• Sonuç bulunamadı

SALİH BEY’İN ZÜBEYDE HANIM İLE İZMİR’E GELMESİ

Belgede Atatürk’ün Yaverleri (sayfa 102-104)

3.SALİH (BOZOK) BEY

3.9. SALİH BEY’İN ZÜBEYDE HANIM İLE İZMİR’E GELMESİ

Mustafa Kemal Paşa ve Salih Bey müfrezeyi köşkte bırakarak 29 Eylül 1922 gecesi trenle Ankara’ya ulaştıklarında yine coşkulu bir şekilde karşılanmışlardı.

Başkomutanın daha önce İstanbul’dan Ankara’ya aldırdığı annesi Zübeyde Hanım, akciğer iltihabı hastalığına yakalanmıştı. Doktorlar onun Ankara’da tedavi edilemeyeceğini söylemeleri üzerine, Mustafa Kemal Paşa Salih Bey’e:

“Doktorların gösterdikleri lüzum üzerine annemi İzmir’de tedavi ettirmek üzere oraya götürmek zarureti hâsıl olmuştur. Binaenaleyh sen yarın buradan İzmir’e hareket edersin. İzmir de Vali Bey ile görüşerek (O zaman Abdülhalik Renda Bey valiydi.) validemin ikamet edebileceği münasip bir ev bulup ve onu döşedikten sonra bana bilgi verirsin. Ben de validemi oraya gönderirim.” demişti.

Mustafa Kemal Paşa’nın emirlerine uyan Salih Bey Ankara’dan Konya’ya oradan da trenle İzmir’de Karşıyaka İstasyonu’na varmıştı. Salih Bey kendisine bilgi vermediği halde Latife Hanım’ın yakınlarından Ahmet Ağa, Salih Bey’e Latife Hanım’ın selamlarını ve evde beklemekte bulunduklarını söyleyerek eve götürmek istiyordu. Ahmet Ağa’nın ısrarı üzerine Salih Bey, Mustafa Kemal Paşa’nın daha önce üç hafta kadar ikamet ettiği köşke gitti ve orada kaldı150. Ertesi gün Salih Bey, Latife Hanım’la beraber Vali Abdülhalik Bey’i ziyaret için Hükümet Konağına gittiler. Latife Hanım Karşıyaka’da halen boş olan ve kendilerine ait köşkte Zübeyde Hanım’ın ikamet edebileceğini söyledi. Salih Bey, Latife Hanım ve Vali Bey bu köşkte gittiler. Salih Bey buradan daha münasip bir yer bulamayacağı konusunda Mustafa Kemal Paşa’ya telgraf çekti ve paşadan uygundur cevabını alınca da köşk düzenlendi. O sırada Latife Hanım’ın Avrupa’da bulunan ailesi de İzmir’e dönmüşlerdi. Salih Bey’i Latife Hanım, annesine “İkinci babamdır” diyerek takdim etti. Salih Bey, köşkün düzenleme işi iki, üç hafta içinde bitince Mustafa Kemal Paşa’ya durumu bildirdi.

Salih Bey, Zübeyde Hanım’ın yola çıkarılmasına dair Ankara’dan haber beklerken Mustafa Kemal Paşa’dan şu telgrafı aldı: “Validemin rahatsızlığı arttığından harekete muktedir değildir, binaenaleyh orada Muammer Bey’in Köşkünde bıraktığımız müfreze ile birlikte Ankara’ya dönünüz.”

150

Salih Bey, müfrezenin Ankara’ya çağrılmasına çok üzülen Latife Hanım’ı teselli etti ve Mustafa Kemal Paşa’ya şu cevabı verdi: “Emirleriniz gereğince hareket edeceğim, ancak birkaç günden beri ben rahatsız bulunduğumdan doktorlar hareketimi uygun görmüyorlar, müsaade buyurursanız kendim birkaç gün sonra hareket etmek üzere, müfrezeyi yarın Ankara’ya göndereyim.” Bu telgrafa birkaç saat sonra şöyle bir cevap geldi: “Tamamıyla sağlığınıza kavuşuncaya kadar müfreze ile orada kalınız”151.

