• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

3. STRESTEN KAYNAKLANAN BİREYSEL PERFORMANS SORUNLARI

3.2. ROL ÇATIŞMALARI

Kişiler arası iletişim çatışmalarının önemli kaynaklarından bir tanesi de kişilerin sahip oldukları rollerdir. Rolün ne olduğu konusunda pek çok tanım yapılmıştır.

Benzerleri arasında çoğunluğun üzerine uzlaştığı bir tanım şöyledir. Gurup içinde belli bir pozisyonda bulunan kişiden beklenen işe yani davranışlara rol adı verilir. Bu tanımda grup, pozisyon ve iş kavramları vurgulanmaktadır. Rol, toplum yaşantısındaki önemli değişkenlerden birisidir. Toplum-grup olmaksızın rol de olmaz. Bir adada tek başına yaşayan bir insanın rolünden yada rollerinden söz edemeyiz. Toplumlarda tanımlanmış belirli roller vardır.Bu rollere talip olanlardan rolün gereğini yerine

263 Ertekin,a.g.k, s. 63

getirmeleri beklenir.264 Tıbbi sosyolog ve diğer sağlıkla ilgili araştırma yapanlara göre kişilerin hastalıklarıyla toplumdaki rolleri arasında ilişki vardır265.

Rol, bir kişinin bulunduğu görev yerine göre gerçekleştirmek durumunda olduğu ve kendisinden beklenen davranışların dizinidir.Belirli durumlarda bu ilişki rol çatışması doğurur. Rol davranışın etkinliği bireyin rol vericilerin beklentilerine uygun cevap vermesi halidir. Rol vericiler davranış düzlemi içindeki rol gerçekleştiricilerin yapacaklarına ilişkin beklentiler olacaktır. Bu doğrultuda rol beklentisinde bulundukları kişilere ne yapacaklarını ve nasıl yapacaklarını anlatırlar.Rolü gerçekleştirecek olanlar ise kendilerinden ne beklendiğini algılarlar ve eğilimleri doğrultusunda kendilerinden istenen davranışları sergilerler.Rol gerçekleştiricisi durumunda olanlar değişik sebeplerle kendilerinden beklenenleri yerine getiremezlerse özel bir çatışma türü olan rol çatışması ortaya çıkar.Rol çatışması yaşayan bireyler işlerine konsantre olamazlar ve iş doyumları düşüktür.266Özellikle kadınlar yaşamda birçok rollere sahip oldukları için rol çatışmasından dolayı psikolojik problemler yaşarlar.267İş yaşamında en büyük sıkıntı ve stresi yaşayan kadınlar küçük yaşta çocukları olanlardır.268Ama ilginç olan bu tür rollere sahip olmayanların olanlara nazaran daha fazla psikolojik problem yaşadıklarıdır.269

Örgütsel ilişkiler açısından düşünüldüğünde rol, tanımlanan sosyal yapı içinde kabul edilen kurallardan kaynaklanan ve kişi üzerinde beklentileri dar olan ilişkiler sistemidir. Günümüzün modern toplumunda yaşayan kişiler, hayat boyu roller ile karşılaşırlar. Sosyal roller tipik sıralamaya göre, çocuk, genç, eş, ana-baba gibi genel rollerden bazılarıdır. Bu roller kültür ile farklılık gösterir ve çatışmaya yol açar.Bu rollerde ilerlemenin dışında modern toplumdaki yetişkin kişinin aynı anda başka rolleri

264 Üstün Dökmen, İletişim Çatışmaları ve Empati,Sistem Yayıncılık,İstanbul 2002,s.119

265 Bruce G. Link,Problems In Measuring Role Strains and Social Functioning In Relation To Psychological Symptoms,Journal Of Health And Social Behaviour,Vol,31,No.4,1990,s.354

266Edward R, Kemery, Outcomes of Role Stres, Academy of Management Journal, Vol.28, No.2, 1985,s.364

