• Sonuç bulunamadı

Rusya Federasyonu-Diaspora İlişkiler

A. Ulusal Güçler

2. Rusya Federasyonu-Diaspora İlişkiler

Türkiye-Rusya ilişkileri 1990’lı yılların başındaki çalkantılı dönemlerden sonra 2000’li yıllara tarihte hiç olmadığı kadar bir yakınlaşma süreciyle girmiştir. Rusya, Türkiye’nin ikinci büyük ticari ortağı olmanın dışında, terörle mücadeleden Avrasya coğrafyasında işbirliği konularına kadar önemli alanlarda stratejik işbirliği arayışlarına girdiği çok önemli bir ülke konumundadır. Türkiye kamuoyu ABD ve Avrupa’daki Ermeni Diasporası’nın faaliyetlerini dikkatle takip ederken bir konuyu gözden kaçırmaktadır: Rusya’daki Ermeni diasporası dünyadaki en büyük Ermeni Diasporası olup son yıllarda bu ülkede Türkiye aleyhindeki faaliyetlerini hızlandırmıştır.

1991’den sonra hızla artan Rusya Ermeni Diasporası, ilk yıllardaki toparlanma dönemini geride bırakmış ve 2000’li yıllara oldukça aktif ve örgütlü bir şekilde girmiştir. Kurmuş oldukları organizasyonlar vasıtasıyla Rusya’daki ağırlıklarını ve etkilerini gittikçe arttırmaktadırlar. Türkiye’ye karşı son zamanlarda oldukça agresif bir tavır içerisinde olan Rusya Ermeni Diasporası, artan ekonomik ve politik gücüyle yakın zamanda olmasa bile ileride Türkiye-Rusya ilişkilerini olumsuz bir şekilde etkileyecek potansiyel taşımaktadır. Türkiye-Rusya arasında iyi düzeydeki ekonomik ilişkiler geçici olarak paratoner görevi görmekte olup eğer

zamanında önlem alınmazsa Türkiye, yakın gelecekte ABD ve Avrupa Ermeni Diasporaları ile tam entegrasyonunu tamamlayan Rusya Ermeni Diasporası’nın ilişkilere vereceği zararları göğüslemek zorunda kalacaktır.70

Her yıl yaklaşık 20.000 Ermeni Ermenistan’dan Rusya’ya göçediyor. Rusya’daki Ermeni Diasporası’nın üçte ikisini son 10 yıl içerisinde Rusya’ya göçeden Ermeniler oluşturmaktadır. Rusya Ermeni Diasporası Azerbaycan, Dağlık Karabağ, Abhazya, Kuzey Kafkasya ve Orta Asya’daki etnik çatışmalardan kaçıp Rusya’ya yerleşen göçmenler ile Ermenistan’dan iş bulmak amacıyla Rusya’ya gelen göçmenlerden oluşmaktadır. Rusya Ermeni Birliği (REB) adlı kuruluşun verilerine göre ise Rusya Federasyonu’nda göçmenstatüsünde veya yerleşik olarak 2,5 milyon kadar Ermeni yaşamaktadır. Rusya’daki Ermeni Diasporası 350 bin kadarı Azerbaycan’dan, 250 bini Gürcistan’dan, 180 bin kadarı başta Türkmenistan ve Tacikistan olmak üzere Orta Asya Cumhuriyetlerinden, 850 bini Ermenistan’dan gelen Ermenilerden oluşmaktadır. Moskova’da yaklaşık 600 bin, Krasnodar’da ise yaklaşık 1 milyon Ermeni’nin yaşadığı belirtilmektedir.

Rusya’daki Ermeni Diasporası’nın kurulması Ermeniler’in Rusya’ya göç etmeleri ile başlamıştır. Uzun bir oluşum süreci yaşayan Ermeni Diasporası XIX. yüzyıla kadar sadece Rusya’da yaşayan zengin Ermeniler’den oluşmuştur. XIX. yüzyılın sonlarından itibaren Ermeniler kendi siyasi görüşlerini hayata geçirmek için Rusya ile ciddi bir şekilde işbirliği yapmaya başlamışlardır. Günümüzde Karabağ sorunun halen devam etmesinin diaspora faaliyetlerinin bir sonucu olduğunu söyleyebiliriz.

