• Sonuç bulunamadı

2.3. Sakin Kentler

2.3.2. Sakin Kentlerin Ortaya Çıkışı

İtalya’nın Orvieto kentinde 1999 yılında Birlik yapısına kavuşan Sakin Kentleri ortaya çıkaran sürecin arka planda daha geçmişe gittiği görülmektedir. Sakin Kentlerin ortaya çıkışına uzanan süreç ile (Yavaş Yemek ve Yavaş Hareketinde olduğu gibi); dünyada 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra ortaya çıkan sürdürülebilir kalkınma, çevresel ve kentsel sorunlar üzerine oluşan farkındalık arasında yakın bir bağ vardır. 1972 Stockholm Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı ile başlayan kentsel ve çevresel sürdürülebilirlik üzerine dünya ölçeğindeki gelişmeler ile Sakin Kentlerin prensipleri, hedefleri ve uygulamaları arasında benzerlikler olduğu görülecektir.

8 Detaylı bilgi için internet siteleri: http://www.ecocitybuilders.org/ (erişim 06.07.2015)

https://en.wikipedia.org/wiki/Green_urbanism (erişim 06.07.2015) http://www.newurbanism.org/newurbanism/principles.html (erişim 27.08.2015) https://www.transitionnetwork.org/ (erişim 06.07.2015) http://www.fairtradetowns.org/ (erişim 06.07.2015) http://www.sekom.se/index.php/in-english (erişim 27.08.2015) http://www.tidytowns.ie/ (erişim 29.11.2015).

2.3.2.1. Kentsel Sorunlara Yönelik Dünyadaki Gelişmeler

II. Dünya Savaşı sonrası süreçte kentsel ve çevresel konularda gelişen uluslararası düzeydeki hassasiyet, süreç içerisinde belirli aşamalardan geçmiştir. İlk olarak 1933 Atina Şartı, 1961 BM Ekonomik, Toplumsal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi gibi uluslararası belgelerde telaffuz edilmeye başlanan kentsel haklar, konut hakkı gibi kavramlar (Mutlu ve Batmaz, 2013: 132), 1972 yılında Stockholm’de toplanan BM Çevre Konferansı ise daha somut bir çerçeveye evrilmiştir.

Devam eden süreçte kentsel sorunların ele alındığı 1976 Vancouver BM İnsan Yerleşimleri Konferansı (Habitat I) düzenlenmiştir. 1987 yılında ‘Ortak Geleceğimiz’ (Brundtland) Raporu yayınlanmış; Adını Norveç’in eski Başbakanından alan Rapor, sürdürülebilirlik kavramını uluslararası bir gündem başlığı olarak ortaya çıkarmış ve ekonomik, siyasal ve bilimsel alanlarda önemli bir çalışma başlığı olagelmiştir9.

1992 yılında Rio de Janeiro’da toplanan BM Çevre ve Kalkınma Zirvesinde, yerel yönetimlerde katılımcılığı teşvik eden Gündem 21 ilan edilmiştir. 21. yüzyılın gündemine atıfta bulunarak Rio Konferansı sonucunda ortaya çıkan Gündem 21, 179 ülkenin kabul ettiği bir belgedir (Torlak ve Önez, 2005: 650). Aynı Sakin Kentler gibi Yerel Gündem 21 de uluslararası bir harekettir ve her ikisi de sürdürülebilirliği ilke edinmiştir (Servon ve Pink, 2015: 328). Bunun yanında Yerel Gündem 21 uzun erimli bir süreç olup kentin geleceğine yönelik bir vizyon ve bunu gerçekleştirmeye yönelik eylem stratejisini içerir (Torlak ve Önez, 2005: 656). Sakin Kent hareketi de bu bakımdan benzer doğrultuda hareket etmektedir.

Uluslararası alanda devam eden çalışmalar; 1996 İstanbul BM İnsan Yerleşimleri Konferansı (Habitat II), 2000 yılında New York’ta toplanan BM Binyıl Zirvesi, 2002 yılında Johannesburg’da düzenlenen BM Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi, 2001 ve 2005 yıllarında düzenlenen Porto Alegre Dünya Sosyal Forumu10, 2012 yılında Rio’da düzenlenen BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı gibi dünyadaki çok taraflı oluşumların katıldığı ve görev aldığı toplantılar ile ileri boyutlara taşınmıştır.

9 İngilizce versiyonu için: http://www.un-documents.net/our-common-future.pdf (erişim 06.11.2015). 10 1989 yılındaki Brezilya’nın Porto Alegre kentindeki belediye seçimlerini İşçi Parti’sinin kazanması ise

kentte yeni bir yerel yönetim anlayışı başlar. 1996’da Habitat II’de en iyi uygulama örneği seçilen Porto Alegre modeli katılımcı bütçe deneyimini ortaya çıkarmıştır. Geniş çaplı halka açık toplantılar ve farklı bileşenlerin katılımı öngören anlayış 2001’de Dünya Sosyal Forumu’nun merkezini bu kentte olmasını sağlamıştır (Arıkanlı, 2015: 502-503).

Dünyadaki gelişmelerin yanında, Avrupa’da 1985 yılında kabul edilen Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı ve sonrasında 1992 yılında kabul edilen Avrupa Kentsel Şartı ile 2008’de yayınlanan Avrupa Kentsel Şartı-II, kentsel gelişim ve kentli hakları için önemli kilometre taşları olmuştur. Avrupa Kentsel Şartı, kentte yaşayan herkesin istisnasız biçimde sahip olduğu hakları ve yerel yönetimlerin (Türkiye’de belediyeler sorumlu olmak üzere) bu hakları temin konusundaki yükümlülüklerine ilişkin ilkeleri ortaya koymuştur (Torlak ve Yavuzçehre, 2007: 762).