267 Patricia Voydanoff, “Work And Family Roles And Psychological Distress”,Journal of Marriage and Family,Vol.51,No.4,1989,s.923

268 Peter,S.Stemp, “Psychological Stress In The Postpartum Period”,,Journal of Marriage and Family,Vol.48,No.2,1986,s.271

269 Russell.D.Burton,”Global Integrative Meaning As A Mediating Factor In The Relationship Between Social Roles And Psychological Distress,” Journal Of Health And Social

Behaviour,Vol.39,No.3,1998,s.201

de vardır.Ayrıca bireyler yaşadıkları grup içinde de çatışmalar yaşayabilirler.270Rol çatışması, bireyin aynı anda farklı rolleri gerçekleştirme zorunluluğunun sonucu ortaya çıkabileceği gibi, bireysel özellik ve yeteneklerin gerçekleştirecek role uyumsuzluğundan da doğabilir. Bazen taşınan roller de rol çatışmasına yol açabilir. En genel şekliyle rol çatışması kişinin bulunduğu ortamda yapması gereken ile yaptığı arasındaki olumsuz farktır.Yapılan çalışmalar, bireylerin rol çatışması ile karşı karşıya kalmasının temelinde, rol belirsizliğinin yattığını göstermektedir. Rol belirsizliği, rolü gerçekleştiren kişinin kendisinden beklenen davranışlar veya görevleri hakkındaki algılama yetersizliğinden ortaya çıkar. Rol çatışması örgütsel çatışmanın özel bir türüdür. Rol çatışmasının ortaya çıkması için öncelikle bir organizasyonun ve bu organizasyon içerisinde de bireylerin belirli görev tanımlarının olması gerekir. Bireyin görev tanımına ters düşmesi rol çatışmasının ortaya çıkışının başlangıcıdır.

İnsanlar, üstlendikleri rollerin niteliğinden ötürü yada bu rolleri üstleniş biçimlerinden ötürü bir takım çatışmalar yaşayabilirler.Rol çatışması, iki veya daha fazla rol baskısının birbiriyle çatışmasıdır. Bu durumda bir baskıya uyma diğer baskıya uymayı güçleştirir.271İş yerinde rol çatışması yaşayan bir işgören sık sık işten ayrılmayı düşünür.272 İşyerinde yaşanan rol çatışması ve bunun oluşturduğu stres çalışanın iş doyumunu etkiler,performansını düşürür ve çalışanın işletmeyle ilgili olumsuz duygular yaşamasına neden olur.273Çatışma bireyin kendi tercihlerinde,iki yada daha çok kişilerin tercihlerinde yada grupların tercihlerinde farklılıklar biçiminde ortaya çıkar.274

Çatışma stresle çok yakın ilişkisi olan bir kavramdır. Çatışma, kişisel amaçlar, gereksinimler veya değerler gibi boyutlarda bireysel, bir grup içindeki bireyler veya gruplar arasındaki düşmanca davranışlar veya uyuşmazlıklardır. Böyle çatışmalar bireyde stresi başlatan önemli etkenlerdendir.Rol çatışması olan bireylerde iş doyumunun düşük, işe bağlı gerilimin ise yüksek olduğu görülmüştür.

270 Marshall Scott Poole,”Conflict Management İn A Computer Suported Meeting Environment,”Management Science,Vol.37,No,8,1991,s.926

271 Altuntaş,a.g.k,s.124

272 Hrebiniak,a.g.k,s. 555

273 Edward R. Kemery, “Outcomes of Role Stress,”The Academy of Management Journal,Vol. 28,No.

22, June 1985,s. 364

274 Halil Can,Organizasyon ve Yönetim,Adım Yayıncılık ,Ankara 1992,s. 287

Daniel Katz ve Robert Kahn rol çatışmasının, iki veya daha fazla rol baskısının birbirleriyle çatışmaları durumu olarak tanımlamıştır. Bir baskıya uymanın, diğer baskıya uymayı güçleştirdiği durumlarda rol çatışmasından söz edilmektedir. 275