1960’lara kadar Ermeniler sözde soykırım konusunda ciddi bir faaliyette bulunmamışlardı. 1965’de Ermeni “soykırımının” 50. yıldönümünü kaydetmek için merkezi yönetim Moskova’dan izin alındıktan sonra, Ermeni propagandası daha da genişlemiştir. 1965 yılını Rusya’daki Ermeni Diasporası’nın dönüm noktasını olarak kabul edebiliriz. Özellikle bu tarihten sonra Ermeniler açık bir şekilde Azerbaycan ve Türkiye’ye karşı faaliyetlerde bulunmaya başlamışlardır. 1980’lı yılların ikinci yarısından sonra Gorbaçov yönetiminin getirdiği “demokrasi” Ermeni Diasporası’nın gelişmesine yardımcı olmuş ve onun ve faaliyet alanını genişletmiştir. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra Rusya’da yaşayan Ermeniler kurumsallaşmaya

başlamışlardır. Rusya’nın büyük şehirlerinde bu süreci tamamlayan Ermeni Diasporası Rus kamuoyunda belirli bir güce sahip olmuştur. Rusya’daki Ermeni Diasporası’nın esas amacı; Türkiye aleyhine propaganda yaparak sözde soykırıma uğradıklarını kabul ettirmek, Karabağ sorunu ile ilgili Rus kamuoyunun ve siyasilerinin desteğini almak, Ermeni kültürünü tanıtmak ve Ermenistan ekonomisinin kalkınması için Rus sermayesinin yatırım yapmasını teşvik etmektir.

Rusya’daki Ermeni Diasporası Avrupa’daki Ermeni Diasporası kadar güçlü değildir. Bunun en önemli nedenlerinden biri de Rusya’daki Ermeni Diasporası’nın resmi faaliyete 1990’lı yılların ilk yıllarından itibaren başlaması ve Rusya’daki diaspora temsilcilerinin Avrupa’da olduğu kadar zengin olmamasıdır. Bazı diaspora kuruluşları arasındaki anlaşmazlıklar da bu nedenlerden biridir. Dolayısıyla, Rusya’daki Ermeni Diasporası Rusya’nın siyasi ve ekonomik alanında bazı başarılar elde etmesine ve Ermenistan’ın çıkarlarını korumak için yaptığı çabalara rağmen, Avrupa’daki Ermeni Diasporası kadar etkili değildir.

2,5 milyon nüfusla en kalabalık Ermeni topluluğunu barındıran Rusya’daki Ermenilerin bakış açılarıysa doğrudan ülkenin çıkarlarına bağlı olarak değişiyor. Rusya’nın başkenti Moskova Dünya Ermenileri Birliği adlı büyük ve etkin bir kuruluşa ev sahipliği yapıyor. Buna karşın pek çoğu Rus vatandaşlığına geçmiş olan Rusya Ermenileri zaman zaman Türkiye aleyhtarı girişimlerde bulunsalar da, bunların tamamı Rusya’nın komşusu Türkiye ile diplomatik ilişkilerini zedelemeyecek biçimde sürdürülüyor. Bir bakıma Ermeni faaliyetleri Rusya’nın dış politikasına takılıyor.

Yurt dışındaki Ermenilerin en kalabalık nüfusunu barındıran Rusya aynı zamanda Dünya Ermenileri Birliği’nin merkezinde ev sahipliği yapıyor. Buna karşın Rusya’daki Ermenilerin eylemleri Fransa gibi ülkelere oranla sınırlı bir yapı gösteriyor. Rusya Dış İşleri Bakanlığı nezdindeki Uluslararası Yöneticilik Akademisi başkanı Robert Yengebaryan bunu bölgenin iki büyük ülkesinin komşuluk ilişkisine bağlıyor.

“Devlet görevinde bulunan benim gibi insanlar için devlet politikası önce gelir, öyle olmak zorundadır” diyor.

2005, s.3.