Salih Bey, bir hafta sonra sağlığına kavuştuktan sonra Ankara’ya döndü. Birkaç gün sonra da Mustafa Kemal Paşa telefon ile kendisini evinde arayarak şunları söyledi: “Validem mutlaka İzmir’e gitmek istiyor, ne doktorları ne de beni dinlemiyor, ölürsem İzmir’de öleceğim diyerek yatağından kalkarak giyinmiştir. Hemen şimdi İzmir’e gideceğiz, diyor. Son arzusunu yerine getirmek için emir verdim. Bir tren hazırlanıyor. Sen de ona göre hemen hazırlanarak annem ile birlikte İzmir’e gideceksin. Yalnız şunu da söyleyeyim ki, şayet anneme yolda Emr-i Hak vaki olursa; Ankara’ya yakın iseniz, buraya getirirsiniz, İzmir’e yakın iseniz her zaman kendisini ziyaret edeceğim bir yere defnedersiniz.152

Bu emir üzerine Salih Bey, eşi ile beraber Zübeyde Hanım’ı alarak Ankara’dan 13 Aralık 1922 günü hareketle İzmir’e gitmişler, Zübeyde Hanım’ı Karşıyaka da hazırlanan köşke yerleştirmişlerdir.

Zübeyde Hanım köşkte kaldığı sürece kendisi ile birlikte Ankara’dan gelen doktor ile birlikte Latife Hanım da köşkte kalarak hastaya büyük itina ve dikkatle baktılar. Zübeyde Hanım’ın durumu, devamlı olarak Mustafa Kemal Paşa’ya bildiriliyordu153.

Bir gün Zübeyde Hanım Salih Bey’i odasına çağırtmış ve Latife Hanım’ın Mustafa Kemal’e uygun olmadığını belirtmiştir. O oğlumu değil, Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’yı seviyor demiştir. Fakat Salih Bey Zübeyde Hanım’ın dediklerinin tam tersine Gazi’ye Latife Hanım’ı öven bir mektup yazdı154. Zübeyde Hanım’ın “Bu kız, benim Paşa oğluma uygun değildir” cümlesi Salih Bey tarafından

151

İsmail Hakkı Akansel; Age, s.178.

152

İsmet Bozdağ, Age, s.120.

153

İsmail Hakkı Akansel; Age, s.179.

154

Turgut Özakman; Cumhuriyet Türk Mucizesi, Bilgi Yayınevi, 55. Basım, İstanbul, Aralık 2009, s.209.

“Bu kız benim Paşa oğluma uygundur” şeklinde değiştirilip Mustafa Kemal Paşa’ya aktarıldı155. Salih Bey gerçek bir arabulucu gibi davranıyor, şifreli telgraflarla Mustafa Kemal’e, Latife’ye dair bilgiler gönderiyor, onu övüyordu. Bu mektuplardan birini Latife Hanım her nasılsa görünce, ‘Salih Bey, sizin benim hakkımda iyi hisler besleyen bir zat olduğunuzdan öteden beri emindim. Fakat son günlerde ben sizi hakiki bir baba yerine koymaya başladım,’ demişti156.

Zübeyde Hanım İzmir’e geldikten otuz iki gün sonra 14 Ocak 1923 günü vefat etti. Annesinin vefatını seyahatte, Eskişehir’de bulunduğu sırada öğrenen Mustafa Kemal Paşa, Salih Bey’e telgrafla, “Verdiğiniz elim haber beni çok müteessir etti, merhumenin uygun bir şekilde cenaze törenini yaptırınız. Cenab-ı Hak millete hayat ve selamet versin.” demişti.

Mustafa Kemal Paşa, haberi seyahatte aldığı için 15 Ocak 1923 günü Karşıyaka’da defnedilen annesinin cenaze törenin de bulunamamıştır. 27 Ocak 1923 günü İzmir’e gelerek Karşıyaka İstasyonu’nda trenden inmiş; annesinin kabrini ziyaret etmiş ve mezarı başında duygularını ifade eden veciz bir hitabede bulunmuştur157.

3.10. SALİH BEY’İN LATİFE HANIM’IN NİKÂH ŞAHİDİ OLMASI

Belgede Atatürk’ün Yaverleri (sayfa 102-104)