Kahn, örgütlerde çatışmanın önemli türlerinden olan rol çatışmasının örgütlerde kişisel çaba için güven ve saygı azlığı ve iş tatmini düşüklüğünün kişiler arası gerilim düzeyinin artmasıyla ilişkilendirilebileceğini ileri sürmektedir. Bununla birlikte rol çatışması örgütte tümüyle dışlanamaz; bu nedenle çatışmalar ne sürekli ve örgüt atmosferini bozacak seviyede olmalıdır ne de tamamen ortadan kalkmalıdır; çünkü, şiddetli çatışma karar almayı geciktirir, koordinasyonu bozar ve güveni azaltır.276

Rol çatışması, genellikle çalışanın kişisel ölçütleri, değer ve beklentileri ile işin gerekleri arasındaki zıtlıktan kaynaklanır. Örneğin; bir taraftan üretimi arttırmak ve hızlı karar vermek isteyen, öte yandan kararlara katılmayı amaçlayan ve daha demokrat davranma gereği duyan yöneticinin durumu böyle bir çatışmayı göstermektedir. Rol çatışması aynı zamanda çalışanların beklentileri ile iş gereklerinin uyuşmamasından da kaynaklanabilir.

Bireyin birden çok üste bağlanması, farklı iki veya daha fazla işi yüklenmesi, işini yaparken hissettiği baskı, kişinin işini bitiremeyeceği endişesi, bireyin almış olduğu bilgi ile bireyin rolünü yeterli biçimde yerine getirebilmesi için gerekli performansın olmayışı strese neden olmaktadır. Kurumların çok katı şekilde örgütlenmesi ve çalışanların sorumluluklarının belirgin bir şekilde saptanmamış olması yaratıcılık ve sorumluluk alma arzusu olan kişileri soğutup onları bunalıma sokacağı gibi, tam tersine aşırı bir özerklik ve serbestlik verilmesi de iş tanımlarında belirsizliği arttıracağından kişiler için stres faktörü olabilir.277 Araştırmalara göre kişinin işin üzerindeki kontrolünün az olduğu,fakat kişiden beklentinin yüksek olduğu işler çalışanlar için önemli bir stres kaynağıdır.278

Rol çatışması, kişinin örgütte yapmakla görevli olduğu iş ile kendisi arasındaki çeşitli uyumsuzluk ve çelişki durumlarıdır. Örgütlerde ortaya çıkan kişi-rol çatışmaları

275İnayet Pehlivan,İş Yaşamında Stres, Pegem Yayıncılık, Ankara 2000, s.76

276 Tutar,a.g.k, s. 61

277 Işıkhan,a.g.k, s. 106

278 Rosalind C.Barnett,”The Relationship Between Job Experiences And Psychological Distress”Journal Of Organizational Behaviour,Vol.16.No.3,1995,s.259

değişik şekillerde ortaya çıkabilir. Birincisi, kişinin aynı anda birden fazla rolü gerçekleştirmek durumunda kalmasıdır. İlgili şahıs, iş veya görevini yaparken bu rollerden birini seçme zorunluluğu ile karşı karşıya kalacaktır. İkincisi, kişinin mevcut yetenek ve özellikleri ile yaptığı iş veya görevin rol gereklerinin uyumsuzluğu şeklinde ortaya çıkan rol çatışmalarıdır. Bu da iki türlü olabilir. Birincisi, kişinin yetenek ve özelliklerinin işin gerektirdiğinden çok yüksek olması halidir.Diğeri ise, kişinin özellik ve yeteneklerinin yaptığı iş ve görevin gerektirdiğinden çok düşük olmasıdır. Üçüncüsü, kişinin yerine getirmek durumunda olduğu kendi işini veya görevini sevmemesidir.