Oğlu da Rusya’nın New York başkonsolosu olan Yengibaryan Fransa’nın Türkiye ile sınır komşusu olmamasını Ermeni iddialarının daha serbest biçimde dile getirilmesine izin verdiğini savunuyor. Aynı şekilde Yengibaryan, Rusya’nın Türkiye ile olan komşuluk ilişkileri nedeniyle Ermeni iddialarıyla ilişkin eylemlerin daha dikkatli yürütüldüğünün altını çiziyor. Ermeni asıllı Rus diplomat Ermenistan’da da Türkiye ile iyi ilişkiler kurma gereğinin ağır bastığına dikkat çekiyor.

Yüzyıllar boyu Rusya’nın himayesi altında yaşamış, onların maddi, manevi ve siyasi yardımları sayesinde devlet kurmuş Ermeniler, 24 Eylül 1991’de Ermenistan’ın bağımsızlığını ilan ettiler. Sovyet ekonomik sistemi gereğince bütün cumhuriyetlerin ekonomisi birbirine bağlıydı. Bağımsızlık süreci ve sonrasında bu sistem tamamen çöktü ve Ermenistan ciddi ekonomik sorunlarla karşı karşıya kaldı. Bir çok sanayi merkezinin, fabrika ve işyerlerinin kapanması nedeniyle Ermeniler Rusya’ya ve Batı ülkelerine göç etmeye başladılar. Kuşkusuz hali hazırda Rusya’da tarihsel boyutta oluşmuş bir Ermeni Diasporası mevcuttu. Bu yüzden Ermeniler’in bağımsızlık sonrası bu göçleri Rusya’daki Ermeni Diasporası’nın gelişmesinde beklendiği etkiyi göstermedi. Eskiden beri Rusya’da yaşayan ve kendilerini Ermenistan’ın Rusya’daki bir parçası olarak görenler, bu göç edenleri vatana ihanetle suçladılar. Ekonomik nedenle göç eden Ermenilerden bazıları kendilerine iş kurarak büyük başarılar elde etmelerine rağmen, birçoğu da suç örgütlerine katılmış ve Erme- nistan’ın “imajını” kötü yönde etkilemiştir. Bu nedenle de halen bu iki grup arasında bazı anlaşmazlıklar mevcuttur.71 “Rus vatandaşı” Ermeniler sonradan gelen soydaşlarına temkinli yaklaşmaktalar. Sonradan gelenlerin bir kısmının suça olan eğilimleri ve organize suç örgütleriyle olan bağlantıları Rus nüfusta kendilerine karşı bir tepki oluşturmaktadır72.

Avrupa ve Amerika’daki Ermeni Diasporası’nı Rusya’daki Ermeni Disporası ile karşılaştırırken, bunların aralarında birçok farkların olduğunu görmekteyiz. Büyük finans gücüne sahip Batı Ermeni Diasporası Ermenistan’ın dış politikasını yönlendirmeye çalışmaktadır. Daha kısıtlı siyasi ve ekonomik gücü olan Rusya’daki Ermeni Diasporası ise, bu gibi faaliyet yeteneğine henüz sahip olamamıştır.

71 Hatem Halfeoğlu, “Rusya’da Ermeni Diasporası Oluşumu ve Faaliyetleri”, 2023, Sayı.12, 15 Nisan

2002, s.71.

Rusya’da yaşayan Ermenilerin, özellikle 1990’lı yıllardan sonra siyasi ve kültürel örgütlenme sürecine başladığını görmekteyiz. Bu örgütlerden ilki “Kendi Kaderini Tayin Etme” ve “Siyasi Mahkumların Haklarının Korunması İçin Ermeni Komitesi” idi.73 Ermeniler bu örgütler aracılığıyla ileri yıllarda yapacakları siyasi eylemlerin altyapısını hazırlıyorlardı.

