edilen görev ve yetkiler ile gözetim ve denetleme yükümlülüğünü yerine getirirken, birtakım incelemelerde bulunmakta, düzenlemeler yapmakta ve bunun neticesinde Sermaye Piyasası Kanunu’nun m.45, 46, 47 ve 47/A ile öngörülen tedbirleri almakta, hukuki ve cezai sorumluluk hallerinde öngörülen birtakım cezalara hükmetmektedir.

Yine Sermaye Piyasası Kurulu, 4487 sayılı kanun ile 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’na eklenen m. 46/A hükmü ile, öngörülen ve bir hukuki mekanizma olan “Yatırımcıları Koruma Fonu” ile yatırımcıların hak ve menfaatlerin korunmasına yönelik önemli bir aracı elinde bulundurmaktadır.

Ayrıca, Sermaye Piyasası Kurulu, Sermaye Piyasası Kanunu’na 4487 sayılı kanun ile eklenen 46/B maddesi hükmü uyarınca, Sermaye Piyasası Kanunu hükümleri doğrultusunda yetkileri kaldırılan aracı kuruluşlar ve diğer sermaye piyasası kurumlarının “tedrici tasfiye”sine karar verebilmektedir.

Sermaye Piyasası Kurulu, gözetim ve denetleme faaliyetleri çerçevesinde, kamuyu aydınlatma ilkesi kapsamında, yatırımcıların hak ve menfaatlerin korunmasını sağlamakta ve piyasa kapsamında Sermaye Piyasası Kanunu ve diğer düzenlemelere

aykırı işlemlerin önüne geçebilmekte, böylece, sermaye piyasasında güven ve istikrar ortamı tesis edebilmektedir.