Özellikle kişinin kendi değer yargılarına ters düşen rol gereklerini yerine getirmesi böyle bir rol çatışması gerektirir. Dördüncüsü, iki değişik yöneticiden birbirileriyle çelişkili talimat almaktan ileri gelen yapısal rol çatışmasıdır. Böyle bir rol çatışması sırasında kişi, “Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal” türünden bir gerilim içine düşmektedir.279

Yeteneklerine ve ilgilerine uygun olmayan bir rolü üstlenmek zorunda olan kişi ile bu rol arasında uyuşmazlık ortaya çıkar. Örneğin, rolün gerektirdiği performans, kişinin o konudaki performansının altında yada üstünde olursa bu tür bir uyuşmazlık yaşanır.

Söz gelişi yüksek tahsil yaparak belli bir meslek edinen bir kişi, mesleğine uygun bir iş bulamadığı için daha az eğitim gerektiren bir işe girerse huzursuzluk duyarak bir iç çatışma yaşayacaktır.Yada bir başkası sahip olduğu yeteneğin üzerinde bir işe girmişse yine huzursuzluk duyacaktır. Yeteneklerine ve ilgilerine uygun olmayan bu tür işlerde çalışanlar, bir süre sonra kendi içlerinde yaşadıkları çatışmalara ek olarak işyerlerindeki diğer insanlarla da çatışmaya başlarlar.

Bir kişinin sahip olduğu roller birisiyle çatışıyorsa bu çatışmayı algılayan kişi iç çatışma yaşayabilir. Bu çatışma ise giderek kişiler arası çatışmaya dönüşebilir. Örneğin, çalışan bir kadın iş yerinde kendisinden beklenen roller ile evinde ev kadını olarak üstlenmesi gereken roller arasında bunalabilir. Zaman zaman para kazandığı iş ile evinin işleri arasında tercih yapmak zorunda kalabilir. Bu durum ise doğal olarak kadının gerginliğini ve çevresiyle çatışma ihtimalini arttıracaktır. Araştırmalar ev-işyeri ikileminin çatışmaları arttırdığını, özellikle işyerindeki çatışmaların ailedeki çatışmaları etkilediğini göstermektedir.

279 Eroğlu,a.g.k,s. 324

Kişiler, icra etmekte oldukları meslek içinde farklı rolleri aynı anda üstlenmek zorunda kaldıkları zaman da yine bir çatışma yaşayabilirler. Örneğin bir askeri doktor, önce doktor sonra asker mi, yoksa önce asker sonra doktor mu olacağı, sonuçta bu iki rolü ne şekilde bağdaştıracağı konusunda, kanunları, etik kuralları ve kişisel düşüncelerini dikkate alan orta bir yol bulmak zorundadır.

Her insanın bir benlik kavramı vardır.Benlik kavramı, kişinin kendisine ilişkin algılarının tutarlı bir bütünlük oluşturması ile ortaya çıkar. Benlik kavramınızın ne olduğunu anlayabilmeniz için nasıl bir insan olduğunuzu tanımlamanız yeterlidir.İnsanların üstlendikleri rollerin benlik kavramlarına uygun olmaması durumunda kişi-rol çatışması ortaya çıkabilir. Eğer kişi kendisini hareketli, canlı açık hava sporlarına düşkün bir insan olarak tanımlıyorsa ve bütün gün masa başında oturması gereken bir işte çalışıyorsa muhtemelen kişinin yaptığı iş o kişinin benlik algısına ters düşecektir.280Çelişkiler ve ikilemler, farkında olunan ve olunmayan sıkıntılar yaratırlar.Kişiler çelişkilerini fark ettikleri ve ikilemlerinden rahatsız olmadıkları zaman stresle başa çıkmaları ve kendilerini geliştirmelerini kolaylaşır.Fazlaca çelişkiye,ikileme sahip olmak ise sorun yaratabilir ve ruh sağlığını bozabilir.Bunlara belirli miktarda sahip olmalı, ancak yerine göre fark etmeli ve yerine göre baş etmeyi öğrenmelidir.281