Siyasi ve kültür merkezlerinin sayımına göre Rusya’da Yahudi, Ukraynalı ve Tatarlardan sonra Ermeniler dördüncü sırada yer alırlar. Rusya’da Aganbekyan, Armen, Cigerhanyan, Migranyan, ve Artur Çilingarov’un desteklediği Ermenistan ve Dünya Dergisi yayınlanmaktadır. Bu derginin esas amacı Ermenistan’da ve dünyada gelişen olaylar ile Amerika, Avrupa ve Rusya’daki Ermeni Diasporası konusunda bilgi vermektir. Rusya’nın toplumsal hayatında, büyük ve orta ölçekli ticarette, siyasi dairelerde ve kültür kurumlarında tanınmış Ermeniler vardır. Rusya’daki diasporanın Batı Diasporası kadar siyasi ve kültürel faaliyetleri yoktur ve bunlar birçok konularda Batı Diasporası’nın görüşlerini benimsemektedirler. Bunun nedenleri şöyledir:

1980’li yıllardan önce Rusya’ya göç eden Ermeniler yaşadıkları bölgenin siyasi ve kültürel hayatına adapte olmuşlardır. Daha sonra Rusya’ya göç eden Ermeniler ise Rusya vatandaşı statüsünü alamamış ve yaşadıkları bölgelerin siyasi ve kültürel hayatına uyum sağlayamamışlardır. Rusya’da yaşayan Ermenilerin arasında kültür anlayışlarında da farklılıklar vardır.

Ermenistan’dan göç ederek Rusya’da yaşayan Ermenilerin ekonomik durumu genelde çok iyi olmasına rağmen, bazıları diaspora faaliyetlerine katılmamaktadır. Rusya’daki Ermenistan Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada büyük finans gücü olan Ermenilerin mafya örgütleri ile işbirliği yaptıkları ve diaspora ile ilgilenmedikleri ifade edilmiştir.

Ermeni siyasi partileri arasında Rusya’daki Ermeni Diasporası’nda etkili olmak için rekabet yoktur. Taşnaksutyun Partisi hariç, diğer partilerin Rusya’da altyapı çalışmaları ve faaliyetleri mevcut değildir. Rusya’daki Ermeni Diasporası kuruluşlarının faaliyetlerini düzenleyen kanun yoktur. Bazı diaspora kuruluşları arasında anlaşılmazlıklar vardır.

Ermeni aydınlarının ve işadamlarının en yoğun olduğu yer Moskova’dır. Bağımsızlık sonrasında, burada yaşayan Ermeniler daha etkin bir örgütleşme sürecini başlatmışlardır. Moskova’da ilk Ermeni Diasporası 1988’de kurulmuştur ve diaspora kuruluşlarının hepsi Karabağ konusunda ortak görüşleri benimsemişlerdir. Azerbaycan topraklarının % 20’sinin Ermenistan tarafından işgal edilmesine rağmen, bu işgal Rusya kamuoyuna bağımsızlık mücadelesi gibi tanıtılmıştır. Ermeni kuruluşları Ermenistan’a maddi ve manevi yardımlarının yanı sıra, burada yaşayan Ermeniler için cumartesi okulları açmakta, gazeteler, dergiler ve kitaplar yayınlamaktadır.

Rusya Ermenileri 1990’lardan itibaren açıkça Türkiye’ye karşı toprak iddiaları ileri sürmeye başlamışlardır. Ermeniler, “Batı Ermenistan” diye adlandırdıkları Erzurum, Trabzon, Van ve Bitlis’ten 1917’ye kadar göç etmiş Ermeniler adına Moskova’da “Batı Ermenistan” halkına yurtdışında temsilcilik kurması hakkında çağrı yayınlamışlardır. Bu çağrıda, sözde “Ermeni faciası” konusunda bilgi verildikten sonra, Türkiye’nin doğusunda yaşayan Ermeni halkına “soykırım” yapıldığı, bütün ülkelerin yanı sıra Türkiye’nin de “soykırımı” tanıması ve sorumluluğunu üstlenmesi gerektiği bildirilmiştir.

Belirlenen hedeflere ulaşmak için “Batı Ermenistan” halkının nüfus sayımının yapılması ve sürgünde olan “Batı Ermenistan” Millet Meclisi ve hükümetinin kurulması öngörülmüştür. Hedefler şunlardır:

• Uluslararası örgütlerde, Türk hükümeti ve diğer ilgili taraflar karşısında “Batı Ermenileri” torunlarının çıkarlarını savunmak;

• 1915-23’de yapılan (sözde) soykırımın Türkler ve diğer devletler tarafından tanınmasını sağlamak;

• Sözde soykırım yapmış Osmanlı Devleti’nin hukuksal devamı olan Türkiye’den Batı Ermenileri’ne yapılan haksızlıklar için maddi ve manevi tazminat almak için BM ve Lahey İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmak, vs.