1992 yılında Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi tarafından kabul edilen Avrupa Kentsel Şartı, Sakin Kent’in ortaya koyduğu kriterler ve ilkelerle benzer yükümlülükler sağlamaktadır. Şart’ın kapsamındaki Avrupa Kentli Hakları Deklarasyonu’nda yer alan; Kirletilmemiş Sağlıklı Bir Çevre, Sağlık, Spor ve Dinlence, Kültürler Arası Kaynaşma, Kaliteli Bir Mimari ve Fiziksel Çevre, İşlevlerin Uyumu, Dolaşım, Katılım, Ekonomik Kalkınma, Sürdürülebilir Kalkınma, Mal ve Hizmetler, Kişisel Bütünlük, Belediyeler Arası İşbirliği gibi maddelerin Sakin Kent ilkelerinin içerdiği uygulamalar ile doğrudan benzerlikleri ve yakınlıkları bulunmaktadır11.

2.3.2.2. Uluslararası Sakin Kentler Birliğinin Kurulması

1986 yılında ortaya çıkan ve hızla yayılan Yavaş Yemek hareketi Sakin Kent fikrine de örnek teşkil etmiştir. Yavaş Yemek hareketinin yerel üreticiyi ve yerelin geleneksel ürünlerini destekleyici anlayışı Sakin Kentlerin bu anlayışı kentsel perspektifte ele almasına ilham kaynağı olmuştur (Radstrom, 2011: 93-96). Ancak kurumsal yapılanma beklendiği gibi farklı biçimlerde gelişmiştir. Sakin Kentler belediyelerin oluşturduğu, dolayısıyla kamu kurumlarının içinde yer aldığı bir yapı iken; Yavaş Yemek hareketi tam anlamıyla bir sivil toplum hareketidir. Ancak her iki harekette, benzer hedef ve duruşu paylaşan birbirine bağlı yapılardır (Radstrom, 2011: 94). Sakin Kentlerin Yavaş Yemek hareketi ile olan somut bağı ve işbirliği Tüzükte (Md. 21) ifade edilmiştir.

Sakin Kentler Birliğine giden süreç 90’lı yılların sonunda somut bir aşamaya gelmiştir. Greve in Chianti kentinin eski belediye başkanı Paolo Saturnini 1997’de Slow Food merkezine bir mektup yollamış ve bu oluşumun kurucusu olan Carlo Petrini’ye;

11 Avrupa Kentsel Şartı için bkz. Ek-1, ayrıca metnin İngilizce orijinal versiyonu için

kendine has bir yaşam şekli ve korumaya muhtaç özel ürünleri bulunan küçük kentleri de içine alacak şekilde Yavaş Yemek hareketini geliştirmeyi önermiştir (Öztürk, 2012: 67). Sonrasında Carlo Petrini, şimdiki Sakin Kentler Birliği’nin yer aldığı Orvieto’da 1997’de toplanan Dünya Yavaş Yemek Kongresinde sakinlik felsefesini benimseyen kentlerin ortak bir çatı altında toplanması fikrini dile getirmiştir (Miele, 2008: 136). Petrini’nin bu fikri konuşmasından iki yıl sonra Sakin Kentler Birliği somut biçimde hayata geçirilmiştir. Orta İtalya’da yer alan eski bir Orta Çağ kenti olan Orvieto’da 1999 Ekiminde bir araya gelen dört belediye başkanı; çevrenin kirlenmesini önlemek, yerel kültür ve geleneklerin korunması, yerel üretimin teşviki ve yöresel mutfağın yaşatılması gibi konuları içeren bir dizi prensip üzerinde uzlaşmaya vardılar (Knox, 2005: 6). Sonrasında kriterler halinde belli başlıklarda düzenlenen Sakin Kent ilkelerini ve felsefesini önce İtalya ardından Avrupa geneline yaymaya çalıştılar.

Sakin Kentlerin İtalya’da doğması, hareketin merkezinin bu ülkede olup en fazla da burada yayılmasını sağlamıştır. Sakin Kentlerin niçin İtalya’da doğup geliştiği sorusunun kesin bir yanıtı olmamakla birlikte bu ülkenin tarihten gelen kendine özgü yapısının etkili olduğu söylenebilir. Yavaş Yemek gibi Sakin Kentinde İtalya’da ortaya çıkışında bu ülkenin ‘tatlı hayat (la dolce vita)’ın ülkesi olarak anılması ve özellikle (yerel) yemek geleneklerine oldukça bağlı olmasının payı vardır (Sezgin ve Ünüvar, 2011: 132). İtalya geleneksel olarak bölgesel ve yerele dayalı kimliğin güçlü olduğu bir ülkedir, tarihsel arka planda İtalyan kent devletleri bugünkü modern İtalya’yı vücuda getirmişlerdir. Bu oluşum bölgesel kimlik ve yönetim anlayışının da temelini oluşturmuştur. Ayrıca bugün de İtalya’da geçmişten gelen bölgesel kimlikler varlığını sürdürmekte olup Sakin Kentin İtalya’da doğup gelişmesinin nedenlerinden birisi de bu durum olabilir (Radstrom, 2011: 110). Sakin Kentler Birliği kentlerin katılımına ve işbirliğine ihtiyaç duyan bir oluşumdur. İtalyan kent devletleri Orta Çağ’da aralarında ilk konsoloslukları kuran kent devletleridir, bu bakımdan kentler arasındaki etkileşim ve işbirliği kültürünün oldukça eskiye dayandığı söylenebilir.