Özellikle son yıllarda Rusya’daki Ermeniler Karabağ ve sözde soykırım propagandasının yanı sıra, Gürcistan’ın toprak bütünlüğünü tehlikeye sokan beyanlarda da bulunmaktadırlar. Cevahetya bölgesinde yaşayan Ermeniler son yıllarda bölücülük faaliyetlerini artırmışlardır. REB’nin 2 Aralık 2000’de Milli

Bağımsızlık Harekatı’nın 110. yıldönümü nedeniyle düzenlediği törene Taşnaksutyun Partisi Divan Kurulu üyesi Vaan Ovannisyan, Ermenistan’ın Rusya Büyükelçisi Suren Saakyan, Rusya-Ermenistan İşbirliği Komitesi Başkanı Bagdasaryan ve emekli General İsakulov da katılmıştır. Görüşmelerde, Gürcistan’da yaşayan Ermenilerin problemleri ve statüleri tartışılmış, Gürcistan Anayasası’nda değişiklik yapılarak Ermenilerce kendi kaderlerini tayin etme hakkı verilmesi gerektiğini ifade edilmiştir.

Sovyetler Birliği zamanında Ermeni Diasporası’nın örgütlendiği merkezlerden biri Leningrad olmuştur. 1970’li yıllardan başlayarak burada yaşayan Ermeniler “Ermeni hayatını” organize etmeye başlamışlardır. Bu kişiler eskiden beri Leningrad’da yaşayanlar değil, daha sonra buraya yerleşen Ermeniler idi.

1980’li yılların sonlarına doğru Sovyetler Birliği’nin iç ve dış politikasında yaşanan değişikliklerden ilk yararlananlar da Ermeniler olmuştur.

a. Rusya’da Diaspora Kuruluşları ve Faaliyetleri

Moskova’daki Ermeni Diasporası kuruluşlarından biri de REB’dir. 2000 yılında kurulan REB sözde Ermeni soykırımının Rusya tarafından resmi olarak tanınması ve bu konuda kanun çıkarılması için yoğun çalışmalarda bulunuyor. REB Rusya’nın değişik bölgelerindeki 60’a yakın temsilciliği ile diasporanın en büyük ve en etkili organizasyonu. REB’nin çabaları sonucu Moskova uluslararası Ermeni Diasporası’nın aktif merkezlerinden birisi haline gelmiş durumda. REB her yıl 24 Nisan tarihinde Moskova’deki Türk büyükelçiliği önünde Türkiye’yi protesto gösterileri ve mitingleri organize ediyor. 2000 yılında REB bünyesinde Moskova’da kurulan “Uluslararası Ermeni Hukuk ve Politika Enstitüsü”nde sözde Ermeni soykırımını inceleyen araştırmalar, incelemeler ve makaleler yayınlanıyor, bu tür yayınlar destekleniyor.74

Birlik başkanlığına elmas üretimi konusunda Rusya’da tanınmış işadamı Ara Abramyan getirilmiştir. REB’nin esas amacı Rusya’daki Ermenileri kendi etrafında birleştirmek, Rusya’daki Ermeni ve Rus işadamlarının Ermenistan’a yatırım yapmalarını sağlamak, Karabağ sorununu Ermeniler’in lehine Rus kamuoyunun gün- deminde tutmak ve sözde Ermeni soykırımı konusunun Rusya Duma’sında

görüşülmesine çalışmaktır. REB Başkanı Abramyan ve temsilcilerden oluşan bir grup, 3 Mart 2001’deki Ermenistan ziyaretleri sırasında Başkan Robert Koçaryan’a Ermenistan’a yatırım imkanları ve buradaki ekonominin gelişmesi konusundaki görüşlerini ifade etmiş, Koçaryan da her konuda REB’nin girişimlerini destekleyeceğini ve Ermenistan’ın ekonomik kalkınmasında Rus sermayesinin büyük önem taşıdığını bildirmiştir.75 REB, Ermenilerin dini ve milli bayramları için Moskova’da kutlama törenleri düzenlenmesini sağlamaktadır.

REB, sözde Ermeni soykırımının Rusya Duma’sı tarafından görüşülmesi ve bu konuda kanun çıkarılması için yoğun çalışmalarda bulunmaktadır. Rusya Devlet Başkanı 15 Eylül 2001’de Ermenistan’a yaptığı ziyaret sırasında sözde Ermeni soykırımı anıtına çiçek koymuş, anıt defterine “Rusya her zaman Ermeni halkının acı ve trajedilerine duyarlı olmuştur. Soykırımı kurbanları önünde saygıyla eğiliriz” diye yazmıştır. Liberal Demokrat Partisi’nden milletvekili Aleksey Mitrofanov’un 1995’te hazırladığı “Batı Ermenistan’da 1915-1922’de Ermeni halkı soykırımının kınanması hakkında” bildiriyi Rusya Duma’sının kabul etmesi, Ermeni Diasporası faaliyetlerinin bir sonucudur.

2000’de Amerika’da Temsilciler Meclisi’nde sözde Ermeni soykırımı tartışılırken ABD Başkanı Bill Clinton’un devreye girerek bu konuyu gündemden çıkarması ile ilgili olarak REB 24 Ekim 2000’de yayınladığı bir bildiride, Ermeni “gerçeklerinin” (!) kabul edilmesi gerektiğini ifade etmiş ve Clinton’u kınamıştır.

Ermeni propagandası sonucunda 1988’de Sovyet Kültürü Fonu’na bağlı olarak “Ermeni Kültürü Dostları Cemiyeti” kurulmuş ve Ocak 1992’de Adalet Bakanlığı’nda “Ermeni Cemiyeti” olarak resmen onaylanmıştır.

Bazı araştırmacılar Leningrad’daki Ermeni Diasporası’nın kuruluşunun siyasi ve doğal afetlerle ilgili olduğunu ifade etmektedirler. “1988’de Ermenistan’da olan deprem76 ve Dağlık Karabağ sorununun ortaya çıkması nedeniyle birçok Ermeni Rusya’nın çeşitli bölgelerine, özellikle Moskova, Leningrad ve Krosnodar’a göç etmişlerdir. Azerbaycan’dan göç eden Ermeniler birbirlerine yardım etmek amacıyla ekonomik, sosyal, kültürel ve hukuki yardım komitesini (ESKHYK) kurmuşlardır. Ermeniler dini faaliyetlerine de ağırlık vermeye başlamışlardı. 11 Eylül 1988’de

Leningrad Şehir Yönetim Kurulu Halk Vekillerinin kararıyla Aziz Voskreseniya Kilisesi Leningrad’daki Ermeni Kilisesi’ne verildi. 8 Ekim 1988’de Ecmiadzin Kilisesi’nden Ezras Nersisyan Leningrad Ermeni Kilisesi’ne rahip tayin edildi ve böylece Leningrad Ermeni Cemaati kuruluş sürecini tamamladı. Leningrad’daki Ermeni Kilisesi faaliyete başladıktan sonra mülteci çocuklara sosyal ve psikoloji yardım merkezini Tsitsernak (Kırlangıç) kurdu. 12 Ağustos 1992’de Petersburg Be- lediye Başkan Yardımcısı’nın kararıyla Aziz Katerina Kilisesi de Ermeni Kilisesi’ne verildi.

Petersburg Ermeni Diasporası iki yönde faaliyet göstermekteydi. Birinci olarak, Kilise’nin kontrolünde dini ayinler ve merasimler yapılmaktadır. Kilise cemiyetine bağlı pazar günü okulu, kütüphane, gençler birliği ve gaziler birliği faaliyet göstermektedir. Onlar sadece Ermeni cemiyetinin sorunlar ile değil, aynı zamanda şehir sorunları ile de ilgilenmektedirler. İkincisi, Petersburg Ermeni Cemiyeti (PEC) diğer Ermeni kuruluşlarından farklı olarak sosyal, siyasi ve kültürel alanda değil, Rusya’da yaşayan Ermeniler’in hak ve hukuklarının korunması üzerine çalışmalar yapmaktadır. PEC, 1992’de kurulduğu zaman ekonomik nedenlerle göç eden Ermeniler’e iş bulma ve barınma konusunda yardım ediyordu. Ancak daha sonra bu yardımlar nedeniyle Ermeniler’in göç etmesinde artış görüldüğü için yardım durduruldu. Ermeni Diasporası’nın en büyük başarılarından biri de 13 Eylül 1999’da Petersburg Üniversitesi’nin Doğu Dilleri Fakültesi’nde Ermeni Dili Bölümü’nün açılmasını sağlamasıdır.

Ermeni Diasporası’nın etkili olduğu bölgelerden biri de Rusya’nın güneyinde bulunan Krasnodar bölgesidir. Burada 140 bin Ermeni’nin yaşadığını iddia edilmektedir. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra burada yaşayan Ermeniler ciddi bir şekilde örgütlenmeye başladılar. Krasnodar Ermeni Kültür Topluluğu(KEKT) kültür faaliyetlerinin yanı sıra, bu bölgede yaşayan Ermeniler’in birlik ve beraberliğini sağlamayı, Ermenistan ve dünyadaki Ermeni Diasporası faaliyetleri ve sözde Ermeni soykırımı konusunda bilgi vermeyi amaçlamaktadır. Örneğin, 1878 Türk-Rus Savaşı’nın 120. yıl kutlamaları organizasyon çalışmalarına KEKT de katılmıştır. Ermeni Diasporası Rusya’da yaşayan Kürtlerle her zaman işbirliği yapmaya çalışmıştır. Bunun en önemli nedenlerinden biri de, Türkiye’ye karşı yaptıkları

76 Şu an bazı kaynaklara Rusya’da diasporayı oluşturan nüfusun 2/3’si 1988 depreminden sonra

propaganda için onların desteğini almak veya bu amaçla onları bir araç olarak kullanmaktır. Ermeni Diasporası (sözde) soykırım propagandasının yanı sıra, Kürtler’in Türkiye’ye yönelik faaliyetlerinin de savunucusu olmuştur.

Krasnodar Ermeni diasporası yayınladığı “Erkramas” (Eyalet) adlı gazetede Rusya’daki Ermeni Diasporası konusunda geniş bilgi vermekte, Türkiye ve Azerbaycan konusunda da yanlış haberler yayınlamaktadır. Rusça ve Ermenice yayınlanan gazetenin amacı Rus kamuoyunda Türkiye ve Azerbaycan’ın imajını değiştirmektir. Erkramas gazetesi her fırsatta Türklerin Ermeniler’e karşı sözde soykırım yaptığı, Karabağ Ermenilerinin kendi kaderlerini belirlemek haklarının Azerbaycan tarafından çiğnendiği gibi yalan yanlış haberleri yazmaktadır. Gazetede, aynı zamanda Türk istihbaratının Rusya’nın güneyinde daha etkin olduğu, burada yaşayan Müslüman nüfusu birleştirmek ve Hıristiyanlara karşı koymak istendiği konusunda haberler yayınlanmaktadır. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Tigran Tavadyan’dır. Tavadyan’ın, yazdığı makaleler ve gazetede çıkan haberlerden Taşnaksutyun Partisi’nin görüşlerini benimsediği açıkça görülmektedir. Erkramas gazetesi bütün sayılarında Taşnaksutyun Partisi’nin kurulması ve faaliyetleri ko- nusunda bilgi vermektedir. “Ermeni Araştırmaları” dergisinde yayınlanan bir makaleyle ilgili görüşlerini açıklayan Tavadyan “ciddi” bir biçimde makaleyi eleş- tirmiş, makalenin Türk istihbaratının siparişi ile yazıldığını bildirmiştir.

Rusya’nın güneyinde Ermeniler’in yoğun olarak yaşadığı bölgelerden biri de Kuban eyaletidir. Bazı kaynaklara göre Ermeniler XIX. yüzyılın sonu XX. yüzyılın başlarından itibaren Kuban’a yerleşmeye başlamışlardır. Sovyetler Birliği zamanı